Jump to content

'Allah Alevileri aşağılık ve adi etsin'


Recommended Posts

allah-alevileri-asagilik-ve-adi-etsin-3006141200_m.jpg

Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Türk Dili Edebiyatı Osmanlı Türkçesi Grameri 2 ders kitabında “Kötü ayin yapan Kızılbaşlar. Allah onları kıyamete kadar aşağılık ve adi etsin. Din zamanlarında namaz kılınmıyordu” yazı tepkilere neden oldu.

http://www.odatv.com/n.php?n=allah-alevileri-asagilik-ve-adi-etsin-3006141200

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu kitabı hazırlatan şerefsizlere, başta akp li ak it ler olmak üzere, yönetici tayfasına şunu sormak lazım: Bre şerefsizler, insanlar nerede, nasıl doğacaklarını önceden biliyorlar mı ki, siz faşistlik yapıyorsunuz. Belkide bir eski mo ya göre siz ak itler birer ors. çocuğusunuzdur. Kim bilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Belkide bir eski mo ya göre siz ak itler birer ors. çocuğusunuzdur. Kim bilir.

Sunay Akın ın Kız kulesindeki kızılderili kitabında bir anektod geçer : Kızılderiliye demişler sizin nesliniz Türklerden geldi. O da demiş Ne biliyorsunuz belki sizin nesliniz Kızılderililerden gelmiştir ?

Bazen biz bile bu tuzağa düşebiliyoruz. Ama bu kitapta yazılan şey bir değil iki değil. Edep yahu diyelim belki anlarlar.

tarihinde ayyaşgezer tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Alevilerde artık islamın bayrağını sallamayı bıraksınlar. Tatlı su islamını bıraksınlar. Aleviler kendi din kardeşleri olan diğer mezheplerinden çok kazık yiyecek bu kafa ile giderlerse.

Muhammed gibi birinin peygamberliğinden vazgeçsinler. Gerçeği ateizmi görmeden aleviler bir yere gelemezler.Bu kafa ile giderlerse üzerlerine çok bomba patlıyacak.

islam-vs-radikal-islam.jpg

Link to post
Sitelerde Paylaş

Develi'nin o sözleri istifa getirdi

Enstitüde (İstanbul Üniversitesi Öğretim üyesi ve Yunus Emre Enstitüsü) “danışman” olarak görev yapan, eski Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Genel Müdürü Prof. Dr. Onur Bilge Kula, görevinden istifa etti. Kula, “Böyle bir anlayışı temsil eden birinin başkan olduğu kurumda adımın danışman olarak geçmesini asla kabul edemem. Bu sözlerden insanlığım adına utanç ve üzüntü duyuyorum. Alevi yurttaşlarımıza söylenen bu aşağılayıcı sözleri kim kabul edebilir?” dedi.

(Haberin tümü)

Link to post
Sitelerde Paylaş

İşte böyleee,

Gönderilme tarihi 21 April 2011 - 05:37 PM

İşte böyleee,

Gelin, ULU padışahımızın parlah oğlanlara yazdığı ŞİİRLERDEN bir denesini Çetin Altan'ın bir yazısından ekleyelim;

Bağlamaz gören Firdevs'e gönlini Galata'yı gören

(Galata'yı gören, gönlünü cennetin en gizemli bahçesine bile bağlamaz.)

Servi anmaz anda ol servi dilarayı gören

(Gönül güzeli bir sevgiliyi Galata'nın kendisinde gören, anmaz bir daha selvi boylu bir başka sevgiliyi.)

Bir frengi şivelu İsa'yı gördüm anda kim

(Galata'nın kimliğinde bir Hristiyan dilli İsa gördüm ki)

Lebleri dirisidür diridi İsa'yı gören

(Dudakları kutsal bir tapınak olur, İsa'nın insanlık dünyasını gören)

Akl-ü fehmin din-ü imanın nice zapt eyleyesün

(Dinle imanını akıl ve anlayışını sıkı tutmak gerekir)

Kâfir olur hey müsemmanlar o tersayı gören

(Yoksa ey Müslümanlar, o kiliseyi gören olabilir kâfir hemen)(çünkü kilisede bir parlah papaz varki,parlahmı parlah)

Kevseri anmaz ol içdügi mey-i nabi içen

(Galata'nın içtiği katıksız şarabı içen, cennetteki Kevser şarabını bile anmaz olur)

Mescide varmaz o vardugi kilisayı gören

(Orada karşılaştığı kiliseyi gören de bir daha gitmez mescide )

Bir frengi kâfir olduğun bilurdi Avniya

(Avniya -Fatih'in mahlası- bilirdi senin bir kafir Hristiyan olduğunu)

Belde zünnarini boynunda çelipayı gören

(Belinde keşiş kuşağını, boynunda haçını gören.)

Fatih demek boş yere gitmiyordu her cumartesi kiliseye.

Demek derdi Hırıstıyanlıh degil.

Parlah genç papaz.

İşteee:Demekki Fatih boş yere meşhür olmamış.

Tolonbeg

#2 tolonbey


Gönderilme tarihi 21 April 2011 - 05:45 PM

İşte böyleee,

Ulu Feth Sultan Memmetin 72 şiirinden 27 sini parlah oğlanlara yazmıştır.

sonuçlarını bul

PADİŞAHLAR DA CİVAN SEVER!/Birinci Bölüm - Edebiyat Galerisi

10 Oca 2011 ... Fatih sultan Mehmet'in divanındaki 72 şiirin 27'si oğlanlara aittir. ...

“Diye bir yangının haberi ile başlatılmıştır! ...

ŞEYHÜLİSLAM YAHYA EFENDİ'NİN BAYRAM adlı bir oğlana yazmış olduğu şiirinin Türkçesi: ...

edebiyatgalerisi.net/tarih-2/.../padisahlar-da-civan-sever.html - Önbellek

Osmanlıların gırdığı fındıhları bu NESİL bülmesi gerek.

Yohsa yeni gelinin şeye saruldugu kimin padışahlara sarulıyıh.

Tolondede


#3 defineadası


Gönderilme tarihi 21 April 2011 - 06:25 PM

: )

Bu mesaji duzenleyen defineadası: 21 April 2011 - 06:25 PM


Bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir.

Sokrates

#4 defineada


Gönderilme tarihi 21 April 2011 - 06:40 PM

ama yalan yok bazı taze parlak oğlanlar hakkaten güzel oluyor.


  • Unlike
    Bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir.
    Sokrates

Gönderilme tarihi 21 April 2011 - 07:24 PM

İşte böyleee,

Gelin eccik derine dalalım.

Emme Mevlana kimin degül.

Konunun derününe dalalım.

PADİŞAHLAR DA CİVAN SEVER!/Birinci Bölüm

10 Ocak 2011, 20:41 Osman Turkoguz Yorum yok osmanturkoguz1_1266678516.jpg'http://img03.blogcu...._1266678516.jpg' / OSMAN TÜRKOĞUZ

İzmir; 28 Nisan 2010. (15 Aralık 1997)

“Muhteşem Yüzyıl”:adlı dizinin ilk bölümü oynatıldığında, tüm Osmanlı kulları ayağa kalktılar.

“Padişahlarımızın da manevi değerlerini korumak için, ATATÜRK’Ü koruma kanunu gibi kanun çıkartalım!"Diyerek önerilerde bulundular! 07 Ocak 2011.

Bir devletin yıkılmasına ve bir toplumun da çürümesine neden olan denenmiş bir idari sistemi yeniden getirmekte ısrar, İhanetin, Cehaletin ve Çıkarcılığın işaretidir! Ostüzü.

“İstanbul kanatlarımın altında"adlı bir film çekilirken, Dördüncü Murat’ın cinsel tercihi üzerine büyük bir gürültü kopmuştu.

Kültür ve Turizm Bakanı olan, ahenkli sesli MHP’li bir politikacımız:“Dördüncü Murat’ın dörtdörtlük, kadınlara yönelik cinsel hayatı olmuştur. Zinhar, Gılmanlarla bir ilişiğinden söz edilmeye!” "Buyurmuştu.

5 Haziran 1997 tarihli Hürriyet Pazar’da inadına bir makale yayımlanmıştı. Bütün dini bütün milliyetçilerimiz vekâletsiz iş görme akdine sığınarak avukat kesilmişlerdi. Bunun üzerine de şimdi vereceğim yazı yayımlanmıştı:

“Geçen hafta Fatih Sultan Mehmed’in sansürlenen şiirlerinden söz etmiş,

İstanbul Belediyesi’nin Fatih’in divanında yer alan 70 adet gazelden 43’ünü nasıl makasladığını anlatmıştım.

Makaslanan şiirlerden verdiğim örnekler hayli ses getirmişti.

Bazı gazeteler yazımdan alıntı yaparken, konu tv’lerde tartışıldı.

Fatih’in şiirlerinden tam beş asır sonra ”in” olduğunu görünce, onun İstanbul mısraıyla Belediyesi’nin hışmına uğramış olan bir gazelini daha yazayım dedim.

İşte, "Fatih’in “Avni” adıyla kaleme aldığı,”

Bir güneş yüzlü Melek” Mısraıyla başlayıp Galata’daki genç bir papazdan söz eden ve beş bucuk asır sonra sansüre uğrayan gazeli.

Yorum, yine sizlere ait.

“Bu 14 yaşındaki papaz yamağı, Nasturas’ın oğludur.

Fatih’in sarayına gitmediği için,

Fatih tarafından boynu vurulmuştur.

Canı pahasına namusunu kurtarmış olduğunu babası yazmaktadır.” Ostüzü.

“Alemi ay gibi aydınlatan güneş yüzlü bir melek gördüm

/Sünbüle benzer siyah saçları âşıklarına âh ettirmede/

siyahlıkların çevrelediği parlak bir ayı andıran o naz servisi,

Frenk ülkesinin güzellik şahıdır/

belindeki papaz kemerinin düğümüne gönüllerini bağlamayanlar iman ehlinden değil,

yolunu şaşırmış âşıklardandır/gamzesi ile öldürdüklerine dudaklarıyla canlar verip ruhlar bağışlayan o güzel ,

İsa’nın yolundan …

ey Avni!O güzelin sana teslim olmasını bekleme..

Sen İstanbul’un şâhısın,o ise Galata’nın..”</SPAN>

Fatih sultan Mehmet’in divanındaki 72 şiirin 27’si oğlanlara aittir.

Bu Divan; 1959 yılında Sayın Ahmed Aymutlu tarafından açıklamalı olarak yayımlanmıştır.

Bu şiir aruz vezni ile yazılmıştır.

Ölçüsü de: Fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilâtün’dür.

Günümüz Türkçesine çevrilerek verilmiştir. Şiir:

“Âlemde ay olan bir güneş yüzlü melek gördüm.

O kara sünbülleri (siyah saçları) âşıkların (yanan) ahıdır.“Diye bir yangının haberi ile başlatılmıştır!

Erkeğin erkeğe, kadının da kadına yönelmesine “CİNSEL SAPMA” diyoruz.

Erkeklerin cinsel yönden genç oğlanlara yönelmelerine de Gulamparelik—Kulamparalık—diyoruz.

Kulamparalık erkeklere yönelmiş aktif homoseksüelliktir.

Pasif homoseksüellere de ne denildiğini herkes bilir(İBNE).

Kadının, kadına cinsel yönden yönelmesine de “SEVİCİLİK” diyoruz.

Uluslar arası deyimiyle ”LEZBİYEN”DİR.

Hani Parisli kız anlamına gelen “PARİZİYEN” gibi.

Lezbiyen, ”Lesboslu”-Midillili –anlamındadır.

Bizde Zürafaa denildiği de olur.

Cinsi temasla bulaşan hastalıkların ZÜHRE yıldızının etkisinden kaynaklandığına inanıldığı için ZÜHREVİ HASTALIKLAR denildiğini eski kitaplar yazmaktadır!

M.Ö Vinci asırda; Lesbos-Midilli- adasında yaşamış olan ve etrafına güzel kızları toplayan SAFO adlı şair kadının, bilinen ilk Sevici olduğu iddia edilmektedir.

Bu ehli keyif kadının şiirlerinden çok azı günümüze ulaşabilmiştir.

Ortaasya’da, Türk boyları arasında Homoseksüel ilişkiler hiç te hoş karşılanmazdı.

Kadınlar da sınırsız bir özgürlük içersindeydiler ve erkeklerini kendilerinin seçme hakları vardı.

Selçuklu

ve Osmanlı; Kulamparalığı

Perslerden; seviciliği de Araplardan almıştır.

İranlıların da; oğlancılığı Atinalılardan almış olduğu Ünlü Herodot tarihinde yazmaktadır:

“Hiçbir ırk, Persler kadar yabancı yöntemleri ve töreleri kolayca benimsememiştir.

Örneğin: Kendilerinkinden daha güzel olduğuna inandıkları Med’lerin elbiselerini almışlardır.

Askerleri, Mısır askeri biçiminde zırh giyerlerdi.

Zevklerde bile, hoşlarına giden şeyleri öğrendikçe; çekinmeden dener ve benimserlerdi.

Bunlar arasında, en önemlisi Yunanlılardan öğrendikleri “OĞLANLARA DÜŞKÜNLÜK’TÜR.”

Her erkeğin birkaç karısı ve bir sürü metresi vardı. Herodot tarihi1’inci kitap, s.54.hürriyet yayınları, Perihan kuturman çevirisi.

< /SPAN>

Ksenefon’un ünlü ”Onbinlerin kaçışı” adlı eseri,

Milli Eğitim Bakanlığınca dilimize çevrilerek yayımlanmıştı.

Bendeniz, 1959 senesinde, bu eseri okuyabilmiştim.

Orada ünlü bir oğlancıdan, Parnabazus’tan söz edilmekteydi.

Bu Parnabazus denilen Atinalı komutan, Atina-Pers savaşlarında; güzel esir delikanlıların öldürülmelerine engel olarak onları birliğinde toplarmış. 250 kişilik bir güzel oğlanlar birliği oluşturmuş!

Onbinler, geri çekilirlerken, Trabzon’a geldiklerinde; çok ilginç bir olayı gözlemlemişler:

Trabzon’daki Yunanlılar, kullanmış oldukları parlak Oğlanları şehir meydanında, biri birlerine göstererek hava atarlar ve alenen şaparlarmış! CIMAĞ

Kültür Eski bakanlarından birisi, istediği kadar 1V’ üncü Murat’ın cinsel tercihine toz kondurtmasın!

1639 Bağdat seferinde; Osmanlıya esir düşerek Murat Hanın gözüne giren ve Emirgân koruluğu kendisine tahsis edilen İranlı Bey; Dördüncü murat’ı Mey, Afyon ve Civanlarla sermest olmaya alıştırır!

Ulusal özünü yitirmiş olan

Selçuklu

ve Osmanlı, el alemin sapıklıklarına yönelmiştir.

Mevlana</SPAN>, Büyük oğlu veledi, şems’i Tebrizi’ye taktid im ederken:

“Afyon içmez, Puşt ta değildir!” Diyerek, temizliğini garantilemiştir.

Mevlana’nın kendisinin Şems’i Tebrizi’ye olan tutkusu, Tebriz’inin Sultan Veletçe öldürülmesine neden olmuştur

!

Ünlü Hasan Sabah; ”Harun Reşidin sarayında, kadın elbisesi giydirilmiş 2000 genç oğlan vardı!” Diyor.

Tarihin kaydetmiş olduğu en büyük Pasif Homoseksüel Jülyüs SEZAR; genç bir subayken gelmiş olduğu Anadolu’da Bitinya Kralının gözdesi olmuştu.

Senato’da bıçaklanarak öldürüldüğünde de; tüm Romalı askerler mataralarını ot ile tıkamışlardı! ”

Her erkeğin karısı, her kadının kocası!” sözü,<SPAN style="COLOR: #ff0000"> Jülyüs SEZAR</SPAN> için söylenmişti.

V.Churchill İkinci Dünya Savaşı sonrası yapılacak sulh anlaşması için:

“Öyle bir antlaşma yapalım ki; Jülyüs Sezar’ın karısının namusu gibi sağlam olsun!” dediğinde;

Jozef Stalin, pos bıyıklarını altından sırıtarak:

“Onun namusu için de söylentiler var!” Demişi.

Osmanlı Divan Edebiyatında da;

Padişahlar,

Beyler,

Şeyhülislamlar,

Divan şairleri parlak Oğlanlar için yanıp tutuşarak, yanık şiirler döktürmüşlerdir.

Arabistan’da peygamberliğini ilan eden" Ebu Müseylime:</SPAN>

“Bir erkek, kendisi ile sevişme isteğini reddeden erkeği öldürebilir!”

Diye sahte ayetler bildirmişti!

XV’ inci asırın ünlü tarih bilgini Ali Beğ; divanında, erkeklere duymuş olduğu derin tutkularını açık, açık nazmetmişti.

Rahmetli İsmet Zeki Eyüboğlu’nun “DİVAN ŞİİRİNDE SAPIK SEVGİ!” Adlı eseri mutlaka okunmalıdır.

Dayanmış olduğumuz kaynaklarımızdan birisi de bu eserdir.

“Zenne rağbet ider mi akil olan

/Tâb’I Ali civane maildür!”

Türkçesi: ”kendini bilen, aklı başında olan kimse, KADINA EĞİLİM DUYAR MI?

Ali’nin gönlü delikanlıya eğilimlidir!” Diyor!

“Melâhat mısrına melik kılup bir Yusuf nâgâh /

Aziz’i vakt olup Âli melek –rü bir gulam aldım”.

Türkçesi: ”güzellik mısrını melik kılup bir Yusuf’u birdenbire,

sultan ederek çağın mutlu kişisi oldum, melek yüzlü bir oğlan aldım!”

“Dünyâ ne kahpedür her ana zir’i dest olam,

Erlik midir acûze sevüp zen-perest”.

Türkçesi: ”Dünya ikiyüzlü bir oynaktır, ben onun eli altına girmem. Ona yenilmem.

Bir kadını sevmek, kadına düşkün olmak erkeklik midir?”

”saldın ruyuzemin’e taraf, taraf/

demir kuşaklı cihan pehlivanlarını” diye, Kanuni’nin ölümüne ağıt yazmıştı.

Bu Baki’nin burada tekrar edemeyeceğim çok biçimsiz ve edeple bağdaşamayan şiirleri de vardır.

Baki Islam şairidir.O ne derse desin O müslümendir.

“Bir Kuloğlu’nun esir oldu kapusuna gönül,

/İntisab itdi gedâ bârgâh’ı sultane”.

Türkçesi: ”Gönül bir Kuloğlu’nun kapısında tutsak oldu.

Bu bir dilencinin sultan kapısına sığınışı gibidir.”

Vinci yüzyılda yaşamış bir "Şair Hıfzı:

“Zenne meyl eyleyemem kaht’ı ricat olsa bile!”

Türkçesi: ”Yeryüzünde erkek kalksa da, gene kadına ilgi duymam!”

"ŞEYHÜLİSLAM YAHYA EFENDİ’NİN BAYRAM</SPAN> adlı bir oğlana yazmış olduğu şiirinin Türkçesi:

“can bağının gonca gülüdür Ahmed

Gülün, gül bahçesinde rengidir ahmed,

Konuşmaya başlayınca ağzından şeker damlar,

Hokka ağızlı bir gençtir Ahmed.

Yan bakışlarla her zaman,

Ev, bark yıkandır Ahmed.

Öldüren bakışıyla her zaman,

Kan dökmede acımasızdır Ahmed.

Yeni çıkan fitnenin sultanıdır,

Yeni bir güzellik devletidir ahmed.

Nazlanıp, konuşmaya başlayınca,

Şeker dilli bir papağandır Ahmed.”

XVIII’ inci yüz yılda Şeyh Galip:

“Güzelliğine tutulalı ey ay alınlı Emin,

Sabahlara kadar çağırır dururum Emin, Emin.

Bu güzellikle, bu parlaklıkla, bu çapkınlıkla,

Bir eşin daha var mı Emin?

Ey fenni, bu özlü, yeni şiirini görünce,

Belki beğenip aferin der Emin!”

1730 Senesinde; Patrona Halil ayaklanmasında; damdan, dama kaçarken düşerek ölen "Nedim(Nedimde padışahları Gö.... delisiydi.) de şairliği yanında az genç oğlan delisi değilmiş!

“İzin al maderden Cuma namazına deyu;

Gidelim seninle sevdiceğim Sadabada!”

Kızlar Cuma namazına gidemeyeceklerine göre,

”nesin sen doğru söyle,

can mısın, canan mısın kâfir?”

Dediği genç bir oğlan olsa gerek!

“Ben bugün bir nev-baharı hüsn’ü an seyreyledim,

Tarf’ı destanında sünbül gibi mülar var idi”

Türkçesi: ”Ben bugün bir bahar güzelliği gibi güzel gördüm. Sarığının kıyısında sünbül gibi saçlar vardı!”

“Tıraş oldun efendim,âfiyetler izz’ü devletle,

Bir cüvan kaşı sarık sarmış efendim başına,

Sürme çekmiş ıtri şahiler sürünmüş kaşına.

Şimdi girmiş daha tahminimce onbeş yaşına

Gül yanaklı, gulgule kerrakeli, mor hareli”.

Nedim:

” Kızoğlan nazı nazın,

Şahlevent avazı, avazın.

Belasın ben dahi bilmem,

Kız mısın, oğlan mısın kâfir!”Diye inler.

Nedim’i inletenin kişiliği,

diğer şiirlerinden anlaşılmaktadır:

Sakalı yeni çıkmış bir Şahlevent!

Şair nedim’in çağdaşı olan şair Necati de, hınzır m hınzır bir şair idi.

Dili çok ağdalı olan bu "Necati’nin şiirini sadeleştirerek veriyorum:

“Almış Efendi daireye bir civan’ı şeyh,

Etmiş esir o kâfire, bir Müslüman’ı şeyh,

Bir afetin ki raksı olunca müzakere,

Görmem garip o dem ki depitse tüvanı şeyh.

Meydan’ı akşın olmuş o çâlâk cünbüşi,

Almış koluna vây o şuh’i dilsitane şeyh.

İtmiş velayeti şerefinden anı habir,

Açmış o şuha uhde’i râz’ı nihânı şeyh!”

Türkçesi: ”Şeyh Efendi, dairesine bir delikanlı almış ta ,

binlerce Müslüman’ı bir dinsize tutsak etmiş.

Öyle bir delikanlı ki, oynayışı konusunda konuşulsa,

şeyhe gençlik gelir.

İçi açılır.

Ağzının suyu akar, buna şaşılmaz artık.

O çalak delikanlı,

aşk alanının eğlencesi, şenliği olmuş,

şeyh de o çapkını koluna almış.

Şeyh efendi, o delikanlıya tarikatın gizli sırlarını öğretmiş,o’nu yetiştirmiş doğrusu!”

Şu iki mısrayı kim söylemiş dersiniz?

“Hat geldi gönül seyr’i izar’ü dehen olmaz;

Tahsili sâfa itmeğe azm’i çemen olmaz!”

Türkçesi: Artık sevgili delikanlının sakalı çıktı, ey gönül, ağzına, yüzüne bakılmaz daha;

onunla eğlenip oynaşmak için kıra çıkmanın da gereği kalmadı!”

”Hat geldi gitmedi dahi yârim letafeti,

“Hat ile vecdi dilbere bu istihâr hat!”

Türkçesi: ”evet sakal çıktı gene de, sevgilinin gönül alıcılığı yerinde.

Şimdi bir de bu durumuyla ün kazandı”.

Şair Fazıl da az değilmiş hani:

“Nesim nâmında bir şuh’i museviye düşüp

Dilim hava’yi muhabbetle bir sebu’yi Nesim!”

Türkçesi: Nesim adlı bir Yahudi delikanlısına gönül verdim,

bundan dolayı gönlüm Nesim’in kadehi oluverdi; o’na duyduğum sevgiyle!”

“Güzeller şâhı Andon’um sana billahi meftunum

Ne simim var, ne altunum, hemen bir tatlı canım var!”

Türkçesi: Açıklamaya gerek şairin cinsel tercihidir!

Şair fazıl hep Oğlan sevgililerden söz eder:

“Yetmez mi bu bela bize, söylen anasına;

O büt’ü gut misali bir dahi oğlan getürmesün!”

Hamamizade İhsan divanından da; akıcı, çarpıcı bir örnek verelim:

“Bir damla su ol gönlüme gel ak delikanlı,

Bir damla sudan gönlümü yık, yak delikanlı.

Dans etmek yeter, aklımı oynatma yerinden,

Dansın, reveransın yeter, oynak delikanlı!”

Kadını toplum içindeki yerinden,

din ve Allah adını kullanarak, çeker alırsanız

işte böyle tıfıl delikanlılar alırlardı kadınların yerini.

Konya’da, senelerce önce; bir tartışma sırasında, yaşlı bir adamın Mareşal Gazi Mustafa Kemal’e kem söz söyleyenlere söylemiş olduğu sözü hiç unutmadım:

SSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSS

“Terbiyesizlik etmeyin;

O geldi de kıçlarınız kurtuldu!

Onun sevabına kıçlarınızın zekâtını vermelisiniz!

SSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSSS

Bendeniz; o büyük insanın ne demek istediğini nasıl anladıysam ötekiler de anlayarak susmuşlardı.

Boynuna bağlanan bir iple; tarikat şeyhi huzuruna çekilerek getirilen "İkinci Beyazıt”Adli” mahlası ile şiirler yazardı.

Zampara,

oğlancı,

şarapçı

ve afyonkeş olmasına karşın, VELİ sıfatı ile de onurlandırılmıştır.

Şakir Keceli’nin

“OSMANLI KİM, ŞERİAT NE?” ADLI KİTABI, S.

104; Ali Kemal Meram’ın “Padişah Anaları” </SPAN>adlı kitabının (s.106 da) mutlaka—bazı hatalarına karşın—okunmalıdır.

İkinci Beyazıt’ın anası Gülbahar takma adlı “kamelya’’’dır.

Anacığının ve nineciklerinin etkisi ile, bu VELİ! Padişah Türk’ü nasıl değerlendirmiştir:

“Değme, Etrak ne bilsin gam’ı aşkı Adli,

Sırrı aşk anlamaya, haylice idrak gerek!”

Türkçesi: ”Türkler ne anlar aşktan Adli!

Aşkın sırını anlamaya idrak gerek!”

Türk Halkı da Osmanlıya giydirmesini bilmiştir:

“Osmanlının yanında gözünü;

kâtibin yanında sözünü saklı tut!”

“Şalvarı şaltağ Osmanlı,

Eyeri kaltağ Osmanlı.

Ekende yok, biçende yok,

Yiyende ortağ Osmanlı!”

Yazan ve Derleyen: Osman TÜRKOĞUZ

-Devam Edecek-

Link to post
Sitelerde Paylaş

alevilerin de uyanıp - dinlerin yalan olduğunu görmesi lazım....

yüzyıllar boyu bazı kesimler tarafından sırf İNANÇLARI yüzünden hor görülmeleri buna en güzel kanıttır aslında....hem de aynı dinin mensupları - sadece mezhep farklılığı var....mezhep farklılığına dahi hoşgörü gösteremeyen bir din olabilir mi ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Alevilerde müslüman sunnilerde müslüman aynı peygambere inanıyorlar kendi din kardeşlerinden zulum görüyorlar. Aynı ırak suriye mezhep kavgaları gibi.

Yakın tarihte Türkiyede çok sayıda mezhep kavgaları yaşandı çok insan öldü.Maraş Çorum Malatya gibi olaylarında çok insan öldürüldü.

İslam içindeki mezhep kavgaları sadece diğer müslüman ülkelerde değil Türkiyedede yaşanıyor. Bu kafayla giderlerse çok devam edecek bu kavgalar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

alevilerin de uyanıp - dinlerin yalan olduğunu görmesi lazım....

yüzyıllar boyu bazı kesimler tarafından sırf İNANÇLARI yüzünden hor görülmeleri buna en güzel kanıttır aslında....hem de aynı dinin mensupları - sadece mezhep farklılığı var....mezhep farklılığına dahi hoşgörü gösteremeyen bir din olabilir mi ?

aleviler de en az diğerleri kadar mülümancılık oynamaktadır. Sözüm ona, aleviler ilerici, okumuş, görgülü kesimdir; allah yallah diye dile getirip durdukları zırvaların ne olduğun bir kere açıp okumuş değillerdir.

Alevilik kültür olarak devam etmektedir ve oynadıkları müslümancılık da bu kültürün bir parçasıdır, dinle alakası olmayan, islamın seyreltilmiş bir türevidir.

İslamın ne olduğundan haberleri olmadığı için, niye hor görüldüklerini asla anlamazlar. Tanıdığım alevilerden bir tanesinin bile gördükleri davranışlar hakkında çünkü şu yüzden diyebildiğini görmedim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aleviliğin tatlı su sunni müslümanlığından farkı yoktur. Alevilere göre Muhammed ve Ali mükemmel bir hayat yaşamıştır. Hiç biri kuranın türkçesini okumamıştır Hadislerden haberi yoktur. Kendi kafalarına göre bir islam yaşarlar. Din afyonuna devam ederler kendi din kardeşlerinin sunnilerin neden kendilerini öldürdüğünü bilmezler gerçek islam bu değil derler. Tatlı su müslümanlığından hiç farkı yoktur.

tarihinde zeus- tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu kadar saçmalığı bir arada hiç görmedim!

Alevîlik'in İslâm'la uzaktan-yakından ilişiği yoktur.

Hinduizm ve İslâm'ın arasındaki fark ne kadar ise, İslâm ile Alevîlik arasındaki fark da en az o kadardır. İki dînin en ufak paydası yoktur.

Alavîler'in, Arap putu Allah'a insandığını imâ etmek bile, saflıktan başka bir şey değildir!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu kadar saçmalığı bir arada hiç görmedim!

Alevîlik'in İslâm'la uzaktan-yakından ilişiği yoktur.

Hinduizm ve İslâm'ın arasındaki fark ne kadar ise, İslâm ile Alevîlik arasındaki fark da en az o kadardır. İki dînin en ufak paydası yoktur.

Alavîler'in, Arap putu Allah'a insandığını imâ etmek bile, saflıktan başka bir şey değildir!

Hayatında hiç cem evine gittin mi?

Nasıl ibadet ettiklerini gördün mü?

Bence git islami söylemlerin sıklığını gör Muhammedin Allahın ismini çok duyacaksın.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu kadar saçmalığı bir arada hiç görmedim!

Alevîlik'in İslâm'la uzaktan-yakından ilişiği yoktur.

Hinduizm ve İslâm'ın arasındaki fark ne kadar ise, İslâm ile Alevîlik arasındaki fark da en az o kadardır. İki dînin en ufak paydası yoktur.

Alavîler'in, Arap putu Allah'a insandığını imâ etmek bile, saflıktan başka bir şey değildir!

:) şarkılarında bile ya ali - ya muhammet diyorlar yaw adamlar...

aleviler müslüman değil derken --bi yanlışın olmasın ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

:) şarkılarında bile ya ali - ya muhammet diyorlar yaw adamlar...

aleviler müslüman değil derken --bi yanlışın olmasın ?

Osmanlı'da, Alevîlik çok değişmek zorunda kalındı. Döt korkusu!

Öz Alevîlik'te o tür şeyler bulunmaz.

"Haziratî Ali" diye adlandırdıkları, "çöl bedevîsi Ali" değil. Uzaktan-yakından ilişiği yok.

"Hazretî Ali", tanrının ruhsal varlığıdır. Ali, insandır; insan, Ali'dir. Buradaki "Ali", tanrı olarak kabul edilebilir.

Diyeceksiniz ki: "Niye Ali?"

Osmanlı zorbalığından kurtulmak için, Ali'nin önüne "Hz." eklendi.

Bu arada unutmamak lâzım: "Hazretî" sözcüğünü Osmanlılar oluşturdu. Böylece sırf Osmanlı toprakları içinde olan bâzı toplumlar da bu kavramı kullanıyor; ama nâdiren.

Araplar ve İranlılar, bu kavramı duymamıştır bile. "Hazret", Farsça'da "saygıdeğer" ya da "saygın" ya da "sayın" anlamına gelir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İşte böyleee,

Okul kıtaplarına bile şerefsizliklerini sokup BÖLÜCÜLÜK yapan bu PUTPERESLERE ağızlarının payı zaman geçirilmeden verilmesi gerekirdi.

Hanı bir söz vardır BOKLU SİDİKLİYİ güler deye.?

Ulan sen kendi inandığın kıtabı hiç AHLINI BAŞINA toplayarah ohudunmu.

Ordakı

YALANLARI

Tezatları

Tutarsızlıkları

Tanrıya İFTİRELERİ

Akılsızca yazılanları o KÖR gözünü açıp hiç baktınmıkı ona buna kendi pisligini atmahdasınız.Yukardakı astığım yazıdakılar sizsiniz.

O surattakılar ona buna nasıl pislik atabilirki.

Onlardada sizingibiler azda olsada var.Ama o pisligide onlara bulaştıranlar size bulaştıranlardır.

Insanlık dünyesine SAPTIRMAKTAN gayrı ne faydanız oldu?Çıkında bu konuyu tartışalım Dİ.......... tutanlarınız varsa.

Sankı doğru yoldaymışınız gibi. Onu bunu suçluyorsunuz.

Namaz

Oruç

Hacsizden önceki putperestlerin yaptıklarıydı.Açın tarıhı belgelere bakın.

Alevilik,in Aliyle , Veliyle hiçbir ilgisi yoktur.

Alevik Aliden degil Alevden,ışıktan adını almıştır.Arapcılıkla hiçbir bağlantısı yoktur aslında.

Dinde degildir.

Mezhepse hiç degildir.

Islam gibi 1400 yıllık bir geçmişi degil en az 5000 yıllık bir geçmişe sahaptır.

V Aleviligin ALEV neslinin,IŞIK halkının,nerden geldıgı,nerelerden kaynaklandığını geçmişte buralara asmıştık,gerekirse gene asarız.

Allah Muhammed deyen Aleviler,kafaları ıslamla karıştırılanlardır.

Islamın ne olduğunu malzeme marketlerimize gittiginizde görüyürsünüz.

gazma

Kürek

Balta

Keser dışında tüm US gerektirem malzemeler

Almanyadan

İngiltereden

Anlayacağınız batı ülkelerinden gelmedir,

Varmı müslümen ülkelerden gelen birşey HURMA dışında.

Müslümenleri ABTALLAŞTIRAN ıslamı kurallardan biri.

DİN , AKIL İŞİ DEGİL ,NAKIL İŞİDİR.

Süleyman Ataş ne diyür?Din faydasından ,zararından yapılıp,yapılmaz.

Allahın buyruğu olduğu için yapılır.

Bu adam diyenet işleri başkanlığı yapmış biri.

Insanın zararına Tanrının bir buyruğu olamıyacağını bile düşünemiyür.

İki ayahlıların yazdıhlarını Tanrının buyruğudur deyebiliyürse.

Bu dinin mensuplarının AKILLARI başlarından atılmıştır demek.

Aklı başında olmayandan her hafasızlığ beklenebilir.

Çıksın biri desinki,şu dini kural şu kaynaktan ısbatlıdır.

Böyle birileri çıkıpda ona buna bok atmaları gerçekten akılsızlığın ısbatıdır.

1,5 milyer ınsana yazık degilmi?540 milyon Arap 7 milyon yahudunun elinde oyuncak.

Hanıya bir müslümen 20gayrı müslümene bedeldi.?

Insanlar Arasında bölücülükte ıslam başı çekmektedir.

Alevi kadar taş düşsün başınıza.

Tolonbeg

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 4 years later...

alevi diye bişey yokki:)  rum ve ermeni kitlesi bunlar. osmanlıdan beri sığıntılarımız.. ama osmanlılar hilafeti desteklerken bunları göremedi:) ya bunlar Atatürkü destekler kandırırda tepemize popülizmlerini yayarlar diye düşünen olmadı.. lehavle mehavleye no it iz ınt ulaaaaaannnn!!!! türkiye dikdörtgendirrr! cehennem olası selanik..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...