Jump to content

Güneş ve yıldızları farklı sananların yazdığı kitap


Recommended Posts

Kuranı yorumlarken biz Arapça bilmiyoruz demiyorsunuz.

Biz deriz sen bize ne bakıyorsun, bizler dinsiziz, bu dine inanan sensin.

İnandığın dinin iddiası Kuran'ın araplara indiği için arapça olması, zaten Mekke ve çevresindekiler için indirilmiş.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 137
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Hayir. Ne o kadar iyi türkce, nede baska bir dili biliyorum.

Hadi biz tercüme dolayisiyla yanlis anliyoruz, ya Araplar?

Yunanca düsünürlerin kitaplarinda veya baska kitaplarda niye bu problemler olmuyor?

Tüm çağlarda insanların Aristo'nun kitabından her zaman aynı şeyi anladığından nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz? Binlerce yıl önce yazılmış kitapların nasıl tek bir tercümesi oluyor? Aristo'nun eserlerinin örneğin İngilizce'de tek bir çevirisi mi var? Bu konuda yaptığınız bir araştırma var mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tüm çağlarda insanların Aristo'nun kitabından her zaman aynı şeyi anladığından nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz? Binlerce yıl önce yazılmış kitapların nasıl tek bir tercümesi oluyor? Aristo'nun eserlerinin örneğin İngilizce'de tek bir çevirisi mi var? Bu konuda yaptığınız bir araştırma var mı?

Aristo'nun kitabında, bu kitaba inanmayanlar cehennemde cayır cayır yakılacaktır mı yazıyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet tercüme ettim ben. Niye sordun ?

Tercüme ederken bir kelimenin karşılığını tüm kitapta aynı mı kullandınız?

Ben de tercüme ettim. Örneğin İngilizce'den direk Türkçe'ye motomot çeviri yaparsanız cümle düşük, anlaşılması zor, kötü bir çeviri yaparsınız. Tercüman anladığını Türkçe yazar. Özellikle bir romanda motomot çeviri yaparsanız o romanı kimse okumaz. Çünkü orjinal dilin verdiği edebiyat derinliği kaybolur. Hatta hiç bir şiirin tercümesi orjinalinin yanına bile yaklaşamaz.

Yaratıcının gönderdiği Kuran tek bir anlam ifade etmez. Bazı ayetler onlarca anlam ifade edebilir. Bunu okuyan insanlar her zaman aynı şeyi anlayacak diye bir kaide yoktur.

Edebi derinliği olan kitapların tek bir tercümesi bulunmaz. Kuran ise gelmiş geçmiş en derinlikli kitaptır. Çünkü dünya üzerinde sadece Yaratıcının sözlerinden ibaret olan başka bir kitap yoktur.

Arabayı yapan mı daha iyi bilir yoksa kullanan mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aristo'nun kitabında, bu kitaba inanmayanlar cehennemde cayır cayır yakılacaktır mı yazıyor?

Bizim konumuz bir kitabın tek bir tercümesi mi olur sorusu.

Siz tek bir tercümesi olmalı diyorsunuz ben de Aristo'nun kitabının tek bir tercümesi mi var diye soruyorum? Ne yazdığıyla ilgili bir şey sormuyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bunlar sadece tercüme hatasi degil!

TEKVÎR - 1 Güneş bürülüp dürüldüğü zaman.

ENBİYÂ - 104 O gün ki Semâyı kitablar için defter dürer gibi düreceğiz ...

Gögü 2 boyutlu bir kubbe sanan, yildzilari "asili kandiller" olarak tanimlayan 7yy.in kitabi Kuran, gögün cok genis bir 3 boyutlu bir yer oldugunu, yildizlari vs bilmiyor. Evreni tanimiyor!

Gögü 2 boyutlu saniyor!

İNFİTÂR - 1 Gök yarıldığı zaman,

MUZZEMMİL - 18 Gök onun dehşetiyle çatlamıştır ve O'nun va'di yerine getirilmiştir.

MULK - 3 O ki, birbirine uygun yedi gök yaratmıştır. O Rahman'ın yarattığında hiçbir nizamsızlık göremezsin. Haydi çevir gözü(nü), görebilir misin hiçbir çatlak, bir kusur?

Bunlar gibi bir cok ayette, bir kapak gibi Allahin sayesinde direksiz durabilen Gükkubeden bahsediliyor!

Gögün ne kadar genis oldugunu bilmiyor!

FUSSİLET - 10 O, yerin üstünde sabit dağlar yarattı. Orada bereketler meydana getirdi. Orada araştırıp soranlar için rızıkları tam dört günde belli bir seviyede takdir edip, düzene koydu.

FUSSİLET - 12 Böylece onları iki günde yedi kat gök olarak kaza etti.

Dünyanin yaratilisi 4 gün sürüyor, nerdeyse sonsuz evrenin yaratilisi SADECE 2 gün sürüyor!

Ayrica, arabayi yapan teorik olarak bilir ama pratikte sürücü daha iyi bilir!

Araba alirken, yapandan mi daha dogru bilgiler beklersin yoksa senelerce bu arabayi kullanandan mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bizim konumuz bir kitabın tek bir tercümesi mi olur sorusu.

Siz tek bir tercümesi olmalı diyorsunuz ben de Aristo'nun kitabının tek bir tercümesi mi var diye soruyorum? Ne yazdığıyla ilgili bir şey sormuyorum.

Dedik ya, Aristo'nun kitabının farklı tercümesi olması önemli değil, kimse seni Aristo'nun kitabını yanlış anladın diye kafir ilan etmez ve cehenneme postalamaz.

Ama Kuran öyle mi? Bir kelimesini hatta bir harfini inkar edenler cehenneme gidiyormuş.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bizim konumuz bir kitabın tek bir tercümesi mi olur sorusu.

Siz tek bir tercümesi olmalı diyorsunuz ben de Aristo'nun kitabının tek bir tercümesi mi var diye soruyorum? Ne yazdığıyla ilgili bir şey sormuyorum.

Senin mantığın beni şuraya götürüyor:

1) Kuran Araplara inmiş.

2) Arapçayı ana dil olarak öğrenenler en iyi anlar.

3) O zaman İslamı Araplardan öğrenmemiz lazım.

4) Araplar bizi gütsünler.

Bunun neresi kutsal? Bariz bir politika bu.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Arkadaşlar hangi kelimenin daha iyi olduğunu bilebilmek için Arapça dil kurallarını ve deyimlerini bilmek gerekiyor. Dürülmek kelimesi ile kendi üzerine çökmeyi karşılaştırıyoruz. Bu ikisi de Türkçe'dir. Oysa ki Kuran Arapça nazil olmuştur. Bunu tartışmak için kendi üzerine çökme ifadesini Arapçaya çevirip 10 tane Araba sormak lazım? bu ifadeden ne anladın dürülme kelimesinin Arapça'sından ne anladın diye.

Peki, 1975 yılında nası oluyolar da dünya düzdür diye fetva verebiliyor Suudiler?

Bu adamlar bunu bu şekilde anladığında kabul ettiniz mi ki, şimdi de onlar nasıl anlıyor diye sormak lazım mı diyorsunuz?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Peki, 1975 yılında nası oluyolar da dünya düzdür diye fetva verebiliyor Suudiler?

Bu adamlar bunu bu şekilde anladığında kabul ettiniz mi ki, şimdi de onlar nasıl anlıyor diye sormak lazım mı diyorsunuz?

:lol:

Pişkinlik. Şimdi kendilerini güncellediler. Kuran'da big bang de varmış. Yakında evrimi de Kuran'da bulacaklar. Söylemedi demeyin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

:lol:

Pişkinlik. Şimdi kendilerini güncellediler. Kuran'da big bang de varmış. Yakında evrimi de Kuran'da bulacaklar. Söylemedi demeyin.

Evrimi Kuranda bulanlar var zaten. Onun için de bi ayet denk getirdiler.

NUH 14. Oysa, sizi türlü merhalelerden geçirerek O yaratmıştır.

Ama başka biri de şöyle çevirmiş.

Ömer Nasuhi Bilmen

NUH(14-15). Halbuki, sizi muhakkak türlü türlü derecelerde yaratmıştır. Görmediniz mi ki, yedi semayı nasıl tabaka tabaka yaratmıştır?

Hep tercüme farklılığı hep. Kimin nası işine geliyorsa.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tercüme ederken bir kelimenin karşılığını tüm kitapta aynı mı kullandınız?

Ben de tercüme ettim. Örneğin İngilizce'den direk Türkçe'ye motomot çeviri yaparsanız cümle düşük, anlaşılması zor, kötü bir çeviri yaparsınız. Tercüman anladığını Türkçe yazar. Özellikle bir romanda motomot çeviri yaparsanız o romanı kimse okumaz. Çünkü orjinal dilin verdiği edebiyat derinliği kaybolur. Hatta hiç bir şiirin tercümesi orjinalinin yanına bile yaklaşamaz.

Yaratıcının gönderdiği Kuran tek bir anlam ifade etmez. Bazı ayetler onlarca anlam ifade edebilir. Bunu okuyan insanlar her zaman aynı şeyi anlayacak diye bir kaide yoktur.

Edebi derinliği olan kitapların tek bir tercümesi bulunmaz. Kuran ise gelmiş geçmiş en derinlikli kitaptır. Çünkü dünya üzerinde sadece Yaratıcının sözlerinden ibaret olan başka bir kitap yoktur.

Arabayı yapan mı daha iyi bilir yoksa kullanan mı?

Önce şunu söyleyeyim. Dünya üzerinde tercüme edilemeyecek hiç bir kitap yoktur.

Tercüme ederken bir sözcüğü hep aynı anlamda çevirmezsiniz. Bunu kimse iddia etmiyor zaten. Böyle bir iddia yok. Sanki ortada böyle bir iddia varmış gibi açıklama yapmana bir anlam veremedim.

Eğer bir olay anlatılıyorsa ya da kanunlar gibi belirgin konular tercüme edilecekse bunların çevirisi %100'e yakın bir doğrulukta yapılabilir. Bu konuda tartışmaya bile gerek duymuyorum.

Şiir gibi edebi değeri yüksek eserlerin ise çevrilmesi daha zordur. Örneğin İngilizceden Türkçeye çeviri yaparken karşılık olarak gelen sözcüğü tam olarak bulmanız gerekir. Aksi takdirde anlam kaymaları oluşur.

Sonuç olarak her kitabın çevirisi yapılabilir.

Bu durumda Kuran'ın çevirisini yapmak zor değildir. Zaten büyük kısmı tarihsel olaylar ve emirlerden oluşmaktadır. Sadece bazı kısımları şiirseldir ve anlattığım gibi iyi bir çalışmayla onlar da herhangi bir dile çevrilebilir

Kuran çok derin bir kitaptır, bir cümlesi onlarca anlama gelir ifadesi dayanaksız ve uydurmadır. Dindarlar her zaman Kutsal saydığı değerleri ululamak isteğindedir. Peygamberlerini , kitaplarını sürekli yüceltirler ve bunların aslında göründüğünden çok daha değerli olduğu imajını vermeye çalışırlar.

Yani ben şimdi:

''Ben denizde yüzmeye gidiyorum.'' dediğimde bununla ne demek istediğim çok açıktır. Ancak siz bundan farklı anlamlar çıkarmak için kasarsanız benim deniz kenarında hayvan yüzeceğimi de düşünebilirsiniz. Zorladıkça başka anlamlar da bulabilirsiniz.

Ayrıca şunu da belirtmek gerek. Eğer bir sözcük birden fazla anlama geliyorsa bu o dilin fakir olduğunu gösterir.

tarihinde murtimuro tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Senin mantığın beni şuraya götürüyor:

1) Kuran Araplara inmiş.

2) Arapçayı ana dil olarak öğrenenler en iyi anlar.

3) O zaman İslamı Araplardan öğrenmemiz lazım.

4) Araplar bizi gütsünler.

Bunun neresi kutsal? Bariz bir politika bu.

1) Kuran tüm insanlığa inmiştir.

2) Arapçayı iyi bilenler Kuran'ı daha iyi anlar doğrudur. Ama sadece Arapça kriter değildir. Bu işe emek sarfeden Arap olmayan müslümanların yazdığı tefsirler daha fazla okunuyor.

3) İslam müslümanlardan öğrenilir. Hz. Muhammed ve arkadaşları ilk müslümanlardı. Aynı zamanda Arap'tılar. Diğer insanlar İslam'ı Araplardan öğrendi doğrudur. Fakat İslamiyet yayıldı. Araplardan daha iyi İslam'ı bilen ve yaşayan müslümanlar var. Muhammet Esed yahudi asıllı bir Avusturyalıydı. Müslüman olduktan sonra yazdığı tefsir en çok okunan tefsirlerdendir.

4) Yöneticilerimizin ihlaslı birer müslüman olmaları çok hoşumuza gider. Hz. Ömer gibi adil bir yöneticiyi kim istemez.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ayrica, arabayi yapan teorik olarak bilir ama pratikte sürücü daha iyi bilir!

Araba alirken, yapandan mi daha dogru bilgiler beklersin yoksa senelerce bu arabayi kullanandan mi?

Kullandığın arabanın ezbere Çap x Strok ölçüleri, sıkıştırma oranı, besleme tipi, vites geçiş oranlarını, 130 ile giderken durma mesafesini söyleyebilir misin? 130'la gidiyorsun önüne bir şey çıktı. Bu araba kaç metre mesafede durur diye klavuza bakmazsın değil mi?

Bilgisayar kullanıyorsun. Önüne mavi ekran çıktı. Bir sürü şey yazıyor. Bunları okuyunca hepsini anlıyor musun? Hatanın nereden kaynaklandığını hemen söyleyebiliyor musun? Sence o ekrandaki şeyleri yazan mı daha iyi bilir yoksa onu okuyan mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Peki, 1975 yılında nası oluyolar da dünya düzdür diye fetva verebiliyor Suudiler?

Bu adamlar bunu bu şekilde anladığında kabul ettiniz mi ki, şimdi de onlar nasıl anlıyor diye sormak lazım mı diyorsunuz?

İslamda Hristiyanlıktaki gibi engizisyon mahkemeleri yoktur. İslam'ın 5 şartı vardır. Bunları yapan müslümandır. Allah bize dünyanın çapını sormayacak, namaz kıldın mı? oruç tuttun mu? zekat verdin mi? diye soracak.

Bu yüzden yukarıdaki soruyu 1975 yılında fetva veren kişiye sor (eğer böyle bir şey varsa).

Ayrıca fetva konusuna da açıklık getirmek gerekiyor. Fetva kesinlikle karşı çıkılamaz, fetvaya karşı çıkan dinden çıkar nevinden bir şey değildir.

Fetva, dini veya hukuki bir konuda görüş bildirmek demektir. Fetva verenler (müftîler) birer hocadır, görüşlerini bildirirler. Görüşlerini tutarlı ve mantıklı bulanlar buna göre amel eder; tutarsız bulanlar da başka bir müftîye sorar, onun fetvasıyla amel ederler.

"Fetva" kelimesi ile "Fütüvvet ya da "Fetâ" kelimeleri aynı köktendir. "Fütuvvet" gençlik, cömertlik ve kerem, "Fetâ" ise bu vasıf ları taşıyan genç demektir. Kelimenin kök manasında bir güç ve kuvvet mevcuttur. Bu kökten türeyen "Fetvas"da da aynı mana vardır ve o, bir olaya verilen kuvvetli cevap ya müşkil bir meselenin güçlendirici izahıdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

1) Kuran tüm insanlığa inmiştir.

Burada "inmiştir" ile tüm insanlığa hitap etmek üzere inmiş demek istediğini sanıyorum. Tüm ideolojiler tüm insanlığa hitap ettiğini iddia eder. Ama temel uygulamaları bulunduğun enleme göre değişen bir din olan İslam (=Kuran) tüm insanlığa hitap edemez. Bunu başaramadığı tarihsel süreçte de görülüyor.

17. yüzyıldaki İslamı ve 21. yüzyıldaki İslamı aşağıdaki haritalarda görebilirsin. 400 yılda pek bir ilerleme olmamış. Hatta gerilemiş.

artlaislamicworls.jpg

muslim_2000_final.jpg

İslam da diğer insansı politikalara benziyor. Yayılmaya çalışıyor. Büyüyor. Küçülüyor. Bazı otoritelerin insanları yönetmek için kullandıkları diğer araçlardan bir farkı yok. Böyle bir şey kutsal olamaz. İhlaslı Müslümanların bizleri yönetmesi sonumuzu getirir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İslamda Hristiyanlıktaki gibi engizisyon mahkemeleri yoktur. İslam'ın 5 şartı vardır. Bunları yapan müslümandır. Allah bize dünyanın çapını sormayacak, namaz kıldın mı? oruç tuttun mu? zekat verdin mi? diye soracak.

Bu yüzden yukarıdaki soruyu 1975 yılında fetva veren kişiye sor (eğer böyle bir şey varsa).

Ayrıca fetva konusuna da açıklık getirmek gerekiyor. Fetva kesinlikle karşı çıkılamaz, fetvaya karşı çıkan dinden çıkar nevinden bir şey değildir.

Fetva, dini veya hukuki bir konuda görüş bildirmek demektir. Fetva verenler (müftîler) birer hocadır, görüşlerini bildirirler. Görüşlerini tutarlı ve mantıklı bulanlar buna göre amel eder; tutarsız bulanlar da başka bir müftîye sorar, onun fetvasıyla amel ederler.

"Fetva" kelimesi ile "Fütüvvet ya da "Fetâ" kelimeleri aynı köktendir. "Fütuvvet" gençlik, cömertlik ve kerem, "Fetâ" ise bu vasıf ları taşıyan genç demektir. Kelimenin kök manasında bir güç ve kuvvet mevcuttur. Bu kökten türeyen "Fetvas"da da aynı mana vardır ve o, bir olaya verilen kuvvetli cevap ya müşkil bir meselenin güçlendirici izahıdır.

Fetvanın karşı çıkılabilir ya da çıkılamaz olması değil mesele.

Arapların ne anladığı önemli dedin.

Araplar Kuranı kendi dillerinde okuyup yüzyıllarca dünya düzdür diye anladığına göre, niye onların sözüne güvenmiyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...