Jump to content

Iyi ve kotu kavramlarinin goreselligi uzerine


Recommended Posts

Ensest tabu olmaktan çıkarsa normal bir şey mi olur yani ?

O kafayı ensestle bozmuş, savunuyor zaten. Ahlaki bir şey.. yıkılması gereken bir tabu olduğuna inanıyor.

Hatta o kadar sapıtmış ki, "Bundan daha doğal ne olabilir ki?" falan diyor.. Bu iyi kötü, tabu vs meselelerine takıntısı bu yüzden. Konuyu sonunda enseste getirecek de rahatlayacak kezban.

Sen gerçekten normal degilsin. Avrupada öz evladinin bosandigi kadinla da evleniliyor. Perslerde ve bir çok bölgede, kendi öz çocuklariyla evleniliyor. Konyla alaka nerede ? Benim için insan isterse kendi agbeyiyle de evlenir veya cinsellik yapar. Bundan dogal ne olabilir ?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 72
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Kuzey Amerikada ispanyol istilasindan önce yasayan endiyenler arasinda bir grupda, tanrilarin insanlara bol mahsul vermesi ve kizmamasi amaciyla gençler gönüllü olarak kendilerini adarlarmis. Atesle azar azar yakilirlar, demir kaziklarla iskence edilirmlis kendilerine. Gençler ne kadar uzun dayanirlarsa o kadar seref ve onur duyarlarmis. Bu iç dünyasindaki algilama ve toplumsal düzenle ilgili. Ama günümüzde dünya küçüldü, her millet digerlerine bagimli. Dolayisiyla konjonktür degisti ve dengeler de degisti.

San katılıyorum Levia

Levia güzel konu açmışsın

Ama türkiyede ateistide müslümanı gibi cahildir.

Bu tür şeylerden anlamazlar. Bu konuda bol hakarete uğrayabilirsin cahil ateistlerden dikkat et.

Link to post
Sitelerde Paylaş

iki kişi adada yanlız kaldılar yiyecek te yok...

biri diğerini kesip yese yanlış mı olur...

Bu da elbette ve tabi ki normal. Bir anne çocuklariyla deprem nedeniyle yerlatinda tutsak olsa, kendi kolunu da kesip çocuklarina yedirir. 1972 senesinde, bir uçak kazasi sonucu binlerce metre yukseklik daglik alaninda hapsolan 16 kimse aylar sonra ancak kurtarilabilmisti. Bunlar kalan yolcularin, kendi aile fertlerinin cesedlerini dahil yiyerek hayatta kalabilmislerdi... Fareler uzerine deneyim, tutsak kalan annenin, yavrularinin hepsinin açliktan ölmemesi için en zayiflarini öldurup digerlerini yedirdigi gözlemlenmistir. Bu tutumlar tamamen fitri ve dogal. Zaten sen ayni onlarin durumuna dussen, tipki ayni sekilde davranirsin, çunku bu durumda iç-gudulerin ve iç-beynin kulturel havzayin ve bilinç alemini susturacak ve herseyden önce seni koruyacaktir.
Link to post
Sitelerde Paylaş
Sen ne cahil, ne saplantılı bir tipsin. Ensesti savunacağım diye helak oldun haftalardır. Bir halt bildiğin yok, çıkarsamaların zaten sakat, aklını ensestin tabu olduğu saçma inancıyla bozmuş, kirlilik yayıyorsun.

Senin sapık düşüncelerin seni bağlar. Onları akla yatkın hale getirmek için kırk takla atıyorsun ama yeter artık.

Ensest bu forumda bilimsel olarak tartışıldı. Çok ilgileniyorsan arama butonunu kullanır okursun.

Marjinal durumlar, fanteziler ve istisnalar üzerinden kocaman genel yargılara varan, anneyle oğulun sevişmesini kedi domuz yemekle bir tutan akıl..

Hepsini aynı cümle içinde yazınca ensest sıradanlaşıp arada kaynamıyor kezban. Bütün bu abuklukları yapıp ondan sonra "bilimsel tartışırım ben, bilimsel olarak inceliyorum" diyorsun utanmadan.

Sen her seyden önce, islamda aile içi evliligin yasaklanmadigini ögren bence. Ben yukarda ensestin kisa vadede sakatliklara vesile olsa da uzun vadede, genetik ayiklanma faydasini getirdiginin bilimsel olarak genetik uzmanlarinca saptandigini anlattim. Zaten sakat olan, veya genetik rizikolari olan ama ensest disi olan evliliklerin yasaklanmamasini neyle izah edeceksin bu mantikla ?

Islama göre, bir çiftin her bireyinin karsi cinsden kardesleri de aralarinda evlenebilirler, ve bu iki çiftin çocuklari kendi aralarinda evlenebilirler. Biyolojik olarak ensest sadece dogrudan öz anne-baba bir kardes arasi, veya yukariya asagiya dogru direkt genetik bagi olanlar arasi cinsellik degildir. Teyze kizi, hala oglu, dayi torunu ile evlenmek de bu riskleri tasiyor. Sen benim kardes arasi sevismenin tabii ve dogal oldugunu ifade etmemle kiziyorsun, ama hiç bir mantigin yok ? Eger bu genetik riziko içinse, bu uzun vadede avantaj sagladigi ve en ölumcul genetik hatalarin bir iki nesilde kökten silinmesini saglar. Halbuki iki sakat kimsenin kardes olmamasi durumunda, tipki ayni sekilde sakat çocuk dunyaya getirme riskine ragmen böyle bir yasak savunmuyorsun ? Oysa, bu ise sakatligin aksine devam etmesine sebep oluyor ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

San katılıyorum Levia

Levia güzel konu açmışsın

Ama türkiyede ateistide müslümanı gibi cahildir.

Bu tür şeylerden anlamazlar. Bu konuda bol hakarete uğrayabilirsin cahil ateistlerden dikkat et.

Aynen öyle, biz Türk ateistleri acayip cahil ve geri kafalıyız. Bize ensesti kabul ettiremezsin mesela, nedense aslında ahlaki bir mesele olduğuna bir türlü ikna olmayız.. En azından bilimsel olduğunu düşünen ateistlere..

Evrimle açıklarız hemen her şeyi.

Bir de biz Türk ateistleri, İslam'ın aslında çok aydınlık, ilerici ve sofistike bir din olduğunu düşünmeyiz. Hatta bu konuda ateist olmak da bir yana, Türkler olarak bu yumuşacık aydınlık dini yozlaştırıp canileştirdiğimizi söyleyenlere karşı çıkarız.

İslam'a vefa borcumuz olduğunu da düşünmeyiz. Hatta İslam'ın, Türklerin başına gelmiş en kötü şey olduğunu düşünür çoğumuz..

Zevzeklere de bak sen..

Görgüsüz ateistler sizi.

tarihinde XUser tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen her seyden önce, islamda aile içi evliligin yasaklanmadigini ögren bence. Ben yukarda ensestin kisa vadede sakatliklara vesile olsa da uzun vadede, genetik ayiklanma faydasini getirdiginin bilimsel olarak genetik uzmanlarinca saptandigini anlattim. Zaten sakat olan, veya genetik rizikolari olan ama ensest disi olan evliliklerin yasaklanmamasini neyle izah edeceksin bu mantikla ?

Islama göre, bir çiftin her bireyinin karsi cinsden kardesleri de aralarinda evlenebilirler, ve bu iki çiftin çocuklari kendi aralarinda evlenebilirler. Biyolojik olarak ensest sadece dogrudan öz anne-baba bir kardes arasi, veya yukariya asagiya dogru direkt genetik bagi olanlar arasi cinsellik degildir. Teyze kizi, hala oglu, dayi torunu ile evlenmek de bu riskleri tasiyor. Sen benim kardes arasi sevismenin tabii ve dogal oldugunu ifade etmemle kiziyorsun, ama hiç bir mantigin yok ? Eger bu genetik riziko içinse, bu uzun vadede avantaj sagladigi ve en ölumcul genetik hatalarin bir iki nesilde kökten silinmesini saglar. Halbuki iki sakat kimsenin kardes olmamasi durumunda, tipki ayni sekilde sakat çocuk dunyaya getirme riskine ragmen böyle bir yasak savunmuyorsun ? Oysa, bu ise sakatligin aksine devam etmesine sebep oluyor ?

Aptal, bana ne İslam'dan? Ben orada ikinci derece ensestin olduğunu biliyor ve karşı çıkıyorum zaten. Sen savunuyorsun hepsini. Sen birinci derece ensesti de savunuyor ve durmadan tabularla ve bilinçaltıyla ilgili başlıklar açıp bu sapıklığı empoze ediyorsun.

Ben seninle ensest tartışmam. Kimseyle tartışmam. Çokça yazdım, bilimsel olarak tartıştık. Tıpçısı, biyoloğu, psikoloğu vb herkes gayet güzel yazdı, açıkladı. Bir daha yok.

Sen de savunmayacaksın böyle abuk sabuk. Çok merak ediyorsan ve sorularına yanıt arıyorsan forumda var. Açar okursun.

Ensest savunucusu biriyle ensest tartışacak kadar aptal birine benziyor muyum?

Link to post
Sitelerde Paylaş

relativiteyi göresellik değilde, görecelik diye çevirirler. ikisi de doğru gerçi. ama bence görecelik kulağa daha hoş geliyor.

gerçi bu kulağa hoş gelme(it sounds good) deyimi de aynı sana döneceğim(i'll be back) gibi ingilizce'den direkt çeviri. kelime değil, cümle tercüme ediliyor dikkat edilirse.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bana gayet de tartisiyor gibi bir görunum sergiliyorsun geliyor görunuyorsun. Hakaretini sana aynen iade ediyorum, ve arada bir varsa sayet beynini çalistirmani tavsiye ediyorum. Öptum.

Bir de konuşabilsen neler diyeceksin kimbilir.. "Gibi görünüm sergiliyorum geliyor görünüyorum" demek...

Sana "aptal" demek hakaret değil, iltifat etmek kezbancım. Sakat çalışan beynin mi daha beter yoksa cehaletin mi, bilemiyorum artık.

Ama her ne olursa olsun şu bir gerçek ki artık bu ensest sapıklığını normalize etmek için uğraşamayacaksın. Bunu bil, geri kalan çok önemli değil.

Senin gibi kendine ateist deyip gece gündüz İslam'a güzelleme çeken, İslam'ın şahaneliği savunurken dincilerin katliam yapmayı Türklerden öğrendiğini söyleyen, biz Türklerin İslam'ı bile mahvettiğine inanan, üstüne bir de sapıklığı can havliyle savunan sapkın ve görgüsüz bir iki ateistimsi yüzünden bunca emek heba olmayacak.

Git sapıklığını başka yerlerde yay, buraları kirletme. Burada yazacaksan da adam gibi yaz.

Bu sana bu başlık altındaki son iletim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet doğa da mutlak iyilik ve mutlak kötülük diye bir şey yoktur.

Evet bu gün bize son derece anormal ya da kötü gelen bir olgu geçmişte aynı bize normal ve ya iyi gelmiş ya da gelecekte normal ve iyi gelebilir.

Evet tüm sınırlarımız yaşadığımız toplumlar tarafından belirlenmiş ve belirleniyor.

Bu saydıklarım ne kadar doğal ve gerçek ise insanın kendi bireysel doğası olduğu da gerçek. Çoğu zaman toplumun çizdiği sınırlar içinde olsa da bir gerçek. Bu doğa da bizde refleksler öğretir, istemdışı ya da güdüsel, farketmez. Hiç kimse karşılaştığı kötü ve ya anormal bir durumda; "bu geçmişte çok olağandı, büyük ihtimal yarın da olağan olacak tekrar" diyerek sakin bir tepki veremez. (ne mutlu verebilene ama o ayrı)

İşte bu insan doğasını hesaba katmadan yapılan tüm çıkarımlar, ne kadar doğru, bilimsel olsa da beş para etmez, etmiyor.

Ateist dediğin, tavşan peşinde koşan Alice'den çok dozunda rasyonel olmalı.

Link to post
Sitelerde Paylaş

birileri bunu yapıyor diye o şey kabul edilebilir mi oluyor...

İşkence tecavüz küçük bir çocuğa eziyet gibi şeyler binlerce yıldır yapılıyor diye doğru mu olacak...

Ben birileri yapiyor, demek ki iyi mi yazmisim ? Anlasilmasi için kaç defa tekrar tekar yazmaliyim söyle, ben de bir basli kopyala-yapistirlarla uygun rakamda kopyalayim yazayim.

Ben iyi veya kötu yok yazmadim, sosyo-antropolojik konjonkture ve parametrelere göre, munferid ve toplumsal denklemlerde fayda-beklenilen veya zarar-çekinilen sonuçlar getirmelerine göre, butun sahsi veya toplumsal uygulama, tutum ve tavirlarin bilinç-alti meyillerde degisme sonucunda statistiksel bir umum meyil uzere, yine insançsal ve anlamsal uyarmalarla bu uygulamalara etik veya ahlaki, hukuki degerler yuklenip biçilmesiyle, tamamen yerel ve zamansal konjonkture özgu degerlerin çok guçlu bir biçimde tabular ve kuvetli inançlar yerlesmesine yine tamamen bilinç-alti gerçeklestigini ve göreceli oldugunu ifade ettim. Bu degerler toplumsal tabaninda o kadar hayati ki nöro-kognitif ve antropo-sosyolojik mekanizmalarla kuvetli biçimde empoze oluyor, ve artik bireysel olarak asilmasi neredeyse siyaha beyaz demek kadar saçma gelebilmekte. Oysa, devamli herkes, kendi kulturel ve içtimai psiko-sosyal ve anlamsal havzasindaki kendisine sikica aktarilan degerlerin en mukemmeli, en son versyonu ve guncel olani oldugundan adi gibi emindir.

tarihinde Levia tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

her toplumda kişilerin zevkine anlayışıa bırakılan şeyler vardır...

herkes bilir bunların göreceli olduğunu zevkler ve renkler tartışılmaz lafı biraz da bunu anlatır...

fakat evrensel insan hakları gibi ortak değerler de vardır...

bunlar o kadar da göreceli değildir üzerinde tartışılır ve gerekir se uymayanlara yaptırım uygulanır...

genel geçer doğruları da göreceli hale sokarsanız ortada değerlerimizi daynadıracağımız bir dayanak kalmaz...

temel iyi ve doğru belirlenmeli ve sağlam olmalı ki üzerine kurulan değerler de bir anlam ifade etsin...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tamamen yanlis. Zaten butun sorun da mutlak ve sasmaz degerlerin oldugu inancidir. Eger, sen belirli zamanda ve mekandaki degerleri kesin ve sasmaz olarak empoze edersen, bu bazi durumlarda tamamen saçma ve anlamsiz olacaktir.

En basit bir örnek verelim. Kadinlarin çok erkekle evli olmasini kesin bir yasakla empoze edersen, kadin sayisi erkek sayisindan 10 kat daha fazla olmasi durumunda, grubun yuzde doksani asla evlenemeyecektir, ve bu kaçinilmaz sekilde aldatmalar, tecavuzler, çatismalara yol açacaktir... Dolayisiyla, hiç bir deger, iyi veya kötu kavrami mutlak ve sasmaz kesin bir deger olmaz ve olmamali. Duruma ve toplumsal çikarlar ve ihtiyaçlara göre surekli uyarlanabilmelidirler aksine.

Tecavuz vakalari her hangi bir nedenle çok siklassa, çocuk aldirma toplumsal olarak dogal olarak kabuledilir olacaktir, oysa örnegin toplumsal yas piramiti ters dönmus bulunup genç sayisi yasli sayisindan çok fazla olsa, çocuk aldirma ciddi biçimde tepkiyle karsilanacaktir... Veya erkek nufusu çok azalsa, kadinlar arasi escinsellik yine kabul edilir olacaktir. Bunlar sadece hayali kurumlar da olsa, gerçekten bu çesit konjonktur degismesi surekli yasanmistir ve yasanmaya da insanlar dunyada yasadiklari surece devam edecektir. Iyi ve kötu kavramlarini kaliplastirmak degil, konjonkturel duruma göre ayarlanmasi esastir. Zaten bu nedenledir ki hiç bir tek evrensel ve sasmaz ters veya yanlislayici karsi örnek yoktur, ve olamazda.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Iyi ve kotu kavramlari tamamen goresel ve izafi olup, hiç bir bilimsel veya olçulur taraflari olmayan seylerdir. Zaman ve mekanlara gore iyi ve kotu kavramlari surekli degismektedirler. Hiç mutlak ve karsi ornegi olmayan tek bir tane dahi iyi veya kotu kabul edilen ornek yoktur.

***

Mesela antropofaji bile, kanibal bazi etnilerde tamamen dogal olarak uygulanmistir. Hatta bu amaçla bazi topluluklarda kabilesinin faydasina olacagina inanarak kendilerini feda eden bireyleri olan toplumlar bilinmektedir. Kuzey amerikada, hatta kendilerini uzun iskence için feda eden seyen endiyenlerde, fedakar gençler ne kadar uzun iskenceler dayanirlasa o kadar onurlanirlardi...

***

Hirsizlik bile evrensel olarak kotu sayilmamakta, zira bazi kabilelerde ozel varilk kavrami yoktur, ve her sey, kadinlar dahil, herkesindir...

***

Iyi ve kotu kavramlarinin hiç bir bilimsel temeli yoktur. Her toplum kendi tabu ve ahlaki inaçlarinin en mukemmel ve isabetli, en dogru olan davranislar oldugundan emindir.

***

Aslinda, iyi ve kotu olarak algilanan seyler, bireyler veya toplumlar için fayda veya zararlarina gore, fitri olarak kendisine dogru kayilan davranislardan ve tutumlarin statistik etkisinden kaynaklanmaktadir. Bu davranislar bilinç ustu yerlesir, ve sosio-priskolojik mekanizmalarla, bireyler bu davranislarin en isabetli davranislar olduguna kanaat getirmeleriyle, pekisirler...

***

Sartlar degisip, davranislar faydadan çok zarar, veya zarardan çok fayda getirirlerse, yine uzun bir evre geçire geçire, yine bilinç-ustu bu tutumlar degisir, ve kurallar degisir. Ve bu o kadar yavas bir sureçdir ki kimse farkina bile varmaz çok defa.

***

Dolayisiyla, bir zamanda bir yerde kotu olarak bilinen bir davranis, ayni sirada baska bir bolgede iyi olarak bilinir ve tavsiye edilir... Hatta ayni toplum içinde zaman zarfinda bir sey bazen iyi, bazen kotu bilinir. Bir seyin mutlak olarak iyi veya kotu olduguna inanmak, içtimai hayat ve sartlandirilmadan kaynaklaniyor. Davranislarda zanedildigi gibi surekli kotuden iyiye, eskiden modernlige duzey bir evre yoktur. Bilakis, iyi ve kotu kavramlari topolojik bir biçimde evrelesmekte, ve her çagin veya ortamin iyi ve kotusu, surekli kendi sartlarina gore en isabetli olarak one çikmaktadir. Bu tamamen goresel ve izafidir.

Dindar ahlakını kınarsınız ama erdem ahlakından haberiniz yok

Evrensel ahlak kuralları da mı yalan ?

Ne demek yahu iyi kötü diye bir şey yok

çakma ateler sizi.

tarihinde direngezi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben birileri yapiyor, demek ki iyi mi yazmisim ? Anlasilmasi için kaç defa tekrar tekar yazmaliyim söyle, ben de bir basli kopyala-yapistirlarla uygun rakamda kopyalayim yazayim.

Ben iyi veya kötu yok yazmadim, sosyo-antropolojik konjonkture ve parametrelere göre, munferid ve toplumsal denklemlerde fayda-beklenilen veya zarar-çekinilen sonuçlar getirmelerine göre, butun sahsi veya toplumsal uygulama, tutum ve tavirlarin bilinç-alti meyillerde degisme sonucunda statistiksel bir umum meyil uzere, yine insançsal ve anlamsal uyarmalarla bu uygulamalara etik veya ahlaki, hukuki degerler yuklenip biçilmesiyle, tamamen yerel ve zamansal konjonkture özgu degerlerin çok guçlu bir biçimde tabular ve kuvetli inançlar yerlesmesine yine tamamen bilinç-alti gerçeklestigini ve göreceli oldugunu ifade ettim. Bu degerler toplumsal tabaninda o kadar hayati ki nöro-kognitif ve antropo-sosyolojik mekanizmalarla kuvetli biçimde empoze oluyor, ve artik bireysel olarak asilmasi neredeyse siyaha beyaz demek kadar saçma gelebilmekte. Oysa, devamli herkes, kendi kulturel ve içtimai psiko-sosyal ve anlamsal havzasindaki kendisine sikica aktarilan degerlerin en mukemmeli, en son versyonu ve guncel olani oldugundan adi gibi emindir.

Bu tür yabancı ve bilimsel terimlerle kendini haklı çıkartamazsın gibi geliyor bana

Midem bulandı yaa

tarihinde direngezi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 5 months later...

Madem bu kadar bos laflar yapilip konuya hiç girilmedi. Burada bir tanecik, herkesce iyi veya kötu kabul edilen bir tek örnek getirip (aksini hiç bir insan toplumu uygulamasin veya dusunmesin) bunun neden iyi veya kötu oldugunu terslenebilir delil ile sunabilir mi aksini savunanlardan birisi ?

Bir laboratuvar faresine ilaç uretimi için iskenceler etmenin iyi veya kötu oldugunu, bilimsel olarak ispat edebilecek birisi var mi ?

tarihinde Levia tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Her ortam ve her çaga göre iyi veya kötu kabul edilen seyler olmustur. Topluma faydali olan tutumlar desteklenip tesvik edilmis, zararli olanlar ise yerilmistir... Bunlar genel meyile göre yerlesen soyut kavramlardir ve duruma göre degiskendir. Orta çagdan veya antik çagdan degerler ile dusunmek, veya onlari kendi gununun degerleriyle elestirmek safi cehalettir. Saygilar.

tarihinde Levia tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...