Jump to content

Mustafa Kemal'in hutbesi


Recommended Posts

Gazi Paşa Hazretleri bugün öğle namazını büyük bir cemaatle Zağnos Paşa Camiinde kılmışlardır. Namazda şehitlerin ruhuna bağışlanmak üzere okunan Mevlitten sonra Paşa Hazretleri minbere çıkarak şu hutbeyi okumuşlardır:

“Millet, Allah birdir. Şanı büyüktür. Allah’ın güvencesi, sevgisi ve hayrı üzerinize olsun. Peygamberimiz Efendimiz Hazretleri, Allah tarafından insanlara gerçeği bildirmeye görevli elçi olmuştur. Hayatı düzenleyen temel kurallar hepinizce bilinmektedir ki, yüce Kuran’da yazılı bulunmaktadır. İnsanlara duygu güzelliği ve bolluğu veren dinimiz son dindir. Mükemmel ve kusursuz dindir. Çünkü dinimiz akla, mantığa, gerçeğe tamamen uyuyor ve uygun düşüyor. Eğer akla, mantığa ve gerçeğe uymasa idi, bununla diğer ilâhi doğa kanunları arasında çelişki olması gerekirdi. Çünkü varlığın bütün kanunlarını yapan Yüce Allah’tır. Arkadaşlar, Peygamber çalışmalarında iki göreve ve iki eve sahip bulunuyordu. Biri kendi evi, diğeri Allah’ın evi idi. Millet işlerini Allah’ın evinde yapardı. Peygamberin kutsal yolunu izleyerek bu dakikada milletimize, milletimizin bu gününe ve geleceğine ilişkin hususları görüşmek amacıyla bu kutsal yerde, Allah’ın huzurunda bulunuyoruz. Beni buna kavuşturan Balıkesir’in dindar ve kahraman insanlarıdır. Bundan dolayı çok memnunum. Bu nedenle büyük bir sevaba erişeceğimi ümit ediyorum.

Efendiler, Camiler birbirimizin yüzüne bakmaksızın yatıp, kalmak için yapılmamıştır. Camiler, Allah’ın emirlerini yerine getirmek ve ibadetle birlikte din ve dünya için neler yapılmak gerektiğini düşünmek yani görüşüp, danışmak için yapılmıştır. Millet işlerinde her şahsın zihnen, başlı başına faaliyette bulunması zorunludur, işte biz de burada din ve dünya için, geleceğimiz ve bağımsızlığımız için, özellikle egemenliğimiz için neler düşündüğümüzü ortaya koyalım. Ben yalnız kendi düşüncemi söylemek istemiyorum. Hepinizin düşündüklerim anlamak istiyorum. Milli emeller, milli irade yalnız bir şahsın düşünmesinden değil, bütün millet fertlerinin arzularının, emellerinin toplanmasından elde edilen sonuçlardan ibarettir. Bu nedenle benden ne öğrenmek, ne sormak istiyorsanız serbestçe sormanızı rica ederim.”

Paşa Hazretleri daha sonra minberden aşağı inmişler ve çeşitli şahıslar tarafından yirmiden fazla sorulan sorulan dinledikten sonra cevaplarını vermişlerdir. Hutbeler hakkındaki ilk suale cevap olarak demişlerdir ki;

“Hutbeler hakkında sorulan sorudan anlıyorum ki, bugünkü hutbelerin tarzı, milletimizin duygulan, düşünceleri, dili ve ihtiyaçlarıyla uygun görülmemektedir.

Efendiler, hutbe demek halka hitabetmek, yani söz söylemek demektir. Hutbenin anlamı budur. Hutbe dendiği zaman bundan birtakım kavram ve anlamlar çıkarılmamalıdır. Hutbeyi söyleyen hatiptir. Yani söz söyleyen demektir. Biliyoruz ki, Hazreti Peygamber zamanında, hutbeyi kendisi okurdu. Gerek efendimiz ve gerek ilk dört halifenin hutbelerini okuyacak olursanız, görürsünüz ki, gerek Peygamberin, gerek dört halifenin söylediği şeyler o günün sorunlarıdır, o günün askerî, idarî, malî, siyasî ve toplumsal konularıdır, islâm Ümmeti çoğalıp, îslâm ülkeleri toprakları genişlemeye başlayınca, Yüce Peygamberin ve dört halifenin hutbeyi her yerde doğrudan kendilerinin bildirmelerine imkan kalmayınca söylemek istedikleri şeyleri duyurmalarına birtakım şahısları görevlendirmişlerdir. Bunlar herhalde en büyük yöneticiler idi. Onlar, camilerde ve meydanlarda ortaya çıkar, halkı aydınlatmak ve irşat için ne söylemek gerekiyorsa söylerlerdi. Bu tarzın devam edebilmesi için bir şart gerekiyordu. O da milletin başı olan şahsın halka doğruyu söylemesi, halkı dinlemesi ve halkı aldatmaması! Halkı genel durumdan haberdar etmek son derece önemlidir. Çünkü her şey açık söylendiği zaman halkı beyni çalışır halde bulunacak, iyi şeyleri yapacak ve milletin zararına olan şeyleri kabul etmeyerek şunun ve bunun arkasından gitmeyecektir. Ancak, millete ait olan işleri, milletten gizlediler. Hutbelerin halkın anlayamayacağı bir dilde olması ve onlann da bugünkü beklentiler ve ihtiyaçlanmıza temas etmemesi, halife ve padişah adına taşıyanların, yönetimi altında bulunanlara söz hakkı ve hareket serbestisi vermemeleri halkı arkalarından köle gibi gitmeye mecbur etmek içindi. Hutbeden amaç, halkın aydınlatılması ve irşadıdır, başka bir şey değildir, yüz, ikiyüz, hatta bin yıl öncesi hutbeleri okumak, insanları bilgisizlik ve dalgınlık içinde bırakmak demektir. Hatiplerin herhalde halkın kullandığı dil ile görüşmesi zorunludur.

Geçen yıl Millet Meclisi’nde söylediğim bir nutukta, demiştim ki; (minberler halkın beyinleri, vicdanlan için bir ilim, bir nur kaynağı olmuştur.)

Böyle olabilmesi için minberlerden yansıyacak sözlerin bilinmesi ve anlaşılması ve gerçek ilim ve fenne uygun olması gereklidir. Saygıdeğer konuşmacıların siyasi, sosyal ve medeni gelişmeleri her gün izlemeleri zorunludur. Bunlar bilinmediği takdirde halka yanlış bilgiler verilmiş olur. Bu nedenle hutbeler Türkçe ve zamanın gereklerine uygun olmalıdır. Ve olacaktır.”

“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur. Yalnız şurası var ki, din Allah ile kul arasındaki bağlılıktır.”( Kılıç Ali, Atatürk’ün Hususiyetleri s. 116.)

“Efendiler, Allah birdir ve büyüktür. Kur’an bir Kitab-ı ekmeldir. Cenab-ı Peygamber hatemül enbiyadır.” ( Büyük Nutuk s.1241.)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Birincisi bu hutbe değil hitapdır.

Bu hitabın yapıldığı tarih 1923 yılıdır. Atatürk çok iyi bir siyahsetçidir. Henüz bütün kontrol ele almadığı bir dönemde bu tür konuşmalar yapması gayet mantıklıdır.

Bu konuşmaları yapan bir insan neden sonraki yıllarda(1928) devletin dini islamdır ibaresini çıkarmıştır.

Bu konuşmayı yapan bir insan samimi ise neden 1937 yılında meclis konuşmasında Kuran için gökten indiği sanılan kitap demiştir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Birincisi bu hutbe değil hitapdır.

Bu hitabın yapıldığı tarih 1923 yılıdır. Atatürk çok iyi bir siyahsetçidir. Henüz bütün kontrol ele almadığı bir dönemde bu tür konuşmalar yapması gayet mantıklıdır.

Bu konuşmaları yapan bir insan neden sonraki yıllarda(1928) devletin dini islamdır ibaresini çıkarmıştır.

Bu konuşmayı yapan bir insan samimi ise neden 1937 yılında meclis konuşmasında Kuran için gökten indiği sanılan kitap demiştir.

1-Kur'an gökten inmemiştir.bkz.İlköğretim Din kültürü kitabı

2-Sen söylediği şeylere,tespitlerinin güzelliğine bak.

3-Devletin dini İslam'dır. ifadesi ne demek biraz açar mısın?

Link to post
Sitelerde Paylaş

1-Kur'an gökten inmemiştir.bkz.İlköğretim Din kültürü kitabı

2-Sen söylediği şeylere,tespitlerinin güzelliğine bak.

3-Devletin dini İslam'dır. ifadesi ne demek biraz açar mısın?

Kardeşim eğip bükmeye gerek yok. Ne söylediğimi ne kasteddiğimi gayet iyi anladın.

Kabaca devlet sosyal hayatı düzenleyen bir mekanizmadır.

Sen bu mekanizmadan islamı çıkarırsan bu mekanizma neye göre faaliyetini sürdürür.

Ve onlara, «Allah'ın indirdiğine uyun» denildiği zaman, dediler ki: «Hayır biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız.» Ataları bir şeye akıl erdirememiş, doğru bir yola gitmez oldukları halde de mi (onlara uyacaklar)? Bakara 170

tarihinde kerem34 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

O halde şöyle de diyebiliriz:

"Benim bir dinim yok ve bazen bütün dinlerin denizin dibini boylamasını istiyorum. Hükümetini ayakta tutmak için dini kullanmaya gerek duyanlar zayıf yöneticilerdir. Âdetâ halkı bir kapana kıstırırlar. Benim halkım demokrasi ilkelerini, gerçeğin emirlerini ve bilimin öğretilerini öğrenecektir. Batıl inançlardan vazgeçilmelidir. İsteyen istediği gibi ibadet edebilir. Herkes kendi vicdanının sesini dinler. Ama bu davranış ne sağduyulu mantıkla çelişmeli ne de başkalarının özgürlüğüne karşı çıkmasına yol açmalıdır."

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ya bıktım sizin gibi müslümanlardan. Anlayın artık KEMALİSTLERE İSLAMI SEVDİREMEYECEKSİNİZ. Atatürk çıkarına uygun olarak hareketleri sergilenmiştir. Atatürk'ün müslüman olmadığını İslam'dan nefret ettiğini ateistler ve islamcılar biliyor. Bir siz öğrenemediniz gitti.

Link to post
Sitelerde Paylaş

atatürk hiçbir zaman mustafa ismini kullanmamıştır.

imzalarına yada yazdıklarına bakın kemal atatürk yazar.

tarihinde striker tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Mustafa Kemal Atatürk'e ana avrat söven bazı insanlarla yüz yüze konuştum. Biraz daha bunlarla detaylı konuştuğum zaman anladım ki bunlar genelde şu tip insanlar:

1. Etnik ırkçı PKK'ya laf söylemeyen, bebek katili cani Apo'yu mandela, ghandi gibi görenler ve sempatizanları

2. Zinayı yasalaştıran, domuzu yasalaştıran, ya Allah diye kilise açan münafıkları, ampul partisi zihniyetlileri müslüman zanneden şaşkınlar

3. Kuran'ı gizleyip, hurafelere dayanan uydurulmuş din tüccarı bazı münafık cemaatlere, tarikatlara üye olan şaşkınlar.

4. PKK'nın finanse ettiği, 10binlerce dolar maaş alıp bölücülük yapan gazeteciler, yazarlar, TV programcılarını adam zannedip kulak verip dinleyenler.

Bildiğiniz üzere 50 milyar aktif bütçesi olan PKK, her yıl; TV, gazetecilere, yazarlara yani propaganda için 2 milyar dolar harcıyor. Bizim polisimiz ve Jandarmamızın toplam bütçeleri 4er 5er milyar doları geçmiyor.

Mustafa Kemal Atatürk; 2. meclis döneminde bazı elitlerin dayatması sonucu dinle ilgili bazı hatalar yapmaya zorlanmış veya tuzağa düşürülmüş olabilir.

Ama Mustafa Kemal Atatürk'e yapacağınız her saldırı; yukarıdaki maddede bahsettiğim zümrelerin işine yarayacaktır.

Sayıp sövmeden önce 1 kere daha düşününüz.

tarihinde KHF-232 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Atatürk adamı suya götürür susuz getirir.

Kurtuluş savaşında sonradan etnik varlıklarını ve dillerini komple yoketmeye çalışacağı Kürtlerden "asker verin para verin, hilafeti kurtarıyoruz, hem savaştan sonra size özerklik verecem" diye yardım almıştır.

Pakistan'ın (o zamanki Hindistan'ın) yoksul sefil Müslümanlarından "cihat için para verin hilafeti kurtaracaz" diye para almıştır. Hint Müslümanları İngilizlere demiştir ki "sakın Türklerin Yunanlılarla savaşında mevzuya dalmayın burada olay çıkartırız." O zamanlar Hindistan İngiltere hakimiyetindeydi.

Kurtuluş savaşında kullanmak üzere Lenin'den para almak için "biz emperyalizme karşı savaşıyoz, savaştan sonra komunizm kuracaz" demiş para almıştır.

Atatürk hayatı boyunca verdiği, demeçlerde "demokrasi" lafını sadece bir kere kullanmıştır, onda da Amerikan gazetesine demeç veriyordur. Demokrasiyi över. Ama mecliste tek particilikten ve kendisinin diktatör olacağı bir diktatörlükten yanadır. Meclis azasını tek particiliğe, güçler birliği ilkesine ikna etmenin bin türlü yolunu uygular. Yeri gelir güçler ayrılığının mümkün olmadığını argümanla meclis kürsüsünde "ispat" eder. Yeri gelir bazı milletvekilleri "kimvurduya" gider. Yeri gelir -aslında başta Meclis tarafından asker kaçakları için kurulmasında anlaşılan- İstiklal Mahkemeleri "gericileri" ve "hainleri" asar.

Bu yukardaki hutbede de zavallı Anadolu köylüsünün aklını alıp onları attaya gönderiyor. Aynı adamlardan aldığı vergi parasıyla bu adamların inandığı dini sistematik olarak yoketmenin yasalarını çıkartmanın planlarını kuruyor kafasında bu hutbeyi okurken.

tarihinde materyalizm tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu yukardaki hutbede de zavallı Anadolu köylüsünün aklını alıp onları attaya gönderiyor. Aynı adamlardan aldığı vergi parasıyla bu adamların inandığı dini sistematik olarak yoketmenin yasalarını çıkartmanın planlarını kuruyor kafasında bu hutbeyi okurken.

Yalan söylüyorsun !!

Bu müslüman millet, Atatürk istedi diye şehit olmadı.

Bu müslüman millet, namusuna uzanan elleri kırmak için(Sütçü imamı iyi oku); islamı yıkmaya çalışan ve bu topraklara giren kafir askerin postallarını yıkmak için şehit oldu!

Link to post
Sitelerde Paylaş

atatürk, hitler özentisi, kendi doğrularını kabul ettirmeye çalışan birisidir.

uzatmaya ne hacet sayın khf adamı utanmasanız şehit diye taçlandıracaksınız.

Link to post
Sitelerde Paylaş

atatürk, hitler özentisi, kendi doğrularını kabul ettirmeye çalışan birisidir.

uzatmaya ne hacet sayın khf adamı utanmasanız şehit diye taçlandıracaksınız.

çanakkalede,doğu cephesinde,istiklal savaşınd veya trablusgarpta ölseydi şehit olacaktı

Link to post
Sitelerde Paylaş

atatürk, hitler özentisi, kendi doğrularını kabul ettirmeye çalışan birisidir.

uzatmaya ne hacet sayın khf adamı utanmasanız şehit diye taçlandıracaksınız.

Ya sen bu steye ne diye geldin? Git astral seyahatini yap cinlerinle iletişimini kuvvetlendir, her telden cins insanı var bu ülkenin ya, ne idüğü belli değil, Atatürk koymuş tekerinize kudurun salyalarınızla..
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ya sen bu steye ne diye geldin? Git astral seyahatini yap cinlerinle iletişimini kuvvetlendir, her telden cins insanı var bu ülkenin ya, ne idüğü belli değil, Atatürk koymuş tekerinize kudurun salyalarınızla..

Koymuş diyorsun, artık kimse zırlamasın öyle mi?

Ben duydum, siyonistler de aynı öyle diyor Filistinlilere. Koyduk diyor, artık davanızdan vazgeçin.

Ama gerçek hayatta öyle işlemiyor işler. Kimse sineye çekip unutmaz.

Ülkeyi herkesi kendi kimliğiyle olduğu şekilde eşit vatandaş olarak kabul ederek kuraydın 80 senedir bu davalarla uğraşmazdı insanlar. Enerjimizi nelere harcadık. Aptal bir inat yüzünden. Beyinsiz bir milliyet fetişi yüzünden.

Bu adamı hala savunmayın artık. Hem de savunurken bu şekilde "koymuş boruyu işte, daha zırlamayın" diye savunursan kendini ve savunduğun kimseyi sadece daha nefret edilecek bir hale sokuyorsun.

Bu ülke Atatürkün tapulu malı değil. Siz sanıyorsunuz ki tapulu mal sahibi Atatürk mirasını da Atatürkçülere bırakmış. NAH!

Bu ülke üzerinde yaşayan herkesindir. Kndini imtiyazlı sanan gerizekalılar ama kafalarına vura vura öğretilmeden anlamıyor.

Cicim günleri bitti. Artık Atatürkçü imtiyazınızla değil, eşşek gibi aldığınız oyla gelip oturacaksınız mecliste.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Koymuş diyorsun, artık kimse zırlamasın öyle mi?

Ben duydum, siyonistler de aynı öyle diyor Filistinlilere. Koyduk diyor, artık davanızdan vazgeçin.

Ama gerçek hayatta öyle işlemiyor işler. Kimse sineye çekip unutmaz.

Ülkeyi herkesi kendi kimliğiyle olduğu şekilde eşit vatandaş olarak kabul ederek kuraydın 80 senedir bu davalarla uğraşmazdı insanlar. Enerjimizi nelere harcadık. Aptal bir inat yüzünden. Beyinsiz bir milliyet fetişi yüzünden.

Bu adamı hala savunmayın artık. Hem de savunurken bu şekilde "koymuş boruyu işte, daha zırlamayın" diye savunursan kendini ve savunduğun kimseyi sadece daha nefret edilecek bir hale sokuyorsun.

Bu ülke Atatürkün tapulu malı değil. Siz sanıyorsunuz ki tapulu mal sahibi Atatürk mirasını da Atatürkçülere bırakmış. NAH!

Bu ülke üzerinde yaşayan herkesindir. Kndini imtiyazlı sanan gerizekalılar ama kafalarına vura vura öğretilmeden anlamıyor.

Cicim günleri bitti. Artık Atatürkçü imtiyazınızla değil, eşşek gibi aldığınız oyla gelip oturacaksınız mecliste.

Gene gelmiş bizimki, bu ülke üzerinde yaşayan herkesindir lafında biraz samimiyet olsa amenna. Ne acaip insanlarsınız yahu, takmışsınız Atatürk'e, vardır acısıki ötüyorsun işte..
Link to post
Sitelerde Paylaş

sen hangi tel den oluyosun acaba, dediğim dedik çaldığım düdük diyenlerdenmisin,

astral seyehati bile bilmeyen bir insan, bunu cinlerle inlerle yorumlayan bir düşünce yapısına ne denir,

bilgisizzliğini küstahlıkla örtmeye çalışma, herşeye o kadar cahil kalmışssınız ki, size süt beyazdır dediğimiz de, süt akıcıdır ne alakası var diyorsunuz.

işte böyle bir düşünce yapısına ne desen boş

Sen değilmiydin özel mesajla guyya beni etkileyerek etkili bir yazı şekliyle korkacak irkilecek mişim gibi yazarak sana inanmamı sağlamaya çalışan? Senin o iletilerini okudum ve anladım seni, sen beni aptal mı sandın? Git cinlerinle astral seyahatinle uğraş..
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ağzını topla köpek, köpeksiniz işte, şu an dağ gibi abesliğe bu kadar takmazsınız çağdaş devrimleri getirene çemkirirsiniz, yürü git senle uğraşamam, her seferinde aynı salyalarınızda gına getirdi..

Köpekim? Köpekiz? Kimler var aklında mesela? Mesela belli bir siyasi fikir sahibi olan herkese köpek mi diyorsun? Atatürkçü olmayanlara mı köpek diyorsun? Biraz açar mısın?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen değilmiydin özel mesajla guyya beni etkileyerek etkili bir yazı şekliyle korkacak irkilecek mişim gibi yazarak sana inanmamı sağlamaya çalışan? Senin o iletilerini okudum ve anladım seni, sen beni aptal mı sandın? Git cinlerinle astral seyahatinle uğraş..

sen rabbime küfürlerine devam edip, resulune hakaretler ederken, seni etkilemek için değil, o ağzını toplaman için mesaj atmıştım, in lerle cinlerle değil,

cin lere inanmaman da onların yok olduğunu göstermez. isteyene istediği an gösteririm . ama buna yüreği yetecek delikanlı varmı acaba, böyle insan varmı, yok, siz klavye başında red edersiniz zaten, herşeyi ettiğiniz gibi,

inşallah bu küfürlü hayatın bir ömür boyu sürer ve sen küfürler içinde ölür gidersin ve ettiğin hakaretlerle haşr olursun ,

rabbim sana hidayeti nasip etmesin. bu kadar sertt konusuyorum.

sen ateist bile değilsin ki, dinsiz imansız kafir .

sende senin gibi ataturkün yolundan git, diğer tarafta anlarsın

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...