Irademiz Ozgur Mu Degil Mi?

[yeniçeri53 0]

Muğlak bir konu..

Yaşamımızı belirleyen iki şey var..

1-Genlerimiz

2-Çocukluğumuz

Genlerimiz ve çocukluğumuz iyi ise,iyi bir hayat yaşama şansımız çok yüksektir..Genlerimiz kötü,çocukluğumuz iyi ise;bu sefer iyi yaşama oranımız biraz daha düşer..Genlerimiz ve çocukluğumuz kötü ise,şanssızlıktır bu..

Katil olma potansiyeli çok yüksek olan birisi,iyi bir çocukluk geçiriyor ve sonucunda iyi bir hayat sürüyor..

(bir belgeselde izlemiştim bunu)

Çocukluk gerçekten çok önemli..Ön beynimiz,ilk 7 sene büyümeye devam ediyor..Beynin büyümesi sanırım 30 yaşımıza kadar sürüyor ve 30'dan sonra beynin gelişimi duruyor..Tabi bu,30'dan sonra aptallaşıyoruz demek değildir..50'li yaşlardaki insanların genç insanlara göre bazı konularda daha etkili olduğu,bugün yapılan deneylerle biliniyor..30'dan sonra sadece beynin gelişimi duruyor..

Özgür irade var mı?

Özgür ifadesi nedir?

Tam anlamıyla bir bağımsızlıktır..Nasıl bir hayat yaşayacağımızı tamamen genlerimiz ve çocukluğumuz belirliyorsa,o zaman özgür olabilir miyiz?

Çok iyi genleriniz var ve çok iyi bir çocukluk geçirdiniz diyelim..Birine gerçekten ciddi bir kötülük yapabilir misiniz?

Aynen katılıyorum.

[yeniçeri53 0]

bencede bir biyolojik makineyiz hatta şoyle bi goruş ortaya atmiştim ...... insanliğin sonunu kendi urettiği robotlar androidler getirecek çünkü kendi kendine düşünen robotlar butun insanliğin kafasiyla üretilmiş olacak...... ki şahsi olarak insandan zeki olacak... oğrenme eğilimi olan robot tabiki gorduklerinden ders almaya başlayacak ,...kendine eminler yagdiran insan için kendi gibi robotlar mutlaka yapacak...... bu şekilde düşünen robotlarin nasil insanlar birlik olup kendinden zeki robot uretebilirse (şekil a şuan google hepimizden(şahıs olarak) daha çok şey biliyor ki tek farki düşünüp karar veremiyor olmasidir..) .......sonuç olarak insanliğin sonunu getirebilir bunlarda birleşip ustun bir robot yapabilirler ....... ahada komplo teorisi yazdim

Şayet öyle bir robot yapılabilse bu insandan çok daha başarılı olurdu.Çünkü zaafları olmazdı.Nedir Zaaflar: Korkular ,Fobiler,Aşağılık duyguları,Şehvet ,Heyecan,Sevgi,Aşk,Sebebsiz tereddütler.

Ama insanı insan yapanda bu zaaflarıdır derler.İnsan eksiklikleri ile tamamlanırmış.(Buda bir felsefe işte)

[ilginclik 0]

Özgür değilsek yapacaklarımız yani emeklerimiz büyük bir ihtimalle heba olacaklardır.

Neden heba olacaktir?

[NOLAN 0]

Aklimda su soru var? Bizler beynimizin olusturdugu sadece birer makine miyiz? Aslinda gorduklerimiz yaptiklarimiz birer yanilmasa mi?

Dawkins,insanı yaşam kalım makinesi diye tanımlıyor..Yalnız bizlerin makinelerden bazı farkları var..Mesela makine kendi kendini yok edemez ama insanlar intihar edebiliyorlar..Bu bakımdan insanı analiz etmek zordur ama diğer hayvanların yaşam kalım makineleri olduğu fikri doğrudur..

Matrix'i boşverin..O kadar da değil

[ilginclik 0]

Dawkins,insanı yaşam kalım makinesi diye tanımlıyor..Yalnız bizlerin makinelerden bazı farkları var..Mesela makine kendi kendini yok edemez ama insanlar intihar edebiliyorlar..Bu bakımdan insanı analiz etmek zordur ama diğer hayvanların yaşam kalım makineleri olduğu fikri doğrudur..

Matrix'i boşverin..O kadar da değil

Hayir kesinlikle matrixten bahsetmiyorum yanilsama derken kendi dusuncelerimizle hareket ettigimiz, gorduklerimize verdigimiz anlamlarin beyin tarafindan olusturuldugu yani goruldugu kadar basit olmamasina yanilsama demistim. Anlatamadim tam olarak ne demek istedigimi

[yeniçeri53 0]

Neden heba olacaktir?

Çünkü en başta IQ ve Yeteniğimizin olmayışı o işi yapabilmemize engel olacaktır.Diğer taraftan Zaaflarımızı oluşturan genlerin faalliyetleride bize mani olacaklardır.

Mesela Matematiğe kabiliyetiniz yoksa istediğiniz kadar çalışın Mühendis olmazsınız.E hani özgürdünüz?

Yada sizde terdeddüt oluşturan şuuraltı genleriniz aşırı faalliyetteyseler sporcu olmazsınız.Yani yaşamda istediklerinizi gerçekleştiremezsiniz.O zamanda Özgür değilsiniz.

[NOLAN 0]

Hayir kesinlikle matrixten bahsetmiyorum yanilsama derken kendi dusuncelerimizle hareket ettigimiz, gorduklerimize verdigimiz anlamlarin beyin tarafindan olusturuldugu yani goruldugu kadar basit olmamasina yanilsama demistim. Anlatamadim tam olarak ne demek istedigimi

İntihar olgusu,bu yanılsama dediğiniz şeyi de ilga ediyor..Son derece iyi genlere sahip,son derece iyi bir hayat yaşamış birisi,beynine rağmen intihar edebiliyor..Demek ki yanılsama gibi bir şey yok ortada..

[zeus- 0]

bencede bir biyolojik makineyiz hatta şoyle bi goruş ortaya atmiştim ...... insanliğin sonunu kendi urettiği robotlar androidler getirecek çünkü kendi kendine düşünen robotlar butun insanliğin kafasiyla üretilmiş olacak...... ki şahsi olarak insandan zeki olacak... oğrenme eğilimi olan robot tabiki gorduklerinden ders almaya başlayacak ,...kendine eminler yagdiran insan için kendi gibi robotlar mutlaka yapacak...... bu şekilde düşünen robotlarin nasil insanlar birlik olup kendinden zeki robot uretebilirse (şekil a şuan google hepimizden(şahıs olarak) daha çok şey biliyor ki tek farki düşünüp karar veremiyor olmasidir..) .......sonuç olarak insanliğin sonunu getirebilir bunlarda birleşip ustun bir robot yapabilirler ....... ahada komplo teorisi yazdim

Sanayi devrimiyle makinelerin evrimi başladı.

Özgür iradenin olmaması yapay insan beyninin yapalacağının göstergesi. Yapay beyinden sonra insana gereksinim kalmayacak.

Bundan sonra artık makinelerin gelişimi başladı. Günümüzde insanın kas gücü pek önemli değil insanın beyin gücü önemli ilerde insanın beyin gücünede gerek kalmayacak.

Ekim 5, 2014 tarihinde zeus- tarafından düzenlendi

[zeus- 0]

Dawkins,insanı yaşam kalım makinesi diye tanımlıyor..Yalnız bizlerin makinelerden bazı farkları var..Mesela makine kendi kendini yok edemez ama insanlar intihar edebiliyorlar..Bu bakımdan insanı analiz etmek zordur ama diğer hayvanların yaşam kalım makineleri olduğu fikri doğrudur..

Matrix'i boşverin..O kadar da değil

Yapay beyine sahip bir makine neden intihar etmesin.

Günümüzün makineleri ot gibi beyine sahip değil. Bitkilerde intihar etmez ama canlıdır.

[Mindsurfer 0]

Bence irademiz özgür. ancak muhtemelen, blinç altına yerleşen algılar bu iradenin tam olarak açığa çıkmasını önlüyor

[BabyKnightt 0]

Bence irademiz özgür. ancak muhtemelen, blinç altına yerleşen algılar bu iradenin tam olarak açığa çıkmasını önlüyor

tamamen yanlıs...

[MALO 0]

En az iki seçenek varken birini diğerine tercih ediyorsak bunu sebep-sonuç ilişkisiyle açıklamak bana imkansız gibi geliyor. Seçimi önceden tahmin etme vardır, seçilme olasılığı daha yüksek seçenek vardır bu ayrı. Ama sebep-sonuca dayalı kesin bir geleceğin olması bana mantıklı gelmiyor. Yani özgür iradenin var olduğunu düşünüyorum ama şöyle ki; seçebildiğimiz kadar özgürüz. Seçeneklerimiz ne kadar çoksa o kadar özgürüz.

[KutsalDemlik 0]

Hepinize merhaba.Ben bu forumda yeniyim ve ben de istedim ki bu konu hakkında kendi aciz beynimden bir iki söz söyleyeyim.Bu soruna değinmeden önce özgür iradeyi tanımlamak lazım gelir ki bir şeyi mantıksal yolla çözmek istiyorsak tanımlamalara ihtiyacımız vardır.O halde özgür iradeyi tanımlıyorum:''Kişinin hiçbir baskı altında kalmadan eylemi hür olarak kendi karar vermesidir.''.İlk önce bu tanımı mantıksal olarak harmanlayacağım ve birkaç bilimsel bulgu ve felsefe ile bir bütünsel bağ oluşturarak kendi kafamdan bu soruna bir cevap vermeyi umuyorum.

İŞTE BENİM BU SORUNA DETAYLI CEVABIM:

1)Her şeyin bir nedeni vardır.(Determinizm)

2)İnsan davranışlarının da bir nedeni vardır(Kişi alkol aldığında veya çeşitli depresanlar içtiğinde davranışları değişir çünkü bunlar beyindeki nöronları pasif bırakırlar ve nöronlar farklı çalışmaya başlar.Ayrıca örnek olarak kişiye testosteron hormonu verildiğinde kişi hırçınlaşır ve öfkelenir.Bunlar da aynı şekilde beyindeki davranışları yöneten nöronları etkilerler.)

Burada bir eleştiri yapmak istiyorum:İnsan davranışlarının nedeninin dışarıda olmadığını söyleyenler, sakın bunları egolarından söylemiş olmasınlar.

Ayrıca bir görüşü de eleştirmek istiyorum:Burada bana şunu diyenler olacaktır:''İyi de biz alkol veya depresan veya testosteron aldığımızda istersek kendimize hakim olup değişmeyiz'' diyenler size diyorum tamam bunu açıkladınız, ''ancak normal şartlarda her insan bunları aldığında değişir.'' Varsayalım ki sizler özgür insanlarsınız o halde bana bu deneyleri de tutarlı bir açıklama ile açıklayın. bkz: http://www.izlevideo...ey--296504.html bkz: http://www.dailymoti...zgur-irade_tech

...Ayrıca buradan özgür irade savunucularına bir soru söylemek istiyorum:Hani siz hep dersiniz ya geçmişe dönsem ... şeyi yapmazdım böyle olmazdı diye.Şimdi soruyorum; peki geçmişe şu aklınızla mı döneceğinizi sanıyorsunuz, iddia ediyorum ki geçmişe dönseniz de yine o eski halinize döneceksiniz ve yine aynı seçimleri yapacaksınız. Buraya kadar anladık ki insan davranışlarının temelinde beynindeki nöronların elektrik iletimleri ve karmaşık fonksiyonları vardır ama bunlar hep bir nedensellik içindedir.Yani bir nöron ateşlenince bu ateşlenme bir sonraki nörona bir önceki nöronun ateşlemesi nedeniyle gönderilir.Yani determinizmde özgür iradeye yer yok.Bizler mutlaka bir önceki sebebin veya sebeplerin bir ürünüyüz.Buraya kadar her şey bilimsel çünkü bilim nedensellikle çalışır, evren böyle çalışır.Ancak burada özgür irade savunucuları, bu sonucun egolarına veya inançlarına ters düştüğü için son bir hamleyle çareyi Kuantum Fiziğinde ararlar. Akıllarınca sanarlar ki Kuantum Fiziği indeterministtir ve sebebi olmayan etkileşimlerle oluşmuştur.Yani onlar sanarlar ki Kuantum Fiziğinde determinizm yani nedensellik geçerli değildir ki bu hiç öyle değildir.Kuantum Fiziğinde geçerli olmayan şey maddenin parçacık halinde davranmasıdır.Bu özgür irade umutçularının sandıklarının aksine Kuantum Fiziği de oldukça deterministtir ki sadece Kuantum Fiziğinin tek farkının,maddenin de orada dalga gibi davranmasıdır. Yine de biz onlara bir kemik atalım ve varsayalım ki o küçük parçacıklar özünde indeterminist olsun. Peki soralım o zaman bu küçük parçacıklar eğer indeterministse ve sistem büydükçe determinizme yaklaşıyorsa bu insanın nasıl determinizimden koptuğunu gösteriyor, bunu açıklayabilecek biri var mı onlardan? Kısacası arkadaşlar olay şu: Bazılarının özgür iradenin olmaması ve dinlerinin tepe taklak edilmesi zorlarına gidiyor.İşte bu egodur.İtiraf edeyim ki benim de zoruma gidiyor ama ne yapabilirim hayat böyle çalışıyor.Özgür irade bir rahip safsatasıdır. (Veya bir imam mı demeliydim)

3)Özgür irade bir illüzyondur.

Sonuçlar 1) Mutlak ahlak yoktur.Çünkü kimse seçimlerini kendi belirlemiyor.

2)Evet biz makineyiz (karmaşık makine olmamız makine olmadığımızı göstermez.)

3)Evet dincilerin kader dediği şey var ama aynı şekilde özgür irade dedikleri şey yoktur.

4)Biz bir hologramız. Yani beyin makinesinin oluşturduğu ve evrimsel açıdan yaşama olasılığını arttıran bir hologram. Bu hologram seçim yapmaz, beynin motor bölümleri seçim yapar. Bu hologram farklı duyu sinirlerinin etkileşimi sonucu ortaya çıkar. Sanaldır,tıpkı PC oyunları gibi. Veya şöyle düşünelim ''biz'' dediğimiz şey yalnızca bir oyun klasörünün içindeki oyun dosyasıdır. Oysaki oyunun asıl çalışmasını sağlayan kısım oyun klasöründeki diğer kısımlardır. O bir simgedir sadece. O, oyunun çalışması için gereken en son dosyadır.(Oyunun çalışmasını yaşamaya benzettim.)

Bir de Arthur Schopenhauer sözünü paylaşmak istiyorum: ''İnsan tabii ki istediğini yapabilir ama istediğini isteyemez.''

Ayrıca Spinoza: ''Havaya fırlatılan taş konuşabilseydi kendi arzusu ile yola çıktığını söylerdi.'',

...

Gerçeklik karşısında egonuzu kenara bırakma temennisiyle.

Şubat 13, 2015 tarihinde hasanpeper tarafından düzenlendi

[The American Dream 0]

Yapay zeka için "Çin Odası Deneyi" der ve susarım.

Şubat 13, 2015 tarihinde alisemil tarafından düzenlendi

[Yâdellerdeki Yurtdaş 0]

Hepinize ''Kişinin hiçbir baskı altında kalmadan eylemi hür olarak kendi karar vermesidir.''.İlk önce bu tanımı mantıksal olarak harmanlayacağım...

İşte burada tosladın!

Özgür irâde diye bir şey yoktur. Sergilediğimiz tüm tavırlar, alışkanlıklarımızdan ibârettir. Doğduğumuz ilk günden sonra, beynimiz, sürekli dış saldırılara mâruz kalır; yâni çevresel etkiler söz konusudur.

Elbet ki, zamânla, düşüncelerimizi kendimiz geliştirebiliriz. Ama bu geliştirme, aslâ deneyimlerimizden fazla uzaklaşamaz. Ürettiğimiz her tür yeni düşünce, aslında, önceden öğrendiğimiz bilgilerin bir yansımasıdır.

Çok kaba bir örnek: Vahşî ormanlarda doğmuş ve yapayalnız büyümüş bir insanı düşünelim. Bu insandan, ne derece "özgür düşünce" bekleyebiliriz?

z her tür

[The American Dream 0]

İşte burada tosladın!

Özgür irâde diye bir şey yoktur. Sergilediğimiz tüm tavırlar, alışkanlıklarımızdan ibârettir. Doğduğumuz ilk günden sonra, beynimiz, sürekli dış saldırılara mâruz kalır; yâni çevresel etkiler söz konusudur.

Elbet ki, zamânla, düşüncelerimizi kendimiz geliştirebiliriz. Ama bu geliştirme, aslâ deneyimlerimizden fazla uzaklaşamaz. Ürettiğimiz her tür yeni düşünce, aslında, önceden öğrendiğimiz bilgilerin bir yansımasıdır.

Çok kaba bir örnek: Vahşî ormanlarda doğmuş ve yapayalnız büyümüş bir insanı düşünelim. Bu insandan, ne derece "özgür düşünce" bekleyebiliriz?

z her tür

Mesela bu insanın yaşadığı mağarayı düşünelim. Mağarasında bir taş olsun. Bu taşı yere fırlatmak isterse burnundan itibaren bir çizgi çektiğimizde sağ tarafa mı fırlatır, sol tarafa mı? İşte bunu seçen bilinçtir. Gerçek hayatta da bilincin etkisi bu kadar küçüktür. Tabi bunlar benim görüşlerim . Beyni tam olarak bilmediğimiz için bu sayfadaki bütün teorilerle birlikte bir teori olarak alınız.

[Yâdellerdeki Yurtdaş 0]

Mesela bu insanın yaşadığı mağarayı düşünelim. Mağarasında bir taş olsun. Bu taşı yere fırlatmak isterse burnundan itibaren bir çizgi çektiğimizde sağ tarafa mı fırlatır, sol tarafa mı? İşte bunu seçen bilinçtir. Gerçek hayatta da bilincin etkisi bu kadar küçüktür. Tabi bunlar benim görüşlerim . Beyni tam olarak bilmediğimiz için bu sayfadaki bütün teorilerle birlikte bir teori olarak alınız.

Değerli dostum! "Bilinç", başka bir şeydir; "özgür irâda", başka bir şeydir. Bilinç, her cânlıda, -gelişmişliği doğrultusunda- vardır. Bu "bilinç"e, bâzı durumlarda, "içgüdü" de diyebiliriz.

Ama bizim arzuladığımız düzeyde "özgür irâde" yoktur.

Her düşünce, bize sürekli dayatılan olguların, yeniden yapılanmasıdır.

[The American Dream 0]

Değerli dostum! "Bilinç", başka bir şeydir; "özgür irâda", başka bir şeydir. Bilinç, her cânlıda, -gelişmişliği doğrultusunda- vardır. Bu "bilinç"e, bâzı durumlarda, "içgüdü" de diyebiliriz.

Ama bizim arzuladığımız düzeyde "özgür irâde" yoktur.

Her düşünce, bize sürekli dayatılan olguların, yeniden yapılanmasıdır.

Şu an bunları yazdığınız akıllı telefonda veya bilgisayarda bilinç var mıdır?

[Blitz 0]

bencede bir biyolojik makineyiz hatta şoyle bi goruş ortaya atmiştim ...... insanliğin sonunu kendi urettiği robotlar androidler getirecek çünkü kendi kendine düşünen robotlar butun insanliğin kafasiyla üretilmiş olacak...... ki şahsi olarak insandan zeki olacak... oğrenme eğilimi olan robot tabiki gorduklerinden ders almaya başlayacak ,...kendine eminler yagdiran insan için kendi gibi robotlar mutlaka yapacak...... bu şekilde düşünen robotlarin nasil insanlar birlik olup kendinden zeki robot uretebilirse (şekil a şuan google hepimizden(şahıs olarak) daha çok şey biliyor ki tek farki düşünüp karar veremiyor olmasidir..) .......sonuç olarak insanliğin sonunu getirebilir bunlarda birleşip ustun bir robot yapabilirler ....... ahada komplo teorisi yazdim

öyle bir şey olsa bile robotlara programlanacak olan yapay zekanın bir sınırı olur . insanı asla geçemez , yani onu yapanlar bunu düşünür ve önlem olarak kullanır . ha robotlar illa ki insanlardan zeki olur ve onlara üstünlük taslar diyorsan eğer o robotların başında mutlaka onları yöneten ve yönlendiren bir insan olması gerekir . aslında demek istediğim robot , onu üreten kişi yada kişilerden daha zeki olamaz .

[Yâdellerdeki Yurtdaş 0]

Şu an bunları yazdığınız akıllı telefonda veya bilgisayarda bilinç var mıdır?

"Notebook" kullanıyorum.

Her tür bilgisayar, salaktır; siz ne isterseniz, onu yapar. Salakoğlu salak yâni!

Şubat 13, 2015 tarihinde Yâdellerdeki Yurtdaş tarafından düzenlendi