Jump to content

Sevan Nişanyan Alkışlanmalıdır


Recommended Posts

Muhammed koyun gibi olan insanları yöneterek, aydınlığa çıkarmaya çalışmıştır.

Muhammed'e despot demek onun çabalarına karşı ihanettir.

Bir milleti zorla iyiliğe ve güzelliğe sevk eden bir kurtarıcıdır Muhammed.

Onları eze eze adam olmaya zorlamıştır.

Var mı böyle bir lider dünyada?

Kendi iyiliğini, çıkarını bilmeyen bir millete zorla yol göstermiştir Muhammed.

Onu adam etmiştir.

Etmeseydi ne olurduk diye düşündünüz mü hiç?

Şapkalı, mini etekli, baldırı çıplak bir millet olurduk, nutuklar ile güdülen.

Hoş şimdiye kadar hep o yöne doğru ilerledik. Sayenizde.

İyi de Muhammed'in hangi katkısı insanlık için yararlıdır?

İnsanlığa yararlı ne yapmıştır Muhammed?

Kız çocuklarının öldürüldüğü bile yalandır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 117
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Bazıları hala demokrasinin nimetlerinin batı toplumlarına gökten geldiğini düşünüyor. Özellikle nispeten geri toplumların batıcı tiplerinde, ağzı açıp batıya öykünme hali göz yaşartıcıdır.

Ortadoğu coğrafyasında devam eden devrim süreçleri okunarak sürecin demokrasiye evrileceği hayali bile kurulabilinir. Ham hayallerin bize ne gibi faydası olur ? En azından umut kaybolmaz. Bu hayal tüccarlarının ülkede 115 yıl önce ki devrim süreçlerini darbe parantezine almasını nasıl açıklıyoruz. Ya büyük devriminin sonrası Napolyonu bu sürecin nersine sokuşturacaz. Sahi demokrasi gökten zembille inmişti.

Doğu Perinceğin uyarısını dikkate alıp büyük devrimci Oliver Cromwel e kulak veriyoruz. (Parlemonto Baskınında)

"Acele edin ve defolup gidin.Oturumunuzu sonlandırmaya geldim. Meclisi yaptığınız her icraat ile kirletmenize ve şerefsizleştirmenize artık kalıcı bir son vermeye geldim. Siz ki fitneci, fesatçı, meclis üyeleri, siz ki iyi bir hükümet olmak dışındaki her şeysiniz! Kiralık sefil yaratıklar, zavallılar, ülkenizi en küçük şahsi çıkar adına satılığa çıkaranlar, birkaç kuruş için Tanrı'ya ihanet edenler, içinizde bir parça da olsun erdem kalmadı mı? Bir parça vicdan da mı yok? Atım kadar bile dindar değilsiniz! Altın sizin yeni Tanrınız olmuş! Satılığa çıkarmadığınız bir değer bile kalmadı. Ulusunuz adına iyi bir şey düşünemez misiniz? Sizi çıkarcı sürüsü, bulunduğunuz bu kutsal meclisi, varlığınızla kirletiyorsunuz! Tanrının kutsadığı bu meclisi, ahlak yoksunu davranışlarınızla hırsızların ini haline çevirdiniz! Halkın size verdiği yetkiyi kötüye kullandınız. Halkın umutsuz dertlerine çare olmalıydınız, kendiniz halka en büyük dert kaynağı oldunuz! Ama ülkeniz beni asırlardan beri temizlenmemiş bu ahırı temizlemeye çağırdı! Bu gücü de bana Tanrı verdi. Bu şeytan ocağını yönetmeye geldim. Vay halinize! Şimdi derhal defolun! Acele edin rüşvetin köleleri! Acele edin, gidin! Süslü saltanat eşyalarınızı alın ve defolup gidin!"

Link to post
Sitelerde Paylaş

Avrupalı 15. yüzyılda kitap basmaya başlarken sizin gibi yobazlar 18. yüzyılda Müteferrika'yı şeytan icadı getirdi diye öldürmeye çalışıyordu kervantez.

Belli ki yazıyı okumamışsın. Osmanlı'nın ciddi anlamda matbaa'ya ihtiyacı yoktu ki zaten.

Hem senin Cumhuriyetin neden televizyon ,bilgisayar, telefon, internet, vb... icatları 20 şer yıl arayla geriden takip etti onu açıkla bakalım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Özel radyo ve televizyonlar bu ülkede lütfen 20 sene önce serbest bırakıldı. Amerika'nın özel radyo-tv kanallarının kurulması ta 1920'lere dayanıyor. Orası demokrasi. Burası faşizm.

Bugün hala bu ülkede Kürtçe, Ermenice, Gürcüce, Lazca, Çerkesçe radyo tv kanalı açamazsın, dergi gazete de çıkartamazsın. Yapınca ülke bölünüyormuş. Zaten böyle diller gerçekte yokmuş.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Belli ki yazıyı okumamışsın. Osmanlı'nın ciddi anlamda matbaa'ya ihtiyacı yoktu ki zaten.

Hem senin Cumhuriyetin neden televizyon ,bilgisayar, telefon, internet, vb... icatları 20 şer yıl arayla geriden takip etti onu açıkla bakalım.

Koyun olarak güdülen bir halkın , matbaa'ya ihtiyacı olmaz zaten. Sen cumhuriyet döneminde kim televizyon , bilgisayar getirdi diye bunlar gavur icadı denip öldürülmek istendi onu açıkla bakalım ?

tarihinde Karsıyakalı1912 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Özel radyo ve televizyonlar bu ülkede lütfen 20 sene önce serbest bırakıldı. Amerika'nın özel radyo-tv kanallarının kurulması ta 1920'lere dayanıyor. Orası demokrasi. Burası faşizm.

Bugün hala bu ülkede Kürtçe, Ermenice, Gürcüce, Lazca, Çerkesçe radyo tv kanalı açamazsın, dergi gazete de çıkartamazsın. Yapınca ülke bölünüyormuş. Zaten böyle diller gerçekte yokmuş.

Ya harbi komedisiniz özel sektör yapınca faşizm olmuyor.

Afroamerikalılar dan da haberiniz yok anlaşılan.

Link to post
Sitelerde Paylaş

"Acele edin ve defolup gidin.Oturumunuzu sonlandırmaya geldim. Meclisi yaptığınız her icraat ile kirletmenize ve şerefsizleştirmenize artık kalıcı bir son vermeye geldim. Siz ki fitneci, fesatçı, meclis üyeleri, siz ki iyi bir hükümet olmak dışındaki her şeysiniz! Kiralık sefil yaratıklar, zavallılar, ülkenizi en küçük şahsi çıkar adına satılığa çıkaranlar, birkaç kuruş için Tanrı'ya ihanet edenler, içinizde bir parça da olsun erdem kalmadı mı? Bir parça vicdan da mı yok? Atım kadar bile dindar değilsiniz! Altın sizin yeni Tanrınız olmuş! Satılığa çıkarmadığınız bir değer bile kalmadı. Ulusunuz adına iyi bir şey düşünemez misiniz? Sizi çıkarcı sürüsü, bulunduğunuz bu kutsal meclisi, varlığınızla kirletiyorsunuz! Tanrının kutsadığı bu meclisi, ahlak yoksunu davranışlarınızla hırsızların ini haline çevirdiniz! Halkın size verdiği yetkiyi kötüye kullandınız. Halkın umutsuz dertlerine çare olmalıydınız, kendiniz halka en büyük dert kaynağı oldunuz! Ama ülkeniz beni asırlardan beri temizlenmemiş bu ahırı temizlemeye çağırdı! Bu gücü de bana Tanrı verdi. Bu şeytan ocağını yönetmeye geldim. Vay halinize! Şimdi derhal defolun! Acele edin rüşvetin köleleri! Acele edin, gidin! Süslü saltanat eşyalarınızı alın ve defolup gidin!"

Batıya demokrasi bu Cromwel tarzı hayvanları ehlilleştirmelerinden sonra gelmiş belli ki. Artık insan gibi oturup konuşuyorlar.

Asıl soru şu Ludwig: Ya Cromwell haklı idiyse? Diktatörlere bir bütün olarak karşı durmak biraz bağnazlık gibi geliyor bana. Tamam diktatörlerin ekseriyeti gücü eline alınca eksik ve yanlışlarını kendilerine bildirecek bir geri besleme mekanizması olmadığından saçmalamaktadır. Peki ya, demokrasi bir zulüm mekanizmasına asla dönüşemez diyebilir misin? Büyük kapital ve güce sahip özel ve tüzel kişilerin demokrasiyi tiyatroya çevirmiş olması, mevcut alternatiflerin hiçbirisinin hakim güçlerin iradesi dışına çıkamayacak olması mümkün değil midir? Böyle bir düzeni kırabilen biri çıksa, höt zötle idare etse dahi "iyi" değil midir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sorun iyi diktatör, kötü demokrasi değildir.

Sorun diktatörlükte belli bir standardın olmadığı, demokrasi de ise olduğu varsayımıdır.

En kötü demokrasi bile en iyi diktatörlükten iyidir şeklinde bir izlenim vardır.

Bu izlenim doğru olmayabilir.

Nitekim Atatürk bunun yanlış olabileceğini kanıtlamıştır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sorun "iyi" nin ne olduğunda. Herkesin bu konuda bir fikri var. Diktatörlükte bir tane süperzeka herkese kendi planını zorla uygulatır. Demokrasi demek ise herkesin oturup bu mevzuları tartışmasıdır. AKIL AKILDAN ÜSTÜNDÜR.

Bakın bugün Atatürk'ün dizayn ettiği ve yakın zamana kadar askeri vesayet tarafından devam ettirilen Kürt politikasının nasıl "ilerigörüşlü" olduğunu hepimiz gördük.

"İyi" olanın ne olduğunu kimse bilemez. Mavi gözlü olmak, karizmatik olmak yetmez. "Marxismi herkesten daha iyi anlamış olmak" yetmez. AKIL AKILDAN ÜSTÜNDÜR. Bu eski Anadolu lafı demokrasi için en iyi argümandır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

AKIL AKILDAN ÜSTÜNDÜR. Bu eski Anadolu lafı demokrasi için en iyi argümandır.

Nerenizden uyduruyorsunuz. Sesle beraber koku da geliyor anlaşılan :D

Ya öyle bir demokrasi yok. Toplumlar dönüşür ve dönüşüm demokratik değildir. Biri k.çından bir şey bulur yada ağızı ile beraber uydurur. Yada çizittirir yap boz yapar. Çoğu şeye yarından bakılınca saçma gözükür. Nasıl 1980 darbesinde alınan oy saçma gürülürse yarın tayyibin aldığı oyda bazı g.tlerde gülme efekti olacaktır.

Toplumlar statik olmak ister. Yani korumak-korunmak ister. Bu yüzden daha dindar ve daha muhafazakar olurlar. Yani demokratlık toplumların karakteri değildir. Hiçbir toplum demokrat değildir. AB-D toplumlarını bile bu tanımlamanın içerisine sokabiliriz.

Emperyal ülkelerde düzen karşısında toplumdan çatlak ses çıkmamasının sebebi ilgili ülke halklarının nemalanmasındandır. Bize yutturulan demokrasi numarası da budur.

Cromwell örneği de halkın nispi hayat kalitesi ile ilgilidir. Yoksa Libya halkı ABD halkından daha iyi yaşasa ve ülkeleri daha güçlü olsa niye Kaddafiyi linç etsinler. Hitler dünyaya egemen olmak isterken yanında alman ulusu yokmuydu ? ABD askerleri zorla mı Irak topraklarına sokuldu ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

apsimon; samimi olarak anlamak için yazdığını tam üç kere okudum. Ne demek istediğin anlaşılmıyor. Sen de sanırım ne dediğini bilmiyorsun. İstersen bir kere daha dene. Demek istedğin nedir?

Bence bir iki şeyi tanımlamakla başlayalım. Demokrasi derken ne anlıyorsun? Bu demokrasi denilen şey nadiren belki hiçbirzaman varolur mu demek istiyorsun, yoksa demokrasi denilen şey arzu edilmeyen bir şey midir demek istiyorsun? Yani demokrasi konusunda "genelde insan toplumlarında ne olur" konusunda mı konuşuyorsun, yoksa "ne yapmalıyız" sorusuna cevap olarak birşey mi söylüyorsun? Ve bu "Emperyal devletler" dediğin nedir? Napıyorlarmış emperyal emperyal? Ve bunların halklarının "çatlak ses çıkarmaması" ile demokrasi kavramı arasında nasıl bir bağlantı kuruyorsun? "Çatlak ses çıkarmak" derken milletin sokakları ateşe vermesini kastettiğini varsayarak sorayım: Bir memlekette asayiş berkemalse, insanlar sokakları ateşe vermiyorsa orada demokrasi mi var demek oluyor? Yoksa orada demokrasi yok mu demek oluyor? Ne demek istiyorsun? Irak savaşıyla da mevzunun ne alakası var?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sorun iyi diktatör, kötü demokrasi değildir.

Sorun diktatörlükte belli bir standardın olmadığı, demokrasi de ise olduğu varsayımıdır.

En kötü demokrasi bile en iyi diktatörlükten iyidir şeklinde bir izlenim vardır.

Bu izlenim doğru olmayabilir.

Nitekim Atatürk bunun yanlış olabileceğini kanıtlamıştır.

Mustafa Kemal'in bir diktatör olduğu gerçeğini kabul etmeniz de bir ilerlemedir, devamı da gelir Allah dilerse

Link to post
Sitelerde Paylaş

apsimon; samimi olarak anlamak için yazdığını tam üç kere okudum. Ne demek istediğin anlaşılmıyor. Sen de sanırım ne dediğini bilmiyorsun. İstersen bir kere daha dene. Demek istedğin nedir?

Bence bir iki şeyi tanımlamakla başlayalım. Demokrasi derken ne anlıyorsun? Bu demokrasi denilen şey nadiren belki hiçbirzaman varolur mu demek istiyorsun, yoksa demokrasi denilen şey arzu edilmeyen bir şey midir demek istiyorsun? Yani demokrasi konusunda "genelde insan toplumlarında ne olur" konusunda mı konuşuyorsun, yoksa "ne yapmalıyız" sorusuna cevap olarak birşey mi söylüyorsun? Ve bu "Emperyal devletler" dediğin nedir? Napıyorlarmış emperyal emperyal? Ve bunların halklarının "çatlak ses çıkarmaması" ile demokrasi kavramı arasında nasıl bir bağlantı kuruyorsun? "Çatlak ses çıkarmak" derken milletin sokakları ateşe vermesini kastettiğini varsayarak sorayım: Bir memlekette asayiş berkemalse, insanlar sokakları ateşe vermiyorsa orada demokrasi mi var demek oluyor? Yoksa orada demokrasi yok mu demek oluyor? Ne demek istiyorsun? Irak savaşıyla da mevzunun ne alakası var?

Yok bir alakası senin ossuruğuna cevaptır. Uydur kaydır işte...

Uydur kaydır yazarken birden karşındakinden anlamlı yazılar beklemek garip oluyor. Anlaşılmaz demokrasi yazılarınızı anlamış kabul edelim. Kaçak dövüşünüze göz yumalım. Numartalarınızı anlamış kabul edelip saf saf yazdıklarınzıda aa harbi öyle, vah vah, tüh tüh kabilinden sizi ciddiye alıp cizittirelim istiyorsun. Olmadı bak. Daha bugün ber "taraf" olmuşken bir "taraf" larınız hala zeytinyağı gibi üstte duruyor. Yakışıyor mu ? Ayıp yahu

Daha devrim parantezinin dışına bile çıkmamışsın üstüne demokrasi vaazı vermeye kalkıyorsun. YER Mİ ANADOLU ÇOCUĞU Dikkat ettiysen büyük yazdım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bak sana felsefeye dair birşey öğreteyim. Olgulardan değerlere mantıksal bir geçiş yoktur. Bu Hume'un meşhur tespitidir. Bundan çıkan sonuç şudur: Sosyolojik olgulardan siyaset çıkmaz. Yani demokrasi ne sıklıkla vuku bulur, toplumların tarihi nasıl gelişir sorusuna verilen yanıtlar (doğru olsa bile, ki orası tartışmalı), bize "ne yapmalıyız" yahut "demokratik olmalı mıyız" sorusuna dair hiçbirşey söylemez. Ama bizim burada tartıştığımız budur.

Demokrasi toplumda her bireyin ve kimliğin yönetimde temsil edilebilmesi ve kararlarda söz sahibi olması fikrini beyan edebilmesi ile alakalıdır. Bunun tersi oligarşi ya da diktatörlüktür. Yani bir grup insan kimsenin fikrine danışmadan kendi akıllarına göre herkes adına karar alır. Bu hem insanların aklına ve onuruna hakarettir, hem de "akıl akıldan üstündür" ilkesine göre aptalcadır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kafan bu mevzulara basmıyorsa git başka yerlerde vakit geçir o zaman. Senin gibi her boku çözdüğünü zanneden "radikal" gençleri çok gördük. Dediğin gibi ilerde kendi haline kendin götünle güleceksin. "Çoğu şeye yarından bakılınca saçma gözükür."

Haşa bir b.k çözdüğümüz yok. Elhemdülillah radikal'iz ama genç mi dersen, nanay oda geçti gitti. Saçma gözükür de meret hala dik. Yanlış anlama omurgadan bahsediyorum. Senin gibi tiplerin işidir. İşinize gelmeyince mevzuyu gargaraya getirirsiniz. Sahi şu engin kültürünle afroamerikalıları anlatı versen de bilsek. Demokratik ABD de de neler yaşamışlar. Anlat ki forumda aydınlansın.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Haşa bir b.k çözdüğümüz yok. Elhemdülillah radikal'iz ama genç mi dersen, nanay oda geçti gitti. Saçma gözükür de meret hala dik. Yanlış anlama omurgadan bahsediyorum. Senin gibi tiplerin işidir. İşinize gelmeyince mevzuyu gargaraya getirirsiniz. Sahi şu engin kültürünle afroamerikalıları anlatı versen de bilsek. Demokratik ABD de de neler yaşamışlar. Anlat ki forumda aydınlansın.

Demokratik ABD'de şu an bir Afroamerikalı Başkan. İki dönemdir seçiliyor. Onu mu diyorsun? Siyahlara pozitif ayrımcılık yasaları var. Onu mu diyorsun? "Nigger" demek en ayıp birşey ve medyada siyasette birisi kazara dese kariyeri son bulur. Onu mu diyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Demokrasi toplumda her bireyin ve kimliğin yönetimde temsil edilebilmesi ve kararlarda söz sahibi olması fikrini beyan edebilmesi ile alakalıdır. Bunun tersi oligarşi ya da diktatörlüktür. Yani bir grup insan kimsenin fikrine danışmadan kendi akıllarına göre herkes adına karar alır. Bu hem insanların aklına ve onuruna hakarettir, hem de "akıl akıldan üstündür" ilkesine göre aptalcadır.

Sen burda demokrasi tarifinde bulunup bu demokrasi tarifinden savunma refleksi göstermedin. Senin burda tek savunduğun AB-D tipi demokrasidir. ve bahsi geçen demokrasilerde oligarttır. Yani bir sınıfın hizmetindedir. AB-D demokrasilerini savunman yüzünden karşıtız. Yoksa yaptığın tarif üzerinde anlaşırız burda sorun yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...