osho 0 Oluşturuldu: Şubat 23, 2014 Raporla Share Oluşturuldu: Şubat 23, 2014 Tanrı kavramından söz etmiyorum. Sözünü ettiğin daha genel bir kavram. Mantıksal çelişkiler içeren bir kavram gerçekten var olabilir mi; yoksa olanaksız mıdır? Gerekçeleriyle beraber lütfen; kısa cevap istemiyorum. Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi Hangi zamanda yaşadığına bağlı.. Günümüzün mantıksal çelişkiler içeren kavramları geçen yüzyılın mantıksız çelişkilerinden farklı. İlginç olan mantıksızlığın farklı kulvarlarda da olsa, hala devam etmesi. Skeptical Inquirer mecmuasına yıllardır aboneyim. Her sayısında mantıksız ve sözde bilimsel çelişkiler tartışılıyor. İnsan denen hayvan sandığınızdan çok daha ahmak.. Hepsi değilse bile çoğunluğu.. Link to post Sitelerde Paylaş
kirec 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi üç köşeli bir çember gibi mesela... Var olması olanaksızdır... Link to post Sitelerde Paylaş
materyalistyobaz 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi Mantığı doğadan öğrenmiyor muyuz? Bambaşka bir evrende bambaşka mantıktan söz edebiliriz o halde? Link to post Sitelerde Paylaş
osho 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi üç köşeli bir çember gibi mesela... Var olması olanaksızdır... buradaki çelişkiyi görsel olarak fark edebiliyoruz ben bunun sözle açıklanmasını istiyorum çünkü görsel olarak bu çelişkiyi fark etmemiş olsaydık sözle açıklamak zorunda kalacaktık hem görsellik yanıltıcı da olabilir o yüzden mantıksal açıklama bekliyorum Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi Mantık zaten evrensel. Yani evrenin her köşesinde aynı işler. Kuantum dünyasının mantığı farklı gelebilir. Foton ve elektronların bizim alışkın olduğumuz makro cisimler gibi davranmaması gibi. Bir atomu bir pikoevren olarak düşünsek, buradaki işleyen mantık, etkili kuvvetler bizim alışkın olduğumuz makro evren gibi değil. Ama bu, sadece biz alışkın olmadığımız için. Bu şuna benzer: Kağıttan bir uçak yaparsınız ve uçar. Kağıdın yarısından bir uçak yaparsanız o da uçar. Onun da yarısından yaptığınız uçak iyi uçmaz. Kağıdı küçültmeye devam ettiğinizde bir boyutta uçak, uçak gibi davranmaz. Başka bir örnek vereyim: Makro dünyada çelik sudan ağırdır ve suya gömülür. Ama ince bir çelik sac, suda batmaz. Mantık değişmemiştir. Ama boyut küçülmüş, başka kuvvetler baskın gelmiştir. Çoklu evrenler kuramına gelirsek, başka bir evren de aynı kurallarla işleyecektir. Orada da evrim evrene egemen olacaktır. Mantık kuralları asla değişmez. Boyutlar değişir, ama kuvvet etkileşimleri değişmez. Yine ışık farklı yoğunluktaki ortamlarda kırılır, manyetizma ve elektrik, kütleçekim yine vardır. Çoklu evrenler bir kuramdır. Ama mantık, bizim evrenimizdeki ile aynıdır. Evren üstü veya evrenler üstü mantık kuralları yoktur. Link to post Sitelerde Paylaş
materyalistyobaz 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi Mantık kuralları asla değişmez. Halla halla, nasıl oluyor da değişmiyor acaba? Mantık zihinde var olan bir şey. Mantık değişmiyorsa madde buna uygun davranmak zorunda oluyor ve buna idealizm diyoruz. Halbuki mantığı doğadan,maddenin davranış biçimlerinden yola çıkarak çıkardığımız söylediğimiz zaman bu materyalistçe bir yaklaşım oluyor.Haliyle madde bambaşka bir biçimde davrandığı zaman mantıkta değişmiş oluyor. Link to post Sitelerde Paylaş
osho 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi bir şeyin mantıksız olduğunu bakarak mı anlıyoruz yoksa izlememiz gereken kurallar var mı Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi Mantık zihinde var olan bir şey. Hayır. Başka bir galaksinin bir yıldızının bir gezegeninde bizim zihnimiz yok. Orayı hiç bilmiyoruz. Ama orada da dağdan kopan bir kaya yere yuvarlanıyor. Gidip tüm gezegenlerde yerçekimi var mı diye kontrol etmemize gerek yok. Tam tersine bu materyalist yaklaşımdır. İdealist yaklaşım, başka mantıkların işlediği ideler alemi filan hayal eder. Link to post Sitelerde Paylaş
materyalistyobaz 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi Halla halla, o zaman karadeliklerin ışığı yansıtması gerekir. Varlıkları ortaya çıkıncaya kadar her şey ışığı az ya da çok yansıtır biliyorduk. Demek ki maddenin davranış biçimi değişince mantık da değişiyor. Link to post Sitelerde Paylaş
materyalistyobaz 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi Tam tersine bu materyalist yaklaşımdır. İdealist yaklaşım, başka mantıkların işlediği ideler alemi filan hayal eder. ? Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi Halla halla, o zaman karadeliklerin ışığı yansıtması gerekir. Bilmiyorsan öğreneceksin. Karadelikler ışığı yutar. Yerlerini maddeyi yutmadan önce olay ufkundan yayılan radyasyonla belirleriz. Olay ufkuna giren hiç bir şey, ışık dahil kaçamaz. Bilgisizlik üzerine mantık kurulmaz. Link to post Sitelerde Paylaş
materyalistyobaz 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi halla halla, karadelikler keşfedilmeden önce her şey ışığı yansıtır üzerine bir mantığın vardı? Hani evrenin her yerinde kaya yuvarlanıyor mu, ışık yansıyor mu diye bakmamıza gerek yoktu? Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi Ne demek her şey ışığı yansıtır mantığı yahu? Böyle bir mantık mı var? Bu mantık değil, bilgidir. Hayır şimdi şuradan ışık yansımıyor, demek orada bir şey yok diye mantık mı olur yahu? Orada bir şey görünmemesinin elli tane nedeni olabilir. Işık yansımıyorsa bir şey yoktur mantığını ilk kez duyuyorum. Yok böyle saçma mantık... Link to post Sitelerde Paylaş
Huzursuz Yolcu 0 Şubat 23, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 23, 2014 gönderildi bir şeyin mantıksız olduğunu bakarak mı anlıyoruz yoksa izlememiz gereken kurallar var mı Biz mantıksız derken neye göre diyoruz, daha öncesinde dış dünyadan edindiğimiz dış dünyanın zihnimizde karşılık bulan kurallar, bilgiler sistemine göre, değil mi? Tıbben öldüğü kesinleşen biri için biri kalkıp da bir zaman sonra yaşamaya başladı dese, yaşaması imkansız, söylediğin mantıksız deriz, daha önceki edindiğimiz bilgiler ışığında. Biri ben 2 ton ağırlığındaki kayayı kollarımla kaldırıyorum dese, inanmayız, mantık dışıdır bu, biliriz ki hiçbir insanın bu ağırlığı kaldırmasına gücü yetmez, bu bilgi aklımızda bu şekildedir, gerçeklikle ilişkili olarak. Örnekleri çoğaltabiliriz, gerçek hayatta karışılığını görmediğimiz, aklımızda mantıksız yorumuyla sonuçlanan bu örneklerde anlatılanlar gerçek olsaydı, mantığımızı tekrardan şekillendirmemiz gerekir,yeni bilgileri,kuralları zihnimize kodlamamız gerekirdi, diye düşünüyorum. Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Şubat 24, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 24, 2014 gönderildi Mantığı kuran bilgidir. Tüm bilgilerin total sonucu mantıktır. Bilimsel bilgi mantığı son derece sağlamlaştırmıştır. Bilim insanlığın sahip olduğu en değerli birikimdir. Değerini ölçmek olanaksızdır. Dünyadaki tüm mal ve para mevcudu, bilginin değerini ölçmekten çok çok uzak kalır. Bilginin değerini para birimiyle ölçmeye kalkışmak, evrenin büyüklüğünü cetvelle ölçmeye kalkışmaktan farksızdır. Bilgi, insan türünün ürettiği en yüksek değerdir. Link to post Sitelerde Paylaş
osho 0 Şubat 24, 2014 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 24, 2014 gönderildi (düzenlendi) Biz mantıksız derken neye göre diyoruz, daha öncesinde dış dünyadan edindiğimiz dış dünyanın zihnimizde karşılık bulan kurallar, bilgiler sistemine göre, değil mi? Tıbben öldüğü kesinleşen biri için biri kalkıp da bir zaman sonra yaşamaya başladı dese, yaşaması imkansız, söylediğin mantıksız deriz, daha önceki edindiğimiz bilgiler ışığında. Biri ben 2 ton ağırlığındaki kayayı kollarımla kaldırıyorum dese, inanmayız, mantık dışıdır bu, biliriz ki hiçbir insanın bu ağırlığı kaldırmasına gücü yetmez, bu bilgi aklımızda bu şekildedir, gerçeklikle ilişkili olarak. Örnekleri çoğaltabiliriz, gerçek hayatta karışılığını görmediğimiz, aklımızda mantıksız yorumuyla sonuçlanan bu örneklerde anlatılanlar gerçek olsaydı, mantığımızı tekrardan şekillendirmemiz gerekir,yeni bilgileri,kuralları zihnimize kodlamamız gerekirdi, diye düşünüyorum. o zaman sabit/değişmez mantık yoktur bilgide olduğu gibi geçerli ve geçersiz mantık vardır diyebilir miyiz örneğin şu anki geçerli mantığa göre bir nesne bir anda iki yerde bulunamaz ve üç noktalı bir daire olamaz ama bu mantık yanlışlanabilir diyebilir miyiz ve mantığın da yanlışlanabilirliği kabul edildiğinde bulanık mantık diye bir mantık türü ortaya çıkar mı Şubat 24, 2014 tarihinde osho tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
democrossian 0 Şubat 24, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 24, 2014 gönderildi Bulanık mantık (fuzzy logic) sayısal veri şifreleme teknolojisine ait lojik bir terimdir. Dijital şifreleme teknolojisinde kullanılır. Bununla bir kişiyi hem diri hem ölü, hem burada hem başka yerde yapmanın yolu yoktur. Fuzzy logic şifreleme, şifrenin belirlenimini ve bu yolla kırılmasını önlemek için sürekli değişken bir algoritma üzerine kurulması demektir. Kırmaya çalıştıkça değiştiği ve yenilendiği için kırıcı devrenin bu değişim hızına yetişmesini önleyerek şifre güvenliğini sağlar. Bulanık mantık diye bir kavram bir yerden kulağınıza çalındı diye insanlar aynı anda birden çok yerde oluyorlarmış, hem ölü hem hayatta oluyorlarmış gibi saçmalıklara kapılmayın. Link to post Sitelerde Paylaş
osho 0 Şubat 24, 2014 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 24, 2014 gönderildi o zaman şöyle bir soru ekleyeyim mantık ilkeleri değişmez midir Link to post Sitelerde Paylaş
Huzursuz Yolcu 0 Şubat 24, 2014 gönderildi Raporla Share Şubat 24, 2014 gönderildi Bulanık mantık (fuzzy logic) sayısal veri şifreleme teknolojisine ait lojik bir terimdir. Dijital şifreleme teknolojisinde kullanılır. Bununla bir kişiyi hem diri hem ölü, hem burada hem başka yerde yapmanın yolu yoktur. Fuzzy logic şifreleme, şifrenin belirlenimini ve bu yolla kırılmasını önlemek için sürekli değişken bir algoritma üzerine kurulması demektir. Kırmaya çalıştıkça değiştiği ve yenilendiği için kırıcı devrenin bu değişim hızına yetişmesini önleyerek şifre güvenliğini sağlar. Bulanık mantık diye bir kavram bir yerden kulağınıza çalındı diye insanlar aynı anda birden çok yerde oluyorlarmış, hem ölü hem hayatta oluyorlarmış gibi saçmalıklara kapılmayın. Bak bu da var: Alıntı: BULANIK MANTIK Mantık, antik çağdan günümüze dek gelişmeler gösterdi (1). Kendini zamanın gereklerine uydurmaya çalıştı. Bulanık mantık, onun gelişimindeki son aşamalardan birisidir. Klasik mantıklarda, bir önerme (2) ya ‘doğru’ ya da ‘yanlış’ olarak kabul edilir. Üçüncü bir durumun gerçekleşmesinin imkansız olduğu varsayılır, ve çoğu zaman bu tür durumlar ‘paradoks’ olarak adlandırılır. Diğer bir deyişle, doğruluk, önermeleri, {Yanlış, Doğru}, veya sayısal olarak {0, 1} (3), kümesinin elemanlarıyla ilişkilendiren bir küme olarak görülebilir. Bulanık mantığın ardındaki temel fikir, bir önermenin ‘doğru’, ‘yanlış’, ‘çok doğru’, ‘çok yanlış’, ‘çok çok doğru’, ‘çok çok yanlış’, ‘yaklaşık olarak doğru’, ‘yaklaşık olarak yanlış’, v.b. gibi, olabileceğidir. Diğer bir deyişle, doğruluk, önermelerle, klasik yanlış ve doğru arasındaki sonsuz sayıdaki doğruluk değerlerini içeren bir kümedeki değerler, ya da sayısal olarak [0, 1] (4) gerçel sayı aralığıyla ilişkilendiren bir fonksiyondur (5). Bu, Zadeh’in bulanık kümeler üzerindeki ilk çalışmasının bir sonucudur. Mantık ve kümeler arasındaki ilişkiden biraz ileride bahsedilecektir. Bulanık mantığı tanımlamanın belki de en basit yolu, yaklaşımsal nedensellemenin bir mantığı olduğunu söylemektir. Belirleyici özellikleri : a. ‘doğru, çok doğru, az çok doğru, daha doğru, doğru değil, yanlış, çok doğru değil, ve çok yanlış’ gibi sözel olarak ifade edilen (ya da sayısal olarak [0,1] gerçel sayı aralığında yer alan) doğruluk değerlerine sahip oluşu (bu, belirsizlik içeren doğruluk tablolarını da beraberinde getirir), ve b. geçerliliği kesin değil, fakat yaklaşık olan çıkarım kurallarına sahip oluşudur. Bunlardan dolayı, bulanık mantık, klasik Aristo mantığından tümevarımsal mantıklara, küme-değerli doğruluk değerlerine sahip çok değerli mantıklara, diğer mantık sistemlerinden belirgin bir şekilde ayrılır. Bulanık mantığın doğruluk tabloları, ve çıkarım kuralları a. belirsizlik içerir, ve b. ‘doğru’ ve ‘yanlış’a yüklenen anlamlara olduğu kadar, bu anlamları güçlendirmek ya da zayıflatmakta kullanılan ‘çok, oldukça, daha çok, daha az’ gibi niceleyicilere yüklenen anlamlara da bağlıdır. Nedensellemede, ağırlıklı olarak çıkarımlardan yararlanılır. |=>, bir tür koşullu önerme bağlacı olsun. b, bir önerme ve a, onun koşulu olsun. ‘a |=> b’, ‘a ise b’ diye okunur, ve genel olarak, klasik mantık sistemlerinde a koşulunun (önermesinin) doğru olması durumunda b önermesinin de doğru olacağına işaret eder. Çok değerli mantıklarda, bu tür bir ilişkide a’nın doğruluk değerinin b’nin doğruluk değeri üzerinde ne tür etki yaratacağının özel olarak tanımlanması gerekir. Bulanık mantıkta, bu tür ilişkilere dayalı çıkarım yapmak, örneğin v(.), parametresi olacak önerme ya da önermelerin doğruluk değerini gösterecek şekilde, v(a)’yı ve v(a |=> ’yi biliyorken, v(’nin değerini bulmak, diğer çok-değerli mantıklarda olduğundan biraz daha karmaşıktır. Yaklaşımsal çıkarım yaparken, doğrulukla, kesinliğin aynı doğrultuda ilerleyeceğini görmek güç değildir. Koşula bağlı önermelerin doğruluğu, daima koşullarının doğruluğundan daha az hassasiyete sahiptir.'' Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts