Jump to content

Zaman Neden Işık Hızı İle İlgili?


Recommended Posts

Hayir, ben spinin ölçumden önce her iki degerde ust-uste bulundugunu ifade ediyorum. Spin bastan her iki durumda efendim. Benim için konu kapanmistir. Saygilar.

Spin ölçümden önce bütün pozisyonlardadır. Birinin ölçümü yapılınca diğeri de belli bir pozisyon alır. Çöker yani.. Aynı anda çökmesi dolaşıklık olarak bilinir.

Aradaki mesafe ne olursa olsun dolaşıklık ondan etkilenmez.

Mechanical da onu öyle söylemiyor mu?

Senin farklı söylediğin tek şey mesafanin olmadığı. O da bir zırva..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 79
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Fiziksel olarak bu dolaşıklıkla Bel esitsizliginin kesin biçimde terslenmesi ile non-locality (yersizlik) yuz standart sapmaya kadar kesinlesmistir. Burada iki parçacıkların tek sistem oldugu ve bilgi degismesi olmadıgı saptandı. Gizli degiskenle bu spin durumunun belirlenemeyecegi de kesinlesti. Burada konu bir iletisim geçisi degil, göreceli uzaklıga ragmen tek bir sistemin olusması. Yani fiziksel olarak, evren yersiz (non-local) oldugu ispat edildi. Lee Smolin veya Bohm gibi uzmanlar, bu non-local evreni artık kabul etmekten baska yapamamaktalar, ancak bu yersizlige uygun biçimde gizemli degisken olabilecegi konusunda (belirsizligin reel olmayıp bilgi eksikliginden kaynaklandıgını) savunmaktalar. Ancak bu da terslenebilir bilimsel yönteme dayanmamaktadır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Fiziksel olarak bu dolaşıklıkla Bel esitsizliginin kesin biçimde terslenmesi ile non-locality (yersizlik) yuz standart sapmaya kadar kesinlesmistir. Burada iki parçacıkların tek sistem oldugu ve bilgi degismesi olmadıgı saptandı. Gizli degiskenle bu spin durumunun belirlenemeyecegi de kesinlesti. Burada konu bir iletisim geçisi degil, göreceli uzaklıga ragmen tek bir sistemin olusması. Yani fiziksel olarak, evren yersiz (non-local) oldugu ispat edildi. Lee Smolin veya Bohm gibi uzmanlar, bu non-local evreni artık kabul etmekten baska yapamamaktalar, ancak bu yersizlige uygun biçimde gizemli degisken olabilecegi konusunda (belirsizligin reel olmayıp bilgi eksikliginden kaynaklandıgını) savunmaktalar. Ancak bu da terslenebilir bilimsel yönteme dayanmamaktadır.

Galiba sen non-localıty deyimini mesafesizlik olarak anlıyorsun. Bu terim yerel olmayan demektir. Yersizlik demek değildir. Yersizliğin anlamı farklı..

Evet. İki parçacık tek sistemdir ama yukarda değindiğim pilot dalga teorisine göre aralarında bir dalga mevcuttur. Yani bu parçacıklar pilot dalga denen bir dalga ile birbirlerine tutunmuşlardır. Birine birşey olunca diğeri de aynı anda bundan etkilenmektedir. Non-locality bu demektir.. Etki yerel değildir. Sistemi etkilemektedir..

Sistem de iki parçacık ve aralarındaki pilot dalgadan oluşmuştur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu tarısmalar illa ki eski kavramlarda ısrarla kalma çapalarıdır. Tıpkı Kopernik'in epicylce sistemlerinin modern bir seklidir. Ruhun varlıgı veya flojistik konusundaki takıntı gibidir. Nasıl ruh'un var olmamasını kabullenme uzun sürmüs ise elbette boyutların da tıpkı onun gibi kendiliginden var olmadıgı da kabullenmede uzun zaman alacaktır. Üniversitede kimi arkadaslar onca saat derslere ragmen dördüncü boyut hatta big bang konusunda dahi süphe içinde olabilmekeydiler... Boslugun nasıl egilebilecegini aklen tasavur etmek elbette imkansızdı. Acının kendiliginden var olmaması gibi, boyutların da daha temel kurallara göre, 2,3, 4, .. 11, veya sonsuz olarak, ortaya çıkmaları hala zihinleri zorlamakta ancak kagıt üstünde artık süpheye hiç yer yok. Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu soruyla ne demek istiyorsun ? Yerçekimi neyle olusuyor ? Kagit uzerinde zaman, yer ve enerjiden daha temel enformasyonlar var.

Muhtemelen bu enformasyonlarin statistik olarak göreceli bir duzene girmesi söz konusu. Önce zaman, sonra yer, sonra enerji, sonra diger parametreler ortaya çikmakta.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Zaten Newton veya Einstein fiziginin bu ortaya çikan fenomenlerin olasilik ölçumunu modelize etmesi nedeniyle, surekli maddenin titresim mi parçacik mi, gibi tutarsizliklari, veya çekim gucunun diger guçlerle toparlama çapalarinin surekli bosa çikmasinin giderek artan uzmanlarca muhtemelen asla mumkun olamayabilecegi kanaati yerlesmektedir. Higg bozon'unun kesfi ile bu sorun daha da çikmaza girmis durumda.

Baska deyisle, fizik kanunlari ve sabitler sadece daha derin enformasyonun statistik olarak ortaya çikmasi nedeniyle, bunlarin modellestirilmesi sadece formalist olarak modelize edilmesiyle sonuçlanabilmektedir. Bu nedenle degisik teoriler degisik ölçum ve gözlemlerde birbirlerinden iyi tahminler saglamaktalar. Oysa gerçekte bu modeller sadece olasilik olarak ortaya çikan yan etkilerin uzerinde, yuzeysel kalmaktalar. En keskin verilerin ise çok daha derinde oldugu giderek uzmanlarin zihinlerinde yer ediyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 3 weeks later...

Bir merdivenin basamaklarını her ne kadar aşama aşama küçültsek, basamakların dikey ve yatay uzunluklarının toplamı sırasıyla birebir katedilen yükseklik ile mesafeyle örtüşmektedir. Ancak bunu sonsuz defa tekrar edersek nihayetinde düz bir rampa oluşur. Bu bir paradoks oluşturmakta. Nitekim bu halde o tümsekin uzunlugu yatay ve dikey mesafelerle bir olmalıdır, bu ise pisagor teoremine terstir. Buradan, mesafelerin gerçekte olamayacagı basit bir şekilde ispat edilmektedir. Nitekim kuamtum ileri fizigi bunu ispat etmiştir.

...

İlginç ve güzel bir örnek ama çıkarımlar tamamen yanlış.

Bir merdivenin basamaklarını her ne kadar aşama aşama küçültsek, basamakların dikey ve yatay uzunluklarının toplamı sırasıyla birebir katedilen yükseklik ile mesafeyle örtüşmektedir.

Cümle anlaşılmıyor.

Ancak bunu sonsuz defa tekrar edersek nihayetinde düz bir rampa oluşur.

Hayır! Düz bir rampa oluşmaz.

Bu bir paradoks oluşturmakta.

Hayır! Paradoks oluşmamakta!

Nitekim bu halde o tümsekin uzunlugu yatay ve dikey mesafelerle bir olmalıdır,

Yine hayır!

Merdivenin uzunluğu ile hipetnüsün uzunluğu eşit olmaz!

bu ise pisagor teoremine terstir.

Yanlış çıkrsamaların sonucu öyle gösteriyor. Pisagor'a aykırı bir durum oluşmaz!

Buradan, mesafelerin gerçekte olamayacagı basit bir şekilde ispat edilmektedir.

Ortada ispat edilmiş herhangi bir şey olmadığı gibi, "mesafelerin gerçek olmadığı" gibi bir duru da bulunmuyor.

Quantum fiziğinin de uzaklığın bir illüsyon olduğu gibi bir görüşü bulunmuyor. Dolaşıklık konusu tartışmalı bir konudur ve henüz bir görüş birliği bulunmuyor.

Üçgen konusuna geri dönersek, verdiğin resimdeki merdiven basamaklarını ne kadar artırırsak artıralım, merdivenin uzunluğu değişmez. Hep sabit kalır. Bu artırma işlemi sonsuz sefer tekrar edilse dahi, merdiven düz olmaz. Hep köşeli kalır ve fakat uzunluğu yine de değişmez. Merdiven ile hüpotenüs sonsuz sayıda noktalarda kesişirler. Fakat kesişmedikleri noktaların sayısı da sonsuzdur ve hatta kesişmedikleri noktaların sayısı kesiştikleri noktaların sayısından çok daha fazladır.

Zenon paradoksları ise fiziksel değil felsefi tartışmalardır. Durağan olmak ve hareketli olmak tanımlarını belirsiz bir şekilde kullanmaktan kaynaklanan tartışmalardır.

Sevgiler

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayır! Düz bir rampa oluşmaz.

Bir dogru bölümü sonsuz noktalardan olusmakta, sonsuza bölününce tek bir nokta olur ve iki boyuttan tek boyut sekline dönüsür. Anlamayinca nasil yorum yapiyorsun ki ?
Link to post
Sitelerde Paylaş

Levia'nın verdiği resime bakarak bär hesap yapalım.

http://therese.eveil...es/gradins1.gif

Dik üçgenin hipotenüs uzunluğu 1 ve kenar uzunlukları ise 1/karekök(2) olsun. a ve b resmi arasında çizilmemiş bir resim daha var. Bu çizilmemiş resimde merdiven hüpotenüsü tam ortadan kesiyor.

Resimdeki a şekline durum d=0 diyelim.

a ve b şekilleri arasında olan çizilmemiş duruma d = 1 diyelim.

b şekline durum d = 2 diyelim.

c şekline durum d = 3 diyelim.

ve bu böyle devam etsin.

Durum d 1 arttıkca, hipotenüs etrafında oluşan dik üçgenlerin sayısı N 2 katına çıkıyor. N = 2^d.

Merdivenin hipotenüsü kestiği nokta saysı n = N+1 = 2^d+1.

d durumunda merdivenin hipotenüsü kestiği noktalar s_p = p/(2^d). Burada p, 0'dan başlayarak 2^d 'ye kadar artan bir tam sayıdır.

Merdivenin hipotenüsü kestiği noktalar, yani s_p noktaları rasyonel sayılardır. d sonsuza doğru giderse sonsuz tane kesişme noktası (sonsuz tane rasyonel sayı) oluşur.

Merdiven hipotenüse çok çok yaklaşır. Fakat merdivenin uzunluğu hep 1/karekök(2) +1/karekök(2) = karekök(2) olarak kalır. Hipotenüsün uzunluğunda da bir değişiklik olmaz ve 1 olarak kalır.

Hipotenüsün fonksiyonunun (ki bir y=a.x+b şeklinde yazılabilen bir doğrudur) türevi tanımlıdır ve bu nedenle de hipotenüs düzgündür.

Merdivenin ise, köşe noktalarında türevi tanımsız olduğundan, bu noktalarda düzgün değildir. d sonsuza gittiğinde merdivenin her noktasının türevi tanımsız olacağından, oluşacak "merdiven" hiç bir noktasında düzgün olmayacak, tersine; her noktasında köşeli olacaktır.

Merdivenle hipotenüsün kesişme noktalarının genel formülü s_p = p/(2^d) idi.

Buradaki s_p sayıları rasyonel sayılardır. ve d sonsuza giderse, sonsuz tane rasyonel s_p sayısı oluşur. Fakat bunlar 0 ile 1 arasındaki rasyonel sayıların tamamı değildir. Mesela p/(3^d) veya p/(7^d) vs. şeklinde yazılabilen rasyonel sayların hepsi hipotenüse ait olduğu halde, hiç birisi s_p sayıları arasında bulunmamaktadır. Ki 0 ile 1 aralığında bunların da sayısı sonsuz tanedir.

0 ile 1 arasında bulunan ve hipotenüse ait olan ve fakat rasyonel olmayan diğer sonsuz tane reel sayı da s_p sayıları arasında bulunmamaktadır. Mesela 1/pi, 1/e vs.

Yani; merdiven ile hipotenüs hiç bir zaman bire bir ve üstüste çakışmaz. Birbirine eşit olamaz!

Sevgiler

Edit: Kağıt üzerinde yaptığım çizimde hipotenüs uzunluğunu 1 olarak almış ve ona göre hesaplamıştım. Fakat Levia'nın çizimine bakarak bu iletiyi yazdığım için bazı sayıları yanlış vermiştim. Bu yüzden iletide verdiğim uzunluklardaki hataları düzelttim.

tarihinde DreiMalAli tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir dogru bölümü sonsuz noktalardan olusmakta, sonsuza bölününce tek bir nokta olur ve iki boyuttan tek boyut sekline dönüsür[/size]. Anlamayinca nasil yorum yapiyorsun ki ?

Cık cık cık.

Bunu duymamış olayım.

Boyut konusuna ise hiç girmemeni tavsiye edeyim.

Sevgiler

Link to post
Sitelerde Paylaş

Levia'nın verdiği resime bakarsak.

...

Merdivenin ise köşe noktalarında türevi tanımsız olduğundan bu noktalarda düzgün değildir. d sonsuza gittiğinde merdivenin her noktasının türevi tanımsız olacağından, oluşacak "merdiven" hiç bir noktasında düzgün olmayacak, tersine; her noktasında köşeli olacaktır.

Köseli noktalar ?

tarihinde Levia tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen garip bir yaklasim yapiyorsun, hem hesaplar yaziyor, hem de hacimsiz noktaya hacim atfediyorsun, noktanin hacmi olmaz ki egri olsun ?

Yo! Hayır!

Bir gariplik yok. İşin içine limit ve/veya sonsuzluk girerse her zaman dikkatli olmak gerekir. Lmit ve sonsuzluk mantığını doğru ve temiz kullanmak gerekir. Bunlar temiz ve doğru kullanılmadı takdirde, her türlü hatalı sonuç ortaya çıkarmak mümkün.

Mesela

1+2+3+4.... = -1/12

olduğunu matematiksel(!) ispatlayanlar(!) dahi mevcut.

:D

Sevgiler

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet, sonsuz gerçek olsa rakamlar da gerçek olamazlardi...

0=1-1

0=1-1+1-1+1-1+1-1+1-1,.....

Oysa :

0=1(-1+1)+(-1+1)+(-1+1)... -----> 0=1+0+0+0+0+0.... ----> 0=1

Sonsuz, matematiksel bir obje ve matematiksel bir gerçektir. Kendine göre kuralları vardır. Bu kurallara uyulmadığı takdirde yanlış sonuçlar verir. Sen o işlemleri yaparken bu kurallara uymadın ve çelişkili sonuçlar çıkardın.

Senin yaptığın hatayı ben de yapayım.

1-1+1-1+1... = (1-1-1)+(1-1-1)+(1-1-1)... = 1+1+1... = - sonsuz!!!!

Aynı hatayı tekrar yapayım:

1-1+1-1+1... = (1+1-1)+(1+1-1)+(1+1-1)... = 1+1+1... = + sonsuz!!!!

Burada yapılan 3 hatanın hepsi aynı. Limit ve sonsuzluk ile işlemlerinin kurallarını doğru bir şekilde uygulamamak: Sonsuz terimi olan bir ıraksak diziyi gruplandırmak!

Sevgiler

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...