Jump to content

AKP'NİN VE TAYYİP'İN GENEL POLİTİKASI NEDİR?


Recommended Posts

Tayyip ve çetesi İslamsal bir ilkeyi ele alırlar ve onu giderek katılaştırarak uygulamaya sokarlar.

Onlar herşey olabilir. Eğitim de olabilir, içki de, oruç tutmak da olabilir, giyim kuşam da.

Önce türban özgürlüğü ile başlanır örneğin. İsteyen türbanlı olabilmelidir. Sonra türban yeğlenir. Ardından zorunlu olur.

Biz henüz Tayyip'in ve AKP'nin, İslam ilkelerini zorunlu yaptığı bir zamana gelmedik. Muhtemelen de gelmeyeceğiz.

Sınırımızı öğrendik. Tayyip ve AKP bizi bir İran yapamayacak.

Ama bunu bilmek bizi rahatlatmamalı. Sürekli teyakkuz içinde olmalıyız. Çünkü her taraf Tayyip dolu. Biri gider, diğeri gelir.

Onlar tahammül sınırımızı sürekli olarak yoklayacaklardır. Bir gün açık verirsek ondan yararlanıp, bize hükmetmeye çalışacaklardır. Bundan hiç kuşkunuz olmasın...

Tayyip ve çetesi sanıldığından çok daha şeytani, mel'un, habis, tehlikeli ve zararlı insanlardır.

Haindirler. Kalleştirler. Takiye sahibidirler. Bizim değer verdiklerimize değer vermezler. Onların evrensel değerleri yoktur. Yalnız İslamsal değerleri vardır.

Bunları bilmenin yararlı olacağını düşünüyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 43
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Ben islamsal değerleri olduğunu düşünmüyorum. Tam olarak amaçları ne onuda çözemiyorum. ABD mandası islam ülkesi mi? Ülkeye ait ne varsa özelleştirdiler ülkenin maddi ve manevi neyi varsa talan ettiler düşman olsa utanır yeter der. Gerçekten bu nasıl bir hastalıktır? Bundan çıkarları bu kadar büyük mü, ki insanlıklarını satacak noktaya gelmişler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ne olacak amaçları, herzaman ağzından çıktığı söz konusu ''Ortadoğu Projesi''. Bunlar kuzu postu giymiş kurtlardır. Söz konusu projeyi ne gerekirse yapmaya çalışmaktadır yeri gelir islam olur yeri gelir medya olur, gezi parkı olur vs. Aslında bunlar ortadoğuda ortam yoklamasıdır kimi milletlerin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tayyip'in genel politikası sorusu çok genel olmuş buna bir tane cevap vermek çok zor. Ama bazılarını yazarsak şunu diyebilirim ki, kesinlikle bunlar Atatürk'e ve çağdaşlığa savaş açmış durumdalar. Dikkat edin çeşitli rasyonelmiş görüntülü sebepler ileri sürülerek Atatürk ün ve çağdaş cumhuriyetin sembolleri şu yada bu şekilde yok edilip siliniyor, silinmeye çalışılıyor. Rejim değişikliğine yavaş yavaş gidiyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Atatürk'ün partisi olarak bilinen CHP yi'de yıkılmaya çalışılıyor. Bu anlamda Türkiye'deki muhalif ve solcuları BDP ye itiyorlar, BDP'yi de muhaliflere çekici hale getirmeye çalışıyorlar. Bu politika etnik bölünmeye hizmet gibi gözüküyor ama tabi BDP de değiştirilir ve Türkiye partisine dönüştürmek gibi bir projede varsa Türkiye'de ki başta sol olmak üzere her türlü muhaliflerin BDP ye itilme planı bölücü bir amaç taşımıyor olabilir. (Tabi bölücü bir amaç taşımasa da BDP ye tüm solcuların ve muhaliflerin itilmesi bölücü bir sonuç doğurabilir).

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ne olacak amaçları, herzaman ağzından çıktığı söz konusu ''Ortadoğu Projesi''. Bunlar kuzu postu giymiş kurtlardır. Söz konusu projeyi ne gerekirse yapmaya çalışmaktadır yeri gelir islam olur yeri gelir medya olur, gezi parkı olur vs. Aslında bunlar ortadoğuda ortam yoklamasıdır kimi milletlerin.

haci bu üyenin yorumuna tamamen katılıyorum. Sen ne diyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Gündemi ve kamuoyunu gezi parkıyla meşgul ederken, skandal sayılabilecek bir kanun meclisten geçti. Kanuna göre Türkiye’nin yer altı zenginliklerinin yabancılara peşkeşinin önü tamamen açılıyordu.

Gezi parkı ile başlayan ve Türkiye’ye yayılmaya çalışılan olaylar yemin ne kadar büyük olduğunu, bu orantıda geçirilen yasanında ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor. İştahı kabarmış kan emici emperyalistler ülkemizin yer altı zenginliklerine göz dikmiş ve bu uğurda, medyanın dikkatini çekmek için binlerce insanı kullanmaktan geri durmuyor, ülkede kaos çıkarıyorlar. Bir yem attılar, ortalık karıştı ve hepimiz yedik…

İŞTE O HABER:

‘Türk Petrol Kanunu’, önceki gece Meclis’te görüşülerek yasalaştı.

Yabancılar topraklarımızda, ormanlarımızda, denizlerimizde petrol arayabilecek ve yabancı petrol şirketi ihracattan sağladığı dövizi yurt dışında tutabilecek

TBMM’den geçen yeni Türk Petrol Kanunu mevcut yasadaki “milli menfaat” vurgusunu kaldırıyor “devlet hissesini” kuyularda sahalara göre azaltıyor

Türkiye’nin petrol sektörü yeni Türk Petrol Kanunu ile birlikte artık yabancıların hakimiyetine terk ediliyor. Yabancı petrol şirketleri,milli petrol arama şirketimiz Türk Petrolleri Anonim Ortaklığı’na karşı imtiyazlı duruma geçiyor. TBMM’den geçen yeni Türk Petrol Kanunu mevcut yasadaki “milli menfaat” vurgusunu kaldırıyor, “devlet hissesini” sahalara göre azaltıyor. Yeni yasada “Devlet adına arama ve işletme ruhsatı alma hakkı TPAO’ya aittir” hükmü çıkarıldı.Böylece süresi dolan petrol üretim sahalarının devlet adına üretime devam etmesi için TPAO’ya verilmesini öngören yasa maddesi kaldırılarak, bu sahaların özel sektör şirketlerine sunulmasının yolu açıldı. TPAO’nun özelleştirilmesinin de önü açılmış oldu.

Kara sularında arama

Yeni Kanuna göre, petrol hakkı sahibi yabancılar da Türk kara sularında petrol arama ve üretim faaliyetleri icra edebilecek. Doğal gaz üretimi yapan hak sahibi yerli ve yabancı şirketler ile yabancı şirketlerin Türkiye’deki şubelerine, toptan satış lisansı verilecek.

Kanun, daha önce alınan arama ve işletme ruhsatlarına ilişkin hak ve yükümlülükleri koruyor. Yasanın öngördüğü hazırlıkların yapılması ve ilgili yönetmeliklerin hazırlanması için bir yıl süreyle yeni arama ruhsatı başvurusu alınmayacak.

Yapımı devam eden projeler tamamlanıncaya kadar ithalat, ihracat ve kamulaştırma haklarının yürürlüğü devam edecek.

Vergi imtiyazı

Petrol hakkı sahiplerinin safi kazançları üzerinden ödemekle yükümlü bulundukları vergiler ve hissedarları adına yapmaları gereken gelir vergileri kesintisi toplamı, yüzde 55’i geçemeyecek. Dar mükellefiyet esasında vergilendirilen kurumlara petrol arama faaliyetleri için yapılan serbest meslek kazancı ödemelerinden Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca yüzde 5’i oranında tevkifat yapılacak. Petrol işlemleriyle birlikte diğer faaliyetlerde bulunan petrol hakkı sahiplerinin petrol işlemlerine ait faaliyetleri, diğer faaliyetlerinden ayrı olarak muhasebe kayıtlarında izlenecek ve vergilendirilecek. Esas faaliyetleri bu kanuna göre petrol işlemi olan iki veya daha fazla petrol hakkı sahibi, aralarında bir ortaklık oluştursa bile ayrı ayrı vergiye tabi olacak.

İhracattan sağladığı geliri yurt dışında tutabilecek

Kanunla, petrol işlemlerinde kullanılacak malzeme ithalinin, gümrük muafiyeti, dahilde alınan vergi ve fonlar ile TSE ve CE güvenlik sertifikası konularında başka kurum ve kuruluşun iznine tabi olmadan, bakanlığın uygunluk izniyle yapılabilmesi sağlanıyor. Petrol hakkı sahibinin Türkiye’deki petrol işlemi için idari faaliyetleri ile bina tesislerinin ve teçhizatlarının inşası, kurulması ve işletmesine ait malzemeler hariç, petrol işlemlerinde kullanılacak ve Genel Müdürlükçe onaylanan malzemeyi, ekipmanı, akaryakıtı, kara, deniz ve hava nakil vasıtalarını ithal etmesi ya da yurt içinden teslim alması, gümrük vergisinden, yapılan işlemler harçlardan, düzenlenen kağıtlar damga vergisinden müstesna olacak. Yabancı petrol şirketi sahibi, sermayesine mahsuben her zaman transfer talebinde bulunabilecek. Petrol hakkı sahibi ihraç ettiği petrolden sağladığı dövizi yurtdışında muhafaza edebilecek. Bu döviz tutarı, Türkiye’ye ithal edilmiş sermaye ile bunu aşan net kıymetlerin transferinden mahsup edilecek.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tayyib'in ateist olduğuna inananların iddialarını destekleyen örnekler doğru değil. Müslümanlar reel politikayı dikkate almayan aşırı inançlılar değildir ki. İngiliz ve Amerikan mandasını isteyenlerde mi ateist Müslümanlardı? Bu açıdan bakılırsa İslam kendisi bir çok dine göre zaten biraz materyalisttir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bence spontane ilerliyor politika. Ben akpnin şeriat istediğini, ne biliyim ülkeyi dinci bir statüye sokmak istediğini falan düşünmüyorum. Ülke insanından farkı yok yani siyasilerin. Davosta gördük hiçbir devlet adamının yapmayacağı birşey yapıldı, genel tepkiler hep sıcağı sıcağına veriliyor, yani günlük bazda değerlendiriliğini düşünüyorum. Ülkede ki büyük çoğunluk İran ve türevi gibi bir yapı istemiyor tayyipte dahil. Zira afrikada ki bir gezisinde laikliği savunmuştu, ben inanıyorum orada ki samimiyete. Bir yönü avrupaya dönük akpnin ve tayyibin ama muhafazakar içgüdüsü yanlış demeçler vermesine neden oluyor. Avrupanın ve dünyanın ortadoğu ülkesi gibi görmesini istemiyorlar türkiyeyi, daha çok batılı ama aynı zamanda alaturka yaşantıyı benimseyen bir yapı düşüncesi hakim. Ne tam islami bir devlet ne de tam batılı. Böyle arada kalmışlık var. Ama ileriye gitmek için batıyı hedef almalılar. Orada toplanan gençlik (marjinal gruplar hariç) önemli bir donedir hükümet için. Onların fikirleri alınmalı. Ülke yüzünü batıdan doğuya çevirirse kaybeder, geriye gider. Bu yüzden kabuk değiştirmesi şart akpnin. Bu genel başkanla mı olur genel politika anlayışıyla mı bilemiyorum. Türkiye ortadoğudan uzaklaşmalı, herşeyiyle uzaklaşmalı, orası bir çöplük. Bu iktidar becerebilir mi bu işi bilmiyorum ama bir yol katedilmişken geriye gitmek istemiyorum doğrusu. Ya doğru düzgün muhalefet çıkmalı ya da bu hükümet kabuk değiştirmeli.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bence spontane ilerliyor politika. Ben akpnin şeriat istediğini, ne biliyim ülkeyi dinci bir statüye sokmak istediğini falan düşünmüyorum. Ülke insanından farkı yok yani siyasilerin. Davosta gördük hiçbir devlet adamının yapmayacağı birşey yapıldı, genel tepkiler hep sıcağı sıcağına veriliyor, yani günlük bazda değerlendiriliğini düşünüyorum. Ülkede ki büyük çoğunluk İran ve türevi gibi bir yapı istemiyor tayyipte dahil. Zira afrikada ki bir gezisinde laikliği savunmuştu, ben inanıyorum orada ki samimiyete. Bir yönü avrupaya dönük akpnin ve tayyibin ama muhafazakar içgüdüsü yanlış demeçler vermesine neden oluyor. Avrupanın ve dünyanın ortadoğu ülkesi gibi görmesini istemiyorlar türkiyeyi, daha çok batılı ama aynı zamanda alaturka yaşantıyı benimseyen bir yapı düşüncesi hakim. Ne tam islami bir devlet ne de tam batılı. Böyle arada kalmışlık var. Ama ileriye gitmek için batıyı hedef almalılar. Orada toplanan gençlik (marjinal gruplar hariç) önemli bir donedir hükümet için. Onların fikirleri alınmalı. Ülke yüzünü batıdan doğuya çevirirse kaybeder, geriye gider. Bu yüzden kabuk değiştirmesi şart akpnin. Bu genel başkanla mı olur genel politika anlayışıyla mı bilemiyorum. Türkiye ortadoğudan uzaklaşmalı, herşeyiyle uzaklaşmalı, orası bir çöplük. Bu iktidar becerebilir mi bu işi bilmiyorum ama bir yol katedilmişken geriye gitmek istemiyorum doğrusu. Ya doğru düzgün muhalefet çıkmalı ya da bu hükümet kabuk değiştirmeli.

Müslümanların arada kalmışlığı aynı zamanda tüm Müslümanların kaderi. Bir hayatın dayattığı başarılar var birde hayatın karşısında olan dinin emirleri, o yüzden Müslümanlar bu dünyada şizofren bir hayat sürerler. Her Müslüman az veya çok ruh hastası gibi yaşamak zorundadır ki. Bu zaten İslam'ın kendisidir, sonucudur.
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu arada mezuniyet törenlerinde kız öğrencilere dekolte yasağı geldi.

http://sozcu.com.tr/...al-genelge.html

Dünyaya kadınlar el atmalı hakim olmalı ve bu tür erkeklerin burnundan fitiiiil fitiil getirmeli..

Ağzını mı açtı en ufak sen beni tahrik ediyon diye: Hemen beynini çıkartmalı..

NOT:Feminist değilim ama gelde saydırma :)

tarihinde -inmanah- tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...