Jump to content

Her canlinin vazifesi gorevi vardir? Basi bos degildir ? O halde insanda basi bos degildir


Recommended Posts

Burada düzelteyim belki kelimesini kesinlikle yapmalısınız. Sübyancılığı savunacak bir insan değilim.

@IFeelGood bir çok yazımda olduğu için asıl değinmek istediğim şeyi sizde anlamamışsınız. Diyorum ki dünyaya tıpkı diğer canlılar gibi üremek için gelen insan... Neden böyle şeylerle ilgilenir bizi havyandan bitkiden ayıran nedir ki onların ciftleşme zamanı geldiğinde ciftleşir. Bir sürü cocuk doğurur bir kısmı ölür bir kısmı hayatta kalır. Ama insanın diğerlerinden farkı neydi ki onlar yüzyıllardır aynı şekilde devam ettiği halde insan bu gibi şeylere önem vermiştir.

Ben de dahil hiçbirimiz sizin sübyancılığı savunduğunuzu düşünmedi. Böyle düşünmesek yanıtlarımız daha farklı olurdu emin olun.

İnsan vahşi doğada yaşamıyor çok uzun süredir. Hayatta kalmak için beynimizi diğer türlerden daha farklı ve belki daha fazla kullanmaya zorlandık çünkü fiziksel gücümüz savanada bizi vahşilerden korumaya yetmeyecekti. O zamanlarda, benim yukarıda söylediğim, sizin de bu iletinizde soru olarak yönelttiğiniz gibi, çok sayıda çocuk doğururduk ki geride bir iki tanesi kalabilsin. Çünkü vahşilere yem olmaktan başka, açlıktan ölüyorlardı.

Alet kullanmaya başladık (zorlandık), günümüzde de teknoloji üretecek, bilim üretecek seviyeye geldik. Buna seviye demek ne kadar doğru olur bilmiyorum ama kabaca durum bu.

Her türün benzer çok fazla özelliği olduğu gibi farklılıkları var. Biz de böyle evrimleştik ve sadece biyolojik olarak değil, zihinsel ve kültürel olarak da evrimleştik. Bu, birbiriyle direkt ilişkili, çok faktörlü bir süreç. Evrimi o nedenle iyi bilmek gerek diyoruz zaten.

İnsan yavrusu diğer türlerin yavrularından çok daha uzun süre bakıma ihtiyaç duyuyor öncelikle. Her şeyimizle geç gelişiyoruz hatta prematüre doğuyoruz. Beynimiz büyüdüğü için doğamama tehlikesiyle karşı kalıyor ve erken doğuyoruz. Diğer türler doğduktan kısa süre sonra, hatta bazıları hemen yürümeye başlarken bizde en az bir yıla ihtiyaç var. Bu en basit örnek, en basit fark.

Çiftleşme ve üreme de böyle değerlendirilmeli. Buna rağmen hala çocuk gelinler var dünyada ama biliyoruz ki bu doğru bir şey değil. Bunun doğru olmadığını söyleyenler de öncelikle bilimciler, ateistler. Fakat öte yandan canlılığın tek amacının çoğalıp kendi türünü devam ettirmek olduğunu söyleyenler de onlar. Demek ki gerçekten sağlam nedenleri var. Ve emin olun o nedenler ahlaki falan değil. Gerçi ahlak dediğiniz şey de gökten zembille inmiş değil, o da başlı başına bilimin konusudur ve bilim bize ahlaki deyip geçtiğimiz tüm o davranışların nedenlerini açıklar. Konuyu dağıtmamak için oraya girmeyeyim şimdi.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 91
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

İnsan yavrusu diğer türlerin yavrularından çok daha uzun süre bakıma ihtiyaç duyuyor öncelikle. Her şeyimizle geç gelişiyoruz hatta prematüre doğuyoruz. Beynimiz büyüdüğü için doğamama tehlikesiyle karşı kalıyor ve erken doğuyoruz. Diğer türler doğduktan kısa süre sonra, hatta bazıları hemen yürümeye başlarken bizde en az bir yıla ihtiyaç var. Bu en basit örnek, en basit fark.

Büyük bir şehirde zengin ve rahat bir hayat süren bir insanı alıp köy yaşamına yerleştirirsen oradaki bir sivri sineğin ısırığı bile ona hayatının sonu gibi gelebilir. Aynı insanın doğanın içinde doğmuş büyümüş olanı ise yürüdüğü yolda gördüğü yılanı bile ayağı ile ezebilir. Bu geç gelişme ve cocukların hayatta kalmada güclük yaşamalarının sebebi doğdukları ortama bağlıdır. En başlarda mağalarda yaşayan insanlar o şartlara uyum sağlamak yerine neden o şartlardan uzaklaşmıştır ? Ki insan sizinde dediğiniz gibi beynini en çok kullanan mahluk değil midir ?

Ki bir bebeği alıp aman üşümesin aman terlemesin diye koruduğunuz halde, başka bir bebek soğukla sürekli yüz yüze kaldığı halde büyümeye devam etmektedir. İnsanı diğer varlıklardan ayıran noktanın hayatta kalabilmek için onlardan uzaklaşabilmesi ve bunun içinde beynini kullanması gerektiği bence çok mantıklı değil. Beynini kullanan insan zaten Atı evcilleştirir üstüne biner, eşşeği odunu taşır, öküzü tarlayı sürer, hatta ve hatta en vahşi kaplanı bile alır sahiplenir besler. Fil gibi devasa bir hayvanı bile sirklerde oynatır, yanına birde ayı koyar. Evinde timsah, yılan, besleyen insanlar varken insanların vahşi doğada hayatta kalamayacağını söylemek bana pek mantıklı gelmedi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Büyük bir şehirde zengin ve rahat bir hayat süren bir insanı alıp köy yaşamına yerleştirirsen oradaki bir sivri sineğin ısırığı bile ona hayatının sonu gibi gelebilir. Aynı insanın doğanın içinde doğmuş büyümüş olanı ise yürüdüğü yolda gördüğü yılanı bile ayağı ile ezebilir. Bu geç gelişme ve cocukların hayatta kalmada güclük yaşamalarının sebebi doğdukları ortama bağlıdır. En başlarda mağalarda yaşayan insanlar o şartlara uyum sağlamak yerine neden o şartlardan uzaklaşmıştır ? Ki insan sizinde dediğiniz gibi beynini en çok kullanan mahluk değil midir ?

Beynini kullandığı için mağaraya uyum sağlamak yerine daha konforlu ortamlara yöneliyor. Aslında bu her canlıda böyledir. Ama her canlı bunu insan kadar beceremez, insan beynini kullanma sayesinde doğal ortamlardan daha konforlu, rahat ortamlar yaratır.

Ki bir bebeği alıp aman üşümesin aman terlemesin diye koruduğunuz halde, başka bir bebek soğukla sürekli yüz yüze kaldığı halde büyümeye devam etmektedir. İnsanı diğer varlıklardan ayıran noktanın hayatta kalabilmek için onlardan uzaklaşabilmesi ve bunun içinde beynini kullanması gerektiği bence çok mantıklı değil. Beynini kullanan insan zaten Atı evcilleştirir üstüne biner, eşşeği odunu taşır, öküzü tarlayı sürer, hatta ve hatta en vahşi kaplanı bile alır sahiplenir besler. Fil gibi devasa bir hayvanı bile sirklerde oynatır, yanına birde ayı koyar. Evinde timsah, yılan, besleyen insanlar varken insanların vahşi doğada hayatta kalamayacağını söylemek bana pek mantıklı gelmedi.

Arada fark var ama. Birisinde hayatta kalma oranı % 50 iken diğerinde %90 olur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Arada fark var ama. Birisinde hayatta kalma oranı % 50 iken diğerinde %90 olur.

Bu oranı neye göre belirlediniz siz. Benim yaşadığım yerde tek bir yerde soba yanar orada herkes ısınır sonra uyumak için ne kadar soğuk olursa olsun gider yorganın altına girer ısınır burada büyüyen hiç bir bebeğin soğuktan öldüğünü görmedim. Belki bir bilmediğim bir kaç vardır. Belki değil elbette vardır fakat bu oran çok çok daha iyi şartlarda yaşayanlardan fazla değildir. Ve burada büyüyen insanların ilerlede karşılarına çıkabilecek tehlikelere karşı daha çok hayatta kalma şansı olduğu kesindir.

tarihinde extinction tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu oranı neye göre belirlediniz siz. Benim yaşadığım yerde tek bir yerde soba yanar orada herkes ısınır sonra uyumak için ne kadar soğuk olursa olsun gider yorganın altına girer ısınır burada büyüyen hiç bir bebeğin soğuktan öldüğünü görmedim. Belki bir bilmediğim bir kaç vardır. Belki değil elbette vardır fakat bu oran çok çok daha iyi şartlarda yaşayanlardan fazla değildir. Ve burada büyüyen insanların ilerlede karşılarına çıkabilecek tehlikelere karşı daha çok hayatta kalma şansı olduğu kesindir.

Ufff.. Bu kadar bayıcı olunmaz ki birader.

Soğuktan bebek ölümü pek olası değil. Ama açlıktan çocuk ölümleri oldu malum bu ülkede, neyse, ampul sağolsun di mi ama?

,

Bak biraderim, bebek ölümlerini engellemek nispi olarka daha kolaydır. Zira bakımları için sülale seferber olur pek çok yerde ve zamanda. sorun çocuk ölümleridir.

Bugün bir oğlan suda boğulmuş ölmüş. Gölde yüzmeye gitmiş ve gününü görmüş.

İşte şimdi bakılacak şey, o yavru için neden adam gibi bir yüzme havuzu yokta, bu evlat gölde yüzmeye çıkıyor?

Ha, baktım, utanmaz ve arlanmaz bir anası var. Tipini görünce, kesin ampule oy vermiştir. Ama sormaz yavrum neden öldü diye, takdiri ilahi der, tayyibin taş--şakları sağolsun der, onun evlatları gemicikleri ile mutlu ve mesut olsun der, devam eder hayatına.

İşte mesele buradadır. Sen eğer çocuğun yüzme aşkını bastıracak yüzme havuzu yaptırmıyorsan, daha ne diyeyim, anladın mı sen onu, yok anlamadın, çünük sen bir mankafasın. Öyle kal, memnunsan. Ağla, oğlum cennette diye, ölü yiyici böceklere yeni bir yemek ziyafeti sunduğunu unut ve mastürbasyonunla devma et şu hayata, ok?

Link to post
Sitelerde Paylaş

canlıların dünyada bir görevi yoktur

her canlı yaşayabilmek için var olan imkanları ve boşlukları

kullanır

canlıların dünyada hayat imkanlarını kullanması tıpkı insanların mesleklerine benzer

örneğin çöpçü

örneğin hurdacı

örneğin yeni meslekler

bunu görev olarak gördüğü için bu mesleği yapmaz,

kullanılmayanları değerlendirerek ve yeni ihtiyaçları belirleyerek

hayatını devam ettirebileceği bir boşluk bulmuştur ve kullanmaktadır

örneğin bir ormanda aşırı üremiş mantarları yiyebilen bir böcek

yaşayabilmek ve üreyebilmek için büyük bir avantaj kazanmış olur ve diğer böceklerden sayıca üstün olmuş olur

otcul ve etcillerde böyledir

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hah, işte biz kral çıplak diyenleriz zaten. Olmayan şeyi gören ahmak sürüsüne ters olarak. Yok işte amk. şeysi, varsa hani nerde, yok, kralın dal daşş----ak meydanda, çıplak, açık seçik ve net.

Bir söze hakaret demek kolay. Amanda sen bana hakaret ediyonnn, ebüveee, zırrrrrr, hırrrr deyivermekten kolayı yok. Ama buyur, bir cevap ver, görelim hadi. Hakaret nedir ki, ne ola ki? Ben acab hakaret mi, yoksa tespit mi yapıyorum?

Sene olmuş 2012 ve gebzenin göbeğinde ceryanlar kesiliyor. Bu mudur, budur mu diyorsunuz?

Hala dünya kırmızı.. (anlayan anladı onu.) Ne hallerdeyiz, yuh lan, hala gidip bu elektriği kesik ampule... neyse...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Büyük bir şehirde zengin ve rahat bir hayat süren bir insanı alıp köy yaşamına yerleştirirsen oradaki bir sivri sineğin ısırığı bile ona hayatının sonu gibi gelebilir. Aynı insanın doğanın içinde doğmuş büyümüş olanı ise yürüdüğü yolda gördüğü yılanı bile ayağı ile ezebilir. Bu geç gelişme ve cocukların hayatta kalmada güclük yaşamalarının sebebi doğdukları ortama bağlıdır. En başlarda mağalarda yaşayan insanlar o şartlara uyum sağlamak yerine neden o şartlardan uzaklaşmıştır ? Ki insan sizinde dediğiniz gibi beynini en çok kullanan mahluk değil midir ?

Ki bir bebeği alıp aman üşümesin aman terlemesin diye koruduğunuz halde, başka bir bebek soğukla sürekli yüz yüze kaldığı halde büyümeye devam etmektedir. İnsanı diğer varlıklardan ayıran noktanın hayatta kalabilmek için onlardan uzaklaşabilmesi ve bunun içinde beynini kullanması gerektiği bence çok mantıklı değil. Beynini kullanan insan zaten Atı evcilleştirir üstüne biner, eşşeği odunu taşır, öküzü tarlayı sürer, hatta ve hatta en vahşi kaplanı bile alır sahiplenir besler. Fil gibi devasa bir hayvanı bile sirklerde oynatır, yanına birde ayı koyar. Evinde timsah, yılan, besleyen insanlar varken insanların vahşi doğada hayatta kalamayacağını söylemek bana pek mantıklı gelmedi.

Yüzbinlerce yıla yayınlan bir süreci köyden kente göç eden insanın birkaç günlük serüvenine indirgemeye kalkarsanız anlayamazsınız.

Köyde yaşanan yer dört yanı kapalı bir evse, evde soba, yorgan, karnını doyuracak yiyecek vs varsa bu insan veya çocuk neden ölsün? Vahşi doğa ile bu ortam aynı mı ki siz bu saçma kıyası yaptınız? Alın karınızı bebeğinizi, etrafta çeşit çeşit sivri dişli vahşinin cirit attığı mağarada yaşamayı deneyin. Alet bile olmasın yanınızda.. Arada bir çıkıp avlanacak, bebekle/çocukla anneyi yalnız bırakacaksınız.

Yani saçmalamışsınız, kusura bakmayın..

İnsan elbette kendine evler yaptı, şehirler kurdu ki daha risksiz yaşasın, kendini garantiye alsın. Aramızda dolaşan mağara kaçkınlarıyla hala mücadele ediyoruz ama..

Böyle de bir gerçeğimiz var işte bizim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yüzbinlerce yıla yayınlan bir süreci köyden kente göç eden insanın birkaç günlük serüvenine indirgemeye kalkarsanız anlayamazsınız.

Köyde yaşanan yer dört yanı kapalı bir evse, evde soba, yorgan, karnını doyuracak yiyecek vs varsa bu insan veya çocuk neden ölsün? Vahşi doğa ile bu ortam aynı mı ki siz bu saçma kıyası yaptınız? Alın karınızı bebeğinizi, etrafta çeşit çeşit sivri dişli vahşinin cirit attığı mağarada yaşamayı deneyin. Alet bile olmasın yanınızda.. Arada bir çıkıp avlanacak, bebekle/çocukla anneyi yalnız bırakacaksınız.

Yani saçmalamışsınız, kusura bakmayın..

İnsan elbette kendine evler yaptı, şehirler kurdu ki daha risksiz yaşasın, kendini garantiye alsın. Aramızda dolaşan mağara kaçkınlarıyla hala mücadele ediyoruz ama..

Böyle de bir gerçeğimiz var işte bizim.

Bunu belgesellerden mi öğrendiniz ? disişi ve yavrunu bırakıp ava cıkan erkek. Yuvaya saldıran diğer vahşiler başa cıkamayan ve kacmak zorunda kalan dişi. kacamayıp yakalanan ve yem olacan cocuklar.

Emin olun insan eğer isterse vahşi doğada her canlıdan daha kolay hayatta kalır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bunu belgesellerden mi öğrendiniz ? disişi ve yavrunu bırakıp ava cıkan erkek. Yuvaya saldıran diğer vahşiler başa cıkamayan ve kacmak zorunda kalan dişi. kacamayıp yakalanan ve yem olacan cocuklar.

Emin olun insan eğer isterse vahşi doğada her canlıdan daha kolay hayatta kalır.

senin amacın naparım da otu boku arap putuna bağlarım..

kusura bakma ama basit bir dinci trollsun...

gereken doğru cevapları defalarca almana rağmen ısrarla anlamaza yatıyorsun...

başlığa uygun olarak

.m bitinin ekolojik yapıdaki yerini,işlevini,önemini,fıtratını anlat ta forum bilgilensin biraz.....

Link to post
Sitelerde Paylaş

İşte böyleee,

Bu dinderler,KÖR GÖZÜNE PARMAĞIM oyunlarını oynayıp duruyorlar.

Yahu şu çöpe attığınız usunuzu çöpten alıpda şu kellenize bir koyunda neyin doğru neyin yanlış olduğunu görün artık.

1500 yıl önce CAHAL donsuz Arabın peşinde gitmege hala devem ederseniz başınıza yağan pislik Tanrıdandır bunu eyi bilin.

Ne diyür ayat,USUNU kullanmayanların kELLELERİNE PİSLİK YAĞDIRIRIM.Müslümenlerin pislik yağmuruna tutulma nedenleri USLARINI çöpe atmalarındandır.

Herşeyin bir görevi varmış.

Arkadaşın dedigi gibi Apandıst torbasının görevi nedir?.

Şimdi dersinki, begim çekirdek gibi şeylerin orda depo olması için.

Göt deligine bir santim kala ne muazzam us.

Oraya düşen sert maddalar bir müddet sonra kör barsağı zedeleyip amalıyat olma zorunluğu doğurmaktadır.

Amalıyattan sonra barsaklara giren meddeler hiçbir sorun yaşamadan dışarı çıkabiliyür,yaşamın geri kalmış seyrinde.

Demekki,kör bağırsağın zararı var emmeeeee faydası yohdur.

Tabıatta bir sürü canlı vardır,faydası yok,zararıysa pek çoktur.

Sıtma sinegi

Kara sinek

Mikroplar

Yılanlar v.s ire.

Dinezorları niye yarattı,niye yok olmalarına İZİN verdi?

İnsan TABIATTA Allah tarafından yaratıldığı iddie edilen birçok canlıyı yok etmiştir.

Allah demekki kullarıylada baş edememektedir.

Tırnaklarımızı kesmesek metrelerce uzarlar ne yürüyebiliriz nede iş görebiliriz.

Sizin iki ayahlı Allah burdada bu tırnahlar büyüyünce ne olacağını kestirememiştir.

Insanların yaradılışıda karman karışık.

Kimi hem erkek hemde dişi.

Kimi tek vucuda iki kafa.

Kimi belden yukarısı çift vucut aşağısıysa,iki bacak.

Dört kollu

Kiminin 3 gözü var.

Kiminin kolları yok.

Kimininde bacakları

Kimininde gözleri v.s ire.

Bunun kimin binlerce örnek verilebilir.

Peki bunların Allahca görevi ne.

Bunlar iki ayahlı Allahın bilgisizliginin delilimi yoksa beceriksizligininmi.

Öyle bir şeye ınanınkı bu şeye bilimsel olarah yanıt verebilesiniz.

Emmeeeeee,size nasıl suç bulabilirizki?

Ulu Sülüman Ataş bahın ne diyür.

Allahın buyruğu faydasından dolayı yapılmaz.

Yeni o buyruğ bize ve başkalarına ZARAR versede ,o buyruğu yerine getirmek zorundayız demege getiriy.

Çoh yazıh okadar yıllara,bu yoksul milletin paracıklarına.

Bir örnek veriyim:

Bakara 193 :Din Allahın oluncaya kadar SAVAŞIN.

Eccik açalım:Müslümenlerden gayrısının TÜMÜ müslümenligi kabul edene kadar onlarla amansız savaşa devem edin.

Hani dinde zorlama yohdu?

Bunların Allahıda aynan bunlar gibi.Bir sözü ötekini tutmıy.

Şincik:Sülümen Ataş ve bunlar kiminler diyürlerki Saldırın sizden olmayanlara.

Peki bunları Allah demekki saldırmah için yaratmış.

Demekki müslümenlerin Allahı Müslümenler gayrı müslümlere saldırsın deye yaratmış.

Ama Allah burdada muvaffak olamamış.

Müslümenlere Allah gerekli guvvatı veremeyince,yahutta veremeyince EHLİ SÜNNETLİLERLE YABANI SÜNNETLİLER girdiler birbirine,öldüren öldürene.

Biri diyür senkefirsin ötekide diyür sen.

Böylelikle Allahın canlıları neden yarattığıga çıhıyor meydene.

Bir birlerini öldürmek için

Yeni görevleri bu

Vucuttakı azalarda ne yapacahlarını çoğukez bilmiyürler.

Bazıları gızıp görevini yapmayınca tüm öteki azaları ölüme taşıyabiliyür.

Yeniiiii,azaların asabları bozulunca görevleri dişina çıhıp görevlerini ASKIYA alabiliyürler.

Görülüyürki arhadaşın dedigi gibi bunlar başı boş degil degil,canları istedimi başı boşda olabiliyürler.

Görülüyürkü Allahı aşarah her canlı verilen görevi askıya alabiliyür.

Eeeeeee,demekki Allah dedikleri gedden güçlü degül.

YAHUTTA MÜSLÜMENLERİN ANLAMAK İSTEMEDİGİ BÜTÜN CANLI VE CANSIZLAR başka bir sistemde var olmuşlardır.

Bu nedenlerle hep olanlar olabiliyor.

Allahları müselmanlara AHIL versin deyek.

Cehennemler kapasitesinin binlerce misli dolmuş durumda,bu gafayla emel etmege devem ederseler cehennemlerin dışında bile yer bulamayıp,eskimoların buzullar ölkelerine gönderilecekler.

Orda heryerleri donup buz dağlarından olacahlar.

Allah gorusun:-))))))

Tolon temel

Link to post
Sitelerde Paylaş

tolon bey tolen arısı tolon temel dursun kardeş !

ben her canlının bir faydası var demedim..Allah kızmış bize ilk önce zekamızı almış okuduğumuz yazıyı farklı anlıyoruz

her canlının yaptığı heraketinin bir sebebi var dedim her canlının bir işi var...

bu mikrobun işi hasta etmek öldürmek.. bir işi var..

peki insan kafasına göre yaptığı ihtiyarı hareketlerinin bir mukellefiyeti yok mu ? insan başı boş mu yaratılmış hee !!

Link to post
Sitelerde Paylaş

tolon bey tolen arısı tolon temel dursun kardeş !

ben her canlının bir faydası var demedim..Allah kızmış bize ilk önce zekamızı almış okuduğumuz yazıyı farklı anlıyoruz

her canlının yaptığı heraketinin bir sebebi var dedim her canlının bir işi var...

bu mikrobun işi hasta etmek öldürmek.. bir işi var..

peki insan kafasına göre yaptığı ihtiyarı hareketlerinin bir mukellefiyeti yok mu ? insan başı boş mu yaratılmış hee !!

Evet var, elbette. Ama zaten insan yaratılmış değil ki, bunu nerden sayıklıyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Birader, cır cır böceğinin işi nedir, bir söylesene?

Ha, madem bir işi var, nedne cır cır böceği 17 yıl yerlatında yatar durur, ondan sonra da topluca çıkar, bir 17 yıl daha ortada görünmez? Nedir cır cır böceğinin görevi?

Yerin 300m altında yaşayıp, giden bakteriler var, nedir bunların görevi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Her var olan canlinin bir vazifesi vardir. Bu nicin olmustur diyemezsin incelendikce eko sistemde bir gorevi oldugu meydana cikiyor.

Mesela insan kalbi nicin olmustur doyemezsin. Bir gorevi var dimi

Ne yaratilmis var olmussa bir gorevi var

butun dunya gorevli vazifeli yaratilmis, olmus seylerle dolu

Ya peki insan unutulmus mu ? insanin ihtiyari herketlerininde bir gorevi vazifesi yok mudur ?

Var ama Bunu burada goremiyoruz! O halde ikinci hayat ahiret vardir..

Cunku kainatta her ne olmussa bir gorevi vardir bir vazife ile yaratilmistir..insan basi bos degildir o zaman

Hicbir canli basi bos degildir. Bir isi gorevi vardir. insaninda ihtiyari hareketleri basi bos degildir bir sebebi vardir bunu burada gorwmiyoruz o halde ahiret vardir Diyor Hakiki bilim insanlari

Bilim dunyasi ahireti boyle ispat etmislerdir

Her canlinin vazifesi/gorevi kime/neye gore vardir?

Once bu soruya yanit gelirse; sonra da bu gorevin/vazifenin ne oldugunu ve kime/neye gore o oldugunu soracagim.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...