Jump to content

Cennet


Recommended Posts

Tek cennet.

Zümer/ 39/73. Rablerine karsi gelmekten sakinanlar, boluk boluk cennete goturulurler. Oraya varip da kapilari acildiginda, bekcileri onlara: "Selam size, hos geldiniz! Temelli olarak buraya girin" derler.

Fussilet/ 41/30-2. "Rabbimiz Allah'tir" deyip sonra da dogrulukta devam edenler, onlari, melekler, olumleri aninda: "Korkmayiniz, uzulmeyiniz, size soz verilen cennetle sevinin, biz dunya hayatinda da, ahirette de size dostuz. Burada, canlarinizin cektigi, umdugunuz seyler, bagislayan ve aciyan Allah katindan bir ziyafet olarak size sunulur" diyerek inerler. *

Hadid/ 57/21. Ey insanlar! Rabbiniz tarafindan bagislanmaya, Allah'a ve peygamberine inananlar icin hazirlanmis, genisligi yerle gogun genisligi kadar olan cennete kosusun; bu Allah'in diledigine verdigi lutfudur. Allah, buyuk lutuf sahibidir.

Naziat/ 79/40-1. Ama kim Rabbinin azametinden korkup da kendini kotulukten alikoymussa, varacagi yer suphesiz cennettir

Çok cennet.

Kehf/18/30-1. iyi hareket edenin ecrini zayi etmeyiz. Dogrusu, inanip yararli is yapanlara, iste onlara, iclerinden irmaklar akan Adn cennetleri vardir. Orada altin bilezikler takinirlar, ince ve kalin ipekliden yesil elbiseler giyerek tahtlari uzerinde otururlar. Ne guzel bir mukafat ve ne guzel yaslanacak yer! *

Hacc/ 22/23. Dogrusu Allah, inanip yararli is isleyenleri, iclerinden irmaklar akan cennetlere koyar. Orada altin bilezikler ve inciler takinirlar. Oradaki elbiseleri de ipektendir.

Fatir/ 35/33. Bunlar, Adn cennetlerine girerler. Orada altin bilezikler ve incilerle suslenirler, oradaki elbiseleri de ipektir.

Nebe/78/31-4. Dogrusu, Allah'a karsi gelmekten sakinanlara kurtulus, bahceler, baglar, yasitlar ve dolu kadehler vardir.

Hangisine inanacaksiniz?

Kuran Allah kelemı osyadı böyle yalışlar olmazdı.

Ama Muhammet Allahtan bana vahiy geliyor diye uydurunca yalışlıkta kaçınılmaz olur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim cennet konusunda en çok güldüğüm husus, Kuran'ı yazanların kavruk dünyası. Cennet vaadleri de bu kavrukluktan önemli ölçüde etkilenmiştir. Kuran'da hemen aklıma gelen cennet vaadleri;

*Yiyecek ve şarap

*Altından nehirler akan çadırlar

*Huriler

*Takılar ve güzel kıyafetler

Bugün dünyada öyle hayat yaşayanlar var ki, bu vaadler onları ancak güldürür ve tercih etmek durumunda bırakılsalar bu dünyadaki hayatlarını düşünmeden kitaplardaki cennete tercih ederler.

Bugün hayatımızda olmazsa olmaz kabul ettiğimiz bir çok imkandan, duygudan, arzudan göksel olduğu sanılan kitapta bahsedilmez.

TV'siz, bilgisayarsız, iletişimsiz, su sporları olmayan, dağcılığın bulunmadığı, sınırsız kontursuz telefon imkanı olmayan, son model araçların bulunmadığı, karda kayak yapılamayacak, kar yağışını özleyeceğiniz, yeni yerler keşfedemeyeceğiniz, üzülemeyeceğiniz için sevinmeyi de unutacağınız, adrenalinden yoksun kalacağınız, kitap okuyamayacağınız ve yazamayacağınız, anıların olmadığı, heyecansız, ruhsuz, çocuksu ve fazlasıyla Arabik bir tasvir.

Yeni bir "peygamber" gelse cennet konusunda bugün çok daha "yaratıcı" olurdu.

Yeni aşklara yelken açamayacağımız, reddedilme heyecanı olmayan bir cennete hayır :)

tarihinde koltuk tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

*Yiyecek ve şarap

*Altından nehirler akan çadırlar

*Huriler

*Takılar ve güzel kıyafetler

Bugün dünyada öyle hayat yaşayanlar var ki, bu vaadler onları ancak güldürür ve tercih etmek durumunda bırakılsalar bu dünyadaki hayatlarını düşünmeden kitaplardaki cennete tercih ederler.

Bilhassa arap kralları :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

işin doğrusu ben gerçekten bir yaratıcının olmasını onunda iyi olmasını isterdim.şimdi aynı bir televizyonun fişini çektiklerinde görüntünün kaybolması gibi ölünce yok olucam sonrası ne hiçlik.eh be muhammed madem bir din uyduracaktın bari kısa ama insanlığı ileri götürecek bir şeyler yazsaydın ya yok ama sen kendi uçkurunu düşündün.ne yalanmış be kardeşim 1400 sene olmuş halen inanılıyor ne bileyim ben bir yalan attımı akşama çıkmıyoda .

tarihinde maviyolculuk tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Dünyevi zevki yaşayamayan ama birilerinin yaşaması için köleleştirilmiş yığınlara vaad edilen ama ancak öldükten sonra geçerli olacak bir ''Çek'' karşılığının olup olmadığından asla emim olamayacağınız!

Fakat aynı zamanda başka birileri yani çok küçük bir azınlık zaten Tanrının vaad ettiklerininin fazlasını bu dünyada yaşıyor..Gerçek cennet inanışı şimdi kimin için daha kuvvetlidir,yaşayan içinmi, muhtemelen yaşayacak olan içinmi.?

Sahi kaç milyoner şans oyunu oynar, bilet alır,parasını bunlara harcar?

Kaç tane milyoner (Ateisti,Müslümanı,Yahudisi,Hristiyanı ve sayamayacak olduklarım) mevcut yaşam standartını belirsiz bir cennete tercih eder...Ateist milyonerleri özellikle yazdım mevcut şartlarından pek şikayet etmezler sanırım..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kapitalizm insanlara istediğini yaptırabilmek için...

fener(hrsitiyanlık) ..gs(musevilik) ve Bjk(müslümanlık) yı uydurmuş..

Rakip olmadan olmayacağı şeklinde...

Afyon yerine kullanıp istediğini yaptırmak kolay olmuş.....

Zenginler o kadar rahat etmişlerki.....

halada aynı senaryo..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tek cennet.

Zümer/ 39/73. Rablerine karsi gelmekten sakinanlar, boluk boluk cennete goturulurler. Oraya varip da kapilari acildiginda, bekcileri onlara: "Selam size, hos geldiniz! Temelli olarak buraya girin" derler.

Fussilet/ 41/30-2. "Rabbimiz Allah'tir" deyip sonra da dogrulukta devam edenler, onlari, melekler, olumleri aninda: "Korkmayiniz, uzulmeyiniz, size soz verilen cennetle sevinin, biz dunya hayatinda da, ahirette de size dostuz. Burada, canlarinizin cektigi, umdugunuz seyler, bagislayan ve aciyan Allah katindan bir ziyafet olarak size sunulur" diyerek inerler. *

Hadid/ 57/21. Ey insanlar! Rabbiniz tarafindan bagislanmaya, Allah'a ve peygamberine inananlar icin hazirlanmis, genisligi yerle gogun genisligi kadar olan cennete kosusun; bu Allah'in diledigine verdigi lutfudur. Allah, buyuk lutuf sahibidir.

Naziat/ 79/40-1. Ama kim Rabbinin azametinden korkup da kendini kotulukten alikoymussa, varacagi yer suphesiz cennettir

Çok cennet.

Kehf/18/30-1. iyi hareket edenin ecrini zayi etmeyiz. Dogrusu, inanip yararli is yapanlara, iste onlara, iclerinden irmaklar akan Adn cennetleri vardir. Orada altin bilezikler takinirlar, ince ve kalin ipekliden yesil elbiseler giyerek tahtlari uzerinde otururlar. Ne guzel bir mukafat ve ne guzel yaslanacak yer! *

Hacc/ 22/23. Dogrusu Allah, inanip yararli is isleyenleri, iclerinden irmaklar akan cennetlere koyar. Orada altin bilezikler ve inciler takinirlar. Oradaki elbiseleri de ipektendir.

Fatir/ 35/33. Bunlar, Adn cennetlerine girerler. Orada altin bilezikler ve incilerle suslenirler, oradaki elbiseleri de ipektir.

Nebe/78/31-4. Dogrusu, Allah'a karsi gelmekten sakinanlara kurtulus, bahceler, baglar, yasitlar ve dolu kadehler vardir.

Hangisine inanacaksiniz?

Kuran Allah kelemı osyadı böyle yalışlar olmazdı.

Ama Muhammet Allahtan bana vahiy geliyor diye uydurunca yalışlıkta kaçınılmaz olur.

İnanmak istersen hepsine inanacaksın,birbirini çürüten ayet yokki.
Link to post
Sitelerde Paylaş

Cennete gidince su anki aklimizdan ve kisiligimizden bagimsiz mi olacagiz? Yani sifirlanmis olarak mi gidiyoruz yoksa herseyi hatirlayarak mi? Eger oyleyse dunyada sevdigin insanla yasayacak misin yoksa baska huriler ya da nurilerle mi yasayacaksin? Eger istediginle birlikte olursan esin seni sen de onu kiskanmayacak misin? Bir de bu huriler insan midir yani bir cesit cariye kolelerden midir yoksa melek, cin tarzi seyler mi? Sana hizmet icin yaratildiklari icin onlarin cenneti yasama sanslari yok, hizmet icin oradalar herhalde yani kolelik cennette de devam ediyor. Ayrica her insanda bulunan kiskanclik, hasetlik, kibir, yalan soyleme vb. duygular olacak mi? Insanlar sosyal bir sekilde mi yasayacak, eger oyle ise haksizliklar, kotulukler olacak mi? Yoksa tek basina mi yasayacaksin? Oyle ise her istedigini elde edecegini dusunerek bu cennet yapay bir cennet mi olacak yani sadece istedigin duygulari yasadigini zannettigin bir hayal gibi bir sey mi? Yok oyle degil ise butun cennettekilerin kendi istedigi yasantiyi yasamasi mumkun degil, mesela biri tek seninle yasamak ister ondan mutluluk duyarken sen bunu istemezsen ne olacak? Yani birazcik cennette yasamanin nasil bir sey oldugunu birisi tarif edebilir mi mantikli sekilde?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim cennet konusunda en çok güldüğüm husus, Kuran'ı yazanların kavruk dünyası. Cennet vaadleri de bu kavrukluktan önemli ölçüde etkilenmiştir. Kuran'da hemen aklıma gelen cennet vaadleri;

*Yiyecek ve şarap

*Altından nehirler akan çadırlar

*Huriler

*Takılar ve güzel kıyafetler

Bugün dünyada öyle hayat yaşayanlar var ki, bu vaadler onları ancak güldürür ve tercih etmek durumunda bırakılsalar bu dünyadaki hayatlarını düşünmeden kitaplardaki cennete tercih ederler.

Bugün hayatımızda olmazsa olmaz kabul ettiğimiz bir çok imkandan, duygudan, arzudan göksel olduğu sanılan kitapta bahsedilmez.

TV'siz, bilgisayarsız, iletişimsiz, su sporları olmayan, dağcılığın bulunmadığı, sınırsız kontursuz telefon imkanı olmayan, son model araçların bulunmadığı, karda kayak yapılamayacak, kar yağışını özleyeceğiniz, yeni yerler keşfedemeyeceğiniz, üzülemeyeceğiniz için sevinmeyi de unutacağınız, adrenalinden yoksun kalacağınız, kitap okuyamayacağınız ve yazamayacağınız, anıların olmadığı, heyecansız, ruhsuz, çocuksu ve fazlasıyla Arabik bir tasvir.

Yeni bir "peygamber" gelse cennet konusunda bugün çok daha "yaratıcı" olurdu.

Yeni aşklara yelken açamayacağımız, reddedilme heyecanı olmayan bir cennete hayır :)

Peygamber efendimiz Hz. Muhammed S.A.V. efendimizin hadislerindede cennete daha cok kapsamlı yer verilmiştir.

Peki neden Kur`an-ı Kerimde

*Yiyecek ve şarap

*Altından nehirler akan çadırlar

*Huriler

*Takılar ve güzel kıyafetler

Diye vaadler söz ediliyor.

Yiyecek ve şaraptan bahsediliyor. Bunun sebebi dünya üzerinde içki içme cennette buna kavusacaksın.

*Altından nehirler akan çadırlar (İnsanların malına varlıgına göz dikme haram yeme konu sayet buysa cennette bunlar vaad edilmiş o kula)

Huriler konusuna gelince cenette Hurilerden bahsetmesinin yegane sebebi zinadan uzak durmamız içindir.

Eğerki sıkıntın cinsellik ise karsı cins ise Kuran bize cennette Huriler ile mükafatlandırılacagımızda söyluıyor.

Peki erkekler için Hurilerde kadınlar için böyle bir sey söz konusu değilmi.

Tabiki herseyin en iyisini bilen Allah C.C. kullarına cennette üzüntü olmayacagından kadınlarada bu konuda mükafaat verecektir.

Bunu Peygamber efendimiz Hz. Muhammed S.A.V. hadislerinde belirtmektedir.

Ama Kuran bayanlara karsı buna ifade etmemesinin sebebi edep,ahlak cizgisinden taşmamasıdır.

Burda cok önemli bir mesaj vardır.

Ama bu dine hakaret etmeye calısan zavallı kör insanların bunu anlamalrını beklemek söz konusu olamaz.

Vesselam.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yahu komik misiniz nesiniz?

İçki içmeyelim, zina yapmayalım, haram yemeyelim iyi güzel de caydırıcılık ya da özendiricilik ne işe yarayacak?

Benim zina yapıp yapmayacağımı Allah bilmiyor mu ki cennet vaadiyle beni caydırmaya çalışıyor bu ne biçim saçmalıktır?

Cennet ve cehennemi yaratıyor, cennet kotasını doldurmak istiyor aslında ama olmuyor Levhi Mahfuz daki hesap dünyaya uymuyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Cenneti istemeyenlerin misali:

Bir ayı bir üzüm salkımının altıan gelmiş..Hoplamış zıplamış üzümlere yetişememiş..Sonra da "zaten ekşiydi" demiş gümlemiş gitmiş.

Hem bir dünya güzeli, kendisine meftun olan birini huzurundan kovmuş..O da kendine teselli vermek için "zaten çirkindi" demiş..

İşte, saraylarla, bahçelerle, hurilerle süslendirilmiş ve sevdikleriyle ebedi olaraka yaşayacakları bir cenneti istemeyen kimse de yukarıdaki misallere benzer.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Cenneti istemeyenlerin misali:

Bir ayı bir üzüm salkımının altıan gelmiş..Hoplamış zıplamış üzümlere yetişememiş..Sonra da "zaten ekşiydi" demiş gümlemiş gitmiş.

Hem bir dünya güzeli, kendisine meftun olan birini huzurundan kovmuş..O da kendine teselli vermek için "zaten çirkindi" demiş..

İşte, saraylarla, bahçelerle, hurilerle süslendirilmiş ve sevdikleriyle ebedi olaraka yaşayacakları bir cenneti istemeyen kimse de yukarıdaki misallere benzer.

hadi ya sen cehennemin dibine gideceksin

her sözün allahın ayetlerini yalanlamaktan ibaret

Link to post
Sitelerde Paylaş

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=34544

drekinci ileti 15

Dış dünya objektif bir gerçekliktir. Bizim beynimizin ve algılarımızın dışında olan varlıklar da olabilir. Örneğin Elektromanyetik dalgalar. Bizim beynimize ve algılarımıza hitap etmeyen veya hitap eder hale getirilmemiş varlıklar hakkında hiçbirşey söyleyemeyiz. Çünkü ortada onları tanıyacak bir bulgu yoktur.

Evet biz dış dünyayı algılarımız ve beynimiz ile değerlendiriyoruz. Ama bu değerlendirmeyi dış dünyanın yerine koyamayız. Yani biz değerlendirdiğimiz için dış dünya vardır diyemeyiz. Bu tür değerlendirmelere felsefe literatüründe idealizm denir. İdealizmin iki türü vardır. Birincisinde merkez insandır. İnsan algısı ve değerlendirmesi temeldir. İkincisinde ise objektif dünyanın varlığı kabul edilir ancak bu, mutlak ruh veya mutlak bir düşüncenin eseridir. Birincisinden tanrı benim sonucu, ikincisinde ise tanrı evrenin dışındadır sonucu çıkar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=46380&st=20

Haci ileti no : 31

Duyuları beşle sınırlamak hata.

İnsanlar için temel olarak birbirlerinden farklı beş duyu var.

Görmek, işitmek, dokunmak, tadmak ve koklamak.

Ama onların çeşitleri var.

Milyonlarca renk tonunu görebiliriz. Aynı şekilde frekansı 16 ile 20 bin arasındaki titreşimleri işitebiliriz.

Dokunmanın çeşitli şekilleri var. Hafif dokunma, daha sert temas veya çok daha sert darbe.. Hepsini farılı sinirler iletir

Sıcak ve soğuğu algılama. Kaşıntı ki ne olduğu hala bilinmiyor..

Vibrasyon. Ekstremitelerin ve parmakların pozisyonu..

Bunların dışında karmaşık duyular var. Birden fazla duyunun birlikte algılanması olayı var yani.

Elimizi soğuk bir suya daldırdığımız zaman hem suyu algılarız, hem de sıcaklığını..

Temasla sıvıları algılamak karmaşık bir hisdir.

Elimize aldığımız bir cismin ağırlığını, büyüklüğünü, şeklini, bizim için tehlikeli olup olmadığını vs anlarız.

Baktığımız bir ojenin bize olan uzaklığını biliriz.

Hayvanlar aleminde başka duyular da var. Göçebe kuşlar manyetik alanı algılarlar. Balıklar suda elektrik alanını algılarlar.

Yankı algısı.. Basınç algısı.

Varlılarından şimdilik haberdar olmadığımız duyular da vardır mutlaka.

Bu duyuların bir kısmı kan dolaşımından ve iç organlardaki düzenden sorumludur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Görmüyoruz ama var mantığından vaz geçin. Her elektromanyetik dalganın dedektörü farklıdır.

Richard Dawkins said:

Bilim, tüm önsezilerimize karşın, kristaller ve kayalar gibi katı cisimlerin dahi neredeyse tamamen boşluklardan ibaret olduğunu öğretti.

Ve bildik bir örnek de bir atomun çekirdeğinin bir stadyumun ortasındaki sinek olduğu, sonraki atomun ise bir diğer stadyum olduğu.

Dolayısıyla en sert, en aralıksız, en yoğun kaya bile gerçekten de neredeyse tamamen birbirinden uzak küçük parçacıklar tarafından bozulan bir boşluktan ibaret.

Öyleyse kayalar neden sert ve içinden geçilemez görünüyor ve hissediliyor?

Bir evrim biyoloğu olarak şöyle derdim: beyinlerimiz, vücutlarımızın iş gördüğü büyüklük ve hız koşullarında hayatta kalmamızı sağlayacak şekilde evrildi.

Hiçbir zaman atomların dünyasında hareket edecek şekilde evrilmedik.

Öyle olmuş olsaydı muhtemelen beyinlerimiz kayaları boşluk ile dolu olarak algılardı.

Kayalar ellerimiz tarafından sert ve içine girilemez hissediliyor, çünkü kayalar ve eller gibi cisimler birbirlerinin içlerine giremezler.

Dolayısıyla beyinlerimizin "sertlik" ve "nüfuz edilemezlik" gibi kavramlar inşa etmiş olması faydalı,

çünkü içinde hareket etmemiz gereken orta boy dünyada, vücutlarımızı hareket ettirebilmemize bu gibi kavramlar yardım ediyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...