Jump to content

Evrimin tam olarak açıklayamadığı noktalar


Recommended Posts

Teşekkürler.Gördüğün gibi canlıdan bir şey kalmamış.Sadece taştan kalan bir izden ibaret.Bunu söylemeye çalışmıştım.

Fosil ile mumyayı birbirine karıştırıyorsun yalnız. Fosillerin diğer bir adı da taşıllardır, yani bu bir taşlaşma olayına işaret eder ki, taşıl sözcüğü zaten olayın ne olduğunu açıklıyor. Bazılarının sandığı gibi fosiller canlıdan geriye kalan kurumuş kemikler değildir. Kurumuş kemiklere genelde mumya diyoruz ve mumyalar da bilindiği gibi sadece birkaç bin yıl bozulmadan kalabilirler. Fosiller ise taşlaşmış olan insan veya hayvan kemiklerine verilen isimdir. Tüm fosiller zaten taştır.

Eğer bir canlı öldüğünde, içinde bulunduğu tortu tabakası çözünebilir mineraller barındırıyorsa bu mineraller ölen canlının vücudun içine sızıp organik madde ile yer değiştirir ve bu şekilde taşlaşarak sertleşir. Buna minerilazyon veya silisleşme diyoruz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Fosil ile mumyayı birbirine karıştırıyorsun yalnız. Fosillerin diğer bir adı da taşıllardır, yani bu bir taşlaşma olayına işaret eder ki, taşıl sözcüğü zaten olayın ne olduğunu açıklıyor. Bazılarının sandığı gibi fosiller canlıdan geriye kalan kurumuş kemikler değildir. Kurumuş kemiklere genelde mumya diyoruz ve mumyalar da bilindiği gibi sadece birkaç bin yıl bozulmadan kalabilirler. Fosiller ise taşlaşmış olan insan veya hayvan kemiklerine verilen isimdir. Tüm fosiller zaten taştır.

Eğer bir canlı öldüğünde, içinde bulunduğu tortu tabakası çözünebilir mineraller barındırıyorsa bu mineraller ölen canlının vücudun içine sızıp organik madde ile yer değiştirir ve bu şekilde taşlaşarak sertleşir. Buna minerilazyon veya silisleşme diyoruz.

Teşekkürler.Bir hata yaptık anibale inandık.

tarihinde xseddx tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Teşekkürler.Bir hata yaptık anibale inandık.

Her neyse konular biraz karışmış, zaten tüm yazılanları da okuyamadım, kimin ne dediğini bilemeyeceğim.

Kambriyen Öncesi döneme ait fosiller hakkında kısaca özetlersek:

-Kambriyen öncesi döneme ait fosiller mevcuttur

-Bu dönemdeki canlı türleri genelde yumuşak doku içerdiğinden çoğu fosiller "iz fosilleri"dir.

-Yine de Kambriyen öncesi döneme ait canlıların -yumuşak dokulara rağmen- taşlaşmış gerçek fosilleri de mevcuttur.

-Yumuşak dokuların da fosilleşebildiği bu özel ve çok ender fosilleşme türüne "Burgess Shale tipi fosilleşme" (Burgess Shale type preservation) denir.

-Kambriyen öncesi canlılara örnek Edikara faunası (veya biotası) olup 610 milyon ile 540 milyon yıl öncesine denk gelir

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu kadar kısa bir zamanda canlı filumları nasıl bu kadar çoğalabilir?Pek olası değil gibi.

Olası değil mi?

Yani sen filumların varlığını mı reddediyorsun, onların ortaya çıkma hızını mı?

Kaç yılda ortaya çıksalardı kabul edecektiniz?

40 milyon yıl yetmiyor mu? Siz bir gecede mi çıktıklarını sanıyorsunuz?

Bu sürenin muhtemelen 40-50 milyon yıl olduğu sanılıyor.

Birilerinin 40 milyon yıl için bu çok ısa bir süredir demesi, sizin zaten küçük olan aklınızı çelmesi için işten bile değil.

Bahaneye bakıyorsunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

evrende bir kaç milyon yıl bazı olaylarda kısa ir süre olarak görülebilir ama arkadaşa şunu dşünmesini tavsiye ediyorum uyumadan yemeden dinlenmeden çmeden wc gitmeden şimdi başlasa koca bir seneyi bir sayıya eşit tutsa ömrü 40 milyon demeye yetmeyebilir şaka değil isterse hesaplasın

ve sadece 50 10 yılda kediler yoğurt ekmek prinç tahıl baharat sebze yemeye alışmışsa yollardan geçerken sağa ve sola bakıp yol boş bile olsa geçiyorlarsa köpeklerde böyle

40 milyon yılda canlılık ne gibi değişimler yaşar hesaplayın 100 yılda insan ömrü 50 yıl arttı 200 seneyede çıkcağı söyleniyor kısa zamanda.

Link to post
Sitelerde Paylaş

100 yılda insan ömrünün 50 yıl artmasının evrimle hiçbir alakası olamaz. Çünkü evrimin meyvelerini vermesi en azından 100 binlerce yıl gerektirir diye biliyorum.

Fakat bu durum gerçekten ilginç. Şöyleki Einsteinin bahsettiği hız ve zaman ilişkisi doğruysa ki doğruluğu bazı deneylerle ispatlanmış durumda, dünyamızın içinde bulunduğu samanyolu galaxisinin hızı azalmış ve bu durum bizim tarafımızdan zamanın hızlanması şeklinde algılanmış olabilir. Biyolojik ömrümüzün sabit olduğunu varsayarak yola çıkarsak zamanın 2 kat hızlandığı sonucuna ulaşabiliriz diye düşünüyorum. Yalnız bu ne derece doğru bir düşüncedir bilemiyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu kadar kısa bir zamanda canlı filumları nasıl bu kadar çoğalabilir?Pek olası değil gibi.

Olası nedenler incelendiğinde aslında bu durum pek de şaşırtıcı değil. Çünkü bu dönemde doğada ve canlılar aleminde birbirine takip eden ve karşılıklı olarak birbirlerinin oluşmasını zorlayan bir çok olaylar olmuştur. Bu neden ve olaylara baktığımızda canlı filumların kısa bir süre içinde çeşitlenmesi adeta bir zorunluluk olmuştur diyebiliriz.

Yanlış anlaşılan noktalardan biri de Kambriyen patlamasının çok hücreli canlılığın "bir anda" ortaya çıktığı şekilde anlaşılmasıdır. Bugün bir çik bilimci yanıltıcı bulduğu için Kambriyen Patlaması yerine "Kambriyen yayılması" terimini kullanmak mecburiyetinde kalmıştır. Kambriyen patlaması dediğimiz olay, çok hücreli yaşamın ortaya çıkışı Kambriyenden önceki Ediacara, Burgess Shall ve Tommotion faunaları ile birlikte 70-100 milyon yıllık bir süreçtir. Eğer doğru anlaşılması için bir daha tekrarlamak gerekirse, bütünüyle denizel bir canlılıktır. Bu dönemde karalarda hiç bir yaşam yoktur. Denizel canlılığın karalara taşınması basit yosunlarla birlikte ancak Kambriyen dönemin sonunda gerçekleşir. Söylenildiği veya ima edildiği gibi Kambriyende bütün türler ortaya çıkmamıştır. Sadece günümüz canlıların da sahip olduğu genel vücut yapı planı evrilme göstermiştir, yani belli canlılığın temel vücut planı anlamına gelen belli filumlar ortaya çıkmış ve trilobitler dahil bunların hemen tamamı da daha sonra yok olmuştur.

Birbirini takip eden bu olaylar nelerdi diye soracak olursak, biraz daha geçmişe gidip süreci Ediacana ile başlattığımızda günümüzden 800 milyon yıl önce yeryüzü Rodinia adı verilen tek bir kara kütlesi halindeydi. Kambriyen'e geldiğimizde bu karasal yapı parçalanmış ve çeşitli bölümlere ayrılarak farklı habitatların ortaya çıkmasına yol açmıştır. Yine bu dönem öncesinde dünya buzullarla kaplıydı ve buzulların erimesiyle birlikte hem suda ve hem de atmosferde oksijen artışı olmuştur. Oksijenin hücreleri büyütücü bir etkisi olduğu bilinmektedir. Yine oksijen artışı ile birlikte sularda korda ve kemik oluşumuna yol açan kalsiyum türü minerallerin artışı da bir etkendir. Denizlerdeki kalsiyum minarellerinin artışı canlıların içinde barındırdıkları bu kalsiyum fazlalığını kabuk, kemik gibi yapılar geliştirerek değerlendirmesine, bu anlamda kemik ve kabukların oluşmasına neden olmuştur. Bazı canlılarda kabuk oluşumu, kemiklerin ortaya çıkması ile daha iyi bir korunma sistemi oluştu, bu aynı zamanda canlılar arasında bir silahlanma yarışı da başlattı. Ayrıca kambriyen öncesinde kitlesel bir yok oluş olduğu biliniyor. Canlılık tarihinde her kitlesel yok oluş sonrasında canlı çeşitliliğinde bir patlama yaşanmıştır. Kambriyen canlılığı da tıpkı daha sonra gerçekleşen böcek ve memelilerin ortaya çıkışı gibi böyle bir özellik göstermektedir. Bunun yanında Kambriyen döneminin av-avcı arasında ilk rekabetlerin ve silahlanma yarışının ortaya çıktığı tarihsel dönem olduğu da göz önüne alınırsa av-avcı arasında artan bu rekabet ortamı da, türler üzerinde büyük bir değişim baskısı yaratır. Kıtasal izolasyon, mineralizasyon, oksijen penetrasyonu ve avcı sürüklemesi gibi nedenleri de işin içine katarsak, bu dönemde canlılarda neden evrim hızının ve ritminin ondan önceki dönemlere nazaran göreceli bir hızla artmasını, Kambriyen canlı çeşitliliğinin doğaya bağlı nedenlerini anlamak pek de zor olmamaktadır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 1 month later...

bilim , olmayanı aramaz, olmayanla uğraşmaz ve açıklamaz ...

olanı inceler, isimlendirir, analiz eder vs.

gidip mısır piramitlerinin altını kazıp , yeni bir uygarlık keşfetmelerini yada uzaya gidip , kara delik arayacak halleri yok,

varsa önlerinde bir elma alır bakarlar bu elmaymış , yiyebilirsiniz derler :)

bilimi, yanlış algılıyoruz, olmayanı aramaz, olanlarla ilgilenir,

teorilerle düşüncelerine yön verirler ve teorilerini destekleyecek alt yapı hazırlanır,

keşif olursa amenna olmazsa teori olarak kalır.

olmayan zaten yoktur.

uzaya yollanan derin uzay teleskopları ne yapıyor zannetmiştin?

kişisel olacak ama artık sormak zorundayım.yaşın ve eğitim durumun nedir?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 2 weeks later...

Açık bulmak için daha çok çalışman lazım.

Onlarca fosil biliniyor ara türle ilgili ve mantıklı bir sürü açıklaması vardır her şeyi geçtik insan vücudu bile evrimi çok rahat gösterir çünkü kullanmadıgımız eski atalarımızdan kalan yok olmaya yüz tutmuş kaslarımız var tabi insanlar bunları araştırmadan direk yargılarlar bizde insanız :D daha ne diyelim yani bir dinleseler bilimin ışığını bir kere tattıkları anda onlarda bırakamayacaklar :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 3 weeks later...

Şimdi Kambriyen Patlaması denilince bir çok insan at, aslan, zebra, eşek, keçi, koyun, köpek, kedi, tavuk, fil, zürafa, maymun vs. gibi tüm canlıların bu dönemde birdenbire ortaya çıkmış olduğunu düşünür ama bu tamamen yanlıştır ve sanırım jeolojik devirlere dair temel bilgilere sahip olunmadığı için veya okullarda pek derinlemesine öğretilmediği için insanlar bu garip yanılgıya düşüyor.

Altını çizerek söylemek gerekirse Kambriyen Dönemindeki yaşam sadece deniz veya okyanus canlılarını içerir. Yani bu dönemde yaşam sadece sulardan ibaret. At, eşek, zürafa veya köpek gibi günümüzde yaşayan herhangi bir kara canlısı henüz ortalıkta bile yoktu. Bu döneme ait bulunan tüm fosiller deniz canlılarına ait fosillerdir. Günümüzde karada yaşayan canlıları ve onların temel bedensel şekillerini yani fiziklerini oluşturacak olan tüm filumlar bu dönemde denizlerde oluşmuştu. Günümüz kara canlıların fiziksel şekillerin temeli bu dönemde denizlerde atılmıştır. Zaten daha önce karada yaşayan bir hayvana ait bir fosil bulmak mümkün değildir ve bulunan fosiller de sadece deniz canlılarına ait olup bugün onların nesli artık çoktan tükenmiştir. Çok daha gerilere gidersek sadece omurgasız fosillere rastlanır. Ve daha da çok gerilere gidilirse sadece bakteri fosillerine rastlanır. Bu yüzden canlılık yavaş ve çok uzun süren süreçlerle basitten karmaşıklığa doğru evrilmiştir denilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...