Jump to content

Herşey açık ve nettir görmek isteyene


Recommended Posts

"Yüksek yüksek binalar inşa edilmedikçe… kıyamet kopmaz."268

"Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır… Yüksek binalar yapmada insanlar birbirleriyle yarışacak."269

Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır… Zaman kısalacak ve vasıtalarla mesafeler kısalacak.270

Zaman kısalıp sene ay, ay hafta, hafta gün, gün saat, saat de ateş tutuşturacak kadar az bir zaman olmadıkça kıyamet kopmaz.271

Yaşadığımız yüzyılın sesten hızlı uçakları, trenleri ve diğer gelişmiş ulaşım araçlarıyla, eski dönemlerde aylar süren yolculuklar şimdi bir kaç saat içinde, üstelik çok daha güvenli, rahat ve konforlu bir biçimde yapılabilmektedir. Hadisin işareti de bu şekilde gerçekleşmektedir.

Asırlar öncesinde kıtalar arasında haftalar alan haberleşme şu anda internet ve iletişim teknolojileriyle saniyeler içerisinde tamamlanmaktadır. Geçmişin kervanları ile aylar süren seyahatler sonucu ulaşabilen eşyaları, günümüzde anında temin etmek mümkündür. Çok değil, daha bir kaç yüzyıl önce tek bir kitabın yazılması için geçen sürede bugün milyarlarca kitap basılabilmektedir. Bütün bunların yanısıra temizlik, yemek pişirme, çocuk bakımı gibi günlük işler, "teknoloji harikası" aletlerin yardımıyla vakit almaktan çıkmıştır.

Bu örnekler rahatlıkla çoğaltılabilir. Elbette burada üzerinde durulması gereken Peygamberimiz (sav)'in 7. yüzyılda haber verdiği kıyamet işaretlerinin günümüzde aynen gerçekleşmekte..

Kişiye kamçısının ucu konuşmadıkça… kıyamet kopmaz.272

Kamçı bilindiği gibi, eski çağlarda özellikle at, deve gibi binek hayvanlarını sürerken yaygın olarak kullanılmış bir araçtır; hadis incelendiğinde Peygamberimiz (sav)'in bir benzetme yaptığı ortaya çıkmaktadır. günümüzde yaşayan insanlara yönelik şöyle bir soru hazırlayalım: "Kamçının şekline benzetebileceğimiz ve konuşan nesne nedir?"

Bu sorunu en mantıklı cevabı, antenleri ile dikkat çeken telsiz, cep telefonu veya benzeri iletişim araçları olacaktır. Cep telefonu veya uydu telefonu gibi kablosuz iletişim araçlarının çok kısa bir geçmişi olduğunu göz önünde bulundurursak, Peygamberimiz (sav)'in 1400 yıl önce yaptığı tasvirin de ne kadar hikmetli olduğu anlaşılacaktır. Kıyamet öncesi zaman diliminin içinde bulunduğumuza dair bir haber dah böylece tecelli etmiştir.

Kişiye (kendi) sesi konuşmadıkça… kıyamet kopmaz. 273

Hadisteki mesaj oldukça açıktır. Kişinin kendi sesini duymasının ahir zamanın bir özelliği olduğu bildirilmektedir. Şüphesiz insanın kendi sesini duyabilmesi için öncelikle sesini kayıt etmesi ve sonrada dinlemesi gerekmektedir. Ses, kayıt ve reprodüksiyon teknolojisi de 20. yüzyılın bir ürünüdür; bu gelişme bilimsel bir dönüm noktası olmuş, haberleşme ve medya sektörlerinin doğmasına yol açmıştır. Ses kaydı özellikle bilgisayar ve lazer teknolojilerindeki son gelişmelerle mükemmele ulaşmış durumdadır.

Kısacası, günümüzün elektronik aletleri, mikrafonları ve hoparlörleri sesin kaydedilmesi ve dinlenmesine imkan sağlamakta ve bizlere yukarıdaki hadisin verdiği haberin tecelli ettiğini göstermektedir.

O günün alameti: Semadan (gökyüzünden) bir el uzanacak ve insanlar ona bakacak ve göreceklerdir.274

O günün alameti semada (gökyüzünde) uzatılmış ve insanların kendisine bakıp durduğu bir el'dir.275

Yukarıdaki hadiste belirtilen "el" kelimesinin arapçası "yed"dir. Bu kelimenin sözlük anlamı "el"in yanısıra "kuvvet, kudret, güç, vasıta"dır. Bu hadiste de bu manlarda kullanılmış olması muhtemeldir.

İnsanların baktıklarında görebilecekleri bir "kuvvet, kudret, güç, vasıta" geçmiş dönemleri için fazla bir anlam taşımamaktadır. Ancak bugünün dünyasının vazgeçimez bir parçası olan televizyon, kamera ve bilgisayar gibi cihazlar hadislerde tarif edilen olaya tam olarak açıklık getirmektedir. Yani bu hadiste geçen "el" ifadesi, güç anlamında kullanılmıştır. Ve gökten dalgalar halinde gelen görüntülere, yani televizyon yanına işaret ettiği anlaşılmaktadır.

"İnsanlar bir ölçek buğday ektiklerinde karşılığında yedi yüz ölçek bulacak... İnsan birkaç avuç tohum atacak, 700 avuç hasat edecektir... Çok yağmur yağmasına rağmen bir damlası bile boşa gitmeyecek."276

Peygamber Efendimiz ahir zamanda yaşanacak teknolojik gelişmelerle ilgili daha pek çok bilgi vermiştir. Hadislerde modern tarıma geçilmesi, yeni üretim tekniklerinin geliştirilmesi, tohum ıslahı çalışmaları ve yağmur sularının yeni barajlar, göletler yapılarak değerlendirilmesi sonucunda oluşacak üretim artışına dikkat çekilmektedir.

Onun zamanında… ömürler uzayacaktır.277

İnsan ömrünün uzaması ile ilgili gelişmelerin yarısından fazlası 20. yüzyılda gerçekleşmiştir. Aşağıda yer verdiğimiz [ ] ait internet sayfasında da bu konu ile ilgili bilgiler verilmektedir. Bu sayfanın verdiği bilgilere göre; "Amerika'da insan ömrü 1900'de ortalama 48 yıl iken, 1995'de ortalama 78 yıla uzadı. ...Öncelikle insanlar fakirken daha genç ölüyorlardı, kişi başına düşen gelir arttıkça insan ömrü de uzadı. İkincisi, 1900'lerde çok zengin bir insan da olsanız, ömrünüzü uzatabilmek için alabileceğiniz bir şey yoktu, 1990'larda ise orta gelirli bile olsanız alabileceğiniz birşeyler var."

Peygamberimiz (sav)'in verdiği bu haberin üzerinden on dört asır geçmiştir. Kayıtlar geçen bu zaman aralığında, ortalama yaşam süresinin içinde bulunduğumuz çağda diğer tüm dönemlerden daha fazla olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Hatta 20. yüzyılın başları ile sonları arasında dahi büyük bir fark vardır. Örneğin 1995 yılında doğmuş olan bir çocuğun 1900'lerde doğmuş birisine göre ortalama 35 yıl daha uzun yaşayacağı tahmin edilmektedir.278 Bu konudaki çarpıcı bir başka örnek de, geçmişte 100 seneden fazla yaşayan insanların oldukça nadir, günümüzde ise çok sayıda olmasıdır.

SONUÇ

Allah Kuran'da peygamberlerinden birçoğunu mucizelerle gönderdiğini bildirir. Örneğin Hz. Musa, asasını attığında asası yılan şekline bürünmüştü, elini koynuna soktuğunda eli beyaz olarak çıkmıştı, asasını denize vurduğunda ise deniz ikiye ayrılarak inananlara kuru bir yol açmıştı. Hz. İsa ise babasız olarak dünyaya gelmişti ve daha beşikte iken konuşmuştu, başka bir mucize olarak da hastaları iyileştirebiliyordu… Tüm bu mucizeler, peygamberlerin insanları ikna etmeleri, onların kendilerine inanmalarını sağlamaları için Allah katından onlara verilmiş büyük birer destek ve yardımdırlar.

Allah, Hz. Muhammed (sav)'i de, hem Kuran'ın içinde yer alan mucizelerle, hem de kendisine bildirdiği gayb haberleri ile desteklemiştir. Peygamber Efendimiz, yakın ve uzak gelecekte gerçekleşecek olan olayları, bazı detayları ile haber vermiştir. Bunların gerçekleştiğini görmek ise, hem müminlerin şevklerinin artmasına vesile olmakta, hem de iman etmeyenlerin kalplerinin İslam'a ısınarak iman etmelerine bir vesile olmaktadır.

Yaşadığı dönemde gerçekleşmesi imkansız gibi görünen, hatta nasıl gerçekleşeceği tahayyül dahi edilemeyen olayların ardı ardına gerçekleşmesi, Allah'ın Peygamberimiz (sav)'e özel bir ilim verdiğinin açık bir delilidir.

Şunu da belirtmek gerekir ki, hidayet bulmayacak olanlar, Peygamberimiz (sav)'in ve Kuran'ın açık delil ve mucizelerine rağmen iman etmeyeceklerdir. Allah bu gerçeği Kuran'da şöyle bildirir:

Olanca yeminleriyle, eğer kendilerine bir ayet gelse, kesin olarak ona inanacaklarına dair Allah'a yemin ettiler. De ki: "Ayetler, ancak Allah katındadır; onlara (mucizeler) gelse de kuşkusuz inanmayacaklarının şuurunda değil misiniz? (Enam Suresi, 109)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 44
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

yalan dolan...son YY da uydurulan HADİSELER.....yutturulmaya çalışılan cümleler...başka bi bok değiller....

Yo bu hadisler doğrudur. Hatta şunlar da var.

İnsanlar fotoşopu abartmadıkça kıyamet kopmaz

Kimse kontörüm yok diye çağrı atmadıkça kıyamet kopmaz
İnterneti kedi resimleri basmadıkça kıyamet kopmaz
tarihinde bir_akil_insan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

...

Olanca yeminleriyle, eğer kendilerine bir ayet gelse, kesin olarak ona inanacaklarına dair Allah'a yemin ettiler. De ki: "Ayetler, ancak Allah katındadır; onlara (mucizeler) gelse de kuşkusuz inanmayacaklarının şuurunda değil misiniz? (Enam Suresi, 109)

Ne diyor burada? İnanmadıkları Allah'ın üstüne mi yemin ediyorlarmış ???

Link to post
Sitelerde Paylaş

hayır şöyleki. bir insan diyoki mesela ALLAH VAR ÖBÜRÜDE DİYOKİ O VARSA BANA BİR MUCİZE GÖSTERSİNDE İNANYIM DİYOR.

Yok öyle olmuyor. Ayeti bir daha okursan şöyle oluyor;

" Allah ın üstüne yemin ederim ki, Allah bir mucize göstersin ona inanacağım "

Garip...

tarihinde albastı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bi MüslüMan şu iki hadisin kaynağını verebilir mi? Hangi hadisçi, kitap, cilt, hadis no ile birlikte.

... Kişiye kamçısının ucu konuşmadıkça...

... İnsan birkaç avuç tohum atacak, 700 avuç hasat edecektir....

İNSAN BİR AVUÇ TOPROHUM ATACAK HADİSİNE KAYNAK ŞUNU YAZMIŞLAR

30 Kıyamet Alametleri, sf. 164/ El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 24)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu zırvaların neresinde gelecekten haber ve mucize var anlamadım. Hepsi sıradan uydurmasyon şeyler. Böyle uydurmaların kaynağı olsa ne olur, olmasa ne olur? Bina artacaksa ne yapalım yani? Kamçının ucu ne ben nerden bileyim allahın cahil bedevisi ne demek istemiş? Yok bir avuç tohum atacakmış da bilmem ne olacakmış! Eeee ne yapalım şimdi?

Ona kalsa bir avuç kum atmış da milletin gözüne gitmişmiş! Bunu uyduran daha ne uydurmaz? Yok on parmağından on pınar çıkmışmış! Yok ya? Keriz vardı inanacak! Her yanı safsata ile dolu olan bir zihniyetin nesine inanılır yahu? Ne allah vardır dediğine inanılır ki, ne de birdir dediğine inanılsa!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet herşey açık ve nettir

buyrun kaynak ve delilleriyle hem kaynaklar da incil zebur tevrat ;) :

Bu konu üç bölümdür

birinci bölüm Peygamber sav ın özelliklerinin incil tevrat ve zeburda tarif edilmesi

ikinci bölüm Peygamber sav. işaret eden incil tevrat zebur ayetleri

üçüncü bölüm ismen veya az farkla Peygamber sav e ismiyle veya lakabıyla işaret eden incil tevrat zebur ayetleri.

Şimdiye kadar ateist zevat Kuranı ve sahih hadisleri kabul etmediği için belki inkar yoluna sapıyordu

halbuki kaynaklarımız delillerimiz Cenabı Hakkın gönderdiği islamdan evvel gelen dinlerden yani hristyanlık ve musevilik de islama işaret ediyor Peygamberi müjdeliyor

BÖLÜM 1:

Peygamber sav. incil tevrat ve zeburdaki evsafı:

Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, Kur'ân'ın lisanıyla onlara der ki: "Kitaplarınızda benim tasdikim ve evsâfım vardır. Benim beyan ettiğim şeylerde, kitaplarınız beni tasdik ediyor."

De ki: Eğer sözünüzde doğru iseniz, getirin Tevrat'ı da okuyun." Âl-i İmrân Sûresi, 3:93.

De ki: Gelin, çocuklarımızı ve çocuklarınızı, kadınlarımızı ve kadınlarınızı, kendimizi ve kendinizi çağırıp toplanalım, sonra niyaz edelim ki, Allah'ın lâneti yalancılar üzerine olsun." Âl-i İmrân Sûresi, 3:61.

"Kitaplarımızda Muhammed-i Arabî Aleyhissalâtü Vesselâmın evsâfı yazılıdır." Evet, gayr-ı müslim olarak, başta meşhur Rum meliklerinden Herakl itiraf etmiş, demiş ki: "Evet, İsâ Aleyhisselâm, Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâmdan haber veriyor."13

Hem Rum meliki Mukavkis namında Mısır hâkimi14 ve ulema-i Yehudun en meşhurlarından İbni Sûriya ve İbni Ahtab ve onun kardeşi Kâb bin Esed ve Zübeyr bin Bâtıyâ gibi meşhur ulema ve reisler, gayr-ı müslim kaldıkları halde ikrar etmişler ki, "Evet, kitaplarımızda onun evsâfı vardır; ondan bahsediyorlar."15

Hem ulema-i Nasârâdan, meşhur, bahsi geçen Bahîra-yi Râhib 20 ki, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm Şam tarafına amcasıyla gittiği vakit on iki yaşındaydı. Bahîra-yı Râhib, onun hatırı için Kureyşîleri davet etmiş. Baktı ki, kafileye gölge eden bir parça bulut, daha kafile yerinde gölge ediyor. "Demek aradığım adam orada kalmış." Sonra adam göndermiş, onu da getirtmiş. Ebu Talib'e demiş: "Sen dön, Mekke'ye git. Yahudiler hasûddurlar. Bunun evsâfı Tevrat'ta mezkûrdur; hıyanet ederler."

kaynaklar:

13 İbnü Seyyidi'n-Nâs, Uyûnu'l-Eser, 2:26; Kadı Iyâz, eş-Şifâ, 1:364; Ali el-Kari, Şerhü'ş-Şifa: 745.

15 Kadı İyâz, eş-Şifâ, 1:366; Ali el-Kâri, Şerhü'ş-Şifâ, 1:744-745; İbni Kesîr, el-Bidâye Ve'n-Nihâye, 4:80-81; Beyhâkî, Delâilü'n-Nübüvve, 3:361-362; Vâkidî, el-Meğâzî: 403-404; İbni Cevzî, Sıfatü's-Safve, 3:361-362; Ebû Nîm, Delâilü'n-Nübüvve, 1:79, 2:492.

20 Kadı Iyâz, eş-Şifâ, 1:308; Ali el-Kari, Şerhu'ş-Şifâ, 1:631; Tirmizî, Menâkıb: 3; el-Mubârekforî, Tuhfetü'l-Ahvezî, no: 3699; el-Hâkim, el-Müstedrek, 2:615; İbni Hişâm, Siretü'n-Nebî, s. 115; Beyhâkî, Delâilü'n-Nübüvve: 2:24; Nebhânî, Hüccetüllah ale'l-Âlemîn, 158.

------------------

BÖLÜM 2: İNCİLDEN TEVRATTAN ZEBURDAN İŞARET EDEN AYETLER:

Hüseyni Cisrinin kitabında 114 işaret tesbit edilmiş

bu konuda 20-25 civarında örnek var elimdeş buraya bir kaçını alıyorum:

Zebur'da şöyle bir âyet var:

"Allahım! Fetretten sonra bize Sünneti ihyâ edecek olan zâtı gönder." Yusuf Nebhânî, Hüccetullah ale'l-Âlemîn, 104, 115

"Mukîmü's-Sünne" ise, ism-i Ahmedîdir.

İncil'in âyeti:

Yani, "Ben gidiyorum, tâ size Faraklit gelsin." Yani, Ahmed gelsin.3

İncil'in ikinci bir âyeti:

Yani, "Ben Rabbimden, hakkı bâtıldan fark eden bir Peygamberi istiyorum ki, ebede kadar beraberinizde bulunsun."4 Faraklit, "el-fâriku beyne'l-hakkı ve'l-bâtıl" mânâsında, Peygamberin o kitaplarda ismidir.

Tevrât'ın âyeti:

Yani, "Hazret-i İsmail'in validesi olan Hâcer, evlât sahibesi olacak. Ve onun evlâdından öyle birisi çıkacak ki, o veledin eli, umumun fevkinde olacak ve umumun eli huşû ve itaatle ona açılacak." 5

Tevrât'ın ikinci bir âyeti:

Yani, "Benî İsrail'in kardeşleri olan Benî İsmail'den, senin gibi birini göndereceğim. Ben sözümü onun ağzına koyacağım; Benim vahyimle konuşacak. Onu kabul etmeyene azap vereceğim." 6

Zebur'un âyeti:

"Yâ Davud! Senden sonra, Ahmed, Muhammed, Sâdık ve Seyyid olarak anılacak bir peygamber gelecek. Onun ümmeti Allah'ın rahmetine mazhar olacak." Halebî, es-Sîretü'l-Halebiye, 1:353; Kandehlevî, Hayâtü's-Sahâbe, 1:18; İbni Kesîr, el-Bidâye ve'n-Nihâye, 2:326; Ali el-Kari, Şerhu'ş-Şifâ, 1:739; Nebhânî, Hüccetüllah ale'l-Âlemîn, 122.

İncil'de, İsâ'dan sonra gelen ve İncil'in birkaç âyetinde "Âlem Reisi" ünvanıyla müjde verdiği Nebînin tarifine dair:

14 "Onun demirden bir asâsı, yani kılıcı olacak ve onunla savaşacak. Ümmeti de onun gibi olacak." Nebhânî, Hüccetüllah ale'l-Âlemîn, 99, 114.

İşte şu âyet gösteriyor ki, "Sahibü's-seyf ve cihada memur bir Peygamber gelecektir." "Kadîb-i hadîd" kılıç demektir. Hem ümmeti de onun gibi sahibü's-seyif, yani cihada memur olacağını, Sûre-i Feth'in âhirinde

"Onların İncil'deki vasıfları da şöyledir: Filizini çıkarmış, sonra git gide kuvvet bulmuş, kalınlaşmış ve gövdesi üzerinde yükselmiş bir ekine benzerler ki, ekincilerin pek hoşuna gider. Allah'ın onları böylece çoğaltıp kuvvetlendirmesi, kâfirleri öfkeye boğmak içindir." Fetih Sûresi, 48:29.

Hem Türkçe Yuhanna İncilinin On Dördüncü Bab ve otuzuncu âyeti şudur: "Artık sizinle çok söyleşmem. Zira bu Âlemin Reisi geliyor. Ve bende onun nesnesi asla yoktur." İşte, "Âlemin Reisi" tabiri, "Fahr-i Âlem" demektir. "Fahr-i Âlem" ünvanı ise, Muhammed-i Arabî Aleyhissalâtü Vesselâmın en meşhur ünvanıdır.

Yine İncil-i Yuhanna, On Altıncı Bab ve yedinci âyeti şudur: "Amma ben size hakkı söylüyorum. Benim gittiğim, size faydalıdır. Zira ben gitmeyince Tesellici size gelmez." İşte, bakınız: Reis-i Âlem ve insanlara hakikî teselli veren, Muhammed-i Arabî Aleyhissalâtü Vesselâmdan başka kimdir? Evet, Fahr-i Âlem odur ve fâni insanları idam-ı ebedîden kurtarıp teselli veren odur.

Hem İncil-i Yuhanna, On Altıncı Bab, on birinci âyet: "Zira bu Âlemin Reisinin gelmesinin hükmü gelmiştir."24 İşte, "Âlemin Reisi"HAŞİYE 2( Evet, o zat öyle bir reis ve sultandır ki, bin üç yüz elli senede ve ekser asırlardan herbir asırda, lâakal üç yüz elli milyon tebaası ve raiyeti var; kemâl-i teslim ve inkıyadla evâmirine itaat ederler, hergün ona selâm etmekle tecdid-i biat ederler.) elbette Seyyidü'l-Beşer olan Ahmed-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâmdır.

kaynaklar:

3 Halebî, es-Sîretü'l-Halebiye, 1:352; Cisrî, Risâle-i Hamidiye (Türkçe tercümesi), 1:250; Kastalânî, el-Mevâhibü'l-Ledünniye, 6:201.

4 Ali el-Kari, Şerhu'ş-Şifâ, 1:743; Yusuf Nebhânî, Hüccetüllah ale'l-Âlemîn, 99; Cisrî, Risâle-i Hamidiye (Türkçe tercümesi), 1:255; İncil, Yuhanna, Bâb 14, ayet 16.

5 Ali el-Kari, Şerhu'ş-Şifâ, 1:743; Yusuf Nebhânî, Hüccetüllah ale'l-Âlemîn, 105-106; Tevrat, Tekvin, Bab 17.

6 Ali el-Kari, Şerhu'ş-Şifâ, 1:743; Yusuf Nebhânî, Hüccetüllah ale'l-Âlemîn, 86; Halebî, es-Sîretü'l-Halebiye, 1:347; Tevrat, Tesniye, Bab 18.

-----------

BÖLÜM 3:

İNCİL TEVRAT ZEBURDA İSMEN VEYA LAKAP VE SIFAT OLARAK

PEYGAMBER SAV. E İŞARET EDEN AYETLER

Hem İncil'de, esmâ-i Nebevîden Sahibü'l-Kadîbi ve'l-Hirâve, yani, "Seyf ve Asâ Sahibi." Evet, sâhibü's-seyf enbiyalar içinde en büyüğü, ümmetiyle cihada memur, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmdır.

Yine İncil'de, Sahibü't-Tac'dır. Evet, "Sahibü't-Tac" ünvanı, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâma mahsustur. Tac, "amâme," yani sarık demektir. Eski zamanda, milletler içinde, milletçe umumiyet itibarıyla sarık ve agel saran kavm-i Araptır. İncilde Sahibü't-Tac, kat'î olarak Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm demektir.

Hem İncil'de el-Baraklit veyahut el-Faraklit ki, İncil tefsirlerinde "hak ve bâtılı birbirinden tefrik eden hakperest" mânâsı verilmiş ki, sonra gelecek insanları hakka sevk edecek zâtın ismidir.

İncil'in bir yerinde, İsâ Aleyhisselâm demiş: "Ben gideceğim, tâ Dünyanın Reisi gelsin."

Hem kütüb-ü enbiyada, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın Muhammed, Ahmed, Muhtar mânâsında Süryânî ve İbrânî isimleri var. İşte, Hazret-i Şuayb'ın suhufunda ismi, "Muhammed" mânâsında Müşeffah'tır.26 Hem Tevrat'ta, yine "Muhammed" mânâsında Münhamennâ, hem "Nebiyyü'l-Haram" mânâsında Himyâtâ,27 Zebur'da el-Muhtar28 ismiyle müsemmâdır. Yine Tevrat'ta el-Hâtemü'l-Hâtem,29 hem Tevrat'da ve Zebur'da Mukîmü's-Sünne,30 hem suhuf-u İbrahim ve Tevrat'ta Mazmaz'dır.31 Hem Tevrat'ta Ahyed'dir.(KAY:Nebhânî, Hüccetüllah ale'l-Âlemîn, 113; Halebî, es-Sîretü'l-Halebiye)

SONUÇ:

İncil tevrat ve zebur Peygamber sav. henüz dünyada değilken kaleme alınan kitaplardı.

ms398 İznik konsülünde matla markos luka yuhanna tarafından hakiki incil tahrifata uğratıldı

aynı tahrifat zebur ve tevrat için de geçerli

yukarıda kaynakalrıyla sunduğumuz Peygamber sav. e işaret eden incil zebur tevrat ayetleri tahrif olmuş incilde 114 adet kadar tesbit edilmiş ve hüseyni cisri tarafından derlenmiş türkçe çevirisi halen satılmaktadır piyasada

demek tahrif edilmemiş incilde 114 den kaç kat fazla işaret vardı

ateistforumdan konun linki:

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=55523

*************************************************************************************************************************

Birdiğer konu Peygamber sav. ın gelecekten verdiği haberlerin doğru çıkması

http://www.ateistforum.org/index.php?showtopic=14970&hl=kisra

Link to post
Sitelerde Paylaş

dr. Kemal safsataları getirip buraya yapıştırma.

Önce muhammedin peygamber olduğunu kanıtla biz inanalım. Forumun adı ateist olmaktan çıksın ondan sonra bu konulara gir.

Kuranın da zaten insanlar tarafından yazılmış, birkaç kez düzenleme geçirmiş bomboş bir kitap.

Neyin kafasını yaşıyorsunuz siz?

Link to post
Sitelerde Paylaş

DR KEMALIN ANLATTIKLARI GERÇEKTEN çok büyük delil üç kitaptada PEYGAMBERİMİZDEN BAHSEDİLMESİ. kuranda bunu doğruluyor daha ne delili bekliyo bunlar

evet herşey ortada

O da yalan.

Bahsedilen pekala Adnan Oktar da olabilir. Muhammed niye üstüne alınıyor ki?

tarihinde anarkom tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...