Evrimsel çıkmaz

[depresyon_ 0]

Ayrıca bize link olarak verdiğiniz protein davranışının bilgisini çözüp insanlığa anlatan aynı bilim insanları aynı zamanda evrimin de gerçek bir olgu olduğunu her gün ispatlıyorlar.

Bu benim en komik bulduğum olaylardan biridir. Ateizm çöktü, Darwinizm bitti gibi laflar edilirken kaynak hep evrimci ve genelde Ateist bilim adamlarının bulguları oluyor. Ha onlar anlayamamış Ateizmin çöktüğünü Darwinzm'in bittiğini sen ispatladıklarını söylüyorsun. Garip, tımarhanelik bir şey aslında.

[optimum 0]

Lenski deneyi evrimi kanıtlamıştır. Siz istediğiniz kadar kendinizi yırtın, evrim yok diye. Adamlar olmayacak şey için milyon dolarlar bayılıyor. Keşke gelip size sorsalarmış, o kadar masraftan kurtulurlardı.

Ayrıca Miller Deneyi'ni basitçe anlatmak gerekirse cam tencerede su kaynatarak canlılığın yapıtaşını okuşturmuş. Tabii ya adam isteseydi laboratuar koşullarında sıfırdan yeni tür canlı bile üretirdi değil mi?

Un su koyarak hamur oluyormuş. Bu seviyeyle bilim mi tartışılır zaten. Bir de bilgim var diyorsunuz. Harun Yahya tarzında sitelerde takılacağınıza biraz gidip biyoloji kitabı okuyun.

Bir de diyorsunuz ki "Ateistler bizimle alay ediyor." Sizin yüzünüzden ateistler tüm inançlıları böyle sanıyor.

Eğer canlılığın yapıtaşı aynı değilse nasıl insana domuz kalbinden üretilen kalp kapakçığını takıyorlar:http://www.ntvmsnbc.com/id/25244500/

Üstelik yasaksa vardır bir hikmeti dediğimiz domuzdan yapılmış bir kalp kapakçığı.

Siz inançlı biri değilsiniz. Ya da neye inandığınızı bilmiyorsunuz.

Forumdan biri bile olabilirsin. Daha önce oldu çünkü. İnançlı biri böyle konuşmaz

Neyse konumuz bu değil. Bu kadar celallenme sebebin nedir?

Evrimi deney ortamında mı ispatlayacaksınız? 20 yıl bakteriye glikoz verip izlemek "Doğal Koşullardaki" evrime ters değil midir?

Neyi savunduğunuz bile bilmiyorsunuz. İnançlı biri evrimin e sine bile itimat etmez..

[optimum 0]

Esas komedi şu; bilim bunu buldu diye bilime mal etmek.

Yahu zaten vardı bilinmiyordu. Bulanları tebrik etmekle beraber İlk Tasarlayana İlk Yaradana hamdetmek gerek.

Siz bunu hiç anlamayacakmısınız..

[depresyon_ 0]

Esas komedi şu; bilim bunu buldu diye bilime mal etmek.

Yahu zaten vardı bilinmiyordu. Bulanları tebrik etmekle beraber İlk Tasarlayana İlk Yaradana hamdetmek gerek.

Siz bunu hiç anlamayacakmısınız..

Ben Gök Tanrı'ya hamd ediyorum kardeş, bunu hiç anlayamacak mısın?

[sertanyaril 0]

Siz inançlı biri değilsiniz. Ya da neye inandığınızı bilmiyorsunuz.

Forumdan biri bile olabilirsin. Daha önce oldu çünkü. İnançlı biri böyle konuşmaz

Neyse konumuz bu değil. Bu kadar celallenme sebebin nedir?

Evrimi deney ortamında mı ispatlayacaksınız? 20 yıl bakteriye glikoz verip izlemek "Doğal Koşullardaki" evrime ters değil midir?

Neyi savunduğunuz bile bilmiyorsunuz. İnançlı biri evrimin e sine bile itimat etmez..

İnançlı olup olmadığımı sizden öğrenecek değilim kusura bakmayın. Bilmediğiniz, tanımadığınız insanlar hakkında da atıp tutmayınız lütfen. Benim gözümde araştırmayan, öğrenmeyen kişiler inançlı değildir. Araştırmayan, bilmeyen, anlamayan insanlar inançlı olsa ne olur? Onu biraz zorlamayla her şeye inandırabilirsiniz çünkü.

İkincisi bilim hakkında hiçbir şey bilmediğiniz de şu cümlelerinizden anlaşılıyor: "Evrimi deney ortamında mı ispatlayacaksınız? 20 yıl bakteriye glikoz verip izlemek "Doğal Koşullardaki" evrime ters değil midir?"

Hayır değildir. Bilim insanları canlıların doğal ortamını deneysel olarak laboratuvarlarda az-çok karşılayabilirler. Bu ne kadar doğrudur değildir, orasını bilim insanları zaten kendi aralarında tartışıyorlar ve sonucun bilim açısından tutarlı bir mertebe gösterdiğine karar vermişler. Üstelik böyle kısıtlı bir ortamda bile evrimleşebilmişse bir canlı, doğada hesaba katılmayan daha birçok faktörle daha da kolay evrimleşebilir.

Üstelik evrim sadece laboratuvar ortamında ispatlanmıyor. Bulunan binlerce fosil var. Bu fosillerin kendi aralarındaki ilişkiler bile evrimi açıklamaya yetiyor bilim insanları açısından.

Yani başlangıç cümleme geri dönüyorum:

Sizinle evrim konusunda tartışmamızın bir anlamı yok. Size evrimi öğretmemizin de bir anlamı yok. Sonuçta bundan sonra gidip evrim üzerinde ihtisas yapmayacaksınız. Evrim yoktur deseniz de bilim adamları siz ve sizin gibileri umursamayacaklar. Zaten bir süre sonra Arap medeniyeti petrolü bittiği zaman çökeceğinden İslam Dünyası da bilime yönelmek zorunda kalacak. Bilime yönelince de evrimi inançlarına entegre etmek zorunda kalacaklar. Bunun sembolizme kadar yolu var. Bilim olduğu için bunun sembolizme kadar yolu var.

Ayrıca bize link olarak verdiğiniz protein davranışının bilgisini çözüp insanlığa anlatan aynı bilim insanları aynı zamanda evrimin de gerçek bir olgu olduğunu her gün ispatlıyorlar.

[optimum 0]

İnançlı olup olmadığımı sizden öğrenecek değilim kusura bakmayın. Bilmediğiniz, tanımadığınız insanlar hakkında da atıp tutmayınız lütfen. Benim gözümde araştırmayan, öğrenmeyen kişiler inançlı değildir. Araştırmayan, bilmeyen, anlamayan insanlar inançlı olsa ne olur? Onu biraz zorlamayla her şeye inandırabilirsiniz çünkü.

İkincisi bilim hakkında hiçbir şey bilmediğiniz de şu cümlelerinizden anlaşılıyor: "Evrimi deney ortamında mı ispatlayacaksınız? 20 yıl bakteriye glikoz verip izlemek "Doğal Koşullardaki" evrime ters değil midir?"

Hayır değildir. Bilim insanları canlıların doğal ortamını deneysel olarak laboratuvarlarda az-çok karşılayabilirler. Bu ne kadar doğrudur değildir, orasını bilim insanları zaten kendi aralarında tartışıyorlar ve sonucun bilim açısından tutarlı bir mertebe gösterdiğine karar vermişler. Üstelik böyle kısıtlı bir ortamda bile evrimleşebilmişse bir canlı, doğada hesaba katılmayan daha birçok faktörle daha da kolay evrimleşebilir.

Üstelik evrim sadece laboratuvar ortamında ispatlanmıyor. Bulunan binlerce fosil var. Bu fosillerin kendi aralarındaki ilişkiler bile evrimi açıklamaya yetiyor bilim insanları açısından.

Yani başlangıç cümleme geri dönüyorum:

Sizinle evrim konusunda tartışmamızın bir anlamı yok. Size evrimi öğretmemizin de bir anlamı yok. Sonuçta bundan sonra gidip evrim üzerinde ihtisas yapmayacaksınız. Evrim yoktur deseniz de bilim adamları siz ve sizin gibileri umursamayacaklar. Zaten bir süre sonra Arap medeniyeti petrolü bittiği zaman çökeceğinden İslam Dünyası da bilime yönelmek zorunda kalacak. Bilime yönelince de evrimi inançlarına entegre etmek zorunda kalacaklar. Bunun sembolizme kadar yolu var. Bilim olduğu için bunun sembolizme kadar yolu var.

Ayrıca bize link olarak verdiğiniz protein davranışının bilgisini çözüp insanlığa anlatan aynı bilim insanları aynı zamanda evrimin de gerçek bir olgu olduğunu her gün ispatlıyorlar.

Evrimin tartışılacak bir yönü yok zaten.

Selametle kalın inançlı kardeşim.

[sertanyaril 0]

Esas komedi şu; bilim bunu buldu diye bilime mal etmek.

Yahu zaten vardı bilinmiyordu. Bulanları tebrik etmekle beraber İlk Tasarlayana İlk Yaradana hamdetmek gerek.

Siz bunu hiç anlamayacakmısınız..

Daha ne demek istediğimi bile anlamamışsınız. Demek istediğim kısaca şuydu: Bu protein olayını keşfedip size anlatan adam evrimi de doğruluyor. Siz o adamdan öğrendiğiniz bilgilerle aynı adama, "Sen yalancısın, evrim yok," diyorsunuz. "Bak, protein böyle yürür mü evrimle," diyorsunuz. İşte komedi burada asıl. Buradaki ironiyi anlamamışsınız. Açıklamam gerekti ya artık ne diyeyim.

Nisan 18, 2014 tarihinde sertanyaril tarafından düzenlendi

[optimum 0]

Kurbağalardaki mükemmel Mekanizma:

Kurbağalar deyince, bir defada üçbin tane yumurtlayanlarından bahsetmeyeceğiz. Döllenmiş yumurtaları yutarak onları ses kesesinde, fakat ses çıkarmadan ve hiç-birşey yemeden büyütüp, iki hafta sonra ağzından doğum yapan erkek kurbağalardan da bahsetmeyeceğiz. Hele, ne yapıp edip döllenmiş yumurtaları kendi sırtı üzerine düşüren ve derisinin o kısmını eriterek yumurtaları derisinin altına yerleştiren, onları kendi kanıyla, canıyla besleyen erkek kurbağalardan; babalarının sırtını büyük acılar vererek parçalayan ve böylelikle dünyaya gelebilen kurbağa yavrularından da bahsetmeyeceğiz. Neden mi bahsedeceğiz? Kurbağanın kışın soğuklarda donmamak için, 60 katına çıkan glikozu potansiyel enerji olarak kullanmasından...

Evet tabiatta, kışın aşırı soğuklarda donmamak için vücutlarını dondurarak hayatta kalabilme kabiliyeti verilen omurgalı hayvanların en meşhuru kurbağadır.

İlim adamlarının, dikkatlerini, bu hayvanların üzerinde toplamalarının sebebi, insan organlarını dondurarak muhafaza etmede en büyük yardımı kurbağa fizyolojisi sağlayacağından, Ottova, Carleton Üniversitesince yapılan araştırmalarda, Orman Kurbağası (Rana Sylvatica)nın aşırı kış soğuklarındaki stratejisi tesbit edilmeye çalışılmıştır. Orman kurbağası, kış uykusuna soğuktan iyi korunmuş sığmaklarda yatar. Nadir de olsa, sıfırın altındaki ürpertici soğuklara maruz kalabilir. Fakat böyle bir durumda ona, vücudundaki sıvıları, daha ılık havalar gelene kadar dondurması ilham edilmiştir.

Kışın donmakta olan kurbağa, adeta taş gibidir; gözlen matlaşır, vücudu katılaşır, kalp atışı ve nefes alma iptal edilip sıcak günler gelene kadar durdurulur. Fakat, iç organlar donmadan muhafaza edilir. Sinir sistemi faaliyeti durur. Bu esnada besin ve oksijen alışverişi dahi olmaz. Havalar hafifçe ısınmaya görsün, kurbağa bir gün gibi kısa bir zamanda, hemen eski haline kavuşur. Eğer, donma çok şiddetli ve uzun süreli olursa, çözünme de uzayabilir.

Donmaya dayanabilen hayvanlar, sadece hücrelerinin dış kısmındaki sıvıların dondurulmasıyla hayatta kalabilirler. Eğer buz, hücre içine nüfuz ederse, o canlı ölür. Tam anlaşılmasa da, bu tür bir ölümden kurtulma, "cryoprotectant" isimli hususi bir kimyevi madde ifrazı ile gerçekleşir. Bu "koruyucu bileşikler"'den en çok biIineni gliserol'dür ki, memelilere ait spermatozoa (tohum)ların dondurularak depolanmasında kullanılır. Diğer, birkaç tür koruyucu bileşik daha bilinmektedir. Fakat bunlar hususen , böceklere verilmiştir.

Orman kurbağasına gelince o, koruyucu bileşik olarak glikoz kullanır. Fakat, glikozun devreye girişi çok şaşırtıcı bir şekilde gerçekleşir. Diğer hayvanlardan soğuğa dayanabilen bir grup böcekde de, her sonbaharda koruyucu bileşiklerini temin edecek sistem, uykuya yatmadan önce otomatik olarak çalışır. Fakat kurbağa, kış uykusu sırasında sıcaklık sıfırın altına düşmeyecek gibi davranır. Böylece, kendisini öldürecek kadar bir soğuk gelmeden, metabolik enerjisini israf etmez. Fakat, sıfırın altında soğuklar başlarsa, kurbağa ikaz edilir. Karaciğerinde depo ettiği ve bir tür karbonhidrat olan glikojenin bozulan dengesine, büyük bir takviye yapılır. Bu, normal şartlarda kurbağa kanındaki glikoz miktarının 60 katı kadar bir ani artış ile sağlanır. Kurbağaya, normal yolla ekstra bir biyokimyevi faaliyet başlatması tenbih edilir. Ve o, bunu, yeni bir çerçevede devreye sokar.

Kurbağanın kışı yenen stratejisi, çok tesirli ve son derece harikadır. Ama, bir takım garip yönleri de var. Orman kurbağalarının, soğuğun şiddetinden korunması için kanındaki glikoz seviyesinin artması neticesinde glikoz konsantrasyonu mililitrede 185 micromole ulaşır.

Bilim adamları, kurbağanın bu fizyolojik duruma nasıl geçtiğini hâla çözemediklerini söylemekteler. Pankreas tarafından üretilen glucagon ve insülin gibi hormonların, bunda bir parça rolü olabilir. Zira bu hormonların her zamanki normal vazifeleri arasında, kanda bulunan glikozun seviyesini kontrol etmek de vardır.

Ormanda yaşayan bu küçük mahlukların içinde cereyan eden ve bilim adamlarının anlamakta hâla aciz kaldıkları harikulade hayat kurtarma mekânizmaları, Rahmeti Sonsuz'un büyüklüğünü apaçık göstermiyor mu?

-alıntıdır-

[optimum 0]

http://news.nationalgeographic.com/news/2007/02/070220-frog-antifreeze.html

[optimum 0]

Daha ne demek istediğimi bile anlamamışsınız. Demek istediğim kısaca şuydu: Bu protein olayını keşfedip size anlatan adam evrimi de doğruluyor. Siz o adamdan öğrendiğiniz bilgilerle aynı adama, "Sen yalancısın, evrim yok," diyorsunuz. "Bak, protein böyle yürür mü evrimle," diyorsunuz. İşte komedi burada asıl. Buradaki ironiyi anlamamışsınız. Açıklamam gerekti ya artık ne diyeyim.

Adım gibi eminim ki bir gün gelecek bilimin kendisi evrimi çürütecek ve imkansızlığını kabul edecek. Çok uzak değil o günler.

Kesinlikle çalışan bilimadamlarına saygım sonsuzdur ve tebrik ettiğimi de belirttim. Ama onlar istemeden kendilerini çürüteceler. 50 yıldaki ilerlemeye bakılınca bile işlerin ne kadar karmaşıklaştığı apaçık ortada. Evrimle açıklanamayacak olgu sayısı bugün 1 ise yarın 10000 olacaktır. Ömrümüz yeterse göreceğiz.

[bir_akil_insan 0]

Bir evrimci şu proteinin nasıl "yürüdüğünü" evrimle açıklayabilir mi?

http://www.mechanobi...ules/go-0003774

http://www.garlandsc...4506_CH03_QTM04

http://jcb.rupress.o.../163/3/445.long

Verdiğiniz birinci kaynakta kısaca anlatmış.

Motor proteins propel themselves along the cytoskeleton using a mechanochemical cycle of filament binding, conformational change, filament release, conformation reversal, and filament rebinding.

Buradaki belirtilmiş sözcükleri kullanarak yapacağınız aramalarda daha çok bilgiye ulaşabilirsiniz. Döküman bulup, gerisini aramayıp bize sormanızın ya da Allah'ınıza sormamanızın nedeni nedir?

Nisan 18, 2014 tarihinde bir_akil_insan tarafından düzenlendi

[sertanyaril 0]

Bilim dünyasını 150 yıl geriden takip ediyorsunuz. Bilim dünyası neredeyse 100 yıldır, evrimin varlığını tartışmıyor. Sırlarını nasıl çözeriz ona uğraşıyorlar. Hepsi nobel ödülü almakla uğraşan insanlar bunlar, evrimi alaşağı edecek en ufak bir bilgi bulan kişi nobel ödülü alır. Neden açığa çıkmasın. Evrimi yalanlayacak diye onu öldürecek bir petrol devi yok yani. Ama bugüne kadar böyle bir şey olmadı. Yeni bulgular hep evrimi destekliyor. Zaten Batı Dünyası biyolojiyi evrimden ayrı düşünmüyor artık. İkisi birbirine perçinlenmiş durumda.

[optimum 0]

Verdiğiniz birinci kaynakta kısaca anlatmış.

Motor proteins propel themselves along the cytoskeleton using a mechanochemical cycle of filament binding, conformational change, filament release, conformation reversal, and filament rebinding.

Buradaki belirtilmiş sözcükleri kullanarak yapacağınız aramalarda daha çok bilgiye ulaşabilirsiniz. Döküman bulup, gerisini aramayıp bize sormanızın ya da Allah'ınıza sormamanızın nedeni nedir?

Evrimi savunan tarafa sormak mı yanlış olan?

[depresyon_ 0]

Adım gibi eminim ki bir gün gelecek bilimin kendisi evrimi çürütecek ve imkansızlığını kabul edecek. Çok uzak değil o günler.

Kesinlikle çalışan bilimadamlarına saygım sonsuzdur ve tebrik ettiğimi de belirttim. Ama onlar istemeden kendilerini çürüteceler. 50 yıldaki ilerlemeye bakılınca bile işlerin ne kadar karmaşıklaştığı apaçık ortada. Evrimle açıklanamayacak olgu sayısı bugün 1 ise yarın 10000 olacaktır. Ömrümüz yeterse göreceğiz.

Ve evrim açıklayamadığı içinde verilecek tek cevap bunları Gök Tanrı'nın yarattığı olacaktır. O zaman herkes Gök Tengri dinine girecektir.

Bu saçmalıklara inanan kesimin aklından zoru vardır kusura bakmayın hiç.

1. Bir şeyin imkansızlığı başka bir şeyin kanıtı olamaz. Evrim yok diyelim(evrenin Kemal'in sıçtığı boktan oluşma ihtimali ile aynı olasılıktır) nerden belli Allah'ın puff diye yarattığı?

2. Bilim 200 yıl önce bu gün açıklanabilen pek çok şeyi açıklayamıyordu. Bu günde 200 yıl sonra açıklayabileceği şimdi açıklayamayacağı şeyler olacaktır. 200 yıl sonrada 200 yıl sonra açıklayamayacağı yeni şeyler olacak ve bu böyle gidecek. Belki milyon yıl. 200 yıl önce ben aya gidicem desen siktiri çekerlerdi herhalde.

3. Bilim asla pes etmez. Bilim her zaman yanılır ve kendini günceller. Yanılmasa zaten şu gün bilim adamları peygamberliğini ilan ederlerdi. Darvin evrim hakkında her şeyi açıklamış olsa ona medyum muamelesi yapardık.

4. Ve son olarak şu evrimi yalanlayan kesim siz neler buldunuz peki? Evrimcilerin bulgularından başka elinizde ne var? Medeniyete ne katkı da bulundunuz? Yada bilime. Evet biliyorum aslında ele başlarınız evrimin varlığının gayet farkında ama bu ülkede yalan söylemek para ediyor malesef. Bu yüzden hepiniz sadece laf dalaşında bık bık edecek birikime sahipsiniz.

[optimum 0]

Bilim dünyasını 150 yıl geriden takip ediyorsunuz. Bilim dünyası neredeyse 100 yıldır, evrimin varlığını tartışmıyor. Sırlarını nasıl çözeriz ona uğraşıyorlar. Hepsi nobel ödülü almakla uğraşan insanlar bunlar, evrimi alaşağı edecek en ufak bir bilgi bulan kişi nobel ödülü alır. Neden açığa çıkmasın. Evrimi yalanlayacak diye onu öldürecek bir petrol devi yok yani. Ama bugüne kadar böyle bir şey olmadı. Yeni bulgular hep evrimi destekliyor. Zaten Batı Dünyası biyolojiyi evrimden ayrı düşünmüyor artık. İkisi birbirine perçinlenmiş durumda.

Canlıların evrimini bir kenara bırakırsak Sertan Bey. Bilincin evrimi hakkında ne düşünüyorsunuz?

[optimum 0]

Ve evrim açıklayamadığı içinde verilecek tek cevap bunları Gök Tanrı'nın yarattığı olacaktır. O zaman herkes Gök Tengri dinine girecektir.

Bu saçmalıklara inanan kesimin aklından zoru vardır kusura bakmayın hiç.

1. Bir şeyin imkansızlığı başka bir şeyin kanıtı olamaz. Evrim yok diyelim(evrenin Kemal'in sıçtığı boktan oluşma ihtimali ile aynı olasılıktır) nerden belli Allah'ın puff diye yarattığı?

2. Bilim 200 yıl önce bu gün açıklanabilen pek çok şeyi açıklayamıyordu. Bu günde 200 yıl sonra açıklayabileceği şimdi açıklayamayacağı şeyler olacaktır. 200 yıl sonrada 200 yıl sonra açıklayamayacağı yeni şeyler olacak ve bu böyle gidecek. Belki milyon yıl. 200 yıl önce ben aya gidicem desen siktiri çekerlerdi herhalde.

3. Bilim asla pes etmez. Bilim her zaman yanılır ve kendini günceller. Yanılmasa zaten şu gün bilim adamları peygamberliğini ilan ederlerdi. Darvin evrim hakkında her şeyi açıklamış olsa ona medyum muamelesi yapardık.

4. Ve son olarak şu evrimi yalanlayan kesim siz neler buldunuz peki? Evrimcilerin bulgularından başka elinizde ne var? Medeniyete ne katkı da bulundunuz? Yada bilime. Evet biliyorum aslında ele başlarınız evrimin varlığının gayet farkında ama bu ülkede yalan söylemek para ediyor malesef. Bu yüzden hepiniz sadece laf dalaşında bık bık edecek birikime sahipsiniz.

“Andromeda galaksisinde

zürafalar yaşamaktadır” diye bir önerme kurarsak bu önermeyi de

kimse yanlışlayamaz; oysa bu önermenin bilimsel kriterlere uygun

olması için yanlışlanamaz olması yetmez, bu önermeyi

destekleyecek delillere ihtiyacımız vardır. Bu yüzden, Ernst

Mayr’ın, Evrim Teorisi’ni savunmak için; evrimin uzun bir süreçte

gerçekleştiği için gözlenemeyeceğini söylemesi, bu teorinin olgusal

destekten yoksun olduğunun biritirafı olarak anlaşılmalıdır.""

http://www.canertaslaman.com/wp-content/uploads/2012/03/EvrimFelsefeTanri.pdf

[optimum 0]

Bu kurbağa hakkında ne düşünüyorsunuz evrimci arkadaşlar:

http://www.livescience.com/32175-can-frogs-survive-being-frozen.html

[bir_akil_insan 0]

Evrimi savunan tarafa sormak mı yanlış olan?

Yanlış olan, oradan buradan bulduklarınızı bilmeyebilecek insanlara bunu açıkla demektir. Bulduğunuz dökümandakileri doğru kabul ediyorsanız, ki ediyorsunuz, bunları araştırmaya devam ederek başka doğruları da bulabilirsiniz. Bunları doğru kabul etmiyor olsanız, zaten öne sürmezdiniz. Gerçekten birşeyler öğrenmek gibi bir amacınız varsa, bunu elinizdeki dökümanları takip ederek yapabilirsiniz.

Amacınız bir allah var demekse, kendinizi boşuna yormayın. Satmaya çalıştığınız, aynı zamanda bizim de allahımız olduğunu iddia ettiğiniz birşey olduğundan, cevabımız bellidir: varsa öyle bir allah, bize kendisi gelip konuşacak; siz boşa gürültü yapmayın.

Dökümanları takip edip birşeyler öğrenir ve paylaşmak isterseniz de, buyrun.

[depresyon_ 0]

“Andromeda galaksisinde

zürafalar yaşamaktadır” diye bir önerme kurarsak bu önermeyi de

kimse yanlışlayamaz; oysa bu önermenin bilimsel kriterlere uygun

olması için yanlışlanamaz olması yetmez, bu önermeyi

destekleyecek delillere ihtiyacımız vardır. Bu yüzden, Ernst

Mayr’ın, Evrim Teorisi’ni savunmak için; evrimin uzun bir süreçte

gerçekleştiği için gözlenemeyeceğini söylemesi, bu teorinin olgusal

destekten yoksun olduğunun biritirafı olarak anlaşılmalıdır.""

Arkadaşım bilimi şu medeniyeti bu hale getirenler bilmiyorda Caner Taslaman mı biliyormuş? 100 yıldır evrimin varlığı yokluğu tartışılmıyor nasıl gerçekleştiği tartışılıyor. Evrimin sadece kesin olarak nasıl gerçekleştiğini bilemezsin. Yani tüm canlılar hangi canlıdan gelmiş vs. Ama evrimin varlığı yer çekiminin varlığı kadar kesin. Bu gün dünya çapında biyoloji konusunda otorite görülen çıkan hiç bir kurum evrimi reddetmez.

Not: Kurbağa etkileyici, demek ki doğal seçilim onu donmaya karşı koyan bir yapıda kılmış. Çünkü evrim açıklanamazsa Gök Tanrı'nın evreni yarattığının ispatıdır.

Nisan 18, 2014 tarihinde depresyon_ tarafından düzenlendi

[optimum 0]

Yanlış olan, oradan buradan bulduklarınızı bilmeyebilecek insanlara bunu açıkla demektir. Bulduğunuz dökümandakileri doğru kabul ediyorsanız, ki ediyorsunuz, bunları araştırmaya devam ederek başka doğruları da bulabilirsiniz. Bunları doğru kabul etmiyor olsanız, zaten öne sürmezdiniz. Gerçekten birşeyler öğrenmek gibi bir amacınız varsa, bunu elinizdeki dökümanları takip ederek yapabilirsiniz.

Amacınız bir allah var demekse, kendinizi boşuna yormayın. Satmaya çalıştığınız, aynı zamanda bizim de allahımız olduğunu iddia ettiğiniz birşey olduğundan, cevabımız bellidir: varsa öyle bir allah, bize kendisi gelip konuşacak; siz boşa gürültü yapmayın.

Dökümanları takip edip birşeyler öğrenir ve paylaşmak isterseniz de, buyrun.

Bir ateistin amacı neyse benimki de ona zıt ve paraleldir.

Forumda dine imana sövülmesi bize savunma hakkı verir. Bana aynı şeyleri söylemeyin lütfen. Buranın nasıl bir yer olduğunu bilebilecek kadar üye tanıdım burada.

Kimseyi imanlı yapmaya çalışmıyorum. İmanı veren Allah'tır. Bildiğim kadarıyla savunma hakkımı kullanıyorum hepsi bu.