Jump to content

Allahın ihtiyacı ve merakı.


Recommended Posts

allah gelecekte yapacaklarımız hakkında merak eder tahmin yürütür bazen korkar endişe eder...

çocuğun gelecekte anne babasına kötülük yapacağından korktuk...

bu korktuk ifadesi ne enteresandır...

ne oluyorsuz tanrı neden korkuyor...

gelecekte olabilecek bir şeyden...

kesin öyle olacağını bilse korkar mı...

böyle olacağını bildiğimiz için diyebilirdi ki zaten bu da imkansızdır...

allah çocuğun ileirde anne babasına zarar vereceğini tahmin ediyor öngörüyor ve bunun için bir tedbir alıyor...

ileride yapabileceği şeyden dolayı bir ceza mı veriyor...

makul şüpheli gibi bir durum mu var...

Sahtekar oldugun kadar da boşsun sen...

Bir konu ancak bu kadar carptirilabilir..

Kehf 80.Ayet: “Çocuğa gelince, anası babası mü’min insanlardı. Onları azgınlığa ve küfre sürüklemesinden korktuk."

Kehf 81.Ayet: “Böylece, Rablerinin onlara, bu çocuğun yerine daha hayırlı ve daha merhametli bir çocuk vermesini diledik.”

Burda korktuk diyen Musayla konusan kisidir..."korktuk" diyen de, "diledik" diyen de ayni kisidir...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 54
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

daha doğmadan önce bir düşük filan oluverse de yahut o cinsel birleşmenin olacağı gün annesinin başı filan ağrıyıverse daha temiz bir çözüm olmaz mıydı...

ama demek ki doğacak büyüyecek belli bir karaktere sahip olacak gulam yani genç oğlan olunca da bu gidişatla anne babasına çok büyük zarar vereceği belli olup anlaşılacak ...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sahtekar oldugun kadar da boşsun sen...

Bir konu ancak bu kadar carptirilabilir..

Kehf 80.Ayet: “Çocuğa gelince, anası babası mü’min insanlardı. Onları azgınlığa ve küfre sürüklemesinden korktuk."

Kehf 81.Ayet: “Böylece, Rablerinin onlara, bu çocuğun yerine daha hayırlı ve daha merhametli bir çocuk vermesini diledik.”

Burda korktuk diyen Musayla konusan kisidir..."korktuk" diyen de, "diledik" diyen de ayni kisidir...

Ne olacağını bilmediği, ama bir ihtimal üzerine çocuğu öldürdüğünü anlatan bir hızır ve bu hızırı güzel örnek olarak kutsal kitaba koyan bir allah söz konusu. Şimdi hızır bir halt yemiş diyorsanız, sözde tanrı allah bu haltı neden kutsal kitaba koyuyor?

Yok eğer hızır şans eseri olarak doğru olanı yapmışsa, bu durumda sözde tanrı allah, insanlara verdiği bu örnekte, eğer kötü bir şeyler olacağından korkarsanız, çoluk çocuk demeden öldürebilirsiniz demektedir.

Yok eğer hızır şans eseri olarak değil, bilerek, yani allahtan aldığı emir üzerine yaptıysa, bu durumda zaten korkan da allahın kendisidir; çünkü eğer gelecekte ne olacağını bilseydi, korktuk yerine biliyorduk demesi gerekirdi.

Gülünç masallar sonuç olarak.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Her şeyi önceden bilen, önceden tasarlayan, sonsuza kadar ne olacağını yazmış bir yaratıcı çıkmış "sizi imtihan edeceğim" diyor. Bak sahtekara; hem yaz çiz, hem de imtihan et...

Bu dinin neresinden tutsan elinde kalıyor, lime lime dökülüyor... Bunu anlamak için minicik bir zeka kırıntısı bile yeter, ama zaten inancın temeli düşünmemek değil mi? İnanç beyinsizlikten beslenmez mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu kuran denen yağmacı kara cahil uydurması şeyin ele alınır yanı olmadığının bir göstergesi de bu kehf adı verilmiş bölümde anlatılan akıl dışı masallardır.

Bu çocuğu öldüren kişinin hızır olduğu filan yine kuran dışı uydurma. Adamlar bu kılıksız, bir şeye benzemeyen kuran denen uydurma şeyi bir kılığa sokmak için üzerine yeni uydurmalar ilave etmişler. Bu ilaveler de olmasa zaten ele alınır yanı yok. Kuranı bu ilave uydurmalar olmadan yalın ele alırsanız hiç bir ele alınır yanı yoktur. Allah değil, adam da değil, aklı başında adam bu lafları etmez.

Şimdi hızır deyince yine bir insanüstü filan varlık olarak anlayabiliyorsun. Ama kuran öyle demiyor. "Katımızdan ilim verilmiş bir zat" diyor. Yahu hiç böyle zırva olur mu? Bana da allah katından ilim verildi diyen her deli çıkıp çocuk öldürürse işin sonu nereye varır? Zaten zaman zaman çıkar böyle yok içine şeytan girdi, yok cinler ele geçirdi diye çocuk öldüren akıl hastaları.

Hayır rüya gördü çocuğunu kesmeye kalktı diye zırvalayan bir masal kitabından zaten ne bekliyorsunuz? Neymiş koç gelmese ismaili kesecekmiş. Bu delilerin zırvalarına inananların hali gerçekten içler acısı. Bunları aslında bırakacaksız bu hurafe bataklığında boğulup gidecekler. Ne halleri varsa görsünler. Beter olsun, sürünsünler. Bunlara akıl filan vermek de enayilik.

Böyle saçma sapan masal örnekleri kuranda çoktur. Yeri geldikçe açıklıyoruz. Yok sığır keseceğiz ama nasıl sığır olacak rabbine sor diye çevirip çevirip salak salak sorularla masalı iyice deli hezeyanına döndürme, yok ademin oğullarının bellerinden !!! zürriyetlerini !!! çıkarıp soru sorma!!!!

Bu zırva anlatımları din imamları bir kılığa sokmaya çalışıp halka öyle sunuyorlar. İşte bu çocuğu öldüren kişiye de hızır bu deyip filan işi kurtarmaya çalışıyorlar. Fakat işi bu da kurtarmaz. Hadi bu hızır olsun.

Lan hiç hızır da olsa çocuğu tutar öldürür mü be? Boğazını mı sıktı, kafasına taş mı vurdu, tutup çocuk nasıl öldürülür be? Böyle saçmalık mı olur? İnsan olan doğru düzgün bir insan böyle bir masal anlatırken hızır geldi çocuğu öldürdü filan demez. Allah tarafından bir yırtıcı hayvan çocuğu kaptı, çocuk veba oldu, ya da ne bileyim yıldırım düştü filan der be! Lan hiç hızır veya birisi geldi çocuğu öldürdü olur mu yahu!

Rezalet yani, kepazelik... Skandal...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Adam tutsun zavallı yavru kediyi tekmeleyip öldürsün, sonra da "büyüyüp kuduz olup insanları ısırmasından korktuk" desin!

Keşke allahınız olsa da belanızı verse ne olurdu! Nerde o günler... Allah diye bir şey olsa başta bu uydurmacı vahşi cahillerin belasını verirdi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

allah gelecekte yapacaklarımız hakkında merak eder tahmin yürütür bazen korkar endişe eder...

çocuğun gelecekte anne babasına kötülük yapacağından korktuk...

bu korktuk ifadesi ne enteresandır...

ne oluyorsuz tanrı neden korkuyor...

gelecekte olabilecek bir şeyden...

kesin öyle olacağını bilse korkar mı...

böyle olacağını bildiğimiz için diyebilirdi ki zaten bu da imkansızdır...

allah çocuğun ileirde anne babasına zarar vereceğini tahmin ediyor öngörüyor ve bunun için bir tedbir alıyor...

ileride yapabileceği şeyden dolayı bir ceza mı veriyor...

makul şüpheli gibi bir durum mu var...

Dostum,

''Hayır; eğer siz kesin bir bilgiyle bilmiş olsaydınız,''

102/TEKÂSUR-5

Allah kesin bilgisi olmadığı ''korkarak tahmin ettiği'' halde çocuğu öldürüyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş

allahın olan biteni film izler gibi izlemesi diye bişey yok...

O da bizim gibi bizzat hayatın içinde ...

Olanları biliyor olacakları merak ediyor bazen endişe ediyor bazen yardım ediyor bazen bize bırakıyor aktif bir şekilde bizimle birlikte yaşıyor...

yaşamımızı onunla birlikte gerçekleştiriyoruz....

geleceği bilen tanrı o bildiği geleceği yaşamaktan yaratmaktan başka bir fonksiyonu olmayan robottan farksızdır...

Link to post
Sitelerde Paylaş

allahın olan biteni film izler gibi izlemesi diye bişey yok...

O da bizim gibi bizzat hayatın içinde ...

Olanları biliyor olacakları merak ediyor bazen endişe ediyor bazen yardım ediyor bazen bize bırakıyor aktif bir şekilde bizimle birlikte yaşıyor...

yaşamımızı onunla birlikte gerçekleştiriyoruz....

geleceği bilen tanrı o bildiği geleceği yaşamaktan yaratmaktan başka bir fonksiyonu olmayan robottan farksızdır...

Son yazdığın mantıklı. Geleceği farklı şekillerde bilip birini yaşamak zorunda olur.

Eğer bilmezse, tüm müslümanlık sistemi çöker gerçi çökecek birşey yok ama.

Link to post
Sitelerde Paylaş
gönderildi (düzenlendi)

Zaten bu Kehf suresine bakarak şu rahatlıkla söylenebilir: Allah kafirlerin öldürülmesini istiyor.

Kafirlerin ölmesini istiyorsa, yaratmasın.

tarihinde tupac tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
gönderildi (düzenlendi)

Allahın kendiside birşeylerden korkuyor.

Ama

Korkmayanlar şiddetli bir azapla tehdit ediliyor.

Korkanlar korktukları için allahı kabul ediyor ve ona göre yaşıyorlar.
Hatta peygamberler kuranda şiddetli bir günün azabından korkarım vs. diyorlar.

Korkutarak insanları kendine çekmenin ne samimiyeti olabilir?

Bir çocuğu annenin onu elleme diye korkutmasından farksız.
Annesi çocuğun bir an önce büyüyüp sağlıklı düşünmesini ve gözcülüğü kesmeyi ister.

Ama allah insanlara sağlıklı düşünecek bir beyin vermez, yaratamaz.
Korkutarak kendi egosunu tatmin eder.

tarihinde tupac tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kimin söylediği bilinmeyen ama çok müthiş bir söz vardır: "Öngörü, ne olacağını değil, neler olabileceğini önceden bilmektir."

Bu olağanüstü güzel bir söz. Tek kelimeyle müthiş. Aslında imzama bunu koymalıyım. Petronius kuşkusuz klasik determinist. Klasik determinist ama, determinizmi çok çarpıcı ortaya koyan çok müthiş sözünden vazgeçemiyorum: "Raslantının nedenleri vardır." Dünyada bundan daha büyük söz edilemez. Bu, dünyada edilebilecek en büyük söz...

Konuya dönersek: Tanrı yoktur. Çünkü olacak her şeyi bilecek bir zeka olamaz. Modern determinizmin ilk kuralı budur. Klasik deterministler olacakların tümünü bilecek bir zeka tasavvur ederlerdi. Farabi'nin "aklı evvel"i ve "Laplace's demon" gibi. Modern determinizm bu varsayımları kesinlikle reddeder.

Bunu da kaos, başlangıç durumuna hassas bağlılık, kelebek etkisi, türbülans etkisi gibi bir çok kuramla ortaya koyar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Doğru, neler olabileceğini önceden bilmek...

Bu sözü ilk duyduğumda bu sözü niye ben etmeyi akıl edemedim diye çok üzüldüm. Bunu kendim düşünemeden başkasından duyduğuma hayıflandım. Bunu benim akıl edip düşünmüş olmam gerekirdi. Neyse, iş güç telaşe... Vaktim olmamış galiba...

Hep erken davranıyolar, hep erken davranıyolar. Bize bir şey bırakmıyolar.

Neyse dalgayı bırakayım. Laplace kuşkusuz en ünlü determinist. Onun ünü, modern determinizme gölge bile düşürüyor. Kendisi "Laplace's demon" varsayımı yüzünden modern determinist değildir. Bu varsayımı onu klasik determinist yapar.

Fakat bu varsayımı ile tanrıyı reddederek aslında modern determinizme kapıyı açmıştır. Klasik deterministler bir "ilk akıl"ı kabul ediyorlardı. Farabi buna "aklı evvel" demiştir. Farabi tabii çok büyük bir deterministti. Laplace çok mert bir adamdı. Napoleon ona bir soru sordu. Laplace cevabı anlatırken Napoleon sözünü kesti: "Uzatma, tanrı işin neresinde devreye giriyor?" dedi. Laplace sözünü hiç esirgemedi: "Hiç bir açıklama için tanrıya hiç ihtiyaç yoktur."

Ama tabii tanrı yerine bir demon koymak klasik determinizmden çıkmaya yetmiyor. Gerçi Laplace bunu varsayımsal iddia etmiştir. Yani böyle bir demon var dememiştir. Ama modern determinizm varsayımı da reddeder. Modern determinizme göre her şeyi bilmek olanaksızdır. Böyle bir zeka olmadığı gibi olamaz da. Olması olanaksızdır.

Laplace demon deyip devre dışı kalınca modern determinizmi ortaya koymak Henry Poincare adlı Fransız matematikçiye kaldı. Çok dahi bir adamdı. Çağdaşları onu anlayamadılar bile. Aradan uzun yıllar geçtikten sonra dedikleri anlaşılabildi. Poincare'ın yazmaları üzerine sayısız deney yapılmış, her türlü sıvı bu deneylerde kullanılmıştır. Poincare'ın ne büyük bir çığır açtığı anlaşılmıştı.

Günümüzde ise determinizmin kapsamaya çalıştığı alan, kuantum. Determinizm öyle bir düşün sistemidir ki, kendini yanlışlamaya çabalar. Kendini yanlışlayacak verileri harıl harıl araştırır. Her düşünce kendini kanıtlayacak veri araştırır, determinizm ise beni ne çürütebilir diye araştırır. Çürütecek bir veri bulamadıkça kendini sağlamlaştırır.

Cern'deki LHC bu amaçla inşa edildi. Apartman boyutunda dedektörleri olan muazzam bir makinedir. Bilimin tapınağı gibidir. Dünyada böyle muhteşem bir şey daha yoktur. Dünyanın en büyük makinesidir. En pahalı makinesi olmasının önündeki engel, uzaya malzeme çıkarmak çok pahalı olduğu için uluslararası uzay istasyonudur.

LHC nin yapım amacı, kuantum parçacıkların hareket kurallarını belirlemek. Bu kurallar iyi çözülemediği için yok parçacıklar rasgele hareket edermiş gibi saçmalıklar iddia ediliyor. Hiç bir şey rasgele hareket etmez. Bunlar Heisenberg'in uydurduğu ve nasılsa Roger Penrose gibi yabana atamayacağımız bir fizikçinin de desteklediği saçmalıklar.

Rasgeleliğin olmaması tanrı demek değildir. Tam tersine tanrı iddiası rasgeleliği destekler. Eğer rasgelelik, tesadüf diye bir şey olsa tanrı olmak zorundaydı. Herkes tam tersini zannetse de durum böyledir. Belki şaşırtıcı geldi, hep tanrıya inananlar tesadüf yok derler, inanmayanlar tesadüfe inanır gibi görünüyor. Değildir. Tam tersidir. Tanrı olmadığı için tesadüf yoktur. Tesadüf diye bir şey olsaydı, tanrı olmak zorunda olurdu.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...