Jump to content

Evrimsel çıkmaz


Recommended Posts

Sevgili sağduyu bu cevabını okurken senin alkollü olduğunu veya şaka yaptığını düşündüm. Beyin böylemi çalıştırılıyor? Yaratıcı deyince senin aklına sanayide kaportacı mı geliyor? Elbette böyle mucizeleri her şeyi bilen yapar.

Tasarım ortaya yeni bir şey koymak değil mi? Her şeyi ezelden beri bilen bir varlık ortaya kendisinin bilmediği yeni bir şey koyabilir mi?

Ezelden beri her şeyi bilen bir varlık düşünemez, akıl edemez, ortaya yeni bir fikir koyamaz, sadece yapması gerekenleri sırayla yapan bir robot gibidir. Her şeyi bilen bir varlık kendisinde olan bilginin dışına çıkamaz mesela Allah 611 yılında Muhammed'i elçi seçmek zorundaydı, bu eylemin bilgisi ezelden beri kendisindeydi, ona düşen sırası geldiğinde bu eylemi gerçekleştirmekten ibarettir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 950
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Sayın kavat neden bu kadar önyargılısın? Evet Allah istese tek bir spermde gönderirdi ama bakın neden bu kadar çok sayıda oldukları ile ilgili müthiş bir keşif yapılmış. Tek bir sperm yerine bir beyne bile sahip olmayan hücre paketlerinin takım çalışması yapması çok daha büyük bir tasarım ve mucize değil mi? Çoğunun ölmesinde belki de bilmediğimiz başka mucizeler de vardır.

SPERMLER TAKIM ÇALIŞMASI YAPIYOR!!!

Harvard Üniversitesi'nden genetikçi Heidi Fisher, bu şekilde oluşan sperm kümelerinin, tekil hücrelerden çok daha hızlı hareket ettiğini belirtiyor.

Fisher konu hakkında şöyle konuşuyor, "Basit bir hücrenin böyle bir davranışı göstermesi oldukça ilginç. Spermlerin şu ana kadar, hızlı bir kuyruktan ve paketlenmiş bir DNA'dan ibaret olduğunu düşünüyorduk. Artık biliyoruz ki çok daha karmaşık örgütlenme davranışları gösterebiliyorlar."

Spermlerin bu şekilde örgütlenmesinin altında, güçlü bir "tanıma" sistemi yatıyor. Fisher'ın dediğine göre, mükemmel çalışan bu tanıma sistemi ile, sadece aynı bireyin spermleri küme oluşturabiliyor. Genetik olarak birbirine çok yakın farelerin spermleri bile bu şekilde karışmıyor.

Sperm Takım Çalışması:

Fisher ve çalışma arkadaşı Hopi Hoekstra, iki adet fare türü üzerinde çalıştı. Bunlardan "Oldfield fareleri" tek-eşli (monogami) bir hayat sürdürürken; "Beyaz ayaklı fareler" çok-eşli bir yaşam tarzına sahip. Bu "beyaz ayaklı farelerin" dişilerinin sık aralıklarla birden çok erkek ile beraber olduğu biliniyor. Öyle ki, dişiler bir dakika içinde 3-4 erkek ile birlikte olabiliyor.

Araştırma takımı, her türe ait birkaç bireyden sperm örneklerini toplamış. Ve bu farklı sperm örneklerini farklı kombinasyonlarda birbiriyle karıştırmış. Örneğin bir deneyde, iki farklı türe ait spermleri karıştırırken; diğer bir deneyde aynı türe mensup farklı bireylerin spermleri karıştırılmış.

Farklı tür ve bireylere ait spermler farklı renkte boyanmış. Morötesi ışık altında biri yeşil ile parlarken diğeri kırmızı olarak parlaması sağlanmış. Bu şekilde spermleri birbirinden ayırmak mümkün olmuş.

Gerçekleştirilen tüm deneylerin sonucunda, "Beyaz ayaklı fareler"de aynı bireye ait spermlerin küme oluşturduğu ve bu kümelerin bireysel,tekil spermlerden daha hızlı hareket ettiği gözlemlenmiş. Bu tür farelerde, sadece aynı bireye ait spermler,n küme oluşturduğu görülmüş.

Allah istese(!) tek sperm gönderir(miş)..yersen

Neden bu kadar çok oldukları ile ilgili müthiş bir keşif yapılmışmış..

Sana dedik; "chemotaxis-thermotaxis..hatta yeri gelmişken "quorum sensing" diye birşey de var.." diye..ama nerdee..

Ödevlerine çalışmayınca da böyle oluyor işte..

....

O keşif tanrının da tabiat kanunlarına eşşek gibi boyun eğmek zorunda kalmakta olduğundan başka birşey göstermiyor..

Tekil spermleri hızlı hareket ettirmeyi beceremeyen tasarımcı, onları kümeleştirmek zorunda kalıyor..

Allah isteseymiş..yok öyle yağma..

O zaman bu işin sonu yok;

Muntazam gözükenler onun işi, e peki tamam.

Sperm örneğinde olduğu gibi beceriksiz ve ahmakça olanları da "o öyle istediği için" öyle..vay vay vay...biz de yedik..

Her yol tanrıya çıkıyor..kıvır babam kıvır.

Dansözlüğün, omurgasızlığın, pişkinliğin böylesi..

Mükemmeliği tanrıya yaslayacaksanız, ahmaklıkların da hesabını vereceksiniz..

Allah dediğin o spermleri doğasına aykırı bir şekilde tekil olarak da aynı hızı verir..Bizim de ağzımızı açık bırakır..Deriz ki "tabiat kanunlarına göre böyle olmaması gerekirdi.." Ama ne yazık ki değil..

Tanrı mat oldu.

Tanrı bunca müsrifçe düzene göbeğini çatlatmış olmasına karşılık, döllenmeyle sonuçlanmayan her birleşmede mat oluyor..

Tanrı spermlere saldıran bağışıklık sisteminde mat oluyor..Her nasılsa dişi bünyesi bu spermleri pek de hoş karşılamıyor, neden ola ki?

Tanrı bunu da mı becerememiş yoksa..? Evet bunu da beceremeyip seksen tane düzenekle kulağımızı tersten göstermeye çalışmış..O da her seferinde tutmuyor.

Tanrı kadınların her ay boşa attığı yumurtalarında da mat oluyor..düzeneğe bak hizaya gel..

Tanrı her bir sakat doğumda mat oluyor..Tanrı kısır erkek ve kadınlarda mat oluyor... ... .

Verdiğin örnekler tam aksine; tanrının beceriksiz bir tasarımcı olduğuna dair her türlü doneyi içeriyor.

Ama kafası çalışanlar için.

Tek bir örnek gösteremezsiniz ki, olasılık dışı olsun, tabiatta doğasına aykırı hareket eden tek bir unsur olsun..

Bunu tanrı bile beceremiyor..

Kaç bakalım elest efendi, bakalım kuyruğu kıstırıp nereye kadar kaçacaksın.. :)

Tüm cahil teistler de elest'ten ibret alsın..

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili sağduyu bu cevabını okurken senin alkollü olduğunu veya şaka yaptığını düşündüm. Beyin böylemi çalıştırılıyor? Yaratıcı deyince senin aklına sanayide kaportacı mı geliyor? Elbette böyle mucizeleri her şeyi bilen yapar.

Portakalı soydum içinden kurt çıktı portakalın kabuğunda hiç delik yoktu demekki onu oraya Allah koydu bu bir işaret.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bilimsel mantıklı cevap verin.

Sen aptalsın bilader. Seni akıllı diye karşısına alıp laf söylemeye tenezzül etmek hata. Sen ne zaman dağa çıkıp yabani armut bulup yedin acaba? Hiç bir zaman. Seni arap masalcıları fena keklemişler. Aptal olmasan böyle feci keklenmezdin. Kafadan atmayla uyduruk arap putu allahını savunmaya bayılıyorsun. Çünkü onu savundukça bonusundaki huriler artıyor hayali ile yaşıyorsun.

Senin gibi aptallarla konuşmak boşa harcanan zamandır. Ben aklı çalışanlara söylüyorum:

Ben dağa çıkmayı çok severim, amatör dağcıyım. Dağda yabani elma armutlar bulur yerim. Fındık büyüklüğünde, sert ve tahta kadar tatsızdırlar. Onları yemenin tek gerekçesi, zor ulaşıldıkları içindir. Dağa çıkınca yiyorsun. Şehirde önüne koysalar dalga mı geçiyorsun diye elinin tersiyle itersin. Olay bu...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Allah istese(!) tek sperm gönderir(miş)..yersen

Neden bu kadar çok oldukları ile ilgili müthiş bir keşif yapılmışmış..

Sana dedik; "chemotaxis-thermotaxis..hatta yeri gelmişken "quorum sensing" diye birşey de var.." diye..ama nerdee..

Ödevlerine çalışmayınca da böyle oluyor işte..

....

O keşif tanrının da tabiat kanunlarına eşşek gibi boyun eğmek zorunda kalmakta olduğundan başka birşey göstermiyor..

Tekil spermleri hızlı hareket ettirmeyi beceremeyen tasarımcı, onları kümeleştirmek zorunda kalıyor..

Allah isteseymiş..yok öyle yağma..

O zaman bu işin sonu yok;

Muntazam gözükenler onun işi, e peki tamam.

Sperm örneğinde olduğu gibi beceriksiz ve ahmakça olanları da "o öyle istediği için" öyle..vay vay vay...biz de yedik..

Her yol tanrıya çıkıyor..kıvır babam kıvır.

Dansözlüğün, omurgasızlığın, pişkinliğin böylesi..

Mükemmeliği tanrıya yaslayacaksanız, ahmaklıkların da hesabını vereceksiniz..

Allah dediğin o spermleri doğasına aykırı bir şekilde tekil olarak da aynı hızı verir..Bizim de ağzımızı açık bırakır..Deriz ki "tabiat kanunlarına göre böyle olmaması gerekirdi.." Ama ne yazık ki değil..

Tanrı mat oldu.

Tanrı bunca müsrifçe düzene göbeğini çatlatmış olmasına karşılık, döllenmeyle sonuçlanmayan her birleşmede mat oluyor..

Tanrı spermlere saldıran bağışıklık sisteminde mat oluyor..Her nasılsa dişi bünyesi bu spermleri pek de hoş karşılamıyor, neden ola ki?

Tanrı bunu da mı becerememiş yoksa..? Evet bunu da beceremeyip seksen tane düzenekle kulağımızı tersten göstermeye çalışmış..O da her seferinde tutmuyor.

Tanrı kadınların her ay boşa attığı yumurtalarında da mat oluyor..düzeneğe bak hizaya gel..

Tanrı her bir sakat doğumda mat oluyor..Tanrı kısır erkek ve kadınlarda mat oluyor... ... .

Verdiğin örnekler tam aksine; tanrının beceriksiz bir tasarımcı olduğuna dair her türlü doneyi içeriyor.

Ama kafası çalışanlar için.

Tek bir örnek gösteremezsiniz ki, olasılık dışı olsun, tabiatta doğasına aykırı hareket eden tek bir unsur olsun..

Bunu tanrı bile beceremiyor..

Kaç bakalım elest efendi, bakalım kuyruğu kıstırıp nereye kadar kaçacaksın.. :)

Tüm cahil teistler de elest'ten ibret alsın..

Sayın teflon bunlar ciddi konular. Sizin yaptınız gibi sağdan soldan bir kaç bilimsel terim aşırıp bir şeylerden anlıyormuş rolleri kesmekle olmuyor bu işler. Bu trajikomik çırpınışlarınızın kimseye faydası yok.
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın kavat neden bu kadar önyargılısın? Evet Allah istese tek bir spermde gönderirdi ama bakın neden bu kadar çok sayıda oldukları ile ilgili müthiş bir keşif yapılmış. Tek bir sperm yerine bir beyne bile sahip olmayan hücre paketlerinin takım çalışması yapması çok daha büyük bir tasarım ve mucize değil mi? Çoğunun ölmesinde belki de bilmediğimiz başka mucizeler de vardır.

Önyargılı olduğumu nereden çıkardınız ?

Mucize mi?. Hayır efendim, herşeye gücü yeten kudretli ilahi bir varlığın acizliğini gösterir.

13 milyarlık bir zaman birimini gözardı etmeyiniz. Sözünü ettiğiniz ilahi varlığın bu kadar uzun bir zamana ihtiyacı olmamalı.

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın teflon bunlar ciddi konular. Sizin yaptınız gibi sağdan soldan bir kaç bilimsel terim aşırıp bir şeylerden anlıyormuş rolleri kesmekle olmuyor bu işler. Bu trajikomik çırpınışlarınızın kimseye faydası yok.

Elbette ciddi konular, böyle ciddi konuların arap-yahudi masalları ile sulandırılmaması lazım ki, dincilerin yaptığı da tam olarak budur. Gidip eski cahil arap yahudi masallarına gözü kapalı inanıyorsunuz, sizin hayatınızı kolaylaştıran, ekmek sağlayan, çoğu durumda ölümden bile kurtaran bilime sırt dönüyorsunuz. İşte bu tarihteki en büyük ikiyüzlülük, en büyük nankörlüktür. Ne zaman bilimle din çakışsa sizin gibiler her zaman sakallı cahillerin peşine takılıp bilim adamlarını yalnız bırakıyorsunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın teflon bunlar ciddi konular. Sizin yaptınız gibi sağdan soldan bir kaç bilimsel terim aşırıp bir şeylerden anlıyormuş rolleri kesmekle olmuyor bu işler. Bu trajikomik çırpınışlarınızın kimseye faydası yok.

Bence de burada çırpınan bir kişi var evet. Daha doğrusu çırpınmayı bile beceremeyen, çırpınmaktan dahi aciz..

Her neyse..

Önemli olan benim neyi bilip neyi bilmediğim değil, elest.

Önemli olan, benim her durumda bunları buraya getirebiliyor olmam. Çok daha fazlasını da getirebilirim. Zaten bunun bilincinde yazıyorum.

Arkamı çok önceleri sağlama aldım. Merak etme.

Ama önemli olan, elest; önemli olan, eğer ben getirebiliyorsam, senin de bunu yapabilecek durumda olman. Sen ve senin gibilerin..

Birşey ya da çok şey biliyor olsam da, hiçbir halttan anlamıyor olsam da,

Bilgi orada.

Ben getiriyorum, sen susuyorsun.

En başından beri anlatmaya çalıştığım şey bu. Israrla..

Susuyorsun. İşte yüzün burada. hayırsa "hayır" de..

İki soru üst üste sorunca dut yemiş bülbüle dönüyorsunuz..Her biriniz. İstisnasız..

Kaç tane soru, yorum birikti orada, farkında mısın? (Sadece benimkiler değil; bu başlığa zahmet edip de yorum, bilgi ve fikirlerini getiren herkesinki)

Gayet de farkındasın. Farkındasınız..

Kimi kandırıyorsun?

Beni mi? Kendini mi? Yoksa bu başlığı okumuş ve bundan sonra okuyacak olan beher ziyarteçiyi mi?

Şu ana kadar sadece; hiçbir soruya, bilgiye, yoruma ya da fikire bir karşılığın olmadığını gösterdin. Ötesini değil..

Rol kesmekmiş falan umurumda değil. Senin ilkokul düzeyine de inecek değilim.

Sizin sonu gelmeyen, boş atıp dolu tutturmaya çalışan kör sorularınıza kimse ne cevap vermekle yükümlü, ne cevap vermek zorunda, ne de herhangi bir şeyi ispat etmek gibi bir mecburiyeti var..

Ama arkadaş, biraz olsun kafanızı çalıştırın, biraz olsun "önce öğrenin", araştırın, soru sormadan önce bir ya da birkaç adım sonrasını da hesap edin..

Hiç mi rahatsızlık duymuyorsunuz? Hiç mi utanmıyorsunuz? Hiç mi rahatsızlık duymuyorsunuz?

O kadar laf ettik; belki biraz alınır, gururun incinir, galeyana gelir de cevap yazarsın diye..

Sen hiç tınmadın bile. Kusura bakma ama hala bön bön bakıp duruyorsun..

Ve orada sadece bilgiler ya da aşırmalar(!) :) yok. Fikirler, yorumlar ve bir bakış açısı da var.

Şimdi, eğer biraz samimi isen, eğer ki niyetin gerçekten bağcıyı dövmek değil de üzüm yemek ise,

Sen de cevap, bilgi, fikir ve yorum üretirsin

Biz de devam ederiz.

Bu forum bunun için burada.

Biz de elimizden geldiğince, naçizane, buna vesile olmaya çalışanlarız.

Ya da, yine kendi çapında demogojini yaparak kaçak dövüşmeye devam edersin.

Şu ana kadar yaptığın gibi. Şu ana kadar başka hiçbirşey yap(a)madığın gibi.

Bıkmadın mı aynı şeyleri yazıp durmaktan. Susup büzüşmekten..

Bıkmadın mı, bilinmeyenden nemalanmaya çalışmaktan..?

Dr.kemal buna cesaret edemedi. Edemiyor. Ama örneğin, "Cavalry" kullanıcısında ise -her ne olursa olsun- bir noktadan sonra gayet güzel ilerlemiştik. Hiç yoktan iyidir.

Yani umut var. Kimsenin de bir yere kaçtığı yok. Buyrun aynı sofradan beraber yiyelim.

Velhasılı;

Tekrar ediyorum. Bu evren ve evrenin başından beri olagelmiş hiç birşey, bizi bir "tanrıya" götürmüyor.

Hatta tam aksi sonuca ulaştırıyor. Görünürde bir tanrı "yok"

Ve tekrar ediyorum: gerçekler bizim, hezeyanlar ise sizin tarafınızda.

Biz elimizdekilerle hareket ediyoruz. Ne acıdır ki siz, "bilinmeyenlerle"....

Balık yemeyi bırakıp, biraz olsun da "balık tutmayı" öğrenmeye çalışın arkadaş.

Sonrasına hep beraber bakarız..

Benim öncelikli beklentim budur.

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Evrimi bilim adamları tartışmaz. Daha doğrusu bilim adamları evrim var mıdır, yok mudur diye tartışmaz. Evrim nasıl olmuştur diye tartışır. Evrimin var olup olmadığını tartışanlar hala dinin etkisinden kurtulamamış, evrime karşi çıkarak farkında olmadan bilime, gelişmeye ve uygarlığa karşı çıkan, içlerinde iyi niyetli ve halk için iyilik yaptıklarını zanneden, fakat bu uğurda, topluma ve insan uygarlığına en büyük kötülüğü yaptıklarının ve geriliğe, karanlık çağlara, ilkelliğe, cahilliğe ve despotluğa yol açtıklarının bilincinde olmayan dinci kesimdir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...