ahmedo 0 Şubat 26, 2015 gönderildi Raporla Share Şubat 26, 2015 gönderildi Nötrinoların kütleçekiminden etkilenmediğine dair kaynak gösterebilir misiniz? Bu ciddi bir iddiadır. Eğer öyleyse kara deliklerin de içinden geçip gitmeleri gerekir. Ama bildiğimiz kadarıyla kara deliklerden hiç bir şey geçip gidemez, hapsolur. Ayrıca bu iddia genel göreliliği de aykırı görünüyor çünkü uzayın büküldüğüne aykırıdır. Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Şubat 26, 2015 gönderildi Raporla Share Şubat 26, 2015 gönderildi Nötrinoların kütleçekiminden etkilenmediğine dair kaynak gösterebilir misiniz? Bu ciddi bir iddiadır. Eğer öyleyse kara deliklerin de içinden geçip gitmeleri gerekir. Ama bildiğimiz kadarıyla kara deliklerden hiç bir şey geçip gidemez, hapsolur. Ayrıca bu iddia genel göreliliği de aykırı görünüyor çünkü uzayın büküldüğüne aykırıdır. Nötrinoların çekim kuvvetinden etkilenmediği değil, etkilendiği söyleniyor. Çekim kuvvetinden etkilenmeyen bir parçacık yok... Ama etkilenmemeleri daha mantıklı..Çünkü uzaklarda vuku bulan bir süpernova olayını nötrinolar fotonlardan biraz daha önce haber veriyor. Nötrinolar çekim kuvvetinden fotonlardan daha az etkileniyor olabilir. Yani sizin nötrinolar hakkında yazdıklarınız doğru.. Link to post Sitelerde Paylaş
bilgix 0 Şubat 28, 2015 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 28, 2015 gönderildi (düzenlendi) kuarklar anti kuarklar ve bir ve elektron pozitron iki madde anti madde grubunun nötr parçacığı nötron ise ozaman nötrinoların da nötr bir dalga fonksiyonu olduğunu söyleyebilir miyiz? Şubat 28, 2015 tarihinde bilgix tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Müdafaa-i Ehli Sünnet 0 Mart 1, 2015 gönderildi Raporla Share Mart 1, 2015 gönderildi Sanmıyorum. Sicim teorisinde çokboyutlar var.Çekim kuvveti o boyutlardan birinden kaynak alıyor. Yani nötronlarla ilgili değil benim bildiğim. Ayrıca sicim teorisi de saçma.. Sicim teorisi yapılan gözlemlere dayanmıyor. Pür spekülasyon. Hiç bir delili mesneti yok. Bilimsel bir fantezi. Fantezi diyorsunuz ama, kuvvetli hipoteze Teori denmez mi? Yani bilim dünyası teori diyor. Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Mart 1, 2015 gönderildi Raporla Share Mart 1, 2015 gönderildi Fantezi diyorsunuz ama, kuvvetli hipoteze Teori denmez mi? Yani bilim dünyası teori diyor. Sicim teorisi kuvvetli falan değil. Adına teori diyebilirsin ama, tek kelime ile bir zırva. Link to post Sitelerde Paylaş
DreiMalAli 0 Mart 1, 2015 gönderildi Raporla Share Mart 1, 2015 gönderildi ışığın kütle çekimden etkilenme nedeninin, ışığın atomdaki nötronlarla etkileştiği ve bu sırada atomdaki eksi ve artı kutupların yer değiştirmesiyle içeride hapsolmasından ibaret olduğu iddia edildi siz buna ne diyorsunuz özellikle sen haci? Uzay boşluğunda atom bulmak hemen hemen mümkün olmadığı için, uzay boşluğundaki ışığın nötronlarla etkileşiminden de söz edemeyiz. Işığın (daha doğrusu foton) gittiği yol Fermat Prensibine uygun bir yoldur: Işığın bir noktadan diğer bir noktaya giderken izlediği yol, o iki nokta arasında mümkün olan yollar içierisinde en kısa zamanda gideceği yoldur. Bu yol; kütle çekiminin olmadığı bir ortamda o iki noktayı birleştiren doğru çizgidir. Kütle öekiminin etkin olduğu bir ortamda ise bir eğridir. Çünkü kütle çekimli bir ortamda her noktanın birim uzaklığı ve birim zamanı değişiktir. Bu ortamda da ışığın izlediği yol en kısa zamanda gidebileceği yoldur. Bu yol, Haci'nin deyimiyle, en kısa zaman geodesicidir. Hamilton Prensibi ise daha geneldir ve Fermat Presibini de içerir. Sevgiler Link to post Sitelerde Paylaş
bilgix 0 Mart 14, 2015 gönderildi Yazar Raporla Share Mart 14, 2015 gönderildi Uzay boşluğunda atom bulmak hemen hemen mümkün olmadığı için, uzay boşluğundaki ışığın nötronlarla etkileşiminden de söz edemeyiz. Işığın (daha doğrusu foton) gittiği yol Fermat Prensibine uygun bir yoldur: Işığın bir noktadan diğer bir noktaya giderken izlediği yol, o iki nokta arasında mümkün olan yollar içierisinde en kısa zamanda gideceği yoldur. Bu yol; kütle çekiminin olmadığı bir ortamda o iki noktayı birleştiren doğru çizgidir. Kütle öekiminin etkin olduğu bir ortamda ise bir eğridir. Çünkü kütle çekimli bir ortamda her noktanın birim uzaklığı ve birim zamanı değişiktir. Bu ortamda da ışığın izlediği yol en kısa zamanda gidebileceği yoldur. Bu yol, Haci'nin deyimiyle, en kısa zaman geodesicidir. Hamilton Prensibi ise daha geneldir ve Fermat Presibini de içerir. Sevgiler biraz daha açar mısın? Link to post Sitelerde Paylaş
DreiMalAli 0 Mart 20, 2015 gönderildi Raporla Share Mart 20, 2015 gönderildi Sevgili bilgix. Almanca Wikipediada Fermet Prensibi maddesinde güzel bir açıklama var. Oradaki bilgileri özetle vereyim. Sayfadaki birinci resim yaygın bir fizik problemi: Birisi denizde boğulmak üzere. Kurtarıcı ise karada bulunuyor. Kurtarıcının karadaki hızı v1 sudaki hızı v2. v1 v2'den büyük. Kurtarıcı v1 hızı ile suya kadar geliyor. O noktadan itibaren v2 hızı ile boğulan kişiye doğru yüzüyor. Boğulma/kurtarma eyleminde saniyeler önemli olduğu için sorulan soru şu: Kurtarıcı hangi noktada denize girsin ki, boğulan kişiye mümkün olan en kısa zamanda erişebilsin. Soruyu çözersen optikdeki Snell Yasasını bulursun. Aranan nokta; geliş açısının (karadaki açı) sinüsünün gidişi açısının (sudaki açı) sinüsüne oranının, hızların oranına (=v1/v2) eşit olduğu noktadır. Optikdeki Snell Yasası ışığın kırılması ile ilgili. Almanca Wikipedia sayfasıdki 2. resim: Işık havadaki bir P0 noktasından gelip (hızı v1) P1 noktasında suya girdiğinde (hızı v2) Snell Yasasına göre kırılır ve P2 noktasından geçer. P1 noktasının özelliği, resimdeki verilerle sin(alfa)/sin(beta) = v1/v2 eşitliğini gerçekleştiren nokta olmasıdır. Bu; Snell Yasasıdır. Bu noktanın göze hemen çarpmayan özelliği ise, ışığın P0 nokasından P2 noktasına en kısa zamanda (Fermat Prensibi) erişebilmek için geçmesi gereken biricik nokta olmasıdır. Eğer mümkün olsaydı ve ışık P1 noktası haricinde hangi başka bir noktadan geçerek, P0'dan P2'ye gitseydi, daha uzun bir zaman harcaması gerekirdi. Her iki örnekte de iki değişik ortam ve her ortama özel hızlar vardı. Işığın aynada yansıması olayında ise sadece bir ortam ve sedece bir hız var. Bu yüzden geliş açısı = gidişi açısıdır. Bu durumda ışık yansıyarak bir noktadan diğer bir noktaya en kısa zamanda (Fermat Prensibi)gitmesi için gerekli yolu seçmiş olur. Ve Snell Yasaına uygundur. Wikipediadaki 3. resimde gösterildiği gibi açılar eşit değilse, ışık A1 noktasından gelip, yansıyarak A2 noktasına erişmesi için daha fazla zaman harcardı. Bu üç örnek kesin çizgilerle ayrılmış iki tane ortamdaki durumu özetliyordu. Atmosferde durum ise biraz daha değişik. Ortam sayısına sonsuz diyebiliriz. Yükseklere çıktıkca Dünyanın atmosferinin yoğunluğu azalıyor. Işığın hızı atmosferin her noktasında değişir. Uzaydan gelip atmosferden geçerken her noktada biraz daha kırılarak yol alır. Yeryüzüne gelinceye dek eğri bir yol çizerek ilerler. Bu eğri yörünge ışığın en kısa zamanda (Fermat Prensibi) gidebileceği yoldur. Benzer durumu ışığın kütle çekiminden etkilenmesi için de uygulayabiliriz. Nasılki atmosferin yoğunluğu yukarılara çıktıkca azalıyorsa, kütle çekimi de yukarılara çıktıkca azalıyor. Kütle çekiminin etkisine giren ışık, atmosferde çizdiği yola benzer bir eğri yörünge üzerinden yoluna devam eder. Bu eğri de Fermat Prensibine uygun bir eğri olur: Işığın bir noktadan diğer bir noktaya en kısa zamanda gidebileceği yol. Sevgiler Link to post Sitelerde Paylaş
ateistdusunce 0 Mart 21, 2015 gönderildi Raporla Share Mart 21, 2015 gönderildi Sayın dremali p0da v0 için acisal momentumu p1,v1 ve çıkış açısi durumunda p2 ,v2 konumunda hız değişimi nin sebepleri suda ( sıvıda) Fotonun çarpma dolayısiyla zikzaklar çizmesinden kaynaklı değilmidir..bu yüzden ışık sivilarda hızı değişiyor olabilir mi ? Link to post Sitelerde Paylaş
DreiMalAli 0 Mart 22, 2015 gönderildi Raporla Share Mart 22, 2015 gönderildi Sayın dremali p0da v0 için acisal momentumu p1,v1 ve çıkış açısi durumunda p2 ,v2 konumunda hız değişimi nin sebepleri suda ( sıvıda) Fotonun çarpma dolayısiyla zikzaklar çizmesinden kaynaklı değilmidir..bu yüzden ışık sivilarda hızı değişiyor olabilir mi ? Sevgili ateistdusunce. Işığı parçacık olarak düşünürsek senin de bahsettiğine benzer bir açıklama mümkün: Işık saydam bir maddeden geçerken fotonlar elektronlarla çarpışıyor. Bir foton yakalayan elektron yörünge değiştiriyor. Daha sonra eski yörüngesine dönerken fotonu tekrar serbes bırakıyor. Bu anlatıma göre foton atmlar arasında serbes dolaşırken boşlukdaki hızı ile hareker ediyor ( 300 000 km/s). Fotonun elektron tarafından soğurulması ve tekrar serbes bırakılması nedeniyle ama zaman kaybı oluyor. Bu zaman kaybından dolayı; saydam madde içinde ölçülen ışık hızı ışığın boşlukdaki hızından, yani 300 000 km/s'den daha az oluyor. Bu açıklamaya itiraz edecek sorular ve bu sorulara verilen karmaşık cevaplar mevcut. Işık hızının değişik materyallerde/ortamlarda değişik olmasının daha basit ve daha temel nedeni: Işık hızı materyalin/ortamın elektrik geçirgenliğine ve manyetik geçirgenliğine bağlıdır: c = 1/√(ɛ*μ). Link! Sevgiler Link to post Sitelerde Paylaş
bilgix 0 Mart 22, 2015 gönderildi Yazar Raporla Share Mart 22, 2015 gönderildi Fotonun enerji ve momentumu kutle cekiminden etkileniyor demedim. Bir seyin kutle cekiminden etkilenmesinin gerekli kosulu bir kutleye sahip olmasi degil, enerji ve momentuma sahip olmasidir diyorum. Fotonun enerji ve momentumu vardir, bu yuzden fotonlar da yer cekiminden etkilenir. tamam da neden? videoda açıklama yapmamış enerji ve momentumu yani yüksek hızı neden çekilmesine neden oluyor? videoda yerçekiminin nedeninin kütleçekim değil momentum enerji oldugunu da söylüyor burdan bakarsak o halde ışığın çarptıgı cismin kütlesini artırması nasıl açıklanır? Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Mart 23, 2015 gönderildi Raporla Share Mart 23, 2015 gönderildi Fotonların çekim kuvvetinden etkilenmesinin bir nedeni daha var.. Ona şimdiye kadar değinen olmadı... Çekim negatif bir kuvvettir. Fotonlardaki enerji ise pozitiftir. Fotonlarda pozitif kinetik enerji vardır yani.. Fotonlar çekim alanında, çukura bir taşın düşmesi gibi, çekim kuvvetinin merkezine doğru düşerler.. Düşmek zorundadırlar. Link to post Sitelerde Paylaş
bilgix 0 Mart 24, 2015 gönderildi Yazar Raporla Share Mart 24, 2015 gönderildi haci odtü profesörü bayram tekine sordum bana kütleçekimden ve sapmadan kaynaklanıyor dedi ama tatmin edici yazmamış fizikçi bile tatmin edici net konuşamıyor ne dersin? Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts