Jump to content

gerçek yurt neresi?


Recommended Posts

Sevgili Elanur,

Bak İsa peygamber öldükten sadece 400 yıl sonra Hristiyanlar "İsa Tanrı'dır" dediler mi demediler mi? Bunun dışında Kuran'ın yalanladıgı İsa'nın çarmıha gerildiği vs. gibi yalanlar uyduruldu mu uydurulmadı mı?

E 400 yılda bile bu kadar iftira-yalan uyduruluyorsa 1400 yılda nasıl uydurulmaz canım kardeşim???

Peygamberimize tabi ki de güveniyoruz. Ama şunu niçin anlamıyorsun? Peygamberin hadis yazımını yasakladıgına dair bilgiler var. Bunu da bırak ayetler yasaklıyor hadisi- Kuran'dan başka söze inanmayı, ötesi mi var artık canım?

Senin sahih dediğin hadisler, peygamberimizin ve 4 halifenin yazımını yasakladıgı sözler... ve sen büyük bir hata yapıyorsun bunlara inanamakla...

Peki hadis hadis deyip duruyorsun madem al sana sahih hadis:

Allah’ın elçisinden sözlerini yazmak için izin istedik, bize izin vermedi. (Tirmizi, es sunan, k. ilm 11)

Benden Kuran disinda hiçbir sey yazmayin. Kim benden Kuran disinda bir sey yazmissa imha etsin.”

(Müslim, Sahihi Müslim Kitab-i Zühd, Hanbel, Müsned 3G12, 21, 33)

Biz hadis yazarken Hz. Peygamber yanımıza geldi ve “Yazdığınız şey nedir?” dedi. “Senden işittiğimiz hadisler” dedik. Hz. peygamber: “Allah’ın kitabından başka kitap mı istiyorsunuz? sizden evvelki milletler allah’ın kitabı yanında başka kitaplar yazdıkları için yoldan çıktılar” dedi. (El Hatib, takyid 33)

Ey insanlar ateş tutuşturuldu ve karanlık gecenin parçaları gibi fitneler yakınlaştı. Allah’a yemin ederim ki aleyhimde tutunacak bir şeyiniz yoktur; Kuran’ın helal kıldıkları dışında bir şeyi helal kılmadım. Kuran’ın haram kıldıkları dışındakileri de haram kılmadım. (İbni hişam siret 4 sayfa 332)

Allah bazı farizalar vazetmiştir, onları aşmayın. bazı hadler koymuştur, onlara yaklaşmayın. Bazı şeyleri haram kılmıştır, onları yapmayın. Bazı şeyleri de unutmaksızın size rahmet olması için hatırlatmamıştır, onları da araştırmayın.

(Mahmud ebu reyye, muhammedi sünnetin aydınlatılması, sayfa 403)

Allah’ın kitabında helal kıldığı helal, haram kıldığı haramdır. Hakkında sustuğu ise serbesttir. Allah’ın serbest bıraktıklarını kabul edin ve bilin ki Allah hiçbir şeyi unutucu değildir. (Ebu Davud k. etime 39/tırmizi k. libas 6 ibni mace k. etime 60/ el-müracaat sayfa 20)

Elanur bak bunlar da sahih hadis ne olacak şimdi?

Sevgili Epifun,Hristiyanlık ile İslam dinini birbirlerine benzetilmemeli..şu anki hristiyanlık dinin akla uygun bir yanını görebiliyor musun?

hadis Kur'an'a ters düşüyorsa zaten sahih değildir..biz de mantığa uygun olanı kabul ediyor ve de uyguluyoruz..

Allah’a ve kıyamete inanan, komşusuna iyilik etsin!) [buhari]

(Evinizde pişen yemekten, komşunuzun hakkını verin.) [Şir’a]

(Komşusu aç iken tok yatan, [gerçek] mümin değildir.) [buhari]

(Komşuya da, ana-babaya hürmet eder gibi hürmet etmek gerekir.) [Şir’a]

(Güzel komşuluk et ki, hakiki mümin olasın.) [Tirmizi]

yukardaki hadislerde bir mantık hatası görebiliyor musun?

canım,madem din yalnız kur'an'dır diyorsun,o zaman ondaki hükümleri tamamiyle yerine getirin,tabi tam olarak anlarsanız..

ben dinimi tam olarak yaşamak istiyorum,Rabbimin rızasını tam olarak kazanmak istiyorum ve yanlış itikatta olduğumu sanmıyorum..

Allah doğru yoldan ayırmasın (amin) :rolleyes:

tarihinde elanur tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 64
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Sevgili Epifun,Hristiyanlık ile İslam dinini birbirlerine benzetilmemeli..şu anki hristiyanlık dinin akla uygun bir yanını görebiliyor musun?

hadis Kur'an'a ters düşüyorsa zaten sahih değildir..biz de mantığa uygun olanı kabul ediyor ve de uyguluyoruz..

Allah’a ve kıyamete inanan, komşusuna iyilik etsin!) [buhari]

(Evinizde pişen yemekten, komşunuzun hakkını verin.) [Şir’a]

(Komşusu aç iken tok yatan, [gerçek] mümin değildir.) [buhari]

(Komşuya da, ana-babaya hürmet eder gibi hürmet etmek gerekir.) [Şir’a]

(Güzel komşuluk et ki, hakiki mümin olasın.) [Tirmizi]

yukardaki hadislerde bir mantık hatası görebiliyor musun?

canım,madem din yalnız kur'an'dır diyorsun,o zaman ondaki hükümleri tamamiyle yerine getirin,tabi tam olarak anlarsanız..

ben dinimi tam olarak yaşamak istiyorum,Rabbimin rızasını tam olarak kazanmak istiyorum ve yanlış itikatta olduğumu sanmıyorum..

Allah doğru yoldan ayırmasın (amin) :rolleyes:

Elanur Allah'ın dini tektir.

Ne demek "Hristiyanlık ve İslam birbirine benzetilmemeli"... İkisi de aynı mesajı veren, aynı kaynaktan gelen din. Diğer peygamberlere gelen diğer dinler de... Hepsi aynı! Onu bozup dejenere eden, "Dosdogru yolun üzerine kurulacagım" diyen İblis ve yandaşları...

İnsanlık aynı insanlık... Hayat o zaman da sınav yeri şimdi de... Diğer peygamberlerin yaşam hikayeleri spor olsun diye anlatılmamış heralde Kuran'da, düşünüp ders çıkaralım, öğüt alalım diye anlatılmış...

Her dakika ayrı bir şoka giriyorum seninle mesajlaşırken. Nasıl yorumlar bunlar Elanur?

Allah rızası için kendine gel.

Evet hadis Kuran'a ters düşüyorsa sahih değildir demişsin.

Peki benim sana yukarıda verdiğim hadisler Kuran'a ters mi düşüyor...?Cevabın evetse niçin oldugunu detaylı bir şekilde açıkla lütfen...

Hadisleri bir daha verelim:

Allah’ın elçisinden sözlerini yazmak için izin istedik, bize izin vermedi. (Tirmizi, es sunan, k. ilm 11)

Benden Kuran disinda hiçbir sey yazmayin. Kim benden Kuran disinda bir sey yazmissa imha etsin.”

(Müslim, Sahihi Müslim Kitab-i Zühd, Hanbel, Müsned 3G12, 21, 33)

Biz hadis yazarken Hz. Peygamber yanımıza geldi ve “Yazdığınız şey nedir?” dedi. “Senden işittiğimiz hadisler” dedik. Hz. peygamber: “Allah’ın kitabından başka kitap mı istiyorsunuz? sizden evvelki milletler allah’ın kitabı yanında başka kitaplar yazdıkları için yoldan çıktılar” dedi. (El Hatib, takyid 33)

Ey insanlar ateş tutuşturuldu ve karanlık gecenin parçaları gibi fitneler yakınlaştı. Allah’a yemin ederim ki aleyhimde tutunacak bir şeyiniz yoktur; Kuran’ın helal kıldıkları dışında bir şeyi helal kılmadım. Kuran’ın haram kıldıkları dışındakileri de haram kılmadım. (İbni hişam siret 4 sayfa 332)

Allah bazı farizalar vazetmiştir, onları aşmayın. bazı hadler koymuştur, onlara yaklaşmayın. Bazı şeyleri haram kılmıştır, onları yapmayın. Bazı şeyleri de unutmaksızın size rahmet olması için hatırlatmamıştır, onları da araştırmayın.

(Mahmud ebu reyye, muhammedi sünnetin aydınlatılması, sayfa 403)

Allah’ın kitabında helal kıldığı helal, haram kıldığı haramdır. Hakkında sustuğu ise serbesttir. Allah’ın serbest bıraktıklarını kabul edin ve bilin ki Allah hiçbir şeyi unutucu değildir. (Ebu Davud k. etime 39/tırmizi k. libas 6 ibni mace k. etime 60/ el-müracaat sayfa 20)

Ayetleri de bir daha verelim:

Enam Suresi 114:

Allah size kitabı detaylandırılmış bir halde indirmişken Allah’ın dışında bir hüküm koyucu mu arayayım.

Enbiya Suresi 45:

De ki: Ben sizi yalnızca vahiy ile uyarıp, korkutuyorum.

Araf Suresi 203:

Onlara bir ayet getirmediğin zaman “Şuradan buradan derleseydin ya” derler. De ki “Ben sadece Rabbimden bana vahiy edilene uyuyorum. Bu Rabbinizden olan kavrama yeteneğidir, iman edecek bir toplum için doğruya iletilme ve rahmettir.”

Yunus Suresi 15:

Onlara ayetlerimiz açık açık okununca, bizimle karşılaşmayı ummayanlar “Bize bundan başka bir Kuran getir veya bunu değiştir.” dediler. De ki “Onu kendiliğimden değiştirmem benim için söz konusu olamaz. Ben sadece vahyolunana uyuyorum.”

Maide Suresi 67:

Ey resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan onun verdiği peygamberlik görevini yerine getirmemiş olursun. Allah seni insanlardan korur. Allah, küfre batmış topluluğa kılavuzluk etmez.

İsra Suresi 73-75:

Başka bir şeyi uydurup bize yakıştırman için nerdeyse seni sana vahyettiğimizden ayırıp saptıracaklardı. İşte o zaman seni dost edineceklerdi. Seni sağlamlaştırmasaydık, onlara neredeyse bir parça meyledecektin O zaman da hayatın ve ölümün azabını katlayarak sana tattırırdık. Sonra bize karşı bir yardımcı da bulamazdın

Maide Suresi 49:

Sen de aralarında, Allah’ ın indirdiğiyle hükmet.

Enam Suresi 38:

Biz bu kitap'ta, herhangi birşeyi ne eksik bıraktık, ne fazla yaptık.

Araf Suresi 185:

Göklerin ve yerin melekutuna, Allah'ın yarattığı herhangi birşeye bakmadılar mı; ecellerinin gerçekten yaklaşmış olabileceğini düşünmediler mi? Peki, bu Kur'an'dan sonra hangi hadise/söze iman ediyorlar?

Casiye Suresi 6:

İşte bunlar, Allah'ın ayetleridir ki, onları sana hak olarak okuyoruz. Hal böyle iken Allah'tan ve onun ayetlerinden sonra hangi hadise/söze inanıyorlar?!

Yusuf Suresi 111:

Yemin olsun ki, resullerin hikâyelerinde, aklını ve gönlünü çalıştıranlar için bir ibret vardır. Bu Kur'an, uydurulacak bir hadis/bir söz değildir; aksine o, önündekini tasdikleyici, her şeyi ayrıntılı kılıcıdır. İnanan bir topluluk için de bir kılavuz ve bir rahmettir.

En'am Suresi 140

Şu bir gerçek ki, ilimsizlik yüzünden öz evlatlarını beyinsizce katledenlerle Allah'ın kendilerine verdiği rızıkları, Allah'a iftira ederek haramlaştıranlar gerçekten hüsrana uğramışlardır. İnan olsun, sapıtmışlardır onlar; hiçbir zaman doğruyu ve güzeli bulamazlar.

Araf 32 De ki: "Allah'ın kulları için çıkardığı süsü, güzel, temiz ve tatlı rızıkları kim haram etmiş?" De ki: "Dünya hayatında onlar, inananlar için de var. Kıyamet gününde ise yalnız inananlar içindir onlar." Bilgiden nasipli bir topluluk için biz, ayetleri böyle ayrıntılı kılıyoruz.

Ha bu arada Kuran'daki hükümleri yerine getirmediğimi nereden biliyorsun? Bu nasıl bir ön yargı, nasıl bir cürret...

Allah doğru yola soksun, sonra da hiç ayırmasın...

tarihinde epifun tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
ankebut 64:Bu dünya hayatı oyun ve eğlence türünden tutkulu bir oyalanmadır.gerçekten ahiret yurdu ise asıl haya odur.bir bilselerdi.

bir çok insan dünya üzerinde eksiksiz ve mükemmel bir yaşamın kurulabiliceğini sanır.gerekli maddi imkanlar elde edildiğinde bu dünyadaki yaşamın insanı tam olarak tatmin edebileceğini ve mutlu kılabileceğini düşünür.en yaygın kanaate göre insan maddi bir zenginlik,bu düşünce doğrultusunda gerçekleştirilmiş bir evlilik,diğer insanların gözünde saygınlık ve toplum içinde güçlü bir kariyer elde ettiğinde kusursuz bir hayat kurmuş olur.oysa kuran ı kerimde bu tür bi bakış açısı şiddetle yerilmektedir.aksine kuranda dünya üzerinde sürdürdüğümüz yaşamın asla eksiksiz,mükemmel ve sorunsuz olamıcağı bildirilmiştir..çünkü dünya hayatı özellikle böyle tasarlanmıştır.dünyada imtihan ortamının hikmeti gereği cennet ve cehenneme ait özellikler bir arada bulunurlar.bu şekilde müminler hem cennet hemde cehennem hakkında fikir edinir hemde dünyadaki kısa ve geçici yaşama kaptırmak yerine gerçek ,kusursuz, eksiksiz ve sonsuz yaşam olan ahirete yönelirler.Allah ın kulları için seçip beğendiği yaşamda işte bu ahiret hayatıdır.ahiret kuranı kerimde insanların gerçek ve ebedi yurdu olarak tarif edilir.

Gercek yurdun neresi oldugunu bilenler kendilerine yediden yetmise hurilerle dolu haremler kurup ganimetin yuzde yirmisini indiragandi yapmislar, etraftaki ayak takimini uyutmak icin de "sizin hakkinizi siz ota moka karistiktan sonra Allan belami versin ki verenlerden olacam" diye gazi vermisler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
ankebut 64:Bu dünya hayatı oyun ve eğlence türünden tutkulu bir oyalanmadır.gerçekten ahiret yurdu ise asıl haya odur.bir bilselerdi.

bir çok insan dünya üzerinde eksiksiz ve mükemmel bir yaşamın kurulabiliceğini sanır.gerekli maddi imkanlar elde edildiğinde bu dünyadaki yaşamın insanı tam olarak tatmin edebileceğini ve mutlu kılabileceğini düşünür.en yaygın kanaate göre insan maddi bir zenginlik,bu düşünce doğrultusunda gerçekleştirilmiş bir evlilik,diğer insanların gözünde saygınlık ve toplum içinde güçlü bir kariyer elde ettiğinde kusursuz bir hayat kurmuş olur.oysa kuran ı kerimde bu tür bi bakış açısı şiddetle yerilmektedir.aksine kuranda dünya üzerinde sürdürdüğümüz yaşamın asla eksiksiz,mükemmel ve sorunsuz olamıcağı bildirilmiştir..çünkü dünya hayatı özellikle böyle tasarlanmıştır.dünyada imtihan ortamının hikmeti gereği cennet ve cehenneme ait özellikler bir arada bulunurlar.bu şekilde müminler hem cennet hemde cehennem hakkında fikir edinir hemde dünyadaki kısa ve geçici yaşama kaptırmak yerine gerçek ,kusursuz, eksiksiz ve sonsuz yaşam olan ahirete yönelirler.Allah ın kulları için seçip beğendiği yaşamda işte bu ahiret hayatıdır.ahiret kuranı kerimde insanların gerçek ve ebedi yurdu olarak tarif edilir.

Allah halt etmis. Insanin gercek yurdu huzur icinde yasadigi , hayatin tadini tam anlami ile aldigi, devleti bir ocu olarak degil, bir hizmetci olarak gordugu yerdir.

Ne ahireti? Ahiretse bu dunyada bosuna yasamayin, en azindan diger dunya insanlarina yardiminiz olmus olur.

Saygilar

Link to post
Sitelerde Paylaş

Konuyla ilgili eski bir yazım:

KURAN`A GÖRE DÜNYA VE AHİRET BİR BÜTÜNDÜR

Kuran kötülerin daha bu dünyada cehennemi yaşamaya başlayacağını,iyilerin ise cenneti daha bu dünyadayken yaşamaya başlayacağını söylüyor:

-Allah`ın mescitlerinde, Allah`ın isminin anılmasını engelleyen ve onların harap olmasına çalışan kimselerden daha zalim kim olabilir? Bunların oralara korka korka girmekten başka çareleri yoktur. Bunlara dünyada zillet, ahirette de büyük bir azap vardır.

-O inkar edenleri, dünya ve ahirette şiddetli bir azaba çarptıracağım, onların hiçbir yardımcıları da olmayacak! (Al-i İmran suresi 56. ayet)

-Allah da onlara hem dünya nimetini verdi hem de ahiretin güzel sevabını verdi; öyle ya Allah güzel iş yapanları sever. (Ali İmran suresi 148. ayet) (Bu ayette hem dünyada hem de ahirette cennet yaşamına,güzelliklere,nimetlere kavuşan insanlardan bahsediliyor.)

- Bizi,doğru yola yönelt.nimet verdiklerinin yoluna ilet.(fatiha 5-6)

)

-Onlardan kimileri de "rabbimiz,bize dünyada da,ahirette de en hayırlısını,en güzelini ver,bizi ateşin azabından koru"der.işte bunlar kazandıkları şeylerden paylarını alırlar.(bakara) (Bu ayette de hem dünyada hem de ahirette güzellikleri isteyenlerin doğru yolda olduğu belirtiliyor)

-şeytan sizi kötülüğe çağırır,fakirlikle korkutur ve cimriliği emreder.Allah ise bolluk vericidir.Allah`ın ihsanı boldur,her şeyi O bilir.dilediğine Allah zenginlik ve bolluk verir.şüphesiz ki böyleleri büyük bir hayra ermiştir.aklı erenler bundan ibret alırlar(bakara)

-De ki "Allah`ın kulları için verdiği süslenecek şeylerle rızık olarak verdiklerinin temiz olanlarını kim yasak edebilir?"yine de ki "bunlar dünyadaki inançlı kişilerindir.ahirette ise yalnız onlarındır".ayetlerimizi anlayanlara bu şekilde açıklamaktayız.(araf süresi 32.ayet) (Bu ayette dünyadaki güzelliklerin aslında müminler için hazırlandığı söyleniyor.Ama bilindiği üzere bu dünyadaki nimetlerden inkarcılar da yararlanabiliyor.Ahirette ise yalnızca müminlerin yararlanacağı söyleniyor.)

-Ey inananlar!Allah`a ortak koşanlar pis insanlardır.bu yıldan sonra onları mescid-i haram`a yaklaştırmayın,yoksulluktan çekinirseniz bilin ki Allah,yakında sizi bol nimetleriyle zengin edecektir.Allah bilendir,hüküm ve hikmet sahibidir.(tövbe suresi 28. ayet)

-O Allah ki, yeryüzünde ne varsa hepsini sizin için yaratmıştır.(bakara 29)

-Ey insanlar!yeryüzünde bulunan rızıklardan helal ve hoş olarak yiyin(bakara 167)

-Allah seni öksüz bulup barındırmadı mı?yine seni şaşırmış bulup da doğru yola iletmedi mi?seni yoksul bulup zengin etmedi miduha suresi 6-7-8. Ayetler)(Burada dikkat edilirse önce istenmeyen,kötü durum,sonra da istenen güzel durumlar belirtiliyor.Öksüzlükten barınmışlığa terfi,şaşırmışlıktan doğru yola giriş ve en son olarak da fakirlikten zenginliğe yükselmek.)

-süleyman dua etti"ya Rabbim,beni bağışla.bana bundan sonra kimsenin erişemiyeceği saltanat ver.şüphesiz bütün muradları ihsan eden sensin."(sad süresi 35. ayet)(Ayrıca Süleyman peygamberin mal sevgisini Allah`ı anmak için istediği ve kimsenin erişemiyeceği bir saltanatın kendisine verildiği söyleniyor başka ayetlerde.)

"Allah,hiçbir şeye gücü yetmeyen,başkasının malı olmuş bir köle ile ,katımızdan kendisine verdiğimiz güzel rızıktan gizli ve açık olarak harcayan bir kimseyi örnek verir.bunlar hiç bir olurlar mıNahl 75)

Evet burda da kimseye faydası dokunmayan fakir ve özgür olmayan bir kimseyle etrafına hayır işleyen ve zekat veren zengin ve özgür bir kimse kıyaslanıyor ve zenginlik üstün tutuluyor.

- Allah size kolaylık diliyor zorluk dilemiyor (Bakara 185. ayetten) (bu ve benzeri pek çok ayete göre Allah`ın kullarında görmek istediği;mümkün mertebe sıkıntısız ,kolaylık ve güzelliklerle dolu hayattır.)

Taha Suresi 124. Ayet: Kim benim zikrimden/Kur`anımdan yüz çevirirse onun için zor, sıkıcı bir hayat şekli/dar bir geçim vardır; kıyamet günü de onu kör olarak haşrederiz. ( ayette günahkarların bu dünyada sıkıntı dolu bir hayat yaşayacağı, ahirette de kaybedenlerden olacağı belirtiliyor.)

Allah`ın yeryüzünde cezalandırma yöntemlerinden biri fakirlik verme ve nimetlerden kısmadır:

Enam Suresi 146. Ayet: Yahudilere bütün tırnaklı hayvanları haram ettik. Bir de bunlara sığır ve koyunun, sırtlarında, barsakları üzerinde veya kemiklere yapışık kuyruk kısmının dışındaki yağlarını da haram ettik. Bunu onlara azgınlıkları yüzünden bir ceza yaptık. Şüphesiz Biz, her hususta doğru söyleriz. (Bu ayette ceza olarak, normalde haram olmayan şeylerin yasaklandığı görülüyor.)

- Ve üzerlerine zillet, eziklik ve yoksulluk damgası vuruldu, Allah`tan bir gazaba çarpıldılar.(Bakara suresi 61. Ayetten...) (Yine Allah`ın bu dünyada azap etme yöntemi olarak yoksullaştırmayı yani dünya nimetlerinden kısmayı görüyoruz.)

Nisa Suresi 160. Ayet: Yahudilerin zalimlikleri ve Allah yolundan çevirmeleri sebebiyle onlara helal edilmiş olan bir çok temiz ve hoş nimetleri kendilerine yasakladık. (Yine günahkarlığın sonucu olarak dünyadaki güzelliklerin yasaklanmasını görüyoruz.)

DÜNYADAKİ SIKINTILARIN SEBEBİ İŞLEDİĞİMİZ GÜNAHLARDIR

-Bunun nedeni şudur: Allah, bir kez bir kavme verdiği bir nimeti, onlar kendilerindeki bu nimete erme sebebini değiştirmedikçe değiştirecek değildir ve Allah, işiten ve bilendir. (Enfal suresi 53. ayet) (Eğer bir insanın veya kavmin başına bir felaket geliyorsa mutlaka birşeyler yolunda gitmiyor,uyarılıyor demektir.Ayrıca idam,el kesme ve hapis cezaları da günahkarların daha bu dünyada ızdırabı yaşamaya başlamaları için istenmektedir.Eğer pişman olup tövbe etmezlerse ahirette de ızdırapları büyüyerek artacaktır.Kısacası bu dünyada yaşanan hiçbir musibet hayra alamet değildir.)

Buna karşılık iyilik yapanlar güzellikleri bu dünyada da yaşamaya başlıyorlar.Yani güzelliklerle imtihan ediliyorlar çoğu kez:

Enfal Suresi 17. Ayet: Sonra onları siz öldürmediniz, fakat onları Allah öldürdü; attığın zaman da sen atmadın, lakin Allah attı. Bu da mü`minlere güzel bir imtihan geçirtmek içindi. Gerçekten Allah işitendir, bilendir!

Cinn Suresi 16.-17. ayet Ayet: Onlar gerçekten o yol üzere dosdoğru gitselerdi, elbette kendilerini bol bir su ile suvarırdık. Ki onları, onun içinde imtihan edelim. Kim Rabbinin zikrinden/Kur`an`dan yüz çevirirse Rabbi onu, gittikçe yükselen bir azaba sokar.

Ayrıca Kuran maddi,teknolojik ve askeri açıdan güçlü olmamazı emrediyor:

Enfal Suresi 60. Ayet: Sizler de onlara karşı gücünüzün yettiği her çeşit kuvvetten savaş için beslenen atlardan hazırlayın; onunla hem Allah`ın düşmanı hem sizin düşmanınızı, hem de sizin bilmediğinizi fakat Allah`ın bildiği diğer düşmanlarınızı korkutursunuz. Allah yolunda her ne harcarsanız mükafatı size tamamen ödenir ve hiç zarara uğramazsınız. (Bu da maddi güç ve zenginlikle olur.Özellikle günümüzde teknolojik ve maddi güç olmadan bu emri yerine getirmenin imkanı yoktur.)

Enam Suresi 140. Ayet: Bilgisizlik ve düşüncesizlikle çocuklarını öldürenler ve Allah`ın kendilerine rızık olarak verdiği nimetleri, Allah`a iftira ederek yasaklayanlar, kesinlikle zarar ettiler. Şüphesiz onlar, yanlış gittiler ve hiçbir zaman muvaffak olamadılar. (Dünya güzelliklerini günah olarak görmek ve onlara sırt çevirmek sapma olarak gösteriliyor)

DÜNYA VE AHİRET BÜTÜNLÜĞÜNÜ VURGULAYAN AYET ÖRNEKLERİ VERMEYE DEVAM EDELİM:

Tevbe Suresi 74. Ayet: Allah`a, söylemediklerine dair yemin ediyorlar. Andolsun ki, o küfür sözünü söylediler, müslüman olduktan sonra yine kafirlik ettiler ve başaramadıkları cinayeti kurdular. Oysa öç almaya kalkmaları için kendilerini Allah`ın peygamberiyle, ilahı lütfundan zenginleştirmiş olmasından başka bir sebep de yoktu. Eğer tevbe ederlerse haklarında hayırlı olur, şayet yan çizerlerse Allah onları dünyada ve ahirette acı bir azaba uğratır; onların yeryüzünde ne bir kayırıcısı ne de bir yardımcısı bulunur.

Hasr Suresi 3. Ayet: Allah onlara sürgünü yazmamış olsaydı, mutlaka dünyada kendilerine azap edecekti. Ahirette ise onlara ateş azabı vardır.

Araf Suresi 152. Ayet: Şüphesiz o danayı tanrı edinenlere Rablerinden bir gazap ve dünya hayatında da bir zillet erişecektir. İşte iftira edenleri böyle cezalandırırız.

Fussilet Suresi 16. Ayet: Biz de kendilerine dünya hayatında zillet azabını tattırmak için uğursuz günlerde üzerlerine sarsar rüzgarı (dondurucu veya çok gürültülü bir kasırga) gönderdik. Elbette ki, ahiret azabı daha zahmetlidir; hem de onlar kurtarılamayacaklardır.

Zümer Suresi 26. Ayet: Geliverdi de Allah onlara dünya hayatında zilleti tattırdı. Ahiret azabı ise elbette daha büyüktür. Keşke bilselerdi.

Günahkarlar bu dünyada azabı ve sıkıntıyı tatmaya başlayarak cezalandırılmaya başlıyorlar.Aynı zamanda bu dünyadaki sıkıntılar bir uyarıcı görevi de görüyor:

Secde Suresi 21. Ayet: Şu da bir gerçek ki, onlara en büyük azaptan önce o yakın azaptan (dünya azabından) da tattıracağız, belki dönerler.

Başımıza gelen her kötülük ve sıkıntınin sorumlusu biziz.Allah bize iyilikleri sınırsızca göndermekte.Kötülük ve sıkıntıları ise hakettiğimiz zaman gönderir.Allah hiçbir zaman kullarına zulmetmez,insanlar kendi kendilerine zulmederler sadece:

-İyilik ve güzellikten sana her ne ererse Allah`tandır. Kötülük ve çirkinlikten sana ulaşan şeyse kendi nefsindendir. Biz seni insanlara bir resul olarak gönderdik. Tanık olarak Allah yeter.(Nisa Suresi 79. ayet)

Rum Suresi 36. Ayet: Bir de Biz insanlara bir rahmet tattırdığımız zaman ona güveniyorlar; ellerinin yaptığı birşey sebebiyle başlarına bir kötülük gelince de (hemen) her ümidi kesiveriyorlar.

Rum Suresi 41. Ayet: İnsanların kendi ellerinin kazandığı şeyler yüzünden karada ve denizde fesat meydana geldi (ki Allah) yaptıklarının bazısını kendilerine tattırsın ki vazgeçsinler.

Sura Suresi 30. Ayet: Başınıza ne musibet geldiyse kendi ellerinizle kazandıklarınız yüzündendir. Oysa bir çoğunu da bağışlıyor.

****

Doğru yolda olanlar yine daha bu dünyada mükafatlandırılmaya ve güzelliklerle imtihan edilmeye başlıyorlar:

Ankebut Suresi 27. Ayet: Biz ona İshak ile Yakub`u da ihsan ettik, peygamberliği ve kitabı onun zürriyetinde kıldık, kendisine dünyada mükafatını verdik. Şüphesiz o, ahirette de iyilerdendir.

Mumin Suresi 51. Ayet: Elbette Biz peygamberlerimize ve iman edenlere hem dünya hayatında, hem de şahitlerin dikileceği günde yardım edeceğiz.

Zümer Suresi 10. Ayet: Tarafımdan söyle: "Ey iman eden kullarım, Rabbinize takva ile sığının. Bu dünyada güzellik yapanlara bir güzellik vardır. Allah`ın toprağı geniştir. Ancak sabredenler mükafatlarına hesapsız erdirilir."

Nahl Suresi 122. Ayet: Ve Biz ona dünyada bir iyilik verdik. Şüphesiz ki o, ahirette de mutlaka iyiler arasında olacaktır.

Nahl Suresi 41. Ayet: Zulme uğradıktan sonra Allah uğrunda hicret edenlere gelince, kesinlikle onları dünyada güzelce yerleştireceğiz; ahiret mükafatı ise daha büyüktür, eğer bilseler.

İbrahim Suresi 27. Ayet: Allah iman edenleri hem dünyada, hem de ahirette değişmeyen sözle sağlamlaştırır. Haksızlık edenleri ise şaşırtır ve Allah, ne isterse onu yapar.

Yunus Suresi 64. Ayet: Onlara dünya hayatında da ahirette de müjde vardır. Allah`ın sözlerinde değişme yoktur; İşte bu büyük kurtuluş!

Bakara Suresi 265. Ayet: Allah`ın hoşnutluğunu aramak ve kendilerini veya bir kısmını Allah yolunda pay sahibi kılmak için mallarını harcayanların durumu ise bir tepenin üstünde bulunan, üzerine kuvvetli bir sağnağın yağıp meyvelerini iki kat artırdığı bir bahçenin durumuna benzer. Bir sağnak yağmazsa, ona mutlaka bir çisinti düşer. Allah, yaptıklarınızı gözetliyor.

****

Selam ve sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...