Jump to content

Evrimin kesin kanıtı ...


Recommended Posts

Bence saçmalayan sensin.

Eğer sadece ortak atadan geldi ise istisnasız tüm bireylerde o dizilimin aynı olması gerekmez mi?

Yok eğer arada bir bazı bireylerde tekrar aynı durum gerçekleşmişse zaten bir benzerlikten bahsedilemez.

Bulunan benzerliklerde ortak atadan gelmiştir denilemez. Topu topu elimizde 4 temel harf var ATSG elbet o kadar dizilim arsında benzereri çıkacaktır.

Bunları söyleyen biri, bir de evrimi bildiği halde reddettiğini iddia ediyor. Evrim mekanizmasının sadece ufacık bir perspektiften görüyorsun... bu yetersizliğini göremediğin içinde evrim yanlıştır diyorsun... bu zanlardan, görmediğin şeylerden örnekle irdeliyelim:

İki farklı coğrafyada aynı türe ait canlılar vardır... eşek diyelim biz bunlara. Bölgelere de A ve B olarak adlandıralım:

A bölgesinde yaşayan canlılardan biri senin tabirinle "nezle olmuştur" ve onun soyundan gelenler A bölgesinde baskın olmuştur, bunlar B bölgesi canlılarından giderek uzaklaşmaya, yani farklılaşmaya başlamıştır ve bu A bölgesinde bu "nezle" genleri mevcuttur. Şimdi bir nedenle B bölgesi canlıları A bölgesine gelmiştir/oraya kadar genişlemiştir. Her ne kadar farklılaşma oluşmuş olsa da aralarında üreme yapabilmektedirler.. ve sonuç itibariyle, A ve B'nin melezi, yarısı nezleli, yarısı nezlesiz bireyler oluşur, ardından A'dan veya A ile B'nin melezi türler farklı bir canlı oluşturursa, yarısı "nezleli", yarısı nezlesiz olacaktır... ama sana göre bu "nezle" onların ortak gen kanıtı olmaz... pehhh... bu söylem senin evrim üzerine perspektifinin darlığını da kanıtlıyor o kadar.

Dediğim gibi ortak dizilim dediğin ne? Ortak dizilim bulman için retrovirüse ihtiyacın yokki. Zaten elimizde olsası dizilim şekli neki?

ATSG... Bunların aralarında oluşturabileceği kaç değişik dizilim var. Basit bir DNA da bu dizilimlerden kaç tane var? Bence buradan da bir yere varamazsınız.

Senin bilgisayarındakiler neler... 01 bunların oluşturduğu dizilimle tüm işlerini hallediyorsun. Uzağa gitmene gerek yok, git Wikipedia'ya ya bak bakalım bu dizilimden kaç tane var... sadece evrim değil, matematik bilginde sınırlıymış.

Benim neye imkansız dediğimi iyice anladınız mı? Bence anlamadınız...

Peki, siz neye imkansız dediğinizi anladız mı? Bence anlamadınız.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 129
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Ateshbey, bence önce kendi altyapını restore ederek işe başlarsan bu tartışmalarda kendini gülünç duruma düşürmezsin. Bak adamlar sana izah ediyor deminden beri. Bir türlü sıraya koyamadın gitti...

Resesif ne demektir ateshbey? Diyorsun ki mutasyonlar peş peşe ortaya çıkacak, filin burnu da kaynana dili gibi yerinden fırlayıverecek. Halbuki öyle bir şey yok. O mutasyonların hepsi doğal seçilim yoluyla seçilip tür genelinde baskın hale gelinceye kadar ölü mutasyonlardır. Mutasyonlar evrimini birinci dereceden nedeni değildir. Mutasyonları seleksiyondan bağımsız düşünürsen neredeyse hiç önemleri yoktur. Mutasyonlar seçilim sırasında gen havuzundan çıkarılabilecek faydalı materyalleri artırır. Bir bakıma tolerans limitini yükseltir.

Bunu sana daha önce bir kere daha yazmıştım. Evimin önündeki ağaç bile o günden bu güne değişti ama sen değişmedin. Bu yüzden yerinizde sayıyorsunuz.

Bu yazınızdan tam bir evrim cehaleti akıyor.

Altyapısını geliştirmesi gereken sensin birader.

Evrimin olmazsa ise olmazı Mutasyonlardır.

Mutasyon yoksa evrimde yok.

Doğal seleksiyon ise aksine evrimin oluşumu açısından hiç bir şey ifade etmez.

Biraz beyin jimnastiği yap. Doğal seleksiyon olmasa idi ne olurdu?

Cevap çok basit;

Ortalık birbirinden garip canlıdan geçilmezdi.

Ama evrim yine gerçekleşirdi.

Bana itimat etmiyorsan, Gezgin95'e, Davinciy'ye, Hacı'ya, Anibal'e, Kodoman'a sorabilirsin.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu yazınızdan tam bir evrim cehaleti akıyor.

Altyapısını geliştirmesi gereken sensin birader.

Evrimin olmazsa ise olmazı Mutasyonlardır.

Mutasyon yoksa evrimde yok.

Doğal seleksiyon ise aksine evrimin oluşumu açısından hiç bir şey ifade etmez.

Mutasyon evrimin en temel kaynağı olmakla birlikte, eşeyli üremeyle birlikte evrim üzerine belirleyiciliğini önemli oranda yitirmiştir. Evrim büyük oranda canlılar arasındaki genetik havuzdaki varyasyonlarla oluşmaktadır. Mutasyon, eşeyli üreyen türler arasında sadece ve sadece genetik havuzu genişletir! Eşeysiz üreyen türler için mutasyon halen çok büyük önem taşır, ama eşeyli üremede aslolan varyasyondur.

Biraz beyin jimnastiği yap. Doğal seleksiyon olmasa idi ne olurdu?

Bu ne biçim bir soru? Soru bile değil; canlı falan oluşmazdı.

Cevap çok basit;

Ortalık birbirinden garip canlıdan geçilmezdi.

Ama evrim yine gerçekleşirdi.

Nereye gerçekleşirdi? Evrimi rastlantı jeneratörüne indirgeyiverdin bir anda...

Birikimli seçilim olmadan evrim olmaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bunları söyleyen biri, bir de evrimi bildiği halde reddettiğini iddia ediyor. Evrim mekanizmasının sadece ufacık bir perspektiften görüyorsun... bu yetersizliğini göremediğin içinde evrim yanlıştır diyorsun... bu zanlardan, görmediğin şeylerden örnekle irdeliyelim:

İki farklı coğrafyada aynı türe ait canlılar vardır... eşek diyelim biz bunlara. Bölgelere de A ve B olarak adlandıralım:

A bölgesinde yaşayan canlılardan biri senin tabirinle "nezle olmuştur" ve onun soyundan gelenler A bölgesinde baskın olmuştur, bunlar B bölgesi canlılarından giderek uzaklaşmaya, yani farklılaşmaya başlamıştır ve bu A bölgesinde bu "nezle" genleri mevcuttur. Şimdi bir nedenle B bölgesi canlıları A bölgesine gelmiştir/oraya kadar genişlemiştir. Her ne kadar farklılaşma oluşmuş olsa da aralarında üreme yapabilmektedirler.. ve sonuç itibariyle, A ve B'nin melezi, yarısı nezleli, yarısı nezlesiz bireyler oluşur, ardından A'dan veya A ile B'nin melezi türler farklı bir canlı oluşturursa, yarısı "nezleli", yarısı nezlesiz olacaktır... ama sana göre bu "nezle" onların ortak gen kanıtı olmaz... pehhh... bu söylem senin evrim üzerine perspektifinin darlığını da kanıtlıyor o kadar.

Sen şimdi bu senaryoyu kurgularken farkında olmadan bir kaç kabul yaptın.

1- B canlısı hiç bir şekilde nezle virüsüne yakalanmamıştır.

2- A canlısı sadece bir sefer nezle virüsüne yakalanmıştır.

3- A ve B birleşince oluşan C canlısı A dan nezleli geni almamıştır. (ki bu madde evrimin ocağına incir ağacı dikebilecek kadar tehlikelidir)

Senin bilgisayarındakiler neler... 01 bunların oluşturduğu dizilimle tüm işlerini hallediyorsun. Uzağa gitmene gerek yok, git Wikipedia'ya ya bak bakalım bu dizilimden kaç tane var... sadece evrim değil, matematik bilginde sınırlıymış.

İyide ATSG nin yapabileceği farklı dizilim şekli 4! kadardır. 4*3*2*1=24 değişik şekilde dizilebilirler.

Bir DNA da bu dizilimlerden kaç tane vardır? 24 ten kat be kat fazladır. Bir dizilim binlerce kere görülüyor olmalı. (Tabii ben bir yerde hata yapmadıysam)

Diyelimki virüsün dizilimi TSAG şekline olsun.. Bunu normal bir TSAG dizilimden nasıl ayırt edicez?

Peki, siz neye imkansız dediğinizi anladız mı? Bence anlamadınız.

Sanırım bu konuda anlaşamayacağız... ;)

Link to post
Sitelerde Paylaş
Mutasyon evrimin en temel kaynağı olmakla birlikte, eşeyli üremeyle birlikte evrim üzerine belirleyiciliğini önemli oranda yitirmiştir. Evrim büyük oranda canlılar arasındaki genetik havuzdaki varyasyonlarla oluşmaktadır. Mutasyon, eşeyli üreyen türler arasında sadece ve sadece genetik havuzu genişletir! Eşeysiz üreyen türler için mutasyon halen çok büyük önem taşır, ama eşeyli üremede aslolan varyasyondur.

Hiç bir şekilde yitirmemiştir... Aksine dahada bir önem kazanmıştır. Çünki eşeyli üreme sırasında meydana gelen eksik ya da hatalı kopyalama da bir mutasyondur. Varyasyonlar ile evrimi ilerletemezsiniz... En azından mutasyonsuz ilerletemezsiniz. Mutasyon yoksa varyasyonda olmaz.

Mesela bir balık popülasyonundaki mevcut varyasyonlardan hangisi balıkta akciğer oluşturabilir?

Ya da Terapodlardaki hangi varyasyon onlarda tüy çıkmasına neden olabilir?

Kısaca varyasyonların bile temeli mutasyonlardır.

Bu ne biçim bir soru? Soru bile değil; canlı falan oluşmazdı.

Anlaşılmadı sanırım, o zaman örnekle açıklayalım.

Balık popülasyonundaki bireylerden bir veya bir kaçının, bir mutasyon ile yüzme keseleri bir miktar gelişsin. Yani havasız ortamda normalde 3 dakika dayanabiliyorken bu mutasyon sonucunda 5 dakika dayanabilsinler.

Doğal seçilim ne zaman devreye girecek? Balıklar 3 dakikadan fazla 5 dakikadan az havasız bir ortama maruz kaldıkları zaman. Bu durumda DS devreye girecek ve 3 dakikalık yüzme kesesine sahip balıkları eleyecektir.

Ancak hiç bir şekilde böyle bir ortama maruz kalmadıkları zaman DS devreye girmeyecek.. Dolayısı ile o mutasyonun bir önemi kalmayacaktır. Ama bu yinede bazı balıkların evrim geçirdiği (yüzme keselerinin geliştiği) gerçeğini değiştirmeyecektir.

Nereye gerçekleşirdi? Evrimi rastlantı jeneratörüne indirgeyiverdin bir anda...

Birikimli seçilim olmadan evrim olmaz.

Birikimli seçilim olmadan evrim olmaz diyemezsin. Mutasyon olmadan evrim olmaz diyebilirsin.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sen şimdi bu senaryoyu kurgularken farkında olmadan bir kaç kabul yaptın.

Hayır, alakası yok! En azından senin bahsettiğin kabullerle alakası yok.

1- B canlısı hiç bir şekilde nezle virüsüne yakalanmamıştır.

Yakalanmış olabilir!(bkz. sonraki madde)

2- A canlısı sadece bir sefer nezle virüsüne yakalanmıştır.

Hayır, yine istediği kadar yakalanabilir.

Ancak her biri kendine özgü, virüsün genetik bilgisinide taşıyan bir pattern oluşturacaktır, bizim için önemli olan o özgün patterndir.

3- A ve B birleşince oluşan C canlısı A dan nezleli geni almamıştır. (ki bu madde evrimin ocağına incir ağacı dikebilecek kadar tehlikelidir)

Hep aynı şeyi yapıyorsun! A ve B geni birleşince C canlısı oluşmaz... A ve B türlerine ait canlılar birleşince A ve B canlısın genetik bilgilerinin melezi, her biri kendine özgü canlılar oluşur. Eşeyli üremenin ne olduğunu öğren gel!

İyide ATSG nin yapabileceği farklı dizilim şekli 4! kadardır. 4*3*2*1=24 değişik şekilde dizilebilirler.

Hayır, 4 farklı varyasyon 4 adet kademeye kadar 4 ^ 4, yani 256 şekilde dizilebilirler.

Bilgisayar dünyasından örnek vereyim: 1 Byte = 8 Bit, yani 8 adet 0 ve 1, yani 2 ^ 8 dir.

Bir DNA da bu dizilimlerden kaç tane vardır? 24 ten kat be kat fazladır. Bir dizilim binlerce kere görülüyor olmalı. (Tabii ben bir yerde hata yapmadıysam)

Diyelimki virüsün dizilimi TSAG şekline olsun.. Bunu normal bir TSAG dizilimden nasıl ayırt edicez?

Virüs RNA'sının 4 adet haneden oluştuğunu zannetmiyorsundur umarım? Yoksa işimiz çok zor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
....

İyide ATSG nin yapabileceği farklı dizilim şekli 4! kadardır. 4*3*2*1=24 değişik şekilde dizilebilirler.

Bir DNA da bu dizilimlerden kaç tane vardır? 24 ten kat be kat fazladır. Bir dizilim binlerce kere görülüyor olmalı. (Tabii ben bir yerde hata yapmadıysam)

Diyelimki virüsün dizilimi TSAG şekline olsun.. Bunu normal bir TSAG dizilimden nasıl ayırt edicez?

Bir virüs 4 tane nükleik asitten değil binlerce nükleik asitten oluşuyor.

Mesela HERV-K10 türü (bu da varmış) 9bin küsur nükleik asit.

http://jvi.asm.org/cgi/reprint/60/2/589.pdf

Bu dizinin insan DNA'sında belli bir yerde tesadüfen olmasının olasılığı (protein olasılık hesaplarına dönebilirsiniz) yaklaşık 1/4^9000.

Biraz da biz olasılık hesabı yapalım. :)

.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir virüs 4 tane nükleik asitten değil binlerce nükleik asitten oluşuyor.

Mesela HERV-K10 türü (bu da varmış) 9bin küsur nükleik asit.

http://jvi.asm.org/cgi/reprint/60/2/589.pdf

Bu dizinin insan DNA'sında belli bir yerde tesadüfen olmasının olasılığı (protein olasılık hesaplarına dönebilirsiniz) yaklaşık 1/4^9000.

Biraz da biz olasılık hesabı yapalım. :)

.

O yüzden Kazanın doğurduğuna inanıyorsunda neden öldüğüne inanmıyorsun dedim ya... ;)

Neyse çok geç oldu yarın devam ederiz...

Hepinize iyi geceler...

(Kodaman: Aklımdasın, ama oldukça geç oldu... Yarın devam ederiz...)

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bütün türlerin ortak bir DNA'dan türediğine getirdiği kanıt ne oluyor?

Aynı zamanda bütün türlerin ortak bir dizaynla üretildiğine kanıt sunuyor. Vidaları sadece insanlar tasarlar, mekanik araçların neredeyse tamamında vida vardır. Vida içeren çok sayıda mekanik tasarım vardır. Örneğin vida kullanılarak bina, uçak, araba, pres, robot ve benzer mekanizmalar oluşturulur. Vida mekanizmalarda neyse, DNA'da organizmalarda odur. Yani apriori zorlamalar olmaksızın bunların hiç biri kanıt sunmaz. Hayır bunlar evrimin kanıtıdır diye diretilecekse, tasarım kanıtı diye de diretilebilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Mutasyon zaten varyasyona sebep olan yani temelde onu kapsayan bir süreçtir. Eşeyli üremeyi varyasyon, eşeysiz üremeyi de mutasyon diye ayırmak bu bağlamda gereksizdir. Dolayısıyla Ateshbey'in 'mutasyonsuz evrim olmaz' iddiası karşı konulmaz ölçüde doğrudur. Doğal seçilim canlıyı değiştiremez, sadece seçer. Mutasyon olmadan canlı değişemez, değişimi sağlayan yegane etken mutasyondur.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Mutasyon zaten varyasyona sebep olan yani temelde onu kapsayan bir süreçtir. Eşeyli üremeyi varyasyon, eşeysiz üremeyi de mutasyon diye ayırmak bu bağlamda gereksizdir. Dolayısıyla Ateshbey'in 'mutasyonsuz evrim olmaz' iddiası karşı konulmaz ölçüde doğrudur. Doğal seçilim canlıyı değiştiremez, sadece seçer. Mutasyon olmadan canlı değişemez, değişimi sağlayan yegane etken mutasyondur.

Zaten kimse mutasyon olmadan evrim yeni türler üretebilir demedi. "Mutasyon evrimin en temel kaynağı olmakla birlikte..." şeklinde bir söz söylenmiş olmasına rağmen aksini söylüyormuşuz gibi bir izlenim yaratıyorsunuz... ve bunu ilk defa yapmıyorsunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Zaten kimse mutasyon olmadan evrim yeni türler üretebilir demedi. "Mutasyon evrimin en temel kaynağı olmakla birlikte..." şeklinde bir söz söylenmiş olmasına rağmen aksini söylüyormuşuz gibi bir izlenim yaratıyorsunuz... ve bunu ilk defa yapmıyorsunuz.

Dediğiniz şuydu:

Mutasyon evrimin en temel kaynağı olmakla birlikte, eşeyli üremeyle birlikte evrim üzerine belirleyiciliğini önemli oranda yitirmiştir. Evrim büyük oranda canlılar arasındaki genetik havuzdaki varyasyonlarla oluşmaktadır. Mutasyon, eşeyli üreyen türler arasında sadece ve sadece genetik havuzu genişletir!

Mutasyon (yani varyasyonun oluşmasına neden olan olay) evrim üzerine belirleyiciliğini önemli oranda yitirmiştir. Durum buyken evrim gerçekleşmez. Bu konuda Ateshbey'in iddiasına karşı çıkmanın yersiz olduğunu göstermek istedim.

tarihinde sonus tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Dediğiniz şuydu:

Mutasyon (yani varyasyonun oluşmasına neden olan olay) evrim üzerine belirleyiciliğini önemli oranda yitirmiştir. Durum buyken evrim gerçekleşmez. Bu konuda

"önemli oranda" size bir şey ifade ediyor mu?

Niçin sizinle olan tartışmalarımda hep[*] bu yaşanıyor dersiniz?

[*]2'de 2 yaptığınız için sizi tebrik ediyorum.

Ateshbey'in iddiasına karşı çıkmanın yersiz olduğunu göstermek istedim.

Karşı çıkılan nokta, mutasyonun tek birim kabul edilmesidir; Ancak eşeyli üreme ile bu ortadan kalkmıştır. Genetik havuz evrim için daha geniş bir varyasyon alanı sunmaktadır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
"önemli oranda" size bir şey ifade ediyor mu?

Niçin sizinle olan tartışmalarımda hep[*] bu yaşanıyor dersiniz?

[*]2'de 2 yaptığınız için sizi tebrik ediyorum.

Karşı çıkılan nokta, mutasyonun tek birim kabul edilmesidir; Ancak eşeyli üreme ile bu ortadan kalkmıştır. Genetik havuz evrim için daha geniş bir varyasyon alanı sunmaktadır.

Anlaşıyoruz zaten.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Zaten daha baştan belliydi dinlerin sonunun böyle olacağı... Tanrıları rahmet eylesin... Yavaş yavaş bilim artık işlerini bitirdi iyice...
Sevgili Andromeda, birde kimi çok bilmişler,bilimin tanrı olgusuna karışamayacağını ve dinle bilimin ters öğretiler olmadığını iddia eder.Hem de mantık çıkarımlarıyla(p,q).Aristotelesin biçimsel mantığı :) Bu tarz söylemleri forumda okumak mümkün!!Fakat asıl ilginç olan da, bilimsel bakış açısına sahip arkadaşların, birilerinin bilimsel dünya görüşüne Aristoteles mantığı ile hüküm verilmeye çalıştığında bunun karşısında sessiz kalmaları.

Tekrar söylüyorum,bilimsel öğreti tanrı ve din gibi hertürlü idealist,metafizik düşünceye karşı çıkar!!

Link to post
Sitelerde Paylaş
Karşı çıkılan nokta, mutasyonun tek birim kabul edilmesidir; Ancak eşeyli üreme ile bu ortadan kalkmıştır. Genetik havuz evrim için daha geniş bir varyasyon alanı sunmaktadır.

Kesinlikle öyle. Evrimin gerçekleşmesine yani türleşmeye neden olan yegane birim mutasyonlardır. Çünki varyasyonlarında kaynağı mutasyonlardır.

Eğer türler arasında verimli döller oluşturulabilse idi mutasyon olmadan da mevcut varyasyonlar ile evrim gerçekleşebilirdi. Ama böyle bir şey olmadığına göre mutasyonlar olmadığı zaman bir türden başka bir türün çıkması imkansızdır. Çünki türün varyasyonları zaten bellidir. O varyasyonlar ile yine aynı türün melezlerini vs elde edebilirsiniz. Bu varyasyonlar mutasyonlar ile çeşitlenmediği sürece asla ama asla yeni bir tür oluşturamazsınız.

Yukarıda da örnek vermiştim. Bir balık popülasyonundaki hangi varyasyon akciğer oluşumuna neden olabilir? Hiç bir bireyde akciğer ilgili bir genetik kod yokki. Olabilmesi için bir mutasyona ihtiyaç vardır. Bu mutasyon gerçekleşmediği sürece balıklar ne kadar eşeyli ürerlerse üresinler asla ama asla akciğer oluşturamazlar.

Dolayısıyla mutasyonlar hiç bir şekilde önemi kaybetmemiştir.

Dönelim tekrar virüs olayına...

Siz dedinizki: A ile B canlısı birleştiğinde yeni nesil Hem A dan Hem de B den karışık özellikleri alır. Yeni nesillerin bir kısmında A daki virüs görülebilir bir kısmında görülmeyebilir. Aslında benimde dünden beri anlatmaya çalıştığım şey bu. Bazılarında görülebilir bazılarında görülemeyebilir. Bu durumda siz bu virüs DNA sını kullanarak nasıl akrabalık tespiti yapacaksınız. Orangutanın birine bakacaksınız onda o virüs var ama bir şempanzeye bakacaksınız onda yok. İnsanda var, gibbonda yok... Hatta bazı insanda veya orangutanda var ama bazısında yok. Bu durumda bu Virüs DNA sını nasıl kanıt olarak ileri sürüyorsunuz?

İkinci konu ise Virüsün DNA yı tamamen farklı bir şekilde (ATSG dışında) nükleik asitlerle kodlaması olayı... Böyle bir şey nasıl olabiliyor. DNA en ufak bir değişikliğe son derece hassas bir yapı iken böylesine köklü bir değişiklik o DNA ya zarar vermiyor mu. DNA hiç bir şey olmamış gibi işini görmeye devam mı ediyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Mutasyon zaten varyasyona sebep olan yani temelde onu kapsayan bir süreçtir. Eşeyli üremeyi varyasyon, eşeysiz üremeyi de mutasyon diye ayırmak bu bağlamda gereksizdir. Dolayısıyla Ateshbey'in 'mutasyonsuz evrim olmaz' iddiası karşı konulmaz ölçüde doğrudur. Doğal seçilim canlıyı değiştiremez, sadece seçer. Mutasyon olmadan canlı değişemez, değişimi sağlayan yegane etken mutasyondur.

Eğer bir genetik çeşitlilik toplum içinde % 1 ve üzerinde mevcutsa o türün doğal bir özelliği olarak kabul edilir ve polimorfizm olarak isimlendirilir (varyasyonu ortaya çıkarır)... Polimorfizm'lerin temelinin geçmişteki mutasyonlar olduğu doğrudur... Ama çok sayıdaki varyasyonların crossing-over ve eşeyli üreme paterni sayesinde sayısız kombinasyonu olasıdır ve doğal bir çeşitlilik oluşturur... Bir defa temelde DNA'nın tümüyle stabil bir yapı olmaması aslında evrimin temelidir... Eğer DNA ve tabii ki RNA çok sağlam bir yapı olsaydı belki de evrim ve canlılık olmayacaktı... Mutasyonların ve polimorfizmlerin ve eşeyli üreme paterninin meydana getirdiği kombinasyonlar sınırsızdır ve evrimin motorudurlar...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Eğer bir genetik çeşitlilik toplum içinde % 1 ve üzerinde mevcutsa o türün doğal bir özelliği olarak kabul edilir ve polimorfizm olarak isimlendirilir (varyasyonu ortaya çıkarır)... Polimorfizm'lerin temelinin geçmişteki mutasyonlar olduğu doğrudur... Ama çok sayıdaki varyasyonların crossing-over ve eşeyli üreme paterni sayesinde sayısız kombinasyonu olasıdır ve doğal bir çeşitlilik oluşturur... Bir defa temelde DNA'nın tümüyle stabil bir yapı olmaması aslında evrimin temelidir... Eğer DNA ve tabii ki RNA çok sağlam bir yapı olsaydı belki de evrim ve canlılık olmayacaktı... Mutasyonların ve polimorfizmlerin ve eşeyli üreme paterninin meydana getirdiği kombinasyonlar sınırsızdır ve evrimin motorudurlar...

Yahu nedir bu varyasyonlara pay biçme ısrarı?

Varyasyonların kaynağıda mutasyonlardır.

Mutasyon yoksa hem varyasyon yok dolayısıyla evrim yok.

Bu kadar basit ya...

Evrimin en temel mekanizması mutasyondur.

2+2=4

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sevgili Andromeda, birde kimi çok bilmişler,bilimin tanrı olgusuna karışamayacağını ve dinle bilimin ters öğretiler olmadığını iddia eder.Hem de mantık çıkarımlarıyla(p,q).Aristotelesin biçimsel mantığı :) Bu tarz söylemleri forumda okumak mümkün!!Fakat asıl ilginç olan da, bilimsel bakış açısına sahip arkadaşların, birilerinin bilimsel dünya görüşüne Aristoteles mantığı ile hüküm verilmeye çalıştığında bunun karşısında sessiz kalmaları.

Tekrar söylüyorum,bilimsel öğreti tanrı ve din gibi hertürlü idealist,metafizik düşünceye karşı çıkar!!

O da nereden çıktı?

"Bilim Tanrı'ya karşı çıkar" sonucuna nereden vardınız?

Mesela bilim Big-Bang i keşfettikten sonra; "İşte Tanrı'nın evrenin oluşumunda parmağı olamayacığının kanıtı budur!" mu demiştir?

Yoksa bilim Tanrı'yı direk redder mi?

Belim aslında materyalizmin içine etti Big-Bang'i keşfederek, Yaratılışçılığın değil.

Önceden aslolan maddedir, başı ve sonu yoktur derdi materyalizm.

Big-Bang'in keşfinden sonra ufak bir parantez açmak zorunda kaldılar.

Aslolan maddedir, maddenin başı ve sonu yoktur. Ancak değişik formlarda olabilir. (Pür enerji, Saf enerji vs...)

Şimdi bilim Tanrı'yı bilimsel olarak inceleyemediği için reddediyor ise neden materyalizmi Pür enerji veya saf enerjiyi inceleyemediği için reddetmiyor sorması ayıp?

tarihinde AteshBey tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...