Yanlış yorumlanan ayet nisa 3

[papik 0]

Bu ayetlerin meali.

Nisa-2

Ve yetimlere mallarını verin. Ve temizi pise değişmeyin. Ve onların mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Muhakkak ki o büyük bir günahtır.

Nisa-3

Ve eğer yetimler konusunda adalete riayet edemeyeceğinizden korktuysanız, o taktirde hoşunuza giden kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikâhlayın.

Şâyet o takdirde de adaleti gözetemeyeceğinizden korktuysanız, o zaman bir tane ile veya elinizin altında bulunan kadını nikahlayın. İşte bu, adaletten ayrılmamanız için daha uygundur.

Yetimlerin malları yenmeyecek

Yetimlerin malları iade edilecek

Yetimler toplumun sorumluluğunda olacak ve yetimlere bakmakla mükellef kadınlarla -yetim kızlarla değil- nikahlanacaksınız hükmünü içerir. Bu ayetlere eklenen başka bir hatalı yorum ise, toplumda dört eşe kadar evlenebilirsiniz izninin verildiği gibi bir algı oluşturulmasıdır.

Eğer dört kadınla evlenme izni her durumda geçerli olsaydı yetimlerin haklarının açıklandığı ayetlerin içinde olmazdı.

Hadis imamlarının rivayete dayalı yorumları, bu ayetlerin yanlış anlaşılmasına neden olmuşlar.

Sadece Kur'an baz alındığında ben bu şekilde anlıyorum.

Bu yorumu yanlışlayan benim gözümden kaçan başka ayetler varsa, konuyla ilgilenen arkadaşlar paylaşabilirler.

Haziran 10, 2014 tarihinde papik tarafından düzenlendi

[zeus- 0]

İslamda kadın konunusunda sınır yoktur.

Muhammed yanlışmı biliyor islamı ?

Muhammedin çok sayıda karısı ve cariyesi vardı

Suudi Arabistan yanlışmı biliyor islamı ?

[papik 0]

İslamda kadın konunusunda sınır yoktur.

Muhammed yanlışmı biliyor islamı ?

Muhammedin çok sayıda karısı ve cariyesi vardı

Suudi Arabistan yanlışmı biliyor islamı ?

Kur'an çok eşliliğe bir çok ayette atıfta bulunur. Bunda problem yok.

Yukarıdaki ayetlerin dört eşe kadar izin verilmesi konusu ile ilgisi yok, söylediğim bu.

[bir_akil_insan 0]

Bu ayetlerin meali.

Nisa-2

Ve yetimlere mallarını verin. Ve temizi pise değişmeyin. Ve onların mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Muhakkak ki o büyük bir günahtır.

Nisa-3

Ve eğer yetimler konusunda adalete riayet edemeyeceğinizden korktuysanız, o taktirde hoşunuza giden kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikâhlayın.

Şâyet o takdirde de adaleti gözetemeyeceğinizden korktuysanız, o zaman bir tane ile veya elinizin altında bulunan kadını nikahlayın. İşte bu, adaletten ayrılmamanız için daha uygundur.

Yetimler toplumun sorumluluğunda olacak ve yetimlere bakmakla mükellef kadınlarla -yetim kızlarla değil- nikahlanacaksınız hükmünü içerir.

Son kısımda yetimlere bakmakla mükellef kadınlar ile evleneceksiniz kısmını neye dayanarak çıkarttınız? Başka kadınlar alın dedi diye, demek ki kadınlardan bahsediyor, yetim henüz kadın değildir, demek ki bunlara bakan kadınları konu ediyor gibi bir çıkarım mı söz konusudur?

[papik 0]

Son kısımda yetimlere bakmakla mükellef kadınlar ile evleneceksiniz kısmını neye dayanarak çıkarttınız? Başka kadınlar alın dedi diye, demek ki kadınlardan bahsediyor, yetim henüz kadın değildir, demek ki bunlara bakan kadınları konu ediyor gibi bir çıkarım mı söz konusudur?

Ayette başka kadınlar denmiyor, o kadınlar deniyor. ayrıca "yetim" kelimesini "kız yetimler" olarak çeviren alimler var. Bunlar ayeti çarpıtmaktır bence.

Yetim kızda olabilir erkekte. "o kadınlar" denmiş. Bu durumda yetimlere bakmakla mükellef kadınlar olması daha uygun.

[bir_akil_insan 0]

Ayette başka kadınlar denmiyor, o kadınlar deniyor. ayrıca "yetim" kelimesini "kız yetimler" olarak çeviren alimler var. Bunlar ayeti çarpıtmaktır bence.

Yetim kızda olabilir erkekte. "o kadınlar" denmiş. Bu durumda yetimlere bakmakla mükellef kadınlar olması daha uygun.

Nisa 2, yetimlere, onların olanı eksik vermekle adaletsizlik etmiş olursunuz diyor. 3 eğer 2ye bağlı ise, bu durumda yetimlere onların olanı eksik vermekle adaletsizik etmekten korkarsanız, onlara bakmakla yükümlü kadınlar ile 2,3,4e kadar(?) evlenin diyor.

Bu nasıl bir adalet sağlayacak?

[Yâdellerdeki Yurtdaş 0]

Âyetin çevirisi nasıl da zorlamalandı. Bakın: "...elinizin altında bulunan kadını..." Gördüğünüz gibi, "câriye" olmuş "kadın".

Bu âyeti analiz etmek için 10 ciltlik bir kitap yazabilirim. İnsanların (kadınlar) "mal" olduğunu apaçık bir şekilde gösteren bir ayet!

Müslüman'ın vicdânı olmaz! Onun için, Kuran'ı anlamakta zorlanırlar!

[BabyKnight 0]

Nisa-3

Ve eğer yetimler konusunda adalete riayet edemeyeceğinizden korktuysanız, o taktirde hoşunuza giden kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikâhlayın.

Şâyet o takdirde de adaleti gözetemeyeceğinizden korktuysanız, o zaman bir tane ile veya elinizin altında bulunan kadını nikahlayın. İşte bu, adaletten ayrılmamanız için daha uygundur.

XarXer 2321 (uzaylı kitabı)

Eğer galaksi dışına çıkmaktan korkuyorsanız, evlerinizin çatılarını 2şer, 3er, 4er, kiremit ile döşeyin. O taktirde de galaksi dışına çıkmaktan korkarsanız o zaman tek kiremitle döşeyin. Biz ne güzel döşeyiciyiz...

birbirlerine benzemiyorlar mı? hiç bir mantık yok

Haziran 10, 2014 tarihinde BabyKnight tarafından düzenlendi

[papik 0]

Nisa 2, yetimlere, onların olanı eksik vermekle adaletsizlik etmiş olursunuz diyor. 3 eğer 2ye bağlı ise, bu durumda yetimlere onların olanı eksik vermekle adaletsizik etmekten korkarsanız, onlara bakmakla yükümlü kadınlar ile 2,3,4e kadar(?) evlenin diyor.

Bu nasıl bir adalet sağlayacak?

Yetim olduklarına göre bu kişilerin ortada kaldıkları muhakkak, nasıl bir ortamda yaşadıkları ise hepimizin malumu.

Bu kişiler sahipsiz bırakıldıklarında malları haksızlıkla ellerinden alınabilir.

Böyle bir durumda onlara sahip çıkılması, aile kurumuna dahil edilmeleri isteniyor.

Bunu da yaparken maddi gücünüz oranında ikişer, üçer, dörder olarak dahil edilmesini eğer birden fazla olamıyorsa bir tanesini nikahlamamız gerektiği söyleniyor.

ben burada bir adalet görebiliyorum.

Haziran 10, 2014 tarihinde papik tarafından düzenlendi

[bir_akil_insan 0]

Yetim olduklarına göre bu kişilerin ortada kaldıkları muhakkak, nasıl bir ortamda yaşadıkları ise hepimizin malumu.

Bu kişiler sahipsiz bırakıldıklarında malları haksızlıkla ellerinden alınabilir.

Böyle bir durumda onlara sahip çıkılması, aile kurumuna dahil edilmeleri isteniyor.

Bunu da yaparken maddi gücünüz oranında ikişer, üçer, dörder olarak dahil edilmesini eğer birden fazla olamıyorsa bir tanesini nikahlamamız gerektiği söyleniyor.

ben burada bir adalet görebiliyorum.

Yetim olanlar çocuklar. Bakan kadınlar kimler? Anneleri mi? Malları haksızlıkla nasıl ellerinden alınıyor? Allah yetimlerin mallarını haksızlıkla almayın, alana şu cezayı verin demek yerine, neden analarını nikahlayıp yatırın demektedir? Yetimleri himaye edenler, neden bakıcılarını da himaye etmek durumunda?

Nisa-2

Ve yetimlere mallarını verin. Ve temizi pise değişmeyin. Ve onların mallarını kendi mallarınıza katarak yemeyin. Muhakkak ki o büyük bir günahtır.

Nisa-3

Ve eğer yetimler konusunda adalete riayet edemeyeceğinizden korktuysanız

2 ve 3teki siz aynı kişiye hitap ediyor gibi ğörünüyor. Yani sizin ifadenize göre yetimler ortada kaldığında onlara adaletsizlik yapacak olanla, adaletsizlik yapmamak için bakıcılarını düzecek olan kişiler aynı siz. Bu nasıl bir adalet anlayışı? Ya bakıcını yatırırım, ya da sana adaletsizlik yaparım, malına el koyarım durumu ortaya çıkıyor. Allah durduk yerde yetimlere ve bakıcılarına şantaj mı yapıyor?

Yetimlerin mallarının eksik verilmemesi için, bakıcılarının veya annelerinin yatırılması neden gerekiyor? Yetimlerin kendilerine ait olan mallarının kendilerined kalması için illa birinin ırzını feda etmesi mi gerekiyor? Ya malını, ya ırzını durumu mu mevcut? Araplar bu kadar karaktersiz mi, bu durum son derece sık rastlanan bir durum mu ki Allah böylesi bir durumu evrensel bir ilahi kitaba koymuş?

Bakılacak yetimleri seçerken, bakıcısı hoşa gidenleri seçmek nedendir? Bakıcısı çirkinse, yetimin malı yağmalanabilir mi?

Haziran 10, 2014 tarihinde bir_akil_insan tarafından düzenlendi

[sanalkabus 0]

Walla kuran apaçık dedilerdi,ama ayette nikah kıyılacak kadınların yetimler mi yoksa başka kadınlar mı olduğu tam açık değil...

[papik 0]

Yetim olanlar çocuklar. Bakan kadınlar kimler? Anneleri mi? Malları haksızlıkla nasıl ellerinden alınıyor? Allah yetimlerin mallarını haksızlıkla almayın, alana şu cezayı verin demek yerine, neden analarını nikahlayıp yatırın demektedir? Yetimleri himaye edenler, neden bakıcılarını da himaye etmek durumunda?

2 ve 3teki siz aynı kişiye hitap ediyor gibi ğörünüyor. Yani sizin ifadenize göre yetimler ortada kaldığında onlara adaletsizlik yapacak olanla, adaletsizlik yapmamak için bakıcılarını düzecek olan kişiler aynı siz. Bu nasıl bir adalet anlayışı? Ya bakıcını yatırırım, ya da sana adaletsizlik yaparım, malına el koyarım durumu ortaya çıkıyor. Allah durduk yerde yetimlere ve bakıcılarına şantaj mı yapıyor?

Yetimlerin mallarının eksik verilmemesi için, bakıcılarının veya annelerinin yatırılması neden gerekiyor? Yetimlerin kendilerine ait olan mallarının kendilerined kalması için illa birinin ırzını feda etmesi mi gerekiyor? Ya malını, ya ırzını durumu mu mevcut? Araplar bu kadar karaktersiz mi, bu durum son derece sık rastlanan bir durum mu ki Allah böylesi bir durumu evrensel bir ilahi kitaba koymuş?

Evlilik kurumuna salt erkeğin kadını düzmesi şeklinde bakıyor olmanız, bu ayetleri anlamakta size zorluk çıkarıyor sanıyorum.

Şimdilerde böyle bir durumla artık karşılaşmıyor -hiç karşılaşmayacağız demek değil- olabiliriz fakat o günün şartlarında bu kimselerle nikahlanın denmesinde ne gibi bir kötülük olabilir.

Ayrıca, 3.Ayete göre nikahlanan kişinin, 2. Ayetten muaf olduğunu nereden çıkardınız. Kur'an evlendikten sonra yetimin malını yiyebilirsiniz demiyor ki.

Ayetlerin değerini düşürmek için bu tarz kelimeleri özellikle seçip yorum yaptığınızı düşünüyorum.

Bakılacak yetimleri seçerken, bakıcısı hoşa gidenleri seçmek nedendir? Bakıcısı çirkinse, yetimin malı yağmalanabilir mi?

Kur'an, hoşa gidenlerle nikahlanın diyor. Evet. İnsani bir düşünce. Evlilikten bahsediyoruz. Doğal değil mi?

Evlenilmeyen kadınlara gelince, toplumun yetimlere karşı sorumluluğu bitmiş mi oluyor. Bu kişiler korunacak, gözetilecek. 2.ayet bunu söylemiyor mu?

Adalet sizin için de geçerli, inanmıyor olabilirsiniz ama yorumlarken adil olabilirsiniz.

Haziran 10, 2014 tarihinde papik tarafından düzenlendi

[bir_akil_insan 0]

Evlilik kurumuna salt erkeğin kadını düzmesi şeklinde bakıyor olmanız, bu ayetleri anlamakta size zorluk çıkarıyor sanıyorum.

Evlilik kurumu olarak bakabilmek için 3. ayetin

Şâyet o takdirde de adaleti gözetemeyeceğinizden korktuysanız, o zaman bir tane ile veya elinizin altında bulunan kadını nikahlayın. İşte bu, adaletten ayrılmamanız için daha uygundur.

Kısmını da katmak gerekiyor. Bu durumda, zaten yetimlerin bakıcısı hikayeniz geçerliliğini yitiriyor. Çünkü kadınları, yetimleri ortada kalmasın diye alıyorlardı. Fakat konu bir anda alınan kadınların arasında adalet gözetilemezse, 1 tane almaya, o da olmazsa elinini altında bulunan kadını nikahlamasına döndü. Yetim arada kaynadı.

Şimdi, kadınlar arası adalet gözetilemezse 1 tane al, olmazsa elinin altında bulunan kadını nikahla.. Bu sizin ayet yorumunuz olduğu için bu sözcükleri kullanıyorum, yoksa elin altında bulunan kadını nikahla demez, cariyelerinle yetin der. Yetim için kadın alıyorken, elinin altında bulunan kadınla nikahlanır duruma geliyor. Yetimin kadın ne oldu? Yetim aldı diye elinin altında bulunan kadınla neden nikahlanıyor? Elinin altında bulunan kadının yetimle bir ilgisi bulunmuyor. Elinin altında bulunan kadın kimdir? Akrabası mıdır? Karısı mıdır? Kardeşi, annesi midir? Kızı mıdır? Herhangi birşeyi olmayan bir hür kadın mıdır? Cariyesi midir? Elbette cariyesidir. Cariyesini yetim alıyor diye neden nikahlıyor?

Evlilik kurumu içinde sevgi veya en azından asgari saygı barındırır. Burada ise önce bir paket kadın al, idare edemezsen 1 tane al, ona da gücün yetmezse elindeki ile idare et diyor. Mevzunun seks ihtiyacını gidermek olduğunu görüyoruz.

Adamın derdi yetime bakmak değil, kadın düzmek olmasın?

Şimdilerde böyle bir durumla artık karşılaşmıyor -hiç karşılaşmayacağız demek değil- olabiliriz fakat o günün şartlarında bu kimselerle nikahlanın denmesinde ne gibi bir kötülük olabilir.

Ayrıca, 3.Ayete göre nikahlanan kişinin, 2. Ayetten muaf olduğunu nereden çıkardınız. Kur'an evlendikten sonra yetimin malını yiyebilirsiniz demiyor ki.

Ayetlerin değerini düşürmek için bu tarz kelimeleri özellikle seçip yorum yaptığınızı düşünüyorum.

Böyle birşey söylemedim, dikkatli okumuyorsunuz.

Kur'an, hoşa gidenlerle nikahlanın diyor. Evet. İnsani bir düşünce. Evlilikten bahsediyoruz. Doğal değil mi?

Evlenilmeyen kadınlara gelince, toplumun yetimlere karşı sorumluluğu bitmiş mi oluyor. Bu kişiler korunacak, gözetilecek. 2.ayet bunu söylemiyor mu?

Adalet sizin için de geçerli, inanmıyor olabilirsiniz ama yorumlarken adil olabilirsiniz.

Doğal değil. Kuranı yetimlere iyilik emreden kitap diye tanıtırken, bir anda e ama seçmece normaldir, doğal değil mi diyorsunuz. Bakıcısı çirkin diye, yetim seçebilirler diyorsunuz. Bakıcısı güzel değil diye, yetimler açıkta kalabilirler diyorsunuz. Kitabınıza yamamaya çalıştığınız erdemleri, bir hamlede sümkürüp atıyorsunuz.

Diğer taraftan 2. Ayet bunların korunmasını kollanmasını söylüyorsa, 3. ayet anlamsızdır demektir. Çünkü 3. ayet sizi ifadenize göre yetimlerin ancak bakıcıları ile evlenilerek korunacağından bahsediyor. Allah eğer zekadan münezzeh değilse, 3. ayetin ölü doğduğunu ve hatta konunun yetim bakımı ile ilgili değil kadın düzmeye çevridğini bilmesi gerekir.

[papik 0]

Şimdi, kadınlar arası adalet gözetilemezse 1 tane al, olmazsa elinin altında bulunan kadını nikahla.. Bu sizin ayet yorumunuz olduğu için bu sözcükleri kullanıyorum, yoksa elin altında bulunan kadını nikahla demez, cariyelerinle yetin der.

Önce şu konuyu bir halledelim. Çünkü tüm kurgunuzu bu kelimeye göre yapmışsınız.

Bana bu ayetde "yetin" kelimesini gösterebilir misiniz?

Haziran 10, 2014 tarihinde papik tarafından düzenlendi

[sağduyu 0]

Bu kerameti kendinden menkul, kendilerini çok büyük İslam alimi ve arap tarihi ve arapça uzmanı sanan, 1400 yıldır kimsenin farkedemediği ayrıntıları farkettiğini sanan ukalalardan gına geldi artık. Bu dini olduğu gibi içine sindiremeyip hala kopamıyorlarsa ya gerçekleri görecek cesareti yoktur ya da din pazarlayan adi bir sahtekarlardır.

Hem kusursuz, her boku bilen bir Allah'a inanıp hem de laflarının tam 1400 yıldır milyarlarca kişi tarafından yanlış anlaşıldığını iddia etmek nasıl bir anlayıştır, nasıl bir mantık kurmaktır? Allah'ınız mı çok salak, 1400 yıldır böyle anlayan milyarlarca kişi mi salak?

[FaktheBATI 0]

İslamda kadın konunusunda sınır yoktur.

Muhammed yanlışmı biliyor islamı ?

Muhammedin çok sayıda karısı ve cariyesi vardı

Suudi Arabistan yanlışmı biliyor islamı ?

Peygamberi her hususta taklid etmek caiz olmaz.

4 eşe kadar izin vardır.

O kadar.

[bir_akil_insan 0]

Önce şu konuyu bir halledelim. Çünkü tüm kurgunuzu bu kelimeye göre yapmışsınız.

Bana bu ayetde "yetin" kelimesini gösterebilir misiniz?

yetimlere bakmakla mükellef kadınlarla -yetim kızlarla değil- nikahlanacaksınız kısmının hemen sonrasındaki cümlede yazmaktaydı.

İşinize gelince uydurup uydurup hüküm vermektesiniz; işinize gelmeyince: hop bu sözcük nereden çıktı, diyorsunuz. Gülünç.

Cariye efendinin malıdır. Kimsenin kendi cariyesine nikah kıymak gibi bir zorunluluğu yoktur. Bu yüzden kendi cariyene nikah kıy demez, hiçbir kadın alamıyorsan kendi cariyelerinle yetin der.

Onlar ki, ırzlarını korurlar.

Ancak eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri bunun dışındadır. Onlarla ilişkilerinden dolayı kınanmazlar.

[sertanyaril 0]

Muminun suresi zaten açık. Eşleri ve sağ elinin sahip oldukları... diye bir ayrım var. Yani cariye, eşi değil. Sadece cariyesi. Bunlarla ilişkilerinden ötürü kınanmazlar.

[papik 0]

İşinize gelince uydurup uydurup hüküm vermektesiniz; işinize gelmeyince: hop bu sözcük nereden çıktı, diyorsunuz. Gülünç.

Bu kelimeye ihtiyacınız var. Çünkü bütün sistem buna göre kurulmuş. Mazallah "yetin" 'i kaldırdınmı herşey çökecek.

Maalesef bunu sizin elinize veren de, kelime icat edip ayetin içersine koyan müslüman din alimleri.

Nisa-127 'yi inceleyin, bu ayette nikahlamak istediğiniz kadınların yetimleri der fakat birkaç'ı dışında bunu nikahlamak istediğiniz yetim kızlar/kadınlar diye çevirirler.

[bir_akil_insan 0]

Bu kelimeye ihtiyacınız var. Çünkü bütün sistem buna göre kurulmuş. Mazallah "yetin" 'i kaldırdınmı herşey çökecek.

Maalesef bunu sizin elinize veren de, kelime icat edip ayetin içersine koyan müslüman din alimleri.

Nisa-127 'yi inceleyin, bu ayette nikahlamak istediğiniz kadınların yetimleri der fakat birkaç'ı dışında bunu nikahlamak istediğiniz yetim kızlar/kadınlar diye çevirirler.

Yetini kaldırdığınız zaman muminun suresindeki ayetlerden başlayarak kuranın diger kısımlarını çökertirsiniz. Cariyeleri nikahlamak gerekiyorsa, o ayetler hükümsüz kalır. Hatırlarsanız, kuranda nesh yoktur diye epey bir uğraşmıştınız. Dönüp dönüp Allah'ınızın ayetlerini yalanlamaktasınız.