Kurana göre dünya düzdür

[Levia 0]

Bunu araplara söylemiş. Demek ki kitlesi araplar imiş. Bizi rahatsız etmesin artık. Yok eğer, benzerlik kuruyorsanız, bizzat siz arapçadan türkçe'ye tam olarak çevrilemez diyensiniz. Allah'ınızın ne anlattığının zerre önemi bulunmuyor bu noktadan sonra; nasılsa arapça'dan türkçe'ye tam çevrilemiyor. Allah'ınız günün birinde dilimizi öğrenirse, çevirisini bizzat kendisi yapsın, siz yorulmayın.

(Sebe, 28) : "Biz seni bütün insanlara bir müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. Ancak insanların çoğu bilmezler."

[strong 0]

(Bakara, 184) : "Sayılı günlerde olmak üzere (oruç size farz kılındı). Sizden her kim hasta yahut yolcu olursa diğer günlerde kaza eder. Oruç tutmaya güçleri yetmeyenlere bir fakir doyumu kadar fidye gerekir. Bununla beraber kim gönüllü olarak hayır yaparsa, bu kendisi için daha iyidir. Eğer bilirseniz (güçlüğüne rağmen) oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır."

Eger alti ay oruç tutmaya gücün yeterse, yolun açik olsun.

Tam bir komedisin,

Ne oldu,allahın böyle mi dedi?

Bilmiyor muymuş kutuplarda 6 ay gece 6 ay gündüz olduğunu.

[Gaelo 0]

Senden fazla cahil olamayacagi kesin bir defa. Cehaletin bile bir siniri olmali çünkü.

Bugün bir ilk okul ögrencisi bilem, Allahtan (Muhammeden) daha fazla bilgiye sahip. Farkinda degilsin.

[Levia 0]

Ama hala aynı perdeden çalıyorsunuz.

Buyrun size üzerinde 4 doğu ve 4 batı olan bir Muhammed dünyası:

Iyici konuyu civittiniz. Somut olarak, nasil düz bir dünyada "Dogular" olur, veya "iki Dogu ve iki Bati" olur ? Buradan kivirarak çarpitmak bu ayetlerin gerçekten içinde dünya düz tasarlanmis dediginiz Kur'anda ayetler. Iyice aptallasmayan bir insan, düz bir dünyada tek Dogu ve tek Bati olacagini anlayabilmesi lazim iken, 75 sayfa bu soruyu adam gibi cevaplamayip : "Muhammed cahildi ve bunu atti" iddianiza bes yasindaki çocuk bile güler.

Ayetler ve resimlerle mükemmel tutarligi görelim istersen :

Muhammed zamaninda bilinen Dogu ve Bati.

Muhammed'in zamaninda bilinen dünyada günesin battiktan sonra tekrar dogup battigi dünyanin bilinmeyen taraflari.

(Saffat, 37) : "Göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunanların Rabbi'dir, doğuların da Rabbi'dir."

Mayıs 28, 2014 tarihinde Levia tarafından düzenlendi

[sağduyu 0]

Günes dünyanin her tarafinda dogar da ondan. Günesin dogmadigi ve batmadigi yer yoktur. Dolayisiyla, "iki Dogu ve iki Bati" ifadesi de "Kuran'da Dogu ve Bati Muhammed zamaninda Pasifikle Atlantik Okyanuslari arasiyla sinirliydi" düsünülmemesi için ifade edilmesi halinde "hayir, sizde bilinen dünyada dogup batmasi yaninda tekrar dogup battigi yerler de var" anlami nedeniyle ilginçtir.

Günesin dogup batmadigi yer yok ki ayrica bir yerlerin rabbi densin.

"Dogularin Rabbi" denmesi ise, günesin her tarafda meridiyen meridiyen dogmasindan mükemmeldir. Dünya düz olsa, dogus yeri tek olacakti.

(Saffat, 37) : "Göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunanların Rabbi'dir, doğuların da Rabbi'dir."

Düz dünyada tek Dogu olur, ve Batinin Rabbi denmemesi Bati'nin Rabbi olmamasi anlamina gelirdi.

Salak Allah bu ayette de batıyı unutmuş. Bu ayet Kuran'ın evren modelini tasvir ediyor, altta yer var, üstte de 7 kat gök.

Uzaylica mi yazilacakti ? Insanlar için kendi dilleri arasinda bir dilde yazilmis.

İyice aptallaşmaya başladın, o kıt aklına hiç türkçe, japonca, ingilizce gelmiyor mu? Madem araba yabancı dilden kitap olmaz, o zaman türke, japona, ingilize de olmaz.

Mayıs 28, 2014 tarihinde sağduyu tarafından düzenlendi

[sanalkabus 0]

Kuranda diğer kıtalardan falanda bahsetmiş mi ? amerika avustralya falan gibi

Madem dünyayı biliyor,belirtmiştir herhalde

[Levia 0]

Salak Allah bu ayette de batıyı unutmuş. Bu ayet Kuran'ın evren modelini tasvir ediyor, altta yer var, üstte de 7 kat gök.

İyice aptallaşmaya başladın, o kıt aklına hiç türkçe, japonca, ingilizce gelmiyor mu? Madem araba yabancı dilden kitap olmaz, o zaman türke, japona, ingilize de olmaz.

Saçma saçma vakit öldürmektesin, Bati unutulmamis, günes bir noktada dogmuyor, sirayla dünyanin her noktasinda doguyor.

[strong 0]

Bunların allahı geceyi gündüze,gündüzü de geceye sokuyormuş.

Lan,kutuplardakilerin ne suçu var da,adamlar allahın geceyi gündüze ,gündüzü geceye sokmasını 6 ay bekliyorlar.

Mayıs 28, 2014 tarihinde strong tarafından düzenlendi

[sağduyu 0]

el-Ahfeş: "(O ilâh ki) göklerin Rabbidir... doğuların Rabbidir" şeklinde: "Şüphesiz" lafzının isminin sıfatı olarak nasb ile okunduğunu nakletmektedir. Şanı yüce Allah vahdaniyetinin ve uluhiyetinin anlamını, kudretinin kemalini: "Göklerin ve yerin Rabbi" olduğunu belirte­rek açıklamaktadır. Onların yaratıcısı ve mutlak maliki, demektir.

"Ve aralarında olanların Rabbidir, doğuların da Rabbidir." Yani güne­şin doğduğu yerlerin de mutlak malikidir.

İbn Abbas dedi ki: Güneşin her gün için bir doğuş yeri ve bir de batış ye­ri vardır. Şöyle ki, yüce Allah güneşe ait doğuş yerlerinde üçyüzaltmışbeş yu­va yaratmıştır. Batısında da bu kadar yuva halketmiştir. Bunlar güneş sene­sinin gün sayısı kadardır. Güneş hergün bu yuvalardan birisinde doğar, bi­risinde batar. Aynı yuvada ancak bir sonraki senenin aynı gününde doğar.

Ayrıca güneş her doğduğunda istemeye istemeye doğar. Der ki: Rabbim, kul­larının üzerine beni doğdurma! Ben onların sana isyan ettiklerini görüyorum. Bunu Ebu Ömer (b. Abdi'1-Berr) et-Temhid adlı eserinde zikretmiştir. İbnu'l-Enbarî de: "er-Reddu (ala men Halefe Mushafe Osman)" adlı eserinde İkri-me'den diye rivayet etmiştir. İkrime dedi ki: İbn Abbas'a şöyle sordum: Pey­gamber (sav)'dan Umeyye b. Ebi's-Salt hakkında söylediği rivayet edilen: "Onun şiiri iman etmiş, kalbi ise inkâr etmişti" sözü hakkında ne dersin? De­di ki: O haktır, bundan garibinize kaçan nedir? diye sordu. Ben de bundan garibimize kaçan onun şu beyitleridir dedim (ve şu beyitleri okudum):

"Ve güneş her gece sonunda çıkar, kıpkızıl rengiyle; Onun her sabah rengi kırmızı bir gül gibidir. O kendi isteğiyle ağır ağır doğmaz üzerlerine Ancak azab edilerek ve ancak dövülerek (doğar)."

Peki, güneş ne diye dövülüyor ki? Bunun üzerine İbn Abbas şöyle dedi: Nefsim elinde olana yemin ederim ki, güneş yetmişbin melek tarafından dürtülmedikçe asla doğmaz. Bu melekler ona: Haydi doğ, haydi doğ derler. O da: Ben Allah'ı bırakıp bana ibaciet eden bir kavmin üzerine doğmam, der. Bunun üzerine ona bir melek gelir ve Ademoğullarının aydınlanması için onu doğdurur. Bu sefer onu doğmaktan alıkoymak isteyen bir şeytan ona gelir. Güneş de o şeytanın iki boynuzu arasında doğar, yüce Allah o şeytanı gü­neşin altında yakar. İşte Rasûlullah (sav)'ın: "Güneş ancak bir şeytanın iki boy­nuzu arasında doğar ve ancak bir şeytanın iki boynuzu arasında batar. Gü­neş battığı her seferinde mutlaka yüce Allah'ın huzurunda secdeye kapanır. Bir şeytan gelip onu secde etmekten alıkoymak ister ve iki boynuzu arasın­da batar. Yüce Allah onu güneşin altında yakıverir."[3]el-Enbarî'nin lafzı ile rivayet bu şekildedir. Ayrıca İkrime'den o da İbn Abbas'tan şöyle dediğini rivayet etmektedir: Rasûlullah (sav) Umeyye b. Ebi's-Salt'ı şu şiirinde söyle­diklerini doğrulamıştır.

"Zuhal (saturn) ve sevr (boğa) onun sağ ayağının altındadır.

Nesr (yıldızı) öbürünün altında, leys (arslan) da bağlanmıştır.

Güneş ise her gece sonunda doğar, kıpkızıl rengiyle,

Onun sabah vakti rengi bir gül gibidir.

O, onlara isteyerek ağır ağır doğmaz üzerlerine,

Ancak âzab edilerek ve dövülerek doğar."

İkrime dedi ki: Ben İbn Abbas'a: Efendim güneş de dövülür mü? diye sor­dum, o da şöyle dedi: Onun düşünüp tereddüt etmesi, zorunlu olarak dövülmesini gerektirmiştir. Ancak güneş cezaya uğratılmaktan korkar.

Bu buyruklarda: "Doğuş yerleri"nin sözkonusu edilmesi batış yerlerine de delalet etmektedir. Bundan dolayı "batış yerleri"nden ayrıca söz edilme­miştir. Bu da yüce Allah'ın: "Sizi sıcaktan koruyacak elbileseler" (en-Nahl, 16/81) buyruğuna benzemektedir. Özellikle doğuş yerlerinin sözkonusu edilmesi doğuşun batıştan önce oluşundan dolayıdır.

[anarkom 0]

Sineklerin rabbi dediğimizde burda sinekler somut varlıktır.

Keza

cinlerin rabbi, sirius yıldızının rabbi, göklerin ve yerin ve arasındakilerin rabbi, geçmiş ataların rabbi, arşın rabbi

tanımlarında da hepsi somut şeylerdir.

İki doğunun ve iki batının rabbi dediğinizde de doğunun ve batının somut kavramlar olması gerekir.

Doğu toplumu, batı toplumu tanımlarında doğu ve batı yine somuttur. Bir yer ifade eder.

iki doğu iki batı da yer ifade eder.

İki doğu iki batı;

1. Güneşin doğuş ve batış yerlerinin iki yer arasında değişmesini ifade edebilir.

2. Ayın ve güneşin doğup battığı yerler olabilir.

[sağduyu 0]

Saçma saçma vakit öldürmektesin, Bati unutulmamis, günes bir noktada dogmuyor, sirayla dünyanin her noktasinda doguyor.

O zaman başka bir ayette neden 2 doğu ve 2 batı diyor? Bu ayete göre de güneş sırayla sadece 2 noktada mı doğuyor?

[strong 0]

Neyse,allah gündüzü geceye sokmadan yatayım.

Gece, yörüngede yüzüyor,yörüngesinden çıkar falan da,dinlenemem.

Allah geceyi dinlenmemiz için yaratmış ya

ÂLİ İMRÂN - 27

Geceyi gündüze sokarsın, gündüzü geceye sokarsın

ENBİYÂ - 33

O, geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı yaratandır. Her biri bir yörüngede yüzmektedirler.

[anarkom 0]

Kuranda açıkca "Dünya yuvarlak değil düzdür" diye yazsaydı müslüman olurdum.

Bu Riemann uzayında verilmiş, Vay anasını uzay zaman eğrisinden bahsediyor bu diyebilirdim. Hemen imana gelirdim.

Ama ne yazık ki öyle değil. Bildiğin suyun üzerinde tepsi gibi. Güneşin battığı yerde de haliyle deniz sıcaktan kara balçık gibi olmuştur. Demircinin kızgın demiri batırdığı su gibi kara.

Mayıs 28, 2014 tarihinde anarkom tarafından düzenlendi

[sağduyu 0]

Allah bu Levia'ya çok eziyet ediyor. Gariban dünyanın yuvarlaklığı İspatlamak için habire bir yerlerden bir resim bulup yapıştırıyor. Halbuki Kuran'da "Dünya yuvarlaktır, kendi etrafında ve güneşin etrafında döner, kendi etrafında dönmesinden dolayı da gece ve gündüz oluşur." deseydi de levia bu kadar debelenmeseydi.

Bak hinduların kutsal kitabı Vedalarda nasıl da açıkça yazılmış, hem de 3000 yıl öncesinden.

"Dünyanın şekli basık bir küremsidir.." (Rig VedaXXX. IV. V)

"Dünya kutuplarda basıktır.." (Markandeya Purana 54.12)

"Kutup yıldızı güneş kuzeyde ise kuzey kutbunda 6 ay görülebilir, tam tersi güney kutbunda ise görünmez.." (Ibid Sutara)

Gece, Gündüz ve Mevsimler:

"Dünya Brahmanın iradesi ile iki yönde döner.. Birincisi kendi ekseninde, diğeri ise güneş çevresindedir.. Gece ve gündüz kendi ekseninde dönmesinden oluşur.. Mevsimler ise güneş çevresinde dönmesinden.." (Vishnu Puran)

"O (Brahma) bu dünyayı mandal formunda dağlar, tepeler gibi farklı farklı unsurlarla yarattı ama yine de dünya döner. Güneş asla batmaz ve dünyanın tüm bölümleri karanlıkta kalmaz." (Rig Veda)

"Her yönde güneşler vardır ve karanlık gökyüzü onlarla doludur.." (Rig Veda)

"Mavi gökyüzü yayılmış gün ışıklarından başka bir şey değildir.." (Markandeya Purana 78.8)

"Brahma duman yaratacak bir öz ile yaratıma başladı. Bu dumandan bütün kainat oluşmuştur.. Brahmannın arzusu ile kainat genişlemeye başlamıştır ve gelecektede devam edecektir.." (Brahma Puran)

"Kainatta hiç bir şey sabit değildir ve sürekli değişim içindedir.."

Uçan taşıtlara ilişkin bilgiler :

Layan: hem suda hem havada seyahat için dizayn edilmiş bir taşıt (Rig Veda)

Trichakra Ratha : havada uçan üç tekerlekli bir taşıt (Rig Veda)

"Brahma İnsan Beynini İnsan Vucüdunun tüm sistemlerini kontrol edici şekilde tasarladı, insan vucüdunu kontrol etmesi için görevlendirdi"(Brahma Purana)

"Brahma insanları ayrı ayrı yarattı(her insan farklıdır) ve her insan ellerinden saptanabilir."(Brahma Purana)

"Ay üzerindeki ışınlar Güneş'e bağlıdır(Ay ışığı güneşten alır)." (Atharva Samhita (XIV. 1.1))

"O uzayda dünyayı "Çekim" denilen yaratıcı enerjiyle sabit tutar." (Rig Veda)

[anarkom 0]

Bak hinduların kutsal kitabı Vedalarda nasıl da açıkça yazılmış, hem de 3000 yıl öncesinden.

Kuran'daki bilgiler Tevrat ve Talmud'dan kopya olduğu için Veda'lardan daha eski sayılır. Antik çağ filan.

Mayıs 28, 2014 tarihinde anarkom tarafından düzenlendi

[bir_akil_insan 0]

...

yuvarlak bir dünya ile düz bir dünya arasında iki doğu ve batı olması durumu için herhangi bir fark bulunmuyor.

Allah güneşin doğum ve batım noktalarını kaydırarak istediği kadar doğu ve batı elde edebilir. Tahtın altına secde etmeye geldiğinde: bu sefer az biraz beri yandan doğ, diyecektir o kadar. Siz dünyanın yuvarlak olduğunu biliyorsunuz diye, sizin olmasını istemedğiniz olasılıklar namümkün sayılamaz. Yine ünlü masanız ve ışığınızı alıp deneyler yapabilirsiniz. Size masanızı çağrıştırmak için dümdüz bir dünya çizimi yaptım. Muhammed'i bir nokta olarak o masının istediğiniz bir yerine koyun, yine en az iki tane doğu ve batı görecektir.

[Levia 0]

Dunya Kurana göre kesinlikle duz olamaz, ama sizin kafanizin duz oldugunu simdi iyice herkes görmus bulunmakta.

Duz dunya olsa, Dogu tek tarafda olur, Bati da tek tarafda.

Gunes kendisine karar kilinan yere kosmaktadir ayetini "iki Batidan biri" veya "Bir pinarin içi" diyenler, neden karar kilinan yere hala ulasamadigini izah etmelidirler simdi.

[Levia 0]

@ sagduyu.

"Ve aralarında olanların Rabbidir, doğuların da Rabbidir."

Yani güneşin doğduğu yerlerin de mutlak malikidir.

İbn Abbas dedi ki: Güneşin her gün için bir doğuş yeri ve bir de batış yeri vardır. Şöyle ki, yüce Allah güneşe ait doğuş yerlerinde üçyüzaltmışbeş yuva yaratmıştır. Batısında da bu kadar yuva halketmiştir. Bunlar güneş senesinin gün sayısı kadardır. Güneş hergün bu yuvalardan birisinde doğar, birisinde batar. Aynı yuvada ancak bir sonraki senenin aynı gününde doğar. Ayrıca güneş her doğduğunda istemeye istemeye doğar. Der ki : Rabbim, kullarının üzerine beni doğdurma! Ben onların sana isyan ettiklerini görüyorum. Bunu Ebu Ömer (b. Abdi'1-Berr) et-Temhid adlı eserinde zikretmiştir.

Bilmiyordum, ama mukemmel bir yaklasim. Nitekim, gunes her meridiyende sirayla dogar ve batar. Ve ayni meridiyende tekrar bir sene sonra, tam ayni noktadan dogar. Guzel, paylasim için tesekurler.

Gunes ise, kendisine karar yeri kilinan Arsa dogru kosmakta. Ama dunyadan kurtulamamakta, ve dunya onun etrafinda dolasmakta.

Mayıs 29, 2014 tarihinde Levia tarafından düzenlendi

[bir_akil_insan 0]

Dunya Kurana göre kesinlikle duz olamaz, ama sizin kafanizin duz oldugunu simdi iyice herkes görmus bulunmakta.

Duz dunya olsa, Dogu tek tarafda olur, Bati da tek tarafda.

Bir müslümanın hayal dünyasını merak ediyorum. Düz bir dünya ve tek taraflı batı ile doğuyu, dünyanın içine bir de Muhammed yerleştirerek gösterebilir misiniz? Geometrik olarak görelim ve ikna olalım, bu dünyada gerçekten sadece bir tek doğu ve batı olabilir diyelim.

Ben size, içindeki Muhammed'e göre tek bir doğu ve batının olabileceği düz bir dünya örneği vereyim.

batı ---------------------------------*------------------------------------- doğu;

*: muhammed'i simgeler.

x, z düzleminden ibaret hayatında Muhammed ancak bir tane doğu ve batı görebilir. Ama bunun dışında, istediğiniz kadar çamura yatın, istediğiniz kadar kendi kendinize eğlenin, dümdüz masanın üstünde bile, Muhammed'in masa üstündeki yerleşimine göre sayısız doğu ile batı elde ederiz. Zira; doğu: bedeviye göre güneşin doğduğu, batı: güneşin battığı yöndür.

+------------------+

|-------------------| <-

|---------*---------| <-

|-------------------| <-

|-------------------| <-

+------------------+

Yukardakinde ise Muhammed'e göre güneş 4 farklı yerden doğar ve batar.

Siz palavralarınızı, dünyanın yuvarlak olduğunu, bizim doğuya ve batıya dünya kutupsal referanslı yön olarak olarak baktığımızı bilerek atıyorsunuz. 1400 yıl öncesinin kıçı kırık arapları ne kutupsal referanslı yön bilir, ne yuvarlaklık bilir. Onlar için güneşin doğduğu yön doğudur. Battığı yön batıdır. Bu yüzden yıl içinde kendisine göre değişik yönlerden doğan bir güneş gören arap, doğal olarak doğular ve batılar sayıklayacaktır.

Daha önce de söyledik ya, hala aynı yanlışta ısrar ediyorsunuz. Kendi bilgilerinizi kullanarak kuranı aklamaya çalışıyorsunuz. Halbuki sizdiniz, (hiç ilgisi olmadığı halde) anakronik yaklaşımın yanlışlığından dem vuran. Bakınız gene kendinizle ısrarla çeliştiğiniz bir detayı yüzünüze vuruyoruz. Anakronikçilik oyanamayın. Kuranı bugünün bilgileri ile değerlendirmeyin. Kuranı cahil bir bedevinin gözünden değerlendirin. Çok açık, çok mükemmel olarak görünmektedir ki Kuran, deve sidiği sarhoşu bedevinin yelle yelle ipe diz misali üfürdüğü masallardan ibarettir.

Mayıs 29, 2014 tarihinde bir_akil_insan tarafından düzenlendi

[sağduyu 0]

Dunya Kurana göre kesinlikle duz olamaz, ama sizin kafanizin duz oldugunu simdi iyice herkes görmus bulunmakta.

Duz dunya olsa, Dogu tek tarafda olur, Bati da tek tarafda.

Gunes kendisine karar kilinan yere kosmaktadir ayetini "iki Batidan biri" veya "Bir pinarin içi" diyenler, neden karar kilinan yere hala ulasamadigini izah etmelidirler simdi.

Tek tarafta zaten, Zülkarneyn bir güneşin battığı yere, bir de doğduğu yere gitmiyor mu?

Karar kılınan yer pınarın içi zaten. Güneş koşup pınarda yıkanıyor.

@ sagduyu.

"Ve aralarında olanların Rabbidir, doğuların da Rabbidir."

Yani güneşin doğduğu yerlerin de mutlak malikidir.

İbn Abbas dedi ki: Güneşin her gün için bir doğuş yeri ve bir de batış yeri vardır. Şöyle ki, yüce Allah güneşe ait doğuş yerlerinde üçyüzaltmışbeş yuva yaratmıştır. Batısında da bu kadar yuva halketmiştir. Bunlar güneş senesinin gün sayısı kadardır. Güneş hergün bu yuvalardan birisinde doğar, birisinde batar. Aynı yuvada ancak bir sonraki senenin aynı gününde doğar. Ayrıca güneş her doğduğunda istemeye istemeye doğar. Der ki : Rabbim, kullarının üzerine beni doğdurma! Ben onların sana isyan ettiklerini görüyorum. Bunu Ebu Ömer (b. Abdi'1-Berr) et-Temhid adlı eserinde zikretmiştir.

Bilmiyordum, ama mukemmel bir yaklasim. Nitekim, gunes her meridiyende sirayla dogar ve batar. Ve ayni meridiyende tekrar bir sene sonra, tam ayni noktadan dogar. Guzel, paylasim için tesekurler.

Gunes ise, kendisine karar yeri kilinan Arsa dogru kosmakta. Ama dunyadan kurtulamamakta, ve dunya onun etrafinda dolasmakta.

Alıntıladığın kısmı iyi okumadın herhalde. 365 yuva diyor, 360 değil. Yoksa sen 365 meridyen mi var sanıyorsun? Devamı da var ama herhalde devamına bir kılıf bulamadın. bir öncekine bulduğun kılıf da 5 gün dar geldi.

Ayrıca güneş her doğduğunda istemeye istemeye doğar. Der ki: Rabbim, kul­larının üzerine beni doğdurma! Ben onların sana isyan ettiklerini görüyorum. Bunu Ebu Ömer (b. Abdi'1-Berr) et-Temhid adlı eserinde zikretmiştir. İbnu'l-Enbarî de: "er-Reddu (ala men Halefe Mushafe Osman)" adlı eserinde İkri-me'den diye rivayet etmiştir. İkrime dedi ki: İbn Abbas'a şöyle sordum: Pey­gamber (sav)'dan Umeyye b. Ebi's-Salt hakkında söylediği rivayet edilen: "Onun şiiri iman etmiş, kalbi ise inkâr etmişti" sözü hakkında ne dersin? De­di ki: O haktır, bundan garibinize kaçan nedir? diye sordu. Ben de bundan garibimize kaçan onun şu beyitleridir dedim (ve şu beyitleri okudum):

"Ve güneş her gece sonunda çıkar, kıpkızıl rengiyle; Onun her sabah rengi kırmızı bir gül gibidir. O kendi isteğiyle ağır ağır doğmaz üzerlerine Ancak azab edilerek ve ancak dövülerek (doğar)."

Peki, güneş ne diye dövülüyor ki? Bunun üzerine İbn Abbas şöyle dedi: Nefsim elinde olana yemin ederim ki, güneş yetmişbin melek tarafından dürtülmedikçe asla doğmaz. Bu melekler ona: Haydi doğ, haydi doğ derler. O da: Ben Allah'ı bırakıp bana ibaciet eden bir kavmin üzerine doğmam, der. Bunun üzerine ona bir melek gelir ve Ademoğullarının aydınlanması için onu doğdurur. Bu sefer onu doğmaktan alıkoymak isteyen bir şeytan ona gelir. Güneş de o şeytanın iki boynuzu arasında doğar, yüce Allah o şeytanı gü­neşin altında yakar. İşte Rasûlullah (sav)'ın: "Güneş ancak bir şeytanın iki boy­nuzu arasında doğar ve ancak bir şeytanın iki boynuzu arasında batar. Gü­neş battığı her seferinde mutlaka yüce Allah'ın huzurunda secdeye kapanır. Bir şeytan gelip onu secde etmekten alıkoymak ister ve iki boynuzu arasın­da batar. Yüce Allah onu güneşin altında yakıverir.