Jump to content

Ateizm ne işe yarar?


Recommended Posts

Sözkonusu hormonal aktiviteler ise bu çoğunlukla genetik koda bağlıdır, sözünü ettiğin çevresel faktörlerde memetik kodlamaya giriyor.

Kimse genlerini seçmediği gibi ailesi ve doğduğu toplumu da seçmiyor..

Dawkins'in dediği gibi gen ve memlerin kendilerini kopyalamak için kullandığı biyokimyasal birer robotuz.

Şuan da böyle bir teknolojinin olmaması, ileride olamayacağı göstermez.

Her davranış beyindeki kodlardan ortaya çıkıyorsa bunun hesaplanamayacağını neye göre söyleyebilirsin?

Bu savladığını ancak ruha inanan kişilerin savlaması gerekiyor, sen nasıl ateistsin?

Baştan sona zırva.. Sen Dawkins'in ne demek istediğini anlamamışsın. Onu da çarpıtıyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 591
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

Baştan sona zırva.. Sen Dawkins'in ne demek istediğini anlamamışsın. Onu da çarpıtıyorsun.

Her zamanki gibi neden zırva olduğunu açıklayamıyorsun..

İnsan davranışları tamamen maddi etkenlere bağlı değil mi?

Tamamen beyin fonksiyonlarından oluşan bu kodları ileride neden çözemeyecek olalım, bunun mümkün olmadığını söylemek için idealizme kayman gerektiğini anlayamıyor musun?

Dawkin'in sözleri aşağıda duruyor, anlaşılmayacak birşey yok..

4:53 ile 6:00 arası;

Bugün bir çok bilim insanı algıya dair mekanik bir görüşe bağlı: biz olduğumuz gibiyiz, hormonlarımız oldukları gibiler, çünkü beynimiz bu şekilde kablolanmış.

Eğer nöroanatomimiz ve fizyolojik kimyamız farklı olsaydı, karakterlerimiz farklı olurdu, biz farklı olurduk.

Fakat bilim insanları olarak çelişkiliyiz.

Tutarlı olsaydık, yanlış davranan birisine, mesela bir çocuk katiline karşı tutumumuz şöyle olurdu: "bu fert hatalı bir bileşene sahip, düzeltilmeye ihtiyacı var".

Fakat öyle demiyoruz. Aramızdaki en mekaniksel kişileri de -ki en mekanik kişi ben olabilirim- içine dahil ettiğim bizler bile, "Alçak canavar, hapis senin için fazla iyi" diyoruz.

Ya da daha fenası, bunu bugün dünyanın her yanında gördüğümüz gibi, bir sonraki döngüsünde muhtemelen daha kuvvetli karşı intikamları doğuracak intikamlar arıyoruz.

Kısacası, akademikler gibi düşündüğümüzde, insanları ayrıntılı ve karmaşık makineler olarak görüyoruz, arabalar ya da bilgisayarlar gibi,

fakat insan olmaya döndüğümüzde, daha çok, bir gurme gecesinde bir türlü çalışmayan arabasına bir ders vermek için onu hurdaya çeviren Basil Fawlty gibi davranıyoruz.

tarihinde BRUTAL tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen Dawkins'in konuştuğu İngilizceyi anlıyor musun? İngilizce benim ana dilim sayılır.

Dawkins bazı teoriler, hipotezler ve varsayımlar ortaya atıyor. Onlarla felsefi bir konuşma yapıyor.

Köpeklerin, gergedanların kokuyu algılamasını örneğin onları renk olarak görmeleri ile kurguluyor. Aslında yok öyle şeyler.

Suçluyu tedavi ile topluma kazandırmadan bahsediyor ama, sorunun teorisi ile uğraşıyor.

Siz onu motomot alıyor ve aha.. Dawkins suçluları bağışlıyor diyorsunuz. Yok öyle şey..

Adam yalnız teori üzerinde yorumlar yapıyor. Zaten tedavisi olsa bile işlenen bir suçun cezasını çekmek zorunda bir katil. O ceza ne ise onu çekecek.

Bilmediğin konulara burnunu sokuyorsun. Senin burnunu sürtmek benim için zevk olacak Brutal..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yukarıdaki çeviri yanlış mı diyorsun yani, buyur bize doğrusunu çevir..

Dawkins'in suçluları bağışladığını söylemedim..

Onların biyokimyasal bir robot olduğunu ve cezalandırmanın zayıf insan doğası gereği kaçınılmaz olduğunu ve buradaki çelişkiyi belirttiğini aktardım.

Sen bu söylediklerinin hepsine karşısın ve hala beni Dawkins'in ne dediğini anlamamakla itham ediyorsun(:

Senin algı sistemin bazı verileri ses olarak işliyorsa aynı verileri renk olarak işleyen bir algı sisteminin olabileceğini bile anlamamışsın hacı..

Bu konuda kaç kere ayar yedin benden hala burnumu sürtmekten bahsediyorsun(:

Modelin doğası nasıl bir hayvan olduğumuza bağlıdır. Uçan bir hayvan, yürüyen, tırmanan ya da yüzen bir hayvandan farklı bir modele ihtiyaç duyar. Bir maymunun beyni yazılımsal olarak ağaç gövdeleri ve dalların üç boyutlu simülasyonunu yapabilir olmalıdır. Bir köstebeğin dünyayı modelleyen yazılımı, yeraltı kullanımı için uyarlanmış olur. Bir su sineğinin beyninin üç boyutlu modellemeye ihtiyacı yoktur, çünkü Edwin Abbott'un yaylasındaki bir göletin yüzeyinde yaşar.

Yarasaların renkleri kulakları ile görebileceğini ortaya atmıştım. Yarasaların üçüncü boyutta hareket etmek ve böcek yakalamak için ihtiyaç duyduğu dünya modeli, kırlangıç gibi gündüz uçan bir kuşun benzer işleri gerçekleştirmek için oluşturduğu modele epeyce benzer olmalıdır. Serçe modelinin girdileri olarak ışığı kullanırken, yarasanın zifiri karanlıkta ekoları kullanıyor olması tesadüfidir. Yarasaların, ekoları kullanışlı şekilde etiketlemek için, algıladıkları renk tonlarını kullanıyor olduklarını da ortaya atmıştım, -- bunlar belki yüzeylerin akustik dokuları; tüylü, pürüzsüz gibi -- aynen kırlangıçların ve tabi bizim algıladığımız renk tonlarını -- kırmızılık ve mavilik gibi -- ışığın uzun ve kısa dalga boylarını etiketlemekte kullanışımız gibi.

Kırmızının doğasında, onu uzun dalgaboylu yapan hiç bir şey yok.

Önemli olan ve modelin doğasını terbiye eden şey, algılama yönteminden ziyade, modelin nasıl kullanılacağı. J. B .S. Haldane'in dünyasında kokunun hüküm sürdüğü canlılara dair söyleyeceği bir şeyi vardı: Köpekler çok benzer, oldukça seyreltilmiş iki yağ asidini ayırt edebilirler: kaprilik asit ve kaproik asit. Görebileceğiniz gibi tek fark, zincir içerisindeki ekstra iki karbon atomu. Heldane'in tahminine göre bir köpek, asitleri kokularından yola çıkarak moleküler ağırlıklarına göre, aynen bir insanın piyano tellerini seslerinden yola çıkarak uzunluklarına göre sıralayabileceği gibi sıralayabiliyor. Şimdi, bir yağ asidi daha var, kaprik asit, diğer ikisi gibi, tek farkı iki tane daha karbon atomu. Daha önce kaprik asit ile hiç karşılaşmamış bir köpek, muhtemelen, onun kokusunu hayal etmekte, daha önce duyduğumuz trompet notalarından bir nota daha yüksekten çalan bir trompeti hayal ederken zorlanacağımız kadar zorlanır. Belki köpekler, gergedanlar ve diğer koku odaklı hayvanlar renklerle kokluyorlar. Ve iddia yarasalarla ilgili olanın aynısı olurdu.

tarihinde BRUTAL tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Dawkinis modelleme yapıyor. Senin gibi bir salak ne anlar modellemeden..

İnsan bir konu üzerinde çalışırken zihninde bir takım modeller oluşturur.

İnsan somut olguları modelsiz öğrenemez.

Örneğin kuantum fiziğinin ilgi alanı olan atomaltı evrenini ve orada vuku bulan olağan üstü tepkileşmeleri insan aklının imgelemesi mümkün değildir.

Çünkü onlar insan sağ duyusu ile bağdaşmazlar.

Fizikçiler yapılan gözlemleri açıklamak için bazı modeller oluşturmaya çalışırlar ama, kuantum fiziği konusunda şimdiye dek pek başarılı oldukları söylenemez. Biyolojide de yapılan modeller fantezilerden ibarettir. Gerçeklerin yalnız birkaç yönünü yansıtırlar ama onlarda bile hatalıdırlar.

Bu modeller çoğu kere matematiksel denklemler ve kuantum evreninde nelerin vuku bulduğunu simgeleyen imgeler şeklinde belirtilirler. O modellerden bazıları spesifik biyolojik fenomenleri açıklamada gerçeğe oldukça sadık olabilirler. Ve onu doğru ve anlaşılır bir şekilde yansıtabilirler. Ama aynı fenomenin başka bir yönü için tümüyle yetersizdirler. Ayrıca diğer fenomenlerin çoğu imgelenemeyecek, modellenemeyecek kadar müphem soyut kavramlar şeklinde tecelli ederler.

Modellerle ilgili bilinmesi gerekli tek gerçek onların gerçek olmadıklarıdır. Biyolojik bir fenomeni açıklamada son derece başarılı birden fazla model olabilir. İlginç olarak bu modeller birbirlerinin tam zıttı da olabilirler.

Dawkins'i okurken de anlamıyorsun sen..

Dedik ya..Kılıfını zorlayan salağın birisin sen..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen kimseye ayar veremezsin. Sen polemikci şarlatanın birisin.

Bizim için bir şamar oğlanısın.. Oğlancık seni..

Hacı çok komiksin gerçekten, güya beni sinirlendirecek ve seninle aynı seviyeye inip hakaret edincede forumdan atacaksın değil mi?

Hakaretlerin beni ancak gülmekten kırıp geçirir, çünkü cevap verememin acizliğiyle sözylendiği apaçık ortada(:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yukarıdaki çeviri yanlış mı diyorsun yani, buyur bize doğrusunu çevir..

Dawkins'in suçluları bağışladığını söylemedim..

Onların biyokimyasal bir robot olduğunu ve cezalandırmanın zayıf insan doğası gereği kaçınılmaz olduğunu ve buradaki çelişkiyi belirttiğini aktardım.

Sen bu söylediklerinin hepsine karşısın ve hala beni Dawkins'in ne dediğini anlamamakla itham ediyorsun(:

Hani nerede bunun cevabı?

Dawkins insanlar için biyokimyasal bir makinedir demiyor mu?

İnsanları cezalandırmanın, gerçeklerle yüzleşildiğinde çelişki oluşturduğunu söylemiyor mu?

Daha neyi anlamamaktan bajsediyorsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hacı çok komiksin gerçekten, güya beni sinirlendirecek ve seninle aynı seviyeye inip hakaret edincede forumdan atacaksın değil mi?

Hakaretlerin beni ancak gülmekten kırıp geçirir, çünkü cevap verememin acizliğiyle sözylendiği apaçık ortada(:

Bu forumda sululuk yaparak sürünüyorsun. Seni tolere ediyoruz. Sinirlensen ne yazarsın bre ahmak. Daha mı ciddi olacaksın?

Daha mı sofistike olacaksın?. Neren değişecek?. Eşek eşektir. Altın semer vursan da eşek yine eşektir.. Sen de hep Brutal olarak kalacaksın..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hani nerede bunun cevabı?

Dawkins insanlar için biyokimyasal bir makinedir demiyor mu?

İnsanları cezalandırmanın, gerçeklerle yüzleşildiğinde çelişki oluşturduğunu söylemiyor mu?

Daha neyi anlamamaktan bajsediyorsun?

Demiyor. Analoji yapıyor. Hepsi o kadar.. Diyemez zaten. Canlılar için makine denir mi bre salak çocuğum..

Denirse o bir analojidir. Benzetmedir. Gerçekten makine olduğunu söylemiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Köpeklerin, gergedanların kokuyu algılamasını örneğin onları renk olarak görmeleri ile kurguluyor. Aslında yok öyle şeyler.

Modellerle ilgili bilinmesi gerekli tek gerçek onların gerçek olmadıklarıdır.

Dawkins'i okurken de anlamıyorsun sen..

Dedik ya..Kılıfını zorlayan salağın birisin sen..

Bu adam, yarasaların ışığın dalga boyları yerine ekoları kullanarak, yüzeyin akusti dokuları vesaireye göre renk algısı yarattığını söylemiyor mu?

Sen böyle birşey yok demiyor musun?

Zamanında bu konuda Dawkins saçmalıyor diyordun, şimdi de onu anlamıyorsun demeye başladın..

Dış dünyada renk de yok koku da, bir takım verileri kullanarak bunları ses, koku, renk vs olarak etiketleyen bizim zihnimiz.

Renk diye birşey olmadığı için, farklı hayvanlar bu algıyı farklı yöntemlerle elde edebilirler.

buna karşı çıkmak için dışarıda renk diye birşeyin olduğunu savunman lazım ki, zamanında bu saçmalığa da imza atmıştın..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu forumda sululuk yaparak sürünüyorsun. Seni tolere ediyoruz. Sinirlensen ne yazarsın bre ahmak. Daha mı ciddi olacaksın?

Daha mı sofistike olacaksın?. Neren değişecek?. Eşek eşektir. Altın semer vursan da eşek yine eşektir.. Sen de hep Brutal olarak kalacaksın..

Brutal bu foruma değişik bir bakış açısı katıyor. İlginç fikirleri var, insanları düşünmeye sevkediyor, sen ise bundan faydalanmak yerine gereksiz yere hakaret edip ortamı geriyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Senin saçma mantığına göre bir sıkıntı olmayabilir ama biz kimin haklı olacağını aradığımız için sıkıntı çıkıyor.

Sıkıntı, senin yarım yamalak sağdan soldan duyduğun bazı felsefi önermeleri kıçından anlamandan kaynaklanıyor... Onun dışında bir sıkıntı yok...

Kıçından uydurduğun bir anlamı yine kıçından uydurduğun bir kıstası baz alıp üstün gösterebiliyorsak, herkes davasında haklıdır olur.

Benim anlamım da senin gibi saçmalayanları becermek ise ve aldığım kıstasta akıllıların buna hakkı olduğuysa, benim de haklı olduğumu kabul etmen gerekir.

Var mı itirazın?(:

Senin bu meseleyi anlaman zor olacak sanırım... Değişik şekilde deneyeyim:

Ben sana benim verdiğim temelin ve anlamın uzandığı bilimsel, ontolojik, pragmatik temellerini anlattım değil mi? Aramızdaki fark şu: ben her öznenin anlam verebileceğini ve bunun doğal olduğunu lakin bu anlamların varoluşu sürdürmede, gerçekliği işlemede başarılı yada başarısız bir karşılıkları olduğunu düşünüyorum.... Sense oldukça aptal bir fikirle anlam verebilen her öznenin haklı olduğunu düşünüyorsun... Bu da postmodern felsefeyi götünden anlamandan kaynaklı bir durum... Neyse şimdi oralara girmeyeyim... Eğer gerçeklik diye bir şey varsa, verdiğin anlamların gereçklikle bağlantısına dikkat edeceksin... Dediğim gibi madem çocuk tecavüzcüsüyle aramızda bir fark yok, tecavüzcünün verdiği anlamda neden haklı olabileceğini temellendirmeni bekliyorum...bu adamın aldığı kıstasların karşılıkları var mı yok mu bakalım... öyle oturduğun yerden "o da haklı yeaaaa" "bu da haklı yeaaa" demekle olmaz...

Haa gerçeklik diye bir şey olmadığını iddia ediyorsan, verdiğimiz anlamların gerçeklikliğin doğasıyla hiçbir bağlantısı olamayacağını iddia ediyorsan, yani solipsist yada aşırı postmodernsen onu farklı düzlemde konuşmak lazım... Ama gerçeklik var, götüm yere değiyor diyorsan postmodern saçmalıkları bırakıp gerçekliğe uygun anlamlar vermenin değerini fark etmen gerekir...

Bir daha anlatayım mı?

tarihinde Theravada tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Demiyor. Analoji yapıyor. Hepsi o kadar.. Diyemez zaten. Canlılar için makine denir mi bre salak çocuğum..

Denirse o bir analojidir. Benzetmedir. Gerçekten makine olduğunu söylemiyor.

SEn makine deyince metalik birşey mi anlıyorsun, bileşenlerin faklı olması seni biyolojik bir makine olmaktan kurtarır mı?

Sen de beynindeki yazılımla çalışan, belirli bir program doğrultusunda makine düzeneğinde işleyen bir yapısın..

Diğer atomik yapılardan ayrı bir konuma sokan senin aciz zihnin değil mi?

''Ben robot değilim'' diyen zihninin dışında bunun bir gerçekliği var mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu adam, yarasaların ışığın dalga boyları yerine ekoları kullanarak, yüzeyin akusti dokuları vesaireye göre renk algısı yarattığını söylemiyor mu?

Bu kendi teorisi.. Hipotezi hatta. Tahmini. Yok öyle birşey. Yok öyle bilimsel deliller.. Ekoları herkes duyar. Yarasa değilsin ama sen de duyarsın.

Renkli mi duyuyorsun. Dawkins bu konuda düşündüklerini renklendirerek yazıyor. Saçmalıyor, evet ama aynı zamanda eğlendiriyor da..

Sen onu motamot alıyorsun. Cehaletinden. Adamın nasıl bir konuşma yaptığını bile anlamıyorsun.

Seni gibi kafasız yarı aydınlardan çekiyoruz ne çekiyorsak...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Brutal bu foruma değişik bir bakış açısı katıyor. İlginç fikirleri var, insanları düşünmeye sevkediyor, sen ise bundan faydalanmak yerine gereksiz yere hakaret edip ortamı geriyorsun.

Aslında bundan faydalanmak zorunda değil, forumun sahibi olarak zorunda olduğu şey, ben hakeret etmediğim sürece benim fikirlerimin tartışılmasına uygun zemin hazırlamak..

Aksine boyuna hakaret ederek üste çıkmaya çalışıyor(:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aslında bundan faydalanmak zorunda değil, forumun sahibi olarak zorunda olduğu şey, ben hakeret etmediğim sürece benim fikirlerimin tartışılmasına uygun zemin hazırlamak..

Aksine boyuna hakaret ederek üste çıkmaya çalışıyor(:

Brutal.. Seni eşeğe benzetmem sana hakaret mi?

Ben eşeğe hakaret kabul ediyorum.. Eşek kadar olsan keşke..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Konu nereden gelip nerelere gitmiş. Okurken kayboluyordum neredeyse.

"Brutal" arkadaş ateist olman için önce bazı temelleri kavrayabilmiş olman gerekir. Tabi modfa gereği ya da kız tavlamak için kendisine ateist diyen şarlatanları bundan saymıyorum.

Mistik ve ilahi bir kuvvetin bu dünyayı yarattığına inanıp da şu veya bu ritüelleri kabul etmeyerek bir tür zihinsel mastürbasyon yapana teist diyoruz.

Benzer şekilde hani kapıyı aralık bırakalım, ne olur ne olmaz diye, kim tezini kanıtlarsa o tarafa giderim diye düşünenler de agnostik oluyor.

Olayı biraz basite indirgeyerek ve biraz da abartılı yazmamın nedeni de konuştuğumuz konu belli olsun diyedir. Yoksa kimseye hakaret filan etmeye çalışmıyorum.

Şimdi ateist olmak için öncelikle zırvalara, hurafelere, mistik güçlere filan inanmamak gerekiyor. Kılavuzun bilimdir.

Hal böyle olunca hukuk insanlara işkence etmek, acı çektirmek için değil toplumsal düzende kimsemin bir diğerine zarar vermemesini sağlamak için vardır. Dolayısıyla ben kol kestim, şu kategorinin kafasını keselim bu kategoriyi dövelim gibi anlamsız cezaları savunmak da abestir.

Son olarak da ateizm bir siyasi sistem değildir. Genellikle belirli bir kategoriye yakın olsalar bile ateistlerin bir siyasal örgütlenmesi yoktur, olması da zaten anlamsızdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben sana benim verdiğim temelin ve anlamın uzandığı bilimsel, ontolojik, pragmatik temellerini anlattım değil mi? Aramızdaki fark şu: ben her öznenin anlam verebileceğini ve bunun doğal olduğunu lakin bu anlamların varoluşu sürdürmede, gerçekliği işlemede başarılı yada başarısız bir karşılıkları olduğunu düşünüyorum....

Varoluşu sürdürmeyi neden temel olarak almalıyız ki, genlerin devamlılığı neden umurumuzda olsun?

Dediğim gibi madem çocuk tecavüzcüsüyle aramızda bir fark yok, tecavüzcünün verdiği anlamda neden haklı olabileceğini temellendirmeni bekliyorum...bu adamın aldığı kıstasların karşılıkları var mı yok mu bakalım... öyle oturduğun yerden "o da haklı yeaaaa" "bu da haklı yeaaa" demekle olmaz...

Gerçek dediğimiz şey, bizim hormonlarımızın genlerin devamlılığı için üretilmiş oldukları değil mi?

Bir çocuk tecavüzcüsü niye böyle bir amacı önemsesin, kendi ''hormonal bozukluğu'' yüzünden çocuk tecavüzcüsü oldu diye, neden bu şekilde zevk almaktan vazgeçsin.

Sen kendi hormonal düzenin korunması için onu hapise falan atmaktan ne kadar haklı isen, o da kendi yapısı için çocuklara tecavüz etmekte haklı durumda olur.

Bir daha anlatayım mı?

Anlayabildin mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Brutal.. Seni eşeğe benzetmem sana hakaret mi?

Ben eşeğe hakaret kabul ediyorum.. Eşek kadar olsan keşke..

Hacı erken bunadın herhalde(:

Senden bi bok olmaz. Teist olsan da farketmez.. Sen zayiattansın. İşe yaramazsın.

Çocuk katillerini sonsuza kadar hapse atarım mı demişim. Ağzıma sağlık..

Önce onları domaltır sonra sana becertirim. Onları sen becerirsin yani.. Ondan sonra çocuk katillerini ölene kadar zindana atarım.

Hacı'yı kırmazsın umarım. Hoşlanacağın bir ceza...

Öyle olsaydım her şeyi hak ederdim. Ama değilim. Buna rağmen senin karına sarkan bir tecavüzcü olabilirim. Hala olabilirim.

Sen kimseye ayar veremezsin. Sen polemikci şarlatanın birisin.

Bizim için bir şamar oğlanısın.. Oğlancık seni..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...