Jump to content

Yaratır ya da yaratamaz


Recommended Posts

  • İleti 55
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Ne kadar basit konular acilir oldu son günlerde. Bu hale düsülmesi üzücü gercektende. Inanmadiginiz bir tanri hakkinda nedir bunca bilmece hezeyaniniz.

Biri cikip birseyler söylesinde laf cümbüsü yapalim buralari derdindesiniz.

Bir sey oldumuda 1 gram katki saglamadiginiz bilime sariliveriyorsunuz hemen.

Sunu belirtmek isterim ki sizin gibi sarlatanlari hic bir din mensubu muhattap almaz. Sizleri muhattap alanlar ise körpe cahil ve ukala kimselerden baskasi degil.

Peki onlara cevap vermemiz muhattap aldıgımızı göstermıyor mu?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Inanmadiginiz bir tanri hakkinda nedir bunca bilmece hezeyaniniz.

Ateist ne yapsa yaranamaz zaten.

Basit bilmeceler sorsa - ''nedir bu bilmece hezeyanı'' olur.

Kuranı eleştirse - ''inanmadığın kitabı eleştirmeye ne hakkın var'' olur

hadisleri eleştirse - ''onlar uydurmadır'' olur

müslümanları eleştirse - ''onlar gerçek müslüman değil'' olur

Mantıksal yaklaşsa ''allah gönül işidir'' olur, duygusal yaklaşsa ''allah akılla bulunur olur'' . Ateist ne yapsın?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türkçesi yaratmak, İngilizcesi create, Arapçası da halk etmek. Sonuçta aşağı yukarı aynı anlamda kullanılan kelimeler. Ama köklerine inerseniz çok farklı noktalardan hareket ettiklerini görürsünüz.

Yaratmanın kökü yaramak, o da esasen “uymak” demek. (Aklınıza yatmadıysa yaraşmak fiilini düşünün önce.) O halde yaratmak = uydurmak. Ya da işe yarar hale getirmek, bir fonksiyona uyarlamak; alet etmek de diyebiliriz. Aynı kökten gelen yarak kelimesini de dikkatinizi çekerim, affınıza sığınarak. Kötü bir şey değil, “alet” demek. “Donanım” ya da “gereç” de olur.

İngilizce fiilin esası Latince creare: insan ve hayvanlarda “doğurmak, besleyip büyütmek”, bitkilerde “üretmek, yetiştirmek”. Çok sonraları kilise Latincesinde “yoktan var etmek” anlamını kazanmış; ama antik çağda henüz böyle bir konsept yok, doğal üreme kastedilmiş. Aynı Hintavrupa kökünden Yunancada kréas var, “insan veya hayvan bedeni,” yahut düpedüz “et” anlamında.

Arapçada olay gene farklı. Xırıltılı x ile xalq, tanrının yaratma eylemine verilen ad. Ama aslî anlamı bu değil, “ölçerek kesmek, biçmek, pay edip ayırmak”. Mesela giysi yapmak amacıyla kumaş kesmek da xalq. Akraba dillere bakarsak, Aramice xalq “pay etmek, bölmek”. İbranice xeleq “pay, porsiyon, kısmet”. Tevrat’ın birinci cümlesini İngilizceye “In the beginning God created the heaven and the earth” diye çevirmişler, hani sanki “ete kemiğe büründürdü” gibi. Halbuki aslının vurgusu biraz daha farklı, “Başlangıçta Tanrı yer ile göğü ayırdı” diyor. “Pay etti” yahut “oranladı” da olabilir.

Demek ki neymiş? Türkler olaya pratik, Latinler biyolojik, Ortadoğulular idari veya matematiksel açıdan yaklaşmışlar. Al sana paradoks!

Düşünürseniz, o metafizik anlamdaki “yaratma” işi insanın doğal dünyasında yeri olmayan bir kavram. Bu dünyada canlılar vardır “doğar”; aletler vardır “yapılır”; doğal nesneler vardır, onlar da öylesine “vardır”, hadi bilemedin “düzenlenir”. “Varolan şeyler neden var” diye üstdüzey bir soru sorunca yeni bir konsept gerekmiş, eh onu da elde hazır malzemeden uyarlayıvermişler böyle.

Link to post
Sitelerde Paylaş

................

Arapçada olay gene farklı. Xırıltılı x ile xalq, tanrının yaratma eylemine verilen ad. Ama aslî anlamı bu değil, “ölçerek kesmek, biçmek, pay edip ayırmak”. Mesela giysi yapmak amacıyla kumaş kesmek da xalq. Akraba dillere bakarsak, Aramice xalq “pay etmek, bölmek”. İbranice xeleq “pay, porsiyon, kısmet”. Tevrat’ın birinci cümlesini İngilizceye “In the beginning God created the heaven and the earth” diye çevirmişler, hani sanki “ete kemiğe büründürdü” gibi. Halbuki aslının vurgusu biraz daha farklı, “Başlangıçta Tanrı yer ile göğü ayırdı” diyor. “Pay etti” yahut “oranladı” da olabilir.

................

Türkçe'de "yaratıcı" kelimesinden daha önce, "Ülgen" (üleştirici) ve Tengri (denkleştirici) kelimeleri var. Bunlar Arapça "Halik" ve "Kadir"e denk düşer. Hatta Tanri için kullanılan Bay/Pay kelimeleri bile var. Yaratmak ve Üretmek (Create)'den daha köklü kavramlar bunlar; Tanrı eylemi için en başta bunlar kullanılmalı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türkçe'de "yaratıcı" kelimesinden daha önce, "Ülgen" (üleştirici) ve Tengri (denkleştirici) kelimeleri var. Bunlar Arapça "Halik" ve "Kadir"e denk düşer. Hatta Tanri için kullanılan Bay/Pay kelimeleri bile var. Yaratmak ve Üretmek (Create)'den daha köklü kavramlar bunlar; Tanrı eylemi için en başta bunlar kullanılmalı.

sonuçta yoktan var etmek anlamında yaratmak insan zihninde nispeten yeni bir kavram.

insanlar dünyanın ve evrenin, aslında var olan herşeyin, öteden beri zaten hep vardı, hepte olacak, ezelden ebede devam edecek diye algılamışlar.

birşeyin yoktan var olacağı konsepti yeni yani.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili Tabipp ve Pitaya, cevap veremeyeceğiniz konunun altına girmeyin, sonra yok onu muhattap kabul etmiyorum vay efendim niye yazdım diye dövünür durursunuz.

Madem inancınız uğruna bir şey yapmayacaktınız bu foruma bok yemeye mi üye oldunuz? Madem üye oldunuz o halde sorulara cevap yazın, ışık olun, ışık olamıyorsanız ışığı inkar etmeyin!

Tabipp ben diyorum ki yoğurda biraz su eklersen ayran olur, senin anladığın; peynire biraz su eklersen ayran olur.

Yaratıcı kendisinide içine alabilecek bir evren yaratabilir mi?

Yaratıcı sonsuz bir güç sahibi olabilir ama onun boyunu posunu kim biliyor? Belkide karıncadan daha küçük bir varlıktır, hayır değildir diyebilirmisin? Evrenin içine girer mi, gezer dolaşır mı, biliyormusunuz? Gördünüz mü? Evrenin dışında ama o'da başka bir evrenin içinde mi?

Allah'ın sonsuz güç sahibi olduğunu nereden biliyorsunuz? Kuran diye bir kitap var ama kuran daha mars nerede onu bilmiyor, o'na mı güveneceğiz? Belkide Allah dediğin varlıklar uzaylılardır, belkide sen deney amaçlı üretilmiş bir varlıksın, hayır değilim diye elinde kesin bir kanıt var mı?

Günümüze değin Allah'ın olup olmadığı konusunda ne bilim nede dinler bir delil sunamamıştır. Ben uzaylı diye adlandırdığımız varlıkların insanları inşa ettiklerine ateizm kadar inanıyorum ve bu iddiaya karşı günümüz bilimide hayır asla öyle bir şey söz konusu olamaz dememektedir.

Şu bir gerçek ki dünyada var olan 4200 civarında dinin veya kültürün hiç birisinin ciddi bir delili yoktur. Gerçek bir din kitabında insanların açık bulması imkansız olmalıdır. İş delil konusuna gelince neymiş efendim din gönül diniymiş sorgulanmazmış körü körüne inanılırmış. Yani hindistanda doğmuş olsan ve ineğe Allah bilsen din sorgulanmaz efendim deyip tapınmaya devam mı edeceksin?

Siz nasıl ki bir Hindistanlı'nın ineğe tapmasını saçma sapan buluyorsanız bu forumda ateist kişilerde gönül işidir kanıtı yoktur dediğiniz dini saçma sapan buluyor... Tarafsız düşün anlayacaksın! Bir mühendiste yaratıcıdır, neredeyse yapacaklarının sınırı yoktur, isterse dünyanın etrafına bir halka inşa eder... İnşa ettiği halkanın içinde de yaşar, aslında mühendisler sonsuz güç sahibidirler, eh bakınca adamlar her şey yapıyor inanılmayacak gibi değil ama gerçektende sonsuz güç sahibi mi mühendisler? O halde Allah nasıl bir sonsuz güç sahibi diye bir düşün?

Allah sonsuz olsaydı hiç bir şey olamazdı çünkü onun varlık alanı her yeri kaplamış olurdu.

iruni

Bu iddiamı bu forumda tarihin alnına yapıştırıyorum, okuyan herkes şahidimdir.

Özetle: Var olan şey yok olan şeyin içinde olamaz, var olan şey, var olan bir şeyin içinde olur bu sebeple sonsuz olmak için yok olmak gerekir çünkü yokluk sonsuzluktur.

iruni

Nikola Tesla'nın dediği gibi ettiğimiz kelam ancak 100 yıl sonra anlaşılır. Şimdi beni anlamanızı beklemiyorum ancak akıl üzere insanlar söylediklerimin mucize sözler olduğunun farkındadırlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili Tabipp ve Pitaya, cevap veremeyeceğiniz konunun altına girmeyin, sonra yok onu muhattap kabul etmiyorum vay efendim niye yazdım diye dövünür durursunuz.

Madem inancınız uğruna bir şey yapmayacaktınız bu foruma bok yemeye mi üye oldunuz? Madem üye oldunuz o halde sorulara cevap yazın, ışık olun, ışık olamıyorsanız ışığı inkar etmeyin!

Tabipp ben diyorum ki yoğurda biraz su eklersen ayran olur, senin anladığın; peynire biraz su eklersen ayran olur.

Yaratıcı kendisinide içine alabilecek bir evren yaratabilir mi?

Yaratıcı sonsuz bir güç sahibi olabilir ama onun boyunu posunu kim biliyor? Belkide karıncadan daha küçük bir varlıktır, hayır değildir diyebilirmisin? Evrenin içine girer mi, gezer dolaşır mı, biliyormusunuz? Gördünüz mü? Evrenin dışında ama o'da başka bir evrenin içinde mi?

Allah'ın sonsuz güç sahibi olduğunu nereden biliyorsunuz? Kuran diye bir kitap var ama kuran daha mars nerede onu bilmiyor, o'na mı güveneceğiz? Belkide Allah dediğin varlıklar uzaylılardır, belkide sen deney amaçlı üretilmiş bir varlıksın, hayır değilim diye elinde kesin bir kanıt var mı?

Günümüze değin Allah'ın olup olmadığı konusunda ne bilim nede dinler bir delil sunamamıştır. Ben uzaylı diye adlandırdığımız varlıkların insanları inşa ettiklerine ateizm kadar inanıyorum ve bu iddiaya karşı günümüz bilimide hayır asla öyle bir şey söz konusu olamaz dememektedir.

Şu bir gerçek ki dünyada var olan 4200 civarında dinin veya kültürün hiç birisinin ciddi bir delili yoktur. Gerçek bir din kitabında insanların açık bulması imkansız olmalıdır. İş delil konusuna gelince neymiş efendim din gönül diniymiş sorgulanmazmış körü körüne inanılırmış. Yani hindistanda doğmuş olsan ve ineğe Allah bilsen din sorgulanmaz efendim deyip tapınmaya devam mı edeceksin?

Siz nasıl ki bir Hindistanlı'nın ineğe tapmasını saçma sapan buluyorsanız bu forumda ateist kişilerde gönül işidir kanıtı yoktur dediğiniz dini saçma sapan buluyor... Tarafsız düşün anlayacaksın! Bir mühendiste yaratıcıdır, neredeyse yapacaklarının sınırı yoktur, isterse dünyanın etrafına bir halka inşa eder... İnşa ettiği halkanın içinde de yaşar, aslında mühendisler sonsuz güç sahibidirler, eh bakınca adamlar her şey yapıyor inanılmayacak gibi değil ama gerçektende sonsuz güç sahibi mi mühendisler? O halde Allah nasıl bir sonsuz güç sahibi diye bir düşün?

Allah sonsuz olsaydı hiç bir şey olamazdı çünkü onun varlık alanı her yeri kaplamış olurdu.

iruni

Bu iddiamı bu forumda tarihin alnına yapıştırıyorum, okuyan herkes şahidimdir.

Özetle: Var olan şey yok olan şeyin içinde olamaz, var olan şey, var olan bir şeyin içinde olur bu sebeple sonsuz olmak için yok olmak gerekir çünkü yokluk sonsuzluktur.

iruni

Nikola Tesla'nın dediği gibi ettiğimiz kelam ancak 100 yıl sonra anlaşılır. Şimdi beni anlamanızı beklemiyorum ancak akıl üzere insanlar söylediklerimin mucize sözler olduğunun farkındadırlar.

iruni şu başlık bile senı muhattap almamaya yetiyorken kendini öve durmuşsun :D

Hanı davulun sesının gürlügü ama içinin boşlugu misali gibi...

Cevap verdık ama sordugun sorunun saçmalık olduguna dair...

Sen kendınce eglene dur...

Uzaylı kobayı seni...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Soru yanlış bir soru değil. Tamamen doğru. Ancak cevap müslümanların bekleyeceği tarzdan bir cevap değil.

Bırakın kendisini yok edebileceği vs. kendi eşini yaratabilir mi? Tanrı bir başka tanrı daha yaratablir mi? Yaratamaz. Çünkü kendisi mutlak varlıktır ve kendisinden başka bir mutlak varlık da olmayacaktır gibi bir mantıkla yaratamayacağını söyleyebiliriz. Peki bu durumda herşeye gücü yeten kadir-i mutlaklığa ne oluyor?

Aynı şekilde tanrı kendini yok edebilir mi? Farzedin ki yoketti. Bizler ne oluruz? Onunla beraber yok mu oluruz? Yoksa bizler kalır mıyız? Eğer bizler kalabiliyorsak ona tam anlamı ile bağlı değiliz demektir. Bu durumda bizim varlığımız tam anlamı ile ondan yaratma sonrasında bağımsız diyebilir miyiz?

Link to post
Sitelerde Paylaş

sonuçta yoktan var etmek anlamında yaratmak insan zihninde nispeten yeni bir kavram.

insanlar dünyanın ve evrenin, aslında var olan herşeyin, öteden beri zaten hep vardı, hepte olacak, ezelden ebede devam edecek diye algılamışlar.

birşeyin yoktan var olacağı konsepti yeni yani.

Evet. Mesela ilk insan topraktan yaratıldı (adama: İbranice toprak; human<homo<humus Latince toprak). Ve dediğim gibi sadece Orta Doğu düşüncesinde değil, Türkçe düşüncesinde de en baştan beri var olan öz'ü "paylaştıran", oranlayan düzenleyen "Tanrı" vardı. Eski Yunan'dan beri gelen Materyalizm'de ise Tanrı saf dışı bırakılmış. Demek ki "yoktan var olma" düşüncesi Avrupa'nın "creare" kavramındaki yerden biter gibi "yoktan var olma anlamından ortaya çıktı. Big Bang ile sağlam ilmî bir temele oturdu; ki onda bile evrenin "bir tohumu" olduğu düşünülebilir. Ezoterik, gnostik, tasavvufi inançlarda da önceden beri var olan sonsuz, ulvi bir özün "Yüce Mimar" tarafından ölçüp biçilerek, yaratıldığına inanılır.

Uzun lafın kısası, yoktan var etmek; hiç olmayacak, imkansız bir vaka olarak ekseriyetle kabul görmemiş olabilir.

"Yoktan var etmek", geç zamanların, üç büyük dinin geçmişle bağını koparmış klasik dindarlarının kabul ettiği bir dogma. Aslında bence, "Big Bang" ilmî gerçeğin kabul edilmesi gereken kısmını önceden beri kabul ettikleri için takdir edilmeleri gerekir; zira Big Bang (bundan sonrasına dikkat) kendi içinde var olmayan 3+1 boyutlu ortama, multidimensiyonal ortamdan yapılmış bir çıkıntıdır. Yani evren "yoktan var olmuştur" fakat "bizim yokluğumuzda" yoktan var olmuştur.

tarihinde Temple Grandin tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Allah kendisini yok edebilecek bir Allah daha yaratabilir mi?

ermeni taraftarı kireç ve diğer inanç sahipleri, tüm dinlerden dostlar neredesiniz?

Yaratır veya yaratamaz cevap lütfen.

Sizin oyununuza oynayacağım:

Yaratırsa, yarattığı varlık; kendi inception 'ından öncesini bilmiyor olacak. Yok, bilseydi zaten eskisindenfarkı olmayacaktı. "Allah kendini yenmiş" yine kendisi olacakti.

Yok, geçmiş bilgisinden yoksun olan bu genç varlık; hadi yaşlısını yendi, öldürdü diyelim. O zaman bütün varlık, bu yeni bilgiden başlayacaktı. Ve, genç erkek aslan gibi yaşlı aslanın bütün yavrularını da öldürecekti. Yeni yaratılan kullar tanrılarından daha öncesini biliyor olmayacaklarına göre; tek kimse eskiyi hatırlamayacaktı; Yeni varlığı eskisinden ayırabilecek bir tanım olmayacaktı. Yani, diyebilirdin "eskisini yüzlerce kere öldürdü, yenisi geldi" ama bunu kanıtlayamayacaktın.

Link to post
Sitelerde Paylaş

soru tanrı dediğiniz nesne madde herneyse onun için sorulabilir

Ama özelleştirip Allah cc. soruyorsanız soru mantıksızlaşır abes olur çünkü:

yani bir şey hem ıslak hem kuru olabilirmi? bir kapı hem açık hem kapalı olabilirmi? vb gibi

Soru Cenabı Hakkın zati denilen sıfatlarına aykırıdır

mesela Bizatihi var olması var olmasının herhangi bir nedene bağlı olmaması

veya ezeli olması bilinen tüm zamanlardan önce den beri varolması gibi

ayrıca madde bağlamında sorulmuş halbuki Allahın cc zatının neyden olduğu tam bilinmiyor

soran kişi Cenabı Hakkı hergün çevresinde gördüğü alelade maddelerden yapılmış sanıyor

madde çevremizde gördüğümüz her şey evrendir Ama Cenabı Hak zat itibariyle evrenin içinde değildir

fiilleri ve sıfatlarıyla evrenin içindedir hakimdir hayydır vb

durum böyle olunca soru da abesle iştigal olur

Cenabı Hak bildiğimiz zamandan ve mekandan münezzehtir

evren ve içindeki maddi kurallarla bağlı değildir

Link to post
Sitelerde Paylaş

soru tanrı dediğiniz nesne madde herneyse onun için sorulabilir

Ama özelleştirip Allah cc. soruyorsanız soru mantıksızlaşır abes olur çünkü:

yani bir şey hem ıslak hem kuru olabilirmi? bir kapı hem açık hem kapalı olabilirmi? vb gibi

Soru Cenabı Hakkın zati denilen sıfatlarına aykırıdır

mesela Bizatihi var olması var olmasının herhangi bir nedene bağlı olmaması

veya ezeli olması bilinen tüm zamanlardan önce den beri varolması gibi

ayrıca madde bağlamında sorulmuş halbuki Allahın cc zatının neyden olduğu tam bilinmiyor

soran kişi Cenabı Hakkı hergün çevresinde gördüğü alelade maddelerden yapılmış sanıyor

madde çevremizde gördüğümüz her şey evrendir Ama Cenabı Hak zat itibariyle evrenin içinde değildir

fiilleri ve sıfatlarıyla evrenin içindedir hakimdir hayydır vb

durum böyle olunca soru da abesle iştigal olur

Cenabı Hak bildiğimiz zamandan ve mekandan münezzehtir

evren ve içindeki maddi kurallarla bağlı değildir

Allahın gerçekliğini hangi kurallara göre sorguluyacağız

söyleyin de ona göre sorgulayalım

eğer derseniz ki yok O hiçbir kural tanımaz

o zaman gerçek olduğuna nasıl karar vereceğiz

inanarak mı!?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...