ALLAH diyen akil 0 Nisan 1, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 1, 2012 gönderildi Aynı bakış açısı nasıl hem islamı, kuranı peygamberi kabul ederkenhem de scientology, dianetics ve ron hubardı kabul ederken kullanılır ki? Ron Hubard ve Dianetics'i kabul ettiğim yok ancak Ron Hubard ve Dianetics de Muhammed ve Kur'an gibi Allah katından delile sahip olsaydı, onlara da tıpkı Muhammed ve Kur'an'a baktığım bakış açısıyla; gerçekçi ve akılcı bakış açısıyla bakar ve kabullenirdim. Link to post Sitelerde Paylaş
abdullahabdal 0 Nisan 1, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 1, 2012 gönderildi Ron Hubard ve Dianetics'i kabul ettiğim yok ancak Ron Hubard ve Dianetics de Muhammed ve Kur'an gibi Allah katından delile sahip olsaydı, onlara da tıpkı Muhammed ve Kur'an'a baktığım bakış açısıyla; gerçekçi ve akılcı bakış açısıyla bakar ve kabullenirdim. Pardon.. Muhammed ve Kuranın Allah katından delili nedir? Öyle bir delil mi bulundu? Yoksa allah Al diye yeryüzüne Allah yapısı bir kitabı(yakılamayan yırtılamayan ıslanmayan vs vs)paaaat diye attımı? Hangi TV kanlında gösterdiler? Link to post Sitelerde Paylaş
tarafsiz 0 Nisan 1, 2012 gönderildi Yazar Raporla Share Nisan 1, 2012 gönderildi Pardon.. Muhammed ve Kuranın Allah katından delili nedir? Öyle bir delil mi bulundu? Yoksa allah Al diye yeryüzüne Allah yapısı bir kitabı(yakılamayan yırtılamayan ıslanmayan vs vs)paaaat diye attımı? Hangi TV kanlında gösterdiler? bence öyle olması da bir şeyi değiştirmez. onlara göre her şeyin bir sebebi vardır ve öyle bir kitap olsaydı, belki inananların sayısı artacaktı ama ne olduğu bilimsel olarak açıklanacak ve benzer özellikte başka bir kitap veya bir eşya da yapılabilecekti. Link to post Sitelerde Paylaş
Ateist.Bakış 0 Nisan 1, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 1, 2012 gönderildi Ron Hubard ve Dianetics'i kabul ettiğim yok ancak Ron Hubard ve Dianetics de Muhammed ve Kur'an gibi Allah katından delile sahip olsaydı, onlara da tıpkı Muhammed ve Kur'an'a baktığım bakış açısıyla; gerçekçi ve akılcı bakış açısıyla bakar ve kabullenirdim. Hadi be... 3 yaşında Allah dedirtmeye başladı sana ailen. 3 yaşında ne gerçekçiliği, ne rasyonalitesi? 3 yaşında aldın kitabı da odana kapanıp inceledin mi? Bir taraftan mükemmellik çizmeye çalışırken diğer taraftan aptallığın daniskasıyla rezil oluyorsunuz. Dürüst olmak istiyorsan şunu yap, de ki: - Benim elimde allahın, peygamberin, kuranın, islamın doğru olduğuna dair bulunan kanıt, sıfırdır. - Ancak ben yine de bunların doğru olduğuna tüm benliğimle inanmak istiyorum. Akıllıca olmasa bile. Dürüstlük bu beyanı gerektirir. Yok eğer bu beyanın ötesine geçer ve bir de akıllıcaymış, kanıtın varmış vs gibi mücadeleye girişirsen, saçmalığı suratına çarparız, kendin de rezil olursun. Yukarıdaki beyanla, dürüstçe inanıyorsan inan. Bu beyanın ötesine geçersen o savaş demektir ve kaybeden de sen olursun. Link to post Sitelerde Paylaş
ALLAH diyen akil 0 Nisan 1, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 1, 2012 gönderildi Hadi be... 3 yaşında Allah dedirtmeye başladı sana ailen. 3 yaşında ne gerçekçiliği, ne rasyonalitesi? 3 yaşında aldın kitabı da odana kapanıp inceledin mi? Bir taraftan mükemmellik çizmeye çalışırken diğer taraftan aptallığın daniskasıyla rezil oluyorsunuz. Dürüst olmak istiyorsan şunu yap, de ki: - Benim elimde allahın, peygamberin, kuranın, islamın doğru olduğuna dair bulunan kanıt, sıfırdır. - Ancak ben yine de bunların doğru olduğuna tüm benliğimle inanmak istiyorum. Akıllıca olmasa bile. Dürüstlük bu beyanı gerektirir. Yok eğer bu beyanın ötesine geçer ve bir de akıllıcaymış, kanıtın varmış vs gibi mücadeleye girişirsen, saçmalığı suratına çarparız, kendin de rezil olursun. Yukarıdaki beyanla, dürüstçe inanıyorsan inan. Bu beyanın ötesine geçersen o savaş demektir ve kaybeden de sen olursun. Ben savaşmak için buradayım ve kazanmak için geldim. Yap hamleni! Link to post Sitelerde Paylaş
Ateist.Bakış 0 Nisan 1, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 1, 2012 gönderildi Ben savaşmak için buradayım ve kazanmak için geldim. Yap hamleni! Senin buraya gelişin bile kaybetmektir. Geçmiş olsun. Link to post Sitelerde Paylaş
osho 0 Nisan 1, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 1, 2012 gönderildi (düzenlendi) Tarafsız: Düzen dediğimiz şey, çok daha iyi olabilirdi ve belki şimdiki düzen çok dengesiz veya çok kusurludur, yani bu kavram görecelidir. Düzen görelidir. Peki. Entropi düzensizliğin ölçüsüdür, yani bir değeri vardır. Öyle ise düzenin de bir değeri vardır. Mesela hiçbir bilginin olmadığı tamamen belirsizlik durumu, maksimum entropi, yani sıfır düzen demektir. Düzenin maksimum değeri nedir ve ne anlama gelir? Düzen maksimum olunca bilinçli tasarıma kanıt olur mu? Ya da biliçli tasarım düzenden bağımsız mıdır ( düzen maksimum olsa bile); mesela: Bütün evren bir planla göre yapılmış bir şehir gibi en ince detaylarına kadar bir düzen içinde olsaydı ve girdiler ile çıktılar arasında bir denge bulunsaydı, yani entropi minimum düzeyde ve değişmez olsaydı VE bütün bunlar doğal yolla açıklanabilseydi BU MAKSİMUM DÜZEN bilincin varlığına kanıt olur muydu. Yoksa böyle bir durum imkansız mıdır? Nisan 1, 2012 tarihinde osho tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
ALLAH diyen akil 0 Nisan 1, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 1, 2012 gönderildi Senin buraya gelişin bile kaybetmektir. Geçmiş olsun. Demekle olmuyor, yenilmem/yenmen gerekiyor! Haydi yap hamleni! Link to post Sitelerde Paylaş
tarafsiz 0 Nisan 1, 2012 gönderildi Yazar Raporla Share Nisan 1, 2012 gönderildi Tarafsız: Düzen dediğimiz şey, çok daha iyi olabilirdi ve belki şimdiki düzen çok dengesiz veya çok kusurludur, yani bu kavram görecelidir. Düzen görelidir. Peki. Entropi düzensizliğin ölçüsüdür, yani bir değeri vardır. Öyle ise düzenin de bir değeri vardır. Mesela hiçbir bilginin olmadığı tamamen belirsizlik durumu, maksimum entropi, yani sıfır düzen demektir. Düzenin maksimum değeri nedir ve ne anlama gelir? Düzen maksimum olunca bilinçli tasarıma kanıt olur mu? Ya da biliçli tasarım düzenden bağımsız mıdır ( düzen maksimum olsa bile); mesela: Bütün evren bir planla göre yapılmış bir şehir gibi en ince detaylarına kadar bir düzen içinde olsaydı ve girdiler ile çıktılar arasında bir denge bulunsaydı, yani entropi minimum düzeyde ve değişmez olsaydı VE bütün bunlar doğal yolla açıklanabilseydi BU MAKSİMUM DÜZEN bilincin varlığına kanıt olur muydu. Yoksa böyle bir durum imkansız mıdır? aslında entropi, tam olarak böyle değil. internetteki yazılarda böyle yazıyor ama geçenlerde termodinamik dersine giren hocamıza sorduğumda "enerjinin kullanılabilirliğinin azalması" şeklinde bir açıklama yapmıştı. mesela otomobilde benzin yanar, bir kısmı mekanik bir kısmı da ısı enerjisine dönüşür ve bu ortaya çıkan enerji daha az kullanılabilir formdadır. entropinin temel prensibi böyle ama ben buna "düzensizlik" demeyi açıkçası doğru bulmuyorum. nette bu konuyla ilgili araştırma yaparken, bir yazıda şunun gibi bir örnek görmüştüm: "fasulye tanelerini dizerek bir yıldız vs. şekli oluşturabiliriz ama bir avuç fasulyeyi attığımızda kimse bunun önceki dizdiğimiz gibi düzenli olduğuna şahit olmamıştır." burada bir yanılgı var. bir avuç fasulyeyi attığımızda ortamın durumuna göre(ısı, ışık, rüzgar, momentum, ivme) yere temas halinde milyonlarca biçimde gelme olasılığı vardır. bu olasılıklardan sadece birini belirleyip "niye böyle olmuyor" diyemeyiz(aynı zamanda bir kere rastgele attığımızda oluşan şeklin aynısını birdahaki denemelerimizde gerçekleştirmemiz neredeyse mümkün değildir) veya poker oyununda royal flush gelme olasılığının çok düşük olmasını entropiyle açıklayamayız(sitede öyle açıklamaya çalışıyordu). çünkü bu oyunu biz ortaya çıkarmışız ve royal flush elinin çok düşük gelme olasılığını da biz ayarlamışız. şimdi diyelim ki royal flush en düzenli kart dizilimi. bunun 1/x gelme olasılığı olsun. eğer ben gelip de kendi kafama göre uydurduğum ve bir biriyle hiç bir ortak yanı bulunmayan(kare as, maça üç, kupa yedi, sinek dört, kare dokuz gibi) 5 kart seçip "en yüksek el budur" dersem de bunun denk gelme ihtimali yine 1/x tir(rastgele seçien her kart diziliminin oyuncu sayısı sabit kalacak şekilde gelme olasılığı hep aynıdır). bu yüzden royal flush elinin en düzenli kart dizilimi olduğu ve bu yüzden rastgele gelme ihtimalinin çok düşük olduğunu iddiası yanlıştır. bu düşünceme göre düzen diye bir şey yok. maddenin durumu denen bir olay var ve biz algı durumumuza göre "düzenli, düzensiz, güzel, çirkin, kusurlu, kusursuz" tanımlarını yapıyoruz. buna en güzel ispatlardan birisi de kiminin ferrariyi çok güzel bulup, ondan çok etkilenmesiyken, kiminin de lamborchini için aynı durumu sergilemesi, kiminin de arabaların bir metal yığını olduğunu, ulaşım dışında hiç bir işe yaramadığını ve tasarımının önemli olmadığını, motorunun çok dengesiz ve gürültülü çalıştığını, ayrıca en verimsiz araçlar olduğunu iddia etmesidir. doğanın ve canlıların kendi içinde birbirinden farklı durum ve davranışları vardır. bu yüzden çoğu zaman biri diğerinin yaptığı şeyi yapamaz(doğa nasıl bilgisayar oluşturamıyorsa, biz de kar yağdıramıyoruz) bu yüzden ben, aslında her şeyin kendine göre bir durumu olduğunu ve bizim bunu algılama şeklimize göre "düzenli-düzensiz" diye ifade ettiğimizi düşünüyorum. buna göre, senin sorun: "bir varlığın oluşumu(ve bu varlıkların birbirleriyle etkileşimlerinin olması) bunun oluşumunu sağlayan bilinçli bir tasarımcının olmasını gerektirir mi" olacak şekle geliyor. bu konuda zaten bu sorunun cevabını tartışıyoruz. önceki mesajımda da belirttiğim gibi, kimisi evren sonsuzdan beri var diyor, kimi de bir başlangıcı vardır diyor. inananlar da yaratıcı yarattı ve bizi sınamak için dünyaya gönderdi diyor. din bilginleri yaratıcının görünmez olmasının sebebini insanları sınamanın bir sonucu olduğunu "eğer görünseydi zaten herkes inanacaktı o zaman sınavın geçerliliği ne olurdu" diyor ama ben de şunu diyorum: "sizin söylediğinize göre adem ve havva ilk başta cennetteyken, yaratıcıdan ve onun niteliklerinden haberdardı ama yine de yasak olan meyveyi yedi. yani şeytana uyup yaratıcıya karşı çıktı. demek ki şu anda yaratıcının varlığını somut olarak bildiği halde yine inanmayan, itaat etmeyen veya kabul etmeyen insanlar olacaktır ve sınama geçerliliğini devam ettirecektir." diyebilirim. çünkü ben bir yaratıcı olsa bile insanları buraya "sınamak" için gönderdiğine inanmıyorum. sebebi, bizim kendisine denk olmamamız. sen eğer kendinden daha düşük seviyede bir şey ortaya çıkardıysan o şeyi, yaptığı hareketlerden sorumlu tutamazsın. "ama ben seçim hakkı verdim. kitap indirdim. aklı varsa gitsin okusun inansın" da diyemez. çünkü birine seçim hakkı vermeniz demek, o seçimlerden istediğini seçebileceği ve bunun sonucunda yargılanmayacağı anlamına gelir(istediğimize inanmakta özgürüz ama yaratıcının istediklerini yapmaya mecburuz yoksa yanarız). kişi eğer kendisine verilen seçeneklerin dışına çıkarsa o zaman ceza alabilir ki bu sadece insanların belli kural altında belirleyebileceği özel bir durumdur(iş yerinde veya araç sürerken alkollü içecek kullanmanın yasak olması gibi. bunun dışındaki şeyler bu ortamda içilebilir ama seçenek dahilinde olan kolayı çalışan içerse, patron onu kovamaz). denklik için de şu örneği vereyim: mesela 25 yaşındaki biri, 10 yaşındaki çocuk kendisine küfür ediyor diye onu dövemez. işte inananların yaratıcısı da tam olarak bunu yapıyor. yani yaratıcı var olsa bile, bu insanların iddia ettiği gibi biri olması mümkün değil. en kötü ihtimalle, evrenin ilk halini oluşturup, ondan sonra hiç bir şeye karışmayan bir varlık olabilir. öldükten sonra da eğer insan bilincini devam ettirecekse, "dünyada olan dünyada kaldı" deyip yeni bir yaşam ortaya çıkarması gerekir(tüm insanlara eşit muamele yapılacak bir yerde belli bir zaman veya sonsuza dek yer vermek gibi). ölüp tekrar dirilenlerin anlattıklarına göre farklı inançlara sahip olanların hepsi parlak bir ışığa doğru ileri gidip ölen yakınlarını görerek onlarla konuşmuş ve onlar da "biz iyiyiz, burası çok güzel" demişler. tabi ki bunun tam olarak gerçek olup olmadığını bilmiyorum ama düşüncelerimi destekliyor. ölüm ile ilgili daha çok bilgi sahibi oldukça bu durum da netleşecektir Link to post Sitelerde Paylaş
dindarsurpriz 0 Nisan 2, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 2, 2012 gönderildi Darwin eğer bir teori çıkarıp, o teoride "kadınlar düzülmek için beşer onar alınır satılır" deseydi, kendisiyle birlikte teorisi de reddedilirdi. buna kendin inandınmı,bir bilim adamı pedefili olsa ve bilimsel geçerliliği olabilecek bir veri sunsa bilim dünyası adam sapık diye bilimsel verileride reddedermi. Link to post Sitelerde Paylaş
dindarsurpriz 0 Nisan 2, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 2, 2012 gönderildi İslam'ın Allah katından olduğuna dair ne deliller var? islam kuranın dini olduğuna göre kurandaki tanrı allahtır.ama sen şunu sormak istedin sanırım.evrenin x tanrısının islamın allahı olduğuna delilin nedir. Link to post Sitelerde Paylaş
osho 0 Nisan 2, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 2, 2012 gönderildi Tarafsız:69 Söylediklerini anladım hatta bu bakış açısına göre entropi konusunu yeniden araştımayı düşünüyorum. AMA: a-1,2,3,4,5 ile 2,5,1,4,3 gelme olasılığı eşittir; bu doğru. 1,2,3,4,5 düzenli, 2,5,1,4,3 karmaşık bir durumdur. b-Herhangi bir karmaşık sayının gelme olasılığı, düzenli bir sayının gelme olsılığına göre çok fazladır. a durumu açısından düzenle düzensizlik arasında bir fark yok b durumu açısından ise çok açık bir fark var; yani bu durumu göz önüne alırsak, düzenle düzensizlik arasında bir fark yok diyemeyiz. Yani bilime de girmiş olan düzen kavramını dışlayamıyoruz. Düzende bir olasılıksızlık durumu, düzensizlikte ise bir olasılıklılık durumu var. O zaman yine ilk soru devreye giriyor ve bunu tanrı ile ilişkilendirmek açısından değil yalnızca bilimsel bir merakla sorguluyorum. Bu olasılıksızlık durumları yükseldikçe bilinç devreye girer mi? Link to post Sitelerde Paylaş
osho 0 Nisan 2, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 2, 2012 gönderildi (düzenlendi) 72 nin devamı: Gerçi herhangi bir karmaşık sayı da düzenli bir sayı olarak kabul edilip seçilirse, b durumundaki bakış açısı bu sefer bu seçilen karmaşık sayı için geçerli olacaktır. Öyle de olsa düzenli bir durumda neden bir ayrıcalık arıyoruz; öyleki böyle durumlar bilimsel yasalara ve bulgulara neden oluyor. Yani düzende ayrıcalıklı bir durum var; bir bilgi var. Düzensizlikte ise bilgi yoktur; düzensizlik bilgisizliğin ölçüsüdür diyebilirz. Belki düzenle düzensizlik arasında olasılıksal bir fark yoktur denilebilirse de biligisel bir fark vardır. Nisan 2, 2012 tarihinde osho tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Ateist.Bakış 0 Nisan 2, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 2, 2012 gönderildi buna kendin inandınmı,bir bilim adamı pedefili olsa ve bilimsel geçerliliği olabilecek bir veri sunsa bilim dünyası adam sapık diye bilimsel verileride reddedermi. Bir bilim adamı pedofili olsa ve verilerle pedofililiği haklı gösteren bir çıkarıma ulaşıp teori oluştursa, bilim dünyası zaten hem adamın ehliyetini hem de oluşturduğu saçmalığı ortadan kaldırır. Yazdığımın orasını burasını kırpmaya kalkma. Bu art niyetli yaklaşım. Art niyet stratejisine ilk sen sarıldığında bana cevaben tüm stratejileri kullanma hakkını verirsin. O yönteme ilk başvuran sensin çünkü. Link to post Sitelerde Paylaş
ALLAH diyen akil 0 Nisan 2, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 2, 2012 gönderildi Bir bilim adamı pedofili olsa ve verilerle pedofililiği haklı gösteren bir çıkarıma ulaşıp teori oluştursa, bilim dünyası zaten hem adamın ehliyetini hem de oluşturduğu saçmalığı ortadan kaldırır. Burada ne demek istiyorsunuz? Pedofili diye tanımlanan şeyin bilimsel araştırmalar sonucunda kötü olmadığı sonucuna ulaşılsa yine de pedofiliye karşı mı olursunuz yani? Siz pedofiliye duygusal nedenlerden dolayı mı karşısınız yoksa bilime aykırı olduğunu düşündüğünüz için mi? Link to post Sitelerde Paylaş
venissa 0 Nisan 2, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 2, 2012 gönderildi Burada ne demek istiyorsunuz? Pedofili diye tanımlanan şeyin bilimsel araştırmalar sonucunda kötü olmadığı sonucuna ulaşılsa yine de pedofiliye karşı mı olursunuz yani? Siz pedofiliye duygusal nedenlerden dolayı mı karşısınız yoksa bilime aykırı olduğunu düşündüğünüz için mi? pedofilinin ne olduğunun farkındasın değilmi? Link to post Sitelerde Paylaş
venissa 0 Nisan 2, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 2, 2012 gönderildi Ben savaşmak için buradayım ve kazanmak için geldim. Yap hamleni! [/quo boş muhabbetsin... Link to post Sitelerde Paylaş
demirefe 0 Nisan 2, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 2, 2012 gönderildi bir bilim adamı pedefili olsa ve bilimsel geçerliliği olabilecek bir veri sunsa bilim dünyası adam sapık diye bilimsel verileride reddedermi. Bir kere yahu, bir kere akıllı bir laf et yahu!!! Ebemin sakalı olsa dedem olur mu? Al sana soru! Link to post Sitelerde Paylaş
ALLAH diyen akil 0 Nisan 2, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 2, 2012 gönderildi pedofilinin ne olduğunun farkındasın değilmi? Farkındayım ve aynı soruyu size de soruyorum; Pedofili diye tanımlanan şeyin bilimsel araştırmalar sonucunda kötü olmadığı sonucuna ulaşılsa yine de pedofiliye karşı olur musunuz? Siz pedofiliye duygusal nedenlerden dolayı mı karşısınız yoksa bilime aykırı olduğunu düşündüğünüz için mi? Link to post Sitelerde Paylaş
demirefe 0 Nisan 2, 2012 gönderildi Raporla Share Nisan 2, 2012 gönderildi Şu zeka özürlü rolü kesmeyi bıraksanız diyorum! Bir insanı yarım saat su altında nefessiz tutmanın ömrü uzattığı bilimsel araştırmalar sonucu ortaya çıksa, yarım saat su altında nefessiz bırakılmaya razı olur musunuz? Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts