Jump to content

Gen Bencildir


Recommended Posts

her daim en büyükler varlıklarını sürdürür diye bir kural yok; 65 milyon yıl önce dinazorlar o büyük cüsseleri ile hayatta kalmayı başaramadılar. senin söylediğin saçmalığın aksine daha küçük olan, yiyecek bulmakta daha az sıkıntı çeken türler özellikle de kıtlık zamanları türlerinin devamlılığını sürdürmek konusunda daha yetkindirler.

Dinozorlar o dev cüsseleri ile hayatta kalmayı neden başaramadılar?

Kendilerinden daha dev olan doğanın gazabına uğradıkları için olabilir mi?

Yoksa kendilerinden daha zayıf olan canlılara mı yenik düştüler?

insan türü doğada bulunan diğer canlılardan farklı değildir. dolayısıyla insani seleksiyon diye bir seleksiyon yoktur. insan türünün diğer türleri ezmesi de doğal seleksiyona girer. çünkü insan türü diğer türlerden daha baskın olup, varlığını sürdürmek ister.

fakat bilinçli seçilim vardır; bazı memeli türlerini ve bitkileri seçip, türlerinin devamına izin vermemiz olarak tanımlanabilir. bunu da yine insan türünün devamlılığı için yaparız; temelde doğal seleksiyonu izlemiş oluruz. hayatta kalmak için.

senin anlayacağın kimsenin kimseyi ezdiği yok.

Türlerin yok edilmesi de doğal seleksiyonun bir parçası mıdır?

Doğaya zararlı olan bir şeyin doğal seleksiyon olduğu söylenebilir mi?

doğada en güçlü olan kazanmaz; en yetkin olan kazanır. sen kendi yanılgılarının temeli olan kişisel fikirlerini neden bilimsel gerçekler karşısında savunma eğilimdesin anlamadım?

bu da bir doğal seleksiyon tabii ki; ateistlere karşı zafer kazanıp, kendi zihinsel özelliklerinizi devam ettirmek. aynı türün üyeleri arasındaki mücadele... çok ilginç bir numune olurdun. kendini bilime bağışlamak ister miydin?

Yetkinlik de bir güçlülüktür;

Güç sadece kastan ibaret değildir, sermaye de, zeka da birer güçtür, değil mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 76
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Cunku sen hic bir sekilde beynin numenal yetisini ve de her turlu numenal yeti degerini; evrim ile, fizik ile, biyoloji ile, madde ile kisaca fenomen ile aciklayamazsin. Ancak beynin fonksiyonu olan numenal yeti ve onun her turlu sosyo-psikolojik degerleri ile aciklayabilirsin. Bencillikte zaten bir sosyo-psikolojik kullanimdir, fenomenal ya da biyolojik ya da evrimsel degil.

Kim diyor bunu, sen mi?

Basitçe, külliyeten yanılıyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dinozorlar o dev cüsseleri ile hayatta kalmayı neden başaramadılar?

Kendilerinden daha dev olan doğanın gazabına uğradıkları için olabilir mi?

Yoksa kendilerinden daha zayıf olan canlılara mı yenik düştüler?

Doğanın gazabı bir ortam hazırladı; o ortama ayak uyduramadılar; yeterli besin bulamadılar. ama daha küçük cüsseli, değişmiş ekolojik şartlara uyum sağlayan canlılar hayatta kaldı. doğal felaket doğal seçilimi dönemin canlıları için daha zorlu hale getirdi. şartlar zorlaştı. bu sorunun cevabı şu oluyor; daha küçük canlılara değil, doğal seçilime yenik düştüler; ayak uyduramadıkları çevre şartları yüzünden yok oldular. dönemin doğal seçilimi sonucu kazananda daha küçük canlılar oldular. bir bakıma daha yetkin olan küçük canlılar dinozorları alt ettiler.

Türlerin yok edilmesi de doğal seleksiyonun bir parçası mıdır?

Doğaya zararlı olan bir şeyin doğal seleksiyon olduğu söylenebilir mi?

çevre şartlarının içerisine insan türünün binaları, yarattığı kirlilikte girer. bu şartlara uyum sağlayıp yaşamaya devam eden canlı türler var, yok olanlarda var. bu ekolojik sistemin içerisinde yaşadığımız için evet, türlerin yok edilmesi de doğal seleksiyonun bir parçasıdır.

Yetkinlik de bir güçlülüktür;

Güç sadece kastan ibaret değildir, sermaye de, zeka da birer güçtür, değil mi?

yetkinlik bir güçlülük değildir; kelime anlamına bak. senin anladığın güçlülük kendi öz düşüncenden kaynaklanıyor. taraflı bir yorum söz konusu. yetkinlik; yetenekli olmaktır, uyumlu olmaktır. tek hücreli canlı organizmaları düşünebilirsin yetkinlik sözünü kavramak için. zeka yetkinliktir; ama sermaye zekanın sonucu yaratılmış bir sistemin içerisindeki kavramdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Meteor çarptı.

şu linki okuyabilir misin.

ben bilimci değilim..görüşlerin değerlidir.

alvarez'in çarpma kuramı,

bazı bilimcilerin sönük de olsa muhalefetiyle karşılaşmış.

http://www.jmo.org.tr/resimler/ekler/e4f8804bf781c81_ek.pdf?dergi=HABER%20B%DCLTEN%DD

http://en.wikipedia.org/wiki/Alvarez_hypothesis

Link to post
Sitelerde Paylaş

şu linki okuyabilir misin.

ben bilimci değilim..görüşlerin değerlidir.

alvarez'in çarpma kuramı,

bazı bilimcilerin sönük de olsa muhalefetiyle karşılaşmış.

http://www.jmo.org.tr/resimler/ekler/e4f8804bf781c81_ek.pdf?dergi=HABER%20B%DCLTEN%DD

http://en.wikipedia.org/wiki/Alvarez_hypothesis

Merhabalar. Biliyorum. Muhalefet sönük elbette. Bu kuram gücünü 2 noktadan alıyor.

Birincisi Dünya'nın her yerinde 65.5 milyon yıllık kayaçlarda belirgin bir iridyum şeridi bulunmasından.

İkincisi de Meksika'nın Yucutan körfezinde aşırı büyük bir meteor krateri bulunmasından.

İridyum meteorlarda bol miktarda bulunur, 65 milyon yıllık kayaçlarda bol bol iridyum var ve tam o hattın izzasından sonra dinozor fosilleri bir anda bitiyor.

65 milyon yıl önceye kadar katmanlar dinozor fosili dolu ama iridyum bandından sonra esrarlı bir şekilde kayboluyorlar.

Muhalefet aslında yaratılışçı ve akıllı tasarımcıların desteğinde yürüyor. Hepsi değil ama çoğu öyle.

Çünkü hristiyan genç dünya yaratılışçıları dinozorların 4000 yıl önce insanlarla beraber tufanda boğulduğuna inanıyor. :)

İlk verdiğin linkteki itirazları daha ehemmiyetli değerlendirmek gerekiyor. İridyum tezine itiraz etmişler. İlginç.

tarihinde freand tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Doğanın gazabı bir ortam hazırladı; o ortama ayak uyduramadılar; yeterli besin bulamadılar. ama daha küçük cüsseli, değişmiş ekolojik şartlara uyum sağlayan canlılar hayatta kaldı. doğal felaket doğal seçilimi dönemin canlıları için daha zorlu hale getirdi. şartlar zorlaştı. bu sorunun cevabı şu oluyor; daha küçük canlılara değil, doğal seçilime yenik düştüler; ayak uyduramadıkları çevre şartları yüzünden yok oldular. dönemin doğal seçilimi sonucu kazananda daha küçük canlılar oldular. bir bakıma daha yetkin olan küçük canlılar dinozorları alt ettiler.

Evet, dinozorlar kendilerinden daha güçlü olan doğaya yenik düştüler.

Küçük canlılar dinozorları alt falan etmemiştir; Güçlü olan (doğa) zayıf olanı (dinozorları) ezmiştir. Küçük canlılar ise hazıra konmuşlardır.

çevre şartlarının içerisine insan türünün binaları, yarattığı kirlilikte girer. bu şartlara uyum sağlayıp yaşamaya devam eden canlı türler var, yok olanlarda var. bu ekolojik sistemin içerisinde yaşadığımız için evet, türlerin yok edilmesi de doğal seleksiyonun bir parçasıdır.

Türlerin yok edilmesi doğaya faydalı mı olmuştur?

yetkinlik bir güçlülük değildir; kelime anlamına bak. senin anladığın güçlülük kendi öz düşüncenden kaynaklanıyor. taraflı bir yorum söz konusu. yetkinlik; yetenekli olmaktır, uyumlu olmaktır. tek hücreli canlı organizmaları düşünebilirsin yetkinlik sözünü kavramak için. zeka yetkinliktir; ama sermaye zekanın sonucu yaratılmış bir sistemin içerisindeki kavramdır.

Kelime anlamını kontrol ederek cevap vermiştim zaten.

Kas gücü, zeka gücü ve mali güç de birer yetenek göstergesi değil midir?

Kas yığınlarının arasında kas yığını olmak,

Zeka küplerinin arasında zeka küpü olmak,

Para babalarının arasında para babası olmak birer uyum değil midir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet, dinozorlar kendilerinden daha güçlü olan doğaya yenik düştüler.

Küçük canlılar dinozorları alt falan etmemiştir; Güçlü olan (doğa) zayıf olanı (dinozorları) ezmiştir. Küçük canlılar ise hazıra konmuşlardır.

hazıra konmuşlar diyemezsin, çünkü dinozorların var olduğu zamanda da hayatlarını sürdüren canlılardan söz ediyoruz. doğa güçlü değildir; doğal felaket bir durum hazırlamıştır, yetkin olmayan elenmiştir, yetkin olan yaşamını sürdürmüş ve daha da çeşitlenerek baskın türler haline gelmiştir.

Türlerin yok edilmesi doğaya faydalı mı olmuştur?

doğa fayda veya zarar bilmez. doğada durum oluşur (ekosistem); bu duruma göre birileri yok olur, birileri devam eder. bu türlerin yok oluşu faydalı oldu veya faydasız oldu şeklinde bir sonuca da varılamaz.

Kelime anlamını kontrol ederek cevap vermiştim zaten.

Kas gücü, zeka gücü ve mali güç de birer yetenek göstergesi değil midir?

Kas yığınlarının arasında kas yığını olmak,

Zeka küplerinin arasında zeka küpü olmak,

Para babalarının arasında para babası olmak birer uyum değil midir?

bir önceki iletimi okumadın herhalde; zeka sonucu yaratılan bir sistemde para sahibi olmak hayatta kalmanı sağlar. zeki olmak uyum, sistemde para sahibi olmak yöntemdir, araçtır. kas geliştirici yetkin değildir doğada; doğada kas geliştirmek işe yaramaz; doğa da yırtıcılardan kaçmaya yarayacak kas gruplarına sahip olmak işe yarar ve yetkindir veya potansiyel yemleri elde etme amacı ile gelişen kas grupları.

kas geliştirmek eşeysel seçilimde işe yarar, para babası da bu kategoride. zeka küpü olmakta para kazanmayı sağlayabilir veya zeka ile karşı cinsi etkilersin; yine eşeysel seçilim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bilgi sahibi olmadan fikri sahibi oluyorsunuz.

Ayakta kalmak demek, adaptasyon demektir. Bir canlı, ne kadar geniş bir sahada yaşayabilir durumdaysa, o kadar kolay adapte olur, doğal değişimleri o kadar kolay atlatır. Bu ise, kaynakların görece çeşitli olduğu ortamlarda gelişir.

Bir orman düşünün. yiyecek çok şey var. Bitki, meyve, böcek, diğer hayvanlar vs. vs. Bu durumda ne olacaktır, bir canlı her şeyi yiyebilecek şekilde evrimleşirse, daha iyi adapte olacaktır. Eğer orman ortadan kalkarsa? İşte o zaman iş değişmeye başlar. O canlı çoğu zaman belli bir yiyeceğe özelleşmeye başlar. Bu yiyecek için tarifi kolaydır, ama bunu av olmamak, sıcaktan korunmak, soğuktan etkilenmemek vs. vs. her hususta birlikte düşünmelisiniz.

Şimdi bakalım. Herşeyi yiyorsunuz. Ama yiyecekler azalıyor. Ağaçlar ortaya çıkıyor ve bunların selüloz oranı yüksek. Selülozu sindirmek güç. Bunun için büyük işkembe gerekyior. Büyük işkembe içinde büyük cüsse. Cüsseniz büyüyor, hantallaşıyorsunuz, kolay av oluyorsunuz. Size kalan iyice, daha iyice büyümek ki, avcılar sizle kolayca başedemesin. Ne oluyor, işte o dev dinozorlar ortaya çıkıyor. Dev cüsseleri ile, ağaç, ot yiyorlar ve sindirimi için taş yutuyorlar.

Devleştiniz, ağaç yemeye özelleştiniz. Başka yiyecekte yok zaten. Ani bir iklim değişikliği oldu, ağaçlar yok oldu, başınıza ne gelir, elbette yok olursunuz. Çünkü, büyük cüsse gezinmek için çok fazla enerji yani çok fazla ağaç yemek ister. Ama yok, bittiniz, azla idare edemezsiniz.

Ama siz ağaç yemeye değil, atıyorum böcek yemeye özelleştiyseniz, yer altında yaşıyorsanız bu yüzden, ağaçları ortadan kaldıran felaket sizi yok etmez, edemez. Çünkü ne yaşam alanınız, ne besininiz bundan etkilenmez. Bu başka şeyler olamaz demek değil. Temel kaide, besin ve savunma stratejiniz ne kadar geniş bir yelpazede ise, doğadaki değişimlerden o kadar az etkilenirsiniz.

Örnek ayılardır mesele. Ne bulsa yiyebilir. Bulamazsa, metabolizmasını düşürüp kış uykusuna yatabilir. Bu sayede onları en çetin bölgelerde beslenme zincirinin tepesinde görürsünüz, kutuplarda, alaska da vs.

Peki mesela çita? Ceylan avlamaya özelleşmiştir. Eğer ceylanlar biraz daha hızlı koşabilirse, işi biter. Eğer yaşadığı hızlı koşmaya uygun bölgeler yok olur, mesela orman olursa, işi gene biter, çünkü ceylan avlamak imkansız olur, ceylan olmuyor, zebra avlayayım diyemez, buna kabiliyeti yetmez. Evet, çitalar çok çok nadir koşullarda, çok iyi bir fırsat çıkarsa zebra avlayabilir, ama bu koşullar idare etmez onları.

Benzer bir durumda, ada geyiklerinin başından geçmiştir. Görkemli, 2 metre boynuzları vardı erkeklerin. Düz ovada bu boynuzlar dişileri etkileyip düşmanları ürkütmeye iyiydi. ama iklim değişip orman olunca, ormana sığmayan boynuzlar o geyiklerin sonunu getirdi elbette.

Dinozorlar benzer şekilde özelleşmiş canlılardır. Çok hızlı gerçekleşen meteor düşmesi gibi bir durum sonrası hızlı doğa değişimi, bunların sonunu getirmiştir. Çünkü, özelleştikleri yaşama alanı yok olmuştur. Bu olayın büyük olmakla, küçük olmakla filan ilgisi yok. Pek çok dinozor ufak tefekti zaten, dev dinozorlar olsa da. Sorun boyutlar değil, belli bir habitata özelleşmeydi.

Ama böyle yapmayan, daha geniş bir sahaya özelleşen canlılar ayakta kaldı. Mesela yer altında yaşayan ilkel memeli ataları. Mesela böcekler. Mesela balıklar. Mesela, timsahlar. Elbette dinozor yemeye odaklanan veya köpek gibi 4 ayak sütüne kalkıp avlanan timsahların akıbeti de aynı şekilde yok olmak oldu. Ama pek çok timsah türü, ne bulsa yiyen, sıcakta uyuyan, uzun süre açlığa dayanan canlılardı ve bugünlere de kaldılar başarıyla.

Neymiş mesele? Cüsse değil, özelleşip özelleşmediğiniz tüm mesele. Eğer özelleşmişseniz ve o doğal koşullar değişirse, ya evrim geçirir, adapte olursunuz, ya da yok olursunuz. Evrim geçirilmez, evrim herşeydir aslen. Yani, atnalı yengecinin 300 milyon yıldır aynı durması da evrim geçirmesidir. Doğru tabir adaptasyondur. Adaptasyon, yavaş, nesillere sari bir süreçtir. Çoğu zaman doğal şartların değişimi, adaptasyon gerçekleşemeyecek kadar hızlı olur ve türler yokolur. Bu durumda türün akıbetini, türün birey ve çeşitlilik sayısı belirler çoğu zaman. Çok fazla varyasyon taşıyan, mutasyon havuzu geniş popülasyonların adaptasyon yetenekleri daha yüksektir. Bu yüzden de canlılar mutasyon havuzunu geniş tutacak bir içgüdüsel yapılanma içindedir. O nedenle işte gen bencildir. Kendini düşünür, kendi ayakta kalabilmek için, öbür mutasyonların var olmasını ister. Elbette genin bencilliği bu kadarcık değildir, ama bu da önemli bir husustur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

hazıra konmuşlar diyemezsin, çünkü dinozorların var olduğu zamanda da hayatlarını sürdüren canlılardan söz ediyoruz. doğa güçlü değildir; doğal felaket bir durum hazırlamıştır, yetkin olmayan elenmiştir, yetkin olan yaşamını sürdürmüş ve daha da çeşitlenerek baskın türler haline gelmiştir.

Nasıl hazıra konmamışlar? Doğa dinozorları yok etmiş, meydan da diğer canlılara kalmıştır.

Küçük cüsseli canlılar dinozorları ortadan kaldırmış değiller yani.

doğa fayda veya zarar bilmez. doğada durum oluşur (ekosistem); bu duruma göre birileri yok olur, birileri devam eder. bu türlerin yok oluşu faydalı oldu veya faydasız oldu şeklinde bir sonuca da varılamaz.

Ekosistemdeki bir halkanın yok olması, doğaya bir zarar vermez mi yani?

bir önceki iletimi okumadın herhalde; zeka sonucu yaratılan bir sistemde para sahibi olmak hayatta kalmanı sağlar. zeki olmak uyum, sistemde para sahibi olmak yöntemdir, araçtır. kas geliştirici yetkin değildir doğada; doğada kas geliştirmek işe yaramaz; doğa da yırtıcılardan kaçmaya yarayacak kas gruplarına sahip olmak işe yarar ve yetkindir veya potansiyel yemleri elde etme amacı ile gelişen kas grupları.

kas geliştirmek eşeysel seçilimde işe yarar, para babası da bu kategoride. zeka küpü olmakta para kazanmayı sağlayabilir veya zeka ile karşı cinsi etkilersin; yine eşeysel seçilim.

Mal, zeka ve kas, bunların üçü de birer güç ve ilgili ortamlara uyum sağlama aracıdır.

Kapitalist düzende mal sahibi olmak uyumdur ancak gomonistlik yaparsan batarsın.

Sosyal darwinist düzende kaslı olmak uyumdur ancak sevgi pıtırcığı olursan ezilirsin.

Entelektüel bir düzende zeki olmak uyumdur ancak duygusal davranırsan ciddiye alınmazsın.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bilgi sahibi olmadan fikri sahibi oluyorsunuz.

Ayakta kalmak demek, adaptasyon demektir. Bir canlı, ne kadar geniş bir sahada yaşayabilir durumdaysa, o kadar kolay adapte olur, doğal değişimleri o kadar kolay atlatır. Bu ise, kaynakların görece çeşitli olduğu ortamlarda gelişir.

Bir orman düşünün. yiyecek çok şey var. Bitki, meyve, böcek, diğer hayvanlar vs. vs. Bu durumda ne olacaktır, bir canlı her şeyi yiyebilecek şekilde evrimleşirse, daha iyi adapte olacaktır. Eğer orman ortadan kalkarsa? İşte o zaman iş değişmeye başlar. O canlı çoğu zaman belli bir yiyeceğe özelleşmeye başlar. Bu yiyecek için tarifi kolaydır, ama bunu av olmamak, sıcaktan korunmak, soğuktan etkilenmemek vs. vs. her hususta birlikte düşünmelisiniz.

Şimdi bakalım. Herşeyi yiyorsunuz. Ama yiyecekler azalıyor. Ağaçlar ortaya çıkıyor ve bunların selüloz oranı yüksek. Selülozu sindirmek güç. Bunun için büyük işkembe gerekyior. Büyük işkembe içinde büyük cüsse. Cüsseniz büyüyor, hantallaşıyorsunuz, kolay av oluyorsunuz. Size kalan iyice, daha iyice büyümek ki, avcılar sizle kolayca başedemesin. Ne oluyor, işte o dev dinozorlar ortaya çıkıyor. Dev cüsseleri ile, ağaç, ot yiyorlar ve sindirimi için taş yutuyorlar.

Devleştiniz, ağaç yemeye özelleştiniz. Başka yiyecekte yok zaten. Ani bir iklim değişikliği oldu, ağaçlar yok oldu, başınıza ne gelir, elbette yok olursunuz. Çünkü, büyük cüsse gezinmek için çok fazla enerji yani çok fazla ağaç yemek ister. Ama yok, bittiniz, azla idare edemezsiniz.

Ama siz ağaç yemeye değil, atıyorum böcek yemeye özelleştiyseniz, yer altında yaşıyorsanız bu yüzden, ağaçları ortadan kaldıran felaket sizi yok etmez, edemez. Çünkü ne yaşam alanınız, ne besininiz bundan etkilenmez. Bu başka şeyler olamaz demek değil. Temel kaide, besin ve savunma stratejiniz ne kadar geniş bir yelpazede ise, doğadaki değişimlerden o kadar az etkilenirsiniz.

Örnek ayılardır mesele. Ne bulsa yiyebilir. Bulamazsa, metabolizmasını düşürüp kış uykusuna yatabilir. Bu sayede onları en çetin bölgelerde beslenme zincirinin tepesinde görürsünüz, kutuplarda, alaska da vs.

Peki mesela çita? Ceylan avlamaya özelleşmiştir. Eğer ceylanlar biraz daha hızlı koşabilirse, işi biter. Eğer yaşadığı hızlı koşmaya uygun bölgeler yok olur, mesela orman olursa, işi gene biter, çünkü ceylan avlamak imkansız olur, ceylan olmuyor, zebra avlayayım diyemez, buna kabiliyeti yetmez. Evet, çitalar çok çok nadir koşullarda, çok iyi bir fırsat çıkarsa zebra avlayabilir, ama bu koşullar idare etmez onları.

Benzer bir durumda, ada geyiklerinin başından geçmiştir. Görkemli, 2 metre boynuzları vardı erkeklerin. Düz ovada bu boynuzlar dişileri etkileyip düşmanları ürkütmeye iyiydi. ama iklim değişip orman olunca, ormana sığmayan boynuzlar o geyiklerin sonunu getirdi elbette.

Dinozorlar benzer şekilde özelleşmiş canlılardır. Çok hızlı gerçekleşen meteor düşmesi gibi bir durum sonrası hızlı doğa değişimi, bunların sonunu getirmiştir. Çünkü, özelleştikleri yaşama alanı yok olmuştur. Bu olayın büyük olmakla, küçük olmakla filan ilgisi yok. Pek çok dinozor ufak tefekti zaten, dev dinozorlar olsa da. Sorun boyutlar değil, belli bir habitata özelleşmeydi.

Ama böyle yapmayan, daha geniş bir sahaya özelleşen canlılar ayakta kaldı. Mesela yer altında yaşayan ilkel memeli ataları. Mesela böcekler. Mesela balıklar. Mesela, timsahlar. Elbette dinozor yemeye odaklanan veya köpek gibi 4 ayak sütüne kalkıp avlanan timsahların akıbeti de aynı şekilde yok olmak oldu. Ama pek çok timsah türü, ne bulsa yiyen, sıcakta uyuyan, uzun süre açlığa dayanan canlılardı ve bugünlere de kaldılar başarıyla.

Neymiş mesele? Cüsse değil, özelleşip özelleşmediğiniz tüm mesele. Eğer özelleşmişseniz ve o doğal koşullar değişirse, ya evrim geçirir, adapte olursunuz, ya da yok olursunuz. Evrim geçirilmez, evrim herşeydir aslen. Yani, atnalı yengecinin 300 milyon yıldır aynı durması da evrim geçirmesidir. Doğru tabir adaptasyondur. Adaptasyon, yavaş, nesillere sari bir süreçtir. Çoğu zaman doğal şartların değişimi, adaptasyon gerçekleşemeyecek kadar hızlı olur ve türler yokolur. Bu durumda türün akıbetini, türün birey ve çeşitlilik sayısı belirler çoğu zaman. Çok fazla varyasyon taşıyan, mutasyon havuzu geniş popülasyonların adaptasyon yetenekleri daha yüksektir. Bu yüzden de canlılar mutasyon havuzunu geniş tutacak bir içgüdüsel yapılanma içindedir. O nedenle işte gen bencildir. Kendini düşünür, kendi ayakta kalabilmek için, öbür mutasyonların var olmasını ister. Elbette genin bencilliği bu kadarcık değildir, ama bu da önemli bir husustur.

Biraz daha zorlarsan Harry Potter'ı geride bırakan bir masal roman yazabilirsin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Nasıl hazıra konmamışlar? Doğa dinozorları yok etmiş, meydan da diğer canlılara kalmıştır.

Küçük cüsseli canlılar dinozorları ortadan kaldırmış değiller yani.

o dönemde tek yok olanlar dinozorlar değillerdi. doğada hiç bir canlı hazıra konmaz. uyum savaşı sürekli devam eder. genelde bir tür canlı diğer tür canlıyı ortadan kaldırmaz zaten; iki türde evrimleşir, yeni çeşit ve türler oluşturur. bir türün diğerini ortadan kaldırmasına çok az rastlanır. Türlerin Kökeni Üzerine-Charles Robert Darwin; bu kitabı okursan anlarsın.

Ekosistemdeki bir halkanın yok olması, doğaya bir zarar vermez mi yani?

doğa diye adlandırdığın şartların oluştuğu mekan ise sence bu sorunun cevabı nedir? anlamsız sorular sorma. bir anlamsız soru daha sorarsan seninle iletişim kopacak.

Mal, zeka ve kas, bunların üçü de birer güç ve ilgili ortamlara uyum sağlama aracıdır.

Kapitalist düzende mal sahibi olmak uyumdur ancak gomonistlik yaparsan batarsın.

Sosyal darwinist düzende kaslı olmak uyumdur ancak sevgi pıtırcığı olursan ezilirsin.

Entelektüel bir düzende zeki olmak uyumdur ancak duygusal davranırsan ciddiye alınmazsın.

bu düzen insan tarafından hayatını kolaylaştırmak için kurulmuştur. ama evrimsel bir gelişim süreci değildir. halihazırda gelişmiş beyinlerimizin sonucudur. sistem baki değildir; ekosistem baki olandır. halihazırda gelişmiş beyninle yarattığın sistemi, halihazırda anlamış olan beynin, sistemde hayatta kalacağın özelliklere sahiptir.ve bu sistem türler arası değil, türün kendi bireyleri arasındaki bir hayatta kalma savaşıdır; eşeysel seçilim. önceki mesajlarda sana anlattıklarımı örneklendirip, önüme argüman gibi sunuyorsun; iyi misin sen?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bencilliği gen olarak tartışsak veya bencilliği sonradan edinilen şartlanmalarlada kazansak; kim ne derse desin. Öncelik ile bencil bencil dir.Kendini büyük görmek veya kendi çıkarlarını gözetmek, o ormandaki hayvan veya insan kılığındaki hayvan için gayet normaldir. Buradaki bencillik korkuların tetiklemesi oluşur. Şayet kişi korkularını yönetemeyip esiri olduğu takdirde Elbette bencil olacaktır.Aynı şekilde yavrusunu korumak Adına araba altına atlıyan bir Anneyi Düşünün.Anne de yavrusunu kaybetmek veya zarar görmesini önlemek adına,korkularının tetiklemesi ile Araba önüne atlıyor.Maksadı çocuğunu kurtarmak ve tehlikeyi göze almayı Cesaretle seçiyor.İşte bu cesaret,bencillikten,Sencilliğe geçiriyor O nu...

Diğer Yıldız ve Karadelik meselesinde ise.Karadelikler daim yüksek bir çekim gücüne sahip ,durmuyor ve hep hareket ediyor.bir çok madde yi içine alıyor,ışığı büküyor. Kısacası bir süpürge gibi etrafı temizliyor.Her temizlediği maddeyi parçacıklarına ayırarak,geriyo radyasyon yayıyor.Bu ayrıştırdığı parçacıklar her seferinde karadeliğin enerjisinden bir miktar Alıyor ve karadelik bu şekilde zamanla yok oluyor. Bu sanki vücudumuzda ki hücrelerin her birinin kendi zamanını bilip yok olması gibi.Belki daim hücre artışımız olup eski hücreler ölmese hasta olurduk.Kısacası bu evrende ne görürsek bir dengeye hizmet ediyor. Bu şekilde bencil görünen sencil oluyor.İşte böylelikle bencil görünen sencil,sencil görünen de bencil oluyor. Birde etrafımıza bakalım. Bir Fırıncı kendi rızkını temin edebilmek için saat sabahın dördünde kalkıyor,fırınına gidiyor.Neticede kendi için para kazanacak. Sabah erken kalkan bu kişi sabah kahvaltımıza ekmek yetiştiriyor sıcacık.Burada bizde hizmet alıyoruz ve bencil görünen sencil oluyor.

Kısacası bencillik fıtratı olması gayet normaldir. Bizim kastettiğimiz hayata yalnız tek pencereden bakmanın eksiklik olacağıdır.İşte Asıl insan olmanın farkı buradadır.

tarihinde bakifani tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...