Jump to content

Doğadaki yasalar Allah'ın olmadığının kanıtı değilmidir


Recommended Posts

İnsan doğada tanrıdan kurtulup nasıl üstte olur. Bir an için Allah'ın şöyle söylediğini farz edelim. Dürüstlüğü seçmiş olan sizler, benden şikayet etmenizi gerektiren haklı bir nedeniniz olabilir mi?

Hemen şöyle cevap verebiliriz.Madem doğayı Allah yönetiyorsa dürüst iyi insanların başına neden kötülük geliyor? Sınanıyor diyenler olabilir onlara da cevap olarak o halde dürüst insanlarla Allah arasında bir dostluk yok devamında Allah olsaydı dürüstlerin dürüstlere zarar vermesine izin vermezdi. Buradan hareketle başlığa yaklaşalım.

inanan İnsan başına gelen her talihsizliği deneme sanıyor, kader diyor. Demek ki Allah ta kendi kaderinin peşinden gidiyor! Allah kaderle anlaşma yapmış gibi. Allah ın rakip gördüğü insanlara baktığımızda cesur,dürüst,dirençli, akıllı , bilgili olduğunu görürüz. Doğada da aynı şeyler mevcuttur. Doğada kendisine değer bulduğu sevdiği insanları terbiye eder,sertleştirir, lütufta bulunduğu insanları kötülüklere dirençsiz hale getirir.

eski bir söz vardır sanırım kayıp Atlantis in bilge rahiplerinden biri söylemiş;''Başına hiçbir felaket gelmemiş insan şanssızdır.''

doğrudur. Çünkü doğa böyle bir insana kendini deneme fırsatı vermemiştir. Allah a dua ettiğimizi farzedelim o halde Allah bize iyi veya kötü kader takdir etmiş olmalıydı ki kendi kaderine karşı zafer kazanmamış, değer görülmemiş kendisine rakip görmemiş diyebilirdik. Doğada sıkıntılar , hastalık, keder yada başka sıkıntılar hep cesur olanlarda bulunur. Korkaklar ve zayıflar ağlayıp sızlayıp Allah diye dua edip medet umar ama doğa cesurdan yanadır. Doğadaki tüm yasalara bakın ölçüyü aşan her şey zararlıdır. Ölçüsüz mutlu olmaya çalışırsan aklına boş hayaller gelir. Açlıktan gelen ölüm insana acı vermez ama oburluktan gelirse insan çatlar v.s Doğaya tekrar bakalım, mücadeleyle ne kadar sık karşılaşırsak o kadar cesur oluruz mesela, sürekli kullandığımız bir organımız bedenimizde en sağlam kısımdır.

Doğaya uygun yaşayan alışkanlıklar hiçbir şekilde zavallı olamaz çünkü, yapılan şeyler yavaş yavaş zevk vermeye başlar. Mesela çok sert esen rüzgarın hışmına uğramayan ağaç güçlü ve köklü olmaz ama sarsıldıkça daha bir tutunur toprağa. Allah olsaydı istediği şeyi insana önceden net olarak bildirmeliydi ki sonraki konumuna daha önceden gelebilsin ama insandan dilediği her şeyi alırken insanın özgür iradesiyle verdiğini söylüyor ki çocukça olduğu apaçık. Mesela evladını kaybeden bir babaya bir taraftan özgür irade deyip diğer taraftan sanki baba çocuğunu kendi sunmuş gibi zorla almaya çalışmazdı diye düşünüyorum. Yani doğa açısından bakarsam doğa kendi bedenini istediği gibi kullanıyor diyebilirim. Doğanın insana sunduğu şeyi zorla almaması bile Allah ın olmadığının kanıtı değil midir.

fikirlerinizi aldıkça devam edicem ama aslında özgür beyinlere giden yol kısa ve kolay, insanın doğayla birlikte varsayılan tanrıyı yenmesi için acıyı aşağılaması, talihi aşağılaması, yoksulluğu aşağılaması kısaca ölümü aşağılaması gerekmez mi.

yararlanılan kısmi kaynak

tanrısal öngörü / seneca

de provıdentia / seneca

kabalcı yayınevi, istanbul,1997

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 71
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Machiavelli

Gönderilme tarihi Dün, 11:05 PM

İnsan doğada tanrıdan kurtulup nasıl üstte olur. Bir an için Allah'ın şöyle söylediğini farz edelim. Dürüstlüğü seçmiş olan sizler, benden şikayet etmenizi gerektiren haklı bir nedeniniz olabilir mi?

Hemen şöyle cevap verebiliriz.Madem doğayı Allah yönetiyorsa dürüst iyi insanların başına neden kötülük geliyor? Sınanıyor diyenler olabilir onlara da cevap olarak o halde dürüst insanlarla Allah arasında bir dostluk yok devamında Allah olsaydı dürüstlerin dürüstlere zarar vermesine izin vermezdi. Buradan hareketle başlığa yaklaşalım.

inanan İnsan başına gelen her talihsizliği deneme sanıyor, kader diyor. Demek ki Allah ta kendi kaderinin peşinden gidiyor! Allah kaderle anlaşma yapmış gibi. Allah ın rakip gördüğü insanlara baktığımızda cesur,dürüst,dirençli, akıllı , bilgili olduğunu görürüz. Doğada da aynı şeyler mevcuttur. Doğada kendisine değer bulduğu sevdiği insanları terbiye eder,sertleştirir, lütufta bulunduğu insanları kötülüklere dirençsiz hale getirir.

eski bir söz vardır sanırım kayıp Atlantis in bilge rahiplerinden biri söylemiş;''Başına hiçbir felaket gelmemiş insan şanssızdır.''

doğrudur. Çünkü doğa böyle bir insana kendini deneme fırsatı vermemiştir. Allah a dua ettiğimizi farzedelim o halde Allah bize iyi veya kötü kader takdir etmiş olmalıydı ki kendi kaderine karşı zafer kazanmamış, değer görülmemiş kendisine rakip görmemiş diyebilirdik. Doğada sıkıntılar , hastalık, keder yada başka sıkıntılar hep cesur olanlarda bulunur. Korkaklar ve zayıflar ağlayıp sızlayıp Allah diye dua edip medet umar ama doğa cesurdan yanadır. Doğadaki tüm yasalara bakın ölçüyü aşan her şey zararlıdır. Ölçüsüz mutlu olmaya çalışırsan aklına boş hayaller gelir. Açlıktan gelen ölüm insana acı vermez ama oburluktan gelirse insan çatlar v.s Doğaya tekrar bakalım, mücadeleyle ne kadar sık karşılaşırsak o kadar cesur oluruz mesela, sürekli kullandığımız bir organımız bedenimizde en sağlam kısımdır.

Doğaya uygun yaşayan alışkanlıklar hiçbir şekilde zavallı olamaz çünkü, yapılan şeyler yavaş yavaş zevk vermeye başlar. Mesela çok sert esen rüzgarın hışmına uğramayan ağaç güçlü ve köklü olmaz ama sarsıldıkça daha bir tutunur toprağa. Allah olsaydı istediği şeyi insana önceden net olarak bildirmeliydi ki sonraki konumuna daha önceden gelebilsin ama insandan dilediği her şeyi alırken insanın özgür iradesiyle verdiğini söylüyor ki çocukça olduğu apaçık. Mesela evladını kaybeden bir babaya bir taraftan özgür irade deyip diğer taraftan sanki baba çocuğunu kendi sunmuş gibi zorla almaya çalışmazdı diye düşünüyorum. Yani doğa açısından bakarsam doğa kendi bedenini istediği gibi kullanıyor diyebilirim. Doğanın insana sunduğu şeyi zorla almaması bile Allah ın olmadığının kanıtı değil midir.

fikirlerinizi aldıkça devam edicem ama aslında özgür beyinlere giden yol kısa ve kolay, insanın doğayla birlikte varsayılan tanrıyı yenmesi için acıyı aşağılaması, talihi aşağılaması, yoksulluğu aşağılaması kısaca ölümü aşağılaması gerekmez mi.

Son derece sığ kendi içinde çelişkilerle dolu

armutla elmayı sonra da üzümü aynı kefeye koyan karşılaştıran

başta reddettiğini sonda kabul eden saçma bir yazı olmuş kusura bakma

en iyisi sen bu işi bırak

tv ye face filan takıl olmazmı?

:D:D :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

  1. Doğadaki yasalar ve bu yasaların aşılmaması, evrenin bir yaratıcı olmadan hareket edebildiğini, allahın hiç bir müdahale yapmadığını gösterir.
  2. Doğa yasaları kendiliğinden var olan şeylerdir. Yani bir yaratıcının planlamasına gerek duymaz.
  3. Fiziksel olaylarda önemli bir yere sahip olan pi sabiti yaratıcının varlığına bağlı değildir.
  4. Doğal büyüme, bozunma gibi olaylarda kendini gösteren e sabiti de bir yaratıcıya gerek duymaz.
  5. 1+1=2 denklemi için bir yaratıcıya ihtiyaç yoktur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kainatta geçerli yaslar Bir olan bir Yaratıcıya apaçık işaret eder ve isbat eder

zerrede geçerli bir çekim kuvveti yasasının koca gezegenler arasında da geçerli olması

Allahın cc varlığını birliğini ve zerreden küreye kadar her şey hakimiyetinde olduğunu isbat eder

Bu güne kadar bilim adamlarınca yazılmış milyonlarca cilt kitap tabiata bakılıp onda geçerli yasaları

işleyen mekanizmaları anlatır

Binlerce dahi bilim adamı kütüphaneler dolusu kitabı bu şekilde yazmış

Netice şu eğer mükemmel bir sistem varsa muhakkak bu sitemi kuran işleten kontrol eden var

Bir yerde sanat varsa sanatkarı da olması gerkir

Bir harf katipsiz olmaz bir iğne ustasız olamaz

Tabiat tümüyle bir yazıdır öyle bir yazı ki bir harfinde bir kitap yazılmış mesela dna gibi

Elbette bu yazının katibi olacak bu nakışların nakkaşı olacak

bu sanatların Sanisi olacak

Aksi halde bu mükemmel sistemi tabiatı

kör tesadüfe karışık ve kontrolsüz sebeblere havale etmek hiçbir aklın karı değildir

bunu iddia eden ya hiç tabiatbilimleri görmemiş bilmiyor veya bu işe yıllarını vermiş

dahi bilimadamlarını gerizekalılıkla suçlamış olur

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kainatta geçerli yaslar Bir olan bir Yaratıcıya apaçık işaret eder ve isbat eder

zerrede geçerli bir çekim kuvveti yasasının koca gezegenler arasında da geçerli olması

Allahın cc varlığını birliğini ve zerreden küreye kadar her şey hakimiyetinde olduğunu isbat eder

Bu güne kadar bilim adamlarınca yazılmış milyonlarca cilt kitap tabiata bakılıp onda geçerli yasaları

işleyen mekanizmaları anlatır

Binlerce dahi bilim adamı kütüphaneler dolusu kitabı bu şekilde yazmış

Netice şu eğer mükemmel bir sistem varsa muhakkak bu sitemi kuran işleten kontrol eden var

Bir yerde sanat varsa sanatkarı da olması gerkir

Bir harf katipsiz olmaz bir iğne ustasız olamaz

Tabiat tümüyle bir yazıdır öyle bir yazı ki bir harfinde bir kitap yazılmış mesela dna gibi

Elbette bu yazının katibi olacak bu nakışların nakkaşı olacak

bu sanatların Sanisi olacak

Aksi halde bu mükemmel sistemi tabiatı

kör tesadüfe karışık ve kontrolsüz sebeblere havale etmek hiçbir aklın karı değildir

bunu iddia eden ya hiç tabiatbilimleri görmemiş bilmiyor veya bu işe yıllarını vermiş

dahi bilimadamlarını gerizekalılıkla suçlamış olur

Şu anda dünyada, biyoloji ve fizikte teist bilim adamı kalmadı (tek tük sırıtanlar çıkıyor arasıra)

Deist olanlar da azınlıkta.

Hangi bilim adamlarıymış bu senin bahsettiklerin :)

El-Ezherin sakallı dangalakları mı? :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şu anda dünyada, biyoloji ve fizikte teist bilim adamı kalmadı (tek tük sırıtanlar çıkıyor arasıra)

Deist olanlar da azınlıkta.

Hangi bilim adamlarıymış bu senin bahsettiklerin :)

El-Ezherin sakallı dangalakları mı? :)

Sen de bilim adamlarının imanını ölçecek bir imanometre mı var?...

Her seyi bilen sarı kırmızı(!) şimdi de tüm bilim adamlarının ne düşündüğünü bilir oldu...

Bilim insanlarının yüzde 85 i teisttir...Al bunu yalanlada görelim...

Haci nin dediğinden daha fazla cahilmişsin sen be...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen de bilim adamlarının imanını ölçecek bir imanometre mı var?...

Her seyi bilen sarı kırmızı(!) şimdi de tüm bilim adamlarının ne düşündüğünü bilir oldu...

Bilim insanlarının yüzde 85 i teisttir...Al bunu yalanlada görelim...

Haci nin dediğinden daha fazla cahilmişsin sen be...

Ha ha,

Bir zem zem vakası daha.

:D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Nereden bildiğime gelince,

Bilimin kurallarını materyalizm (yani ateizm) koyar.

Dünyada heryerde bu kuralları materyalizm koyar.

Mahkemede kanıtsız beraat edemezsin.

Ya da kanıtsız mahkum olamazsın.

Bankada kanıtsız kredi alamazsın

Akademik dünyada da bilimsel metotlara uymadan "akademisyen" olamazsın.

Bu metotların hepsi de materyalizm (yani ateizm) kurallarıdır

Şimdi git sen zem zeminle uğraş.

Bilim adamı derken el ezherin sakallı el kaidecilerini takip et sen.

Onların makalelerini oku.

Deve çişi çalışmaları vardı geçen bir ara :D

Mal.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Nereden bildiğime gelince,

Bilimin kurallarını materyalizm (yani ateizm) koyar.

Dünyada heryerde bu kuralları materyalizm koyar.

Mahkemede kanıtsız beraat edemezsin.

Ya da kanıtsız mahkum olamazsın.

Bankada kanıtsız kredi alamazsın

Akademik dünyada da bilimsel metotlara uymadan "akademisyen" olamazsın.

Bu metotların hepsi de materyalizm (yani ateizm) kurallarıdır

Şimdi git sen zem zeminle uğraş.

Bilim adamı derken el ezherin sakallı el kaidecilerini takip et sen.

Onların makalelerini oku.

Deve çişi çalışmaları vardı geçen bir ara :D

Mal.

Materyalizm tutarsizm haline gelmiştir...

Materyalızmın ve naturalızmın sonu adlı başlıkta bu nedenlerıyle gösterılmıştır..

Bıgbang maddenın basladıgını göstermiş ve artık herseye cevap olamayacagını ortaya koymustur...

2500 yıllık safsata çöpluktekı yerını almıştır..

Senın gıbı bilime gözünü kapatan zavallı materyalıstler halen bas bas bagırsada bilim onları cahıllıklerıne hapsetmiştir..

Maddenın herseye cevap oldugunu soyleyen materyalıstler mevcut maddeyı kullanarak canlılıgı oluşturamamaları bile maddenın herseye cevap oldugu tezının çürütülmesidir...

Oysa gecmişte tesaduf denılen salak bu canlandırmayı yapabılmiştir...

Mdem tesaduf yapabıldı madem madde karsımızda maddem madde herseye cevap o zaman canlandırın da susturrun aksı halde susun ve yerınıze oturun...

Materyalızmı savundukca mos mor olacaksın sarı kırmızı...

tarihinde Tabipp tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Materyalızmı savundukca mos mor olacaksın sarı kırmızı...

Yine de mahkeelerde, bankalarda, akademik kurumlarda materyalizm ilkelerine göre yaşayacaksın.

Çocuğunun sana anlattıklaırnın doğruluğunu yanlışlığını bile materyalizmin ilkeleriyle anlayacaksın.

Materyalizm ilkeleri olmadan kıçına don giyemezsin :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yine de mahkeelerde, bankalarda, akademik kurumlarda materyalizm ilkelerine göre yaşayacaksın.

Çocuğunun sana anlattıklaırnın doğruluğunu yanlışlığını bile materyalizmin ilkeleriyle anlayacaksın.

Materyalizm ilkeleri olmadan kıçına don giyemezsin :)

Tabiki böyle cevap veremez hale gelirsin sarı kırmızı pardon mos mor..

Katolık kilisesinin bilime dayattıgı metod nasıl yıkılmışsa bilimin şu an kı metodu olan '' metodolojık naturalizm'' de yıkılmaya mahkumdur,zaten yıkılmıştırda..

Ama metodu bir kenara bırakıp saf bilimden yararlanma hercagda oldugu gıbı halende mevcuttur...

tarihinde Tabipp tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayatınızı programlama ve bu programın mükemmel işlemesini sağlama gücünüz olsaydı, kendi hayatınıza hiç kötülük bulaştırmaz mıydınız?

Mesela bir yakınınızı özlemek istemez misiniz? Özlem duymak kötü gibi gözükse de aslında karşındakine değeri arttıran bir duygu değil midir?

Aşk acısı çekmeyi hiç istemez miydiniz? Bu acıyla şiirler, besteler, romanlar yazmak istemez miydiniz?

Yani kötülüklerle karşılaşmak neden kötü olsun. 4 mevsim yaşamak mı yoksa hep yaz mı olsun? Ben 4 mevsimi seçerdim.

Düşünsenize bir çocuğunuz var ve hep sizin sözünüzü dinliyor, robot gibi, yat evladım, kalk evladım vs.

Ama bir de yaramazlık yapıp karşınıza pişman olmuş bir çocuk var. Ben şahsen sürprizlerle dolu onunla paylaşabileceğim dertleşeceğim bir evlat isterim.

Ya da şöyle düşünün dünyada herkes ateist, herkes fenerli, herkes zengin, herkes dürüst, hiç yalancı yok, hiç kötülük yapan insan yok. Böyle istemezdim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayatınızı programlama ve bu programın mükemmel işlemesini sağlama gücünüz olsaydı, kendi hayatınıza hiç kötülük bulaştırmaz mıydınız?

Mesela bir yakınınızı özlemek istemez misiniz? Özlem duymak kötü gibi gözükse de aslında karşındakine değeri arttıran bir duygu değil midir?

Aşk acısı çekmeyi hiç istemez miydiniz? Bu acıyla şiirler, besteler, romanlar yazmak istemez miydiniz?

Yani kötülüklerle karşılaşmak neden kötü olsun. 4 mevsim yaşamak mı yoksa hep yaz mı olsun? Ben 4 mevsimi seçerdim.

Düşünsenize bir çocuğunuz var ve hep sizin sözünüzü dinliyor, robot gibi, yat evladım, kalk evladım vs.

Ama bir de yaramazlık yapıp karşınıza pişman olmuş bir çocuk var. Ben şahsen sürprizlerle dolu onunla paylaşabileceğim dertleşeceğim bir evlat isterim.

Ya da şöyle düşünün dünyada herkes ateist, herkes fenerli, herkes zengin, herkes dürüst, hiç yalancı yok, hiç kötülük yapan insan yok. Böyle istemezdim.

neden cennette hiç kötülük yok

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...