Jump to content

allahı kim yarattı...


Recommended Posts

Bazı insanlara tövbe kapısı kapanır. Umarım onlardan değilsindir. Hiroşima'ya atılan atom bombasından sorumlu kişilere ceza versen ne verirdin?

Tam adalet istiyorsan, onları da Hiroşima gibi bir yerde tekrar yaratıp üstüne atom bombası atarım, oldu mu? Bu herifleri sonsuza kadar yakmakla ne kazanacak Allah veya insanlık?

Ya bir çok salgın hastalığın tedavisini bulup milyonlarca insanın ölümünü engelleyen insanların sırf Muhammed'e inanmadığı için sonsuza kadar cehennemde yanmasına ne diyeceksin?

Hadi onları bırak, sıradan bir gayrimüslimin suçu ne de sonsuza kadar yanacak?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 303
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Tam adalet istiyorsan, onları da Hiroşima gibi bir yerde tekrar yaratıp üstüne atom bombası atarım, oldu mu? Bu herifleri sonsuza kadar yakmakla ne kazanacak Allah veya insanlık?

Ya bir çok salgın hastalığın tedavisini bulup milyonlarca insanın ölümünü engelleyen insanların sırf Muhammed'e inanmadığı için sonsuza kadar cehennemde yanmasına ne diyeceksin?

Hadi onları bırak, sıradan bir gayrimüslimin suçu ne de sonsuza kadar yanacak?

Seni yaratanı tanımamak en büyük suçtur. Ayrıca binlerce insanı katleden birinin cezası sadece ölüm müdür?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Seni yaratanı tanımamak en büyük suçtur. Ayrıca binlerce insanı katleden birinin cezası sadece ölüm müdür?

Valla tanışamadık, hep saklanıyor. Ortaya çıksa da tanışsak, konuşsak. Biraz asosyal bir tipe benziyor.

Ayrıca onu tanımamak neden büyük suç oluyor? Şan, şöhret meraklısı mı bu put? Ki sen de Hindistan'da doğsaydın Allah yerine Brahma'ya, Şiva'ya, Vişnu'ya tapıyor olacaktın, Allah'ı bir put olarak görecektin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Valla tanışamadık, hep saklanıyor. Ortaya çıksa da tanışsak, konuşsak. Biraz asosyal bir tipe benziyor.

Ayrıca onu tanımamak neden büyük suç oluyor? Şan, şöhret meraklısı mı bu put? Ki sen de Hindistan'da doğsaydın Allah yerine Brahma'ya, Şiva'ya, Vişnu'ya tapıyor olacaktın, Allah'ı bir put olarak görecektin.

Sağduyu sen bu lafları çok söylüyorsun. Ölüme kadar sabret bu dünyada istediğin olmayacak olsaydı zaten bir imtihan olmaktan çıkardı. O zamanda kötü ile iyi nasıl ayrışacaktı?
Link to post
Sitelerde Paylaş

Nasıl delil var yani bu insanlar Allah'ı Muhammed'i elçi seçerken falan mı görmüşler? Bana bir takım fanatiklerin saçma sapan videolarını delil diye getirme.

Muhammed'in ortaya attığı tanrı Muhammed'e inanmayanları suçlu suçsuz ayırmadan cehenneme atıp sonsuza kadar yakıyor mu, yakmıyor mu? Soru bu.

Bunun neresinde mantık var?

evet görmüşler vahiy gelişi

Aişe (ra) validemiz, Peygamber Efendimiz (asm)´in kendisine gelen vahiy hakkındaki bu sözlerini böylece naklettikten sonra demiştir ki:

"Ben, gerçekten Peygamberimize soğuğu şiddetli bir günde vahy geldiğine şahit olmuştum. Vahiy kesildiği zaman şakakları şapır şapır terliyordu..."
(bk.
Tirmizî, Menâkıb, 15
)

Müslim´in Ubâde bin Sâmit´ten nakli de şöyledir:

"Peygamber (s.a.v.) Efendimiz´e vahiy geldiği zaman, bu kendisine çok ağır gelirdi, hattâ mübarek yüzünün rengi iyice solardı." (Müslim, Fedail, 88)

Yine Aişe (ra) validemizin bir rivayetinde de: "Peygamberimiz´e vahiy geldiği zaman, bu kendisine çok ağır gelirdi." denilmiştir. Nitekim âyet-i celîlede: "Ey Muhammed, doğrusu biz senin üzerine ağır bir söz bırakacağız." buyurulmuştur.

Yine Zeyd bin Sabit şöyle demiştir:

"Ben, Resûlüllah Efendimiz´in huzurunda vahiy yazıyordum, vahiy geldiği zaman Resûlüllah´ı şiddetli bir sarsıntı kaplar ve şakakları inci daneleri gibi ter dökerdi. Sonra vahiy kesilir, Resûlüllah da açılırdı. Resûlüllah söyler, ben de yazardım. Nazil olan ilâhi vahiy benim üzerimde dahî öylesine bir ağırlık yapardı ki, nazil olan Kur´ân âyetleri sebebiyle ben ayağımın kırıldığını ve bir daha yürüyemeyecek hâle geldiğini sanırdım..."
(Buhârî,

Link to post
Sitelerde Paylaş

evet görmüşler vahiy gelişi

Aişe (ra) validemiz, Peygamber Efendimiz (asm)´in kendisine gelen vahiy hakkındaki bu sözlerini böylece naklettikten sonra demiştir ki:

"Ben, gerçekten Peygamberimize soğuğu şiddetli bir günde vahy geldiğine şahit olmuştum. Vahiy kesildiği zaman şakakları şapır şapır terliyordu..."
(bk.
Tirmizî, Menâkıb, 15
)

Müslim´in Ubâde bin Sâmit´ten nakli de şöyledir:

"Peygamber (s.a.v.) Efendimiz´e vahiy geldiği zaman, bu kendisine çok ağır gelirdi, hattâ mübarek yüzünün rengi iyice solardı." (Müslim, Fedail, 88)

Yine Aişe (ra) validemizin bir rivayetinde de: "Peygamberimiz´e vahiy geldiği zaman, bu kendisine çok ağır gelirdi." denilmiştir. Nitekim âyet-i celîlede: "Ey Muhammed, doğrusu biz senin üzerine ağır bir söz bırakacağız." buyurulmuştur.

Yine Zeyd bin Sabit şöyle demiştir:

"Ben, Resûlüllah Efendimiz´in huzurunda vahiy yazıyordum, vahiy geldiği zaman Resûlüllah´ı şiddetli bir sarsıntı kaplar ve şakakları inci daneleri gibi ter dökerdi. Sonra vahiy kesilir, Resûlüllah da açılırdı. Resûlüllah söyler, ben de yazardım. Nazil olan ilâhi vahiy benim üzerimde dahî öylesine bir ağırlık yapardı ki, nazil olan Kur´ân âyetleri sebebiyle ben ayağımın kırıldığını ve bir daha yürüyemeyecek hâle geldiğini sanırdım..."
(Buhârî,

Yani Cebrail'le Muhammed'i sohbet ederken mi görmüşler? Ben bazen özellikle yazın çok terlerim ama hiç bana vahiy geldi diye sallamadım. Muhammed'de tıbbi bir rahatsızlık olmasını Allah'la veya Cebrail'le toplantı yaptığına mı yormak lazım?

Muhammed'in ortaya attığı tanrı Muhammed'e inanmayanları suçlu suçsuz ayırmadan cehenneme atıp sonsuza kadar yakıyor mu, yakmıyor mu? Soru bu.

Bunun neresinde mantık ve adalet var?

Link to post
Sitelerde Paylaş

biz sana peygamberim,izin deli,llerini anlatıyoruz. daha pek çoğu anlatılıyor.sense bir sonsuza kadar yakmaya takmışsın.o yüce bir ALLAH Kİ BENİM GİBİ KULLARI SANA VAKİT AYIRIP günlerce anlatmamıza izin vermekte. sende bu delillerden sonra hale peygambere inanmam diye ısrar edersen.yanabilirsin.hüküm yaratıcının.

Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

biz sana peygamberim,izin deli,llerini anlatıyoruz. daha pek çoğu anlatılıyor.sense bir sonsuza kadar yakmaya takmışsın.o yüce bir ALLAH Kİ BENİM GİBİ KULLARI SANA VAKİT AYIRIP günlerce anlatmamıza izin vermekte. sende bu delillerden sonra hale peygambere inanmam diye ısrar edersen.yanabilirsin.hüküm yaratıcının.

Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.

Bir Türke İslamı Tebliğ edenin ..peygambere inan diyenin..kafir olduğunu biliyormuydun?

Kuran ayetlerine göre Her milletin peygamberi olur..Biz Türklerin yok..

Her Millete kendi dilinde Kitap diyor..Türklere oda yok..

Bunlara yokken peygamberine inan diyorsun..

Kuran Ayetlerini yalanlıyorsun kafir..

Tövbeside yok Ayet yalanlamanın..

nöürrrceen şimmmdii?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Her Millete kendi Dilinde kitap ve Milletinden peygamber zorunluluğu vardır.

Kuran da açıkça her Millete sadece kendi dilini konuşan kendi milletinden olan bir peygamber atarım yazar. Bir başka şeklide, hiç bir Millete o kavmin kendi dilinde olmayan bir Kitap ve Peygamber göndermem der. Bu durumda Kurana göre; Türklere, Türkçe bir kitap ve Türkçe konuşan Türk bir peygamber atanması zorunludur.

İBRAHİM-4.Her Millete sadece o milletin kendi diliyle seslenir. O kavimden olan birini peygamber yollarız

YUNUS-47“Her ümmetin bir Peygamberi vardır. Peygamberleri kendilerine gelince, adaletle hükmedilir,

NAHL-36.Yemin ederim ki: biz her Millete "Allah’a kulluk edin" diyen peygamber göndermişizdir.

Ahmak bu ayetleri hayatında görmediysen

Adama bedeviyi peygamber diye kakalamanın anlamı ne?

Kafir olmak hoşunuza mı gidiyor?

Bakara 159: İndirdiğimiz apaçık delilleri ve hidayeti Kitap’ta açıklamamızdan sonra ayetleri gizleyenler var ya, işte onlara hem Allah lânet eder, hem de bütün lânet etme konumunda olanlar lânet eder.

Bakara 174-Allah'ın indirdiği vahiyden bazı kısımları gizleyenler ve bunu az bir kazanç karşılığı değiştirenlere gelince: Onlar karınlarını ateşle doldururlar. Ve Kıyamet Günü Allah onlarla ne konuşacak, ne de (günahlarından) onları arındıracaktır. Şiddetli azap onları beklemektedir."

Link to post
Sitelerde Paylaş

Allahı kim yartı başlığı okudum ama tartışmlara bakamdım allahı daha doğrusu tarıları kim yaratı cevap kolay insan oğlu. hiç hayvaların tanrısı varmı yok. sadece insan denen hayvanın tanrısı var oda aklı olduğu için var. dürtüleriyle hareket eden hiç bir canlın tanrısı yok. insan zekasıyla ilşkilidir tanrı. bu kainta hiç bir tanrının yolu dahi düşmemiştir düşmezde görseler ağlarlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

biz sana peygamberim,izin deli,llerini anlatıyoruz. daha pek çoğu anlatılıyor.sense bir sonsuza kadar yakmaya takmışsın.o yüce bir ALLAH Kİ BENİM GİBİ KULLARI SANA VAKİT AYIRIP günlerce anlatmamıza izin vermekte. sende bu delillerden sonra hale peygambere inanmam diye ısrar edersen.yanabilirsin.hüküm yaratıcının.

Tabii sonsuza kadar yakmaya takarım, o kadar saçma bir şey ki, bu saçmalığı görmeyen hiç bir şey goremez. Çünkü burada ne adalet var, ne mantık var? Varolan ne: Adaletsizlik, zalimlik, sadistlik, acımasızlık. Tanrıya bak, sonsuza kadar yakmak için insan yaratıyor sonra işte ben şöyle merhametliyim, böyle affediciyim, şöyle adaletliyim falan diye övünüyor.

Kim Allah'a ve Rasulüne iman etmezse şüphesiz biz, kâfirler için çılgın bir ateş hazırlamışızdır.

Hazırlar o, öyle zalim, sadist, mantıksız bir puttur o. Putların en zalimlerindir, onu ancak yanan et kokuları yatıştırır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hekes kendi Allahini kendisi yaratir, Bunda yasadigi toplumunda etkisi olur.

Bu insanlarin kafalarinda yaratilan Allahlar degisik degisiktir.

Fanatik bir müslümanin Allahi biraz daha acimasizdir ama onun görüsündeki diger kisilerin Allahina cok benzesede %100 ayni degildir.

Ama bir laik müslümanin Allahindan cok degisiktir.

Birinin Allahina göre ateistler en kötü kisilerdir, onlarla konusulmamasi, hemen cezalandirilmasi gereken kisilerdir.

Digerinin Allahina göre bu ateistlerle bir forumda yazismak veya arkadas olmak o kadar zararli bir sey degildir ;)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bazı insanlara tövbe kapısı kapanır. Umarım onlardan değilsindir. Hiroşima'ya atılan atom bombasından sorumlu kişilere ceza versen ne verirdin?

Onlara ceza versen ne olacak? Neyi değiştirecek?

Ceza neden verilir?

Bidaha yapmasınlar diye mi? Zaten bidaha yapmadılar.

Ama olan oldu.

Senin allahın olmadan önce engelleyemedi, engelleseydi çok kişinin işine yarardı.

Onun yerine bu adamları cehenneme atacak, bu kimin nesine yarayacak? Allahtan başka kim onları yanarken seyredip keyif alacak?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bazı insanlara tövbe kapısı kapanır. Umarım onlardan değilsindir. Hiroşima'ya atılan atom bombasından sorumlu kişilere ceza versen ne verirdin?

İyi de Hroşimada yanan zavallılar cehennemde de yanacaklar. Allahınız çocuklara iltimas geçse de yetişkinler yanacak.

Nerede kaldı adalet?

Link to post
Sitelerde Paylaş

çok sığ düşünüyorsun. akıllı bir insan şunu sorar bu nimetler elme armut muz. marol yumurta et süt.vs daha birçok olay. bize neden geliyor. nasıl niçin. sana akıl olarak verilmiş zaten göz verilmiş görmüyor musun. kulak verilmiş. işitmiyor musun. burun verilmiş koklamıyor musun. o halde sen hayatın amacını sana anlatan insanların hepsine kulak verip hepsini dinlemen ve analiz etmen gerekir. senin gözlemlerine uyuşanı ayırd edecek kadar kapasite var sende. yok bence cehennem yok diyorsan. kabul etmiyorum diyorsan o ayrı.ya varsa ki çoğu insan bunu düşünüyor. o taktirde senin yok demen bir anlam ifade etmiyor.

Evet, güzel sorular. Yanıtları da güzel olmalı.

Saydığın nimetlerin hepsinin de doğadan geldiğini görüyor, algılıyor ve biliyoruz.

Saydığın beş duyu organıyla da doğayı duyumsuyoruz ve gerçek bir varlık olduğunu kendimiz bildiğimiz gibi biliyoruz.

Bir şeyin varlığını veya yokluğunu biz, bu duyu organlarımız aracılığı ile beynimizde oluşan bilinç sayesinde tayin ediyor var veya yok diyoruz. Bir atom kadar bile varlığını, bir sinek vızıltısı kadar bile sesini, bir kelebek kanadı esintisi kadar bile etkisini tespit edemediğimiz, duyamadığımız, hissedemediğimiz ve dolayısıyla algılayamadığımız bir varlık olur mu? Olursa, bu gerçek varlık değil, varsayılan varlık olur. Ki zaten böyle...

Ben Tanrıyı/Allah'ı inançlı olduğum zamanlarda da, beynimi çok zorlamama rağmen bir türlü algılayamadım ve gerçek anlamda da inanamadım. Bu nedenle de diyorum ki; hiç bir insan beş duyusuyla duyumsamadığı ve dolayısıyla beyniyle algılayamadığı, hayal bile edemediği bir varlık kabul etmesi ve inanması imkansız gibidir... Bu, inandığını iddia eden insanların birbirlerine asla itiraf edemeyecekleri korkunç bir sır gibidir. Çünkü, Müslüman bir toplumda Allahsızlık, dolayısıyla dinsizlik asla düşünülemeyecek bir değer yargısıdır. İnançsızlık, toplumda ve ailede yüz karalığıdır, utanç duyma ve dışlanma nedenidir, hatta evlatlıktan ret sebebidir. Böyle baskılar varken hiç bir insan da bu toplumda içini dışa vuramaz. En azından geçmişte böyleydi. Şimdi ne böyle bir Müslümanlık, ne de böyle Müslümanlar var, birlikte bozuldular ve karşılıklı olarak bozulmaya ve bozmaya devam ediyorlar. Bu sayede bizler de çevremizde gereği gibi olamasa da, bu tür forumlarda dinsiz-imansızlığımızı rahatlıkla dile getirebiliyoruz artık. Eskiden "Allah'tan korkmak, kuldan utanmak" diye, sık kullanılan bir deyim vardı. Allah korkusu yalan olsa da, "kuldan utanmak" etkili ve geçerli bir söylemdi. Şehirlerde/şehir yaşamında artık bunun da hükmü kalmadı gibi...

Demem o ki; Allah inancı ve korkusu büyük bir yalandan ibarettir. İnsan tasavvur edemediği bir şeyden korkmaz. Cehennemden korkar çünkü ateşin/yanmanın ne olduğunu bilir. Cennet rüşvetine kanar çünkü dünya yaşamını bildiği için, dünya yaşamının ileri versiyonu olduğu söylenen cennetin nasıl bir yer ve yaşam olduğunu bilir, en azından tahmin eder. Bu korkunç tehdit ve süper rüşvet söz konusu olunca, Allah da "ya varsa" varsayımı ile var kabul etmek zorunda kalınır, inanıyormuş gibi yapılır.

Gelelim çoğunluk inancına/kabulüne göre bir şeyin var veya doğru veya gerçek olması konusuna.

Hristiyan Orta Çağında, Hristiyan dünyası, dünyanın evrenin merkezinde olduğuna, ay, güneş ve Tüm yıldızların dünyanın etrafında döndüğüne ve dünyanın tepsi gibi düz olduğuna inanıyorlardı. Ki aynı çağda ortaya çıkan İslamda da bu kabul ve inanç aynen geçerliydi.

Orta Çağın sonuna doğru Galileo ve benzeri çok az sayıda bilim adamı ve filozof dünyanın yuvarlak olduğunu ve döndüğünü söylediler. Engizisyon, Kilise-Hristiyanlık için tehlikeli gördüğü Galileo'yu diz çöktürülüp yargılayarak ömür boyu ev hapsine mahkum etti, Giordano Bruno'yu yakarak idama mahkum ve infaz etti.

Galileo ve bir kaç kafadarı istedikleri kadar dünya dönüyor desinler, Hristiyan alemi dünya yerinde sayıyor diyorsa, doğru ve gerçek olan dünyanın yerinde saydığıdır.

Günümüze uyarlarsak; ateistler istedikleri kadar Allah yok desinler, Müslüman dünyası Allah var diyorsa doğru ve gerçek olan Allah'ın varlığıdır.

Anlaşılan o ki; çağlar değişse de, zihniyetler değişmiyor...

Link to post
Sitelerde Paylaş

çok sığ düşünüyorsun. akıllı bir insan şunu sorar bu nimetler elme armut muz. marol yumurta et süt.vs daha birçok olay. bize neden geliyor. nasıl niçin. sana akıl olarak verilmiş zaten göz verilmiş görmüyor musun. kulak verilmiş. işitmiyor musun. burun verilmiş koklamıyor musun. o halde sen hayatın amacını sana anlatan insanların hepsine kulak verip hepsini dinlemen ve analiz etmen gerekir. senin gözlemlerine uyuşanı ayırd edecek kadar kapasite var sende. yok bence cehennem yok diyorsan. kabul etmiyorum diyorsan o ayrı.ya varsa ki çoğu insan bunu düşünüyor. o taktirde senin yok demen bir anlam ifade etmiyor.

Flash, Flash

İşte insanlık tarihinin ilk tanrı yaratma düşüncesi

Arkadaş buraya korkuları da eklese tam olacakmış, doğa olaylarının yarattığı kokular, Yıldırım,deprem, sel falan

Ilkellik asla ve asla gitmiyor.

Bir de aklın kullanılması ile anlamlandırıyor.

Doğan'ın ve insanın muhteşemliği karşısında şaşkın ve bunun bir yaratıcısı var diyor. Kullandığı akıl bu kadar.

Bu muhteşem yaratıcının indirdiği dediği Kur'an daki çelişkileri, hataları, yanlışları farkedemeyip, şüpelenmiyor!

Sorgulamıyor. Burada sorgulama yapmadan; sana bilim, dünyanın oluşumu, evren, evrim anlatılsa ne olur. Tabiki anlamazsın.

Müslümanların şu anki fanatikliği, kayıtsız şartsız imandan geliyor. Beyin formatlanmış, başka bilgi almıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Flash, Flash

İşte insanlık tarihinin ilk tanrı yaratma düşüncesi

Arkadaş buraya korkuları da eklese tam olacakmış, doğa olaylarının yarattığı kokular, Yıldırım,deprem, sel falan

Ilkellik asla ve asla gitmiyor.

Bir de aklın kullanılması ile anlamlandırıyor.

Doğan'ın ve insanın muhteşemliği karşısında şaşkın ve bunun bir yaratıcısı var diyor. Kullandığı akıl bu kadar.

Bu muhteşem yaratıcının indirdiği dediği Kur'an daki çelişkileri, hataları, yanlışları farkedemeyip, şüpelenmiyor!

Sorgulamıyor. Burada sorgulama yapmadan; sana bilim, dünyanın oluşumu, evren, evrim anlatılsa ne olur. Tabiki anlamazsın.

Müslümanların şu anki fanatikliği, kayıtsız şartsız imandan geliyor. Beyin formatlanmış, başka bilgi almıyor.

Kur-an 'da asla çelişki ve hata bulamazsın. O senin hüsnü kuruntun
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kur-an 'da asla çelişki ve hata bulamazsın. O senin hüsnü kuruntun

Duhân 32 Andolsun biz İsrailoğullarına, bilerek, alemlerin üstünde bir imtiyaz verdik.

Câsiye 16 Yemin olsun, biz, İsrailoğullarına Kitap'ı, hükmetme gücünü, peygamberliği verdik, onları temiz yiyeceklerden rızıklandırdık ve kendilerini âlemler üzerine imtiyazlı kıldık.

Bakara 40 Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimetlerimi hatırlayın, bana verdiğiniz sözü yerine getirin ki, ben de size vadettiklerimi vereyim. Yalnızca benden korkun.

Bakaa 47 Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimetimi ve sizi cümle aleme üstün kıldığımı hatırlayın.

Bakara 122. Ey İsrailoğulları! Size lütfettiğim nimetimi hatırlayın. Ben sizi âlemlerden daha üstün kılmıştım.

bakara 62. şüphesiz iman edenler; yani yahudilerden, hıristiyanlardan ve sâbiîlerden allah'a ve ahiret gününe hakkıyla inanıp sâlih amel işleyenler için rableri katında mükâfatlar vardır. onlar için herhangi bir korku yoktur. onlar üzüntü çekmeyeceklerdir.

maide 51. ey iman edenler! yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin. zira onlar birbirinin dostudurlar (birbirinin tarafını tutarlar). içinizden onları dost tutanlar, onlardandır. şüphesiz allah, zalimler topluluğuna yol göstermez.

tevbe 29. "kendilerine kitap verilenlerden allah'a ve ahiret gününe inanmayan, allah ve resûlünün haram kıldığını haram saymayan ve hak dini kendine din edinmeyen kimselerle, küçülerek elleriyle cizye verinceye kadar savaşın."

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...