Uzay 0 Ağustos 5, 2012 gönderildi Raporla Share Ağustos 5, 2012 gönderildi Zaman kavramı ışığın bize geliş hızıyla ilgili bir şeymiş okuyup araştırdığım kadarıyla. Işıktan daha hızlı birşey olmadığına göre zamanı ışık hızına göre ölçüyoz. Bir nesne ışık hızına yakın bir hızda hareket ederse zaman o nesne için yavaşlar. Bir cismin kütlesi zaman düzlemini eğip büker. Örn: Karadelikler. Yapay karadelik oluşturup buna hakim olabilirsek zamanda istediğimiz gibi ileri veya geri gidebiliriz. Link to post Sitelerde Paylaş
anthemoessa 0 Ağustos 5, 2012 gönderildi Raporla Share Ağustos 5, 2012 gönderildi (düzenlendi) Muhyiddin İbb Arabiyi ilk defa senden duyuyorum, o kadar övdüğünüze göre bir şeyler olmalı, araştıracağım. Bu arada bir yanlışınızı haddim olmadan düzelteyim, Şeyh Bedrettin Vahdeti vücudçu değildir, vahdeti vücududa aşmıştır o, Vahdet'ül mevcutcudur ve teorisi vahdeti vücudun aksine daha kapsamlıdır; canlı-cansız bütün varlıkların özünde bir olduğuna dayanır ve daha ayrıntılı ele alındığında bir çeşit materyalisttir. Okudugum ansiklopedik kaynaklar, Seyh Bedrettin`i de genelde "vahdet i vucud" sinirlari icinde degerlendiriyor. Tabi ki detaylara inince, digerlerinden ayrilan ya da digerlerini asan bazi farklar ortaya cikabilir, Vahdeti vucud genel bir ifadedir, Vahdet ul Mevcut felsefesi ayni zamanda Vahdeti vucudu da icerir (ve asar) zaten. Vahdet ul mevcut cu olup da Vahdet i vucudu tamamen inkar etmek cok mantikli olmasa gerek. Benim yogunlastigim alan "islam" altinda kalan bu tip dusunurler degil de daha cok Hint ve Neo-platonizm + Gnostisizm yazilari. O nedenle islam sosuyla yazan yazarlara oyle cok ilgim yok, Ibn Arabi`nin birkac kitabini okumustum bir de sizin verdiginiz linkten Seyh Bedrettin`in o eserini tamamen okudum. Ibn Arabi`nin Futuhat ve Fususul Hikem eserlerini okumanizi tavsiye ederim. Ağustos 5, 2012 tarihinde Anthemoessa tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
A.Artaud 0 Ağustos 5, 2012 gönderildi Raporla Share Ağustos 5, 2012 gönderildi Okudugum ansiklopedik kaynaklar, Seyh Bedrettin`i de genelde "vahdet i vucud" sinirlari icinde degerlendiriyor. Tabi ki detaylara inince, digerlerinden ayrilan ya da digerlerini asan bazi farklar ortaya cikabilir, Vahdeti vucud genel bir ifadedir, Vahdet ul Mevcut felsefesi ayni zamanda Vahdeti vucudu da icerir (ve asar) zaten. Vahdet ul mevcut cu olup da Vahdet i vucudu tamamen inkar etmek cok mantikli olmasa gerek. Vahdeti vücudu inkar etmiyor zaten, bir kademe ileri taşıyor. Ibn Arabi`nin Futuhat ve Fususul Hikem eserlerini okumanizi tavsiye ederim. Öneri için teşekkürler, elimdeki kitaplar bittikten sonra okuyacağım. Link to post Sitelerde Paylaş
NOIR 0 Ağustos 6, 2012 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 6, 2012 gönderildi (düzenlendi) vahdet-i vucutcular islam soslu degil de kuran soslu yazmıslardır. bu yuzden de tarih boyunca islam dısi kabul edilmislerdir. bu hala boyledir.. her kim kurani kendi yorumuyla ortaya koysa din disiı ilan edilir.. cunku dinlerini bilmiyorlar. kurani terkedilmis bir vaziyette bu gune kadar tutmuslardir... bizde bilmiyorduk yeni yeni ögreniyoruz. not.. sistem turkce karakter kabul etmiyor gibi. Ağustos 6, 2012 tarihinde NOIR tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
NOIR 0 Eylül 12, 2012 gönderildi Yazar Raporla Share Eylül 12, 2012 gönderildi bir bilim kurgu filmi izlemiştim, zaman makinasını hayvanlar üzerinde deneyen bir bilim kadınının çocunun hikayesi. lafı uzatmayayım, çocuk annesinden gizli kaybettiği futbol maçında yaptığı yanlışı düzeltmek için zamanda geriye gitmeye çalışıyor ve bir hata sonucu çok eski bir zamana ışınlanıyor. bu günün bilgileri ve üzerinde bulunan herşey o insanların gözünde çocuğu bir aziz yapıyor. insanlar efsaneler yaratıp aktarıyor. kurgusu güzel fakat estetiği olmayan bir filmdi. ******* zaman zaman forumda da görmüşsünüzdür. kendisini pygambar olarak gören insanların genellikle hastalıklı bir psikolojisi olduğu düşünülür. hatta muhammed peygamberin şizofren olduğu var sayılıp üzerinden epey malzeme çıkarıldığına da şahidim. bir de şu ayrıntı var, sara hastalarının farklı br algısı olduğun saptanmış bir gerçektir. nöbet gelmeden önce farklı bir duruma geçtiği anlatılıyor. bu konuda bir kaç kitap okumuşluğum var. farklı bir farkındalığa geçilmeden önce kişiye göre değişen bir koku algısı var örneğin. kişi olayı/bayılma/kopma anını yaşamadan önce çok güçlü kokular alıyor. sara yada başka bir beyinsel hastalığı olmayan çok yakından bildiğim ve bir takım değişik farkındalıklar yaşıyan bir tanıdığımın da böyle bir hikayesi vardır. bir takım görsellikler yaşamadan önce her seferinde haşlanmış patates kokuları aldığını söylüyor. olayı bağlamak istediğim yer şu; cern deneylerini tartışırken bilim insanlarına yöneltilen bir çok soru da bu yöndeydi. ışınlama gerçek olabilir mi? alınan cevap, teoride olsada pratiğe geçirilmesi çok riskli. ışınlanan kişiyi kaybedebilirsiniz. belki de şu an için hayal olan şeyi torunlarımız gerçekleştirecekler bilinmez. ışınlama konusunu bir kenara bırakıyorum. diyelim ki; aşağıda vereceğim linkte iddia edildiği gibi, cern deneylerini yapan bilimciler gerçekten bunu henüz açıklamıyorlar. ve bu yılın sonuna doğru zamanda en azından ''zihnen' bir yolculuk yapılacak.. ve bizler atalarımızın zihinlerine ulaşacağız. cismen gidemesekte zihnen bir şekilde onlarla temas kurabileceğiz. acaba diyorum, iletişime geçtiğimiz/geçeceğimiz kişileri yukarıda bahsettiğim ''algısı farklı'' olan insanlardan mı seçeceğiz/seçtik? seyfullah demir ufoların zaman yolcuları olduğunu söylüyor. belki de onlar da ışınlama tekniğini becerebilen torunlarımızdır ha ne dersiniz? eğer onlar başka gezegenlerde yaşayan varlıkların torunları değil de bizim torunlarımız ise, (ki, umarım öyledirler çünkü; bizimkiler değilde başkalarının torunlarıysalar hayatta kalma mücadelemizi kaybettiğimizin delilidir.) demek ki gelecekte insanoğlu olarak varolmayı bir müddet daha sürdürdük/sürdüreceğiz. senaryo nasıl ? http://www.bluebox.bbs.tr/cern-bir-haberlesme-cihazi-mi-son-orta Link to post Sitelerde Paylaş
NOIR 0 Eylül 12, 2012 gönderildi Yazar Raporla Share Eylül 12, 2012 gönderildi Link to post Sitelerde Paylaş
mucize 0 Eylül 25, 2012 gönderildi Raporla Share Eylül 25, 2012 gönderildi Videonun 2,45inci kısmındaki altyazı bana kıyamet günü uzayın dürülmesini anımsattı... Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts