Jump to content

Hz Ali, savaşta yüzüne tüküreni öldürmüyor !..


Recommended Posts

Bir harpte Hazreti Ali (r.a.) bir düşman askeri ile
çarpışıyordu. Rakibi usta bir savaşçı olduğu için bir türlü mağlup edemiyordu.

Tam karşı karşıya geldikleri bir sırada Hazreti
Ali: Ya Allah diyerek düşman askeri
üzerine hücum edip yere yatırdı. Çıkıp göğsü üzerine oturduktan sonra hançerini
çıkarıp öldüreceği sırada düşman, Hazreti Alinin yüzüne tükürdü. Rakibi bunu,
Hazreti Ali öfkelensin de; daha çabuk öldürsün diye yapmıştı. Hazreti Ali hemen
düşmanın üzerinden kalktı. Onun da ayağa kalkmasına müsaade etti.

Düşman şaşırmıştı: ?Ya Ali, ben seni kızdırmak için
yüzüne tukurdum, sense beni tam öldüreceğin sırada serbest bıraktın. Bunun
sebebi nedir?? diye sordu.

Hazreti Ali kâfire şu cevabı verdi: ?Ben bu harp
meydanında Allah rızası için çarpışıyorum... Sen yüzüme tükürdüğün zaman içimde
sana karşı bir şahsi bir nefret belirdi, seni öldürmüş olsa idim Allah için
değil de nefsime yapılan hakaretten dolayı öldürmüş olacaktım. Bundan dolayı
seni öldürmekten vazgeçtim.? dedi.

Düşman askeri, Hazreti Alinin bu büyüklüğüne
hayran kalarak Müslüman olmak istediğini söyler. Hz. Ali kelime-i şehadeti
söyletir ve düşman askeri Müslüman olur.

Ben, hayatımın üçte birini Müslüman olarak geçirdim ve o zamanlar, bu olay beni etkilerdi. Hiç eleştirel bakamazdım. Zaten insan, dindarken beyin başka türlü çalışıyor. Şimdi bu olayı yeniden düşündüğümde ne kadar saçma olduğunu iyice fark ettim. Düşünsenize, savaş devam ederken bu ikili ( Ali ve düşmanı ) ayağa kalkıp sohbete başlıyorlar. Etraftakilerden hiç biri gelip de ikisinden birine kılıcını saplamıyor. Sonra da herhalde " arkadaşlar siz devam edin, biz sohbet edeceğiz; akşama görüşürüz" deyip, savaş alanından ayrılıyorlar. Tabii bir de bu olayda Müslüman olan kişi kimdir, eski adı ; Müslüman olduktan sonraki adı nedir , bunlar da hep belirsiz.

tarihinde Nörofizyolog tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 46
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Bir harpte Hazreti Ali (r.a.) bir düşman askeri ile

çarpışıyordu. Rakibi usta bir savaşçı olduğu için bir türlü mağlup edemiyordu.

Tam karşı karşıya geldikleri bir sırada Hazreti

Ali: Ya Allah diyerek düşman askeri

üzerine hücum edip yere yatırdı. Çıkıp göğsü üzerine oturduktan sonra hançerini

çıkarıp öldüreceği sırada düşman, Hazreti Alinin yüzüne tükürdü. Rakibi bunu,

Hazreti Ali öfkelensin de; daha çabuk öldürsün diye yapmıştı. Hazreti Ali hemen

düşmanın üzerinden kalktı. Onun da ayağa kalkmasına müsaade etti.

Düşman şaşırmıştı: ?Ya Ali, ben seni kızdırmak için

yüzüne tukurdum, sense beni tam öldüreceğin sırada serbest bıraktın. Bunun

sebebi nedir?? diye sordu.

Hazreti Ali kâfire şu cevabı verdi: ?Ben bu harp

meydanında Allah rızası için çarpışıyorum... Sen yüzüme tükürdüğün zaman içimde

sana karşı bir şahsi bir nefret belirdi, seni öldürmüş olsa idim Allah için

değil de nefsime yapılan hakaretten dolayı öldürmüş olacaktım. Bundan dolayı

seni öldürmekten vazgeçtim.? dedi.

Düşman askeri, Hazreti Alinin bu büyüklüğüne

hayran kalarak Müslüman olmak istediğini söyler. Hz. Ali kelime-i şehadeti

söyletir ve düşman askeri Müslüman olur.

Bu hadis de yine: müslümanlara eziyet ediliyordu, işkence ediliyordu, yalanlarını ortaya dökmektedir. Savaş olana kadar alinin diğerlerine karşı en ufak bir nefreti yoktur. Savaş sırasında yüzüne tükürülünce nefret oluşur. Tükrükten bile nefret kapan ali, eğer daha önce tükrükten daha ağır olan işkencelere ve baskılara maruz kalsaydı, bunun nefreti ile dolu olması gerekirdi. İslam pisliği insanları allah, yani gerçekte muhammed adına savaşa itmiştir. Utanmaz ve yalancı müslümanlar hala müslümanlara işkence ve baskı vardı yalanını öne sürmektedir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu hadisler o kadar komik ki :lol:

Bu hadislerin uydurulmuş olduğu o kadar bariz ki..!

Bir başka hadiste de Ali kafa kesmekten yoruluyor filan..Kafa kesmekten yorulan ünlü Ali'miz,tam kafa kesecekken bir anda bir u dönüşü yaparak,kafasını kesmek istediği düşmanını müslüman yapıyor :lol:

Madem o kadar kolaydı insanların müslüman olması,neden daha önce kafasını kesmek üzere olduğu düşmanlarına ''tükürün suratıma da size birşey diyeyim'' demedi Ali?

Böyle yaparak herkesi müslüman yapabilirdi..

Bak ben senin aslında kafanı Allah rızası için keseceğim ama bana tükürdüğün için Allah rızası değil de,kendim için kafanı kesmiş olacağım..Gördün mü/anladın mı bendeki bu yüceliği?

He Ali abi anladım..Eşehedü.... :lol:

tarihinde NOLAN tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Dinleyenlerin aktarmaları olduğunda, dinleyen olayı hikaye gibi anlatır çok detaya girmez

Vaka şöyle olmuş

Müslümanlar ganimetlerden elde ettikleri paralarla Yahudilerin halk üzerlerinde kurdukları tezgahları baskıları kaldırıyorlardı

hayber kalesinin fethi siyaset-i Muhammediyedeydi Çünkü yahudiler orada teşkilatlanıyor halkı birbirine çarpıştırmak için hür türlü fitneyi yapıyorlardı..

hazreti Ebubekiri yolladı fakat fethe müyesser olamadı..

hazreti ömeri Yoladı yine fetih müyesser olamadı

hazreti Osmanı yolladı yine fethe müyesser olmadı

yeni dine girmiş imanlı gençler üzülüyordu tabi

peygamberimiz Anlıyorum dedi Bu iş Aliye müyesser olucak dedi Aliye kendisi hazırladı gönderdi

O günde Hayber kalesin kızı evleniyor.. Kızı alan adamda Çok kuvvetli pehlivan gibi biri

tepsiyle Mücevherat getiriyor yüzü görünümlüğü için... Gelin o tepsiye elin tersiyle vuruyor

Beni yüzümü bunlarla açamazsın diyor

kalenin arkasında bir arap var onun kellesi getir yüzüme aç

Şimdi adamı düşün pazulu kuvvetli pehlivan gibi, Sevgilisininde böyle yapmış olduğu tahrikten sonra adamın alacağı vaziyeti şöyle bir düşünün

Aşağıya iniyor ata biniyor kalenin dışiına çkıyor

O gün harp usulüde taraflar teker teker çarpışırlar ve çarpışmadan evvel birbirlerinin meziyetlerini sayarlar

adam başlamış saymaya ben şöyleyim buyum şuyum filan falan

hazreti Aliye de uzatamayalım demiş Allah ve resülü beni bekliyor Sevgilinde seni bekliyor

usulu harpte ilk önce benm hamle yapmam lazım dimi

sıramı sana verdim diyor bak sevgilin nasıl heyacan korkuyla bekliyor diyor

Düşman Bir hamle yapıyor hazreti Alinin kalkanın ucu kırılıyor

Şimdi hamle yapma sırası hazreti Alide zaten ilk hamle hakkı onunda sırasını vermişti şimdi yine hamle hakkı onda

Bir hamle yapıyor düşmanı yere seriyor Dizleriyle Omzuna basıyor

düşmanın boynunu tam kesecekken ramak kala düşman en son müdafası ile nasıl bir irade varsa

hazreti Alinin Ayine-i hak olan yüzüne bir balgam fırlatıyor

hazreti Ali kalkıyor ve kalk diyor

Düşman: ne oldu diyor

Kalk diyor yeniden çarpışıcaz

Düşman şaşırıyor

ne oldu söylermisiniz diyor

hazreti Ali: ben senin kelleni tam alırken yüzüme türkürünce Nefsin galeyana geldi çoştu

biz bu kılıcı hak namına vururuz başka türlü kimsenin kılına bile dokunmayız

yarısı nefsim için yarısı hak için ben kimseye kılıç vurmam diyince

düşman : Sen bir çeşmeden içiyorsun ne olur beni öldür fakat İmanıma şahit ol diyor

öldür beni çünkü kaledeikler korktuda müslüman oldu diycekler

ama ölümden korkmadığımı anlamışsındır ölüme ramak kala şuurumu kaybetmedin yüzüne tükürdüm

yalnız ne olur sen beni öldür ve imanımıda kabul et

hazreti Ali : Aa olur mu diyor biz kardeş olduk diyip sarılıyor doğru hazreti muhammede görütürüyor

İşte buna küçük cihad içinde büyük cihad derler

bugünki Medeniyete Bu Çapta bir İnsan gösterilebilir mi?

hazreti Ali : hazreti Süleyman gibi Rüzgarlar ona musahhardı hizmetçiydi

kendi iklim-i vucudda esen kasırgalar fırtınalara hükmediyordu

nefsi galeyana geldiğin de, içinde fırtılar kasırglar estiğinde o kasırgaları bir anda günlük güneşlik etti

kendi iklm-i vucunda

hah hayyyy

var mı böyle bu çapta bir insan bugünkü medeniyette?

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sübhanallah.

Çok tesirli bir hadise lakin bu mübarek sahabenin ismi neydi acaba ? Malum-u aliniz, ekseriyetle, ehemmiyetli hadiselerde bahsi geçen sahabenin kim olduğu da nakledilir. Veyahut ehl-i küfür iken İslam'la şereflenen zatın da ismi malumdur ve hadise nakledilirken zikredilir. Buna mukabil bu hadisede ismin gizli kalmasının hikmeti nedir ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dinleyenlerin aktarmaları olduğunda, dinleyen olayı hikaye gibi anlatır çok detaya girmez

Vaka şöyle olmuş

Müslümanlar ganimetlerden elde ettikleri paralarla Yahudilerin halk üzerlerinde kurdukları tezgahları baskıları kaldırıyorlardı

hayber kalesinin fethi siyaset-i Muhammediyedeydi Çünkü yahudiler orada teşkilatlanıyor halkı birbirine çarpıştırmak için hür türlü fitneyi yapıyorlardı..

hazreti Ebubekiri yolladı fakat fethe müyesser olamadı..

hazreti ömeri Yoladı yine fetih müyesser olamadı

hazreti Osmanı yolladı yine fethe müyesser olmadı

yeni dine girmiş imanlı gençler üzülüyordu tabi

peygamberimiz Anlıyorum dedi Bu iş Aliye müyesser olucak dedi Aliye kendisi hazırladı gönderdi

.....

Dostum Sizin ve dindarların buna benzer hikayeleri biraz James Bond´un maceralarını andırıyor desem, abartmış olmam herhalde.

İlginçtir hep müşrikler veya yahudiler kötü adam/insan rolünü üstlenmek zorunda kalıyor.

En önemlisi, Peygamberinizin zamanında hep ötekilere kötü adam/insan rolünü vermişler. Sizin taraftan olmadan iyi olmak mümkün değil mi ?

Bunlar Size hiç garip gelmiyor mu ?

Hayat beyaz ve karadan ibaret değildir. Hayat gridir, insanlar da öyledir. Ha Sizden olmuş, ha öteki taraftan, farketmez.

Ben de bu yüzden James Bond türü filmleri hiç sevmem.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sübhanallah.

Çok tesirli bir hadise lakin bu mübarek sahabenin ismi neydi acaba ? Malum-u aliniz, ekseriyetle, ehemmiyetli hadiselerde bahsi geçen sahabenin kim olduğu da nakledilir. Veyahut ehl-i küfür iken İslam'la şereflenen zatın da ismi malumdur ve hadise nakledilirken zikredilir. Buna mukabil bu hadisede ismin gizli kalmasının hikmeti nedir ?

Dostum Sizin ve dindarların buna benzer hikayeleri biraz James Bond´un maceralarını andırıyor desem, abartmış olmam herhalde.

İlginçtir hep müşrikler veya yahudiler kötü adam/insan rolünü üstlenmek zorunda kalıyor.

En önemlisi, Peygamberinizin zamanında hep ötekilere kötü adam/insan rolünü vermişler. Sizin taraftan olmadan iyi olmak mümkün değil mi ?

Bunlar Size hiç garip gelmiyor mu ?

Hayat beyaz ve karadan ibaret değildir. Hayat gridir, insanlar da öyledir. Ha Sizden olmuş, ha öteki taraftan, farketmez.

Ben de bu yüzden James Bond türü filmleri hiç sevmem.

Bu zatHayberin emirinin oğludur

Ya sellam ibni mişkemin yada Merhab'ın oğludur bunlar epey yaşlı insanlar
sellam İbni mişkem ölüm hasatlığında iken harp harp dedi harpa karar verildi

Bu hadiseyi uzun uzun nakleden Hazret-i mevlanadır...

O genç Müslüman safına katılınca Bu vakayı kalenin üstünden seyrenden İnatcılar köpürdüler ve bütün yahudiler olanca hızla harbe koştular. merhap hemen hazreti Alinin kalkanını ikiye ayırdı ama hazreti aliye bir şey yapamadı

o sırada Mevlananın bahsettiği o kimse şehit olmuş olabilir.. o yüzden Bu hadiseyi herkes bilmiyor olabilir mevlana Ehli beyttendir Bu hadise oradan bize nakledilmiştir.

mevlananın ehli beyt sevgisi müthiştir o Ehli beytin içindendir

zaten O feyzide Ehl-i beyten almıştır..

Kavak kardeşim :)

Mevlana kimdir ? Dünyaya kendisine kabul ettirmiş

her sıfatta kendisini göstermiştir

Papanın biri. bir mevlana günü. alemi hiristayanlık namına hazreti mevlananın huzurunda hürmetle eğilirim dedi

mevlana da bende hazeti muhammedin bendesiyim diyor

papanın sözü nereye kadar gider artık düşün

Mevlana kadar doğru hakiki İslamı yayan çalışan kim vardır.

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Müslümler uydurma efsanelerinizi iteyim, başka da bir şey demeye gerek yok...

Siz bu uydurma efsanelerinizi bırakın, bu yalan dolanlara karnımız tok da, yahudilere nasıl soykırım yaptınız, esirleri elleri arkadan bağlıyken nasıl kafalarını kesip çukura doldurdunuz, bunu kadınlarının gözlerinin önünde yaptınız ve kadınlara da esir kocalarının gözlerinin önünde tecavüz ettiniz?

Biz söylemiyoruz, sizin islam tarihçileriniz yazıyor bunları. Eteklerini açıp bakarak ergen olduğuna hükmettiğiniz çocukları bile ellerini arkadan bağlayıp ölüm çukurunun başına göndermişsiniz. Kafa kesen de ali'niz imiş. Kafa kesmekten kolu yorulunca peygamberiniz mola ver ya ali öğleden sonra kalanları kesersin demiş. Bütün bunlar sizin tarihinizde yazıyor, biz uydurmadık. Sizde hiç mi insanlık, vicdan merhamet yok? Ne tür yağmacı haydutlar dini bu sizin dininiz?

Üstelik kuran'ınız da bu vahşi insanlık dışı soykırımı destekliyor. Uydurma diyemezsiniz. Hurma ağaçlarını devirmeniz de ayakta bırakmanız da allahın emriyledir diye yazarak, islam tarihindeki yahudilerin savaşa kışkırtılmak için hurmalıklarının söküldüğünü onaylıyor. Sonra da bir kısmını öldürüyor, bir kısmını esir alıyorsunuz diyerek katliamı onaylıyor. Üstelik bu insanlar hurmalıkları yakıldığı halde savaşa tahrik olmadıkları, sürgün gidelim diyerek teslim oldukları halde bunları katliam ve tecavüzle soykırım ettiniz. Sürgün gidelim diye teslim olan insanları çocuk yaştakilere varıncaya kadar kafalarını keserek soykırıma tabi tuttunuz. Siz ne tür yaratıklarsınız? İnsan olmadığınız kesin!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Mevlana kadar doğru hakiki İslamı yayan çalışan kim vardır.

Mevlana eşekle ilişkiye giren hizmetçisine heveslenip eşekle ilişkiye giren kadın hikayesini ve kocasını ağaca çıkarıp aşağıda sevgilisiyle sevişen kadın hikayesini dedesi muhammedden mi öğrenmiş de mesnevisinde bu hikayeleri anlatıyor? Dedesi muhammed de böyle sapık mıymış?

Ne kuran'ınızı bildiğiniz var, ne övdüğünüz mevlana'nızın mesnevisini okumuşluğunuz var, siz ne tür kara cahil yobazlarsınız böyle? Sizin insan olma olasılığınız var mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş

...

Bu hadiseyi uzun uzun nakleden Hazret-i mevlanadır...

Kavak kardeşim :)

Mevlana kimdir ? Dünyaya kendisine kabul ettirmiş

her sıfatta kendisini göstermiştir

...

Film zevklerimizin çok farklı olduğu kesin, ama önemli değil, en azından çorba konusunda hemfikiriz. :D

Siz savaş meydanlarında insanların birbirlerini öldürmekten ziyade birbirleriyle muhabbet ettiklerini zannediyorsunuz galiba. Ayrıca bu hikayeler o kadar detaylı anlatılıyorki, zannedersiniz savaşan her rakip, ara sıra savaşmaya ara verip, o andaki durumu/konuşulanları kelimesi kelimesine kendi günlüğüne not ediyor.

Ne konuşması, ne yazması, ne not etmesi !. O anda sadece rakibinizi öldürmeyi düşünürsünüz.

Bu yüzden buna benzer akla ziyan hikayeleri her kim nakletmiş ise, onları kaale almayınız.

tarihinde kavak tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Film zevklerimizin çok farklı olduğu kesin, ama önemli değil, en azından çorba konusunda hemfikiriz. :D

Siz savaş meydanlarında insanların birbirlerini öldürmekten ziyade birbirleriyle muhabbet ettiklerini zannediyorsunuz galiba. Ayrıca bu hikayeler o kadar detaylı anlatılıyorki, zannedersiniz savaşan her rakip, ara sıra savaşmaya ara verip, o andaki durumu/konuşulanları kelimesi kelimesine kendi günlüğüne not ediyor.

Ne konuşması, ne yazması, ne not etmesi !. O anda sadece rakibinizi öldürmeyi düşünürsünüz.

Bu yüzden buna benzer akla ziyan hikayeleri her kim nakletmiş ise, onları kaale almayınız.

hazreti Alinin nefsi galeyana gelip sinirlenip düşmanı öldürmeyip hayat verip kaldırması

örnek alınması gereken davranış oalrak görmüyor Akla ziyan bir hikaye olarak görüyorsan

yandık biz desene :D

Aayyyy

lütfen doğru düşün iyi düşün bu çok güzel örnek bir davranıştır

herkes hazreti Ali gibi olmaya çalışmalıdır dimi

sonra beni kureysa savaç suçu işledi dedim ya

o hükmü veren kişi yatakta yaralıyken ölmek üzereyken daha önce Müslüman olmuş Yahudiydi kendi milletinde savaşan erkeklerin hepsinin idamına karar vererdi

islam dinidne hükmü kim verirse icrasınıda o yapar

eğer o adam ölmeyip yaşasaydı

veridiği hükmün icrasını kendi yapıcaktı cellat tutmıycaktı

hepsini kendi öldürecekti..

ama vefat edince başkasına kaldı

neyse benm işim var

Link to post
Sitelerde Paylaş

hazreti Alinin nefsi galeyana gelip sinirlenip düşmanı öldürmeyip hayat verip kaldırması

örnek alınması gereken davranış oalrak görmüyor Akla ziyan bir hikaye olarak görüyorsan

yandık biz desene :D

Aayyyy

lütfen doğru düşün iyi düşün bu çok güzel örnek bir davranıştır

herkes hazreti Ali gibi olmaya çalışmalıdır dimi

sonra beni kureysa savaç suçu işledi dedim ya

o hükmü veren kişi yatakta yaralıyken ölmek üzereyken daha önce Müslüman olmuş Yahudiydi kendi milletinde savaşan erkeklerin hepsinin idamına karar vererdi

islam dinidne hükmü kim verirse icrasınıda o yapar

eğer o adam ölmeyip yaşasaydı

veridiği hükmün icrasını kendi yapıcaktı cellat tutmıycaktı

hepsini kendi öldürecekti..

ama vefat edince başkasına kaldı

neyse benm işim var

Yani bir yahudi mi Muhammed ve adamlarını katliamcı yaptı? İşe bak, bir tanrı tarafından seçilmiş birisi ve onun peşine takılanlar bir yahudi ne derse onu yapıyor, yahudinin verdiği hükmü anında yerine getiriyorlar. Yahu sizler varken düşmana ne gerek var? İnsan peşine takıldığı insanları ancak bu kadar aşağılayabilir, bu kadar yerin dibine geçirebilir.

Bir söz vardır aptal dostum olacağına akıllı düşmanım olsun diye, sanki senin için söylenmiş.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yani bir yahudi mi Muhammed ve adamlarını katliamcı yaptı? İşe bak, bir tanrı tarafından seçilmiş birisi ve onun peşine takılanlar bir yahudi ne derse onu yapıyor, yahudinin verdiği hükmü anında yerine getiriyorlar. Yahu sizler varken düşmana ne gerek var? İnsan peşine takıldığı insanları ancak bu kadar aşağılayabilir, bu kadar yerin dibine geçirebilir.

Bir söz vardır aptal dostum olacağına akıllı düşmanım olsun diye, sanki senin için söylenmiş.

Şimdi Olay nasıl olmuş anlatalım ve aydınlatalım bismillah :)

Akl-ı Selime olana yazıyorum

Yahudiler birbirleriyle durum değerlendirmesi yapmışlar şöyle konuşmuşlar

-Pek ala ne yapalım öyleyse? Yirmi gündür Muhasara (abluka kuşatma) altındaydız.Artık açlık yüz gösterdi, fazla tahammüle takat kalmadı.Aynı zaman da suçluyuz.Zira onlarla yaptığımız muahedede (Antlaşmada da) Muhammed (Salllahu aleyhi ve sellem) bize hayatımızı,malımızı,dinimiz muhafaza hakkı vermişti.Kendiside muhafaza ediyordu.Biz ise buna mukabil onları imhaya kalkanlarla birleştik.Hayatlarını tehlikeye soktuk.

Yahudiler cevaben:

-Muhammed'e (sallalahu aleyhi ve sellem) Sa'd ibn-i Muaz'in hakemliğini kabul edeceğiniz diye haber gönderelim.Sa'd ibn-i Muaz.Evs kabilesindendir.Evs ile Beni Kureyza arasında muahede (Antlaşma) vardır. Binaen'âleyh Sa'd ibn-i Muaz'ın hakem olmasını isteyelim dediler.

İttifak ile bu fikir kabul edildi ve talepleri Resul-i Zişan tarafından reddedilmedi.

Sa'd ibn-i Muaz (Radiyallahu Anh)'ın Hendek harbinde derin yara

alarak Resul-i Ekrem'in mescid-i saadetinin avlusunda Hususi cadırda yatıyor kendilerinde bizzat tedavisine nezaret ediyorlardı.

Keyfiyet Cam-ı şehadeti nuş etmesi yaklaşmış olan Hazret-i Sa'd'a haber verildi.

Sa'd ibn-i Muaz Hazretleri: Beni kureyza'da eli silah tutan Asilerin, düşmanca muhalefet eden hainlerin İdamına kadınların acizlerin Çocukların köle olarak müslümanlara verilmesine Mallarının da ganimet olarak dağıltılmasına Hüküm verdi

ve Hüküm icra edildi

Ey hakikat yolcusu!

islama dil uzatan bazı kimseler: Sa'd ibn-i Muaz'ın bu hükmünü çok şiddetli bulurlar.Fakat Beni Kureyza'nın Bütün müminlerin katline kasdetmeleri, müminlerin Muhasara (abluka kuşatma altında) bulundukları bir zamanda, mensup oldukları devlete karşı vatana hiyanette bulunmaları ve daha bir sürü irtikap ettikleri cürümleri göz önünde tutulursa, adaletin verdiği ceza, bundan başka türlü olamazdı. Zira zalime merhamet mazluma ihanettir...

sonra mazallah Allah korusun, eğer Yahudler galip gelselerdi. Müslümanları kadın,çocuk,aciz demeyip bile istisna imha edeceklerdi.

Esasen Cenab-ı Peygamber, Vahy-i İlahi telakki etmediği Sorunlarda, talibin talebi üzerine Ahd-i kadime göre hüküm vermeyi kabul ederdi. Sa'd ibn-i Muaz'ın verdiği hüküm de Tavrat'ın hükmüne Mutabıktı. Yahudilerde bunu teslim etmişler. verilen hükmü yerinde bulmuşlardı.Ve Sa'd'ın Hükmünü Resul-i Ekrem dinlediği zaman

"-Bu Allahın hükmüdür" buyurdu

Şuraya dikkat edelim:

Hükümet-i Maneviyenin Reisi olan Cenab-ı Nebi, şahsına vaki tecavüzleri daima affeder, Mütecavizlerine de yine Rahmet sıfatını kullanırlardı.Yalnız kendisi,halkın hayat ve hürriyetinin Gözcüsü Nikağbanı olmak sıfatıyla adaletin icra ettiği yerlerde, Elbette mücrimlerin müstahak oldukları cezayı verecekti.. NOKTA

Resul-i Ekremin Tecell-i rahmeti Akıllara şaşkınlık

aklın gidip geleceği kadar insanı şaşırtan, :)

o kadar hayret verecek kadar geniştir saymakla bitmez..

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Şimdi Olay nasıl olmuş anlatalım ve aydınlatalım bismillah :)

Nasıl olduğu arap belgelerinde anlatılıyor zaten. Muhammed ve adamları teslim olmuş bir kabilenin 700 kadar erkeğini katletmiş, kadınlarını ve çocuklarını köle yapmış, mallarını ve mülklerini aralarında paylaşmışlar.

Sizin gibilere de bu zülmü, bu katliamı savunmak kalmış.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Nasıl olduğu arap belgelerinde anlatılıyor zaten. Muhammed ve adamları teslim olmuş bir kabilenin 700 kadar erkeğini katletmiş, kadınlarını ve çocuklarını köle yapmış, mallarını ve mülklerini aralarında paylaşmışlar.

Sizin gibilere de bu zülmü, bu katliamı savunmak kalmış.

Tarih: Ben-i Kureyzanın mensup olduğu devlete karşı vatanı hiyanette bulunduğunu

ve müttefikken iken harbin en tehllikeli anında birden taraf değiştirdiklerini abluka altında bulunan müminleri çoook zor durumda bıraktıklarını yazıyor

saygılar

Biz savunmuyoruz tarih savunuyor tarihi

tarih denilen ilim orta yerden kalmadıkça müslümanları suçlayamazsınız

sözde ermeni söykırımı gibi sizde (beş on sayfa okuyan komik çocuk cahiller de) sözde müminleri suçluyorsunuz

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Tarih: Ben-i Kureyzanın mensup olduğu devlete karşı vatanı hiyanette bulunduğunu

ve müttefikken iken harbin en tehllikeli anında birden taraf değiştirdiklerini abluka altında bulunan müminleri çoook zor durumda bıraktıklarını yazıyor

saygılar

Biz savunmuyoruz tarih savunuyor tarihi

tarih denilen ilim orta yerden kalmadıkça müslümanları suçlayamazsınız

sözde ermeni söykırımı gibi sizde (beş on sayfa okuyan komik çocuk cahiller de) sözde müminleri suçluyorsunuz

Katliam yapanlar her zaman kendi vicdanlarını susturacak bahaneler bulurlar ama sadece kendileri inanırlar, başkalarını inandıramazlar.

Bir kabilede sırf bir kaç adam yapılan sözleşmenin şartlarını yerine getirmedi diye kabilenin tüm erkeklerini katledip, kadınlarını ve çocuklarını köleleştirmeyi, mallarını ve mülklerini yağmalamayı gerektirmez, üstelik bu insanlar teslim olup kendi kaderlerini sizlerin eline bırakmış iken. Düşene vurmak sizlerin karakteri herhalde.

İşte din denen pislik böyledir, insana her türlü rezilliği savundurtur. Ulan 1400 yıl bir kısım arap katliam yapmış, size mi kaldı bu katliamı savunmak?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Katliam yapanlar her zaman kendi vicdanlarını susturacak bahaneler bulurlar ama sadece kendileri inanırlar, başkalarını inandıramazlar.

Bir kabilede sırf bir kaç adam yapılan sözleşmenin şartlarını yerine getirmedi diye kabilenin tüm erkeklerini katledip, kadınlarını ve çocuklarını köleleştirmeyi, mallarını ve mülklerini yağmalamayı gerektirmez, üstelik bu insanlar teslim olup kendi kaderlerini sizlerin eline bırakmış iken. Düşene vurmak sizlerin karakteri herhalde.

İşte din denen pislik böyledir, insana her türlü rezilliği savundurtur. Ulan 1400 yıl bir kısım arap katliam yapmış, size mi kaldı bu katliamı savunmak?

Ben, 14 sene ibadetlerini aksatmadan yaşayan bir Müslüman olarak yaşadım. Tabii dinle ilgili kabullenemediğim çok şey vardı ama hep, "sembolik anlamı vardır, henüz ben bunu anlayacak olgunluğa erişmedim, bu bir sınav, bunu kesin İslam düşmanları uydurmuştur. vs."diye bunlara kılıf uyduruyordum. Kırılma noktası Kureyza katliamı oldu. Bunun gerçek olmadığına kendimi inandırmıştım; gerçek olduğundan emin olunca, artık İslamla bağımı sürdürmem çok zorlaştı. Bir kaç ay içinde de dinden istifa ettim

tarihinde Nörofizyolog tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben, 14 sene ibadetlerini aksatmadan yaşayan bir Müslüman olarak yaşadım. Tabii dinle ilgili kabullenemediğim çok şey vardı ama hep, "sembolik anlamı vardır, henüz ben bunu anlayacak olgunluğa erişmedim, bu bir sınav, bunu kesin İslam düşmanları uydurmuştur. vs."diye bunlara kılıf uyduruyordum. Kırılma noktası Kureyza katliamı oldu. Bunun gerçek olmadığına kendimi inandırmıştım; gerçek olduğundan emin olunca, artık İslamla bağımı sürdürmem çok zorlaştı. Bir kaç ay içinde de dinden istifa ettim

Öncelikle: Elbette Allahın oğlu olduğuna İnan bir kimse asla ve asla islam doğru bile söylese kabul edemez itikadı müsade etmez

EL CEVAP:

peygamberimizin kendisi: halkın hayat ve hürriyetinin Gözcüsü olmak sıfatıyla, adaletin icra ettiği yerlerde, Elbette mücrimlerin müstahak oldukları cezayı verecekti..

Ne yapıcaktı zulme uğrayanlara boş ver evinize gidin mi diycekti. evlerin matem girmiş

zalimede hımm kızıyorum bak bir daha böyle yapmayın mı diycekti

Yoksa Sen Allahın dini hamine dini mi sanıyorsun

ne Allah Haminnedir nede dini hamminnedir :D

elbete halka karşı suç işleyenlerin müstahak olduğu ceza ne ise onu verilmesi gerekir.

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Katliam yapanlar her zaman kendi vicdanlarını susturacak bahaneler bulurlar ama sadece kendileri inanırlar, başkalarını inandıramazlar.

Bir kabilede sırf bir kaç adam yapılan sözleşmenin şartlarını yerine getirmedi diye kabilenin tüm erkeklerini katledip, kadınlarını ve çocuklarını köleleştirmeyi, mallarını ve mülklerini yağmalamayı gerektirmez, üstelik bu insanlar teslim olup kendi kaderlerini sizlerin eline bırakmış iken. Düşene vurmak sizlerin karakteri herhalde.

İşte din denen pislik böyledir, insana her türlü rezilliği savundurtur. Ulan 1400 yıl bir kısım arap katliam yapmış, size mi kaldı bu katliamı savunmak?

Yok yok hayır hayır sadece galiba bir kişi yapmıştı... ama o günde günlerden cumartesiydi tutturamadı... o günde yahudiler savaşmıyorladı

cumartesi günü yahudilerden bir kişi müttefik kuvvetlere karşı savaş ilan etti.

Bir kişilik hainlik yüzünden müminler abluka altında iken hayatları tehliye girdi..

o bir kişi acaba hangisi diye 200 küsür kişi idam edildi :D , :lol:

buldular mı bulamadılar mı tarihi rivayetlerde böyle bir bilgi yok! :D asadfgh

tarihinde Dindarr tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...