Jump to content

Tanrıysa ilginç bir bakış açısı- Ali Şeriati


Recommended Posts

İlk olarak: http://tr.wikipedia.org/wiki/Ali_%C5%9Eeriati

İddia: Toplumları onların sosyal, ahlaki, dini ve ekonomik yaşantılarını göz önüne almayan inceleyemeyiz. Aynı zamanda dini ve mitolojiyi incelerken ortaya çıktıkları zamandaki dinamikleri iyi analiz etmeliyiz.

İnsanın ilkel komünal düzende yaşadıkları zamanlarda ilişkiler çok daha farklıydı. İnsanlar avcılık-toplayıcılıkla geçiniyordu, kabile kültürü hakimdi. İş bölümü yok denecek kadar azdı. İnsan insana hükmetmiyordu. Üretim araçları sınırlıydı. Bu dönemde kabile ruhu önemliydi. Bu ruh, çeşitli aracılarla sembolize ediliyordu. Yani bir kuş, kabile ruhunun, tanrının sembolü oluyordu. Bu dönem tek tanrıcı dönemdi.

Çok tanrıcılık ise kabilelerin savaşından doğmaktadır. Yenilen kabile yenenin tanrısını, ruhunu kabul eder. Bu yüzden birikmiş bir biçimde birçok tanrı ortaya çıktı. Bu konuya biraz sonra göz atalım.

İnsan tarih sahnesinde biraz ilerlediği zaman farklı bir döneme gitti. Güç sayesinde topraklar azınlığın eline geçti, burada da diğerlerini çalıştırdılar. Sınıflar belirginleşti, karşıtlık oluştu. Ezen ve ezilen, hayır ve şer, güçlü ile güçsüz. Bu ikilik insan zihnine de yansıdı. Dualite oluştu.

Örneğin, Yunan mitolojisinde çoğu sitenin tanrısı farklıydı ve her site bağımsızlık savaşı veriyordu. Bunu engellemek için Roma "aşağı ırk"tan çıkma Hristiyan tevhidine sarıldı. Ve Hristiyanlık Roma'da hızla yayıldı. Roma İmparatorluğu bir çok unsuru bünyesinde barındırıyordu, tevhid bir ilaçtı. Yunan sitelerinin bağımsızlık sevdasını ancak bu söndürebilirdi. Teslis ise hükümdar-ruhban-halk üçlemesinin zihinlerdeki şeklidir. Roma sonradan buna sarılmıştır. Yönetimi halk zihninde dinsel bir temele oturtabilmek için.

Aynı olay İslam'da da vardı. Arap Yarımadası'nda birçok kabile savaş halindeydi ancak bir süre sonra İslam İmparatorluğu oldular.

Hatta yazar Habil ile Kabil'in esasında insanın tarihi serüvenini anlattığını iddia ediyor. Habil'in çoban(ilkel komünal dönem) Kabil'in ise çiftçi(özel mülkiyet) olduğuna dikkatleri çekiyor. Özel mülkiyet iyi kardeş Habil'e galip gelmiştir. Ve tanrının lanetlediği Kabil hala yaşamaktadır.

Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ali şeriati karl marx'tan yaptığı alıntılar ile ekonomi ve insan ilişkilerini kendi önyargılı dini düşüncelerine göre yorumlayan basit bir müslüman sosyologdur. Tıpkı Edip yüksel, yaşar nuri öztürk vb adına din bilgini denen sahtekarların yaptığı gibi günümüzün gerçeklerini kuran'a dayandırmaya çalışanlar gibi..

Karl marx ekonomik ilişkiler ve inançlar konusundaki tarihi süreçteki analizleri hemen hemen tamamen doğrudur. Ancak önerdiği çözümler günümüz için geçersizdir. Mülkiyet insanlık var olduğundan beri vaz geçilemeyecek bir değerdir. İnsanlara özel mülk edinme imkanı vermeyen hiçbir sistem uzun ömürlü olamaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Müslüm cehaleti üzerine çöreklenip kendini alim diye satan herifler bunlar... Müslüm cehaleti olmasın bunlar bir hiçtir. Bu kadar koyu kapkara cehaletin üstüne azıcık gri bir benek konsa bembeyaz parlıyor gibi görünür.

Ne bulmuş ne geliştirmiş bu yobazın az yontulmuş, mürekkep yalamışı? Hiç bir şey. İnsanlığa ne vermişler? Sadece ve sadece zarar! Yobazlığı süsleyip kakalayacağız diye uğraşmaktan başka ne halt ile iştigal etmişler? Hiç bir şeyle...

tarihinde democrossian tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

İslam'ı iyi bir şeymiş gibi göstermeye çalışan bir aymaz..

Ne söylememizi istiyorsun?

İslam'ı olduğu gibi satamayan pazarlamacıların başka bir taktiği. İslam'ın ne kadar vahşi, ilkel ve çağdışı olduğu apaçık belli olduğu halde hala bu dinde iyi, güzel, faydalı bir şeyler aramanın amacı ne?

Dinde güzel, faydalı bir şey aramıyoruz. Yalnızca onu inceliyoruz. Bu yazıların nesi İslam'ı temizliyor! Tam tersine tanrı düşüncesinin insanların zihninde oluştuğunu söylüyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ali şeriati karl marx'tan yaptığı alıntılar ile ekonomi ve insan ilişkilerini kendi önyargılı dini düşüncelerine göre yorumlayan basit bir müslüman sosyologdur. Tıpkı Edip yüksel, yaşar nuri öztürk vb adına din bilgini denen sahtekarların yaptığı gibi günümüzün gerçeklerini kuran'a dayandırmaya çalışanlar gibi..

Karl marx ekonomik ilişkiler ve inançlar konusundaki tarihi süreçteki analizleri hemen hemen tamamen doğrudur. Ancak önerdiği çözümler günümüz için geçersizdir. Mülkiyet insanlık var olduğundan beri vaz geçilemeyecek bir değerdir. İnsanlara özel mülk edinme imkanı vermeyen hiçbir sistem uzun ömürlü olamaz.

Ali Şeriati'yi incelemeye devam ediyorum. 3-4 kitabını daha okuduktan sonra yapacağım tüm yorumunu.

Ortaya atan kişi önemli değil, önemli olan düşünce. Herkesten kapacak bir şeylerimiz var.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dinde güzel, faydalı bir şey aramıyoruz. Yalnızca onu inceliyoruz. Bu yazıların nesi İslam'ı temizliyor! Tam tersine tanrı düşüncesinin insanların zihninde oluştuğunu söylüyor.

Ali Şeriati gibi adamlar İslam'ı şirin göstermeye çalışıyor diyorum. Bu dinin yalan üzerine inşa edildiği, etrafı kana bulayarak yayıldığı, insanlar arasında kin ve nefret tohumları ektiği, ilkel kurallardan oluştuğu ayan beyan ortada değil mi? Bütün bunlar apaçık ortadayken mecaz diyerek, ben farklı açıdan bakmaya çalışıyorum diyerek bu dinden iyi bir şeyler çıkarmaya çalışmanın amacı ne?

Ayrıca nerede tanrı düşüncesinin insanların zihninde olduğunu söylüyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ali Şeriati gibi adamlar İslam'ı şirin göstermeye çalışıyor diyorum. Bu dinin yalan üzerine inşa edildiği, etrafı kana bulayarak yayıldığı, insanlar arasında kin ve nefret tohumları ektiği, ilkel kurallardan oluştuğu ayan beyan ortada değil mi? Bütün bunlar apaçık ortadayken mecaz diyerek, ben farklı açıdan bakmaya çalışıyorum diyerek bu dinden iyi bir şeyler çıkarmaya çalışmanın amacı ne?

Ayrıca nerede tanrı düşüncesinin insanların zihninde olduğunu söylüyor?

Ali Şeriati'nin o düşüncelerine katıldığımı söylemedim.

Üstte ise Tanrı anlayışının başta kabile ruhu gibi sebeplerle ortaya çıktığını, aslında toplum ilişkilerinin yine toplum zihnindeki şeklinin Tanrı anlayışına yansıdığı iddiasını dile getirdim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ali Şeriati'nin o düşüncelerine katıldığımı söylemedim.

Üstte ise Tanrı anlayışının başta kabile ruhu gibi sebeplerle ortaya çıktığını, aslında toplum ilişkilerinin yine toplum zihnindeki şeklinin Tanrı anlayışına yansıdığı iddiasını dile getirdim.

Ben de sana katıldığını söylemedim, sadece Ali Şeriatı hakkındaki fikirlerimi belirttim. Tanrı fikrinin çıkışı ile sürüyle sebep sayılabilir, mesela bilinmeyeni tanrı ile açıklama, bir koruyucu, adalet dağıtıcı ihtiyacı, ölümü kabul edemeyip sonsuz yaşam arzusu vs.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dinler ve inançlar insanların bilinçlenmesi ile başlar ve insanlık kadar eskidir.

Çok tanrıcılık savaşlardan falan doğmamıştır.

İnsanlar her devirde doğada cereyan eden olayları anlamaya çalışmıştır.

Anlayamadığı durumlarda ise doğa üstü varlıkların yada güçlerin olduğuna inanmıştır.

Örneğin Güneş tanrısı, Ay tanrıçası, Yağmur tanrısı vesaire...

Onlardan korkmuştur, dolayısı ile onları çeşitli yöntemlerle yatıştırmaya,

memnun kılmaya çalışmıştır. Yoksa başına felaketlerin geleceğini zannetmiştir.

Uzun lafın kısası, inancın temelinde sadece ve sadece eskiden olduğu gibi zamanımızda

bile korku yatar. Tanrı inancına başka anlamlar yüklemenin bir faydası yoktur...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kaddafi'nin sosyalizmle ilgisi yoktu. Yesil kitap diye ince kücük bir kitap yazmisti ve aklinca sosyalizmi cagristiriyordu ama komik bir kitaptir. Fakat ülkesini ve insanlari refaha, zenginliklere bogmustur.Fransizlarin Irak savasinda Irak petrolünün dagitiminda Ruslarla birlikte kovulmalarinin hesaplasmasinin kurbani oldu.Olayin ana temasi budur islamla veya baska bir seyle ilgisi yoktur.

Su anda Libya'lilar nankörlüklerinin ve hainliklerinin cezasini cekmekteler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kaddafi'nin sosyalizmle ilgisi yoktu. Yesil kitap diye ince kücük bir kitap yazmisti ve aklinca sosyalizmi cagristiriyordu ama komik bir kitaptir. Fakat ülkesini ve insanlari refaha, zenginliklere bogmustur.Fransizlarin Irak savasinda Irak petrolünün dagitiminda Ruslarla birlikte kovulmalarinin hesaplasmasinin kurbani oldu.Olayin ana temasi budur islamla veya baska bir seyle ilgisi yoktur.

Su anda Libya'lilar nankörlüklerinin ve hainliklerinin cezasini cekmekteler.

Aynen. Amerika sahte devrimler yaptırdı Libya da Mısırda. Ama Suriyede yemedi. Kaddafi o kadar baş kaldırılacak bir adam değildi. Baş kaldırması gereken varsa Amerika halkıdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aynen. Amerika sahte devrimler yaptırdı Libya da Mısırda. Ama Suriyede yemedi. Kaddafi o kadar baş kaldırılacak bir adam değildi. Baş kaldırması gereken varsa Amerika halkıdır.

Amerika halkı neden başkaldırsın? Onlardan önce İslam ülkelerindeki halkların başkaldırması gerekmiyor mu? Hem ülkelerini yöneten diktatörlere hem de ilkel arap anlayışına.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...