Jump to content

Recommended Posts

Çocukluğumuzda ve halen çevremizde sık sık duyarız "kula kulluk edilmez".

Bu ifade doğru olsa, Müslüman Osmanlı padişahları ha bire "kullarım, kullarım" diye nasıl konuşmuşlar? Bunu neye dayanarak yapmışlar?

Ahali "hoooop ağa dur bakalım, Kula kulluk edilmez, ne diyon sen" niye dememiş?

Not:Cevapları biliyorum ama Müslüman arkadaşların efsanevi açıklamalarını duymak için soruyorum :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 44
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

kulluk, ter,m olarak taşıdığı anlama göre değişebilir.

padişaha kulluk yada kullarım sözcüğü söylenmiş olabilir,

biz türklerin sözcükleri olabilir, ama bana soracak olursan,

padişahlar böylemi seslenirdi,

bilmiyorum, o açıdan bilmediğim için, sadece yorum olarak,

müslüman bir padişaha kulluk edilmez, emrilerine itaat edilir.

kulluktan kast, itaat ve bağlılık olabilir.

bu kulluğun gereksinimleri, o devrin politikasının kurallarıyla bağdaşır,

insanın rabbine kulluk etmesi ise,

rabbın emir ve yasaklarıyla bağdaşır.

yani kelimelerin teleffuzunun aynı olması, aynı anlamı taşıdığı sonucu çıkarmaz .

Link to post
Sitelerde Paylaş

1) Padişah başka kelime bulamamış mı insanlara hitap için?

2) Kulun Kuran'da ne anlama geldiğini bilmiyorlar mı?

3) Kulun Arapçası nedir?

4) Bakara 178'deki köleler kimin kölesidir?

Not:Numara sırasıyla boğuntuya getirmeden tek tek cevap alırsam sevinirim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kula kulluk edilmez denir ama bu bir aldatmaca çünkü İslâm ile hükmeden Müslüman bir yöneticiye ve amirlere itaat etmek dini bir emir olduğu gibi köle ve cariyelerin de efendilerine itaat etmeleri istenilir. Eğer kula kulluk edilmez ve bu bir şirk ise köleliği temelli olarak kaldırmayan ve şartlara bağlayan İslam utansın. Allah'a şirk koşmanın şartları mı olurmuş?

tarihinde kozmopolit tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

bunları sorgulayıp cevap bulabilmek için,

bizim türkçemiz yeterli olmaz.

osmanlı dili ve edebiyatını iyi bilmek gerekir ,

ayrıca osmanlı tarihini de,

birde bu terimler , eğer kullanıldı ise, bunu kullanan padişahların,

hangi ortamda ve nerede kimlere karşı kullandığını, yer zaman mekan olarak , bilip,

ondan sonra yorumlamak gerekir diye düşünüyorum,

aksi halde her kafadan bir ses çıkar,

neticede belkide padişahlar belkide böyle bir kelimeyi kullanmamış bu bize atalardan dedelerden yada masallardan kalan,

söylem ise,

o osmanlı sultanlarının vebalini almış olacağız.

eleştirdiğiniz imparatorluk, osmanlı çünkü,

3 kıtaya hükm eden bir imparatorluğun padişahlarını, direk böyle diyorlardı ,

demeyle karalamak yakışık almaz.

sizler bilim insanısınız somut delillerle hareket ederdiniz ya,

ne oldu şimdi,

böyle diyorlarmış, ediyorlarmış,

mış lar la , mişler le mi , analiz yapacaksınız.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Osmanlı padişahlarının vebalini almak zor olur. Beşikteki çocuğunu, torunu öldüren insanların vebali bana hafif gelir.

Padişahın tebaasına kul olarak ifade ettiğini masal olarak adlandırmak için bayağı bir gözü kara olmak lazım.

tarihinde Küllük tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ebu Hureyre (r.a.)'den Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyuruyor:

"Biriniz kölesine; "Rabbini doyur, Rabbine abdest aldır, Rabbine su içir!" diye hitab etmesin. Köle: "Efendim, veli nimetim" desin. Sizden biriniz (kölesine): "Kölem, cariyem" demesin; fakat "Yiğidim, kızım ve oğlum" desin." (Buhari İfk: 17, Müslim Elfaz: 13, Ahmed: 2/316 124)

1 - Bu hadisle kişinin köle ve cariyesine: "Kulum, cariyem" demesi yasaklanmıştır.

2 - Köle, efendisine "Rabbim" dememeli. Efendi de köleye: "Rabbini doyur" gibi ifadelerle konuşmamalıdır.

3 - Efendinin kölesine hitaben "Yiğidim, kızım, oğlum" gibi ifadeleri kullanması caizdir.

4 - Kölenin efendisine hitaben "Efendim, veli nimetim" demesinin daha doğru olduğu belirtilmiştir.

5 - Bu uyarılardaki amaç; konuşma esnasında kullanılan kelimelerde bile Tevhidin gerçekleşmesini sağlamaktır.

Bu ifade doğru olsa, Müslüman Osmanlı padişahları ha bire "kullarım, kullarım" diye nasıl konuşmuşlar? Bunu neye dayanarak yapmışlar?

Ahali "hoooop ağa dur bakalım, Kula kulluk edilmez, ne diyon sen" niye dememiş?

onu o ahaliye ve padişahlara sorarsın öbür tarafta

Link to post
Sitelerde Paylaş

tamamda küllük,

sen bu sözlerin söylendiğini, ataadan deden, eskiler böyle derdi diyerek,

direk padişahlara mal ettin.

sabırım keloğlanın filmleri etkisi altında kaldın, orada böyle terimler görmüş olmayasın.

bir dayanağın yada elinde yazılı bir metnin varmı,

ne bileyim. yapmış etmişlerle gidiyorsun,

oysaki sen bilim insanısın demi,

ayrıca bebek katili diyorsun ya,

batılılar böyle derlerdi, barbar türkler, çocuk katili türkler.

zamanında osmanlı senin dedelerini iyi kılıçtan geçirmiş bu zoruna gidebilir.

ama hiçbir türk cocuk bebek , öldürmez.

bunu yapan bir çok avrupa devleti oldu,

anıtkabiri hiç ziyaret ettinmi cevabın evet ise,

sana bu konuyla ilgili birşeyler daha yazacağım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

tamamda küllük,

sen bu sözlerin söylendiğini, ataadan deden, eskiler böyle derdi diyerek,

direk padişahlara mal ettin.

Yalancısın. İğrenç bir yalancısın. Hatta salak bir yalancısın. Bu başlıkta bu 12nci ileti. Şimdi okuyanlar görsün geriye doğru okumak çok kolay. Bu yazdığın yalanı alıntıla bakalım ahlaksız tosbağa...

Link to post
Sitelerde Paylaş

küllük, osmanlının bebekleri , çocukları öldürdüğünü neye dayanarak söylüyorsun,

hangi kimlikle söylediğini de belirtirsen sana açıklamasını yapmaya calısacağım.

mesela ateist laik bir türkmüsün,

yoksa bir ateist avrupa lı x bir ülke vatandasımısın,

hangi coğrafyanın sözcüsüsün,

söyle bakalım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

küllük, osmanlının bebekleri , çocukları öldürdüğünü neye dayanarak söylüyorsun,

hangi kimlikle söylediğini de belirtirsen sana açıklamasını yapmaya calısacağım.

mesela ateist laik bir türkmüsün,

yoksa bir ateist avrupa lı x bir ülke vatandasımısın,

hangi coğrafyanın sözcüsüsün,

söyle bakalım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

küllük tam bir iftiracı kafir eğilimi içierisinde sayın ateist arkadaşlar,

bu kişi inancına yeni bir boyut mu kazandırıyor nedir,

ateistliğe yakında mezhepler getirirse şaşmayın :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

küllük, osmanlının bebekleri , çocukları öldürdüğünü neye dayanarak söylüyorsun,

hangi kimlikle söylediğini de belirtirsen sana açıklamasını yapmaya calısacağım.

mesela ateist laik bir türkmüsün,

yoksa bir ateist avrupa lı x bir ülke vatandasımısın,

hangi coğrafyanın sözcüsüsün,

söyle bakalım.

Neyse sana kızmayacağım. Senin gibi beyni boşaltılmışlar, gerçeği söyleyen herkese kendince bok atmaya çalışır. Aç tarih kitaplarını oku. Örneğin Kanuni Sultan Süleyman; 2 oğlunu, 6 torununu ve 2 yiğenini öldürmüştür. Bu yeter mi?

Senin gibi soyu kırıkların arsızlığını ortaya koyma soyundanım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Peki kapıya kulluk olur mu? :)

Olmaz mı?

-----------------------------------------------

(alıntıdır hemi de islami siteden)

Kapıkulu nedir?

Osmanlılarda kullanıldığı şekliyle köle mânâsınadır. Yeniçeri için kullanılırdı. Yeniçeri ve altı bölük

süvari askerine Kapıkulu veya Padişah kulu denirdi. Padişahlar bunlara

"kullarım" diye hitap ederdi. Bunun gibi bütün devlet adamları, hemen tamamen

enderundan yetiştikleri için, padişahın kulu sayılırlardı. Satın alınmış köle

veya câriyeler de kul diye anılırdı. Aslında, bırakın askere, normal kölelere

bile, köle olduğunu hatırlatıp "kullarım!" demesine dinimiz müsâade etmez.

http://www.fecir.net/node/4673

Link to post
Sitelerde Paylaş

küllük bey,

osmanlı tarihini bilmeden, öldürdü diyorsun,

sen osmanlı torunu değilsin ki,

sen bir dinsiz imansız ateistsin, seni ne ilgilendirir osmanlının ne yaptığı.

tarihten haberin yok, şuan bastığın toprak osmanlı askerlerinin kanlarıyla sulanmış.

sen kim oluyorsunda koca cihan sultanını sorguluyorsun,

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...