Jump to content

Ateistler İçin Yaşamın Anlamı Nedir?


Recommended Posts

1-İntihar eden yunuslar

2- Peş peşe uçurumdan atlayan kuzular.

1-tübitak

2-bununla ilgili bilimsel makalelere ve koyun türü ile ilgili analizlere bakıyorum; yakında mantıklı bir cevap vereceğim. bilim biraz zaman alır.

tarihinde Sith'ari tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 189
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

1-İntihar eden yunuslar

2- Peş peşe uçurumdan atlayan kuzular.

insanlarda intihar eder ama etkenler yada psikolojik hastalıklar doğrultusunda olur bu intihara meyilli doğmazlar yunuslarda peş peşe uçurumdan atlayan kuzularda öleceğini bilse atlamazdı rahat ol hey allhım neyin kafası bu neyi çürüttü bu örnekler amacı ne kuzu gibi atlıyorsunuz böyle hemen. :ph34r:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim için yaşamın bir amacının olmaması,onu yaşabilir hale getiren şeylerden en önemlisi.ben bir görevim olduğunu bir amaç için gönderildiğimi düşünmüyorum.Fakat yinede işimi en iyi şekilde yapıp,elde ettiğim herşeyin %100 hakedilmiş olmasına özen gösteriyorum benim için tek amaç bu sanırım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

1-İntihar eden yunuslar

2- Peş peşe uçurumdan atlayan kuzular.

Tüm teoriyi gene çökerttin be cübbeli.

Kıdemli forumlu olmasaydın dalgamı geçerdim. Ne diyelim bu da senin bakış açın.

Yunuslar intihar etmez. Karaya vurur.

Kuzular da akıllıdır merak etme uçurumdan atlamazlar. HAtta ben evde beslemiştim. HEr yere arkamdan gelirdi ama ben banyoya girince kaçardı. Yıkanmaktan korktuğu için.

Link to post
Sitelerde Paylaş

1-İntihar eden yunuslar

2- Peş peşe uçurumdan atlayan kuzular.

Not: Müslümanların başlığıma evrim karşıtı yazı yazması yasaktır.

Şeklinde açıkça not düştüm. Dolayısıyla yazmaman gerekiyordu. Ama senin hatrına cevaplayayım. Bu onların oldukça bilinçsiz varlıklar olduğunun kanıtı.

Kuzularda adı üstünde sürü psikolojisi var. Onlar inanılmaz otomatik ve bilinçsiz hayvanlar. Bu yüzden biri atlayınca diğerleri de atlıyor.

Bu özellik neden elenmemiş? Çünkü yararı zararından fazla. Kurtlar sürüye saldırsa doğada hepsi sürü halinde uzağa kaçarlar mesela.

Yunusları bilmem de balinaların kıyıya vuran diyen balinaları kurtarmak için kıyıya yaklaşıp telef oldukları bir sürü vak'a var.

Yardımseverlik de, diğer bireyi kurtardığında, onda da aynı genleri bulunabileceği için, dolaylı olarak genleri kurtardığın için var.

tarihinde freand tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

freand hayatı böyle görmek nasıl peki...

çok mekanik ruhsuz duygusuz bir işleyişin ürünü olmak nasıl hissettiriyor...

her türlü duygunun bile mekanik bir işleyiş ile açıklaması yapılabiliyor...

evrim hayata bir açıklama getiriyor...

Evrimi bu yüzden seviyorum. Böylesine basit bir başlangıçtan şimdi tüm dünyayı kaplamış yaşam adlı enfeksiyona ulaşılmasından daha büyüleyici ne olabilir ki?

Bu yaşam görüşünce ihtişam var.(Charles Darwin)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben müslümanım inançlıyım fakat evrim karşıtı değilim. Sadece evrimin Allah'ı yok saymasına karşıyım ve buraya evrim karşıtı bir şey yazmayacağım. Sadece 2 sorum var.

1. Yararlı mutasyona tek bir örnek var mıdır ?

2. Bu evrim nasıl olurda hayatı uyumak uyanmak çoğalmak ve avlanmak dışında şeylerden ibaret olan tek 1 canlı çıkarır 2. bir örneği olmaz ve tek amacı coğalmak olan bu düzende insan neden coğalmak avlanmak uyuyup uyanmak dışında şeyler yapar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

1. Yararlı mutasyona tek bir örnek var mıdır ?

Her şey. Genlerin farklı versiyonlarını alleler denir. Mesela mavi göz geni, kahverengi göz geninin bir nükleotidinin mutasyonuyla çıkmıştır. İnsan genom projesine göre varyasyonun %76'sı nokta mutasyon.

Bak şunu bilmelisin. Mutasyonun zararlı mı yararlı mı olduğu ortama bağlıdır. Kutup bölgesinde yaşayan bir ayı için postun rengini açan mutasyon faydalıyken, aynı mutasyon ormanda zararlı olacaktır.

AIDS'ten koruyan mutasyonu duydun mu? HIV hücre yüzeyindeki CCR5 proteinlerine tutunarak hücreye girer.

Bazı insanlardaki CCR5 delta-32 mutasyonu onları doğuştan dirençli yapmıştır. Hem anneden hem babadan alırsa HIV direnci olur.

Bu insanların genlerindeki mutasyon, üretilen CCR5'i değiştirir, virüs yeni proteini tanıyamaz ve hücreye giremez.

Başka bir tanesi insanlarda sıtma direnci. Duffy geninde delesyon mutasyonu olan insanlar, sıtmaya yakalanmazlar.

Başka bir örnek, LPR5 genindeki nokta mutasyon. Bu mutasyon kemiklerin sertliğini ve sağlamlığını artırır.

Başka bir örnek insanlarda laktoz toleransı mutasyonu. Bu mutasyon yetişkinlerin sütü sindirme kalitesini artırır.

Başka bir örnek bakterilerde streptomisin direnci. Bu antibiyotik ribozoma bağlanır ve normalde protein sentezini bozar.

Bazı bakterilerde ribozomal proteini sentezleyen gende mutasyon vardır ve antibiyotik ribozoma bağlanamaz, bakterinin hayatı kurtulur.

Başka bir örnek kızıl saçlılık. Kızıl saçlılık MC1R genindeki nokta mutasyonla melanokortin reseptör aktivitesinin değişmesidir.

Kızılsaçlılık onbinlerce yl önce tek bir kişide çıkmış ve cazibe kaynağı olduğu için toplumda hızla yayılmıştır.

İnsanlarda faydalı mutasyona başka bir örnek EPAS-1 geni mutasyondur. Tibet halklarının yüksekliğe adaptasyonunu bu mutasyon sağlar.

Mantarlarda antifungal ilaçlara direnç, MDR1(multidrug resistance) geninin promoter dizisindeki mutasyonun sonucudur.

Bu gen effux pompalarını üretir. Promoter'daki bir mutasyon RNA polimeraz bağlanma kuvvetini artırarak çok protein sentezletetek direnç sağlar.

Yeterli mi? Gördüğün gibi kafadan bile 10 tane yazdım. Bunlar aklımda kalanlar. Yetmediyse daha yazayım. :)

2. Bu evrim nasıl olurda hayatı uyumak uyanmak çoğalmak ve avlanmak dışında şeylerden ibaret olan tek 1 canlı çıkarır 2. bir örneği olmaz ve tek amacı coğalmak olan bu düzende insan neden coğalmak avlanmak uyuyup uyanmak dışında şeyler yapar.

Dawkins'in The Selfish Gene kitabında bu soruların detaylarını bulabilirsiniz.

tarihinde freand tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Dawkins'in The Selfish Gene kitabında bu soruların detaylarını bulabilirsiniz.

Tamem teşekkür ediyorum yeterli 10 tane.

Fakat bu saydıklarınızın tamamı bulunulan ortama göre canlının hayatta kalmasının gereği olan bir takım değişiklikler.

Yani yeni tür oluşturacak kadar büyük değişiklikler değil bunlar. Yinede soruma cevaptır.Tekrar Teşekkürler.

Lütfen bana kitap önermeyin. Özellikle siz yapın da demiyorum. Eğer 2. soruma cevap verebilecek bir arkadaş varsa ( benim anlayacağım dilde.) lütfen cevap yazsın.

Benim anlayacağım dilde diyorum çünkü ekonomi konusunda master yapmış bir adam karşıma geçip cebimdeki 50 lirayı 1 haftada 5 milyar yapabileceğim teorik olarak anlatırsa ben onun dediklerine inanmak zorunda kalırım. O yüzden Richard Dawkins in ne yazdığı değil. Onun yazdıklarına inananların ne anladığını bilmek istiyorum.

tarihinde sizofrendahi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Yani yeni tür oluşturacak kadar büyük değişiklikler değil bunlar. Yinede soruma cevaptır.Tekrar Teşekkürler.

Türden türe geçiş değil türleşme vardır. Bir popülasyonu alıp 2'ye böler ve uzun süre çiftleştirmezseniz bireyler artık verimli döller veremeyecek kadar farklılaşır.

Türleşme çok defa gözlemlenmiştir. Labaratuvarda ayrı turulan sinekler 20 yılda birbiriyle çiftleşemeyecek kadar farklılaşmış ve farklı türler haline gelmiştir.

Öncelikle büyük mutasyonlar genelde zarar verdiği için evrimi ilgilendirmez. Evrim bu küçük faydalı mutasyonlardan milyonlarcasının zamanla birikmesiyle olur zaten.

Misal bir canlı türünün boyu, her biri 1 cm uzatan 20 mutasyonun 1 milyon yılda yavaşça birikmesiyle uzar. Tek seferde 20 cm uzatan mutasyon düzeni bozup zarar verir.

Biyologlar canlı genomlarına bakarak, mutasyon hızı hesabıyla iki canlı türünün ne zaman ayrıldığını bile hesaplar. Mesela insanlar diğer maymunlardan 6.3 milyon yıl önce ayrılmaya başladı.

Eğer 1 tek mutasyonla türleşme olsaydı asıl o zaman evrime aykırı olurdu. Evrim milyonlarca küçük mutasyonun DNA'yı zamanla değiştirmesiyle olur. Bu yüzden yavaştır. Puuf diye türleşilmez. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türden türe geçiş değil türleşme vardır. Bir popülasyonu alıp 2'ye böler ve uzun süre çiftleştirmezseniz bireyler artık verimli döller veremeyecek kadar farklılaşır.

Türleşme çok defa gözlemlenmiştir. Labaratuvarda ayrı turulan sinekler 20 yılda birbiriyle çiftleşemeyecek kadar farklılaşmış ve farklı türler haline gelmiştir.

Öncelikle büyük mutasyonlar genelde zarar verdiği için evrimi ilgilendirmez. Evrim bu küçük faydalı mutasyonlardan milyonlarcasının zamanla birikmesiyle olur zaten.

Misal bir canlı türünün boyu, her biri 1 cm uzatan 20 mutasyonun 1 milyon yılda yavaşça birikmesiyle uzar. Tek seferde 20 cm uzatan mutasyon düzeni bozup zarar verir.

Biyologlar canlı genomlarına bakarak, mutasyon hızı hesabıyla iki canlı türünün ne zaman ayrıldığını bile hesaplar. Mesela insanlar diğer maymunlardan 6.3 milyon yıl önce ayrılmaya başladı.

Eğer 1 tek mutasyonla türleşme olsaydı asıl o zaman evrime aykırı olurdu. Evrim milyonlarca küçük mutasyonun DNA'yı zamanla değiştirmesiyle olur. Bu yüzden yavaştır. Puuf diye türleşilmez. :)

Çok basit şeyler soruyorsam kusura bakmayın bi yere doğru götürmek istiyorum. Yanlış anlamadı isem evrim ilk olarak tek bir canlıdan meydana gelmiştir ? Yani bu tek bir canlı derken tek bir tür canlı mı yoksa tür ve sayı olarak 1 tane canlı mı vardı ?

Soruyu hafife almayın lütfen bir yere getireceğim konuyu

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çok basit şeyler soruyorsam kusura bakmayın bi yere doğru götürmek istiyorum. Yanlış anlamadı isem evrim ilk olarak tek bir canlıdan meydana gelmiştir ? Yani bu tek bir canlı derken tek bir tür canlı mı yoksa tür ve sayı olarak 1 tane canlı mı vardı ?

Soruyu hafife almayın lütfen bir yere getireceğim konuyu

Her ikisi de birdir.

Evrim bireylerden başlar. Şimdi bile öyledir. Bireyin genetik değişikliği topluma yayılır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

evrim ilk olarak tek bir canlıdan meydana gelmiştir ? Yani bu tek bir canlı derken tek bir tür canlı mı yoksa tür ve sayı olarak 1 tane canlı mı vardı ?

Şimdi uzun yazmaya zamanım yok. Geçen hafta yaşamın başlangıcının aşırı basitleştirilmiş tahmini bir özetini yazmıştım. Yaşam bir anda başlamadı. Hücre bir anda oluşmadı.

Tartışmak istemiyordum ama görünce dayanamadım. :)

İlk hücre diye bir şey yok, hiçbir zaman da var olmadı.

Tıpkı ilk insan diye bir şeyin hiçbir zaman var olmamış olması gibi.

Bu evrim. Bu yaratılış değil. Hiçbir şey puff diye bir anda oluşmuyor.

Hele hele günümüzdeki gibi son derece karmaşık hücrenin bir anda oluşması açıkça imkansız.

Yaşamın başlangıcına dair yaratılışçıların sözde imkansızlık hesapları neden yanlış?

Çünkü onlar son derece karmaşık, 4 milyar yıldır evrilen bir gelişmiş hayvan hücresi alıyorlar.

Sonra karmaşık bir insan hücresinin 1 adımda, 1 seferde, tüm parçaları 1 arada, tesadüfen oluşmasını hesaplıyorlar.

Peki gerçekte evrimciler böyle bir şeye inanıyorlar mı? Elbette hayır.

İlk hücre diye bir şey yok. Günümüzün karmaşık hücrelerini oluşturan organeller adım adım geliyor.

Yani mitokondrisiyle, ribozomuyla, sentrozomuyla, çekirdeğiyle, DNA sıyla, zarıyla puff diye bir anda oluşmuyor!

Önce zar geliyor, sonra ribozomlar geliyor, sonra endoplazmik retikulum geliyor tarzında yani... Adım adım...

Her şey kendini kopyalayan 1 tane RNA molekülünün oluşmasıyla başladı.

Bu molekül kendini kopyaladı....

Kopyalar kendilerini kopyaladı...

Kopyaların kopyaları kendini kopyaladı...

Tamir mekanizması henüz evrilmedi için her kopyalamada hatalar oluyordu.

Bazı kopyalar kendilerini, diğerlerinden daha hızlı kopyalıyordu.

Bu eşleyiciler kendi kopyalarını yapmak için ortamdaki hammaddeyi kullanıyordu.

Kısa süre içinde aralarında evveli kopyalama hatalarından doğan bir çeşitlilik oluştu.

Kendini en sağlam eşleyen, en hızlı eşleyen, en uzun dayanan RNA molekülleri sayıca baskın hale geçiyordu.

Kendi klonlarını yapma yarışındaki ilkel RNA moleküllerinin katrilyonlarcası kıyasıya yarışıyordu.

Hücre zarları lipozom denen yağ küreciklerinin gelişmiş halidir.

Lipozomlar hidrofilik ve hidrofobik etkileşimlerle lab.da kendi kendine oluşabiliyor.

Bazı RNA eşleyecileri lipozomların içine sızdılar. Mekanik etkilerle.

Şimdi durum farklıydı. Lipozomların içleri bir sürü RNA kopyasıyla doldu.

Ozmotik basıncın artması, okyanus sularını lipozoma doldurdu, lipozom şişti ve patladı!

Patlamayla ayrılan lipozomlar da şişti ve patladı.

Şişti ve patladı!

Şişti ve patladı!

.................

.................

İşte hücre bölünmesinin başlangıcı bu olaydır.

Her patlama hücre sayısını artırırır.

Genetik materyal çoğunlukla hata yapar.

Bazı hatalar üreme avantajı katar ve sayıca baskın hale geçer.

Avantajlı olanların sayıca baskın hale gelmesine doğal seleksiyon denir.

Artık okyanuslarda içlerinde kendi kopyalarını yapmakla meşgul katrilyonlarca lipozom yüzüyordu.

Aralarında rekabet olduğu için, en karmaşık, en gelişmiş, kendini en hızlı bölen lipozom kazanıyordu.

1 organeli olan hiç organeli olmayana, 2 organeli olan 1 organeli olana göre oldukça avantajlıydı.

Çünkü en karmaşık olan en hızlı ürediği için, kısa sürede sayıca baskın hale geliyor, basitler eleniyordu.

İşte bu olaylar archean devir okyanuslarında 300 milyon yıl boyunca sürdü.

Sadece en karmaşık, en gelişmiş ve dolayısıyla en hızlı üreyip klonlananlar hayatta kaldılar.

Kısacası mikroskopta gördüğümüz o hücrelerin ilk evrimi bile 300 milyon yıl sürüyor.

İlk hücre yok. İlk hayvan yok. İlk bitki yok. İlk köpek yok. Her şey inanılmaz yavaş ve adım adım! :)

tarihinde freand tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Her ikisi de birdir.

Evrim bireylerden başlar. Şimdi bile öyledir. Bireyin genetik değişikliği topluma yayılır.

iyi ama cogalmak ve mutasyonunda diğer nesle aktarılması için üremek gerekir. yani aynı anda hem dişi hemde erkeğin mutasyon gecirmesi gerekir doğrumudur ?

Bu durumda tek bir canlıdan gelme ihtimali yok. Ve ayrıca mutasyon için cevre şartlarının buna zorlaması gerekiyor. peki cevre şartları kötü ve mutasyona zorluyorsa canlıyı o canlı mutasyon gecirmeden o ortamda nasıl oluyorda hayatta kalıyordu.

Her şey kendini kopyalayan 1 tane RNA molekülünün oluşmasıyla başladı.

RNA molekülü nasıl oluştu ?

tarihinde sizofrendahi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

iyi ama cogalmak ve mutasyonunda diğer nesle aktarılması için üremek gerekir. yani aynı anda hem dişi hemde erkeğin mutasyon gecirmesi gerekir doğrumudur ?

Bu durumda tek bir canlıdan gelme ihtimali yok. peki cevre şartları bu kötü ve mutasyona zorluyorsa canlıyı o canlı mutasyon gecirmeden o ortamda nasıl oluyorda hayatta kalıyordu.

Hayır ilk canlılar bakteriydi. Eşeysiz üreyen, mitoz bölünmeyle üreyen canlılar. Cinsiyet zamanla evrildi. Mesela solucanlar ve bazı balıklar hermafrodittir.

Hem erkeğin hem dişinin ayrı ayrı mutasyon geçirilmesi gerekmez. Zaten kromozomlarımızın neredeyse hepsi cinsiyetten bağımsız otozomal kromozomlardır.

Y kromozomu sadece özeldir. Onun dışında cinsiyet önemli değil. Mavi gözlü bir erkek, bu geni kızına da oğluna da kolayca aktarabilir.

İlk canlılarda metobolizma yoktu. Çevreleri zarla çevrili bir genomdan ibaretti. Enerji masrafı da olmadığından sorun çıkmıyordu.

Ve ayrıca mutasyon için cevre şartlarının buna zorlaması gerekiyor.

Bu çok ama çok yanlış malesef. Mutasyonlar tesadüfen oluşurlar. Çevre sadece bu kendiliğinden olan mutasyonların kötü olanlarını ayıklar, iyileri biriktirir. Mutasyon amaca yönelik değildir.

Antibiyotik dolu bir kapta milyonlarca bakteri vardır. Radyasyon, kimyasallar ve kopyalama hataları sürekli tesadüfen mutasyon yaratır. Ama antibiyotiğe direnç sağlayan nadir mutasyonu tutturan bakteri çoğalır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

iyi ama cogalmak ve mutasyonunda diğer nesle aktarılması için üremek gerekir. yani aynı anda hem dişi hemde erkeğin mutasyon gecirmesi gerekir doğrumudur ?

Bu durumda tek bir canlıdan gelme ihtimali yok. Ve ayrıca mutasyon için cevre şartlarının buna zorlaması gerekiyor. peki cevre şartları bu kötü ve mutasyona zorluyorsa canlıyı o canlı mutasyon gecirmeden o ortamda nasıl oluyorda hayatta kalıyordu.

Birinde mutasyon yeterlidir. Daha doğrusu döllenmiş yumurtada mutasyon yeterlidir.

Mutasyonların çoğu çevresel etmenlere bağlı değildir. Kendiliğinden oluşurlar.

Spontane mutasyonlar olarak da bilinirler.

Çevre şartları ne olursa olsun spontane mutasyonlar olacaklardır. Çevre şartları kötü olursa oranları artar. Hepsi o kadar.

Nötral mutasyonlar her zaman ortaya çıkarlar ve çevre koşulları değişirse onlara sahip olanlar çevreye daha kolay uyarlar.

Mutasyon vardır. Çoğu kere onun yararlı, zararlı veya nötral olmasını çevre koşulları ve diğer değişgenler saptar.

Herhangi bir mutasyona bu mutasyon zararlıdır diyemezsiniz.

Çünkü zararlı dediğiniz bu mutasyon canlının çevreye daha iyi uymasını, yeni nesillerde devam ederek sağlar.

İnsanlarda orak hücreli anemide olduğu gibi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

1-İntihar eden yunuslar

2- Peş peşe uçurumdan atlayan kuzular.

birincisi, yunuslarda kuzularda memelidir (aynı zamanda plasentalı olup doğururlar, yavru bakımı ve içgüdülerin derecesi yüksek), beyinlerinde neokortes taşır ve insana yakın özellik gösterebilirler. ama mesela intihar eden bir sürüngen, yılan vb. gösterebilir misin? yumurtadan yeni çıkan yavrularını yiyen yılanlar var.

ikincisi yunuslar 4.zamanda ortaya çıktığı için insana paralel olarak, deniz memelileri olarak çok yetkin bir beyne sahiptirler. balinalarda öyle aynı şekilde. bu bağlamda intiharlar doğal, ama kuzuların peşpeşe atlaması sürü psikolojide olabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Koskoca dünyanın oluşması kolay da küçücük RNA'nın oluşması neden zor olsun. Kimyasal çekim kuvvetleri, suda serbest dolaşan nükleotidlerin birbirini çekerek zincirleme bağlanmasını sağladı.

Buradan devam edeyim. Koskoca dünyanın oluşması elbet kolay değil :)

Neyse. Yani Yaşamdan önce su vardı. Tamam onu anladık. Peki Nükleik asit nasıl oluşmuştur ?

Gerçekten merak ettiğim için soruyorum. Çünkü Kuran araştırıp bulmayı emreder. Zaten zamanı geldiğinde açacağım bir konu ile bunu pekiştireceğim.

Allah yaptı oldu diyenlerden değilim. Allah her şey için bir sebep de yarattı.Tıpkı insanların bir anda ölmemesi gibi. Ya bir kaza ya bir hastalık ya intihar ya cinayet. Ama bana göre bu Allah ı inkara sebep değil. O yüzden kötü niyetli yazdığımı düşünmeyin lütfen.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...