Jump to content

İslamda kadının hakkı


Recommended Posts

  • 2 weeks later...
  • İleti 471
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

  • 5 months later...

Kimse Allahın ayetini değiştiremez.Ama türkçenin azizliğinden olsa gerek bu çeviri amacını aşıyor.

nisa 34

Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Erkekler, kadınlar üzerinde hakim dururlar, çünkü bir kere Allah birini diğerinden üstün yaratmış ve bir de erkekler mallarından harcamaktadırlar. Bunun için iyi kadınlar, itaatkardırlar. Allah'ın korumasını emrettiği şeyleri, kocalarının yokluğunda da korurlar. Serkeşlik etmelerinden endişe ettiğiniz kadınlara gelince; önce kendilerine nasihat edin, sonra yataklarında yalnız bırakın, yine dinlemezlerse dövün. İtaat ettikleri halde onları incitmek için bahane aramayın. Çünkü Allah, çok yüksek çok büyüktür.

nisa 34 de dövün olarak çevrilen kelime; 25. vadrıbû-hunne : ve onlara vurun

Başka ayetlere bakalım.

Bakara 60

(Medenî 87) Musa (çölde) kavmi için su istemişti de biz ona: Değneğinle taşa vur! demiştik. Derhal (taştan) oniki kaynak fışkırdı. Her bölük, içeceği kaynağı bildi. (Onlara:) Allah'ın rızkından yeyin, için, sakın yeryüzünde bozgunculuk etmeyin, dedik.

7. idrib : vur

Bakara 73

(Medenî 87) "Haydi, şimdi (öldürülen) adama, (kesilen ineğin) bir parçasıylavurun" dedik. Böylece Allah ölüleri diriltir ve düşünesiniz diye size ayetlerini (Peygamberine verdiği mucizelerini) gösterir.

2. ıdribû-hu : ona vurun

A’râf 160

(Mekkî 39) Biz İsrailoğullarını oymaklar halinde oniki kabileye ayırdık. Kavmi kendisinden su isteyince, Musa'ya, "Asanı taşa vur!" diye vahyettik. Derhal ondan oniki pınar fışkırdı. Her kabile içeceği yeri belledi. Sonra üzerlerine bulutla gölge yaptık, onlara kudret helvası ve bıldırcın eti indirdik. (Onlara dedik ki) "Size verdiğimiz rızıkların temizlerinden yeyin. "Ama onlar (emirlerimizi dinlememekle) bize değil kendilerine zulmediyorlardı.

9. en ıdrıb : (vurmak) vurması

Enfâl 50

(Medenî 88) Melekler yüzlerine ve arkalarına vurarak ve "Tadın yakıcı cehennem azabını" (diyerek) o kafirlerin canlarını alırken onları bir görseydin!

5. yadribûne : vururlar

Nûr 31

(Medenî 102) Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tabi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.

45. ve lâ yadribne : ve vurmasınlar

Şu’arâ 63

(Mekkî 47) Bunun üzerine Musa'ya: Asan ile denize vur! diye vahyettik. (Vurunca deniz) derhal yarıldı (on iki yol açıldı), her bölük koca bir dağ gibi oldu.

4. en ıdrib : vurması

Sâd 44

(Mekkî 38) Eline bir demet sap al da onunla vur, yeminini böyle yerine getir. Gerçekten biz Eyyub'u sabırlı (bir kul) bulmuştuk. O, ne iyi kuldu! Daima Allah'a yönelirdi.

4. fadrib (fe ıdrib) : sonra vur,

kelimenin kullanıldığı başka ayetlerde,

değneği taşa vurmak,et parçasıyla adama vurmak,asayı taşa vurmak,meleklerin canı alırken sırta vurması,ayakları yere vurmak,asayı denize vurmak,ot demeti ile vurmak ifadelerinde kullanılmıştır.Bu ifadeler ya mecaza yakın tada çok hafif vuruşları,hatta dokunduruşları

içerir.

Meallerde dövün olarak çevrilir.Dövün kelimesi ağır darbe ifade eder.En azından bir tokatı ifade eder. Şiddetli darbe gerektiren durumlarda şu ifadeler kullanılmıştır.

Nûr 4

(Medenî 102) Namuslu kadınlara zina isnadında bulunup, sonra (bunu isbat için) dört şahit getiremeyenlere seksener sopa vurun ve artık onların şahitliğini hiçbir zaman kabul etmeyin. Onlar tamamen günahkardırlar.

8. feclidûhum (fe iclidû-hum) : o zaman, o taktirde onlara celde vurun

Nûr 2

(Medenî 102) Zina eden kadın ve zina eden erkekten her birine yüz sopa vurun; Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah'ın dininde (hükümlerini uygularken) onlara acıyacağınız tutmasın. Müminlerden bir gurup da onlara uygulanan cezaya şahit olsun.

7. celdetin : yalnız cilde tesir edecek şekilde vurulan sopa

Sâffât 93

(Mekkî 56) Bunun üzerine, yanlarına gelip sağ eliyle vurdu (kırıp geçirdi.)

3. darben : vurarak

Kasas 15

(Mekkî 49) Musa, ahalisinin habersiz olduğu bir sırada şehre girdi. Orada, biri kendi tarafından, diğeri düşman tarafından olan iki adamı birbiriyle döğüşür buldu. Kendi tarafından olanı, düşmana karşı ondan yardım diledi. Musa da ötekine bir yumruk vurup ölümüne sebep oldu. (Bunun üzerine:) Bu şeytan işidir. O, gerçekten saptırıcı, apaçık bir düşman, dedi.

22. vekeze-hu : ona yumruk attı, onu yumrukladı

Görülen odurki,kadının dövülmesi söz konusu değil.kelimenin diğer ayetlerde kullanılışı itibariyle hafif bir vuruş dokunuş anlamı var.Doğrusunu Allah bilir.

bu nedir yaw ? kuranı bir de yanında küçük kullanım kılavuzu kitapçığı ile indireydi allah bari :S islam alimleri bunlarla boğuşup durmaktan bilim ilerleyip tank top uçak roket yapamamışlar demek. şimdi daha iyi anlıyorum :S

Link to post
Sitelerde Paylaş

fil3

Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Üzerlerine sürü sürü kuşlar saldı.

1. ve ersele : ve gönderdi 2. aleyhim : onların üzerine 3. tayren : kuş, uçan 4. ebâbîle : ebabil

fil 4 Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onlara balçıktan pişirilmiş sert taşlar atıyorlardı.

1. termî-him : onların üzerine atıyorlar 2. bi hicâretin : taşları 3. min siccîlin : siccil'den, pişmiş sert tuğladan

hud82

Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Emrimiz geldiğinde, o memleketin üstünü altına geçirdik ve üzerlerine balçıktan pişirilmiş istif taşlar yağdırdık.

7. ve emtar-nâ : ve yağdırdık 8. aleyhâ : onun üzerine 9. hicâreten : taşlar 10. min siccîlin : siccilden (pişirilip sertleştirilmiş kerpiçten yapılmış) 11. mendûdin : dizilip hazırlanmış, istif edilmiş (veya ardarda gelen)

Allah Kuranda lut kavmini helak ederken, Üzerlerine pişirilmiş topraktan sert taşlar yağdırdık der.Bu olayda pişmiş taşları atan kuş yoktur.taşlar gökten yağar.

Fil suresindede atılan madde aynıdır.min siccilin.

fil 3 te tayren kelimesi ,uçan manasınada gelmektedir.

Ebabil, ibil kelimesinin çoğuludur. deve sürüsüne ve bulut sürüsüne ibil denir.

sürü halinde uçuşan,pişmiş taşlar. volkanik bir patlamada etrafa yağan,saçılan taş parçalarını çağrıştırmaktadır.

yanardag6.jpg

http://www.ezberim.b...buyuk-yanardag/

??? orada bi orduyu durdukmak için yanardağ mı patlatıldı yani ? :S

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 1 month later...
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...