Jump to content

Recommended Posts

evet, bu konuyu araştırırken tesadüf eseri ekşisözlük'te üzerinde düşünülmesi gereken bir takım yorumlar dikkatimi çekti..

sonra lazım olur maksatıyla onları buraya asıyorum :)

ALINTIDIR

--- -- - -- -- - --

toplanın açıklıyorum,

kimse bu konuyla ilgili net bir şey ifade edemiyor veya açıkça konuşamıyor farkedildiği üzere. alim geçinen müslümanların da pek bir fikri yok konuyla doğal olarak. kuran'ı dinleyenin dikkatini toplamak için diyenler var, işte allah ile peygamber arasında şifreydi diyenler var, belli sureleri gruplandırıyor diyenler var falan fişman..

harflerin gerçek anlamlarına dair bilgi sahibi olduğu belli olan gönül tekin, murat bardakçı gibi kimseler de tepki çekmekten korktuklarından konuşamıyorlar. haklılar da, cahiller adamı kazığa oturtur. tabi bardakçı'nın gizem yaratma hevesi de surekli bu konudan bahsetmesine ve "bakın ben biliyorum herşeyi ama soylemem" diye nanik yapmasına neden oluyor.

şimdi ben diyeceğim ki, bu harflerle kadim ay kültü tanrıçasına gönderme yapılıyor. çoğu kimse anlamayacak. o yüzden ay kültü nedir, hacerül esved nedir, allah ne tanrıçasıdır, baal, anu, sin, al-lat, kybele, attis, tammuz, inanna, iştar, zeus, herkül, batman süperman falan kimdir, ortadoğuda neler olmuş öyle, kimin eli kim cebinde, kim kimden ne aparmış, kim kime hangi tanrısını itelemiş okumak, öğrenmek lazım.

konuların çok ucundan ancak değinebildiğim birkaç entry için:
(bkz: ay tanrısı/@visitors)
(bkz: attis/@visitors)

gönül tekin ve murat bardakçı her ne kadar konuşamasalar da bu mukatta harfleri konusuna, konuşmalarının hangi noktalarında değiniyorlar merak ettim ve ne tür konu başlıklarında dolaşırlarken lafı buraya getiriyorlar takip ettim; ay kültü ve sonrasında üstü kapalı bir ebced, kabala fısıldaşmaları..

öncelikle söylemek gerek ki, bu harflerin çok benzer kullanımları daha fazla varyasyon ile birlikte aynen kabala'da mevcut. hatta bu doğrudan islam'daki esma-i hüsna kavramının kabala karşılığı olan shemhamforash'dır. doğru yazımıyla shem hamephorash'da 72 esma vardır. her bir üçlü harf kullanımı tanrı veya tanrıların sıfatlarını, melek ve iblisleri hatta bunların burç karşılıklarını ifade eder. bu harflerin varyasyonlarını cifir'de, tarotlarda falan kullanırlar. benim gönül tekin'in söylediklerinden ve kendi araştırmalarımdan çıkarabildiğim kadarıyla tüm bunların kaynağı; babil tanrısı marduk'un diğer tüm tanrıların sıfatlarını kendi üzerinde toplaması mitosudur. marduk birileriyle savaşır, yener ve her biri farklı güçlere ve sıfatlara sahip 50 kadar tanrı güçlerini ve sıfatlarını marduk'a verir. ve böylece dinler tarihinde tek tanrılı öğretiler sahneye çıkmaya başlarlar. bu dönüşüm içerisinde pek tabii ki bir baba tanrı ile pek de yetinilmez, eskilerden gelen tanrılar da yine bu baba tanrının yardımcıları olarak hayat kavgaları sürdürürler. azrailler, cebrailler, mikailler veya diğer dinlerdeki büyük melekler gibi..

şu adreslerde bu harflerin kabalistik kullanımlarına dair açıklamalar bulabilirsiniz. incelediğinizde bizim hurufu mukatta ile yakın akraba olduğu görülecektir:
1
2
3
4

bu harflerle, ebced benzeri -belki de ebced'in fenike menşeili sümer versiyonu- bir hesap kullanarak işte bu kadim tanrılara gönderme yapılıyor. hangi harfler kullanıldıysa onun rakamsal değeri bir tanrıyı veya bir varlığı işaret ediyor. kullanılan harflerin rakamsal değerleri sureden sureye değiştiğinden gönderme yapılan varlık, varlıklar ya da sıfatlarıyla beraber doğadaki farklı yansımaları da mevzu bahis oluveriyor. belki ilgili surede zaman kavramından bahsedilecekse, zamanla alakalı kadim tanrıyı ifade eden bir kombinasyon kullanılıyor olabilir. veya havadan, atmosferden bahsediliyorsa yine ona uygun tanrıyı işaret eden başka bir kombinasyon..

bunların haricinde değinilmesi gereken bir konu daha var, bu kabala biliyorsunuz tamamiyle gizli ilimler üzerine şekillenmiş içrek bir öğreti. binlerce senedir büyüyle, sihirle, huruf ve rakamlarla oynayarak çeşitli güçler elde etmeye çabalayan -şimdilerde trendy olmuş olsa da- gizli bir yapı. bu mukatta harflerinin çok benzeri olan kendi harf kombinasyonları ile çeşitli ayinler düzenliyor ve büyü falan yapıyorlardı.
bununla beraber biliyorsunuz tevrat'ın tanrısının ismi gizlidir. bir işaret olarak adına sadece "yhvh" denilir.tetragrammaton kavramı onun bilinemez ismini işaret eder. bu ismi bulmak bir görüşe göre kabalistlerin ana gayesidir. yani anlayacağınız üzere bu akım aklını tamamiyle tanrının isimleri ve sıfatları ile bozmuş bir oluşumdur.

zaten dikkat ederseniz mukatta harfleri konusuna değinildiyse peşinden hacerül esved bahsi geçer ve o da cevaplanmaktan çekinilen bir diğer konu olur hep. zaten bu iki konu birbiriyle ilintilidir. o taş ay tanrıçasının doğurduğudur. ay kültü, bütün ortadoğuyu ve din geleneğini doğrudan etkilemiş, kökeni anadolu'ya, harran'a, saabiliğe dayanan ve hatta daha öncesinde sümer'e kadar uzanan bir ana inanç akımıdır. özellikle islam dini ay kültünden çok beslenmiş, hatta beslenmenin de ötesinde onun dejenere bir hali olmuştur. zaten kuran'da tüm dinler hedef haline getirilmişken, bu ay kültünü beslendikleri saabilik inancına bir saygı gösterisi dikkat çeker.

hal böyle olunca kimse de çıkıp bu harfler bin çeşit kadim tanrıyla, kabalistik uygulamalarla, büyülerle falan alakalı deyip dertsiz başına dert almak istemiyor.

ey murat bardakçı, bu da sana kapak olsun.

.

------------------------------------------------------------------

osmanlıca, arapça alfabe tartışmaları vs. de gündeme geldiyse, meseleyi kutsallık atfedilen alfabe, harf, hurufat ve diğer tartışmalarla birlike düşüneceksek tam yeri burası galiba. bir kaç yıla kalmaz lise öğrencilerinin bir bölümü huruf el mukataa'nın gizemini çözmek için okulda öğrendiği yarım yamalak arapça alfabe bilgisiyle bu başlığa çöker. o halde henüz vakit varken biraz yazayım..

bu huruf el mukataa faslının sabiiler ve sabiilikle ya da ay tapımıyla ilgili yanları ayrica tartışılabilir. uzun zamandır hem yahudilikle, hem de onun sümer, akad ve babil kökenleriye, fenike ve sami panteonuyla ilgilenen din ve dil bilimciler tarafından da tartışılıyor. ama meseleyi tümüyle sabiilikle ve ay tapımıyla açıklamak çok doğru değildir. müslümanlığın sabiilikten çok tüm tek tanrılı dinlerin sümer ve babil inançlarına dayanan kökenleriyle paylaştığı yönler konuşulmadan huruf el mukattaa tartışmasına girmek çok mümkün değil..

öte yandan bu meselede yahudilikle ilişki kuran bilinen ilk modern yorumlar, huruf el mukataa'nın yahudilikten geçtiğini öne süren nöldeke, loth vs.'nin 19. yüzyıldaki tartışmalarından oluşur. aynı tür temrinlerin yahudilikte de bulunduğunu söyleyen batılı yorumculara karşı, müslüman din adamlarının öne sürebildikleri tek geçerli tez bilebildiğim kadarıyla bu surelerin iki tanesi dışında tamamının mekki süreler olduğu ve mekke'de o dönemde yahudi ve hristiyan bulunmadığına, dolayısıyla yahudilikle ilişkisi olamayacağına ilişkindir. öte yandan 20. yüzyıldaki sümer ve babil araştırmaları bu toplumların tanrılarının ebced hesaplarıyla ve yıldız sistemlerinin açılarıyla elde edilen sayısal değerlerle dolu bir simgeler, alegoriler ve dualar yığınıyla anıldıklarını gösterir ve kabalının da temellerinden birini oluşturan bu sistemlerle huruf el mukataa arasında ilişki kurar. kısaca yahudilik ve sonrasındaki tüm dinlerdeki sayısal ve alfabe temelli sistemlerin, ayinlerin ve kutsal metinlerin aynısının sümer, babil ve yahudi yazıtlarında da olduğu gösterilir. gönül tekin de üstü örtülü bir şekilde buna işaret ediyor, fakat islamda tabu olarak görülen tehlikeli bir konuyu gündeme getirmekten çekiniyor ve çekinmekte de haklıdır. elif, lam, mim, ha, ra, sad, yaf, kaf gibi harflerin 1, 5, 10, 30, 50, 60, 100, 200 gibi rakamlarla karşılandığı, bunların da eski panteondaki enlil -50-, anu-60-, enki, ea -40-, temmuz, marduk -10,50- ninurta, anshar, uzza, menat gibi tanrılara verilen sayısal değerler olduğuna dair tabu niteliğindeki tartışmalar işin bir yönü. islam ansiklopedisine göre kuruluş dönemi olan hendek savaşında "ha, mim yardım görmesinler" diye parolalar belirleyen bir dinsel topluluktan bahsediyorsak konunun çok nazik olduğu doğrudur.

öte yandan tanrının, tanrıların adlandırılması meselesinin babil sürgünü sırasında yahudiliğe ve tek tanrılı sistemlere geçtiği, tektanrıcılığa geçişin ardından, panteondaki diğer tanrıların melekler olarak sınıflandırıldığına (eski ahit genesis, ancak aynı rakamsal değerlerle adlandırıldığına vs. ilişkin sümer, akad, babil bilimsel literatüründe çokça kaynak vardir. müslümanlar tarafından tanrının esma'ları olarak bilinen isimlere dair külliyat, tanrının adlarının fısıldandığı zikir ayinleri ve bu zemindeki tartışmalar da inkar edilmesine rağmen büyük ölçüde islam gizemciliği tarafından yahudi teolojisinden ve gizemciliğinden türetilmiş, bugüne kadar gelmiştir. karşılaştırma için şuralarda bir kaç tanesi var..
http://www.academia.edu/…depicted_on_cylinder_seals
http://www.mazzaroth.com/…amesofangelsingenesis.htm
http://www.cs.utah.edu/…spiegel/kabbalah/jkm010.htm
http://www.72namesofgod.net/…hart.html#.vijjwr4moy4
http://www.answering-islam.org/…/mystic_letters.htm

konunun yahudi gizemciliği ve tevratla olan ilişkisi islam dünyasında bir tabu haline gelmesinin en önemli nedenlerinden biridir. sorular basit ve herkesin anlayabileceği kadar yalındır: yahudiler binlerce yildir "aleph, lamed, mem", "aleph, lamed, daleth" tılsımlarıyla ortalıkta dolaşırken kuran'da benzer ifadelerin ne işi vardir? bütün bu "tanrının adları" meselesi müslümanlığa neden ve nasıl girmiştir? hristiyanlığın tanrısı sorunun yahudiler içindeki yaygınlığının farkında olarak "alfa'da benim omega'da benim. başka tanrı yok!" diyerek, bir mezhebi olmasina rağmen içinden çıktığı yahudiliğin kabalistik varyantlarını bir kenara iterken, bütün bu elif'ler, lam'lar, ha'lar, ya'lar, sin'ler neden kuran'da bulunmaktadır? bunlar selefilerden itibaren daha yedinci yüzyıldan itibaren bütün islam uleması tarafından sorulan sorulardır.

türkiye'de ve tüm islam toplumlarında yahudi düşmanlığı örtülü bir şekilde toplumun tüm kesimlerine yayıldığı için bırakın yahudi kabbalasını falan, yahudiliğin temel kavramları, bayramları, adet ve gelenekleri bile neredeyse hiç bilinmemektedir ve bu nedenle huruf el mukataa konusunun da büyük bir gizem olduğu düşünülmekte, müteşabbih (anlamını sadece allah'ın bilebileceği) ayetlerden olduğu varsayılmaktadır. ortodoks islam yorumcularının ve selefi geleneğin büyük bir bölümü huruf el mukataa'nın gerçek anlamı kosununda "biz bilemeyiz allah bilir" diyerek susmayı tercih eder, cifr ve ebcedi lanetlerler, konu açıldığı yerde de bu şekilde kapatırlar. ancak huruf el mukattaa hem o kadar gizemli, hem o kadar yoruma açık, hem de eski dinlerle, sümer, babil ve sami tapımlarıyla ilişkisi, özellikle yahudilikle bağları o kadar belirgindir ki geleneksel islam yorumcuları bu konuda ya susmak zorunda kalır ya da eski dinlerin bozulmuş olduğundan sözederler. ama ebced ve cifri din dışı kabul eden ve kamuoyuna o şekilde açıklayan resmi görüşlerin dışında heterodoks tarikat üyelerinin büyük bir bölümü, büyük alimleri arabi'nin izinden bu işle şu veya bu şekilde uğraşır, eğitimlerde, ayin ve sohbetlerde cifir uygulamalarına meyleder..

kendisine geleceğin müjdelendiğini, yüzyilin ışığı, bu devrin alimi, bin yılın yıldızı, kurtarıcı, mehdi, imam, mehdinin habercisi vs. olduğunu ilan edenlerin hemen tamamı, harfler, kelimeler, sayılar içinde ebced hesabiyla yapılan cifrleri kaynak gösterirler. bunun sokak tiyatrosu biçimlerini televizyonlardaki mucize avcılarından girmek mümkün ama daha ciddi salon tiyatrosu biçimlerine tarikat eğitim ve toplantılarında, zikir ayinlerinde, siyer kitaplarında şahit olmak mümkündür... kuran'da mucize arayan, 19 mucizesi, 66, 92 mucizesi ya da mehdilik, şeyhlik, kurtarıcılık, halifelik vs. peşindeki televizyon ve tarikat oyunculari, tabu olarak kabul edilmesine rağmen gayb'dan haber veren ayetlerle birlikte ortada dolaşanlar, islam tarihindeki büyük kabalist geleneğin yalnızca yüzeydeki örtüsüdür. lale'yi popüler bir çiçek kılan allah kelimesiyle aynı ebced değerine sahip olmasıdır, çeşitli büyük camilerin kubbe çap, yükseklik vs. değerleri arşın olarak allah ve peygamber kelimelerinin sayısal değerlerini temel alır, kıyamet huruf el mukataanın toplam değeri olan 2280 yılında kopacaktır, mehdi gelmiştir ya da gelmesine az kalmıştır vs. vs..

huruf el mukataa etrafındaki tartışmalar ise söz konusu ebced ve cifr gizemciliğinin temel kaynaklarından biridir. islam mezheplerine özellikle kuruluş ve ilk yayılma döneminde temel rakipleri olan yahudilikle ve gizemcileriyle rekabet edebilecekleri en büyük malzemelerden birini verir. huruf-u mukataa'yı bir şifre, yalnizca tanrının ve aydınlanmış olanların bilebileceği bir yol işaretleri dizisi olarak kabul eden, yahudilerle yarış içindeki büyük bir islam kabalizmi anlayışı bugüne kadar gelir..

bütün islam metafiziği ve tarikat yolları büyük ölçüde hint felsefesinden, suhreverdi'den, iran mistikliğinden (nakşilik, kadirilik, babilik vb.) etkilendiği ve oradan doğduğu için gizemcilikle ilişki kurması doğaldır. ama birakın iran ve hint metafiziğiyle islamı bütünleştiren tarikat yollarını, muhyiddin arabi yoluyla bektaşilik, babailik, melamilik gibi yollarda, horasan kökenli tarikatlarda bile hurufatın mistik değerinin tartışıldığı derin kabalist izler vardir. islam'ın ortodoks yorumlarında ve yüzeysel algısında büyük ölçüde tabu olarak görülmesine rağmen, anadoluya suriye, iran ve ırak yoluyla giren tüm tarikatlarda harflerin ve sözcüklerin anlamlarına dair yorumlar, arapça harflerin biçimsel, simgesel anlamları, bütün varlıkların gizemini açığa çıkaran gizli sözler, neo platonculardan uyarlanan logos endaoetos'lar, gizli levhalar, tarikat simgeleri, çifte vavlar, cifr kalıpları bolluğundan geçilmez. denilebilir ki kabul gören resmi tevil, batini tevil okyanusunda küçük bir adadır ve oradan beslenir..

en popüler örneklerinden biri olarak nurcuların her boyu, kuran'daki huruf el mukataa'nın ebced hesaplarıyla nur risalelerine işaret ettiğini öne sürer, nakşilerin tüm gelenekleri huruf el mukataa'nın sırrına vakıf şeyhlerle, müceddidlerle dolar taşar. http://www.risaleara.com/…ku.asp?id=1083&a=mukattaa elbette bunun çok zavallı biçimlerine, daha arap alfabesinde kaç harf olduğunu bilmeyen çağdaş, amatör huruf avcılarına da kıyıda köşede, internetlerde rastlamak mümkündür.... http://www.risalehaber.com/…ews_print.php?id=118446

tanrının isimleri, süleymanın cinleri, sürelerin isimleri, kuran'ın açıklaması, gizli şifreler, bilinmez dualar, kabala, havas vs. derken sen de 1400 yıllık, o desin 4 bin yıllık, beriki desin 6 bin yıllık bir dünya. ortadoğu dinler tarihine hoşgeldiniz...

--------------------------------------------------------------

bugün kullanmakta olduğumuz hint rakamları henüz ortadoğuya ulaşmamışken, burada yaşayan toplumlar, rakam kullanma ihtiyacının çözümünü alfabedeki harflerde bulmuş; rakamları harflerle sembolize etmişlerdir. bir diğer deyişle; rakamları ifade eden işaretler henüz olmadığından onlar yerine harfler kullanılmıştır. arapların ebced, ibranilerin gematria dediği hesaplamaların temeli de zaten harflerin sayısal değeridir.

(bizler bu alfabetik rakam kullanım şekline roma rakamlarından aşinayız. diğer örneklerinden bazıları ise; kiril alfabesi, yunan alfabesi, ermeni alfabesi ve ibrani alfabesidir.)

islam'ın, büyük oranda musevilik üzerine temellendirilmiş; çevre coğrafyadaki çağdaş dinlerden bir seçki olduğu göz önünde bulundurulursa, huruf-u mukatta'nın temellerinin diğer dinlerde aranması gerekliliği aşikârdır.

ezoterik yahudi öğretisi kabbalada* da aynı olgu ilk bakışta görülebilir. örn: "aleph*, lamed*, dalet*" gibi... yani öncelikle bunun kuran mucizesi ya da allah ile peygamberi arasındaki şifreli iletişim olmadığını kabul etmek ve sonra "acaba yahudiler bunu neden kullanmış?" diye bakmak lazım.

sümer mitolojisinde her tanrının bir sayısal değeri olduğu gibi; dinini onlardan esinlenerek -hatta büyük oranda kopyalayarak- oluşturmuş ibrani toplumunda da yahweh'nin 72 ismi* denilen vasıfların, her biri 3 sessiz harften meydana gelen sayısal karşılıkları vardır. yani bir diğer deyişle; kabalistler yukarıdaki örnekte olduğu gibi 72 farklı sayıyla, tanrının bu isimlerine gönderme yapmaktadır.

isa'nın, incilde geçen "alfa* da benim omega* da..." sözleri hıristiyan kaynaklarda "tanrının ezeli ve ebedi oluşu"na atıfta bulunduğu şeklinde yorumlansa da aslında diğer pagan tanrılarına atfedilen a'dan z'ye tüm sayı değerlerinin yani; vasıfların / isimlerin kendinde toplandığının ve kendisinin tek tanrı olduğununun kast edildiği gayet açıktır.

muhammed diğer bazı ayetlerde yaptığı gibi huruf-u mukatta'yı da sadece kopyala/yapıştır mı yapmıştır yoksa kendisi de esma-ül hüsna'ya* atıfta mı bulunmuştur -ebced üzerinde çalışmadığımdan- tam olarak bilemeyeceğim. ancak "alef*, lamed*, mem*" üçlemesi -kuran'ın aksine- kabbalada bulunmadığına göre kendisinin sure başlarında, konuyla ilgili esma-ül hüsna'lara atıfta bulunmuş olması daha muhtemeldir. yine de her iki ihtimal için de ebced hesabı yapıldıktan sonra nihai yorum getirilmesinde fayda var.

.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu medeni cesaretini tebrik ederim, müslümken bayağı sert tartışmalar yaşadığımız bir forumdaşımızın agnostik olduğunu deklere etmesi gerçekten kibir, gurur sahibi olmadığını gösteriyor. İşte buna müthiş saygı duyarım. Kibir gurur yapmayan insanlara çok çok saygım vardır. Gerçekten ve içtenlikle kutluyorum.

Sakın görüşünü değiştirdiğin için kutluyorum sanma. Kibir ve gurur yapmadığın için kutluyorum. Yoksa görüşler tabii ki değişir. Bu insan olmanın bir vazgeçilmez özelliği. Ben de zamanında bayağı namaz kılan oruç tutan müslümdüm. Hep içimden bir ses ben bu değilim demiştir gerçi.

Sümer kültürünün ve Mısır kültürünün ve yahudi kültürünün islamı doğrudan oluşturmuş olması o kadar kaçınılmaz ki, bu zaten bilen için son derece kesin. Bu konuda bir tartışma filan saçma olur, bu konuda olabilecek şey, neyin nerden geldiğinin izini sürmek olabilir ancak. Yoksa oralardan geldiği konusunda en küçük bir tereddüt bile olamaz. Bunu zaten müslümler de inkar edemezler.

O yüzden Bardakçı tabii ki şov yapıyor. Ne yazık ki kişilikli, ayağı yere basan, kalemini mikrofonunu satmayan ve kiralamayan aydın sıkıntısını çok feci şekilde yaşıyoruz. Fikir dünyamızda şarlatanlar, satılmışlar, en hafifinden korkaklar kol geziyor. Halk yalana, kandırmacaya, safsataya sınırsız kredi açarken gerçeğe yüz vermiyor.

Ben cumhuriyet değil, osmanlı tarihinde bile yozlaşmanın bu kadar ayyuka çıktığı, insanların bu kadar alçaldığı ve karaktersizleştiği bir dönem duymadım, okumadım. Durum çok karanlık ve berbat. On sene gibi kısa bir sürede içine sıçramadık hiç bir şey bırakmadılar. Durum son derece vahim. Her şey olabilir, ülke de parçalanabilir, iç savaş da çıkabilir. Olabileceklerin en kötüsü olabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Murat Bardakci, Gönül Tekin bunlar bos kisiler... Biri tarihci degil, digeri de sümerolog hic degil. Daha cok "magazin" üreten pop kültürün bireyleri... Islam, Tek Tanri Dinidir. Bunun ezeli sümerde olabilir, hatta daha eskiye de uzanabilir. Sümerden alinti yapilmis, esinlenmis gibi iddialarin bir temeli olabilmesi icin, Muhammedin biraktigi kuran adindaki kitabda, baska milletlerden, evrelerden, nebilerden hic söz etmemesi gerekir. Sayet gecmisle bag kurmayan veya kuramayan bir gelenek kuranda mevcut olmus olsaydi, adamin biri ordan burdan birseyler toplamis, kaynaklari gizlemis, bulduklarini kendine ait fikirlermis gibi öne sürmüs diyebilirdik. Oysa kitab bunun tam aksini söylüyor. Sümerdeki Tek Tanri inanciyla günümüzün Tek Tanri inanci arasinda hicbir fark yok. Tonlarca örnegi var, Gönül Tekin birazda onlardan bahsederse cimbizli olmaktan kurtulur. Sümerde günümüz ateizminin, panteizminin, vs. benzer söylemleri de doludur. Onlari okurken aklima "demo" geliyor her nedense :D Hic yaslanmamis diyorum. 4 bin yildir ayni kafa... Yok Mardukmus yok Cardukmus... Nerden nereye bag kurmaya calisiyorlar. Ulan sunlar tivide benim karsimda otursalar, veya kazara yollari buraya falan düsse, gerci burda bos tiribünlere oynuyacagiz ama olsun kendi zevkim icin onlari bir güzel Sümer iskencesinden gecirirdim...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Murat Bardakci, Gönül Tekin bunlar bos kisiler... Biri tarihci degil, digeri de sümerolog hic degil. Daha cok "magazin" üreten pop kültürün bireyleri... Islam, Tek Tanri Dinidir. Bunun ezeli sümerde olabilir, hatta daha eskiye de uzanabilir. Sümerden alinti yapilmis, esinlenmis gibi iddialarin bir temeli olabilmesi icin, Muhammedin biraktigi kuran adindaki kitabda, baska milletlerden, evrelerden, nebilerden hic söz etmemesi gerekir. Sayet gecmisle bag kurmayan veya kuramayan bir gelenek kuranda mevcut olmus olsaydi, adamin biri ordan burdan birseyler toplamis, kaynaklari gizlemis, bulduklarini kendine ait fikirlermis gibi öne sürmüs diyebilirdik. Oysa kitab bunun tam aksini söylüyor. Sümerdeki Tek Tanri inanciyla günümüzün Tek Tanri inanci arasinda hicbir fark yok. Tonlarca örnegi var, Gönül Tekin birazda onlardan bahsederse cimbizli olmaktan kurtulur. Sümerde günümüz ateizminin, panteizminin, vs. benzer söylemleri de doludur. Onlari okurken aklima "demo" geliyor her nedense :D Hic yaslanmamis diyorum. 4 bin yildir ayni kafa... Yok Mardukmus yok Cardukmus... Nerden nereye bag kurmaya calisiyorlar. Ulan sunlar tivide benim karsimda otursalar, veya kazara yollari buraya falan düsse, gerci burda bos tiribünlere oynuyacagiz ama olsun kendi zevkim icin onlari bir güzel Sümer iskencesinden gecirirdim...

bu adem'den beri tüm insanlığa vahyedilen din, neden sadece "sümer kültürünün" temas ettiği yerlerde tam da sümer mitolojilerinin belirgin bir kopyası olarak karşımıza çıkıyor?

dünyanın diğer yerlerinde neden bu "vahyin" izine rastlamıyoruz?

hani adem'den beri aynı din 124 bin peygamberle geliyordu?

insan sallar sallar ama bu kadar desteksiz sallamaz. :):)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neymis o mitolojiler? Karsilastirmali olarak buraya koyarmisiniz, hep birlikte bakalim... Bilgimiz olsun! Mitlerin kaynaklarini da rica edeyim. Tablet numaralarina kadar buradan paylasirsaniz, tabletlerin fotolarindan bir analiz yapabiliriz...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neymis o mitolojiler? Karsilastirmali olarak buraya koyarmisiniz, hep birlikte bakalim... Bilgimiz olsun! Mitlerin kaynaklarini da rica edeyim. Tablet numaralarina kadar buradan paylasirsaniz, tabletlerin fotolarindan bir analiz yapabiliriz...

bu bilgileri bir çok siteden klavyeni kullanarak öğrenebilirsin

Link to post
Sitelerde Paylaş

Murat Bardakci, Gönül Tekin bunlar bos kisiler... Biri tarihci degil, digeri de sümerolog hic degil. Daha cok "magazin" üreten pop kültürün bireyleri... Islam, Tek Tanri Dinidir. Bunun ezeli sümerde olabilir, hatta daha eskiye de uzanabilir. Sümerden alinti yapilmis, esinlenmis gibi iddialarin bir temeli olabilmesi icin, Muhammedin biraktigi kuran adindaki kitabda, baska milletlerden, evrelerden, nebilerden hic söz etmemesi gerekir. Sayet gecmisle bag kurmayan veya kuramayan bir gelenek kuranda mevcut olmus olsaydi, adamin biri ordan burdan birseyler toplamis, kaynaklari gizlemis, bulduklarini kendine ait fikirlermis gibi öne sürmüs diyebilirdik. Oysa kitab bunun tam aksini söylüyor. Sümerdeki Tek Tanri inanciyla günümüzün Tek Tanri inanci arasinda hicbir fark yok. Tonlarca örnegi var, Gönül Tekin birazda onlardan bahsederse cimbizli olmaktan kurtulur. Sümerde günümüz ateizminin, panteizminin, vs. benzer söylemleri de doludur. Onlari okurken aklima "demo" geliyor her nedense :D Hic yaslanmamis diyorum. 4 bin yildir ayni kafa... Yok Mardukmus yok Cardukmus... Nerden nereye bag kurmaya calisiyorlar. Ulan sunlar tivide benim karsimda otursalar, veya kazara yollari buraya falan düsse, gerci burda bos tiribünlere oynuyacagiz ama olsun kendi zevkim icin onlari bir güzel Sümer iskencesinden gecirirdim...

1400 yıl önceki yağmacı arapların yazdığı kitap mı? Ne kadar komik olduğunun farkında mısın?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Murat Bardakci, Gönül Tekin bunlar bos kisiler... Biri tarihci degil, digeri de sümerolog hic degil. Daha cok "magazin" üreten pop kültürün bireyleri... Islam, Tek Tanri Dinidir. Bunun ezeli sümerde olabilir, hatta daha eskiye de uzanabilir. Sümerden alinti yapilmis, esinlenmis gibi iddialarin bir temeli olabilmesi icin, Muhammedin biraktigi kuran adindaki kitabda, baska milletlerden, evrelerden, nebilerden hic söz etmemesi gerekir. Sayet gecmisle bag kurmayan veya kuramayan bir gelenek kuranda mevcut olmus olsaydi, adamin biri ordan burdan birseyler toplamis, kaynaklari gizlemis, bulduklarini kendine ait fikirlermis gibi öne sürmüs diyebilirdik. Oysa kitab bunun tam aksini söylüyor. Sümerdeki Tek Tanri inanciyla günümüzün Tek Tanri inanci arasinda hicbir fark yok. Tonlarca örnegi var, Gönül Tekin birazda onlardan bahsederse cimbizli olmaktan kurtulur. Sümerde günümüz ateizminin, panteizminin, vs. benzer söylemleri de doludur. Onlari okurken aklima "demo" geliyor her nedense :D Hic yaslanmamis diyorum. 4 bin yildir ayni kafa... Yok Mardukmus yok Cardukmus... Nerden nereye bag kurmaya calisiyorlar. Ulan sunlar tivide benim karsimda otursalar, veya kazara yollari buraya falan düsse, gerci burda bos tiribünlere oynuyacagiz ama olsun kendi zevkim icin onlari bir güzel Sümer iskencesinden gecirirdim...

Sümer'de tek tanrıya mı tapılıyormuş?

Hangi Tanrı bu sevgili medicus?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 5 years later...

ya sorun değil aslında önemli olan herkesin bildiklerini aktarmasıdır yanlış ta olabilir ama cümleler içerisinden hiç duymadığğımız ve bilmediğimiz kelimeler ve isimler öğrenebiliriz hatta kaynaklarda öğrenebiliriz birde şuna dikkat çekmek isterim  biz fikrini beyan eden insanların fikirlerine değil kişiliklerine saldırarak fikri örteriz  kendimizi çaresiz hissederiz genelde bu küürdür yapmayalım muhattap alıyosanız  saygıyla okuyun eleştirin kişi belki müslümandır kafasında böyle fikirler oluşmuştur ama bir fikirdir  neyse sümer  bilinen tarihte bize aktarılan  yazı olarak çevirdiğimiz bir medeniyet sümer kelimesi arapça bir kelimedir  onlar asla kendilerine sümer demezler araplar hakim olduktan sonra sümer demişlerdir   kelime arapçadır neyse  sümerden önceki medeniyetlerdede biz bilmesekte çok önemli kayıtlar sümere taşınmıştır  adamlar tabletlere herşeyi kaydetmişler yarın bir savaş çıksa  insanlığın yüzde 95 i ölse  sümer döneminden daha geri ye gideriz ve asla bugünkü teknolojiyi bir anda elde edemeyiz mesela  cep telefonu kim yapacak fabrika yok nasıl yapılır bilen yok torunun olacak evladım cep telefonu vardı savaştan önce  şu şu özellikleri vardı desen çocuk tam anlamadığı gibi başka yerdeki insanlar la karşılaşınca  dedem cep telefonu vardı şöyleydi dese dalga geçer hatta öyle şey olmaz deyip öldürürler anlıyacağınız yazı çok önemli düşünsenize bahsettiğim  savaş kurgusunun sonrasında aradan 1000 yıl geçti ve insanlar bilgisayardaki verileri tespit etti vaaay  bundan 1000 yıl önce atalarımız neler yapmış diye anlatırlar  ama bu günkü gibi değerlendiremezler belki de hurufu mukatta  insanların  gelecekte öğrenebilmeleri ve  yolu bulabilmeleri için ilk insanların oluşturduğu bir yöntemin bize aktarım biçimidir  yani yahudilikte alpha  beta islamda elif lam mim gibi görünen  biliyoruz ki en eski bilgi en kadim bilgi  her şeyin en temeli günümüze tanrı olarak gelmiştir her şey onunla başlıyo bütün kavramlar varlıklar her şeyin en eski bilgisi tanrı   doğal olarak ilk bilgi  son bilgi herşey o bilgie kilitleniyo çünkü başka bilgi yok  diğerleri hep onun içinde altında kalıyo   bir düşünce sadece benimkisi 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...