Jump to content

IŞİD nereden çıktı?


Recommended Posts

Ben forumda uzun süredir yazmıyorum. Ama geçenlerde forumdan tanıştığımız eski bir dostumuz benimle özelden bağlantı kurdu ve IŞİD ile ABD'nin bölgede kürt devleti kurma planları arasındaki olası bağlantı üzerine düşüncelerimin neler olduğunu sordu.

Yani, soru en kısa şekliyle şu: "IŞİD, ABD'nin bölgede kürt devleti kurma planlarının uzantısı olarak ortaya çıkardığı bir örgüt müdür? ABD'nin 20-30 yıldır bölgede kurmak istediği kürt devleti konusundaki stratejisinin ve planlarının son basamağı mıdır?"

Bu konu ile ilgili arkadaşa yazdıklarımı burada da paylaşmak istedim:

Bizim ülkede bu endişe ben bildim bileli mevcuttur ve hatta paranoya düzeyinde diyebilirim. Ben de bu tarz düşündüm uzun süre, hatta yakın zaman öncesine kadar. Ama son yıllarda bu tür fikirleri sorgulamaya başladım. Herşeyden önce, bu derece geniş çaplı sosyopolitik planların işletilebilirliğinden kuşku duyuyorum. Bir mühendis olarak bakıyorum ve ufak bir makineyi bile tasarlayıp çalışır hale getirmek bu kadar zorken, yüzmilyonlarca insanı, farklı kültürleri, toplulukları, ülkeleri, vs ilgilendiren planların en ince ayrıntısına kadar hesaplanıp, sonra da uygulamaya konulabilmesi, ardından da bundan beklenen sonuçların alınabilmesi bana imkansıza yakın geliyor. Elbette her ülkenin temel sosyololitik konularla ilgili bir stratejisi vardır, beklentileri vardır, endişeleri vardır, ve bunlara dayalı olarak ortaya koyduğu politikaları vardır. Ama dünyadaki ilişkilerin ve dengelerin karmaşıklığı altında, bunlardan determinist sonuçlar beklemek bana biraz hayal gibi geliyor.

Eğer buna rağmen ABD ve CIA bunu becerebiliyorsa, zaten orada helal olsun demek lazım. O zaman hakediyorlar zaten kazanmayı. Elden de birşey gelmez o zaman.

Bence olan biten daha çok ABD'nin her şeyi eline yüzüne bulaştırması. Irak'a girerken, yaptıklarının sonuçlarını tam göremediler. Sonra kuzey Irak'da oluşan otorite boşluğunun ve onun sebep olduğu marjinalleşmenin önüne geçemediler. Ortadoğuda dengeler zaten hassas. Pek çok ülke diktatörlükle yönetiliyor, ve Arap baharı gibi dalgalar ister yapay olsun, ister doğal, ortalığı karıştırıp diktatörlükleri yıkabiliyor. Ama yıkamayabilir de. Bu da determinist birşey değil. Bazı ülkelerde Arap baharı rejim değişiklikleriyle sonuçlandı, bazılarında bunlarda sonradan geri dönüş oldu (Mısır gibi), bazılarında ise diktatörlük yıkılmadı bir türlü. (Suriye gibi). Bence IŞİD'i ortaya çıkaran, Suriye'deki rejim karşıtlarına yapılan yardımın (ABD ve Türkiye tarafından) o bölgedeki aşırı dincileri güçlendirmesi, sonra da bunların kontrolden çıkmasıdır. (Şu anda Suriye'de ılımlı rejim karşıtları da var, IŞİD de var, ikisi de Hafız Esad'a karşı savaşanların arasından çıkma). Bunun benzeri çok yaşandı. ABD'nin kısa vadeye yönelik uyguladığı politikalar yüzünden güçlenmesine sebep olduğu yerel güçler, daha sonra kendi başına bela olmuştur sıkça. (Saddam gibi, Taliban gibi). Bu da bu işlerin öyle masa başında yapılan plana göre yürümeyeceğinin bir göstergesi zaten bence.

Dolayısıyla, Esad'ı düşürmek için yapılan girişimlerin beklenmedik bir sonucu olarak IŞİD sorunu ortaya çıktı bence. Bu resmi açıklamalara da yakın, ama bence daha olası bir yaklaşım. Türkiye ise, PKK'ya destek veriyor diye Esad'ın düşmesini istiyordu. Bu yüzden onun rakiplerine yardım etti. Sonra o rakiplerin bir kısmı IŞİD'e dönüştü, ve Türkiye için bölgede kurulacak bir kürt devleti fikri, IŞİD'den daha tehlikeli bir fikir olduğu için, Erdoğan'ın bir süredir uyguladığı politikalar, kürtlerin öfkesini arttırma pahasına IŞİD'e göz yummaya yönelik oldu. IŞİD ile, bir süredir desteklenen diğer Suriye'li rejim karşıtları arasında bir ayrım yapmak kolay da değil zaten Türkiye açısından. Bu yüzden Erdoğan'ın yaptığı kendi açısından anlaşılır birşey.

ABD ise kendi yarattığı sorunu Türkiye temizlesin istiyor. Kürtlerle destek olup IŞİD'i ortadan kaldırsın istiyor. Tüm bunlar, detaylı yapılmış planların beklendiği gibi işlemesinden ziyade, geleceği görmenin zor olduğu bu tür uluslararası politika konularında, politikacıların işleri yüzüne gözüne bulaştırması bence.

Sonuçta Türkiye ile arasının açılması da ABD için iyi değil. Bir kürt devleti kurulması uğruna ABD'nin zorla bu riske gireceğini sanmam. Türkiye'yi gücendirmek, bölgede ABD için daha da büyük baş ağrısı yaratır.

Bizim milliyetçi paranoyalardan biraz kurtulmamız lazım bence. Ülke olarak biraz daha kendimize güvenimizin gelmesi lazım. ABD kendi sümüğünü silmekten aciz bir ülke. Siz imajına bakmayın. Filmlerde uzaylıları falan bile yeniyorlar ama kendi içlerinde bir sağlık sistemlerini düzeltemiyorlar, ya da bütçe açıklarını kapatamıyorlar. Ben içinde yaşıyorum bu ülkenin. Düşünülen türde büyük stratejik planları uygulamaya koyup, 20-30 yıl sonrasını görüp, sonra da beklenen sonuçları alabilecek türde birşeyler becerebilecek bir gücü yok ABD'nin. Dünyada kimsenin yok böyle bir gücü bence.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türkiye de gücenme duygusu yok.Gücenme duygusu bağımsız devletlere özgüdür.Abd istediğini yapıyor.Türkiye istemese de oyuna katılıyor.Esasında Türkiye'nin isteyip istememe gibi bir iradesi de yok halka rağmen demek daha doğru.Türkiye'nin politikasına tamamen abd yön veriyor.Muhaliflere silah desteği ver-silah desteğini kes, sınırları aç- kapa, ayn el arab a peşmerge gönder.Pkk lıları tedavi et.Tamamen açık bir sömürge yani.Bir sömürgenin olduğu olabileceği en uç nokta.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İşid yeni çıkan birşey değil.1400 yıldır var sadece isim değiştirdi.

İşid islama gönül vermiş kuranı ve hadisi harfi harfine uygulayan insanlardan oluşuyor

İşidin İlk kurucusu Hz Muhammed.

Sonra 4 halife ile işid devam etti.

Sonraki işid devletleri Emevi, Abasi, Selçuklu, Osmanlı.

Şimdiyse aynı terör zihniyeti İşid El kaide Boko Haram.

İşid bu topraklarda 1400 yıldır vardı. Hepsinin kutsal kitabı aynıydı kuran-ı kerim.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...