kirec 0 Kasım 2, 2017 gönderildi Raporla Share Kasım 2, 2017 gönderildi bu konuda bir ilginç yorum şuydu... ölen çocuk değil bir gençti ve suçlarından dolayı idama mahkumdu... hızır bu idamı gerçekleştirdi... musa diğer olayların içyüzünü bilmediği gibi bunu da bilmiyordu bu yüzden itiraz etmişti... Link to post Sitelerde Paylaş
Huuu 0 Kasım 2, 2017 gönderildi Raporla Share Kasım 2, 2017 gönderildi (düzenlendi) On 31.10.2017 at 13:07, Buzul yazdı: Hızır,anasını,babasını inançsız etmesin diye çocuğu öldürür. Sembolik bir anlatımdır bu. Ezoterik bir hikayedir. Semboller çok belirgin. Hızır da mitolojik bir karakterdir. Gerçek birisi değildir. Bizim Oğuz kağan gibi... Kasım 2, 2017 tarihinde Huuu tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Mindsurfer 0 Kasım 4, 2017 gönderildi Raporla Share Kasım 4, 2017 gönderildi (düzenlendi) Kuran'a göre çocuk öldürmenin normal bir davranış olduğu, "İbrahim ve koç" hikayesinden de anlaşılabilir. Neticede o koç, gökten uçup gelmeseydi, İbrahim rüyasında tanrısı öyle emrettiği için oğlunu kesecekti ! Ayrıca bu hikaye, dinde güçlüye yaranmak adına, çocuk katili olabilecek kadar insanlıktan çıkılabildiğini ifade eder. Çünkü tanrının, cezalandıracak ve mükafat verecek bir gücü olduğuna inanıyorlar. yoksa kimse onun için bir canlıyı kesip öldürmez. Kasım 4, 2017 tarihinde Mindsurfer tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Desert Wind 0 Kasım 5, 2017 gönderildi Raporla Share Kasım 5, 2017 gönderildi On 02.11.2017 at 20:26, Huuu yazdı: Sembolik bir anlatımdır bu. Ezoterik bir hikayedir. Semboller çok belirgin. Hızır da mitolojik bir karakterdir. Gerçek birisi değildir. Bizim Oğuz kağan gibi... Bu hikaye Haham Joshua Ben Levi ve İlyas efsanelerinin bir türevidir sadece. Link to post Sitelerde Paylaş
Buzul 0 Ağustos 7, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 7, 2019 gönderildi (düzenlendi) Allah efendi, çocuğun doğumuna ve ölümüne neden olan, onu varoluşa zorlayan ve sınavı dayatan anne, babaya tek söz yok tabi. Ne de olsa doğum senin yaratman, öldürmen, sınavı dayatman. Ağustos 7, 2019 tarihinde Buzul tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
akılsızşuursuzatom 0 Ağustos 9, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 9, 2019 gönderildi Konu dağılmış nedense Link to post Sitelerde Paylaş
fezadabirtürk 0 Ağustos 10, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 10, 2019 gönderildi Kuran yazarları Musa 'yı aşağılamış . Musa cahil , söz dinlemeyen, sözünde durmayan aptal,ahmak bir adam olarak gösterilmiş.ayrıca Musa'nın Tanrı Yahve ile görüştüğü Tuva Vadisinde ki dağı Allahın parçalaması Musa ve Tanrısına bir başka hakarettir. TUVA Vadisinde Musa'nın göreceği ve yakınında olduğu dağ olsa olsa Sina dağı olabilir. A'raf 143 de Allahın parçaladığı dağın adının verilmemesi dağın Tanrı dağı Sina olması şüphesini arttırıyor. Kuran yazarları "Allah Sina dağını paramparça etti " mi diyecekti ? Öyle dese yahudiler uyanır . Link to post Sitelerde Paylaş
akılsızşuursuzatom 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi Oğlan çocuğuna gelince: Onun ebeveyni mümin insanlar idi. Bu çocuğun onları ileride azgınlığa ve küfre sürüklemesinden korktuk.” (Kehf, 18/80) mealindeki ayette yer alan ve “korktuk” diye meal verilen “HAŞİNA” kelimesi hakkında “ilim, kerahet, korku” olmak üzere üç yorum yapılmıştır: Birincisi: Buradaki korkudan maksat bilgidir / ilimdir ve Hızır için kullanılmıştır. Buna göre Hz. Hızır Diyor ki: “Bu çocuğun onları ileride azgınlığa ve küfre sürükleyeceğini -Allah’ın bildirmesiyle- bildim...” İkincisi: Buradaki “korktuk” tabiri, Allah için kullanılmıştır. Buna göre Hz. Hızır diyor ki: “Allah, bu çocuğun onları ileride azgınlığa ve küfre sürüklemesinden korktu...” Buradaki korku ifadesi, -insanların düşünce dünyalarına hitap eden- bir mecazdır. Üçüncüsü: Ayetteki haşyet / korku kavramı, kerih (hoş karşılamama) anlamında kullanılmıştır. Ve yine bunu kerih gören kişi Hz. Hızır’dır. (krş. Maverdi, ilgili ayetin tefsiri) Yorumların hepsi geçen geçerli olmak üzere, ayetteki “bildik / korktuk / kerih gördük”ifadesi çoğul kalıbı olmakla beraber birinci tekil şahıs anlamında kullanılmıştır. Aslında surede yer alan üç konu hakkında Hz. Hızır’ın farklı ifadeler kullanması dikkat çekicidir. Mesela: Hz. Hızır geminin durumunu anlatırken: “(Evvela, o gemi, denizde çalışan birtakım fakirlere ait idi.) Ben onu kasden bir miktar zedeledim.” diyor. Doğrudan işi kendisine nispet ediyor. Çünkü geminin delinmesi zahiren bir kusur olduğundan ve insanlar tarafından kolaylıkla yapılabilen bir iş olduğundan, onu kendine isnat etmesi edebe daha uygundur. Buna mukabil, bir kişiyi öldürme işi, hem icad hem zahir şartlara göre insana isnat edilmeyen bir olay olduğundan; bu konuyu kendisine bildiren Allah’ın emri dairesinde bunu yaptığını seslendirmek için “Biz korktuk ki...” ifadesine yer verilmiştir. Buradaki “Biz” -tazim için değil-, tevazu için kullanılmıştır. Duvardaki hazine meselesini anlatırken, Hz Hızır, konu tamamen Allah’ın lütuf ve merhametinin eseri olduğu için, bunu öne çıkarma adına kendinden söz etmiyor ve sadece Allah’ın rahmet dolu rububiyetininazara veriyor: “(Gelelim duvara: O duvar şehirdeki iki yetim çocuğa aitti. Duvarın altında onlara ait bir define gömülü idi. Babaları, salih, iyi bir insandı). Rabbin onların reşit olacakları çağa gelip, definelerini o zaman çıkarmalarını irade buyurdu.”(krş. İbn Aşur, ilgili yer) Link to post Sitelerde Paylaş
Buzul 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi (düzenlendi) 43 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı: Oğlan çocuğuna gelince: Onun ebeveyni mümin insanlar idi. Bu çocuğun onları ileride azgınlığa ve küfre sürüklemesinden korktuk.” (Kehf, 18/80) mealindeki ayette yer alan ve “korktuk” diye meal verilen “HAŞİNA” kelimesi hakkında “ilim, kerahet, korku” olmak üzere üç yorum yapılmıştır: Birincisi: Buradaki korkudan maksat bilgidir / ilimdir ve Hızır için kullanılmıştır. Buna göre Hz. Hızır Diyor ki: “Bu çocuğun onları ileride azgınlığa ve küfre sürükleyeceğini -Allah’ın bildirmesiyle- bildim...” İkincisi: Buradaki “korktuk” tabiri, Allah için kullanılmıştır. Buna göre Hz. Hızır diyor ki: “Allah, bu çocuğun onları ileride azgınlığa ve küfre sürüklemesinden korktu...” Buradaki korku ifadesi, -insanların düşünce dünyalarına hitap eden- bir mecazdır. Üçüncüsü: Ayetteki haşyet / korku kavramı, kerih (hoş karşılamama) anlamında kullanılmıştır. Ve yine bunu kerih gören kişi Hz. Hızır’dır. (krş. Maverdi, ilgili ayetin tefsiri) Yorumların hepsi geçen geçerli olmak üzere, ayetteki “bildik / korktuk / kerih gördük”ifadesi çoğul kalıbı olmakla beraber birinci tekil şahıs anlamında kullanılmıştır. Aslında surede yer alan üç konu hakkında Hz. Hızır’ın farklı ifadeler kullanması dikkat çekicidir. Mesela: Hz. Hızır geminin durumunu anlatırken: “(Evvela, o gemi, denizde çalışan birtakım fakirlere ait idi.) Ben onu kasden bir miktar zedeledim.” diyor. Doğrudan işi kendisine nispet ediyor. Çünkü geminin delinmesi zahiren bir kusur olduğundan ve insanlar tarafından kolaylıkla yapılabilen bir iş olduğundan, onu kendine isnat etmesi edebe daha uygundur. Buna mukabil, bir kişiyi öldürme işi, hem icad hem zahir şartlara göre insana isnat edilmeyen bir olay olduğundan; bu konuyu kendisine bildiren Allah’ın emri dairesinde bunu yaptığını seslendirmek için “Biz korktuk ki...” ifadesine yer verilmiştir. Buradaki “Biz” -tazim için değil-, tevazu için kullanılmıştır. Duvardaki hazine meselesini anlatırken, Hz Hızır, konu tamamen Allah’ın lütuf ve merhametinin eseri olduğu için, bunu öne çıkarma adına kendinden söz etmiyor ve sadece Allah’ın rahmet dolu rububiyetininazara veriyor: “(Gelelim duvara: O duvar şehirdeki iki yetim çocuğa aitti. Duvarın altında onlara ait bir define gömülü idi. Babaları, salih, iyi bir insandı). Rabbin onların reşit olacakları çağa gelip, definelerini o zaman çıkarmalarını irade buyurdu.”(krş. İbn Aşur, ilgili yer) Bir müslüman öldürülmeye karşı değildir, görüldüğü gibi. Zaten öldürülmeye karşı olsalar, doğuma karşı olurlardı. Ölüm nerede olursanız olun sizi bulur, sizi var edeceğim ve sonra sizi öldüreceğim diyen allahın yalaka ve yancılığını yapıp, ona tapınmazlardı. Tabi doğumuna neden olarak, ölümüne neden olduğunuz çocuklarınız ölünce başında ağıt yakıp, gözyaşı döken, sonra da ölüm nerede olursanız olun sizi bulur, benim birini var etmem onu öldürdüğüm anlamına gelir diyen allaha tapınarak zihinsel uyumsuzluk ve tutarsızlığın dibine de vuran tiplersiniz. Birde ortada kusursuzuz diye dolanıyorsunuz. Kusursuzluğu sürekli kalpte, böbrekte arıyorsunuz ya. Al işte zihinsel uyumsuzluk yaşayan zihinleriniz ortada. Ağustos 24, 2019 tarihinde Buzul tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
akılsızşuursuzatom 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi 10 dakika önce, Buzul yazdı: Bir müslüman öldürülmeye karşı değildir, görüldüğü gibi. Zaten öldürülmeye karşı olsalar, doğuma karşı olurlardı. Ölüm nerede olursanız olun sizi bulur, sizi var edeceğim ve sonra sizi öldüreceğim diyen allahın yalaka ve yancılığını yapıp, ona tapınmazlardı. Tabi doğumuna neden olarak, ölümüne neden olduğunuz çocuklarınız ölünce başında ağıt yakıp, gözyaşı döken, sonra da ölüm nerede olursanız olun sizi bulur, benim birini var etmem onu öldürdüğüm anlamına gelir diyen allaha tapınarak zihinsel uyumsuzluk ve tutarsızlığın dibine de vuran tiplersiniz. Birde ortada kusursuzuz diye dolanıyorsunuz. Kusursuzluğu sürekli kalpte, böbrekte arıyorsunuz ya. Al işte zihinsel uyumsuzluk yaşayan zihinleriniz ortada. off ölüm doğum cevabı da baydı artık tamam anladıkda burada başka bir durumda var. Link to post Sitelerde Paylaş
Buzul 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi Şimdi, akılsızşuursuzatom yazdı: off ölüm doğum cevabı da baydı artık tamam anladıkda burada başka bir durumda var. İşine gelmiyor tabi, zihinsel uyumsuzluk ve tutarsızlığından söz edilince, atalarının dini islama inanmaya programlanmış, iman denilen akılsızlığa tutsak edilmiş zombi. Link to post Sitelerde Paylaş
sağduyu 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi 46 minutes ago, akılsızşuursuzatom said: Oğlan çocuğuna gelince: Onun ebeveyni mümin insanlar idi. Bu çocuğun onları ileride azgınlığa ve küfre sürüklemesinden korktuk.” (Kehf, 18/80) mealindeki ayette yer alan ve “korktuk” diye meal verilen “HAŞİNA” kelimesi hakkında “ilim, kerahet, korku” olmak üzere üç yorum yapılmıştır: Tüm insanlara gönderildiği iddia edilen, apaçık olduğu iddia edilen bir kitaptaki bir kelime için 3 adet yorum yapılıyor, komediye bak! Hem bu apaçık kitap tüm insanlığa gönderildi demek hem de bir kelime üzerine 3 yorum yapmak ve bu iki ifade arasındaki çelişkiyi görememek nasıl bir akıl tutulmasıdır, nasıl bir aymazlıktır? Link to post Sitelerde Paylaş
akılsızşuursuzatom 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi Şimdi, sağduyu yazdı: Tüm insanlara gönderildiği iddia edilen, apaçık olduğu iddia edilen bir kitaptaki bir kelime için 3 adet yorum yapılıyor, komediye bak! Hem bu apaçık kitap tüm insanlığa gönderildi demek hem de bir kelime üzerine 3 yorum yapmak ve bu iki ifade arasındaki çelişkiyi görememek nasıl bir akıl tutulmasıdır, nasıl bir aymazlıktır? peki burada korktuk ifadesi hizira ait olamaz mı? Ya da Allaha bile isnat edilse mecazi olduğu açık değil mi ? Allah korkmaz sadece insanların anlayacağı tarzda konuşmuş olamaz mı ki kuran böyledir.ORNegin siz kötü bir durumu engellediginizde bu olayın insanlara zarar vermesinden korktum dersiniz ya ebeveynlerinde başına kötü bir iş gelecekti (kafirlik,nankörlük gibi) bunu engellediği için mecazi korktuk ifadesi uygun geliyor. son olarak düşüncem şu; çocuğun eceli gelmiş olması neden aklınıza gelmiyor oradaki hızır adeta melek görevi görüyor ve eceli geleni öldürüyor o zaman sorun kalır mı? Link to post Sitelerde Paylaş
Buzul 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi 1 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı: peki burada korktuk ifadesi hizira ait olamaz mı? Ya da Allaha bile isnat edilse mecazi olduğu açık değil mi ? Allah korkmaz sadece insanların anlayacağı tarzda konuşmuş olamaz mı ki kuran böyledir.ORNegin siz kötü bir durumu engellediginizde bu olayın insanlara zarar vermesinden korktum dersiniz ya ebeveynlerinde başına kötü bir iş gelecekti (kafirlik,nankörlük gibi) bunu engellediği için mecazi korktuk ifadesi uygun geliyor. son olarak düşüncem şu; çocuğun eceli gelmiş olması neden aklınıza gelmiyor oradaki hızır adeta melek görevi görüyor ve eceli geleni öldürüyor o zaman sorun kalır mı? Niye korkmasın lan, korkamayan Allah mı olurmuş? Allahın her şeye gücü yeter. Adam Allah resmen korkamaz diyor. Allahı kısıtlıyor kafir. Link to post Sitelerde Paylaş
akılsızşuursuzatom 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi 1 dakika önce, Buzul yazdı: Niye korkmasın lan, korkamayan Allah mı olurmuş? Allahın her şeye gücü yeter. Adam Allah resmen korkamaz diyor. Allahı kısıtlıyor kafir. kendisinden başka tanrı mı var da korkacak Link to post Sitelerde Paylaş
Buzul 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi 1 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı: kendisinden başka tanrı mı var da korkacak Niye korkması için başka bir tanrı mı olması gerekiyor ? Allah korkamaz, bunu yapamaz, çünkü başka tanrı yok. Allahı kısıtlamak değil midir bu? Link to post Sitelerde Paylaş
akılsızşuursuzatom 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi 1 dakika önce, Buzul yazdı: Niye korkması için başka bir tanrı mı olması gerekiyor ? Allah korkamaz, bunu yapamaz, çünkü başka tanrı yok. Allahı kısıtlamak değil midir bu? kopyaladigim yazı da korktuk ifadesini açıklamış zaten okumadiniz mı? Link to post Sitelerde Paylaş
Buzul 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi (düzenlendi) 3 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı: kopyaladigim yazı da korktuk ifadesini açıklamış zaten okumadiniz mı? Öfkelenen, öfkeden deliye dönüp öç alan, tuzak kuran, kendi ile uğraşanlara yıldırım atan, şeytanlara yıldız atan, cinlere alev topu atan, bu tür işlerle uğraşan allah aklına yatıyor da, korkan allaha mı aklın yatmıyor? Ağustos 24, 2019 tarihinde Buzul tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
sağduyu 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi 2 minutes ago, akılsızşuursuzatom said: peki burada korktuk ifadesi hizira ait olamaz mı? Ya da Allaha bile isnat edilse mecazi olduğu açık değil mi ? Allah korkmaz sadece insanların anlayacağı tarzda konuşmuş olamaz mı ki kuran böyledir.ORNegin siz kötü bir durumu engellediginizde bu olayın insanlara zarar vermesinden korktum dersiniz ya ebeveynlerinde başına kötü bir iş gelecekti (kafirlik,nankörlük gibi) bunu engellediği için mecazi korktuk ifadesi uygun geliyor. Bana ne soruyorsun bunları? Git putuna sorsana, bu kitabı tüm insanlığa gönderdik, bu kitap apaçıktır diyen put değil mi? Neyi neden yaptığını putun açıklaması gerekmiyor mu? Kehf : Yine yola koyuldular. Nihayet bir erkek çocukla karşılaştıklarında, adam (hemen) onu öldürdü. Mûsâ, “Bir cana karşılık olmaksızın suçsuz birini mi öldürdün? Andolsun çok kötü bir iş yaptın!” dedi.(74) “Çocuğa gelince, anası babası mü’min insanlardı. Onları azgınlığa ve küfre sürüklemesinden korktuk.” (80) Ayette ne yazıldığı ortada, Hızır çocuğu öldürme nedenini bu çocuk ilerde mümin olan ana babasını dinden çıkarır diye korktuk diyerek. Artık hızır sadece kendi adına mı konuşuyor, ya da hem kendi adına hem de Allah adına mı konuşuyor, bunu puta ve Hızır'a sormak lazım. Ha, ortalarda yok bunlar değil mi? 26 minutes ago, akılsızşuursuzatom said: son olarak düşüncem şu; çocuğun eceli gelmiş olması neden aklınıza gelmiyor oradaki hızır adeta melek görevi görüyor ve eceli geleni öldürüyor o zaman sorun kalır mı? Ayette böyle bir şey yazıyor mu? Yazmıyor. Daha ne anlatıyorsun? Link to post Sitelerde Paylaş
sağduyu 0 Ağustos 24, 2019 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 24, 2019 gönderildi 25 minutes ago, akılsızşuursuzatom said: kendisinden başka tanrı mı var da korkacak Olmadığını nereden biliyorsun? Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts