Jump to content

"12 Eylül 1980" darbesini lânetliyor musunuz?


Recommended Posts

12 eylül 1980 târihinde darbe ilân edildi. Aynı anda "3 günlük sokağa çıkma yasağı" getirildi.

Getirildi ama...

12 eylül târihine kadar bomboş olan sokaklar, âniden tıklım-tıklm doldu!

Halkın en az %90'ı sokaklarda idi. Düşünün ki, 60,000,000 insanın %90'ı sokaklarda!

Herkes önüne gelen askerleri kucaklıyor! Öpücükler şapır-şupur!

Askerler, sokağa çıkma yasağını uygulamayı beceremiyordu.

Herkes sokaktaydı ama barış için sokağa dökülmüşlerdi. Sevinçten kalp krizine bile mâruz kalanlar oluyordu.

Ve... Bugünkü Boşbakan Recep Tayyip ERrdoğan da o sevinten sokağa düşenler arasındaydı. Bugünki tüm "darbe karşıtları", cuntaya ağıtlar yaynlıyordu!

İğrenç yalakalar!

Ve: 0 üç gün içinde tutukklananlar dışında hiç kimsenin kılına dokunulmadı!

Bir de AKP zihniyetini düşünün.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 172
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Sen tarihi bayağı güzel biliyorsun, birde bizlere Dersim katliamını anlatır mısın? Neden yapıldı bu katliam, amacı neydi? Altında yatan derin, sığ devlet ilişkisi nedir? Teşekkürler.

tarihinde Xerşan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen tarihi bayağı güzel biliyorsun, birde bizlere Dersim katliamını anlatır mısın? Neden yapıldı bu katliam, amacı neydi? Altında yatan derin, sığ devlet ilişkisi nedir? Teşekkürler.

Tunceli halkını %95'i, son genel seçimlerde CHP'ye oy verdi.,

Onlar salak mı?

Yoksa, bu evrende en akıllı "muhterem" sen misin?

Ben, şahsen bir kaç Alevî tanıyorum. Hepsi Atatürkçü ve CHP'li.

Sen hayatında hiç Tunceli'ye gittin mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tunceli halkını %95'i, son genel seçimlerde CHP'ye oy verdi.,

Onlar salak mı?

Yoksa, bu evrende en akıllı "muhterem" sen misin?

Ben, şahsen bir kaç Alevî tanıyorum. Hepsi Atatürkçü ve CHP'li.

Sen hayatında hiç Tunceli'ye gittin mi?

dersimde ölenler alevi idi...sonradan kürtler sahip çıktı...şimdide iş dincilere kaldı :D ne iş yaw :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yanlış anlaşılmayı önlemek adına şu konuya açıklık getiriyorum: Ben, 12 eylül 1982 târihindeki eylemi sonuna kadar daskekliyorum.

Ama 1982 çıvarında hazırlanan yasaları desteklemiyorum. Bilhassa o anayasayı desteklemiyorum. Çünkü o anayasa, çarpıklıklarla doludur. Bir maddede lâiklik vurgulanırken, başka bir maddede lâiklik ayaklar altına alındı.

Bugünkü AKP zihniyetini körükleyen maddeler de o ikincil maddelerdir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

40 yaş ve üzeri kişilerle bu konuyu bir tartışın. Ama dikkat edin; tarafsız bir ortamda tartışın.

Merâk ediyorum: Kaç kişi 12 Eylül darbesini lânetleyecek?

Yeni yetişme AKP şakşakçıları, bu konuyu aslâ anlayamayacak.

Önemli bir nokta daha var: Bugünün sözde "darbe karşıları", o günlede, askerlee dualar yağdırıyordu. "Ah, Paşam..." "Paşam, ne iyi ettinz de.."

Şimdi ise aynı kişiler, darbe karşıtlığından nemâlanıyor. Yuh size!!!!!!

12 Ylül darbesinin gerekliliğinin en az 100,000 (yüz bin) noktasınan biri:

148961_457561887634290_815973189_n.jpg?lvh=1

Not: 34 değil, artık 35. yılındayız.

Yurttaş baba benim fazla fikrim yok bu konuda, başlığı falan da okumadım biraz ickiliyim de :D ancak anlatılanlara göre millet sokakta yürürken önünü kesiyorlarmış tabancayla sağcı mısın? solcu musun? diye şimdi soru soranında tipinden anlayamassan neci olduğunu ayvayı yedin %50 şansın var :D adam oracıkta gebertecek seni yanlış cevap verirsen. Böyle bir ortamda darbe gereklidir bence

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yurttaş baba benim fazla fikrim yok bu konuda, başlığı falan da okumadım biraz ickiliyim de :D ancak anlatılanlara göre millet sokakta yürürken önünü kesiyorlarmış tabancayla sağcı mısın? solcu musun? diye şimdi soru soranında tipinden anlayamassan neci olduğunu ayvayı yedin %50 şansın var :D adam oracıkta gebertecek seni yanlış cevap verirsen. Böyle bir ortamda darbe gereklidir bence

Ben de bunu vurgulamak istiyorum. :)

Darbe gerekliydi. :(

Link to post
Sitelerde Paylaş

12 Eylül'ü, hiçbir Türk savunmaz, savunamaz.12 Eylül Türkiye'nin ekonomisinin, doğal kaynaklarının emperyalizmin yağmasına açılması, Türklerin köleleştirilmesi için yapılmış örgütlü ve planlı bir ihanettir. Emperyalizmin Türkiye için reva gördüğü sistemin yürüyebilmesi için, toplumun etnik kimlik, mezhep ve din temelinde bölünüp o şekilde örgütlenmesi gerekiyordu. 12 Eylül esasen bu ortaçağ nizamının oluşması için gereken toplumsal yapının temellerini atan bir düzenlemedir.

1977-78 yıllarında, dönemin Dünya Bankası müdürünün Türkiye raporunu bulup okuyun. Türkiye kapalı ekonomidir, dünyaya entegre edilmesi şarttır. Ama bu entegrasyon sivil iktidarlar eli ile yapılamaz, bunun gerçekleşmesi için otoriter iktidar gerekir mealindedir. Nitekim 12 Eylül gerçekte 24 Ocaktır. 12 Eylül darbesi, 24 Ocak düzeninin uygulanabilmesi için gereken otoriter yönetimin adıdır.

Peki 12 Eylülden önceki şiddet nedir? O şiddet kontrgerilla ya da Gladyo adı ile bilinen örgütün işidir. Halkı askeri yönetime ikna etmek için özellikle yaratılmıştır. Benzerini 11 Eylül olayında da görebiliriz. ABD, Asya'ya yapacağı seferi haklı çıkartmak için o saldırıyı tezgahlamıştır. 12 Eylül öncesi yaşanan şiddet ona benzer bir olaydır.

12 Eylül öncesi öldürülen MHP'li bakan Gün Sazak olayı iyi incelenmelidir. Gün Sazak Gümrük ve Tekel bakanı idi. Türkiye'ye sokulan kontrgerilla silahlarını tespit etti ve bunu engellemeye çalıştı. Öldürülme sebebi budur. Bilinen vakadır, aynı silahla aynı gün içinde bir sağcı kahve bir solcu kahve taranmıştır. Benzer olaylar fazladır. Bunlar kontrgerilla operasyonudur. Amaç halkı ve orduyu darbeye ikna etmektir.

Şu soruya cevap aramak zihin açıcı olacaktır. 13 Eylül sabahı niçin şiddet durma noktasına gelmiştir? Madem ki Türkiye'de çok güçlü silahlı paramiliter örgütler vardı, ne oldu da bunlar 13 Eylül sabahı çatışmaktan vazgeçti? Bunu ordunun gücüne bağlamak doğru olmaz, zira 12 Eylülden önce, zaten birçok ilde sıkıyönetim vardı. Gerçekte, 12 Eylül gerçekleştikten sonra kontrgerilla şiddeti durdurdu. Çünkü amacına ulaşmıştı.

Bu noktada 12 Eylül ile Kürt milliyetçilği ilişkisine göz atmak gerekir. Bugün devletleşme aşamasına gelmiş olan Kürt milliyetçiliğinin ebesi 12 Eylüldür. Kürtçeyi yasaklayan, Diyarbakır zindanında, politika ile ilgisi olmayan insanlara bile işkence yapan 12 Eylül rejimi, nasıl Kürt milliyetçiliğinin hamisi olmuş olabilir? Bunun cevabını Kenan Evren'in birkaç yıl önce söylediklerinde bulabiliriz. Kenan Evren, Türkiye'nin federasyon olması gerektiğini söylemiş, bunun araştırmalarını yapmış. Genelkurmay başkanlığı yapmış birinin Türkiye'nin federasyon olması durumunda, bir parçanın Kürdistan olacağını bilemez mi? Demek ki bunu murad ediyordu. Nitekim Kürt dilinin yasaklanması ve Kürt kökenli yurttaşlara dönük ölçüsüz şiddet, gerçekte Kürtleri asimile etme ve Kürt milliyetçiliğini yok etme değil, tam aksine Kürtleri Türkiye'ye karşı kışkırtma ve yeni bir Kürt milliyeçiliğini ortaya çıkmasını amaçlamıştı. Bugünün Kürt milliyetçiliğinin meşruiyet kaynağı 12 Eylül'dür. Barınç bile, Diyarbakır cezaevine beni de koysalardı, ben de dağa çıkardım demişti.

Ordunun genel olarak cumhuriyet ilkelerine sahip çıkan tavrından dolayı,12 Eylül'ün cumhuriyetçiler ile ilgisi olduğunu düşünen ya da kasıtlı olarak bu manipülasyonu yapanlar var. Unutulmaması gereken şey, TSK'nın bir Nato ordusu olduğudur. Cumhuriyetçiler TSK'nın her yaptığına ve her mensubuna kefil değildir. 12 Eylül faşist bir ihanettir. Kenan Evren denen alçak o zamanlar, bunların kökü dışardaaa diye höykürürdü. Asıl kökü dışarda olan kendisi idi. Bilerek ya da bilmeyerek bu ülkeye, millete ve cumhuriyete ihanet etmiştir. Bugün ülkeyi yöneten AKP/PKK koalisyonunu cansuyu onun eli ile verilmiştir. Bu herifi naşerifi Atatürk ismini kullanan bir sahtekardır. 12 Eylül'de binlerce Atatğrkçü subay ordudan atılmıştır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

12 Eylül'ü, hiçbir Türk savunmaz, savunamaz.12 Eylül Türkiye'nin ekonomisinin, doğal kaynaklarının emperyalizmin yağmasına açılması, Türklerin köleleştirilmesi için yapılmış örgütlü ve planlı bir ihanettir. Emperyalizmin Türkiye için reva gördüğü sistemin yürüyebilmesi için, toplumun etnik kimlik, mezhep ve din temelinde bölünüp o şekilde örgütlenmesi gerekiyordu. 12 Eylül esasen bu ortaçağ nizamının oluşması için gereken toplumsal yapının temellerini atan bir düzenlemedir.

1977-78 yıllarında, dönemin Dünya Bankası müdürünün Türkiye raporunu bulup okuyun. Türkiye kapalı ekonomidir, dünyaya entegre edilmesi şarttır. Ama bu entegrasyon sivil iktidarlar eli ile yapılamaz, bunun gerçekleşmesi için otoriter iktidar gerekir mealindedir. Nitekim 12 Eylül gerçekte 24 Ocaktır. 12 Eylül darbesi, 24 Ocak düzeninin uygulanabilmesi için gereken otoriter yönetimin adıdır.

Peki 12 Eylülden önceki şiddet nedir? O şiddet kontrgerilla ya da Gladyo adı ile bilinen örgütün işidir. Halkı askeri yönetime ikna etmek için özellikle yaratılmıştır. Benzerini 11 Eylül olayında da görebiliriz. ABD, Asya'ya yapacağı seferi haklı çıkartmak için o saldırıyı tezgahlamıştır. 12 Eylül öncesi yaşanan şiddet ona benzer bir olaydır.

12 Eylül öncesi öldürülen MHP'li bakan Gün Sazak olayı iyi incelenmelidir. Gün Sazak Gümrük ve Tekel bakanı idi. Türkiye'ye sokulan kontrgerilla silahlarını tespit etti ve bunu engellemeye çalıştı. Öldürülme sebebi budur. Bilinen vakadır, aynı silahla aynı gün içinde bir sağcı kahve bir solcu kahve taranmıştır. Benzer olaylar fazladır. Bunlar kontrgerilla operasyonudur. Amaç halkı ve orduyu darbeye ikna etmektir.

Şu soruya cevap aramak zihin açıcı olacaktır. 13 Eylül sabahı niçin şiddet durma noktasına gelmiştir? Madem ki Türkiye'de çok güçlü silahlı paramiliter örgütler vardı, ne oldu da bunlar 13 Eylül sabahı çatışmaktan vazgeçti? Bunu ordunun gücüne bağlamak doğru olmaz, zira 12 Eylülden önce, zaten birçok ilde sıkıyönetim vardı. Gerçekte, 12 Eylül gerçekleştikten sonra kontrgerilla şiddeti durdurdu. Çünkü amacına ulaşmıştı.

Bu noktada 12 Eylül ile Kürt milliyetçilği ilişkisine göz atmak gerekir. Bugün devletleşme aşamasına gelmiş olan Kürt milliyetçiliğinin ebesi 12 Eylüldür. Kürtçeyi yasaklayan, Diyarbakır zindanında, politika ile ilgisi olmayan insanlara bile işkence yapan 12 Eylül rejimi, nasıl Kürt milliyetçiliğinin hamisi olmuş olabilir? Bunun cevabını Kenan Evren'in birkaç yıl önce söylediklerinde bulabiliriz. Kenan Evren, Türkiye'nin federasyon olması gerektiğini söylemiş, bunun araştırmalarını yapmış. Genelkurmay başkanlığı yapmış birinin Türkiye'nin federasyon olması durumunda, bir parçanın Kürdistan olacağını bilemez mi? Demek ki bunu murad ediyordu. Nitekim Kürt dilinin yasaklanması ve Kürt kökenli yurttaşlara dönük ölçüsüz şiddet, gerçekte Kürtleri asimile etme ve Kürt milliyetçiliğini yok etme değil, tam aksine Kürtleri Türkiye'ye karşı kışkırtma ve yeni bir Kürt milliyeçiliğini ortaya çıkmasını amaçlamıştı. Bugünün Kürt milliyetçiliğinin meşruiyet kaynağı 12 Eylül'dür. Barınç bile, Diyarbakır cezaevine beni de koysalardı, ben de dağa çıkardım demişti.

Ordunun genel olarak cumhuriyet ilkelerine sahip çıkan tavrından dolayı,12 Eylül'ün cumhuriyetçiler ile ilgisi olduğunu düşünen ya da kasıtlı olarak bu manipülasyonu yapanlar var. Unutulmaması gereken şey, TSK'nın bir Nato ordusu olduğudur. Cumhuriyetçiler TSK'nın her yaptığına ve her mensubuna kefil değildir. 12 Eylül faşist bir ihanettir. Kenan Evren denen alçak o zamanlar, bunların kökü dışardaaa diye höykürürdü. Asıl kökü dışarda olan kendisi idi. Bilerek ya da bilmeyerek bu ülkeye, millete ve cumhuriyete ihanet etmiştir. Bugün ülkeyi yöneten AKP/PKK koalisyonunu cansuyu onun eli ile verilmiştir. Bu herifi naşerifi Atatürk ismini kullanan bir sahtekardır. 12 Eylül'de binlerce Atatğrkçü subay ordudan atılmıştır.

o halde Türkiyeyi sağ sol diye böldüler sonrada istedikleri gibi darbe yaptılar yani darbeyi yapanlarda kendi adamlarıydı. yani darbe olmasını savunmak ta savunmamak ta hata... her şartta adamların oyununa geliyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim yazdıklarımdan senin söylediğin sonuç çıkmaz. Pek dikkatli okumadın galiba.

Bir ülkede sol-sağ ayrımının olması, o ülkenin ortaçağdan kurtulduğunun göstergesidir. Çünkü ortaçağ düzeninde kalmış ülkelerde, insanlar aklın faaliyeti ile ortaya çıkan siyasi görüşler olmaz. İnsanlar doğduğunda edindiği sıfatlara göre kümelenir. Türk olarak doğduysanız Türkçü örgüte, Kürt olarak doğduysanız Kürtçü örgüte, Sünni olarak doğduysanız Sünni örgüte, Alevi olarak doğduysanız Alevi örgüte girer, iradenizi ve aklınızı o örgüte teslim edersiniz. Oysa siyasi görüş senin kendi aklın ile seçtiğin bir felsefedir.

Ülkeyi sol-sağ diye böldüler demem. Ülke keşke sol-sağ diye bölünse de ortaçağ karanlığına karşı bir ışık görsek. 80 öncesi çatışmalar sol sağ çatışması değil, örtük bir Alevi-Sünni çatışmasıdır. Maraş ve Çorum katliamları, açık birer Alevi kırımıdır. 12 Eylül'ün en önemli dayanağı bu olaylardır. Eğer mesele sol sağ olsa idi, Türkçü olduğunu iddia eden Ülkücüleri, Orta Asya kökenli oldukları kesin olan Alevilere karşı kışkırtmak mümkün olmazdı.

Ülkenin solcu-sağcı diye ayrışması sağlıklıdır. Bir ülkede solcu sağcı var diye iç savaş çıkması gerekmez. Batı Avrupanın her ülkesinde solcu sağcı örgütler var ama iç savaş çıkmıyor. İç savaş görüntüsü veren olaylar, 12 Eylül gerçekleştiğinde "Bizim oğlanlar işi başardı" diyen ABD emperyalizminin ve onun Türkiye'deki yeraltı örgütü olan Gladyo'nun işidir.

Sol-sağ konusuna dönecek olursak, emperyalizm ülkeleri solcu sağcı diye bölmez. Aksine, doğuştan edinilen sıfatlara göre böler ve ortaçağa döndürür. Afganistan, Irak, Yugoslavya ve Türkiye'de olan budur.

Bugün Türkiye'deki seçim sonuçlarına baktığımızda, 12 Eylül'ü yapan asıl gücün başarılı olduğunu maalesef görüyoruz. Sünniler AKP'ye, Türkler MHP'ye, laik Türkler ve Aleviler CHP'ye ve Kürtler BDP'ye oy veriyor. Görüldüğü gibi, hayat içinde edindiğiniz fikirlerinizin bir önemi yok. Doğduğunuzda üzerinize yapıştırlan etiket sizin siyasi kanaatlarınızın önüne geçmiş. Bu ortaçağdır. Ortaçağda seçimler, gerçekte seçim değil, nüfus sayımıdır.

tarihinde Robespierre tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bugün Türkiye'deki seçim sonuçlarına baktığımızda, 12 Eylül'ü yapan asıl gücün başarılı olduğunu maalesef görüyoruz. Sünniler AKP'ye, Türkler MHP'ye, laik Türkler ve Aleviler CHP'ye ve Kürtler BDP'ye oy veriyor. Görüldüğü gibi, hayat içinde edindiğiniz fikirlerinizin bir önemi yok. Doğduğunuzda üzerinize yapıştırlan etiket sizin siyasi kanaatlarınızın önüne geçmiş. Bu ortaçağdır. Ortaçağda seçimler, gerçekte seçim değil, nüfus sayımıdır.

ozaman napıyoruz ?....TR yi bölüyoruz...

verin egeyi ATEİST - DEİST - LAİK (türkler+kürtlere)......

diğer türklerle kürtler napıonuz..naparsanız yapın... yiyin birbirinizi :D

gerisini naparsanız yapın ok ? :D

tarihinde Zavallı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

ozaman napıyoruz ?....TR yi bölüyoruz...

verin egeyi ATEİST - DEİST - LAİK (türkler+kürtlere)......

diğer türklerle kürtler napıonuz..naparsanız yapın... yiyin birbirinizi :D

gerisini naparsanız yapın ok ? :D

laik kürtler egede uslu duracak mı ama ? bölünürsek tek bir pkk sempatizanı kıro görmek istemiyorum semtimde

tarihinde direngezi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ülke kaostan kurtuldu,eee sonrası?ülke kürtçülerden kurtuldumu?islamofaşistlerden kurtuldumu?aksine bunlar daha organize oldu,sokaktan çıkıp devletin bizzat içine yerleştiler.

Bu sözde kurtuluş gününden sonra devletin üst kademesi nakşibendi tarikatı' na, güvenlik birimleri ise nur cemaati' ne açılmıştır.

Ülke,TSK liderliğinde bir yeşil kuşak sürecine sokulmuş, "güçlü iktidar - zayıf muhalefet" denklemini sağlayan %10 barajıyla siyaset, vesayet altına alınmıştır.

Ön seçimlerin iptaliyle her parti başkanı bir padişah haline getirilmiş; değişen basın-sendikalar yasalarıyla da toplumsal muhalefetin sesi kısılmıştır.

Dağa taşa açılan imam hatip okullarıyla da yeni islamofaşist türkiye' ye sürekli insan kaynağı yaratılmıştır.

PKK,bugün devletin içinde temsil edilebilmektedir,sınırlarda teröristler,mecliste PKK yalamaları alkışlarla karşılanmaktadır.

Kısacası ölü yıkanmış, kefenlenmiş, mezara konulmuş ve iş sadece toprak atmaya kalmıştır.

akp' nin parti devlete dönüşmesiyle de şu an meftanın ruhuna yasin okutulmaktadır.

aha işte hep aynı düttürü.TSK yüce general kenan evren iktidara dincileri getirdi yeşil kuşak oluşturuldu eeee zıttır bıttırı sonra bu dönem içinde de ve sonrasında da kürtçülük hortladı.herşeye ezber bakan ezber konuşan ,anlık duygu ve hıslerle reaksıyon veren ve T.C devletınden olmadık über polıtık beklentıler ıcerısıne gırerek beleşçi bir nesil yaratıldı.!koçum aç kulağını benı ıyı dınle ıyı oku yazdıklarımı bunları anan baban ogretmenın mensubu oldugun sıyasal hareketlerden yada arkadaş çevrelerınden duyamazsın..MODERNIZM sancılı da olsa zafere ulasacaktır.12 eylul islamcı muptezeller ile sovyet ımparatorlugunun ajanlarına yapıldı..temelınde KÜLTÜR ÇATIŞMASI vardır ve bunların kodlarından oluşan ekonomık sınıfsal hareketlerı KÜRESEL KÜLTÜR ıle uyumlu hale getırme stratejısı vardır..

TSK'nın kurumsal kımlıgı,gucu,felsefesı,stratejısı ve caydırıcılıgı olmadan bu coğrafyada degıl demokrası EKMEK BULAMAN EKMEK.surıyenın suan ıcıne dustugu duruma dusersın kafanı keserler sokaklarda..becerıksız,çıkarcı,tarıkat,cemaat ve dınsel-mezhepsel sınıfsal ekonomık yapılarının her gun usanmadan soytarılık yapan sıvıl sıyasettekı uzantıları ulkenın bu duruma gelmesnın 1.sebebıdır.

her yerde yazıyorum soyluyorum bugunku yasanılan sıvıl kaotık ortamdan cıkısın sonunda KÜRESEL KULTÜRÜN enstrumanları kazanacaktır..ataturk yıne yerınde duracak,kurtlere hak-hukuk verılmeyecek,T.C yıne yerınde duracak,anayasa yapılmayacak,ulus-unıter devlet cızgısınden ve ulusal menfaatlerden sapılmayacak ve feodalıte kulturunden beslenen tarıkat-cemaat hızıbler kendılerı ıcın sancılı olsada TASFIYE EDILECEK...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ülke kaostan kurtuldu,eee sonrası?ülke kürtçülerden kurtuldumu?islamofaşistlerden kurtuldumu?aksine bunlar daha organize oldu,sokaktan çıkıp devletin bizzat içine yerleştiler.

Bu sözde kurtuluş gününden sonra devletin üst kademesi nakşibendi tarikatı' na, güvenlik birimleri ise nur cemaati' ne açılmıştır.

Ülke,TSK liderliğinde bir yeşil kuşak sürecine sokulmuş, "güçlü iktidar - zayıf muhalefet" denklemini sağlayan %10 barajıyla siyaset, vesayet altına alınmıştır.

Ön seçimlerin iptaliyle her parti başkanı bir padişah haline getirilmiş; değişen basın-sendikalar yasalarıyla da toplumsal muhalefetin sesi kısılmıştır.

Dağa taşa açılan imam hatip okullarıyla da yeni islamofaşist türkiye' ye sürekli insan kaynağı yaratılmıştır.

PKK,bugün devletin içinde temsil edilebilmektedir,sınırlarda teröristler,mecliste PKK yalamaları alkışlarla karşılanmaktadır.

Kısacası ölü yıkanmış, kefenlenmiş, mezara konulmuş ve iş sadece toprak atmaya kalmıştır.

akp' nin parti devlete dönüşmesiyle de şu an meftanın ruhuna yasin okutulmaktadır.

Aynen böyle olmuştur. Ne bir eksik, ne bir fazla.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen tarihi bayağı güzel biliyorsun, birde bizlere Dersim katliamını anlatır mısın? Neden yapıldı bu katliam, amacı neydi? Altında yatan derin, sığ devlet ilişkisi nedir? Teşekkürler.

dersimli alevi yobazı ağası seyit rıza denen müptezelın devlete posta koymaya başlaması,vergı vermemesı,koye teftıse gelen askerlerı emrındekı militan koylulere öldürtmesi,ıngılız-fransız ıkılısınden yardım talep edıp burda devlet kuracagız bıze yardım edın dıye muhbırlık ve ajanlık suclaması,cumhurıyet devrım kanunlarına muhalefet(arap ALI'nın soyundak gelıyorum seyyıdım,şerıfım,çok şereflıyım-irandakı sahtekar acem ajanlarıyla ısler cevırmesı) vs vs vs...GEBERTİŞMİŞLERDİR.

ve bızzat dersım harekatını yoneten de Ataturktende direktıfı alarak yapan MAREŞAL FEVZI ÇAKMAK PAŞADIR..sorumlular cezalandırılmış,ıdam edılen suçluların bazı aile uyelerı İZMIR,MUĞLA,ANKARA,MERSİN,ANTALYA gıbı ıllere göndererek yaşama haklarına devam etmeleri sağlanmıştır...daha ne olsun be hacı??

ayrıyetten de RTE'nın deyımıyle cehape genel muduru dersimci KEMAL de seyit rızanın 3.nesil torunlarındandır..

tarihinde atael tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

12 eylül ,ölümü gösterip sıtmaya razı etmektir.

Ülkenin bu hale gelmesinin sebebi,12 eylül darbesidir.

Bu günlerin temeli o günlerde atılmıştır.12 eylül darbe öncesi ve sonrasını bizzat yaşayan(20)biri olarak benim düşüncem böyledir.

Bu darbeyi dinciler övebilir,ama, dinsiz birinin bu darbeyi övmesi ahmaklıktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tunceli halkını %95'i, son genel seçimlerde CHP'ye oy verdi.,

Onlar salak mı?

Yoksa, bu evrende en akıllı "muhterem" sen misin?

Ben, şahsen bir kaç Alevî tanıyorum. Hepsi Atatürkçü ve CHP'li.

Sen hayatında hiç Tunceli'ye gittin mi?

Sayın prof. Ben hangi il kime oy verir, bilmem. İlgi alanım değil böyle boş işlerle uğraşmak. Ben tarihi siz bilmiyorsunuz biz yaşlıyız biliriz sözünden dolayı sana birşey sordum. Neden yapıldı bu katliam, amacı neydi?

Bunu soruyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

12 Eylül'ü, hiçbir Türk savunmaz, savunamaz.12 Eylül Türkiye'nin ekonomisinin, doğal kaynaklarının emperyalizmin yağmasına açılması, Türklerin köleleştirilmesi için yapılmış örgütlü ve planlı bir ihanettir. Emperyalizmin Türkiye için reva gördüğü sistemin yürüyebilmesi için, toplumun etnik kimlik, mezhep ve din temelinde bölünüp o şekilde örgütlenmesi gerekiyordu. 12 Eylül esasen bu ortaçağ nizamının oluşması için gereken toplumsal yapının temellerini atan bir düzenlemedir.

1977-78 yıllarında, dönemin Dünya Bankası müdürünün Türkiye raporunu bulup okuyun. Türkiye kapalı ekonomidir, dünyaya entegre edilmesi şarttır. Ama bu entegrasyon sivil iktidarlar eli ile yapılamaz, bunun gerçekleşmesi için otoriter iktidar gerekir mealindedir. Nitekim 12 Eylül gerçekte 24 Ocaktır. 12 Eylül darbesi, 24 Ocak düzeninin uygulanabilmesi için gereken otoriter yönetimin adıdır.

Peki 12 Eylülden önceki şiddet nedir? O şiddet kontrgerilla ya da Gladyo adı ile bilinen örgütün işidir. Halkı askeri yönetime ikna etmek için özellikle yaratılmıştır. Benzerini 11 Eylül olayında da görebiliriz. ABD, Asya'ya yapacağı seferi haklı çıkartmak için o saldırıyı tezgahlamıştır. 12 Eylül öncesi yaşanan şiddet ona benzer bir olaydır.

12 Eylül öncesi öldürülen MHP'li bakan Gün Sazak olayı iyi incelenmelidir. Gün Sazak Gümrük ve Tekel bakanı idi. Türkiye'ye sokulan kontrgerilla silahlarını tespit etti ve bunu engellemeye çalıştı. Öldürülme sebebi budur. Bilinen vakadır, aynı silahla aynı gün içinde bir sağcı kahve bir solcu kahve taranmıştır. Benzer olaylar fazladır. Bunlar kontrgerilla operasyonudur. Amaç halkı ve orduyu darbeye ikna etmektir.

Şu soruya cevap aramak zihin açıcı olacaktır. 13 Eylül sabahı niçin şiddet durma noktasına gelmiştir? Madem ki Türkiye'de çok güçlü silahlı paramiliter örgütler vardı, ne oldu da bunlar 13 Eylül sabahı çatışmaktan vazgeçti? Bunu ordunun gücüne bağlamak doğru olmaz, zira 12 Eylülden önce, zaten birçok ilde sıkıyönetim vardı. Gerçekte, 12 Eylül gerçekleştikten sonra kontrgerilla şiddeti durdurdu. Çünkü amacına ulaşmıştı.

Bu noktada 12 Eylül ile Kürt milliyetçilği ilişkisine göz atmak gerekir. Bugün devletleşme aşamasına gelmiş olan Kürt milliyetçiliğinin ebesi 12 Eylüldür. Kürtçeyi yasaklayan, Diyarbakır zindanında, politika ile ilgisi olmayan insanlara bile işkence yapan 12 Eylül rejimi, nasıl Kürt milliyetçiliğinin hamisi olmuş olabilir? Bunun cevabını Kenan Evren'in birkaç yıl önce söylediklerinde bulabiliriz. Kenan Evren, Türkiye'nin federasyon olması gerektiğini söylemiş, bunun araştırmalarını yapmış. Genelkurmay başkanlığı yapmış birinin Türkiye'nin federasyon olması durumunda, bir parçanın Kürdistan olacağını bilemez mi? Demek ki bunu murad ediyordu. Nitekim Kürt dilinin yasaklanması ve Kürt kökenli yurttaşlara dönük ölçüsüz şiddet, gerçekte Kürtleri asimile etme ve Kürt milliyetçiliğini yok etme değil, tam aksine Kürtleri Türkiye'ye karşı kışkırtma ve yeni bir Kürt milliyeçiliğini ortaya çıkmasını amaçlamıştı. Bugünün Kürt milliyetçiliğinin meşruiyet kaynağı 12 Eylül'dür. Barınç bile, Diyarbakır cezaevine beni de koysalardı, ben de dağa çıkardım demişti.

Ordunun genel olarak cumhuriyet ilkelerine sahip çıkan tavrından dolayı,12 Eylül'ün cumhuriyetçiler ile ilgisi olduğunu düşünen ya da kasıtlı olarak bu manipülasyonu yapanlar var. Unutulmaması gereken şey, TSK'nın bir Nato ordusu olduğudur. Cumhuriyetçiler TSK'nın her yaptığına ve her mensubuna kefil değildir. 12 Eylül faşist bir ihanettir. Kenan Evren denen alçak o zamanlar, bunların kökü dışardaaa diye höykürürdü. Asıl kökü dışarda olan kendisi idi. Bilerek ya da bilmeyerek bu ülkeye, millete ve cumhuriyete ihanet etmiştir. Bugün ülkeyi yöneten AKP/PKK koalisyonunu cansuyu onun eli ile verilmiştir. Bu herifi naşerifi Atatürk ismini kullanan bir sahtekardır. 12 Eylül'de binlerce Atatğrkçü subay ordudan atılmıştır.

yapılması gereken bir müdahale idi ve gerek mhp'li ülkücülerin(türkçülerde dahıl buna)bır cogu ÜMMET SAÇMALIKLARIYLA naralar atan dunyayı kendı etrafından dondugunu zanneden kanmış-inanmış-kandırılmış insanlardı.kım kandırdı?sıyası partı yonetıcılerı,tarıkat,cemaat ucgenınde iş çeviren bezırganlar kandırdı.sol fraksıyon ıse;ıster ataturkcu chp olsun,ıster devrımcı sol olsun kı SOL tamamen sovyet ajanlarının ergumanlarının dılı ıle konuşan KÜRESEL DÜNYAYA bakmayı beceremeyen kıtlelerdı..

özetin özeti diyecek olursak 12 eylül;küresel kültür ile entegrasyon,daha çok yatırım,serbest piyasa ekonomisi,kutuplaşan İSLAM-SOL ayrışmasını ne kadar maksimize edebılırım anlayısı ıle TURKIYE CUMHURİYETİNİN bekasını da düşünerek MODERNİZMİN sert ve acılı yolu diyebiliriz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...