Jump to content

Diyanet işleri başkanı cevaplasın.


Recommended Posts

  • İleti 112
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Diyanet değil; bunların cevabını yeni dini fikir oluşumları verebilir. Örneğin, Kuran'ı Allah kelamı olduğu için, olduğu gibi alıp kelimelerin kökenine, derinliklerine inmek, bunların yöntemlerinden biri olabilir:

Bakara 187

........

ve-ibtegû mâ ketebe-allâhu lekum,

Allah'ın sizin için diktiğini / kutupladığını amaçlayıp

ve kulû ve-şrabû hattâ yetebeyyene lekum_ul haytu_el ebyadu min el haytı_el esvedi

karanın ipinden, akın ipi sizin için seçilinceye dek yiyip içip

min_el fecri, summe etimmus sıyâme ila_el leyli,

Tan'dan... geceye dek orucu bitirin sonra

.........

Görüldüğü gibi, Kuran'da oruç süresi besbelirgin. Tan vaktinden (kara ip ile ak ipin gözce birbirinden ayırdedilemediği o tam ara, alacakaranlık vakti), geceye yani aynı şekilde hava kararana kadar. Tabi bu açık anlatıma şu anda uyulmuyor; Diyanetin baz aldığı odaklara uyduğunuz için bir belirsizlik var.

Kelimelerin kökenine indikçe cennette çok güzel şeyler olduğu görülebilir.

Kuran'a göre kılınan namaz çok daha kısa ve nettir. Buradaki bir kaç kısa ayet insanlarca kolaylıkla öğrenilebilir. Anlamları kavranan kalıplar haline gelebilir. Hristiyanlıkta namaz olsaydı (bugüne kalabilseydi), Aramice filan kılınırdı herhalde. Yahut grekçe ya da Latince. Süryanilerde hala namaz var.

Allah'ın Kuran'daki kelimelerin derinliklerinde "herşeyi ayrıntılandırdığı" (Kuran tabiri) göz önüne alınırsa; bu da yazıyor:

Bakara 185

Şehru ramadân_ellezî unzile fî_hi_l kur’ânu

Ramazan ayı, ki indirildi onun içinde Kuran'ı;

huden li_n nâsi ve beyyinâtin min_el hudâ ve_l furkân,

insanlar için kılavuz; kılavuz ile ayırdediciden de açıklamalar

fe men şehide min_kum_uş şehra fel yesum_h,

artık kim görürse sizlerde o ayı, artık oruçlasın onu

ve men kâne marîdan ev alâ seferin

kim mariz (marazlı, arızalı, arzlı...) ya da seferi (sınırcı, yürük...) ise

fe iddetun min eyyâmin uhar

artık öteki günlerden sayılır

yurîdullâhu bi_kum_ul yusra ve lâ yurîdu bi_kum_ul usra,

Allah size göre kolaylık ister de size göre zorluk istemez

..................

Marid : kökü arz . Aşağıda görüldüğü gibi, anlamları arasında "enlem" anlamı bile var. Kuzey enlemlerini düşünün.

Seferi : Uzun yolculuğa (yürüngede bir uzay gemisi) çıkmış olanlardan başka besbelli sınırda olanlar da kastediliyor; oruç için gündüzle belirlenen sürede var olan sınır; mesela Kuzey kutup dairesi (enlemi/arzı) (kelimeler birbirini tamamlıyor).

_____________________________________________________________________

sefer <1300 sefer

1680 seferber ~ Ar safar سفر [#sfr msd.] uzun yürüyüş, yolculuk = Aram #spr ס‎פ‎ר‎ 1. yarma, kesme, 2. sınır, sınır hattı, 3. yazı yazma = Akad saparru at arabası veya el arabası

● Arapça sözcüğün fiil kökü mevcut değildir. Aramice ve Akadça eşdeğer biçimlerde ana fikrin "ayak izi yapma, patika oluşturma, sınır çizme" olduğu anlaşılıyor. Karş. Lat marca (iz, özellikle ayak izi, sınır imi), Fr marche (sınır), marcher (yürümek). Erken dillerde "yürüme izi, patika", "sınır hattı" ve "yürümek" kavramları bağlantılıdır.

Benzer sözcükler: seferber, seferberlik, seferi

~ Ar maraḍ مرض [#mrḍ msd.] hastalık < Ar mariḍa مرض hasta oldu (= Akad marāṣu hasta olmak )

<1300 ˁarḍ sunma, beyan etme

<1481 ˁarḍ dilekçe verme, dilekçe

1680 ˁarḍ-i ḥāl durum arzetme, dilekçe ~ Ar ˁarḍ عرض [#ˁrḍ msd.] 1. önüne çıkma, ortaya koyma, sunma, önerme,2. en, coğrafyada enlem < Ar ˁaraḍa عرض önüne çıktı, belirdi

Benzer sözcükler: arz etmek, arzı hürmet, arzuhâl

1930 ~ Fr marge, margin- kenar, sınır << Lat margo, margin- a.a. << HAvr *merg- işaret, sınır, sınır işareti

http://www.nisanyansozluk.com/?k=mariz

__________________________________________________________________________

Diyanet bunları cevaplamaz; onun öyle bir derdi yoktur. Diyanet, çoğunluğu yöneten bir kaç sünni cemaatin ve tarikatın kabullerine göre fetva verir. Bunların da içtihatı bittiği için Kutuplar filan hakkında fikir üretemez. Yeni fikir üreten "Süleymaniye Vakfı" gibilerini hepten dışlarlar; çünkü artık yeni bir içtihatta kurulu düzenleri bozulabilir.

Çoğunluk ise zaten "istenen" yolda olduğu için, azınlıktan gelen bu sorgulamalar onu ırgalamaz. Ancak bunlar çoğunluğun kafasını karıştıracak denliyse, o zaman çıkar bir açıklama yapıp çoğunluğu yatıştırır.

Yukarıdaki Bakara 185 ayetini; "maridh" ile "seferi" kelimelerini inceleyin. Ki bunlar yepyeni açıklamalardır. Kuran'a olduğu gibi bakanlar bu açıklamaları (beyyinet) görebilir.

Kuran, kendi sözüne göre; sağlık açısından önümüzdeki verileri doğrulamakta ve ayrıntılandırmaktadır. Ayetlerin, kelimeleri derinine inmek gerek.

Çok doğru.

Güneş, saatten çok daha iyi. Çünkü oruç, Dünya'daki biyosferde, Güneş'i gören (güneş gören) biyolojik saati olan insanlar için var. İnsan vücudu atom saatine göre değil, güneşe göre çalışır.

Uzay'da seferi olursun. Ayrıca çok daha uzak uzay seferlerinde, Ramazan "Ay"ını göremediğin için oruç tutmak zorunda değilsin.

arkadaş kutuplar meselesine seferilik sınırı ile çok güzel açıklık getirmiş. adamlar hala kabul etmeyip yok öyle değil diyor ya :D herşey kuranda var işte siz kabul etmesenizde doğru var onuda örtmeye çalışmayın herşey ortada :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

1 - O halde kuran ne kitabı?

Kölelerinizle şöyle sevişin böyle sevişin kitabı mı?

Tanrının yazdığı bir kitap bilimsellikten nasıl uzak olabilir, hiç akıl mantık işi mi?

O kadar sakso kafalısınız ki size söz anlatmak neredeyse imkansız. Bak, yukarıda güneş saati yaparak dakikanın hesabını yapan bir medeniyeti örnek gösterdim. Mesele güneş saatinin olup olmaması değil, mesele saatin nasıl kullanıldığıdır. Tekrar ediyorum kuranda akşam oldu gök karardı oruç aç, tan ağardı sabah oldu oruç kapat meselesi. Şimdi kuranda var olan bu saat hesaplamasına bak birde mısır piramitlerinde dakikanın hesabının yapıldığı güneş saatine bak. Sence firevunlar mı daha mucizevi şey ortaya koymuş yoksa kuran mı?

Kuran bahsettiği güneş saatini kabataslak olarak resmen eski medeniyetlerden çalmıştır, işte mısır piramitlerindeki orijinal saat uygulaması ve işte kurandaki çakma saat uygulaması ortada.

Önce ne söyledigine dikkat et. Bu bozuk agizla kimse söylediklerine saygi göstermez.

Forum yöneticisi senin bu söylediklerini görüp seni banlamiyor veya uyarmiyorsa zaten ben ne diyim onlara.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim sözlerimde küfür yok ancak birisi çıkıp seni çileden çıkarırsa kızgın sözler sarf etmen gayet doğaldır ki sen beni çlieden çıkardın. Öncelikle bilmelisin kuran ilahi bir kitap mı yoksa değil mi?

İlahi bir kitap ise içinde bilimsel veriler kesinlikle olmalı hatta bilime ışık tutmalıdır, öyle değil mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

pitaya gerçekten samimiyetimle soruyorum...

sen şu ayeti kabul edebiliyormusun ?

TALAK suresi ..ayet..4 - Kadınlarınız içinden âdetten kesilmiş olanlarla, henüz âdetini görmemiş bulunanlardan eğer şüphe ederseniz onların bekleme süresi üç aydır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Can kurtaran kardeşim mayaların İzmir ve Fransa ile kıyamat söylemlerini dile getirmişsin. Bak beyninizde doğruyu bulma yönü yok nedense çünkü böyle bir şey olsaydı düşünürdün.

Mayalar'ın torunları çıkıp konuda açıklama yaptılar kıyamet falan kopmayacak, sadece maya takvimi şu tarihte ve şu saatte sona eriyor bunun yerine yeni bir takvim başlayacak dediler.

Bazı rantcılar ise bu işten maddi anlamda istifade edebilmek için gelin burada kıyamet kopmayacak diyerek vatandaşı kandırmışlardır. İşte senin gibiler gerçekleri böyle çarpık anlıyor.

KİREÇ diyanetten gelip burada ortaya konulmuş olan sorulara cevap verecek bir vatandaş olamaz çünkü gerçeklerin karşında rezil olup gideceğini ve dini aynen burada bitirmiş olacağını çok iyi bilir.

Şimdi iruni kardeş maya torunları açıklama yapmış demişsiniz biraz teori üretelim akrabalarına toz kondurmak istemiyor olabilirlermi? Hem bu mayaların matematiği çok iyiydide neden teknolojisine yansitmadi neden İspanyolların modern ordusuna karsi kendilerini odunlarla sopalarla savundular?bir diğer konu bazı arkadaslar bi kac ayet verdi hemen arastirabilecegim bi konu degil fakat bi ornek vericem bazen tv de ünlü birilerinin demeçleri verilir ve en basta flaş flaş diye röportaj verenin ağır bi sözüne şahit olursunuz siz içinizden hadiya bu adam bunumu dedi diye söylenirsiniz fakat röportajı yapan kişi karşıdakini mağdur etmek adına bazı bölümleri çıkarır başka bastan sondan birleştirir ortaya bambaşka bi konu cikiverir bunda sanırım hemfikiriz Burdada ayetleri ve Kuran'ı bütünüyle incelemede fayda var tabi dediğim gibi araştırma yapmadım yapınca açıklama yapmaya calisicam.bir diğer konu benim beynimi kullanmadığımla ilgili yazı yazılmış,kullaniyorumki sizinle uygun dille tartisabiliyorum ve kırıcı olmamaya gayret ediyorum ve sizlerdende bunu bekliyorum.ve samimiyet adına Kuran'da negatiflik üzerine yapılan araştırmalarda acaba pozitif birşeye denk geldinizde burda açıkladinizmi merak ediyorum.benimde bazı meraklarım var musadenizle dunya üzerindeki boylamlar zaman farkını oluşturuyor ve bu fark dünyada her an ezan okunduğuna işaret ediyor bu sizce tesadüfmu?1400 yıl önce Medine'de gözlem evi vardıda bizmi bilmiyoruz?diger sorum neden Türklerin icine sahte hocalar sahte hadisler sokup islamı insanlara farklı gösterip soğutmaya çalışıyorlar

Saygılar sevgiler

Link to post
Sitelerde Paylaş

Değerli can kurtaran kardeşim, akrabalarına toz kondurmak için değil, işin esası aynı açıklamayı NASA'da yaptı. Nasa Maya takviminin 2012'de yeni bir takvime geçmek üzere son bulduğunu ve Mayalar'ın belirttiği üzere söz konusu günde Galaksilerin düz bir sırada sıralanacaklarını kabul etti ancak bunun bir sakıncası olmayacağını söyledir.

Can Kurtaran, madem istedin sana daha mucize olanını söyleyeyim Mayalar, bugün gözlem uydularıyla dahi zar zor fark edebildiğimiz galaksileri hesap etmişlerdir. Galaksinin tam olarak ne olduğunu bilmiyorsan senin için bir şey ifade etmez ama eğer galaksinin ne olduğunu biliyorsan "ulan bu nasıl bir bilgidir" diye hayretler içerisinde kalırsın.

İspanyonlara yenik düşen Mayalar'ın ateşli silah üretmedikleri bir gerçek. O sıralar Maya devrinin sonuydu zaten çünkü Mayalar bilgiden uzaklaşmış sapık arayışlar içerisine girmişlerdi, bu sapıklıklarından biriside insan kurban etmekti. İşte Mayaları bu batırdı, yani bilgiden uzaklaşıp sapıkça eylemlere meyinlenmeleri, yeni şeyler üretmek bir yana bilgide sürekli geri gitmişlerdir. Aynı Osmanlı gibi...

Osmanlı'da padişahların sapıklıkları yüzünden bitmiştir. Babasını kesen mi dersin, oğlunu yan çadırda boğduran mı dersin, kardeşini öldüren mi dersin işte bunları Osmanlı hanedanları yapmıştır. Osmanlı padişahlarında kadın meselesi bambaşka, kadın için kanla kazanılan memleketi satmıştır.

Mayalar'da İspanyolların ateşli silahları karşısında yenik düşsede esas yıkılış sebepleri İspanyolların beraberlerinde getirdiği bulaşıcı hastalıklar olmuştur. Tüm bunların Mayalar'ın başına gelme sebebi bilimden sapmaları ve sapıkça şeyler yapmalarıdır.

Hakkını vermek lazım Mayalar 5 bin yıl önce yani Kuran'ı geç İncil'den 3 bin yıl önce galaksileri hesaplamışlardır. Zaten 5 bin yıl önce okuma yazmayı bildiklerini söylememe gerek yok herhalde çünkü bu kadar ince hesapların yapılabilmesi için bugünün üniversite mezunu olmanız dahi yetersiz.Daha da inanılmazı din yüzünden bugün Türkiye'nin bir çok ilinde okuma yazma bilmeyen insanlar var. Okuma yazma bilmeyenlerin sayısı %5 veya %3 civarında.

Tevrat'tan, İncil'den Kuran'dan 2 bin yıl önce yapılmış olan Mısır piramitlerinde ki mucizeler hiç bir dini kitapta yoktur. Dini kitapların hiç birisinde delillere dayanan bir mucize yoktur ancak dinlerden önce adamlar mucileri bal gibi ortaya koymuşlar işte.

Zaten dinlerden sonra dünya bilgide gerilemeye başlamıştır, dinlerden önce dünya halklarının bilgide, zamanlarına göre ne derece yüksek bir seviyede olduklarını görüyoruz.

İNSAN SADECE ALLAH2IN KULU OLMALIDIR DEĞİL Mİ?

EĞER DİNLER GERÇEK OLSAYDI İNSANI İNSANA KUL ( KÖLE ) ETTİRMEZLERDİ, BUNU HİÇ UNUTMA.

İŞTE DİNLER BÖYLEDİR, İNSANI İNSANA KUL ETTİRMEK İÇİN VARDIRLAR.

tarihinde iruni tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim sözlerimde küfür yok ancak birisi çıkıp seni çileden çıkarırsa kızgın sözler sarf etmen gayet doğaldır ki sen beni çlieden çıkardın. Öncelikle bilmelisin kuran ilahi bir kitap mı yoksa değil mi?

İlahi bir kitap ise içinde bilimsel veriler kesinlikle olmalı hatta bilime ışık tutmalıdır, öyle değil mi?

Karsindaki sana ne söz sarfederse etsin sabirli olacaksin. Bir seyi dogru bildigini düsünüyorsan eger karsi tarafinda bunu anlayabilmesi icin ona hep sakin bir yapi ile yaklasacaksin. Yoksa sohbet mide bulandirici bir hal alir.

Ben Kuran in bilimsel bir kitap oldugunu düsünmüyorum. Öyle düsünenlerinde yanlis yaptiklarini savunuyorum. Kuran kendisininde söyledigi gibi yoldan sapmis bir toplumu dogru yola iletmek icin gönderilmis olan bir ögüttür. Kuran in kendisi gercektende tanri kelamimi degilmi bu tartisilir ve buna inanip inanmamaktaysa herkes özgürdür. Ama isi ana kaynagindan saptirmadan gercekleri konusarak tartismak gerekiyor.

Ben kendim dinlere inanmam ve Kuraninda gecen 1400 yillik süre icerisinde degistirilmis olabilme ihtimaline inaniyorum. Dinler kanaatimce peygamberlerden sonra insanlar tarafindan kurulmus tarikat gibi bir örgüttür. Dogru olan ise Hristiyan Müslüman Yahudi ve diger tek tanrili dinlerin hepsinin ayni cati altinda olmasi gerekltigidir. Bunlar gecmis peygamberlerden sonra diger insanlarinda kendi kendine kurduklari dinler sebebi ile ayriliga düsmüslerdir. Ayni anda bir cok peygamberin geldigi kavimler olmustur ve böyle bir durumdada hangi peygamberin dinine tabii olunacagi sacmalik olur.

ZAVALLI

O söyledigin ayette mantiga aykiri herhangi bir durum görmüyorum. O ayette kanaatimce bosanmadan bahsediyor. Bosanacagin kadininda hamile olup olmadigindan emin ol diyor. Cünkü hamile oldugu vakit kurallar degisecektir. Bilimin olmadigi cahiliye arap döneminde 3 ay gibi bir bekleme süresi cok mantiklidir.

Kuran bir cok kesime gönderildigi icin her söylenilen ayetleride üzerimize alinmamamiz gerekli. Örnegin cok temiz bir insansiniz ve girdiginiz her tuvaletide temiz tutmasini bilirsiniz. Ama ev disinda girdiginiz tuvaletlerde temiz tutulmasi gerektigi ve umdugunuz gibi birakmaniz gerektigi gibi sözler yazilmaktadir. Bunuda üstünüze alinmazsiniz ama üstüne alinan insanlar var oldugu icin o yazi yazilidir.

Son sözüm ise sudur ki bence tanri nin biz insanlara bilimi anlatmasina ihtiyaci yoktur. Cunku bilimi kendimizin anlayacagi bir beyin vermistir. Bilimi bir de tanridan dinledigimizi düsünsenize? Neyleyim bana verdigi o beyni.

ATEIST ATEISTLE DINCI ISE DINCI ILE BU KONULARI TARTISARAK BIR YOLA VARAMAZ. BIRI ILE TARTISTIGINIZDA HEP ZITTI TARAFTA YERINIZI ALINIZKI BILGI HAZINENIZ GELISSIN!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Karsindaki sana ne söz sarfederse etsin sabirli olacaksin. Bir seyi dogru bildigini düsünüyorsan eger karsi tarafinda bunu anlayabilmesi icin ona hep sakin bir yapi ile yaklasacaksin. Yoksa

Pedofili bir suçtur. İnsanlık ayıbıdır.

TALAK suresi ..ayet..4 - Kadınlarınız içinden âdetten kesilmiş olanlarla, henüz âdetini görmemiş bulunanlardan eğer şüphe ederseniz onların bekleme süresi üç aydır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Pedofili bir suçtur. İnsanlık ayıbıdır.

TALAK suresi ..ayet..4 - Kadınlarınız içinden âdetten kesilmiş olanlarla, henüz âdetini görmemiş bulunanlardan eğer şüphe ederseniz onların bekleme süresi üç aydır.

Iyide sen bana kuran dan senin ne anladigindan bahsediceksin. Benim icin hadisler ahmet mehmetin ettigi sözden farksizdir. Kaldi ki kuran in kendisinin bile degisip degismemis olma ihtimalinin sorgulamakta oldugum bir durumda.

O ayetin cocuklarla bir ilgisi yok! Seninde dedigin gibi insanlik ayibidir.

Ayet bir sürü iftirayi ortadan kaldiriyor aslinda. Araplarin ne kadar vahsi bir millet olduklarini anlatmama gerek yok sanirim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

len ne hadisi kardeşim..?

1. Talâk Suresi’nin 4. Ayeti

  • Talâk/4
    Kadınlarınızdan âdetten kesilmiş olanlarla (henüz) âdet görmeyenler hususunda tereddüt ederseniz onların bekleme süresi üç aydır. Hamile olanların bekleme süresi ise doğum yapmalarıyla sona erer. Kim Allah’a karşı gelmekten sakınırsa Allah ona işinde bir kolaylık verir.

2. Talâk/4′ün Bağlamı

a. Bakara/228 ve İddet (Boşanmada bekleme süresi)

Nüzûl sırasına göre daha önce gelmiş olan Bakara Suresi’nin bir ayeti bu konuda net bir hüküm getirmiş:

  • Bakara/228
    Boşanmış kadınlar kendi kendilerine üç ay hâli (hayız veya temizlik müddeti) beklerler. Eğer Allah’a ve ahiret gününe inanıyorlarsa Allah’ın kendi rahimlerinde yarattığını gizlemeleri onlara helâl olmaz. Kocaları bu süre içinde barışmak isterlerse onları geri almağa daha çok hak sahibidirler. Kadınların yükümlülükleri kadar meşru hakları vardır. Yalnız erkeklerin kadınlar üzerinde bir derece farkı vardır. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Görüldüğü üzere, Bakara suresinin 228. ayeti boşanmanın kesinleşmesi için “üç ay hali” (yani üç menstrüasyon dönemi) müddetince bir süre belirler.

Bu “boşanmada bekleme süresi“ne İslam ıstılahında “iddet” denilir. Kadını boşamanın Arapçası ise ilgili sureye de adını veren “talâk” sözcüğüdür. İddet boyunca kadın -boşanma henüz kesinleşmemiş olduğundan- bir başkası ile evlenemez. Erkek bu mühlet içerisinde geri dönerse (barışırsa) evlilik devam eder; yani boşanma gerçekleşmiş olmaz. Çift tekrar birleşmeden iddet biterse boşanma kesinleşmiş olur.

İslam alimlerince iddetin gayeleri şu şekilde açıklanır:

  • Fevri boşanma kararları ile nikahın bitmesi önlenmiş olup hukuken evliliği kesin olarak bitirmeden tekrar düşünme ve barışma imkânı verilmiştir. Böylece geçici öfke ve benzer durumlardan dolayı yuvanın yıkılması engellenmiş, evlilik müessesesinin önemi vurgulanmıştır.

b. Ahzâb/49

Ahzâb Suresi’nin 49. ayetinde ise evli çift henüz cinsel temasta bulunmamışsa boşanma durumunda iddeti beklemeye gerek olmadığı açıklanır:

c. Talâk/1-4

Şimdi asıl konumuz olan Talâk Suresi’ne ve bu surenin 4. ayetine tekrar dönebiliriz.

Bu arada surelerin (İslam alemi tarafından genel kabul gören) nüzûl sırası da bu başlıkta işlendiği gibidir (Bakara → Ahzâb → Talâk).

  • Talâk/1
    Ey peygamber! Kadınları boşamak istediğinizde onları iddetlerini dikkate alarak (temizlik hâlinde) boşayın ve iddeti sayın. Rabbiniz olan Allah’a karşı gelmekten sakının. Apaçık bir hayasızlık yapmaları dışında onları (bekleme süresince) evlerinden çıkarmayın, kendileri de çıkmasınlar. Bunlar Allah’ın sınırlarıdır. Kim Allah’ın sınırlarını aşarsa şüphesiz kendine zulmetmiş olur. Bilemezsin; olur ki Allah sonra yeni bir durum ortaya çıkarır.

  • Talâk/2
    Boşanan kadınlar iddetlerinin sonuna varınca onları güzelce tutun yahut onlardan güzelce ayrılın. İçinizden iki adil kimseyi şahit tutun. Şahitliği Allah için dosdoğru yapın. İşte bununla Allah’a ve ahiret gününe inanan kimselere öğüt verilmektedir. Kim Allah’a karşı gelmekten sakınırsa Allah ona bir çıkış yolu açar.

  • Talâk/3
    Onu beklemediği yerden rızıklandırır. Kim Allah’a tevekkül ederse o kendisine yeter. Şüphesiz Allah, emrini yerine getirendir. Allah her şeye bir ölçü koymuştur.

VE:

<a href="http://din-elestiris...index.html#bas" style="margin: 0px; padding: 0px; border: 0px; outline: 0px; font-size: 18px; vertical-align: baseline; background-color: transparent; color: rgb(2, 122, 198); text-decoration: none; background-position: initial initial; background-repeat: initial initial;">3. Sonuç

  • Bakara/228′de boşanmanın kesinleşmesi için bir bekleme süresi (iddet) şart koşuluyor ve bu süre kadının üç “ay hali” (âdet hali = hayz hali) olarak belirleniyor.

  • Ahzâb/49′da eğer evli çift cinsel ilişkide bulunmamışsa boşanma durumunda bu süreyi beklemeye lüzûm olmadığı söyleniyor.

  • Talâk/1-3′de tekrar (Bakara/228′deki) boşanma süresine (iddet’e) atıfta bulunarak bu süre ile ilgili bir takım düzenleme ve tavsiyeler getiriliyor.

  • Talâk/4′de ise, bekleme süresinin (iddet’in) hayız görmeyen kadınlarda ne kadar olacağı bildiriliyor. Hayız görmeyen kadınlar üç gruba ayrılıyor:
    (a) Âdetten kesilenler => üç ay
    ( B) Küçük olduğundan henüz âdet görmeyenler => üç ay (bkz. Talâk/4′ün tefsiri)
    © Hamileler => doğuma kadar

Evlilik: Talâk/4′te yaşı küçük olduğundan henüz âdet görmeyen küçük kızların boşanma durumunda bekleme süresinin 3 ay olduğu yazmaktadır. Dolayısıyla Kuran’a göre henüz âdet görmeyen küçük kızlarla evlenmenin bir sakıncası yoktur.

Cinsel İlişki (Cima): Ahzab/49′da cinsel temas olmadan boşanılırsa bekleme süresi olmadığı söyleniyor. Fakat Ahzab Suresi’nden -nüzûl sırasına göre de- daha sonra gelen Talâk’ta âdet görmeyen küçük kızlar için 3 ay iddet belirleniyor. Dolayısıyla Henüz âdet görmeyen küçük kızlarla kocalarının cinsel ilişkiye girmelerinin Kuran’a göre sakıncası yoktur.

tarihinde Zavallı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu yazdigin koca yazida herhangi bir usulsüzlük yok. len ne hadisi deyip te bir kac alimin düsüncelerini paylasmis olman bile bir usulsüzlük katmamis yazdiklarina.

Güzel kardesim bak simdi. Sinir öfkenin sana bir faydasi olmaz. Anliyorum etrafinda gerceklesen bir cok olay seni öfkelendiriyordur. Ama öfkelenme. Bir seye inanmayabilirsin bu gayet dogal bir sey ama asla o seyde öfke etme. Cünkü öfkeli olan mantikli düsünemez.

1400 yil öncesi araplarindan bahsediyoruz. 2013 yilinda dahi insanogluna bir fayda saglamayan araplarin 1400 yil öncesini bi düsün. Nasil cahil nasil vahsiler. Insanlarin birbirine iftira atmasi gayet mümkün olan bir olaydi o zamanlar.

Her kadin belli bir yasa geldiginde adet dönemine girer. Adet döneminde adete girmemis kizlar icin bir süphe duyarsaniz eger onlara hemen iftirada bulunmayin. 3 ay bekleyin. (Kizlik testi filan yok tabi) 3 ay sonra anlasilir ne olup olmadigi.

Kuran bir kisiyi karsisina alipta söylemiyor söylediklerini. Büyük bir kesime söylüyor. Ayettede 2 farkli olaydan bahsedilmis resmen.

Otur kendin oku mantiklica bir cözümleme yap. Belki benim sana söyledigimden daha mantikli bir seyler bulursun.

Link to post
Sitelerde Paylaş

kardeşim bu ayetler o günün insanlarına gelmiş diyeceksen eğer.. kuran günümüz insanlarını bağlamaz demektir bu aynı zamanda. o zaman zaten kuranı al at bi köşeye. kafana göre islamı yaşa.

yok eğer bağlar diyorsan .. yukardaki ayetlerde seni illaki bağlayacaktır.

madem öyle önce bi karar ver sen ..

1- kuran geçmiş zaman insanlarına mı gelmiştir ?

2- kuran devrinin ve geleceğin kitabımıdır ?

1 dersen zaten sen kuranı inkar ediyorsun demektir.

2 dersen tartışmaya devam edebiliriz. az önce sorduklarına cevap verebilirim bu durumda.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...