Jump to content

Kuran'ın Büyük Yalanı " Koruyucu Melekler "


Recommended Posts

Sayın berşan, işin tuhaf taraflarından biri de bu.Yazılanlar yaşanıyorsa yaşadığımız yaşanacakmış, konuşmanın, tartışmanın da bir manası kalmıyor ki zaten.

Filmi yazan,yöneten yazdığı gibi oynatıyor...Bize de oyanamak düşüyor rolü dediğim gibi.Siz başka bir roldesiniz, o fotoğraftaki çocuk başka bir rolde, burada yazanlar başka bir rolde.

Bunu dediğim şekilde anlamış olmakla yaşamın içindeki bu gereçkleri yaşamak ve bir rolde olmakta bir şeyi değiştirmiyor...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 139
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

zaten herkes kendisine biçilmiş rolü oynuyor, aradaki fark bu rol yazılmış, oynayanlar kendi seçimleriyle oynuyorlar. senaryoyu yazanın sonsuz ilmi, filmde oynayanların yaptıklarını etkilemez, senaryoyu yazar, film sonu gelince değerlendirmeler yapılır.

bu dünya hayatı böyle, ya kabullenir insan yada red eder.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın berşan, işin tuhaf taraflarından biri de bu.Yazılanlar yaşanıyorsa yaşadığımız yaşanacakmış, konuşmanın, tartışmanın da bir manası kalmıyor ki zaten.

Filmi yazan,yöneten yazdığı gibi oynatıyor...Bize de oyanamak düşüyor rolü dediğim gibi.Siz başka bir roldesiniz, o fotoğraftaki çocuk başka bir rolde, burada yazanlar başka bir rolde.

Bunu dediğim şekilde anlamış olmakla yaşamın içindeki bu gereçkleri yaşamak ve bir rolde olmakta bir şeyi değiştirmiyor...

Sayın mai ve siyah,

Özgür iradenin olmadığını mı savunuyorsunuz?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın mai ve siyah,

Özgür iradenin olmadığını mı savunuyorsunuz?

Sayın merakeden, sözlük anlamı olarak '' tercih etme yetisi, tercihler arasında birini kabul etme'' tanımları noktasında özgür irade var.

Şu an burada yazı yazıyorum kendi isteğimle bu yazı yazmaya karar verme bağlamında zahiri görünen yönü.

Sözlük anlamı dışında olaya felsefi derinlikte bütün yönleriyle yaklaşıldığında ben bu siteyi tesadüfen(!) buldum, eski inancımda olsaydım hiç girmezdim, burada yazılanları şaşkınlıkla karşılardım,burada tartışılan konular da benim ilgi alanıma girmezdi, birçok kişi üye olmadan isteyerek veya istemeyerek, tesadüfen denk gelerek görüyor burada yazılanları, kişinin düşünce,duygu,ilgi yapısına göre kişi girip üye oluyor, yazı yazıyor, kimi de bunlar ne yapıyor burada arkadaş,işi gücü bırakmışlar din tartışıyorlar diyerek tuhaf karşılıyor, geçip gidiyor, kimi inançlılar da burada yazılanlara ateş püskürüyor,küplere biniyor, beddua ediyordur.

Anlatmak istediğim şu ki tercih yapıyoruz ama tercihlerimizi bize yaptıran irade her insanda aynı duygu,düşünce,kişilik yapısıyla çalışan bir mekanizma değil.

İnsan doğumundan geldiği yaşa kadar ki kendinin ve yaşadıklarının toplamı,dolayısıyla iradesi de bu yönde şekilleniyor.

Burada yazı yazan Ateist bir arkadaşın bakış açısını, iradesini inanmama yönünde tercih ettiren his,güç anlık bir tercih değil.Arka planına baktığınızda doğumundan şu anki hâline kadarki her türlü yaşamsal deneyimleri, biyolojik, psikolojik yapısını görürsünüz.

Bu durum inançlı için de geçerli, başka bir inanca mensup kişi için de geçerli.

An olur insanın başına bir olay gelir o olay bütün düşüncelrini altüst eder, düşünce dünyasını,kişiliğini değiştirir, Ateist'ken inançlı olur, inançlıyken Ateist olur, başka bir hâle de bürünebilir düşünceleri...

Bizi biz yapan irademiz değil, biz ne isek irademiz o yönde tercih yapıyor ve irademizin kontrol edemediği sayısız değişken var hayatta.

Garipoğlu örneği üzerinde tartışmıştık, bir insana aşık olduğunu düşündüğü bir insanı öldürten irade bu adam iradesini bu yönde kullanmış,olay bundan ibaret kadar basit bir açıklamayla açıklanamayacak kadar arkasında birçok sebep barındırır, bütün yönleriyle düşünüldüğünde, insanda, hayatta işleyen sistem bütün yönleriyle irdelenmeye çalışıldığında.

Ben diyorum ki ben ben olmayı ben seçmedim, ben o vahşice cinayeti işlemem, işleyemem ama o adam o vahşi cinayeti işleyecek duygu,kişilik yapısına sahipti ve iradesi cinayet yönünde tecelli etti.

Konu bıçak sırtı, yanlış anlamalara da meyil vermek istemiyorum, yanlış fikirler çıkaranlar olabilir yazımdan, meşru gördüğümü düşünenler olabilir düşüncelerimde bahsettiğim noktaları anlamayanlar...

tarihinde Mai ve Siyah tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

KURANIN BÜYÜK YALANI “KORUYUCU MELEKLER”

TARIK-4.“Hiç kimse yoktur ki üzerinde bir koruyucu, bir denetleyici (melek) bulunmasın

RAD-11.İnsanı önünden ve ardından takip eden melekler vardır. Allah’ın emriyle onu korurlar.

İNFİTAR-10,11.Hâlbuki üzerinizde muhakkak bekçiler, değerli yazıcılar vardır.

Bu ayetlerde

Kuran da İnsanların Omuzlarında sorgu melekleri vardır.

İnsanları korurlar yazmaktadır.

ALİ İMRAN-124.Hani “Rabbinizin, indirilmiş üç bin melek ile yardım etmesi size yetmez mi?” diyordun.

ALİ İMRAN-125.Evet, sabrettiğiniz ve Allah’a karşı gelmekten sakındığınız takdirde;

onlar ansızın üzerinize gelseler bile Rabbiniz nişanlı beş bin melekle size yardım eder

ALİ İMRAN-127.Bir de Allah bunu, inkâr edenlerden bir kısmını helâk etsin

veya perişan etsin de umutsuz olarak dönüp gitsinler diye yaptı.

ENFAL-9.Hani Rabbinizden yardım istiyor, yalvarıyordunuz. O da,

“Ben size ard arda bin melekle yardım ediyorum” diye cevap vermişti.

Bu ayetlerde

Meleklerin savaşa asker gibi katıldığını ve İnsanlara yardım ettikleri yazmaktadır.

Yani Dünya işlerine karışmaz gibi aptalca savunmalar baştan çöpe gitsin..

Kuran da Melekler Müslümanlara yardım ederek İnsan bile öldürür.

Bu meleklerden iki tanesinin de insanın yanında insanlara eşlik ettiği yazmaktadır.

Bir sapık bir bebeğe tecavüz ederken o zavallı bebeğin omzundaki bu melekler ne yapmaktadırlar?

Savaşcı melekler açlıktan ölen Afrikadaki bebekleri neden koruyamıyorlar?

Halife Ali ,Halife Osmana suikast yapılırken,

Kerbelada halife Alinin soyundan bebekler bile acımadan yok edilirken

bu koruyucu melekler neden onları koruyamamıştır?

Bebeği koruyamayan Allah gücü kuvveti olmayan bir putmudur?

Kuran koruyucu melek olduğu konusunda yalan mı yazmaktadır?

Kind.jpg

TARIK-4.“Hiç kimse yoktur ki üzerinde bir koruyucu, bir denetleyici (melek) bulunmasın”

Savaşıp insan öldüren melekler bu çocuğu kurtarabilirler mi?

Bir aralar kardeşime söylediklerim aklıma geldi, "Ya gökten melekler incekmiş, melekler gelmişler işte internetteler işte, melek deyince illa akla havada uçuşan canlılar mı gelmeli" diye belki de melekler bilgiyi taşıyan pdf, doc, ai bilmem ne gibi dosyalardır. Allah varsa da belki de içimizdedir diye düşünen bir tane müslüman yok, belki de Muhammed'in genlerinde kodlanmış bir takım bilgiler vardı, söyledikleri de o bilgilerin dışarı çıkmasından ibarettir diyen bir müslüman da yok. Benim kanım eğer Muhammed diye birisi yaşadıysa da bu kitabı o tek başına yazmadı, başkaları da vadı ancak bu insanların ille de kötü bir niyetle yazdıklarını düşünmüyorum, bunlar yaşadıkları devre göre IQ'su yüksek olan insanlar ve onların söylediği herşey kanun niteliği taşıyor sonra da kutsallaştırılıyor. Yani insanlar ALlah'a değil aslında bu kitabı yazanlara tapıyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir aralar kardeşime söylediklerim aklıma geldi, "Ya gökten melekler incekmiş, melekler gelmişler işte internetteler işte, melek deyince illa akla havada uçuşan canlılar mı gelmeli" diye belki de melekler bilgiyi taşıyan pdf, doc, ai bilmem ne gibi dosyalardır. Allah varsa da belki de içimizdedir diye düşünen bir tane müslüman yok, belki de Muhammed'in genlerinde kodlanmış bir takım bilgiler vardı, söyledikleri de o bilgilerin dışarı çıkmasından ibarettir diyen bir müslüman da yok. Benim kanım eğer Muhammed diye birisi yaşadıysa da bu kitabı o tek başına yazmadı, başkaları da vadı ancak bu insanların ille de kötü bir niyetle yazdıklarını düşünmüyorum, bunlar yaşadıkları devre göre IQ'su yüksek olan insanlar ve onların söylediği herşey kanun niteliği taşıyor sonra da kutsallaştırılıyor. Yani insanlar ALlah'a değil aslında bu kitabı yazanlara tapıyorlar.

Farklı bir bakış açısıyla güzel tesbitler yapmışsınız, lakin Allah'ın içimizde bizle bir olduğunu, ''Kendini(nefs) bilen Rabbini bilir.'' bakış açısıyla Allah'a kendi içimizden gidileciğini savunan İslam'i ekoller var, tasavvuf örneğin...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Farklı bir bakış açısıyla güzel tesbitler yapmışsınız, lakin Allah'ın içimizde bizle bir olduğunu, ''Kendini(nefs) bilen Rabbini bilir.'' bakış açısıyla Allah'a kendi içimizden gidileciğini savunan İslam'i ekoller var, tasavvuf örneğin...

Bazı filozoflara göre de evrenin temelinde bir zeka akıl vardır insan da o akıldan pay alır falan ama artık günümüzde zekanın %50 olarak doğuştan genlerle geldiği biliniyor, evrenin temelinde zeka olduğu savı pek gerçekçi değil, bazı filozoflar da tün tanrıcı yani tüm evreni Tanrı'nın kendisi kabul ediyorlar, aslında böyle düşününler için maymundan türemiş olmak pek sorun değil, eğer doğa Tanrıysa bu Tanrı tüm canlıları aynı malzemeden yaratmıştır, insan da maymundan türemiştir. Ben ALlah'a inanmayan biri olarak aslında dinlere ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. YAni insan ürünü olsa da insanlar din olmadan yaşamıyorlar gibime geliyor, tabi bu bize birşey kazandırmaz sonuçta hiçlikten geldik hiçliğe gideceğiz ama insanlar öyle yaratıklar ki şimdi hiçliğe bile anlam vermeye çalışanlar var, mesela sadece maddeysek o zaman madde düşünür diyorlar, hatta bunun öncüsü de Karl Marks o da "düşünce maddeden doğmuştur diyor. Ateizm de bir din gibi olacak yakında maymundan geldiğine inananların dini, bizim için de ayrı mezarlıklar açsınlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
gönderildi (düzenlendi)

o fotoğrafı çeken pulitzer ödülünü aldı, ünlendi, çok para kazandı.

Fakat o çocuğu orada o şekilde bıraktığı için ve o çocuğa ne oldu diye soranlara cevap veremediği için intihar etti.

Biz o çocuğun sonunu biliyoruz cennete gitti. Onu çeken ve yardım etmeyenin de sonunu tahmin ediyoruz.

1994'te fotoğraf dalında Pulitzer ödülü kazanan Kevin Carter`ın çektiği fotoğraf, zayıflıktan ölmek üzere olan siyah küçük kız çocuğu ile yakınında tüneyen akbabayı yansıtmaktadır. Kızın, birkaç kilometre ilerdeki Birleşmiş Milletler yardım kampına gitmek istediği sanılmaktadır.

Bu ânı fotoğrafladıktan sonra akbaba kaçmış, ancak Carter küçük kıza kampa ulaşması için yardım etmemiş, oradan uzaklaşmıştır. Bu yüzden yoğun eleştirilere maruz kalan Carter profesyonel fotoğrafçı olduğunu, yardım görevlisi olmadığını söylerek kendisini savundu. O dönemde, gazeteciler ve fotoğrafçılar, bulaşıcı hastalıklar nedeniyle hasta insanlara dokunmamaları konusunda sıkı biçimde uyarılıyorlardı.

Bu fotoğraf, yardım örgütlerine büyük miktarda maddi kaynak sağladı. Bu olaydan sonra ağır depresyona giren Kevin Carter egzoz verdiği kamyonetinin içinde Walkman ile müzik dinleyerek intihar etti.

O adam resmi çektikten sonra çocuğu kurtardığı için ödül aldı..

Bu hikayeyi hangi müslüman uyduruyor?

Araplar kızlarını cennete gitsinler diye diri diri kuma gömüyor olmasın?

senin mantığına göre onlarda haklıymış değil mi?

çocuğun cennet bileti senin elindemi..

o bileti kendi çocuğuna ver

tarihinde ARAF-64 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

bunlar yaşadıkları devre göre IQ'su yüksek olan insanlar ve onların söylediği herşey kanun niteliği taşıyor sonra da kutsallaştırılıyor. Yani insanlar ALlah'a değil aslında bu kitabı yazanlara tapıyorlar.

ıq ları ömer hayyam yada eflatunun vb yanında cüce kalır bunların..yanılıyorsun..

cehaletten erkeklik hormonları tavan yapmış ağzı salyalı canavarlardı..

söyle düşün..rize deki biri..trabzona saldırıp kızlarını cariye olarak peşkeş çekiyor..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın mai ve siyah,

Özgür iradenin olmadığını mı savunuyorsunuz?

siz kuranın koruyucu melek ayetlerinin uydurma olduğunu mu düşünüyorsunuz..

Allaha inanıyorsanız..bu ayette verdiği sözü tutması gerekmiyor mu?

nereye sıvıştı bu melekler..koruyuculuk görevini yapmıyorlar

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın mai ve siyah,

Özgür iradenin olmadığını mı savunuyorsunuz?

siz kuranın koruyucu melek ayetlerinin uydurma olduğunu mu düşünüyorsunuz..

Allaha inanıyorsanız..bu ayette verdiği sözü tutması gerekmiyor mu?

nereye sıvıştı bu melekler..koruyuculuk görevini yapmıyorlar

Link to post
Sitelerde Paylaş

ıq ları ömer hayyam yada eflatunun vb yanında cüce kalır bunların..yanılıyorsun..

cehaletten erkeklik hormonları tavan yapmış ağzı salyalı canavarlardı..

söyle düşün..rize deki biri..trabzona saldırıp kızlarını cariye olarak peşkeş çekiyor..

ıq yazışından , ne kadar engin bir insan olduğun belli. bu forumda cahilliğinde bukadarı na pes dedirten tek kişi olma yolunda hızla ilerliyorsun. devam et.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben diyorum ki ben ben olmayı ben seçmedim, ben o vahşice cinayeti işlemem, işleyemem ama o adam o vahşi cinayeti işleyecek duygu,kişilik yapısına sahipti ve iradesi cinayet yönünde tecelli etti.

Konu bıçak sırtı, yanlış anlamalara da meyil vermek istemiyorum, yanlış fikirler çıkaranlar olabilir yazımdan, meşru gördüğümü düşünenler olabilir düşüncelerimde bahsettiğim noktaları anlamayanlar...

Sayın mai ve siyah, keşke ayrılmasaydınız. Yazdıklarınızın bir çoğuna katılıyorum. Bununla ilgili bir soru soracaktım. Belki dönersiniz diye yine de sorayım.

Biz doğduğumuzdan beri tercih yapıyoruz. 3 yaşında bir çocuk bile tercih yapıyor. Yapma diyorsun yapıyor, yap diyorsun yapmıyor. Bazen tehdit ediyorsun eğer şunu yapmazsan seni parka götürmem dediğinde çocuk bir duraksıyor eğer parka gitmek istiyorsa söylediğin şeyi yapıyor. (Bunları bil fiil test etmişliğim vardır)

Demek ki insan doğduğundan beri küçük küçük tercihler yapıyor. Evet yaptığı tercihleri 2-3 seçenek arasından yapıyor ama tercih üstüne tercih yapmaya başlayan insan kendini başladığından çok farklı bir noktada bulabiliyor.

Örneğin her çocuk arkadaşını kendi seçer. 40-50 kişilik bir sınıftan bir ya da bir kaçını seçip onlarla arkadaşlık kurar. Bu seçimini özgür iradesiyle yapar. Eğer çocuk yaramazsa kendi gibi yaramazları seçebilir. Ya da tam tersi olarak uslu ise fakat içinde yaramazlığa bir meyil varsa, yaramazlara özenti duyuyorsa yaramaz olanlarla arkadaşlık yapabilir. Bu yaptığı tercih ona sigara, alkol, uyuşturucu alışkanlığı kazandırabilir.

Şimdi 3 yolcu İstanbul'dan Ankara'ya doğru birlikte yola çıkıyorlar. Birisi daha Adapazarına gelmeden kestane şekeri canım çekti deyip Bursa yoluna saptı. Şimdi bu yolcunun diğerlerine göre Ankara'ya ulaşma ihtimali azaldı mı azalmadı mı? 2. yolcu Bolu tüneline gelmeden buraya kadar gelmişken bir Abant gölünü göreyim deyip yoldan çıktı. Bu yolcunun ilkine göre Ankaraya ulaşma ihtimali daha fazla çünkü doğru yolda daha fazla gittikten sonra saptı. Fakat 3. yolcunun Ankaraya ulaşma ihtimali hepsinden fazla çünkü benim amacım Ankaraya gitmek deyip diğer arkadaşlarına uymadı ve doğru bildiği yolda gitmeye devam etti. Bu yolcunun da yolunu kaybettiği, bilmeden farklı yollara saptığı oldu fakat amacı Ankaraya gitmek olduğundan hep birilerine sordu, doğru yolu bulmaya çalıştı. Evet sorduğu kimselerin bazıları art niyetliydi ya da yolu iyi bilmiyorlardı fakat yolcu Ankaranın doğuda olduğunu bildiğinden batıyı ya da kuzeyi tarif edenlere kulak asmadı. Sonunda hedefine vardı.

Şimdi benim demek istediğim şudur. Evet biz az sayıda seçenekten birini seçiyoruz fakat hayat yolunda yürümeye devam ettikçe karşımıza hep seçenekler çıkmaya devam ediyor. Ve ihtimaller birbiriyle çarpıldığından kendimizi başladığımız noktadan bambaşka bir noktada buluyoruz. Eğer bizim niyetimiz doğruyu bulmak ise gittiğimiz yolun tam tersini tarif edenlere kulak asmamamız gerekir.

Bir katil üzerinden bir örnek vereyim. Bu katil diyelim ki iyi biri. Aklında kimseyi öldürmek yok. Gidiyor kendine bir silah alıyor. İşte cinayete giden yolda hatalı bir tercih yapıyor. Sonra bu silah cebinde iken meyhaneye gidiyor. Alın size 2. hatalı tercih. Sonra içkiye kendini kaptırıp sarhoş oluyor. Bu 3. hatalı tercihten sonra artık elinde fazla tercih hakkı kalmıyor. Sonra bir bakıyor ki tartışma esnasında arkadaşını vuruvermiş. Şimdi adam cinayete giden yolun taşlarını kendi eliyle döşedi. Bu adam yaptığı tercihler sebebiyle öyle bir noktaya geldi ki artık fazla bir tercih hakkı kalmamıştı.

Bu adam sizce kaderin mahkumu mu?

Link to post
Sitelerde Paylaş

İçki içmenin hatalı tercih olduğunu kim söylüyor..

Tevratta yasak değil..

Hristiyanlara kilise içkisi olarak vermiş..

cennette ırmağı var iç iç kudur..72 huri sudur demiş...

Allaha hatalı tercih mi yaptın diyorsun..

neyi merak ediyorsun..ortada merakını falan göremiyorum...

Link to post
Sitelerde Paylaş

araf, kelimeleri , çarpıtarak kendi yorumlarını gerçek gibi göstererek, doğruyu hakkı çürütemezsin,

şu ana kadar yazdıklarının hiçbiri gerçeği yansıtmıyor, bildiğin bir konu varsa adam gibi cümlelerle efendice yaz, bizde seni adam yerine koyup cevap verelim,

Link to post
Sitelerde Paylaş

İçki içmenin hatalı tercih olduğunu kim söylüyor..

Tevratta yasak değil..

Hristiyanlara kilise içkisi olarak vermiş..

cennette ırmağı var iç iç kudur..72 huri sudur demiş...

Allaha hatalı tercih mi yaptın diyorsun..

neyi merak ediyorsun..ortada merakını falan göremiyorum...

Alkollü içki bozulmamış tüm dinlerde yasaktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Alkollü içki bozulmamış tüm dinlerde yasaktır.

Dünyanın %95 i de Baştan bozuk olan din islamda yasaktır diyor???..

Bak yine Allaha salladın,,

Allaha dedinki..

Sen çok zavallı bir Yaratıcısın..

Senin gönderdiğin Dini de ,,

Kitabı da insan bozabiliyor....dedin..

hatta bende üstüne..diyorum ki,,

İnsan yapımı

Oysa Orhun kitabelerini bile bozamıyorlar..

Türkler Allahtan daha tanrılar :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş

araf benim merak ettiğim nokta şu, agnostik.net de abdullahabdalın açtığı başlıkların aynısını burada niye açıyorsun? Kopyacı mısın? yoksa takiyyeci mi?

Agnostik Müslüman bir sitemi?

Benim oraya girme olayım olamaz..hemen atıyorlar..

ben..www.abdullahabdal11111.blogspot.com okuyucusuyum..

niye adam itiraz etmiyor sen mi ediyorsun..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...