Jump to content

Haydi eleştirin Kur'an'ı


Recommended Posts

Kara cahil araştır öyle yorum yap bak bunlarıda oku Ozaman sonuna kadar oku

HZ.RESUL EFENDİMİZ NEDEN ÇOK EVLİLİK YAPMIŞTIR

Hz. Resul Efendimiz isteseydi daha gençliğinde iken ; genç , zengin bir çok kızla evlenebilirdi. Bu imkanı vardı fakat evlenmemişlerdir:

Peygamber efendimiz kendi döneminde ‘Muhammedü’l-emin ‘ (güvenilir Muhammed ) olarak adlandırılmış ,sadece zenginlerin üye olabildiği ‘Hılfu’l-fudul’ derneğine zengin olmadığı halde kabul edilmiş ,çevresince kendine güvenilen ,genç,ahlaklı ve yakışıklı bir insandı.Kabeyi su bastığı zaman ‘ Haceru’l –esved ‘ taşını , kabile reisleri arasında tek reis olmayan peygamberimiz yerine koymuştur.Peygamber efendimiz peygamberliğini ilan ettiği zaman Mekkeli müşrikler peygamberimize şu teklifte bulunurlar : ‘Ey Muhammed eğer sen para istiyorsan sana para verelim, başımıza başkan olmak istiyorsan seni başkan yapalım, eğer istiyorsan seni kabilemizin güzel kızlarıyla evlendirelim.Yeter ki sen bu davadan yani islamı anlatmaktan vazgeç. ‘

Peygamberimiz onlara şu cevabı verir: ‘Bir elime ayı , bir elime güneşi koysanız ben bu davadan vazgeçmem.’

Görüldüğü gibi Peygamberimizin dünya malına düşkün olması veya benzeri bir iddia gerçek olsa idi , daha genç iken tüm bu imkânları elinin tersi ile bir kenara itmemesi gerekirdi!Ama O Yüce insan , insanları battığı ahlaksızlık ve kötülük batağından kurtarmak için mücadele ve iftiralara muhatap olma pahasına iyiliği tebliğ ve yayama yolunu tercih etmişlerdir...

Peygamberimiz 25 yaşına kadar evlenmemiş , ibadetle meşgul olmuştur.

Peygamber efendimiz 25 yaşında iken 40 yaşında ve dul olan Hz. Hatice ile evlenir.Hz. Resul Hatice annemizle zenginliği için evlenmemiştir.Çünkü Hz. Resul , Hz. Hatice’nin tüm malını Allah yolunda dağıtmıştır(Hz. Resul daha sonra kendisine gönderilen hediye ve altınları da fakirlere dağıtacaktır.) Hz. Hatice ile peygamberimiz 25 sene evli kalırlar.Hz. Hatice , peygamberimize :’Ey Muhammed ben yaşlandım , artık başka hanımla evlen ‘ deyince peygamberimiz şu cevabı verir: ‘ Böyle söyleme Hatice , üzülürüm.’Hz. Hatice 65 yayında vefat eder. Hz. Resul 2-3 sene daha kimse ile evlenmez , 53 yaşına gelir.

Not : O dönemde ‘sahabi’ ( Peygamber Efendimizin arkadaşları) savaşlarda şehit oluyor, eşleri dul, çocukları yetim kalıyordu. Peygamberimiz sahabiye bu dul hanımlar ile evlenmelerini, onları evsiz, çocuklarını bakımsız bırakmamalarını tavsiye ediyor, kendisi de bu dul hanımlar ile 53 yaşından sonra evleniyorlar.

Hz. Sevde: 53 yaşında, dul.

Hz. Aişe: Peygamberimizin dul olmayan tek eşidir. Peygamberimiz genç yaşta olan (17-18 yaşlarında : Hz. Aişe’nin ablası Esma hicrette 27 yaşındaydı. Hz. Aişe ablasından 10 yaş küçük olduğuna göre onun da hicrette tam 17 yaşında olması gerekir. Ayrıca Hz. Aişe peygamberimizden önce Cübeyr’le nişanlanmış, daha sonra dini nedenlerle ayrılmışlardı. Demek ki evlenecek çağda bir kızdı, nişanlanmış, nişan bozulmuş sonra peygamberimizle evlenmiştir-) Hz. Aişe ile evlenir. Müslüman hanımların sormaya utandığı sorulara cevap vermesi için peygamberimiz Hz. Aişe ile evlenmiş ve onu öğretmen olarak yetiştirmiştir. Hz. Aişe peygamberimizden 2000 hadis rivayet etmiş, Müslüman kadın ve erkeklere öğretmenlik yapmış, hatta Müslüman orduların komutanlığını dahi üstlenmiştir.

Hz. Hafsa: Dul,

Huzeyfe kızı Zeynep: 60 yaşında dul,

Ümmü Seleme: 65 yaşında 4 çocuklu dul,

Cahş kızı Zeynep: Dul,

Ümmü Habibe: 55 yaşında dul,

Cüveyriye, Safiye: Esir (esir ve cariyelerle evlenmek âdet değil iken peygamberimiz onlar ile evlenerek onların da aile kurma haklarının olduğunu , onlarında insan olduğunu çevresindekilere ispat eder .)

Meymune: 2 çocuklu dul,

Mısırlı Mariye: Cariye

Hz. Resul 50 küsür yaşına kadar tek eşle evli kalıyor ,her türlü dünyevi teklifleri reddediyor ve 50 yaşından sonra genç ve zengin bir çok kız yerine koruma ve tebliğ amacını güden , karşılıklı rızaya dayanan evliliklerini objektif olarak inceleyen herkes evliliklerin hiç birinde dünyevi bir amaç olmadığını görebilirler yeterki tarafsız olarak olayları inceleyebilelim.

Bazılarının aklına şu soru takılabilir, evlenmeden o kadınlara yardım yapılamaz mı idi ?

NE KADAR IYI BILINIRSE BILINSIN BIR ERKEK DUL BIR KADININ EVINE ARADA BiR BILE OLSA VE KADINLAR 50-55-65 YASLARINDA BILE OLSA UGRARSA DEDIKODU KAÇINILMAZ OLUR! ÖZELLIKLE BÜTÜN PROJEKTÖRLER ÜZERINE ÇEVRILI VE DEVAMLI HATASI ARANAN BİR UYARICI VE “REJİM DÜŞMANI “ ( ! ) OLURSAN... HZ. MUHAMMAD’E DÜŞMANLARI (HAŞA ) “ DELİ, CİNLENMİŞ , YALANCI... “ DEDİLER AMA HİÇ BİR DÜŞMANI ONA " ŞEHVET DÜŞKÜNÜ , ÇIKARCI, RÜŞVETÇİ , ..." DİYEMEMİŞTİR. ÖZELLİKLE BU KONULARDA DÜŞMANDAN DAHA İYİ ŞAHİT Mİ OLUR.. AYRICA EFENDİMİZİN OLAYA CİNSEL AÇIDAN YAKLAŞMADIĞININ BİR DİĞER DELİLİ BAZI " ANNELERIMIZIN" YASLARINDAN DOLAYI O TÜR IHTIYAÇ DÖNEMINI ÇOKTAN GEÇTİKLERİDİR HELE YAS 50 -65 ARASI İSE VE ÜLKE INSANLARIN ERKEN OLGUNLASIP YASLANDIGI SICAK BIR ÜLKEDE YAŞANILIYORSA ... YAZI BÜTÜNÜ İLE OKUNUNCA ZATEN HZ. MUHAMMED'IN DÜNYA ZEVKINE DÜSKÜN OLMADIGININ ÖRNEKLERI ILE DOLU OLDUĞU GÖRÜLECEKTİR.

NE MUTLU O’NA VE O’NUN İZİNDEN GİDEBİLENLERE !

Bazı ön yargılı çevreler Hz. Zeynep annemiz ile Hz. Resul’ün evliliklerine dillerine dolarlar. Güya Hz. Zeynep’ten hoşlanan Hz. Resul onun eşinden boşanmasını bekleyip onunla evlenir. Halbuki Hz. Zeynep Hz. Resul’ün akrabasıdır ve daha onu kız iken tanımaktadır. İstese onunla kız iken evlenebilirdi. Halbuki evlenmedi ve kendi eli ile Zeynep’i evlatlığı olan kölesi ile evlendirir. Ailenin devamı için huzursuzluk baş gösterip, boşanma talepleri gelince Hz. Resul hep bunlara engel olur. Fakat aile kendiliğinden dağılıp boşanma vuku bulunca her konuda, her türlü tapuyu yıkmakla görevlendirilen Hz. Resul, evlâtlıkta evlât gibidir. Evlenince hanımı kızın gibi olur türünden ön yargıları yıkmak için Allah’ın ayeti ile emretmesi üzerine Hz. Zeynep ile evlenir. Tapu dolayısıyla dedikodular çıkacağını bile bile, çünkü Hz. Resul insâni olmayan tüm tapu-taassuplara savaş açmıştı: Kadın savaşmıyor, miras alamaz, kız çocuğu uğursuzdur, namusumuza leke getirebilir, diri diri gömülmelidir. Soy erkek çocuktan devam eder, kız çocuk soyun kesilmesine neden olur...gibi bir çok günah – zararlı ön yargıları, yaşayarak, hayatıyla peygamber efendimiz yıkmış, yok etmiştir.

Hz. Muhammed’e atılan bir diğer iftira ‘da HZ. Safiye ile evlenmeleri olayıdır : Güya Hz. Resul esir olan Safiye annemize “ benimle evlenirsen seni serbest bırakırım , “ diye bir teklifte bulunmuştur. Halbuki olay şöyle gelişmiştir:

...Savaşta esir olan yahudilerden olan Hz. Safiye ‘ye Hz. Resul “ sana bir teklifim var , istersen serbestsin mallarını al ve git , istersen sana evlenme tekif ediyorum ,müslüman ol , yanımda kal “ teklifini özgür ve hür iradesiyle değerlendiren Hz. Safiye annemiz , kendi isteği ile teklifi kabul eder ve Hz. Muhammed’in yanında kalır. Bunun üzerine Müslümanlar “ biz annemizin akrabalarını esir etmeyiz , “ diyerek esir edilen tüm yahudileri serbest bırakırlar... yahudilerde bu gelişmeler üzerine islama girerler...

Peygamber Efendimiz bir günde iki öğün sıcak yemek yememiştir. Bazen aylarca evinde sıcak yemek bulunmazdı. Sirke ile kuru ekmek yer ve “Ne güzel nimet” buyururdu. Hasır üzerinde yatar, uyandığı zaman vücudunda hasırın izleri belli olurdu. Müslümanlar uyurken gece yarısı kalkıp namaz kılmak kendisine farzdı. Kendisine iftar etmeden birkaç gün üst üste oruç tutmasına izin verilmiştir.

Hz. Resul insanlara karşı merhametli idi. Kendisini her türlü kötülükten koruyan amcası Hamza’yı öldürüp ciğerlerini yiyen Hint’i ve katili Vahşi'yi affetmiş, kendine hakaret edip, Müslümanları öldürüp aç ve susuz yurtlarından kovan Mekke Müşriklerini,Hayber'li yahudilerin hidayet bulmaları için onlara dua etmiştir.Kendisini zehirlemeye çalışan Yahudi kadını afetmiş , bir topluluk içinde kendisine karşı ağzı bozuk ve saygıdan uzak bir şekilde konuşan kadına karşı takındığı yumuşak ve seviyeli tutumu ile kadının hal ve hareketlerinin değişmesine sahip olmuş , çevresine gerektiğinde nükteler yapan , Nisa suresini dinlerken gözyaşlarını tutamayan ," insanlara hizmet eden insanların efendisidir" buyurup ,halka gerektiğinde eliyle su dağıtan , kibirleden uzakişleri paylaşmayı seven ,evinde iken herkes gibi " ayakkabılarını tamir edip,elbiselerini dikip temizleyen kendi işini kendi gören ,koyunları sağan b.r insan olan Hz. resul çocukları da çok severdi : Onları bir sıraya dizer karşılarına geçer “ bana ilk gelene hediye vereceğim” derdi, çocuklar sevinç içinde O’na koşar çevresini sararlardı. Torunlarını sırtına alır , namazda iken onların kendi sırtlarına çıkmalarına izin verirdi.Bayram günü ağlayan ,aç bir çocuğu temizleyip doyurmuş ,ona bayram sevincini tattırmış , her çocuğa yetişkin gibi selam verip, onlarla şakalaşır ,namaz esnasında ağlayan bir çocuk sesi üzerine , çocuğun ailesinin cemaat içinde olabileceğini düşünüp namazı hızla bitirmiş , kendisine 9 sene hizmet eden Enes'i bir defa bile azarlamamış ... bir insandı.

Hz. Resul hayvanlara ve bitkilere de merhametli idi. Yere uzanmış iken elbisesinin üzerine yatan kediyi uyandırmamak için elbisesini keserek ayağa kalkar, islâm ordusunun yolu üzerine çıkan bir köpek ve yavrusunu rahatsız etmemek için ordunun yolunu değiştiren , susuz bir deve görünce eli ile ona su veren peygamberimiz , savaş vakti bitkilerin kesimini yasaklamış, “yarın kıyamet kopacağını bilseniz ağaç dikin” buyurarak insanları ağaç dikmeye davet etmiştir.

Peygamberimiz evlilikleri ile büyük bir merhamet örneği göstermiş, hayatının son senelerinde karşılıklı rıza ile fedakârlık göstererek Müslüman hanımlara kol kanat germiştir. Ayrıca bu evlilikler Peygamber Efendimizin hanımlarının kabilelerini de etkilemiş, onların kendiliğinden İslâm’a ısınıp kabul etmelerine vesile olmuştur...alıntı..

Şu yazdığın saçmalıklara bak ya ...Ne aptal adamlarsınız siz ...Peygamber hacerül esved taşını yerine koymuşmuş. Bu taşın özelliği nedir ? Taş kutsal olur mu ? Putperest rezil herifler.

25 yaşına kadar ibadetle meşgul olmuşmuş. Ulan ne ibadeti bu ? Adam putperestti peygamberliğini ilan etmeden önce. Bununla mı övünüyorsunuz ?

50 yaşına kadar neden evlenmedi acaba ? Hatice ağzına sıçardı. Hatice'nin tüm mallarına kondu. 50 yaşından sonra ne oldu ? Azdıkça azdı. 9 yaşında Ayşeyi bile yatağa attı.

Utanmadan nasıl bu yalanları yazabiliyorsun ? Rezil herif..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 219
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Allahıma sukurr

guzel, bende turkum kardesim.

benim guzel kardesim, bu araplar zamaninda islam denen dini uydurmus, bazi milletleri kilictan gecire gecire zorbalikla musluman yapmistir. bizde o milletlerden bir tanesiyiz.

senin musluman olman allaha inanman, kucuklugunden itibaren baslayan bir beyin yikama operasyonunun sonucudur. lutfen kurani ac bir kez daha oku. bunlarin hepsi insan sozleri. tek amaci var seni kole yapip yonetmek.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Maymundan geldiğine inananlar maymundan gelirken akıllarını yitirmişler.Aptal ,edepsiz kural tanımaz insan dışı varlıklar muhatabımız değildir.Bulunduğun bataklıkta yuvarlan.

Allah'ı kim yarattı ? Hala seni bekliyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hz. Sevde: 53 yaşında, dul.

Hz. Aişe: Peygamberimizin dul olmayan tek eşidir. Peygamberimiz genç yaşta olan (17-18 yaşlarında : Hz. Aişe’nin ablası Esma hicrette 27 yaşındaydı. Hz. Aişe ablasından 10 yaş küçük olduğuna göre onun da hicrette tam 17 yaşında olması gerekir. Ayrıca Hz. Aişe peygamberimizden önce Cübeyr’le nişanlanmış, daha sonra dini nedenlerle ayrılmışlardı. Demek ki evlenecek çağda bir kızdı, nişanlanmış, nişan bozulmuş sonra peygamberimizle evlenmiştir-) Hz. Aişe ile evlenir. Müslüman hanımların sormaya utandığı sorulara cevap vermesi için peygamberimiz Hz. Aişe ile evlenmiş ve onu öğretmen olarak yetiştirmiştir. Hz. Aişe peygamberimizden 2000 hadis rivayet etmiş, Müslüman kadın ve erkeklere öğretmenlik yapmış, hatta Müslüman orduların komutanlığını dahi üstlenmiştir.

Hz. Hafsa: Dul,

Huzeyfe kızı Zeynep: 60 yaşında dul,

Ümmü Seleme: 65 yaşında 4 çocuklu dul,

Cahş kızı Zeynep: Dul,

Ümmü Habibe: 55 yaşında dul,

Cüveyriye, Safiye: Esir (esir ve cariyelerle evlenmek âdet değil iken peygamberimiz onlar ile evlenerek onların da aile kurma haklarının olduğunu , onlarında insan olduğunu çevresindekilere ispat eder .)

Meymune: 2 çocuklu dul,

Mısırlı Mariye: Cariye

Sevde: 54-55.

Aişe: 6 yaşında nikah, 9 yaşında gerdek.

Hafsa: 21.

Huzeyfe kızı Zeynep: 30.

Ümmü Seleme: 29.

Cahş kızı Zeynep: 35.

Cüveyriye: 20.

Safiye: 17.

Ümmü Habibe: 30.

Meymune: 26-36

Reyhane: Cariye

Marya: Cariye

Bunlar evlendikleri, bir de evlenip boşandıkları var. Muhammed'in sıradan bir ortaçağ hükümdarından tek farkı kendini peygamber ilan etmesi, başka hiç bir fark yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş

http://www.bulutsu.o...si/universe.php

Görünür evrendeki üstküme sayısı : 10 milyon

Görünür evrendeki gökada grubu sayısı : 25 milyar

Görünür evrendeki büyük gökada sayısı : 350 milyar

Görünür evrendeki cüce gökada sayısı : 7 trilyon

Görünür evrendeki yıldız sayısı : 30 milyar trilyon

bunlari hepsini yaratan allahin sozleri;

Hiç kuşkun olmasın, Rabbin senin durumunu biliyor. Gecenin üçte ikisinden daha azını, yarısını, üçte birini ayakta geçiriyorsun.

kendi icinde celisen ayet

Ey Peygamber! Allah’ın sana helal kıldığı şeyi, eşlerinin hoşnutluğunu isteyerek neden haramlaştırıyorsun? Allah Gafur’dur, Rahim’dir.

kisisel cikar

Ey Peygamber! Biz sana şu hanımları helal kıldık: Mehirlerini verdiğin eşlerin, Allah’ın sana ganimet olarak verdiklerinden elinin altında bulunanlar, amcalarının, halalarının, dayılarının, teyzelerinin kızlarından seninle birlikte hicret edenler......

kisisel cikar

daha binlercesi forumda var. okuyun ogrenin.

tarihinde aytel tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Allah'ı kim yarattı ? Hala seni bekliyorum.

Daha önce yazdıgım bir iletiden alıntı:

Ex nihilo(yokluktan) nihil fit(yokluk meydana gelir)

Madem varız o zaman bir varlıga ihtiyacımız var...

Daha önce belirtiiğim gibi bu varlık ezeli olan evren idi(naturalistler için) ya da madde(materyalistler için)...

Ama bigbang ile anladık kı ne evren ezeli ne de madde(naturalizm-materyalizm out :D )

Ee nedenini sorguluyorsak pek tabıkı BİLİNC sahıbı bir yaratıcıyı işin içine katmamız lazım ve bu da bilimin ta kendisi oluyor...

Peki ala bilim neden Yaratıcının varlıgıyla yokluguyla ilgilenmiyor?

Çünkü bilimin metodu ''metodolojik naturalizm''....

Yani bilim başından itibaren herşeyi mevcut doğa ve kanunları cercevesınde acıklamayı öngörmüştür..

Pekiala zorunlu mu? Tabiki hayır...

Önceden Katolik kilisesi nasıl bilimi yönetiyor ve bilimin metodunu kendisi belirliyorduysa şimdi de naturalist zihniyet aynısını yapıyor..(bigbang de oldugu gibi artık doğa ve kanunları herseye cevap olmadıgından bu metod yıkılmaya mahkumdur)

Şimdi ki bilimde oldugu gibi Mekanist yaklaşım hakim...

Mekanist yaklaşımda iki soru sorulur...NE? NASIL?

Ör:Dünyanın güneşe uzaklıgı NE dir

Beyinin sinirsel yapısı NASILDIR?

Mekanist yaklaşımda NİÇİN sorusu sorulmaz?

Ör:Dünya ile güneş arası niçin bu mesafededir?

Neden biliyon mu? Çünkü niçin sorusu varlıklarda ki gayeyi sorgular ve buna Naturlazm cevap veremez...

Yine cevap vermedın dediğin dıger soruya gelelım...Ki o soruya bircok kez cevap verdıgımı hatırlıyorum...

Yaratıcı varsa onu kım yarattı?

O nasıl oldu?

Şimdi bak bunu mantıksal olarak ortaya koyuyoruz...

Evvela şunu bil Yaratıcıyı kim yarattı sorusu mantıksal çelişki barındırıyor...

O yaratılmış olsa yaratıcı olamaz ve yaratıcı olmayanda yaratamaz...

Yani evvela o sebepsiz varlıktır .ZORUNLU VARLIK...

Şimdi yaratıcnın varlıgını kendı varlıgımıza bakarak bulmak neden mümkün onu da biraz acayım...

Hani hep derler bir vagonu önünde ki çeker onu önünde ki vagon en son bi lokomotıfe kadar gider ve onu kim ceker diye sorulmaz..cunku ONUN HAREKETI KENDINDENDIR..Diger vagonların hareketıne sebep olmuştur..

Vagon hareketinin önündekinden kaynakladıgını görsede ona mal etmez çünküü o onu yapamaz...önündeki vagon da onun aynısdır sonuc olarak..

Önündekinin önündekine de bagyalamaz cünkü oda kendiliğinden hareket edemez...

Bu sonsuza kadar gitse hep vagonlar ortda olsa Bİ HAREKETTEN bahsetmek mümkün değildir...

İşte vagonun eger hareket varsa en son bir yere dayanır ve onun HAREKETİ KENDINDENDIR demesiyle aynı mantık....

Varlıgımzı bı varlıga borcluyuz onun varlıgı kendındendir...

Aksı halde varlıgımız olmamıs olacaktı...madem varız o zaman varlıgı kendınden olan Yaratıcı var...

Birde şu acıdan bak...

X yaratıcıyı Y yaratıcı yaratsın

Y yaratıcıyı Z yaratıcı yaratsın

Z yaratıcıyı K yaratıcısı yaratsın

..................

Bu sonsuza kadar gider ve x,y,z,k...artık yaratıcı değil yaratılmış oluyor..

Ve X,Y,Z,K......yaratılmış olduklarından artık YARATICI olamazlar..

Yaratıcı olmayan var edemediğine göre ve var oldugumuza göre demek ki sebepsiz bir varlık var ve o MUTLAK YARATICIdır...

Var isek var :D

Tabi evrende gördüğümüz tasarım delilleri veya kozmolojık deliller veya gayesel deliller onun varlıgının diğer kanıtları...

Şimdi neden YANILGIdasınız dıyorum çünkü siz zihninizde farklı bi yaratıcı oluşturmuşsunuz ve onu inkar ediyorsunuz...Merak etmeyin onu biz de inkar ediyoruz :D

Yanılgılarınızdan bir kaç örnek..............................Biz nasıl düşünüyoruz peki

1-Nasıl yaratılmış .................................................1-Yaratılan yaratıcı olamaz...mantıksal çelişki...

2-Şimdi ne yapıyor................................................2-zaman bir yaratıktır yaratıcıyı bağlamaz...Zamandan münezzehtir

3-Nerede şu an.....................................................3-Mekan da bir yaratıktır o da yaratıcıyı bağlamaz...Mekandan münezzehtir...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben onu sormuyorum, sorum aşağıda:

Yani Allah'ı inkar edenler de sorgulanıp, onlar için de mi terazi kurulacak?

herkes için terazi kurulacak.

inkar edende , etmeyende fark etmez,

hırıstiyan, müslüman, yahudi, ateist vs.

gelmiş geçmiş bütün insanlara terazi kurulacak.

istisnalar olabilir, mesela, özürlü bir insan, beyni fonksiyonlarını yitirmiş kişiler,

yani sorumlu olmayan kişiler.

doğma büyüme deli olanlar,

düşünme özürlüler, yanlış anlamayın kelimelerimi lütfen.

bu gibi sağlık sorunları yüzünden , rabbini tanıyamayan ve hükümlerine uyacak sağlığı bulamayan kişiler için,

rabbim başka türlü davranacaktır.

kısacası bu dünyada mazlum olan orada olmayacaktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Daha önce yazdıgım bir iletiden alıntı:

Ex nihilo(yokluktan) nihil fit(yokluk meydana gelir)

Madem varız o zaman bir varlıga ihtiyacımız var...

Daha önce belirtiiğim gibi bu varlık ezeli olan evren idi(naturalistler için) ya da madde(materyalistler için)...

Ama bigbang ile anladık kı ne evren ezeli ne de madde(naturalizm-materyalizm out :D )

Ee nedenini sorguluyorsak pek tabıkı BİLİNC sahıbı bir yaratıcıyı işin içine katmamız lazım ve bu da bilimin ta kendisi oluyor...

Peki ala bilim neden Yaratıcının varlıgıyla yokluguyla ilgilenmiyor?

Çünkü bilimin metodu ''metodolojik naturalizm''....

Yani bilim başından itibaren herşeyi mevcut doğa ve kanunları cercevesınde acıklamayı öngörmüştür..

Pekiala zorunlu mu? Tabiki hayır...

Önceden Katolik kilisesi nasıl bilimi yönetiyor ve bilimin metodunu kendisi belirliyorduysa şimdi de naturalist zihniyet aynısını yapıyor..(bigbang de oldugu gibi artık doğa ve kanunları herseye cevap olmadıgından bu metod yıkılmaya mahkumdur)

Şimdi ki bilimde oldugu gibi Mekanist yaklaşım hakim...

Mekanist yaklaşımda iki soru sorulur...NE? NASIL?

Ör:Dünyanın güneşe uzaklıgı NE dir

Beyinin sinirsel yapısı NASILDIR?

Mekanist yaklaşımda NİÇİN sorusu sorulmaz?

Ör:Dünya ile güneş arası niçin bu mesafededir?

Neden biliyon mu? Çünkü niçin sorusu varlıklarda ki gayeyi sorgular ve buna Naturlazm cevap veremez...

Yine cevap vermedın dediğin dıger soruya gelelım...Ki o soruya bircok kez cevap verdıgımı hatırlıyorum...

Yaratıcı varsa onu kım yarattı?

O nasıl oldu?

Şimdi bak bunu mantıksal olarak ortaya koyuyoruz...

Evvela şunu bil Yaratıcıyı kim yarattı sorusu mantıksal çelişki barındırıyor...

O yaratılmış olsa yaratıcı olamaz ve yaratıcı olmayanda yaratamaz...

Yani evvela o sebepsiz varlıktır .ZORUNLU VARLIK...

Şimdi yaratıcnın varlıgını kendı varlıgımıza bakarak bulmak neden mümkün onu da biraz acayım...

Hani hep derler bir vagonu önünde ki çeker onu önünde ki vagon en son bi lokomotıfe kadar gider ve onu kim ceker diye sorulmaz..cunku ONUN HAREKETI KENDINDENDIR..Diger vagonların hareketıne sebep olmuştur..

Vagon hareketinin önündekinden kaynakladıgını görsede ona mal etmez çünküü o onu yapamaz...önündeki vagon da onun aynısdır sonuc olarak..

Önündekinin önündekine de bagyalamaz cünkü oda kendiliğinden hareket edemez...

Bu sonsuza kadar gitse hep vagonlar ortda olsa Bİ HAREKETTEN bahsetmek mümkün değildir...

İşte vagonun eger hareket varsa en son bir yere dayanır ve onun HAREKETİ KENDINDENDIR demesiyle aynı mantık....

Varlıgımzı bı varlıga borcluyuz onun varlıgı kendındendir...

Aksı halde varlıgımız olmamıs olacaktı...madem varız o zaman varlıgı kendınden olan Yaratıcı var...

Birde şu acıdan bak...

X yaratıcıyı Y yaratıcı yaratsın

Y yaratıcıyı Z yaratıcı yaratsın

Z yaratıcıyı K yaratıcısı yaratsın

..................

Bu sonsuza kadar gider ve x,y,z,k...artık yaratıcı değil yaratılmış oluyor..

Ve X,Y,Z,K......yaratılmış olduklarından artık YARATICI olamazlar..

Yaratıcı olmayan var edemediğine göre ve var oldugumuza göre demek ki sebepsiz bir varlık var ve o MUTLAK YARATICIdır...

Var isek var :D

Tabi evrende gördüğümüz tasarım delilleri veya kozmolojık deliller veya gayesel deliller onun varlıgının diğer kanıtları...

Şimdi neden YANILGIdasınız dıyorum çünkü siz zihninizde farklı bi yaratıcı oluşturmuşsunuz ve onu inkar ediyorsunuz...Merak etmeyin onu biz de inkar ediyoruz :D

Yanılgılarınızdan bir kaç örnek..............................Biz nasıl düşünüyoruz peki

1-Nasıl yaratılmış .................................................1-Yaratılan yaratıcı olamaz...mantıksal çelişki...

2-Şimdi ne yapıyor................................................2-zaman bir yaratıktır yaratıcıyı bağlamaz...Zamandan münezzehtir

3-Nerede şu an.....................................................3-Mekan da bir yaratıktır o da yaratıcıyı bağlamaz...Mekandan münezzehtir...

Kendi kabullerini mutlak gerçekmiş gibi yazmışsın. Başka bir olasılık yok diye düşünüyorsun değil mi ?

Bak şimdi sana senin düşünemediğin olasılıkları yazıyorum.

1- Yaratıcı 1 değil birkaç tanedir. Herşeyi ortaklaşa yaratmışlardır.

2- Yaratıcı başka bir yaratıcı tarafından yaratılmıştır. İlk yaratıcı hiçbir işe karışmaz. Yaratılan yaratıcı evreni yaratır.

3- Her evrenin farklı bir yaratıcısı vardır. Bizimkini yaratan bunlardan biridir.

Yaratıcının başka biri tarafından yaratılmış olması yaratıcı olmasına engel değildir. Yaratıcıyı yaratan ona yaratma yeteneğini de vermiştir. Tıpkı insanların robotlara konuşma yeteneği vermesi gibi...v.s.

Bunların tümü doğru mantık. Kökeni de sizin savunup durduğunuz şu kabule dayanıyor:

Herşeyin bir ustası vardır. Hiç bir şey ustasız var olmaz.

Allah'ın ustası kim ?

tarihinde murtimuro tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

tabiki , ustasız olmaz.

mantık çerçevesinde sizin gözünüzle bakmaya çalısıyorum ben.

yaratıcı i bir yaratıcı yaratmışssai onuda baskası yaratacak bu sonsuza kadar sürecek.

Link to post
Sitelerde Paylaş

tabiki , ustasız olmaz.

mantık çerçevesinde sizin gözünüzle bakmaya çalısıyorum ben.

yaratıcı i bir yaratıcı yaratmışssai onuda baskası yaratacak bu sonsuza kadar sürecek.

Hala anlamıyorsun. Biz herşeyin bir ustası vardır demiyoruz. Bazı şeyler usta olmadan da olabilir diyoruz.

Siz ise ustasız hiçbir şey olmaz diyorsunuz. Ben de sizin mantığınızla soruyorum.

Allah'ın Ustası Kim ?

tarihinde murtimuro tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kendi kabullerini mutlak gerçekmiş gibi yazmışsın. Başka bir olasılık yok diye düşünüyorsun değil mi ?

Bak şimdi sana senin düşünemediğin olasılıkları yazıyorum.

1- Yaratıcı 1 değil birkaç tanedir. Herşeyi ortaklaşa yaratmışlardır.

2- Yaratıcı başka bir yaratıcı tarafından yaratılmıştır. İlk yaratıcı hiçbir işe karışmaz. Yaratılan yaratıcı evreni yaratır.

3- Her evrenin farklı bir yaratıcısı vardır. Bizimkini yaratan bunlardan biridir.

Yaratıcının başka biri tarafından yaratılmış olması yaratıcı olmasına engel değildir. Yaratıcıyı yaratan ona yaratma yeteneğini de vermiştir. Tıpkı insanların robotlara konuşma yeteneği vermesi gibi...v.s.

Bunların tümü doğru mantık. Kökeni de sizin savunup durduğunuz şu kabule dayanıyor:

Herşeyin bir ustası vardır. Hiç bir şey ustasız var olmaz.

Allah'ın ustası kim ?

1-Yaratıcı birden fazla olursa birbirlerine üstün gelmeye çalışmalarına engel olan ne?

Düzen yaratıcının tekliğine delildir...

2-Evreni yaratan yaratıcıyı yaratan başka bir yaratıcı ise peki bu yaratıcıyı yaratan kim?

3-Bir cok evren var önkabulunu yaparak bu soruyo sorsak bile bu yaratıcıların birbirlerine üstün gelmeye çalışmalarına engel olan ne?

Netice itibariyle evrenimizde ki düzenden bahsetmek mümkün olur muydu?

Yaratıcı yaratılırsa yaratıcı olamaz...Yaratık olur...

Yaratıklar da yaratamazlar...

Yaratma mutlak yaratıcı olan Allah a aittir..

İlk iletimde yazdıgım gibi varlıgımızı temellendrmek zorundayız...

Materyalistler bu temellendırmeyı yaparken hersey madde demişler ve onu zorunlu varlık olarak görmuslerdir(madde ezeli ve ebedidir)

Naturalistler de doğa demişler...Varlıgımızı doğaya borcluyuz demişler ve zorunlu varlık olarak doğayı kabul etmişlerdir...

Teistler de madde ve dogayı yaratan bilinc sahıbı bır yaratıcıyı kabul etmişlerdir...Ve Zorunlu varlık Tanrıdır demişlerdir...

Şimdi materyalızm ve naturalızm bigbang sayesınde yıkılmıştır...

Var isek zorunlu varlık var ve bu da Tanrıdr...(madde ve doğa olamaz)

Eger Allah ın ustasını ararsak sonsuza gider ve yaratıcıdan bahsedemezdık...

Madem varız demekk ki bir yaratıcı var ve o zorunlu varlıktır yanı sebepsız varlıktır....

Tabi evrende ki tasarım delilleri , gayesel deliller, kozmolojık delil gibi diğer delilleri de göz önunde bulundurursak yaratıcının varlıgının mantıgını daha ii kavrarız...

Link to post
Sitelerde Paylaş

1-Yaratıcı birden fazla olursa birbirlerine üstün gelmeye çalışmalarına engel olan ne?

Düzen yaratıcının tekliğine delildir...

2-Evreni yaratan yaratıcıyı yaratan başka bir yaratıcı ise peki bu yaratıcıyı yaratan kim?

3-Bir cok evren var önkabulunu yaparak bu soruyo sorsak bile bu yaratıcıların birbirlerine üstün gelmeye çalışmalarına engel olan ne?

Netice itibariyle evrenimizde ki düzenden bahsetmek mümkün olur muydu?

Yaratıcı yaratılırsa yaratıcı olamaz...Yaratık olur...

Yaratıklar da yaratamazlar...

Yaratma mutlak yaratıcı olan Allah a aittir..

İlk iletimde yazdıgım gibi varlıgımızı temellendrmek zorundayız...

Materyalistler bu temellendırmeyı yaparken hersey madde demişler ve onu zorunlu varlık olarak görmuslerdir(madde ezeli ve ebedidir)

Naturalistler de doğa demişler...Varlıgımızı doğaya borcluyuz demişler ve zorunlu varlık olarak doğayı kabul etmişlerdir...

Teistler de madde ve dogayı yaratan bilinc sahıbı bır yaratıcıyı kabul etmişlerdir...Ve Zorunlu varlık Tanrıdır demişlerdir...

Şimdi materyalızm ve naturalızm bigbang sayesınde yıkılmıştır...

Var isek zorunlu varlık var ve bu da Tanrıdr...(madde ve doğa olamaz)

Eger Allah ın ustasını ararsak sonsuza gider ve yaratıcıdan bahsedemezdık...

Madem varız demekk ki bir yaratıcı var ve o zorunlu varlıktır yanı sebepsız varlıktır....

Tabi evrende ki tasarım delilleri , gayesel deliller, kozmolojık delil gibi diğer delilleri de göz önunde bulundurursak yaratıcının varlıgının mantıgını daha ii kavrarız...

1- Evrende düzen diye bir şey yoktur.Yeryüzünde bile karmaşa kavga ve düzensizlik vardır.

2- Evreni yaratan yaratıcıyı bir yaratan varsa bu yaratıcıyı yaratan kim ? ( Bu benim sorduğum soru )

3- 1. maddenin aynısı

Yaratıcı yaratma yetisiyle yaratılmış olabilir. Yaratıcı insanı düşünme konuşma ve birşeyler üretebilme ve kendi neslini devam ettirmek için çocuklar yapabilme yani yeni insanlar yaratabilme özelliğiyle yaratmıştır.Ben şu anda bir veya birçok kadınla birlikte olup yeni insanlar yaratabilirim.Elimde yeterli malzeme olduğu sürece tüm canlıları yaratma yeteneğim var.

Ben yaratılmış olarak yeni şeyler yaratıp üretebiliyor isem, yaratıcının yaratma yeteneği ile yaratılmasına engel olan nedir? Yaratık pekala yaratıcı olabilir.

Bingbang teorisi ile materyalizm çökmemiş aksine güç kazanmıştır. Bingbang enerjinin maddeye dönüşmesi olayıdır. Madde=Enerji. Madde hep vardı.. Enerji şeklindeydi ve maddeye dönüştü. Materyalistler şu anda yaratılışçılardan öndedir.

Kabullerinin hepsi yanlış..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hala anlamıyorsun. Biz herşeyin bir ustası vardır demiyoruz. Bazı şeyler usta olmadan da olabilir diyoruz.

Siz ise ustasız hiçbir şey olmaz diyorsunuz. Ben de sizin mantığınızla soruyorum.

Allah'ın Ustası Kim ?

Allah''n ustasını bulamaman seni dinden çıkarmış galiba...

Allah'ın ustası olsaydı o zaten Allah olmazdı...

Ama Kur'an der:

Ve O'nun bir dengi olmadı (olamaz).

İşte İlah ve yaratıcı budur..

Delili sema ve arzın ve insanın benzersiz yaratmasıdır...

Senin aklında hezeyanlar sana aittir..Gerçekle hiç alakası yoktur..

Link to post
Sitelerde Paylaş

herkes için terazi kurulacak.

inkar edende , etmeyende fark etmez,

hırıstiyan, müslüman, yahudi, ateist vs.

gelmiş geçmiş bütün insanlara terazi kurulacak.

istisnalar olabilir, mesela, özürlü bir insan, beyni fonksiyonlarını yitirmiş kişiler,

yani sorumlu olmayan kişiler.

doğma büyüme deli olanlar,

düşünme özürlüler, yanlış anlamayın kelimelerimi lütfen.

bu gibi sağlık sorunları yüzünden , rabbini tanıyamayan ve hükümlerine uyacak sağlığı bulamayan kişiler için,

rabbim başka türlü davranacaktır.

kısacası bu dünyada mazlum olan orada olmayacaktır.

Mantıken öyle olması lazım di mi? Zaten bir ayette de herkes için terazi kurulacak denir.

Enbiya/47. Kıyamet günü için adalet terazileri kuracağız. Öyle ki hiçbir kimseye zerre kadar zulmedilmeyecek. (Yapılan iş) bir hardal tanesi ağırlığınca da olsa, onu getirip ortaya koyacağız. Hesap görücü olarak biz yeteriz.

Ama hemen başka bir suredeki ayetlerde de bazıları için terazi kurulmayacağını öğreniriz.

Kehf:

105. Onlar, Rab’lerinin âyetlerini ve O’na kavuşacaklarını inkâr eden, böylece amelleri boşa çıkan, o yüzden de kıyamet gününde amelleri için bir terazi kurmayacağımız kimselerdir.

106. İşte böyle. İnkâr etmeleri, âyetlerimi ve Peygamberlerimi alay konusu yapmaları yüzünden onların cezası cehennemdir.

Ayetlere göre bakalım, yukarda yazdığın hristiyanlar, yahudiler, ateistler, budistler, hindular Kuran'ı ve Muhammed'i inkar ediyorlar mı, ediyorlar.

Bunlar için terazi kurulacak mı? Hayır, direk cehenneme postalanacaklar, amelleri de boşa çıkacak.

Kuran işte böyle insanları zor duruma sokar, bir ayete güvenip bir şey iddia edersin, diğer ayette hemen seni yanıltır, yalancı durumuna sokar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...