Jump to content

İyilik & Kötülük


Recommended Posts

sacma gelebilir ama buna ne dersiniz?

Dogada her canli kendi neslinin, soyunun en iyi sartlarda devam ettirmek ister. insan da! Dogada iyi-kötü yok!

Iyi-kötü insanlarin buldugu, beraber yasamayi kolaylastiran, ahlak kurallari.

iyi-kötü bu ahlak kurallarina uymamak veya uymamaktir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 42
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

sacma gelebilir ama buna ne dersiniz?

Dogada her canli kendi neslinin, soyunun en iyi sartlarda devam ettirmek ister. insan da! Dogada iyi-kötü yok!

Iyi-kötü insanlarin buldugu, beraber yasamayi kolaylastiran, ahlak kurallari.

iyi-kötü bu ahlak kurallarina uymamak veya uymamaktir.

Bütün canlıların birbirlerini yok etmeden soylarını en azından asgari şartlarda sürdürebilmesinin bir yolu yoksa. Yani yıkım mutlaksa o zaman iyi şartlarrda bir dünya hayali kurmayı bırakalım mı? Doğal seleksiyon bu kadar mı acımasız? Lanet olsun bu dünyaya o zaman be...

Valla geldiğim son bilimsel nokta bu :D

İnsanlık için umut yokmuş en başından beri desenize... İnsan bozar da yapar da diyorsunuz mutlak bir düzen, stabil yaşam imkansız diyorsunuz. Peki ne diyelim...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bütün canlıların birbirlerini yok etmeden soylarını en azından asgari şartlarda sürdürebilmesinin bir yolu yoksa. Yani yıkım mutlaksa o zaman iyi şartlarrda bir dünya hayali kurmayı bırakalım mı? Doğal seleksiyon bu kadar mı acımasız? Lanet olsun bu dünyaya o zaman be...

Valla geldiğim son bilimsel nokta bu :D

İnsanlık için umut yokmuş en başından beri desenize... İnsan bozar da yapar da diyorsunuz mutlak bir düzen, stabil yaşam imkansız diyorsunuz. Peki ne diyelim...

Kendimi O kadar karamsarcami ifade ettim?!

Sorunlari kitapla degil beynimizle cözersek kurtulus var :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kendimi O kadar karamsarcami ifade ettim?!

Sorunlari kitapla degil beynimizle cözersek kurtulus var :D

Benim en baştaki yazım yanlış anlaşıldı o zaman. Ben dünyadaki kötülüğün kaynağının biraz da bu dini kitaplar yani inaç sistemleri olduğunu söylemiştim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Burdda tartışıtken bile iyi ve kötüyü tanımlayamıyorsunuz.Bu yüzden tamamen mualakta kalan kavramları çarpıştırıp anlamsızlığa oynuyorsunuz.

Ne iyi? Ne Kötü?

örnek:

Bir kediyi taşlamak mı kötülüktür, yoksa birini inatla gücü bitene kadr kovaladıktan sonra yerde yumruklamak mı?

Amaçlar farklı, taşlayan çocuk biraz eğlenmeyi amaçlamış olabilir. (kötülük yapmayı değil)

Demir efe de intikam almayı amaçlamış. (iylik yapmayı değil)

Ama olayın sonunda yorum yapılır. Taşlayan kötüdür, döven iyidir.

Şimdi sizin çıkmazınız, taşlayan çocuk neden kötüyken, demirefe iyidir?

sabahlara kadar düşünüp durun. Doğru tabanı oluşturamadıkça, iylik-kötülük tartışması kelimeler, cümleler, düşünceler ziyanından ibarettir.

Burada yargılanan kişiler değil, davranışlar olmalı. Çocuk kediye taş atarak kötü bir davranış gerçekleştiriyor.

Demirefe çocuğun bu yanlış davranışı nedeniyle ona kızıyor, birtakım nedenlerde onu kovalayıp yere yatırıyor ve dövüyor.

Bu davranış da yanlış. Yanlış bir davranışı, özellikle de bir çocuk gerçekleştirmiş ise döverek vb yöntemlerle düzeltmek mümkün değildir öncelikle. Ayrıca şiddet kullanmak kötüdür.

Şimdi bunlar bildiğimiz basit davranış ve tepkiler. Kişiler ise bu davranışları gerçekleştirenler.

Çocuk kediyi neden taşlıyor, ne düşünerek veya ne amaçla yapıyor, bilmiyoruz. Belki çok iyi bir çocuk ama o an her ne düşündü veya neyi amaçladıysa böyle bir hatayı yaptı.

Demirefe belki çok iyi bir insan ama çocuğun kediyi taşlaması karşısında kendine hakim olamadı ve onu dövdü.

Ya da.. Demirefe aslında kötü biri. Ama çocuk kötü değil. Çünkü çocuklar, kişilik oluşumlarını tamamlamamış, entelektüel düşünce geliştirmeleri henüz mümkün olmayan, tam anlamıyla sosyalleşmemiş, merak dürtüsünü çoğu zaman doğru yönlendiremeyen insanlardır.

Bu bir yorum gibi görünüyor ama sanırım en objekitf olan bu. Kim iyi kim kötü; her iyi ve kötü davranışa bakarak karar verilebilecek bir şey değil.

Davranışlar toplamı ve o davranışları ortaya çıkaran güdüler neler, onları bilmek lazım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İnsan doğuştan iyi değildir. İnsan hem iyi hem de kötüdür, ancak iyiye eğilimli olduğu söylenebilir. En azından bilimciler böyle gözlemlemişler.

Bütün iyi ve kötü özelliklerimiz bize geçmişten mirastır, hepsi atalardan kalmadır, dolayısıyla diğer türlerde de bizim sahip olduğumuz duygu ve duyarlıklar mevcuttur. İnsan tek başına meydana gelmiş bir tür değildir, milyonlarca yıl öncesinden beri aktarılan genleri taşır.

İyilik ve kötülük sorunu "ahlak" adı verilen yapıyla da yakından ilişkilidir ve insanın neden iyi veya iyi ahlaklı olduğu konusu evrimciler tarafından uzun uzun incelenmiş araştırılmıştır.

Linki asayım, gerçekten merak eden arkadaşlarımız isterlerse okusunlar.

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=49674

Link to post
Sitelerde Paylaş

İnsan doğuştan iyi değildir. İnsan hem iyi hem de kötüdür, ancak iyiye eğilimli olduğu söylenebilir. En azından bilimciler böyle gözlemlemişler.

Bütün iyi ve kötü özelliklerimiz bize geçmişten mirastır, hepsi atalardan kalmadır, dolayısıyla diğer türlerde de bizim sahip olduğumuz duygu ve duyarlıklar mevcuttur. İnsan tek başına meydana gelmiş bir tür değildir, milyonlarca yıl öncesinden beri aktarılan genleri taşır.

İyilik ve kötülük sorunu "ahlak" adı verilen yapıyla da yakından ilişkilidir ve insanın neden iyi veya iyi ahlaklı olduğu konusu evrimciler tarafından uzun uzun incelenmiş araştırılmıştır.

Linki asayım, gerçekten merak eden arkadaşlarımız isterlerse okusunlar.

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=49674

İyi günler. Kötülük yapmanın nedenleride önemlimidir sizce? Mesela Bir kişi çok sevdiği birine hayati bir iyilik yapmak için kötülük yaparsa bu kişi iyimi kötümü olur?

Gen konusunda size tamamiyle katılıyorum.

Saygılar

Link to post
Sitelerde Paylaş

İyi günler. Kötülük yapmanın nedenleride önemlimidir sizce? Mesela Bir kişi çok sevdiği birine hayati bir iyilik yapmak için kötülük yaparsa bu kişi iyimi kötümü olur?

Gen konusunda size tamamiyle katılıyorum.

Saygılar

Dışarıdan ya da davranışa maruz kalan için büyük bir kötülük gibi duran şey, aslında büyük bir iyiliktir belki. Olabilir tabii.

Kötülük gibi görünen bu iyiliği yapan kişi bunu bilerek ve düşünerek mi yapmıştır yoksa bilmeden mi, orası başka bir konu.

Herkesin "çok kötü" olarak davranış belki de karşıdaki kişiye o güne dek yapılmış en büyük iyiliktir ama bu gibi durumlar genel iyi-kötü tartışmalarında pek yer almazlar. Kişilerden çok davranışların iyi ve kötü olması önemlidir, sürekli kötü davranışlar gösteren ve zarar veren insanlar zaten farkedilir ve bulundukları toplumda sevilmez, istenmezler.

Ama olayın felsefesini yapmaya kalkarsak, belki binlerce yıl daha konuşsak sonlandıramayız bu konuyu. Kaldı ki iyilik ve kötülük sorunu, felsefenin belki en temel konusudur...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dışarıdan ya da davranışa maruz kalan için büyük bir kötülük gibi duran şey, aslında büyük bir iyiliktir belki. Olabilir tabii.

Kötülük gibi görünen bu iyiliği yapan kişi bunu bilerek ve düşünerek mi yapmıştır yoksa bilmeden mi, orası başka bir konu.

Herkesin "çok kötü" olarak davranış belki de karşıdaki kişiye o güne dek yapılmış en büyük iyiliktir ama bu gibi durumlar genel iyi-kötü tartışmalarında pek yer almazlar. Kişilerden çok davranışların iyi ve kötü olması önemlidir, sürekli kötü davranışlar gösteren ve zarar veren insanlar zaten farkedilir ve bulundukları toplumda sevilmez, istenmezler.

Ama olayın felsefesini yapmaya kalkarsak, belki binlerce yıl daha konuşsak sonlandıramayız bu konuyu. Kaldı ki iyilik ve kötülük sorunu, felsefenin belki en temel konusudur...

Bu tartışmanın kısır bir tartışma olduğunu düşünüyorum. Bu konu açıldığında hep kime göre iyi kime göre kötü kötülük iyilik yoktur yeaa diyip sığ bir şekilde konuyu kapatıyoruz ve derinine, sebeplerine inemiyoruz. Yani kavramda takılıp kalıyoruz.

Kavramı dediğim gibi davranışların yapıcılığı ya da yıkıcılığı düzeyinde irdelemek gerek. Yani kişisel psikanaliz yapmıyoruz bu bir psikoloji tartışması değil daha da insan üstü bir tartışma olmalı. Neden bozucu ya da neden yapıcıyız?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim en baştaki yazım yanlış anlaşıldı o zaman. Ben dünyadaki kötülüğün kaynağının biraz da bu dini kitaplar yani inaç sistemleri olduğunu söylemiştim.

Ben yanlis anlamisim, müsadenle düsüncelerimi söylemek istiyorum :)

Dogada iyi-kötü yok demistim. Nasil bir arslan kendi av alanini büyütmek, daha verimli bir alana sahip olabilmek icin baska bir arslanla veya sirtlanla dövüsüp yaralanmayi/ölmeyi göze alabiliyorsa, insanda katil veya hirsiz olup hapishaneye girmeyi göze alabiliyor. Bunlari önlemek icin etrafindaki kismen toplum/kültür/din tarafindan onaylanmis iyi-kötü ahlak kurallari vardir.

Ahlak kurallari genelde insanlar tarafindan gelistirilsede bazen Tanri sözleri olarakta karsimiza cikiyor.On emirdeki "Öldürmeyeceksin!" gibi bagzilari bu günün ahlak kurallarina uysada bagzilari Kurandaki "Kafirler gördügün yerde bogazla!" gibisi uymuyor. Bu ahlak kurallarini mantiksal olarak, insanliga en yararli sekilde belirlemek biz, insanlarin, en büyük silahi BEYINLE mümkündür. Dogada var olabilmezin en önemli nedeni beyindir. Yirtici hayvanlara karsi gelebilmek, avlanmak, hayatta kalmak icin ne cok kuvvetliyiz, ne de hizliyiz, ne bir pencemiz ne keskin dislerimiz var. Sadece beyin. Dünyadaki kalple düsünen, bizim kalbimizin mühürlü oldugunu söyleyen müslümanlar: Kalp "his" demektir. Hisler bizi her zaman dogru yola götürmez. Mesela asik olan bir kisi her cilginliga hazirdir, cünkü beyni, bagzi hormonlar yüzünde, normal calismiyordur. Bu hislerin kizginlik, kiskanclik vs gibisi facialara yol acabilir. Bir kac ay önce arstirmalar yapmis, kitaplar yazmis bir kriminal-piskolog herkesin katil olabilecegini, bunun bagzi hislerin-olaylarin üstüste gelmesi ve beyinde bagzi reaktionlara yol acmasiyla gerceklestigini söylüyordu. Yani his araya girdimi, beynin fonksiyonu dogru islemedimi "riske giriyoruz".

Bu eski kitaplara dayanarak ahlak kurallarini belirlemek geriye kürek cekmek demektir. Ensestlige, insanlarin(müslüman/kafir, kadin/erkek) esit olmadigi düsüncesine, sidette, insanlarin SADECE cezayla(recm-sopayla) dogru yola getirilebilecegine(bilgisizlige) evet demektir. Batida suclular hapishanede yalniz özgürlükleri elinden alinip cezalandirilmiyor bunun yaninda tedavilerle, gurupla konusmalarla topluma kazandirilmaya calisiliyor. Bir hirsizi ellerini keserseniz onu calisamiyacak bir duruma getirip hayatini karartmis olursunuz, ayrica topluma yük yaparsiniz.

Bu geriye kürek cekmek ayrica doga kurallarina aykiridir! Hic bir canli, hic bir YARATIK geriye gitmez. her gün kendini yeniler, duruma ve zamana ayak uydurur. Bu "var olmasi icin" bir farzdir.

Soruyal gelelim:

kötülügün kaynagida biraz din mi?

-EVET!!! Ben yukarda din savaslarina veya "sag" iyi "sol" kötü gibi sacmaliklara hic girmedim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çoğunuz yada çoğumuz iyi hangisi kötü hangisi yada iyi kim kötü kim bilemeyebilirsiniz.

size kötü olan kişi ...iyi diye öğretilmiş olabilir.

İyi olan kişiyide kötü olarak göstermiş olabilirler..

Çocuk kediyi öldürdü.kuşu öldürdü kötü..derseniz..

Nuh Tufanında Allah bebekleri boğarak öldürdü...kaç kişi Allah kötü diyor..

Bebek doğduğu zaman Allah verdi diyen kaç kişi bebeği öldürdüğü zaman..Allah öldürdü diyor..

Şeytan size şarap içirmeye çalışıyor..Yukardakilere bakarak allah kötüdür diyor...herkese göre şeytan kötülüğün simgesi...

Şeytanın saptırdığını....

Kaynar su içirip bağırsaklarını parçalıyor..

Cehennemde kızartıyor..

Çaprazlama kesin diyor..

Cariye alın diyerek babası belli olmayan yetim kızlar ordusu oluşmasına neden oluyor...

Kaç kişi Müslüman Allahı kötüdür diye söyleyebiliyor..

Şeytan mı kötü.......Allah mı?

kardeşlerini taht için kesen boğduran hangi osmanlı padişahına kızdınız..

Oğlan haremleri ve hamile cariyeleri boğduran kaç padişaha lanet okudunuz..

Osmanlı torunuyum diye caka satıp ..türkleri öldüren yokeden osmanlıyı öğen türklere ne demeli..

Bildiğiniz yada size söylendiği kadar kötü yada iyidir..

Arap kültüründen bizi kurtarmaya çalıştı diye..Atatürke küfrettirilen ..Türlüğünden ve zekasından utandığım insanlar var..insan diyorum onlara Türk bile diyemiyorum...

Düşünün Atatür kü..Anasını bacısını tecavüzden kurtaran ve hatta hala Özgür bir Ülke adıyla bir devleti olamayacağını düşünemeyen ahmaklar..Atatürkü kötü olarak öğretilebiliyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir şeyin iyi ve kötü olması veya değerlendirilmesi, insanın içinde bulunduğu görsel dünyanın içinde barındırdığı uyum veya uyumsuzluğundan etkilenir.

Her ne kadar insan, her hangi bir şeyin iyi olup olmadığını, çevresinin görselliğinden bağımsız tartması gerekse de bu her zaman için böyle olmaz.

Somurtkan ve mutsuz bir insanla, mutlu ve hayat dolu bir insanın aklının önüne bu duyguları geçebilir. Kişinin kararlarını etkileyebilir.

Her kişiden iyi bir bilim adamı olması ve problemleri sağlıklı değerlendirmesi beklenmemelidir. İnsanı bu yönü ile değerlendirdiğinizde, doğru ve yanlışta, iyi ve kötü de güzel veya çirkinde insanın duygularını dikkate almamazlık edemezsiniz. Renklerin ve zevklerin tartışılamaması söyleminin çıkma nedeni budur.

Bir problemin değerlendirilmesinde işe duyguların karışması elbette yanlıştır, bir bilim insanına uymayan bir özellik taşır.

Ancak problemin temelini bu kapsamda çizdiğinizde ve insanı bu özellik ve eksikliğiyle birlikte saygı ile değerlendirdiğinizde ortaya çıkan gerçek, duygular bir şeyin iyi mi yoksa kötü mü olduğunun bilgisine ulaşmada bize yardımcı olmaktadır.

Duyguların oluşmasında görsel çevrenin etkisi yatsınamaz.

Örneğin, oturduğunuz odanın renk, şekil, ışık gölge vb. uyumu veya uyumsuzluğu insana bir besin maddesi olarak olumlu ve olumsuz anlamde dönecek ve duygularını şekillendirecektir.

Şekillenen bu duygu ile bir şeyin iyiliğinin değerlendirilmesi insanı farklı bir sonuca götürecektir. Söylediğim gibi, yeterli bilgi ve doğru düşünme yöntemlerini her insan her zaman için uygulayamaz.

Oturduğunuz odadan evin diğer bölümlerine, bahçenizden, evinizin bulunduğu sokak, cadde, mahalle, şehir vb. kısaca, her an içinde bulunduğunuz görsel nitelik taşıyan çevre duygularınıza uyumu veya uyumsuzluğu ile, güzelliği veya çirkinliği ile, sadeliği veya karmaşıklığı ile etki etmekte bu da ele aldığınız her türlü şeye karışmaktadır.

İyi bir gününüzde, çocuğunuzun basit bir yanlışını affedebilirsiniz ama iyi olmayan bir gününüzde dayaktan, bağırıp azarlamaktan geri durmazsınız (Bu şiddet herkes için geçerli değil, geçerli olanlar için düşünün.)

Şimdi bu şiddeti uygulayan insanın yaptığı şey kötüdür. Hatta, bu insanın yaptığı bu kötülüğün farkında olup olmaması da önemli değildir. Önemli olan görsel çevrenin bu insan üzerine baskısı ve mutsuzluğunu yaratan, derecesini artıran unsurlardan biri olması sonrasında çocuğuna şiddet uygulamasıdır. Zamanla ve diğer insanlardaki benzer durumlar da göz önünde bulundurulduğunda ve yaygınlaştığında şiddetin doğruluğu ortaya çıkacak, durum kanıksanacaktır. Yine şiddetin doğru bir çözüm yolu olup olmaması önemli değildir. Önemli olan, kişilerin bu sonuca ulaşıyor olmasıdır.

Her ne kadar yazıyı toparlayamasamda, iyi ve kötünün, güzel ve çirkinden geçtiğini anlatmaya çalıştım.

Umarım ilgilenen başka arkadaşlar bu konuya birazda kendi bilgi ve yorumlarını katarak bizleri konu kapsamında daha da aydınlatırlar.

İyi insanlar da katil olur, kötü insanlar da?

Avare filmi vardı, bir zamanlar çevremde çok tutulmuştu.

Bir insanı iyi de yapabilirsiniz, kötü de.

İyiliğin de kötülüğün de, insanın içerisinde şekillenmeye elverişli bir ortamı vardır.

Çevre ve edinilen kültürün bunda etkisi yadsınamaz.

İnsanın vücudundaki kimyasalları ortaya çıkartan şeylerden biri de budur.

Örneğin, yamuk yumuk ve bir çok ağrıza ile dolu yollarda her gün şoförlük yapan bir insan istese de istemese de bu olumsuzlukla zamanla özdeşleştirecektir kendini. Ve yollardaki bu yamukluk, insanın yamukluğu olarak karşımıza çıkacaktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İyi ve kötü nesnel olarak mevcut değildir, bunlar ancak özneldir ve subjektiftir. Şuna iyi, buna kötü diyen insana, neye göre, kime göre diye sorduğunuzda, verebileceği tek cevap; 'Bana göredir.' fakat utanır da bunu söyleyemez, bu iyiyi yada kötüyü bir nesnelliğe dayandırmaya çalışır, kendine şahit arar, yalnız olmadığını duyumsamaya çalışır, sonrada bulamayınca zırvalar da zırvalar.

Birisi çıksın 'bana göre' desin ya, utanmasın, bizde çıkalım 'eyvallah' diyelim.

Anlamadığım şey şu, yeni doğan bir çocuk içindeki kötülük yada iyilik potansiyelini, hangi uzvuyla ortaya koyacak acaba? Tek düzgün eylemi nefes alıp vermektir. Nefesini tutarak bunu ifade edebilir mi? İnsanın iyi doğduğunu öne sürenlerde iyilik ölçer mi vardır? Mühendislik hangi ara o kadar gelişmiştir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir kediyi taşlamak mı kötülüktür, yoksa birini inatla gücü bitene kadr kovaladıktan sonra yerde yumruklamak mı?

Cümleyi yanlış ve eksik kurmuşsun. "taşlamak mı daha büyük kötülüktür..." şeklinde olmalıydı.

Kedi taşlamayı hiç bir biçimde eğlence olarak tanımlayamazsın! O zaman seni de döverim! :D

Ne demek yahu? Kedi taşlanarak eğlenilir miymiş? Ancak bir sapık ve manyak kedi taşlayarak eğlenir. Çocuk kedi taşlayarak eğlenmiş olabilir diyene de hiç iyi gözle bakmam.

Kedi taşlamak kötülüktür ve kötülüğü cezasız bırakmamak iyiliktir. Bunun aksini bana kimse kanıtlayamaz. Kötülük cezasız kalırsa tekrarlanır ve kural haline gelir. Kural, kötülüğü engellemek, iyiliği mükafatlandırmaktır.

Sakın kimse tanrıya mı özeniyorsun demesin. Tanrı kötülüğü filan cezalandırmıyor. Tanrı sapık bir sadist. Asıl cezalandırılması gereken o! Yokluğa mahkum ederek. Tanrı derken tabii ki bir varlıktan değil, insanların zihninde canlanan kavramdan söz ediyorum. Bunu da kimse yanlış anlamasın.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İyi ve kötü nesnel olarak mevcut değildir

Ne demek yahu? Olur mu öyle şey? Bilimi de mi inkar ediyorsun? İyi ve kötü şeyler açıkça bellidir. Buna genel insanlık vicdanı karar verir. Kişilerin subjektif yargıları değil. Evrensel olarak neyin doğru neyin yanlış olduğuna çok rahatlıkla karar verebiliriz. Belirsizlikler elbette vardır ama bunlar bir ölçüde belirsizlik yaratır.

Aksi halde hukuk, etik güme gider. Adam bir eve kapıyı kırarak girdi, daha ne olduğunu anlayamadan evdeki adamı öldürüp karısını da yaraladı ve yaralı kadına tecavüz etti diyelim. Yaralı kadın da zamanında hastanede olamadığı için öldü. Bu olayları da ikisinin çocukları saklandığı yerden izledi. Çocuk evimize iyi bir adam girdi bugün mü diyecek? Ne saçmalıyorsun sen bilader yahu?

Böyle saçmalayanlara fena halde sinir oluyorum. Nerden giriyor kafanıza bu sapık fikirler yahu?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...