Jump to content

ateistler haklı kabul ediyorum, allah olamaz


Recommended Posts

Kuran'da, köleye karşı köle, hüre karşı hür, kadına karşılık kadın kısas etmek gerektiğini yazar.

Neden bu kısas mevzusunu açtım; çünkü Allah'ın şirk olduğunu söylediği(?) sistemde, cinsiyete, hür-köle durumuna göre sınıflandırma

yapması, mevcut düzenden şikayetçi olmadığı ve bu sistemi meşru olarak tanıdığı anlamına gelir.

Kuran'da ki Allah hiçbir şeye karşı gelmemiş.

Insanların isim verdiği tüm şeylere o da aynı isimle seslenmiş.

Deve arı sinek şarap sakal kafa bez kılınç el ayak. Insan bulur Allah konar. Buna ne denir??

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 400
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Biriniz islamda kölelik, cariyelik vardır diyor, öteki tam aksini. Bu nasıl bir kitapmış arkadaş. Kardeşi kardeşe düşürür vallahi. Allah muhafaza. Zaten bunca mezhep birbirini boşa yememiş olsa gerek tarih boyunca. Ayinesi iştir kişinin(burada kur'an oluyor) lafa bakılmaz..

Sonrasını biliyorsun; sen o ayetleri getir hele bi. Ben sormasam başkası soracak.

ehli mezhep ile bizleri lutfen aynı kefe de değerlendirmeyiniz :)

--

sen öncelikle içerisinde "Ma meleket eymanukum" kalbının geçmediği, abd ^Rabb ifadelerini içeren ve köleliği meşrulaştıran/özendiren/nötr yaklaşan bir ayet masaya getir ki tartışmaya zemin bulalım.

şahsen meraklar içerisindeyim, bunca yıl Kur'an okurum bir tane köleliği meşrulaştıran ayete rastlamadım :/

Kuran'da, köleye karşı köle, hüre karşı hür, kadına karşılık kadın kısas etmek gerektiğini yazar.

Neden bu kısas mevzusunu açtım; çünkü Allah'ın şirk olduğunu söylediği(?) sistemde, cinsiyete, hür-köle durumuna göre sınıflandırma

yapması, mevcut düzenden şikayetçi olmadığı ve bu sistemi meşru olarak tanıdığı anlamına gelir.

Ona bakarsan Kur'an kafirlerden, münafıklardan da bahseder. Hatta onların inandığı şeylere kötü söz söylenmemesi gerektiğini de söyler. Bu durumda kafirler, münafıklar ve onların inandığı şeyler meşruiyet mi kazanmış oldu?

Toplumda/Bölgede/Dünyada köle realitesi mevcut. Toplumun hepsi müslüman olmadığına göre diğer insanların köleleri muhtemelen vardı, işte bu kişiler için bir düzenleme yapılmış. Bunda ne tür bir problem var.

Hatta bu çarpık durumun sonlandırılması için diğer insanların ellerinde ki kölelerin özgürlüğe kavuşturulmasını özendirerek neredeyse iki ayette bir köleleri özgürlüğe kavuşturan müminlere bu davranışın karşılığında cennet vaadediliyor.

tarihinde YalnizcaKuran tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ona bakarsan Kur'an kafirlerden, münafıklardan da bahseder. Hatta onların inandığı şeylere kötü söz söylenmemesi gerektiğini de söyler. Bu durumda kafirler, münafıklar ve onların inandığı şeyler meşruiyet mi kazanmış oldu?

Toplumda/Bölgede/Dünyada köle realitesi mevcut. Toplumun hepsi müslüman olmadığına göre diğer insanların köleleri muhtemelen vardı, işte bu kişiler için bir düzenleme yapılmış. Bunda ne tür bir problem var.

Hatta Bu çarpık durumun sonlandırılması için diğer insanların ellerinde ki kölelerin özgürlüğe kavuşturulması için iki ayette bir kölelerin özgürlüğe kavuşturulması karşılığında müminlere cennet vaadediliyor.

Kafirlerin, münafıkların Kuran'da bahsinin geçmesinin bizim konumuzla hiçbir ilgisi yok.

Allah, zamane insanının köle edinmesinden rahatsızlık duymuş kölelelerini azad etmeye teşvik etmiş; ama buna rağmen köleyi köleyle kısas edin diye emretmekten de geri kalmamış. Köleyle hür Allah'a göre bile eşit değil... Mesele bu...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kafirlerin, münafıkların Kuran'da bahsinin geçmesinin bizim konumuzla hiçbir ilgisi yok.

Allah, zamane insanının köle edinmesinden rahatsızlık duymuş kölelelerini azad etmeye teşvik etmiş; ama buna rağmen köleyi köleyle kısas edin diye emretmekten de geri kalmamış. Köleyle hür Allah'a göre bile eşit değil... Mesele bu...

Sayın Mirnaw, bu çıkarımınıza aynen katılıyorum. Semavi dinlerin ana hedefi insanları ötekileştirmektir.

Tanrı kendisinin yarattığını iddia ettiği bütün canlılara eşitliği çok görmüştür.

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kur'anda köleliği meşrulaştıran, reel hayatın bir parçası haline getiren bir tane(yanlış duymadın) bir tane ayet dâhi bulunmaz. Bu durumun aksine, köle sahibi olmanın bir tür şirk olduğu, bir müminin böylesi bir hataya düşemeyeceğini yüzlerce ayetiyle tekrar tekrar tekrar beyinlere çivi çakar gibi çakarak anlatmıştır.

Rabb ^ abd ikilisi süs olsun diye mushaflara yazılmadı.

Vay be o kadar arapça bilen adam 1400 yıldır bunu göremedi ama sizin gibi 3-5 tane sosyetik ramazan müslümanı mı gördü bunu? Komik duruma düşüyorsunuz başka bir şey değil. Dini bir avuca bile indirseniz yine Ateizm-Panteizm-Deizm önünde diz çökmek zorunda kalacaksınız. Yakında Kuranın bilime uydurulmasının imkansız olduğunu anlayacaksınız ve kuran o zamanın insanlarının bilgisine göre yazıldı deyip Kuranın bilimsel yönden beş para etmez bir kitap olduğunu kabulleneceksiniz. "Kuran bir bilim kitabı değil sadece öğüt kitabı içindeki bilimsel hatalara takılmamak lazım o zamanın insanları için yazıldı onlar" aynen böyle diyeceksiniz. İçindeki barbarca hükümleri de inkâr edeceksiniz. El kesmek gerekmez o o zaman ki araplar içindi diyeceksiniz.

O zavallıca acınası son çırpınışlarınızı zevkle izleyeceğim. Ve bu dediklerim gerçekleşmeye başladığı zaman her fırsatta bu iletimi tekrar asacağım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kafirlerin, münafıkların Kuran'da bahsinin geçmesinin bizim konumuzla hiçbir ilgisi yok.

Allah, zamane insanının köle edinmesinden rahatsızlık duymuş kölelelerini azad etmeye teşvik etmiş; ama buna rağmen köleyi köleyle kısas edin diye emretmekten de geri kalmamış. Köleyle hür Allah'a göre bile eşit değil... Mesele bu...

Kur'an zaten bir çok ayette kölelik kurumunu aşağılıyor. Köleler ile hür kişileri karşılaştırarak "hiç bunların ikisi eşit olur mu" diye soruyor. Yani amaç sistemin kokuşmuşluğunu gündeme getirerek müslümanların dikkatini o yöne çekmek..

Bununla birlikte bu soruyu soran Kur'an, ayetlerde köleleri özgürlüğe kavuşturmanın karşılığı olarak cenneti vaad ettiği halde nasıl olur da "Kur'an köleliği meşrulaştırmıştır" şeklindeki iddiayı savunabiliyorsun anlamıyorum.

Yahu sadece Rabb/Mevla, Abd sözcüklerini takip etsen dâhi göreceksin ki bu kitap kölelik ile şirk kavramlarını aynı kefede değerlendiriyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Vay be o kadar arapça bilen adam 1400 yıldır bunu göremedi ama sizin gibi 3-5 tane sosyetik ramazan müslümanı mı gördü bunu? Komik duruma düşüyorsunuz başka bir şey değil. Dini bir avuca bile indirseniz yine Ateizm-Panteizm-Deizm önünde diz çökmek zorunda kalacaksınız. Yakında Kuranın bilime uydurulmasının imkansız olduğunu anlayacaksınız ve kuran o zamanın insanlarının bilgisine göre yazıldı deyip Kuranın bilimsel yönden beş para etmez bir kitap olduğunu kabulleneceksiniz. "Kuran bir bilim kitabı değil sadece öğüt kitabı içindeki bilimsel hatalara takılmamak lazım o zamanın insanları için yazıldı onlar" aynen böyle diyeceksiniz. İçindeki barbarca hükümleri de inkâr edeceksiniz. El kesmek gerekmez o o zaman ki araplar içindi diyeceksiniz.

O zavallıca acınası son çırpınışlarınızı zevkle izleyeceğim. Ve bu dediklerim gerçekleşmeye başladığı zaman her fırsatta bu iletimi tekrar asacağım.

yaptığın tek şey sağa sola sloganlar savurmak..

bilgi üzerine tartışacaksan, buyur gel. tartışalım

Link to post
Sitelerde Paylaş

ehli mezhep ile bizleri lutfen aynı kefe de değerlendirmeyiniz :)

Ehli mehzep de olsan, ehli mormon da de olsan eğer bir metin üzerine konuşuyorsan o metnin tarihsel tutamaklarını göz ardı etmeyeceksin. 1400 yıllık metni, doğrudan hitap ettiği kitlenin bilişsel bağlamından koparıp sanki onu doğrudan sana hitap ediyormuş gibi kendi bilişsel yapınla yorumlarsan sadece saçmalar ve kendi düşündüklerini metne söyletirsin. Metinde ne yazdığının bir anlamı olmaz.

Edip Yüksel ve Caner Taslaman gibilerin içinde bulunduğu komediden bahsediyorum. Bu iki ismi verdim çünkü onları takip ettiğin belli...

sen öncelikle içerisinde "Ma meleket eymanukum" kalbının geçmediği, abd ^Rabb ifadelerini içeren ve köleliği meşrulaştıran/özendiren/nötr yaklaşan bir ayet masaya getir ki tartışmaya zemin bulalım.

şahsen meraklar içerisindeyim, bunca yıl Kur'an okurum bir tane köleliği meşrulaştıran ayete rastlamadım :/

Sen bunca yıl Kuran'ı yanlış okumuşsun... Ya da çoğu müslüman gibi hiç okumamışsın, Edip Yüksel'in abd rab diye kölelik üzerine zırvaladığı bir kaç kelam duymuşsun...

Kölelikten bahsedilen ayetlerde "memluk" ve aynı kökten türeyen kelimelerle kölelik ifade edilir. Abd, rab gibi kelimelerin kullanımı farklı bir şeye tekabül eder. Sen Edib'in saçmalamasına bakma, Firavun ben sizin rabbinizim derken tam olarak tanrı olduğundan bahseder. Ama Firavunların tanrılık söylemi Muhammed'in anladığı gibi yüzeysel değildir o farklı tartışma konusu...

Ona bakarsan Kur'an kafirlerden, münafıklardan da bahseder. Hatta onların inandığı şeylere kötü söz söylenmemesi gerektiğini de söyler. Bu durumda kafirler, münafıklar ve onların inandığı şeyler meşruiyet mi kazanmış oldu?

Toplumda/Bölgede/Dünyada köle realitesi mevcut. Toplumun hepsi müslüman olmadığına göre diğer insanların köleleri muhtemelen vardı, işte bu kişiler için bir düzenleme yapılmış. Bunda ne tür bir problem var.

Hatta bu çarpık durumun sonlandırılması için diğer insanların ellerinde ki kölelerin özgürlüğe kavuşturulmasını özendirerek neredeyse iki ayette bir köleleri özgürlüğe kavuşturan müminlere bu davranışın karşılığında cennet vaadediliyor.

Demek müslüman olmayanların kölesi vardı, müslüman oların kölesi yoktu :) Şimdi burada sana Muhammedin de bol miktarda kadın kölesi(cariye) olduğunu, Muhammedin de köle ticaretinden pay aldığını sahih hadislerle ispat ederdim ama onlara yalan filan dersin... Peki Kuran'a bakalım;

Kuran hükümlerine göre, örneğin kısas ayetlerine göre, sen benim kölemi öldürürsen ben de senin köleni öldürür seninle ödeşirim... Kısas ayetlerini buraya yapıştırmama gerek yok herhalde... Mesela bu ayetlerde köleye bakış açısında bir problem var mı sana göre? Hatta köleyi bırak, hür erkek ya da kadın olsun insana bakış açısında bir problem var mı?

Dersen ki eğer, kölelik o toplumun gerçeğiydi ve geçim kaynağıydı, iş gücü ve seks sektörüydü bu yüzden Kuran kaldırmak yerine köleliği düzenlemiştir... Buna itirazım olmaz. Ama dersen ki Kuran köleliği kaldırmıştır, köleyle hürü eşit görür filan... O zaman bu ve bunlar gibi bir çok ayetin tevilini yapmak zorundasın... Yukarıdaki ayetten başla bakalım...

tarihinde Theravada tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Alıntı

Cariyelere sağ elin mülkü denmesinin sebebi nedir?

Sorunun Detayı

Cariyelere neden sağ elin mülkü deniyor? Satın alırken sağ elle muayene edilmesi ne muayenesidir ve ne içindir?..

Kullanıcı: müslüman2992 | Tarih: Sa, 20/08/2013 - 08:37

Değerli kardeşimiz;

Sağ elin mülkü diye belirttiğiniz sözcük, Arapçada bir kavram olarak kullanılır. İster cariye ister köle olsun, kölelik statüsündeki olan kimselerin efendisine olan aidiyetinin ifade etmek üzere: Mülkül-Yemin kavramı kullanılır.

Aslında bu deyim, Kurandan alınmıştır. Örneğin: Müminun suresinin 6. ayetinde cariyeler için Ev ma meleket eymanüküm-Sağlarınızın/sağ ellerinizin sahip olduğu ifadesi kullanılmıştır. Nur suresinin 31. ayetinde ise, köleler için Ev ma meleket eymanuhünne-kadınların sağ ellerinin sahip olduğu.." ifadesine yer verilmiştir.

Bu sebeple, Mülkül-Yemin kavramı için yapılan sağ ellerin sahip olduğu şeklindeki tercüme de tam doğru değildir. Çünkü, bu tercüme terkipteki iki Arapça kelimenin sözlük anlamlarına göre yapılmıştır. Halbuki, bu bir ıstılahtır/deyimdir/ kavramdır; tercümesi de ona göre yapılmalıdır. Nitekim meallerde genellikle bu deyim yerine göre Cariye, yerine göre de köle olarak tercüme edilmiştir.

Sağ el tabiri her iki el için de kullanılır. Sağ el -insanlar arasında- daha kuvvetli ve daha şerefli kabul edildiği için, insanın bir şeye sahip olduğu ifade edilirken, Arapçada genellikle sağ el tabiri kullanılır. Onun için köle-cariye için bu ifadeyi sağ elin/ellerin.. yerine elin/ellerin sahip olduğu veya ellerinin altında bulunalar şeklinde ifade edilmesi daha uygundur.

Mesela: Suat Yıldırım hocanın meali şöyledir: Onlar mahrem yerlerini günahlardan korurlar. Yalnız eşleri ve cariyeleri ile ilişki kurarlar. Çünkü bunu yapanlar ayıplanamazlar. (Müminun, 5-6); ellerinin altında bulunanlar (köleler). (Nur, 31)

Elamlılı Hmadi Yazırın meali şöyledir: Ancak, eşleri ve sahibi bulundukları cariyelerine karşı durumları başka; çünkü bunlarla ilişkileri yüzünden kınanmazlar. (Müminun, 5-6)

Süleyman Ateşin meali: yahut ellerinin altında bulunan(köle)lerine. (Nur, 31)

Diyanet meali: Ancak eşleri ve ellerinin sahip olduğu (câriyeleri) hariç. (Müminun:6); ellerinin altında bulunanlar (köleleri). (Nur, 31)

Özetlersek: Mülkül-yemin Kurandan istihraç edilen bir ıstılahtır. Özellikle köle ve cariyelerin sahiplerine olan aidiyetlerini, efendi/hanımefendilerinin onlara olan malikiyetlerini ifade eder.

Selam ve dua ile...

Sorularla İslamiyet

Yazar

Sorularla İslamiyet

Kategori:

Hayat

Okunma sayısı

623

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kur'an zaten bir çok ayette kölelik kurumunu aşağılıyor. Köleler ile hür kişileri karşılaştırarak "hiç bunların ikisi eşit olur mu" diye soruyor. Yani amaç sistemin kokuşmuşluğunu gündeme getirerek müslümanların dikkatini o yöne çekmek..

Çüş artık başka bir şey demiyorum. Vay be meğerse bizim al ilah orada ironi yapıyormuş. İroni yapan tanrı vay vay vay.

Yani 1400 yıl önce yaşamış yağmacı kadın düşkünü bir avuç caninin yazdığı bir kitaptan başka bir şey olmayan kuranı savunurken düştüğünüz durumları görüp de gülmekten yerlere yatmamak elde değil. İnanırlarını bu kadar komik ve rezil duruma düşürebilen bir kitap. Mucizevi bir kitap gerçekten.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ehli mehzep de olsan, ehli mormon da de olsan eğer bir metin üzerine konuşuyorsan o metnin tarihsel tutamaklarını göz ardı etmeyeceksin. 1400 yıllık metni, doğrudan hitap ettiği kitlenin bilişsel bağlamından koparıp sanki onu doğrudan sana hitap ediyormuş gibi kendi bilişsel yapınla yorumlarsan sadece saçmalar ve kendi düşündüklerini metne söyletirsin. Metinde ne yazdığının bir anlamı olmaz.

Edip Yüksel ve Caner Taslaman gibilerin içinde bulunduğu komediden bahsediyorum. Bu iki ismi verdim çünkü onları takip ettiğin belli...

Sen bunca yıl Kuran'ı yanlış okumuşsun... Ya da çoğu müslüman gibi hiç okumamışsın, Edip Yüksel'in abd rab diye kölelik üzerine zırvaladığı bir kaç kelam duymuşsun...

Kölelikten bahsedilen ayetlerde "memluk" ve aynı kökten türeyen kelimelerle kölelik ifade edilir. Abd, rab gibi kelimelerin kullanımı farklı bir şeye tekabül eder. Sen Edib'in saçmalamasına bakma, Firavun ben sizin rabbinizim derken tam olarak tanrı olduğundan bahseder. Ama Firavunların tanrılık söylemi Muhammed'in anladığı gibi yüzeysel değildir o farklı tartışma konusu...

Demek müslüman olmayanların kölesi vardı, müslüman oların kölesi yoktu :) Şimdi burada sana Muhammedin de bol miktarda kadın kölesi(cariye) olduğunu, Muhammedin de köle ticaretinden pay aldığını sahih hadislerle ispat ederdim ama onlara yalan filan dersin... Peki Kuran'a bakalım;

Kuran hükümlerine göre, örneğin kısas ayetlerine göre, sen benim kölemi öldürürsen ben de senin köleni öldürür seninle ödeşirim... Kısas ayetlerini buraya yapıştırmama gerek yok herhalde... Mesela bu ayetlerde köleye bakış açısında bir problem var mı sana göre? Hatta köleyi bırak, insana bakış açısında bir problem var mı?

Dersen ki eğer, kölelik o toplumun gerçeğiydi ve geçim kaynağıydı, iş gücü ve seks sektörüydü bu yüzden Kuran kaldırmak yerine köleliği düzenlemiştir... Buna itirazım olmaz. Ama dersen ki Kuran köleliği kaldırmıştır, köleyle hürü eşit görür filan... O zaman bu ve bunlar gibi bir çok ayetin tevilini yapmak zorundasın... Yukarıdaki ayetten başla bakalım...

:wacko: gerçekten çok enteresan .. demek ki Kur'ana göre; ben senin köleni öldürürsem, sen de benim kölemi öldürürsün öyle mi?

bahsettiğin ayeti yaz bakim

Alıntı

Cariyelere sağ elin mülkü denmesinin sebebi nedir?

Sorunun Detayı

Cariyelere neden sağ elin mülkü deniyor? Satın alırken sağ elle muayene edilmesi ne muayenesidir ve ne içindir?..

Kullanıcı: müslüman2992 | Tarih: Sa, 20/08/2013 - 08:37

Değerli kardeşimiz;

Sağ elin mülkü diye belirttiğiniz sözcük, Arapçada bir kavram olarak kullanılır. İster cariye ister köle olsun, kölelik statüsündeki olan kimselerin efendisine olan aidiyetinin ifade etmek üzere: "Mülkü'l-Yemin" kavramı kullanılır.

Aslında bu deyim, Kur'an'dan alınmıştır. Örneğin: Müminun suresinin 6. ayetinde cariyeler için "Ev ma meleket eymanüküm-Sağlarınızın/sağ ellerinizin sahip olduğu" ifadesi kullanılmıştır. Nur suresinin 31. ayetinde ise, köleler için "Ev ma meleket eymanuhünne-kadınların sağ ellerinin sahip olduğu.." ifadesine yer verilmiştir.

Bu sebeple, "Mülkü'l-Yemin" kavramı için yapılan "sağ ellerin sahip olduğu" şeklindeki tercüme de tam doğru değildir. Çünkü, bu tercüme terkipteki iki Arapça kelimenin sözlük anlamlarına göre yapılmıştır. Halbuki, bu bir ıstılahtır/deyimdir/ kavramdır; tercümesi de ona göre yapılmalıdır. Nitekim meallerde genellikle bu deyim yerine göre "Cariye", yerine göre de "köle" olarak tercüme edilmiştir.

Sağ el tabiri her iki el için de kullanılır. Sağ el -insanlar arasında- daha kuvvetli ve daha şerefli kabul edildiği için, insanın bir şeye sahip olduğu ifade edilirken, Arapça'da genellikle "sağ el" tabiri kullanılır. Onun için köle-cariye için bu ifadeyi "sağ elin/ellerin.." yerine "elin/ellerin sahip olduğu" veya "ellerinin altında bulunalar" şeklinde ifade edilmesi daha uygundur.

Mesela: Suat Yıldırım hocanın meali şöyledir: "Onlar mahrem yerlerini günahlardan korurlar. Yalnız eşleri ve cariyeleri ile ilişki kurarlar. Çünkü bunu yapanlar ayıplanamazlar." (Müminun, 5-6); "ellerinin altında bulunanlar (köleler)." (Nur, 31)

Elamlılı Hmadi Yazır'ın meali şöyledir: "Ancak, eşleri ve sahibi bulundukları cariyelerine karşı durumları başka; çünkü bunlarla ilişkileri yüzünden kınanmazlar." (Müminun, 5-6)

Süleyman Ateş'in meali: "yahut ellerinin altında bulunan(köle)lerine." (Nur, 31)

Diyanet meali: "Ancak eşleri ve ellerinin sahip olduğu (câriyeleri) hariç." (Müminun:6); "ellerinin altında bulunanlar (köleleri)." (Nur, 31)

Özetlersek: "Mülkü'l-yemin" Kur'an'dan istihraç edilen bir ıstılahtır. Özellikle köle ve cariyelerin sahiplerine olan aidiyetlerini, efendi/hanımefendilerinin onlara olan malikiyetlerini ifade eder.

Selam ve dua ile...

Sorularla İslamiyet

Yazar

Sorularla İslamiyet

Kategori:

Hayat

Okunma sayısı

623

klasik bir mezhep açıklaması :)

sence bu tahrifatı yapmadan, cariyeleri yatağa atabilme yolunu bulabilirler miydi?

"Ma meleket eymanukum" kalıbının turkçesi köle falan değildir, "sözleşmelerinizin hak sahibi olduğu kişiler" ya da "sözleşmelerinizle üzerlerinde hakka sahip olduklarınız" şeklinde çevirilmek zorundadır.

Şimdi o yazmış olduğun mezhep hikayelerini bir kenara bırakıp ayetleri yenide oku, bakalım bugünki manası ile köle cariye anlamı çıkıyor mu görelim

Link to post
Sitelerde Paylaş

:wacko: gerçekten çok enteresan .. demek ki Kur'ana göre; ben senin köleni öldürürsem, sen de benim kölemi öldürürsün öyle mi?

bahsettiğin ayeti yaz bakim

klasik bir mezhep açıklaması :)

sence bu tahrifatı yapmadan, cariyeleri yatağa atabilme yolunu bulabilirler miydi?

"Ma meleket eymanukum" kalıbının turkçesi köle falan değildir, "sözleşmelerinizin hak sahibi olduğu kişiler" ya da "sözleşmelerinizle üzerlerinde hakka sahip olduklarınız" şeklinde çevirilmek zorundadır.

Şimdi o yazmış olduğun mezhep hikayelerini bir kenara bırakıp ayetleri yenide oku, bakalım bugünki manası ile köle cariye anlamı çıkıyor mu görelim

Edip Yüksel'den ezberlemişsin bunları belli. Sizin sünnilerden pek farkınız yok. Siz de edip yükseli putlaştırmışsınız. Mülkül yemin kelimesini nasıl kıvırabileceksin? Mülk diyor adam daha ne desin?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kur'an zaten bir çok ayette kölelik kurumunu aşağılıyor. Köleler ile hür kişileri karşılaştırarak "hiç bunların ikisi eşit olur mu" diye soruyor. Yani amaç sistemin kokuşmuşluğunu gündeme getirerek müslümanların dikkatini o yöne çekmek..

Tüm insanlığa hitap eden Kuran, kesin bir hükümle köleliği yasaklayacağı yerde sadece yermekle, eleştirmekle yetiniyor öyle mi?

Bunu mizah dergileri de yapıyor yahu...

Kitabını düşürdüğün duruma bak!

Kuran'da ''bilenle bilmeyen de bir olur mu'' diyor, bu ayeti de bilen de bilmeyen eşit diye yorumlamaya kalkmıyorsun umarım...

Bununla birlikte bu soruyu soran Kur'an, ayetlerde köleleri özgürlüğe kavuşturmanın karşılığı olarak cenneti vaad ettiği halde nasıl olur da "Kur'an köleliği meşrulaştırmıştır" şeklindeki iddiayı savunabiliyorsun anlamıyorum.

Köle azad etmeyi insiyatife, kişilerin keyfine bırakan bir kitabı savunmak mümkün değil.

Kölesini azad etmeyene cehennemi vaad etmiş olsa, aynı şeyi söyleyemezdim tabii...

Diyelim ki seni birisi aldı götürdü köle yaptı, sen de adamı dava ettin, adama dediler ki bu adamı serbest bırak

sana şu kadar para verelim. Bir insanı köle yapmak kötüdür, iyi bir şey değildir yapma etme dediler; ama adam yine de kabul etmedi ve sen köle olmaya devam edeceksin...

Şimdi sen, seni köleliğe mahkum eden bu sözde adalet sistemin adil olduğunu savunabilir misin?

Yemişim yermesini de eleştirmesini de dersin değil mi...

Aradaki farkı anlatabilmişimdir umarım.

Yahu sadece Rabb/Mevla, Abd sözcüklerini takip etsen dâhi göreceksin ki bu kitap kölelik ile şirk kavramlarını aynı kefede değerlendiriyor.

?

tarihinde Mırnaw tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

ehli mezhep ile bizleri lutfen aynı kefe de değerlendirmeyiniz :)

--

sen öncelikle içerisinde "Ma meleket eymanukum" kalbının geçmediği, abd ^Rabb ifadelerini içeren ve köleliği meşrulaştıran/özendiren/nötr yaklaşan bir ayet masaya getir ki tartışmaya zemin bulalım.

şahsen meraklar içerisindeyim, bunca yıl Kur'an okurum bir tane köleliği meşrulaştıran ayete rastlamadım :/

Hiç uzatmaya gerek yok. Kuran'da köle ve cariyelere nasıl davranılması gerektiğine kılıf biçen, bir şekilde düzenleyen ayetler var mı? Evet-Hayır?

Biriniz islamda kölelik, cariyelik vardır diyor, öteki tam aksini. Bu nasıl bir kitapmış arkadaş. Kardeşi kardeşe düşürür vallahi. Allah muhafaza. Zaten bunca mezhep birbirini boşa yememiş olsa gerek tarih boyunca. Ayinesi iştir kişinin(burada kur'an oluyor) lafa bakılmaz..

Sonrasını biliyorsun; sen o ayetleri getir hele bi. Ben sormasam başkası soracak.

Ve soruya cevap gelmedi:

Biriniz var derken, diğer nasıl yok diyebiliyor, bu konu açıklama bekliyor.

Ve iddiana örnek getirmedin.

Kur'anda köleliği meşrulaştıran, reel hayatın bir parçası haline getiren bir tane(yanlış duymadın) bir tane ayet dâhi bulunmaz. Bu durumun aksine, köle sahibi olmanın bir tür şirk olduğu, bir müminin böylesi bir hataya düşemeyeceğini yüzlerce ayetiyle tekrar tekrar tekrar beyinlere çivi çakar gibi çakarak anlatmıştır.

Nerede ayetler?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tüm insanlığa hitap eden Kuran, kesin bir hükümle köleliği yasaklayacağı yerde sadece yermekle, eleştirmekle yetiniyor öyle mi?

Bunu mizah dergileri de yapıyor yahu...

Kitabını düşürdüğün duruma bak!

Kuran'da ''bilenle bilmeyen de bir olur mu'' diyor, bu ayeti de bilen de bilmeyen eşit diye yorumlamaya kalkmıyorsun umarım...

Köle azad etmeyi insiyatife, kişilerin keyfine bırakan bir kitabı savunmak mümkün değil.

Kölesini azad etmeyene cehennemi vaad etmiş olsa, aynı şeyi söyleyemezdim tabii...

Diyelim ki seni birisi aldı götürdü köle yaptı, sen de adamı dava ettin, adama dediler ki bu adamı serbest bırak

sana şu kadar para verelim. Bir insanı köle yapmak kötüdür, iyi bir şey değildir yapma etme dediler; ama adam yine de kabul etmedi ve sen köle olmaya devam edeceksin.

Şimdi sen, seni köleliğe mahkum eden bu sözde adalet sistemin adil olduğunu savunabilir misin?

Yemişim yermesini de eleştirmesini de dersin değil mi...

Aradaki farkı anlatabilmişimdir umarım.

?

Ne cehennemi yahu, şirk'tir şirk.

Bir müslüman için şirk sözcüğü ebedi cehennem ile eş anlamlı. Yani köle edinen bir müslüman Allah'ın Rabb sıfatına kendisini layık görmüş demektir.

Azad edilmesi karşılığında cennet vaadedilen köleler müslümanların köleleri(müslümanın kölesi olmaz) değil, müslüman olmayan kişilerin sahip olduğu kölelerden bahsediyor ayetler.

tarihinde YalnizcaKuran tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ve soruya cevap gelmedi:

Biriniz var derken, diğer nasıl yok diyebiliyor, bu konu açıklama bekliyor.

Ve iddiana örnek getirmedin.

Nerede ayetler?

Kur'anda köleliğin teşvik edildiğine dair ayetlerin olduğunu iddia eden sensin güzel arkadaşım.

aşağıda alıntıladığım şartları sağlayan ayeti getir ki, üzerinde tartışalım diyorum.

sen öncelikle içerisinde "Ma meleket eymanukum" kalbının geçmediği, abd ^Rabb ifadelerini içeren ve köleliği meşrulaştıran/özendiren/nötr yaklaşan bir ayet masaya getir ki tartışmaya zemin bulalım.

şahsen meraklar içerisindeyim, bunca yıl Kur'an okurum bir tane köleliği meşrulaştıran ayete rastlamadım :/

Link to post
Sitelerde Paylaş

Allah nerede kaldırmış köleliği? Köleliği bizim gibi dinsizler, gevurlar, kafirler kaldırdı zamanında geç kaldı allah. Neredeymiş sizin al ilahınız 1400 yıldır? Gerek kalmadı artık sizin tanrınıza onun beceremediği her işi biz kafirler becerdik. Utanıyor musunuz kendi tanrınızı konuşma özürlüsü gibi göstermeye?

tarihinde Severus Snape tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Nerde yazıyor bu?

Bırak rezil etmeye devam etsinler kendilerini. Konuşma özürlüsü mü bu tanrı? Adam gibi tek bir ayetle yasaklayamıyor mu köleliği? Koskoca köleliği böyle yoruma açık üstü kapalı gizli kapaklı ifadelerle mi yasaklıyor? Yok hadislerle islamı tahrif etmişler köleliği sonradan sokmuşlar masallar masallar...

Zaten yukarıda yazdığım gibi açık ve net bir âyet olsaydı kuranda kim hadislerle onu tahrif edebilirdi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Nerde yazıyor bu?

46:13 - "Rabbimiz Allah'tır" deyip, sonra da dosdoğru yol alanlar var ya, onlar için hiçbir korku yoktur; onlar tasalanmayacaklardır da...

43:34 - "Kuşkusuz, Allah hem benim Rabbimdir hem sizin Rabbiniz. O halde O'na kulluk(u'budû-hu) edin! İşte bu, dosdoğru bir yoldur."

9:31 - "Allah'ın yanında hahamlarını ve ruhbanlarını da rabler edindiler. Meryem oğlu Mesih'i de öyle. Oysa kendilerine, tek olan Allah'tan başkasına kulluk(ya'budû) etmemeleri emredilmişti. İlah yok o tek Allah'tan başka. Onların ortak koştuklarından arınmıştır O."

3:79 - ALLAH'ın kendisine kitap, bilgelik ve peygamberlik verdiği hiç bir insan, 'ALLAH'tan sonra bana da kulluk(ıbâden) ediniz,' diye halkı kendisine çağırmaz. Aksine, 'Öğrenip öğrettiğiniz kitap gereğince kendisini Rabbine adayan kullar olun,' der

--

Tevbe 31. ayete göre Rabb olabilmek için Tanrısallık iddiası taşımak gerekmediği, insanlar üzerinde sorgulanamaz bir şekilde tasarruf sahibi olmanında Rab'lik olarak nitelendirildiğini anlıyoruz.

Allah'tan başka Rabb edinmek tevbe 31'e göre apaçık bir şekilde şirktir.

tarihinde YalnizcaKuran tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...