katalan 0 Ağustos 17, 2012 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 17, 2012 gönderildi 1200 yıldır rahatsız olmadığınız hadislerden şimdi gerçekler ortaya çıkınca mı, dinsizler önünüze acı gerçeği koydukça mı rahatsız oldunuz? Eğer doğruya akılla ulaşacaksanız Allah a, peygambere ve bunların masallarına niçin ihtiyaç duyuyorsunuz? Link to post Sitelerde Paylaş
DIESEL 0 Ağustos 17, 2012 gönderildi Raporla Share Ağustos 17, 2012 gönderildi 1200 yıldır rahatsız olmadığınız hadislerden şimdi gerçekler ortaya çıkınca mı, dinsizler önünüze acı gerçeği koydukça mı rahatsız oldunuz? Eğer doğruya akılla ulaşacaksanız Allah a, peygambere ve bunların masallarına niçin ihtiyaç duyuyorsunuz? Bunun sizle bir ilgisi yok dostum. Günümüze kadar yüzlerce sahte hadis uydurulmuştur.Bunların birçoğu zaman içersinde ayıklanmıştır ancak yüzde yüz bir temizleme yapmak mümkün olmamakla birlikte zaman içinde sahte hadislerde eklenmeye devam edilmiştir.Mümkün olduğunca bu uydurulan hadisler temizlenmeye çalışılmaktadır bundan sonrada çalışılacaktır. Hemen kendinize yontmayın Link to post Sitelerde Paylaş
katalan 0 Ağustos 17, 2012 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 17, 2012 gönderildi Bunun sizle bir ilgisi yok dostum. Günümüze kadar yüzlerce sahte hadis uydurulmuştur.Bunların birçoğu zaman içersinde ayıklanmıştır ancak yüzde yüz bir temizleme yapmak mümkün olmamakla birlikte zaman içinde sahte hadislerde eklenmeye devam edilmiştir.Mümkün olduğunca bu uydurulan hadisler temizlenmeye çalışılmaktadır bundan sonrada çalışılacaktır. Hemen kendinize yontmayın Yo o anlamda yazmadım zaten. 1) Kütüb-i sitte ne zaman yazıldı? 2) Benim buraya yazdığım hadislerin tamamı kütüb-i sitte'dendir. Yani sahih hadis olarak kabul edilenler. Kütüb-i sitte ye de mi itirazın var? Link to post Sitelerde Paylaş
katalan 0 Ağustos 19, 2012 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 19, 2012 gönderildi Köle ile diğerlerinin farklı hukuka tabi olduğunu anlamayacak veya anlayıp da utancından kabul edemeyenlere bir de hadis vereyim görsünler aynı hükümlere mi tabiler. ------------------------------------------------- Fasil: AZAD MÜDEBBER KILMA; MUKATEBE VE KÖLE İLE MUSAHABE Konu: Köleyle Musahabe Ve Muamele Adabı Ravi: Ebu Hüreyre Hadis:Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim kölesine kazifta bulunursa (zina isnadı yaparsa) kölesi bu iftiradan beri ise, Kıyamet günü celde uygulanır. Dediği doğru ise o başka." HadisNo: 4159 ------------------------------------------------------- Neymiş 80 sopa cezası öbür dünyaya kalıyormuş Hüre iftira atarsan sopayı bu dünyada yiyorsun, köleye iftira atarsan sopa öbür tarafa kalıyor. Ben utanıyorum ya siz? Not:Köle de ne lan Link to post Sitelerde Paylaş
katalan 0 Ağustos 27, 2012 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 27, 2012 gönderildi (düzenlendi) Uzeyr konusunda ayet "indiren" Muhammed, Uzeyr'in kim olduğunu bilmiyormuş Yahu bu hadislere inananlar daha ne gibi saçmalıklara inanıyor acaba. Ama gariplerimin fazla şansı da yok, hadisleri alınca geriye islam kalmıyor. Aşağı tükürseler sakal, yukarı tükürseler bıyık. En iyisi yutkunmak diyorlar sanırım Hadis Fasil : KISSALAR BÖLÜMÜ Konu : Kıssalar Ravi : Ebu Hureyre Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Tübba` mel`un mudur bilemiyorum. Keza uzeyr, peygamber midir onu da bilemiyorum." HadisNo : 5002 Ayet Tevbe 30- Yahudiler: 'Üzeyr Allah'ın oğludur' dediler; hristiyanlar da: 'Mesih Allah'ın oğludur' dediler. Bu, onların ağızlarıyla söylemeleridir; onlar, bundan önceki inkâr edenlerin sözlerini taklid ediyorlar. Allah onları kahretsin; nasıl da çevriliyorlar? Ağustos 27, 2012 tarihinde katalan tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
koltuk 0 Ocak 6, 2013 gönderildi Raporla Share Ocak 6, 2013 gönderildi (düzenlendi) Konuşan ineğe inanan peygamber ve taifesi İneğin konuştuğuna inanan peygambere inananlara ne diyim, boşuna yazışıyoruz aslında Daha ne diyim, Allah akıl fikir versin. 4363 - Muslim'in bir rivayeti soyledir: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Bir adam bir inegi sevkederken uzerine bindi. Inek adama bakip dile geldi ve: "Ben bunun icin yaratilmadim, ben ziraat icin yaratildim" dedi. Halk, hayret ve korku ile: "Subhanallah, konusan bir inek ha!" dediler. Resulullah aleyhissalatu vesselam: "Ben (onun konusmasina) inaniyorum. Ebu Bekr ve Omer de inaniyorlar, (radiyallahu anhuma)" buyurdular." Muslim, Fezailu's-Sahabe 13, (2388). Ocak 6, 2013 tarihinde koltuk tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
a-theist 0 Ocak 6, 2013 gönderildi Raporla Share Ocak 6, 2013 gönderildi hadi bunu da açıklayın atayizler Link to post Sitelerde Paylaş
Guest kafa Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi Gümüş yüzük takan arkadaşlar, buyurun bir sünnet daha --------------------------- 3857 - İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Biriniz yemek yeyince, yalamadıkça veya yalatmadıkça elini (mendile) silmesin." Buhari, Et'ime 52; Müslim, Eşribe 129, (2031); Ebu Davud, Et'ime 52, (3847). Şaka gibi bir hadis, ellerini kime yalatıyorlarmış? Hadisçiler ne diyorsunuz bu duruma? Link to post Sitelerde Paylaş
muadh 0 Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi Şaka gibi bir hadis, ellerini kime yalatıyorlarmış? Hadisçiler ne diyorsunuz bu duruma? Hadisin sonunda "veya yalatmadıkça" tabiri de yer almaktadır. Nevevî, bundan muradın başkasına yalatmak olduğunu belirtir ve "Bundan iğrenmeyen başkalarına yalatmalıdır: Zevce, cariye, hizmetci, evlad ve bunlar ma'nâsında herhangi bir yakın olabilir: "Talebe gibi, yalamada bereket olduğuna itikad eden biri" der. Bu yalatma işini koyun gibi bir hayvana da yaptırmasının mümkün olduğunu belirtir. Şurası muhakkak ki bu âdâb, o devrin şartlarına muvafıktır. Günümüzde kaşık ve çatal gibi yemek vasıtalarının yaygınlaşması, yalama veya yalatma ihtiyacını asgariye düşürmüş, bazı çevrelerde tamamen kaldırmıştır bile. Her hâl u kârda hadisin hümkî israftan kaçınmada titizliğin azamisini gösterme ma'nâsında, geçerliliğini her devirde aynı şekilde muhafaza etmektedir. Şunu da belirtelim ki, bazı âlimler "parmaklarını kendi ağzına yalatmadıkça" diye de anlayarak "yalatma"yı "yalama" ma'nâsında te'kid olarak tekrara hamletmişlerdir. Link to post Sitelerde Paylaş
BendeYar 0 Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi abi bunlar hayatlarında millete yalandıkları için yürüyen yağdanlığa dönmüşler, hadisleri böyle idrak etmelerine şaşmamalı Link to post Sitelerde Paylaş
Guest kafa Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi abi bunlar hayatlarında millete yalandıkları için yürüyen yağdanlığa dönmüşler, hadisleri böyle idrak etmelerine şaşmamalı Ulan ne mide bulandırıcı adamsın. Hadis aşağıda hala sululukla başlığı kirletmeye çalışıyorsun. Muadhın yazdığını anlamayacak kadar da zihinsel engellisin bu arada. 3857 - İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Biriniz yemek yeyince,yalamadıkça veya yalatmadıkça elini (mendile) silmesin." Buhari, Et'ime 52; Müslim, Eşribe 129, (2031); Ebu Davud, Et'ime 52, (3847). Link to post Sitelerde Paylaş
Guest kafa Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi Hadisin sonunda "veya yalatmadıkça" tabiri de yer almaktadır. Nevevî, bundan muradın başkasına yalatmak olduğunu belirtir ve "Bundan iğrenmeyen başkalarına yalatmalıdır: Zevce, cariye, hizmetci, evlad ve bunlar ma'nâsında herhangi bir yakın olabilir: "Talebe gibi, yalamada bereket olduğuna itikad eden biri" der. Bu yalatma işini koyun gibi bir hayvana da yaptırmasının mümkün olduğunu belirtir. Ne güzel bir din, şu hoşgörüye bak, iğrenmeyene yalatın diyor Kardeşim hiç düşündünüz mü 7 yüzyılda ellerini yıkamayı bilen toplumlar var mıydı? Bu nasıl bir tanrı elçisi ki, inananlarının sonsuza kadar uymasını söylediği böyle ilkel kuralları bilir bilmez ortaya sürmüş. Şimdi bu sünneti yaparak şefaat mı kazanacağınızı düşünüyorsunuz? Sırattan geçerken; efendim ben dediğiniz gibi parmaklarımı yalattırdım, denk geldi eşim yaladı denk geldi kölem O zaman geç yavrum köprüden Bu mudur olayınız? Link to post Sitelerde Paylaş
muadh 0 Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi Ne güzel bir din, şu hoşgörüye bak, iğrenmeyene yalatın diyor Kardeşim hiç düşündünüz mü 7 yüzyılda ellerini yıkamayı bilen toplumlar var mıydı? Bu nasıl bir tanrı elçisi ki, inananlarının sonsuza kadar uymasını söylediği böyle ilkel kuralları bilir bilmez ortaya sürmüş. Şimdi bu sünneti yaparak şefaat mı kazanacağınızı düşünüyorsunuz? Sırattan geçerken; efendim ben dediğiniz gibi parmaklarımı yalattırdım, denk geldi eşim yaladı denk geldi kölem O zaman geç yavrum köprüden Bu mudur olayınız? eşinize her şeyinizi yalatıyorsunuz da parmağı mı çok görüyorsunuz Link to post Sitelerde Paylaş
Guest kafa Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi eşinize her şeyinizi yalatıyorsunuz da parmağı mı çok görüyorsunuz Bu mudur kıvırtmacan? Bizim burada elimizi yıkıyoruz. Ne yalıyoruz ne de yalatıyoruz. Sen bu sünneti uyguluyor musun? Link to post Sitelerde Paylaş
bellerophon 0 Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi eşinize her şeyinizi yalatıyorsunuz da parmağı mı çok görüyorsunuz Bu da mantıktır değil mi? Link to post Sitelerde Paylaş
muadh 0 Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi Bu mudur kıvırtmacan? Bizim burada elimizi yıkıyoruz. Ne yalıyoruz ne de yalatıyoruz. Sen bu sünneti uyguluyor musun? tavuk yerim elimi yalarım.kimse bana bu hadisi söylemedi fıtri olarak yaparım.zaten yaladıktan sonra silin diyor hadis Link to post Sitelerde Paylaş
Guest kafa Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi tavuk yerim elimi yalarım.kimse bana bu hadisi söylemedi fıtri olarak yaparım.zaten yaladıktan sonra silin diyor hadis 1) Hadis tavuk demiyor 2) Yalama kısmını zaten geçtik (kavgada yumruk sayılmaz hesabı) 3) Yalatma kısmını konuşuyoruz 4) Bu sünnete diğer yemeklerde uymuyor musun? 5) başkasının parmaklarını yalamakta sağlık açısından sorun olabilir mi? 6) Peygamber sandığın kişi dünyadan bir haber olabilir mi? Link to post Sitelerde Paylaş
bellerophon 0 Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi 1) Hadis tavuk demiyor 2) Yalama kısmını zaten geçtik (kavgada yumruk sayılmaz hesabı) 3) Yalatma kısmını konuşuyoruz 4) Bu sünnete diğer yemeklerde uymuyor musun? 5) başkasının parmaklarını yalamakta sağlık açısından sorun olabilir mi? 6) Peygamber sandığın kişi dünyadan bir haber olabilir mi? 7)Yıkama değil silmeyi de ekleyelim. Birde parantezle mendil yazıyor. Şimdi tutup savunmayın yıkandıktan sonra silinir, yıkanmadan önce silinir diye orada yalatıldıktan sonra silindiği yazıyor. Yıkayın kelimesi bile geçmiyor. Link to post Sitelerde Paylaş
KORİNTLİ 0 Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi ben lokantada yenen patlıcan musakkadan sonrasını merak ettim.. Link to post Sitelerde Paylaş
Guest kafa Şubat 28, 2013 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2013 gönderildi 7)Yıkama değil silmeyi de ekleyelim. Birde parantezle mendil yazıyor. Şimdi tutup savunmayın yıkandıktan sonra silinir, yıkanmadan önce silinir diye orada yalatıldıktan sonra silindiği yazıyor. Yıkayın kelimesi bile geçmiyor. Dostum, dediğim gibi kavgada yumruk saymıyoruz ama sen 7nci soruyu ekleyince benim de soru ekleme arzum uyandı 8) Bu parmağını yalatan şahsın ağzı yok mu? 9) Ağzı var ama kendisini parmağını yalattığı kişiden üstün görüyor olabilir mi? 10) Yemek sonrası yaşanan sahneyi hiç gözünüzde canlandırdınız mı? Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts