Jump to content

Devlet Gerekli midir ?


Recommended Posts

Devlete gerek yok. Arıza çıkaran kişi, toplum (halk) tarafından cezalandırılır.

Devlet Yok...

Sinemaya gitmişim, ara verilmiş. Suarede ben kolamı içerken sen yanımda sigara içmeye başladın.

Seni uyardım, "rahatsız oluyorsan dışarı çıkarsın" dedin. Dışarısı soğuk, ben çıkmak istemiyorum ve sana, "sen çık" diyorum. Dışarısı soğuk olduğundan sende çıkmıyorsun, aramızda sözlü sataşmalar başlıyor.

Aha arıza...

Nasıl çözeceksin?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 123
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Devlet Yok...

Sinemaya gitmişim, ara verilmiş. Suarede ben kolamı içerken sen yanımda sigara içmeye başladın.

Seni uyardım, "rahatsız oluyorsan dışarı çıkarsın" dedin. Dışarısı soğuk, ben çıkmak istemiyorum ve sana, "sen çık" diyorum. Dışarısı soğuk olduğundan sende çıkmıyorsun, aramızda sözlü sataşmalar başlıyor.

Aha arıza...

Nasıl çözeceksin?

Yani İnsan Hkları sözleşmesi madde 19,20

Madde 19- İnsanlar hayatlarını kolaylaştırmak için özel yaşam alanları kurabilirler. Bu yaşam alanlarını birbirleri ile zıt kurallara tabii olarak hayata geçirebilirler..Her yaşam alanındaki insanın istediği anda başka bir yaşam alanına geçmeye yada hayatı boyunca seçtiği yaşam alanında kalmaya hakkı vardır.

Madde 20- Her yaşam alanının kalıcı sakinleri oranın kurallarını belirleme hakkına sahiptir. Kural belirleme yetkisi her an o alanda yaşayanları tasarrufundadır. Kuralların uygulanması için çoğunluğun seçimi şarttır. Her yaşam alanında kuraların takibi için bir meclis oluşturulmalı ve bu meclis genel kuralları hayata geçirme ile yetkilendirilmelidir. Fakat bu meclisin görevi sadece o topluluğun kuralları takip etme yükünü hafifletmek olmalıdır. Toplum istediği anda meclisin kararlarına müdahale etme. İstediği kuralı değiştirme ya da iptal etme hakkına sahiptir

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=50743

Yaşam alanları denilen yerler venüs projesi kapsamında 80-100 bin en fazla 120.000 kişilik alanlardan oluşur. Bu da şu anda 75-80 bin yakın bir sürede ise 100.000 farklı yaşam alanı demektir. Devletsiz bir dünya toplumunda kuralları birbirinden ayrı yaşam tarzları birbirinde ayrı tam 100.000 alternatif sosyal hayat seçeneğiniz var demektir. Bu yaşam alanlarından kuralları hoşunuza giden herhangi birinde yaşayabilirsiniz. Bu kadar alternatif arasından kafanıza göre bir tane bulamadığınız taktirde geçici olarak aklınıza an yakın olanda kalabilir yada toplumdan soyut tek kişilik (ailelilik) yapılarda vakit geçirebilir ve o sürede sizin istediğiniz yaşam tarzınız benimseyecek insan grubu yaratmaya çalışırsınız. Yeterli sayıyı topladığınızda sizde kendi kafanızdaki kuralların ve yaşam tarzının hakim olduğu bir yaşam alanı kurabilirsiniz. Bir yaşam alanına geçmek yapılar tamamlandı ise 1 gününüzü ortada hiç bir yapı yoksa bile 1 ayınızı almaz.

Sizin sinema sorununuza dönecek olursak sizin dumansız bir ortamda yaşama hakkınız var. O'nunda sigarasını tüttürürken filmini seyretme hakkı var.Ama bu küçücük sürtüşmeyi halletmnek için dünyamız yeterince büyük. Siz sinemalarında sigara içilmediği bir yaşam alanı seçersiniz. O arkadaşta sinemalarında si,gara içilebilecek bir yaşam alanı seçer. Tabii burda doğaya yük olacağı düşünülen sigara içilen yaşam alanlarında bu dumanını çok hızlı şekilde yokedecek havalandırma mekanizmalarını kurmak zarururi ve mecburi olacaktır. Devletsiz tek dünya toplumunda bu tür sorunların çözümü yaşadığımız devlet toplumlarından binlerce kat daha kolay ve hızlıdır. İnsanların yeni değerler kazanmak için üzerinde en çok duracakları çalışma alanlarından birisi bu olacaktır zaten

Günümüz devlet yapısında bireyin yaşam tarzına ait tektip kanunlar ortaya koymak Devletlerin topluma verdiği en büyük zararlardan biridir. Düşünün 75 milyonluk Türkiye'de bir sinemada kaç çeşit kurallar ile insanlar film seyretmek ister. Kimisi hiç bir şey yenilip içilmesin ister , kimisi patlamış mısır ve kolası olsun ister , kimisi elinde bira şişesi olsun ister kimisi. sadece sesizlik olsun ama sigara da içilebilsin ister. İster de ister ama devlet bu isteklere nasıl cevap verir ? SİNEMA SALONLARINDA SİGARA İÇMEK YASAKTIR ! SİNEMA SALONLARINDA ALKOL TÜKETMEK YASAKTIR ! ve 75 milyon farklı birey aynı kurallar çerçevesinde bir inek gibi yaşatılmaya çalışılır. Peki bu hakkı onlara kim verir ? Orası muallak işte Sorduğunuzda dansöz gibi kıvırtarak biz gücümüzü halktan alırız derler Tamam inanıyorum ama halk senin varlığından hoşnut değil o yüzden gücü tekra halka devretmen gerekiyor dediğinizde ise; elinde son model silahlar ve ordular ile karşınıza dikilip Seni gidi anarşist seni ! Seni gidi dinsiz imansız seni ! Seni gidi terörist seni ! demek sen devleti yıkmak istiyorsun ha ? deyip Üzerinize bir çakal sürüsü gibi çullanırlar.

Ulan o.ç güç halkın/milletin diyorsun ve bu güç devlet yıkılmadan halka da geçemiyor madem ; O ZAMAN TABİİKİ DEVLETİNDE YIKILACAK SENDE S..OLUP GİDECEKSİN BUNUN BAŞKA ALTERNATİFİ VAR MI ? İnsanlık olarak gerçekten özgür olduğumuzda , sinemada nasıl istiyorsanız öyle davranabileceksiniz arkadaşlar Yeni insan hakları sözleşmesi madde 7;

Madde 7- İnsanın yaşadığı hiçbir yerde kesin yasalar hüküm süremez!

Yani insanlar özgür olmalıdır ve yapısı gereği özgür insan sürekli olarak bir gelişim ve değişim içindedir. Böylelikle insanlar değiştikçe kurallarda o hızda değişmelidir.

tarihinde b213hs5fn2skx-m3 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 6 years later...
On 10.05.2012 at 12:16, b213hs5fn2skx-m3 yazdı:

Modern çağda devletler neredeyse kutsandıkları, her yerde hazır ve nazır oldukları ve ellerinde muazzam bir güç biriktirdikleri için olsa gerek, çoğunlukla devlet hep var olmuş ve hep var olacak bir örgütlenme biçimi/güç olarak sorgusuzca benimsenir. Bu yüzden tartışmalar ya da fikir yürütmeler “devletin gerekli veya ahlâkî olduğu kabulü elde var bir”den başlar ve “devletin nasıl bir örgütlenme olması gerektiği” üzerine yürütülür. Oysa devletin nasıl bir örgütlenme olması gerektiği sorusu ikincil düzeyde bir sorudur ve ancak “devlet gerekli midir” veya “devlet ahlâken meşrumudur” gibi birincil düzeydeki soruşturmanın şu ya da bu doğrultuda cevaplandıktan sonra ve o soruya sağlıklı bir şekilde cevap verilebildikten sonra geçilmesi gereken aşamadır. Ben bu konu başlığı altında size nasıl bir devlet yapılanması olması gerektiğini değil ''devlet neden var olmalıdır'' ? Sorusunu soruyorum. Kanıtları ile bu soruyu cevaplamak isteyen arkadaşlarla tartışmaya hazırım

Devlet bilgisayardaki merkezi işlemci gibi gereklidir.

Yoksa herkes ayrı telden çalardı.:)

Diğer benzetme devlet kondansatör ve baraj gibidir.Kaynakları geliri toplar düzenli olarak gerekli yerlere yönlendirir.

Kapitalist devlette bunlar olmaz.Çünkü kapitalist devlet bireycidir.sosyalist devlet toplumcudur.

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 1 year later...

Bence devlet gereksizdir. Güçlü bir sivil toplumun orgutlendıği küçük yerel yönetimler daha iyidir. Daha çok gelişme ve özgürlük imkanı sunar.

 

Zaten dünyaya yön veren tüm gelişmeler böyle toplumlarda ortaya çıkmıştır.

 

Devlet olmazsa savaş olmaz, rüşvet olmaz, tehdit olmaz, düşman da olmaz ve yolsuzluk olmaz. Tüm hizmetler zaten sivil toplumun organizasyonu ile yapılıyor. Devlet ise her boka karışıp rüşvet isteyen bir kurumdur.

 

Devletler de aynı dindeki tanrı gibidir. Sizi tehdit eder kendisine biat ettiremezse hertürlü sıfatı yakıştırır. Eğer biat ederseniz olay bitti mi ... Bitmedi... Tıpkı Allah gibi kendisi için ölmenizi bekler.

 

Bu yüzden devletler halklar için bir tehdittir.

 

tarihinde bidonadam2 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...