Jump to content

TANRI veya YANILGISI


Recommended Posts

Aynen öyle yoktan var oldu.

Yoktan nasıl var oluyor?

Tanrı boşluğa bakıyor. Boşlukla nasıl bir iletişime geçiyor da boşluktan madde oluşuyor?

Elinden çıkan bir ışık hüzmesi, Elektromagnetik dalga, üfürüğü, soluğu, elini çırpması ile oluşan ses dalgaları?

Nasıl?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 2,4k
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Yoktan nasıl var oluyor?

Tanrı boşluğa bakıyor. Boşlukla nasıl bir iletişime geçiyor da boşluktan madde oluşuyor?

Elinden çıkan bir ışık hüzmesi, Elektromagnetik dalga, üfürüğü, soluğu, elini çırpması ile oluşan ses dalgaları?

Nasıl?

Orasını Allah bilir,bize sadece yoktan varolduğu,onun gücünün azametinin eseri olduğu bildirildi...

Link to post
Sitelerde Paylaş

öncesi yok diyoruz ya...

MAdde yok-zaman yok- uzay yok- kanunlar yok....

Ol dıyınce olmaya güzel bir örnek aslında...

Senin karakterinin daha önce olmadıgı o karaktterinde ol dıyınce olmaya güzel bir örnek oldugu gibi..

saçmalama. ol diyince oluyorsa, 13 milyar yıl beklemenin alemi ne.

zorunlu ilk varlık nerede bu yokluk var iken.

Link to post
Sitelerde Paylaş

saçmalama. ol diyince oluyorsa, 13 milyar yıl beklemenin alemi ne.

zorunlu ilk varlık nerede bu yokluk var iken.

zaman kavramı için darwine yazdıgım iletiyi okuyabılırsın:

CHARLESDARWİN:

''Hayır, evrim teorisi yaratıcı olmadan, bütünüyle canlıların nasıl geldiğini bizlere açıklıyor. Bu teori, tüm sihirli elleri ortadan kaldırıyor ve canlıların oluşumunun doğal yollardan olduğunu açıklıyor. Ve kanıtlıyor. Sadece açıklamakla kalmıyor, kanıtlıyor. Hiçbir aşamasında bir müdahale görülmüyor. Hatta hangi mutasyonların ne şekilde olduğu bile görülebiliyor.''

Bu paragraf için kısmen doğru diyebiliriz...

Örnegın varlıgımızın altında kanunları, biyolojık bir cok mekanizmayı görüyor olmamızı ben de kabul ediyorum...(Bunu doğal yollar olarak belirtmişsin)

Örnegin proten sentezi için bana sentez mekanizmasını cok rahat acıklayabilirisn..

Mevcut doğa kanunları da bu senteze imkan tanıdıklarından onu da acıklamanın bir parcası yapabilirisn...

Benim itirazım bunların hiçbirine olamaz...

İtirazım şu olur:

Varlıgımızı kanunlara ve o mekanızmalara baglayıp acıklayınca varlıgımızı temellendirmiş olmadıgımızdır....

Kanunların ve o işleyen mekanızmaların kendilerinin de temellendirilmesi ve sorgulanması gerekiyor...

Örnegin bir arabanın farlarının neden gece yandıgını söyleyen birine kaputun altında ki ve fara kadar olan kısımlarda ki mekanizmaları gösterip acıklamak her ne kadar dogruysada o mekanizmaların neden öyle oldukları hakkında bir acıklama barındırmıyor ve o mekanizmaları temellendirmiyor....

Ayrıca şu sorulara o mekanizmanın kendisi bir cevap veremiyor

1-Gece karanlıgı nerden biliyor

2-Gündüz ışıgın varlıgını nerden biliyor.Neden gündüz yanmamaları için seçenek mevcut

3-Neden farlar tam olması gerektiği yerde duruyor(eger yan tarafta durmuş olsa bu anlamsız olurdu)

4-........

Bu soruların sayısı arttırılabilir...

Görüldüğü üzere o mekanizmaların TASARIMININ yanında ANLAMLI olmalarının da bir cevaba ihtiyacı vardır.

TASARIMLARI bir akıl gerektiriyorken ANLAMLI olmaları da bir akıl gerektiriyor...

Evrim bize mekanizmaları anlattıgından bu sorulara cevap vermiyor...

Evrimin canlıların var oluşunu acıklamaya çalıştıgını da göz önüne alırsak ve düşünmeye canlılık öncesinden başlamamız gerektiğinden evrimi herşeye cevap olarak görmenin ne kadar tutarsız oldugunu görebiliriz...

Mevcut TASARIM ve ANLAMI daha ilk an ve ilk oluşum olan BİGBANG için de sorabilriiz işte tam da burda evrimin hiç bir cevabının olamayacagını görebiliriz...

Ayrıca evrimin yaratıcının varlığına karşı olmadıgının hatta yaratıcının canlılık için kullandıgı metodun taa kendisi olabileceğini de daha önce belirttim...

Kısacası biz evrim ile herşeyi acıklayamıyoruz kısmi açıklama yapıyoruz...

Ve halen varlıgımızın temellendirilmesi gerektiğinin farkında olmalıyız(kanunların ve o mekanizmalarının temellendirilmesinin gerektiği gibi)

Son olarak ''müdahalenin görülmemesi'' yine TASARIMCISININ olmadıgı anlamına gelmiyor...

Biz de arabaya bindigimiz an ve sonrasında onun mühendisini göremiyoruz...

Arabanın varlığı ve mekanızmalarının kompleksiğini temellendirirken MÜHENDİSİNİN varlıgını kabul ediyoruz...

Şunu da belirtmek isterim mevcut evren tasarlanmıştır ama kurulan bir saat gibi saatin duracağı son ana kadar bir müdahaleye ihtiyac yoktur DİYEMEYİZ...

Evrenin genişlemesi ve her bir anın diğerine uymaması her an bir müdahalenin oldugunu bize gösteriyor...(Yaratıcı her an iş başında)

Yani adeta karsımızda her an son model olan bir arabanın varlıgından onun mühendisinin heran iş başında oldugunu anlamamız gibi....

''Ancak şunu diyorsan, evrim de evrenin kurallarına göre işliyor. Evreni tek bir bütün olarak düşünüyorum ve kuralların koyucusu bir tanrıyı kabul ediyorum dersen, o konuda haklısın. Evrim böyle bir tanrıyı elemez. Ama İslamla, özellikle maymunlardan türemek konusunda, Adem ve Havva inancı ile bağdaşmaz. Evrim direkt olarak şempanzelerle akraba olduğumuzu, bizlerin de onlar gibi hayvan olduğunu söyler.''

Evreni neden ayrı düşünelim ki...Eger canlılık varsa öncesinde ki tüm oluşumlardan bağımsız oldugunu kim düşünebilir..

Bigbangte ki hassas patlama dahil bir cok olayı canlılıgın oluşması için bir neden olarak ele almak zorundayız....

Ve mevcut kanunlarda canlıgıgın oluşumuna imkan verdıgınden bu kanunları da aynı cercevede degerlendırmek zorundayız...

Adem havva inancı ile bağdaşmamasına gelince:

Topragın şekillendirilmesi(ilk canlı olarak) ve insanın oluşturulmasını bir süreç olarak yorumlayabilirz...

İlk oluşum ve insan arasında bir sürenin gectıgını kabul edebiliriz...

Ama şunu da belirtmek istiyorum mutasyonların ve doğal seleksiyonun türleri birbirne dönüştürdüğüne dairyetersizbilgi barındırdıgının farkında olman gerekiyor...

Yani türlerin dönüşümü hakkında evrim ikna edici düzeyde değil halen...

Madem bu iki mekanizma ve şartlar sayesinde türler dönüşüyor bunu bizim de yapabilmemiz gerekiyor...

Tanrıyı inkar etme noktasında ise benim için zamanın yaratılma kıstası önemli. Yaratılma, kavram açısından "önce yoktu, sonra var oldu" anlamına gelir. Olay zaman içinde cereyan eder. Zamanın olmadığı bir ortamda eylem de olmaz. Yaratmak da bir eylemdir.

Şöyle düşün. Farzet ki zamansızlığa Tanrının yanına çıktın. Evren şu an var olduğuna göre, Tanrının makamından aşağıya bakınca evreni de görebilirsin. Ama tanrıya şöyle bir soru soramazsın. "Daha önce bu evren yok muydu?" Zamansızlıkta daha önce-sonra gibi kavramlar yoktur. O yüzden bu soru saçmadır. Ya da tanrının henüz evreni yaratmadığı zamansızlıktasın. Tanrıya "evreni ne zaman yaratacaksın" diye soramazsın. Unutma zamansızlıkta zaman kavramları kullanamazsın.

İnsan aklı gelişmiş olsa bile, çözemediği problemler karşısında mantık üretir. Tanrı ve yaratma kavramları bunlardan bazılarıdır. İnsan aklının kendisini tatmininden başka birşey değildir. Ancak böyle bir mantık yaratsa da yukarıdaki gibi mantık açmazları ortaya çıkarabilir.

Kendi zihnimizin mantık oyunlarını, gerçekler olarak kabul ederiz. Bizim aklımızın oyunları, evrenin saf gerçeklerini bağlamaz. Evren bizden önce nasıl var olduysa, bizden sonra da var olacaktır.

Zaman nedir?

Bu soruya cevap vermeden yaratıcıyı ve yaratmayı zaman üzerinden sorgulamak ne kadar doğru?

Zamanın ne oldugu hakkında geçmiş bir cok filozof ve bilim insanı görüş belirtmiş olmasına ragmen yine bir zemine oturtulmamıştır...

Ama son bilimsel veriler (özellikle einstein ve formulleri (izafiyet kuramı )),(entropi) sayesinde zamanın ne oldguu hakkında isabetli yorum yapmak mümkün hale gelmiştir..

Einstein zamanın madde ve uzayla ilşkisini ortaya koymuş ve bunlara bağımlı oldugunu göstermiştir...

İzafiyet kuramında da zamanın hız ile değişebileceğini göstermiş zamanın artık stabil olmadıgını izafi oldugunu ispat etmiştir...

Sonrasında da atom saatleri ile zamanın izafi oldugu gözlemlenebilmiştir...

İzafiyet kuramında oldugu gibi ışık hızına yakın bir aracta seyehat edersek zaman yavaşlar...

Evrenın artık her yerınde zamanın aynı oldugunu(oysa kanunlar evrenın her yerınde aynıdır) söylemek mümkün değildir...

Peki zaman bir kanun mu?

Hayır....

Zaman aslında kanunların bir sonucudur..

Zamanı şöyle tanımlayabiliriz: Değişimin bir ölçüsü...

İşte burda ki değişim en önemli ayrıntıdır...

Zamanın oluşması için iki şey olmalı (madde ve uzay cercevesınde)

1-Hareket(bigbang ile hareket başlar(elektron hareketi ve kuantum düzeyinde ki hareketler vs)

2-Değişim(entropi)(değişimde harekete bağlı)

Entropi:Bir termodınamık kanunudur..Düzensizliğin tek yönlü ve sürekli artııgını gösterir bize...

Yani gelecek geçmişe göre sürekli daha düzensizdir...

Zaten entropinin oluşmasının temelinde hareketin varlığınıda görüyoruz çünkü hareket neticesinde düzensizlik artıyor..

İşte zaman da bu kanunların bir sonucudur....

şöyle ki:

Bir şey gelecekte daha düzensiz olacaktır(entropi sayesinde)

Gelecek ve geçmişi tanımlamak için düzensizlik farkını ele alıyoruz ve biz buna ZAMAN GEÇMİŞ diyoruz....

Bir odada kaldıgımızı düşünelim....

1000 yıl uyusak ve uyansak...

Cevremizde ki hiçbirşeyin değişmediğini düşünelim(entropiyi askıya alalım)

O zaman bir zamanın gectıgını nasıl anlarız?

Tabıkı de anlayamayız...

Madde-uzay ve kanunlar bigbang ile başladıgından bunların bir sonucu olan zamanında bigbang ile başladıgını anlamak cok kolay aslında....

O yüzden zaman bir yaratıktır...

Maddenin ,uzayın ,kanunların yaratıcyı bağlayamadıgı gibi zamnın da yaratıcyı bağlaması düşünülemez...

Yaratıcının yarattığına bağımlı olması fikri bir algı sorunudur...

Ama bizi ve evren deki tüm varlıkları(canlı-cansız) zaman bağlar...

Bizim için zorunlu oldugundan dolayı yaratıcıcyı da bu zorunluluk cercevesıne sokma YANILGISI yapıyoruz....

Evvela tanımlar(örnegın zamanın ne oldugu) hakkında yanlış bilgiler ve yaratıcıyla ilgigli yanılgılar(zamana bagımlı oldugu) bu sapmalara neden oluyor...

Yapmış oldugun yanlış tanıma örnek:''Zamanın olmadığı bir ortamda eylem de olmaz''

Hayır....

Eylem zamana bagımlı değildir...

Zaman eyleme bagımlıdır...

Eylemin oldugu ama zamanın gecmedıgı bır fıkırden bahsedilebilir(entropi askıya alınıp yaşanınca değişim olmaz ve neticesinde zamandan bahsedemeyiz)

''Yaratıcı hakkında ki yanılgı'' içinde yapıla gelen yanlış şudur:

Biz ''bagımlı oldugmuz şeylerin'' yaratıcıyı da bağladıgını düşünmemiz...

Yaratıcı eğer onlara bagımlıysa onların hiçbirini yaratamazdı...

Yaratıcının makamında zamansızlıktan bahsetmek mümkünken , o makam ile ilgili önce sonradan bahsetmek de tutarsızlıktır...

Önce sonra bigbang ile başlayan bizim evren için gecerlidir...Bizim evren ve kanunları yaratıcının makamını baglamaz...

Zamanda kanunların bir sonucu netıce itibarıyle bır yaratık oldugundan o da o makamı baglamaz....

Son olarak son cümlene cevap vereyim:

''Evren bizden önce nasıl var olduysa, bizden sonra da var olacaktır. ''

Evren evvela bizden önce hep var değildi(bigbang ile başladı) o yüzden nasıl var oldugunu temellendırmek gerek.....

Bizden sonra da var olacaktır demen bilime ihanettir...

Çünkü mevcut bilimsel veriler dogrultusunda evreni bir sonun beklediğini biliyoruz...(entropi bile başlı başına evrenın bir sonunun oldugunu gösteriyor çünkü düzensizlk en neticesinde evrenın sonu olacaktır)

Yani evren ne ezelidir ne de ebedi....

O zaman başlık adına ve konunun gidişiyle alakalı bu sorulan soruyu biz de soralım:

''Madem sonum yokluk bu varlık niye?''

Link to post
Sitelerde Paylaş

equus sacmaladıgının farkında mısın?

güneş ve ay diğer cisimlere çarpmıyorlar.

su her zaman en kolay yolu seçiyor.

bunlar bilinliler mi?

saçmalama diyorsun.

ezorunlu ilk varlıkta bilinçsiz zaten dioruz yine saçmala diyorsun.

suyun en kolay yolu seçip bir akıntı oluşturmasında ne kadar bilinç varsa, zorunlu ilk varlıktan bu güne de o kadar bilinç vardır.

su bir zeka sonucu ırmak oluşturmuyor var mu suyun bilinci?

zorunlu ilk varlıkta bunun gibi.

tarihinde equus tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Orasını Allah bilir,bize sadece yoktan varolduğu,onun gücünün azametinin eseri olduğu bildirildi...

Maddenin nasıl yoktan var olamayacağını, var olan maddenin de nasıl yok olamayacağını kavrayabilseniz söylenenleri analayabileceksiniz ama nerde sizde o zeka?

Beyninizde oluşturduğunuz tanrıya istediğinizi yaptırabilirsiniz. Hiç bir dayanağı olmadan istediğiniz kadar saçmalayabilirsiniz.

Oluşturduğunuz tanrının yapabilecekleri de zekanızla sınırlı. Düşünemediğiniz durumda da orasını allah bilir sekmesi var. Ohh ne ala.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Maddenin nasıl yoktan var olamayacağını, var olan maddenin de nasıl yok olamayacağını kavrayabilseniz söylenenleri analayabileceksiniz ama nerde sizde o zeka?

Beyninizde oluşturduğunuz tanrıya istediğinizi yaptırabilirsiniz. Hiç bir dayanağı olmadan istediğiniz kadar saçmalayabilirsiniz.

Oluşturduğunuz tanrının yapabilecekleri de zekanızla sınırlı. Düşünemediğiniz durumda da orasını allah bilir sekmesi var. Ohh ne ala.

Bigbang öncesi kanun yok düzen yok varlık yok ...

Kaostan

Kanunların,

düzenin,

varlıgın ,

nasıl cıkıtıgını bize acıklar mısın?.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Maddenin nasıl yoktan var olamayacağını, var olan maddenin de nasıl yok olamayacağını kavrayabilseniz söylenenleri analayabileceksiniz ama nerde sizde o zeka?

Beyninizde oluşturduğunuz tanrıya istediğinizi yaptırabilirsiniz. Hiç bir dayanağı olmadan istediğiniz kadar saçmalayabilirsiniz.

Oluşturduğunuz tanrının yapabilecekleri de zekanızla sınırlı. Düşünemediğiniz durumda da orasını allah bilir sekmesi var. Ohh ne ala.

Bize bildirilmedi nasıl yoktan var ettiği.Aç kuranı,sonra burda cahil cühala yorumlar yapma :S

Link to post
Sitelerde Paylaş

orda ki ''su''saydam bir şey manasına da gelir...

Yani anladıgımz manada ki su değilde saydam yapıda kı bir sıvı.

Yanı yaratılışın en başlangıcında ki ilk madde olarak algılayabılırız...

Su da saydam bir sıvı değil mi? Ne farketti şimdi saydam bir sıvı demekle?

Tahtın üzrinde oturma vs bunlar ile ilgili bu başlıkta uzun iletiler yazdım...

Zamnının izafiliği ve arş konusu hakkında...

Secde/5. Gökten yere kadar bütün işleri Allah yürütür. Sonra bu işler, süresi sizin hesabınızla bin yıl olan bir günde O’na yükselir.

Ayette diyor ki; bizim hesabımızla bin yıl olan bir günde işler ona ulaşıyormuş.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bigbang öncesi kanun yok düzen yok varlık yok ...

Kaostan

Kanunların,

düzenin,

varlıgın ,

nasıl cıkıtıgını bize acıklar mısın?.

Ben Big Bang'e inanan biri değilim. Galaksilerin birbirinden uzaklaşıyor olması bir patlamanın olduğunu göstermez.

Bilim adına konuşamam. Çok fazla teori var. Big Bang biraz daha popüler.

Evrenin devinim içinde olduğunu sürekli değiştiğini, bu süre içerisinde varlık oluşuyor.

Dünyanın bir gün güneşin içine düşüp yok olacağını, yeterince bir süre sonra güneşin patlayıp uzaya dağılacağını ve başka bir sistemde bir gezegene hayat vereceğini düşünebilirsin.

Kendi içine dönen bir girdap gibi düşün, madde sürekli değişime uğruyor. Devinim 20-100 milyar yıl. Biz bu devinimin sadece şu an 4.5 milyar yılı içerisindeyiz. 10bin yıldır da ne oluyor diye merak ediyoruz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Su da saydam bir sıvı değil mi? Ne farketti şimdi saydam bir sıvı demekle?

Secde/5. Gökten yere kadar bütün işleri Allah yürütür. Sonra bu işler, süresi sizin hesabınızla bin yıl olan bir günde O’na yükselir.

Ayette diyor ki; bizim hesabımızla bin yıl olan bir günde işler ona ulaşıyormuş.

Arapcada su ''ma'' dır o ayette gecen sey '' mai'' dir...

mai:su gıbı saydam,saydam olan şey demektir...

Yanı ilk oluşan yapının ışıgı gecıren bır saydam yapı oldugunu söyler bize...

İzafiyet ile ilgili bu başlıkta senınle uzun uuzn yazışmıştık...

Onları okuyabilirsin...

Anlamadıgın şeyleri o iletiler üzerinden sorabilirsin...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben Big Bang'e inanan biri değilim. Galaksilerin birbirinden uzaklaşıyor olması bir patlamanın olduğunu göstermez.

Bilim adına konuşamam. Çok fazla teori var. Big Bang biraz daha popüler.

Evrenin devinim içinde olduğunu sürekli değiştiğini, bu süre içerisinde varlık oluşuyor.

Dünyanın bir gün güneşin içine düşüp yok olacağını, yeterince bir süre sonra güneşin patlayıp uzaya dağılacağını ve başka bir sistemde bir gezegene hayat vereceğini düşünebilirsin.

Kendi içine dönen bir girdap gibi düşün, madde sürekli değişime uğruyor. Devinim 20-100 milyar yıl. Biz bu devinimin sadece şu an 4.5 milyar yılı içerisindeyiz. 10bin yıldır da ne oluyor diye merak ediyoruz.

Bilimden bi haber cahillerle işimiz olmaz bizim...

git öğren gell...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yoktan var ettiğini nerde yazıyor ki senin kuranın?

Bedîus semâvâti vel ard(ardı), ve izâ kadâ emren fe innemâ yekûlu lehu kun fe yekûn(yekûnu).

(O), göklerin ve yerin eşsiz yaratıcısıdır. Bir şeyi dilediğinde ona sadece "Ol!" der, o da hemen oluverir.(Bakara Suresi,117.ayet)

Link to post
Sitelerde Paylaş

güneş ve ay diğer cisimlere çarpmıyorlar.

su her zaman en kolay yolu seçiyor.

bunlar bilinliler mi?

saçmalama diyorsun.

ezorunlu ilk varlıkta bilinçsiz zaten dioruz yine saçmala diyorsun.

suyun en kolay yolu seçip bir akıntı oluşturmasında ne kadar bilinç varsa, zorunlu ilk varlıktan bu güne de o kadar bilinç vardır.

su bir zeka sonucu ırmak oluşturmuyor var mu suyun bilinci?

zorunlu ilk varlıkta bunun gibi.

Güneş ve ay neden diğer csimlere carpmıyorlar...

Neden bir yörüngede yüzüp gidiyorlar...

Suyun akışkanlık katssayısı neden canlıllıga imkan tanıyacak şekilde... vs vs vs

NEDEN diye sormaz mısın sen hiç?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Arapcada su ''ma'' dır o ayette gecen sey '' mai'' dir...

mai:su gıbı saydam,saydam olan şey demektir...

Yanı ilk oluşan yapının ışıgı gecıren bır saydam yapı oldugunu söyler bize...

İzafiyet ile ilgili bu başlıkta senınle uzun uuzn yazışmıştık...

Onları okuyabilirsin...

Anlamadıgın şeyleri o iletiler üzerinden sorabilirsin...

İyi, saydam bir sıvı olsun, seni mi kıralım? Demek ki tahtı saydam bir sıvı üzerinde yüzüyormuş.

Secde/5. Gökten yere kadar bütün işleri Allah yürütür. Sonra bu işler, süresi sizin hesabınızla bin yıl olan bir günde O’na yükselir.

Belki aklın başına gelmiştir, o zamanlar olayı tam kavrayamamış, saçmalamaya başlamıştın.

Bu ayette işler Allah'a giderken insanlar için ne kadar süre, Allah için ne kadar süre geçiyor? İlkönce bunu belirleyelim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bilimden bi haber cahillerle işimiz olmaz bizim...

git öğren gell...

Zekasız. Big Bang ile ilgili sadece bir çalışma ve bir kanıt varken inanıyorsun da evrimle ilgili yüz binlerce çalışma ve kanıt varken neden inanmıyorsun?

Arabın masallarını gelmiş bilimle bağdaştırmaya çalışıyorsun. Ayetlerde yazanı değil sufistlerin ve bilmin kanıtlarını kullanıyorsun.

Soytarılar.

Arşın üzerinde bulunduğu su saydam ışığı geçiren sıvıymışta, mayiymiş de sevsinler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İyi, saydam bir sıvı olsun, seni mi kıralım? Demek ki tahtı saydam bir sıvı üzerinde yüzüyormuş.

Secde/5. Gökten yere kadar bütün işleri Allah yürütür. Sonra bu işler, süresi sizin hesabınızla bin yıl olan bir günde O’na yükselir.

Belki aklın başına gelmiştir, o zamanlar olayı tam kavrayamamış, saçmalamaya başlamıştın.

Bu ayette işler Allah'a giderken insanlar için ne kadar süre, Allah için ne kadar süre geçiyor? İlkönce bunu belirleyelim.

Saydam sıvı degılde saydam bir şey demek aslında....

Bu arada izafiyet konusunda (iletilerde mevcut halen bu başlıkta) cok sacmalamıştın tekrar onları oku aynı şeyleri tekrar edip durma...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...