Jump to content

Tanrıyı varlayanlar veya ihtimal verenlere - Argümanlarınızı yazın. Neden var?


Recommended Posts

Zaman insan bilincine bağlı bir boyut.

Dışarıda yok.

Sen ne sanıyordun?

Evrenin hafızasının olduğunu mu?

Senin bilincin çalışmaya başladığı anda bir uzamsal boyut oluşturuyor.

BU boyutun ilk noktası ile bağlantı yapabilmene de "ben" diyorsun.

Kafana bir darbe al ve ilk nokta ile olan bağlantın sarsılsın.

Plak ortasına atlasın bakalım ne oluyor.

Başlangıç noktan değişiyor.

Yüksek çekim kuvvetleri veya yüksek hıza çıkıldığında çekim kuvvetinden kurtulman zaman algını değiştiriyor.

Çünkü maddenin davranışları değişiyor.

Senin bilincin madde olduğu için aşırı yüksek hız ve aşırı yüksek çekim zamanı değiştiriyor :D

Ayrıca senin gibilerin yaklaşımı da Einstein tarafından yok edildi.

Mesela senin de dilinde olan bir söylem vardır.

Dışarıdaki gerçekliği ancak zihnimizle biliriz söyleminin değişik versiyonları bunlar.

Bazısı gerçeği bilemeyiz gözlemi biliriz der.

Gerçek bizim bildiğimiz gibi olmayabilir der.

Bütün bunlar da Einstein ile geçersiz kaldı.

Çünkü Eİnstein ışık hızının bir sabit olduğunu buldu.

Yani Maddenin hüküm sürdüğü ve zihinlerden bağımsız bir değişmez sabit olduğunu gösterdi.

Senin zaman akış hızın ne olursa olsun ışık hızı değişmez.

Nasıl oluyor bu?

Hiç düşünmedin mi bunu?

Gözlemcinin gözlemi belirleyici ise, gözlemden bağımsız ve değişmeyen bir sabit nasıl her yerde aynı oluyor?

Senle ben farklı zaman algılarında olalım.

Zamanın akışı ikimiz için de farklı olsun.

Eğer sen haklı isen bu ışık hızı neden değişmiyor?

:D

Zorla o saksıyı.

:) Ya ben mi belli bir miktarın üzerinden manyaklaştım siz mi?

Zaman dışarıda yok, insan bilincine bağlı bir boyut, derken bu bilgiyi kendi bilincinle söylemiyor musun?

Ben ve hatta hemen hemen tüm insanlar bilincinde zaman diye bir şey üretiyor, ama sen bu aslında yok derken bilinçten bağımsız söylüyorsun bunu öyle mi?

Efendim Einstein ışık hızının sabit olduğunu bulmuş..

Bravo..Işık hızı ne? Enerji paketinin, ışığın t zamanda aldığı yol değil mi?

E hani zaman insan beyninin bir illuzyonu idi?

Şimdi senin cümlelerini t zaman yerine koyalım;

Ne demiştin; zaman, insan bilincine bağlı bir boyut, dışarıda yok...

Işık hızı, ışığın t zamanda aldığı yoldur, dedik..

Işık hızı, "insan bilincine bağlı, aslında gerçekte olmayan bir boyutta" ışığın aldığı yoldur..

Ne oldu şimdi? Aslında olmayan bir boyutta ışık hızı sabittir deyip, madde gerçektir dedin..

Neyi nasıl savunuyorsun sen? Biraz tutarlı ol...

Daha evvel de yazmıştım,

Düşünüyorum, öyle ise varım a karşı pragmatik bilim;

hayır, düşünmek için önce var olmalısın, der..

Doğru, düşünebilmek için önce var olmak gerektiğini de düşünmeden söylemeyezsin..

Neyse, uzatmayayım.

tarihinde Pahis tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 345
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

:) Ya ben mi belli bir miktarın üzerinden manyaklaştım siz mi?

Zaman dışarıda yok, insan bilincine bağlı bir boyut, derken bu bilgiyi kendi bilincinle söylemiyor musun?

Ben ve hatta hemen hemen tüm insanlar bilincinde zaman diye bir şey üretiyor, ama sen bu aslında yok derken bilinçten bağımsız söylüyorsun bunu öyle mi?

Efendim Einstein ışık hızının sabit olduğunu bulmuş..

Bravo..Işık hızı ne? Enerji paketinin, ışığın t zamanda aldığı yol değil mi?

E hani zaman insan beyninin bir illuzyonu idi?

Şimdi senin cümlelerini t zaman yerine koyalım;

Ne demiştin; zaman, insan bilincine bağlı bir boyut, dışarıda yok...

Işık hızı, ışığın t zamanda aldığı yoldur, dedik..

Işık hızı, "insan bilincine bağlı, aslında gerçekte olmayan bir boyutta" ışığın aldığı yoldur..

Ne oldu şimdi? Aslında olmayan bir boyutta ışık hızı sabittir deyip, madde gerçektir dedin..

Neyi nasıl savunuyorsun sen? Biraz tutarlı ol...

Daha evvel de yazmıştım,

Düşünüyorum, öyle ise varım a karşı pragmatik bilim;

hayır, düşünmek için önce var olmalısın, der..

Doğru, düşünebilmek için önce var olmak gerektiğini de düşünmeden söylemeyezsin..

Neyse, uzatmayayım.

Sen korkaklık yapıyorsun.

Zora geldiğin yerde yüzleşmek yerine kuma kafa gömüyorsun.

ışık aynı gözlemi veriyor demek

Hız insan algısı zaten

Bu yazıyı da, bu iletişimi de bir ifade için kullanıyoruz.

Yakında "R" harfine bastın ama madde gerçektir diyorsun "R" harfine gözlem ile bastın diye saçma sapan şeyler söyleyeceksin.

Işık sen hangi şart altında olursan ol kendi sabit gerçekliğini ortaya koyuyor diyorum

Yoksa insan terimleri yerine sana eşek teirmleriyle mi yazayım?

Ne ucuz bir korkaklık bu?

Al eşek terimleriyle yazıyorum.

Ai ai ai

ia ia ia

ai?

Korkaklık yapma.

Link to post
Sitelerde Paylaş

hayır bu soruyu geçiştiremezsin yokluktan yaratıyor olamaz,

bunu kabul etmek zorundasın

( tabii aklÎ bir zorunluluk, ama akıldan istifa ediyorsan o zaman zaten konuşmamızın anlamı yok) çünkü bu bir çelişkidir

ikincisi inandığın bu tanrı mutlak mıdır değil midir

mutlaksa kendinden yaratmak zorundadır, çünkü kendinden başka bir varlık yok

mutlak değilse o zaman kendisi ya evrimle ya da bilimle oluşturulmak zorundadır

Yani ben onu bunu bilmem bir şekilde bir tanrıya inanıyorum diyemezsin

(bu aklÎ bir tavır olamaz ve bu durumda âkil insanlar senle iletişimde bulunamazlar)

yukarıdaki sorulara aklî, mantıkî cevaplar vermek zorundasın

bunlar senin kabullerin...

bu tür soruları cevap bulmak zorunda filan değilim...

ha yeri gelir öğrenirim anlarım belki bazılarına bir cevabım olabilir...

bana göre dikkate alınabilir bir tanrı hakkında bilinmesi gereken özellikler değil bunlar...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen korkaklık yapıyorsun.

Zora geldiğin yerde yüzleşmek yerine kuma kafa gömüyorsun.

ışık aynı gözlemi veriyor demek

Hız insan algısı zaten

Bu yazıyı da, bu iletişimi de bir ifade için kullanıyoruz.

Yakında "R" harfine bastın ama madde gerçektir diyorsun "R" harfine gözlem ile bastın diye saçma sapan şeyler söyleyeceksin.

Işık sen hangi şart altında olursan ol kendi sabit gerçekliğini ortaya koyuyor diyorum

Yoksa insan terimleri yerine sana eşek teirmleriyle mi yazayım?

Ne ucuz bir korkaklık bu?

Al eşek terimleriyle yazıyorum.

Ai ai ai

ia ia ia

ai?

Korkaklık yapma.

Bilgin yok...

Mavra ile durumu kotarmaya çalışıyorsun..

Aslında kendini materyalist zanneden bir mistiksin sen.

Aslında ne demek istediğimi anlıyorsun da salağa yatıyorsun..

Işığının hızının sabit olduğunu nasıl söylüyorsun?

Gözlem ile..

Hiç bir insan ışığın hızını gözlemlemeseydi/ölçmeseydi bile ışığının hızı sabitttir,

diyebilmen için, ışığın hızını ölçmüş/hesaplamış olman gerekir..

Üstelik bu sabiteyi gösterebilmek için, insan soyutlama yeteğinin ürünü olan, sayıları ve zamanı kullanmak zorundasın..

Yani, sana göre sanal olan elemanlarla, (sayı ve zaman gibi) sanal olmayanı tanımlıyorsun..

Ve utanmadan bu, insan zihninden bağımsızdır diyebiliyorsun.

Ha şunu görmemişim;

Hız insan algısı zaten....demişsin..

E bu algının sabit olması neyi gösteriyor?

tarihinde Pahis tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Deist tanrısının teist tanrısı ile nasıl uzaktan yakından ilgisi yok? Teistin tanrı kavramı olmasa deist tanrısı kavramı nereden olacaktı? Teist tanrısı deist tanrısının fikir babasıdır.

Deist tanrısı şöyleymiş, böyleymiş, nereden biliyorlar veya biliyorsunuz? Canlılar dünyasına bakarsak puştun tekidir, canlıların acı çekmesinden, birbirlerini öldürmelerinden zevk alan bir sadisttir. Mantıken çıkarılması gereken sonuç bu.

saçmaladın sen de deist tanrısı insani özellikleri olan bir tanrı değil. bilinçli bir varlık da değil. yani çoğu deist böyle bir tanrıya inanıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

saçmaladın sen de deist tanrısı insani özellikleri olan bir tanrı değil. bilinçli bir varlık da değil. yani çoğu deist böyle bir tanrıya inanıyor.

fark yapmaz ,sayın türk torunu öyle sanmak ile inanmak arasında ki fark öğrenilmiş bilgiler insan yada doğadan görsel yollarla yada fiziki sistemin çıkarımsamalaridir..deist tanrısıda bu konumdadir.

Örneğin deist tanrısı düşünürmu ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

fark yapmaz ,sayın türk torunu öyle sanmak ile inanmak arasında ki fark öğrenilmiş bilgiler insan yada doğadan görsel yollarla yada fiziki sistemin çıkarımsamalaridir..deist tanrısıda bu konumdadir.

Örneğin deist tanrısı düşünürmu ?

bildiğim kadarıyla düşünmez, bilinçsiz bir varlıktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bilinçsiz varlığın yaratma amacı yoktur,cennet yada adalet gibi ilgilendiği,insan gibi ilgilendiği varlıklar yoktur ..bu tanrının inanilma amacı nedir ?

sen hiç dünyanın yuvarlak olduğuna neden inanıyorsun dünyanın yuvarlak olması sana ne kazandıracak diye soru soran birini duydun mu?

bizim amacımıza göre mi gerçek şekilleniyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş

sen hiç dünyanın yuvarlak olduğuna neden inanıyorsun dünyanın yuvarlak olması sana ne kazandıracak diye soru soran birini duydun mu?

bizim amacımıza göre mi gerçek şekilleniyor?

olursa çok rahatlıkla cevabı verilebilir...

Aynı şekilde canlının amacı yoktur .nedenleri vardır . yaşamak ve soy devamı

Link to post
Sitelerde Paylaş

olursa çok rahatlıkla cevabı verilebilir...

Aynı şekilde canlının amacı yoktur .nedenleri vardır . yaşamak ve soy devamı

deizm bir din değil. deistler tanrıya ödül için inanmıyorlar zaten. sadece bir gücün var olduğunu tahmin ediyorlar. sen aristonun zamanında yaşasan ona "neden evrime inanıyorsun ki evrime inanmanın amacı ne?" diye bir soru sorar mıydın?

Link to post
Sitelerde Paylaş

deizm bir din değil. deistler tanrıya ödül için inanmıyorlar zaten. sadece bir gücün var olduğunu tahmin ediyorlar. sen aristonun zamanında yaşasan ona "neden evrime inanıyorsun ki evrime inanmanın amacı ne?" diye bir soru sorar mıydın?

Gerçekten öyle mi? Bence değil, deistler de bir ödül bekliyorlar, beklenti olduğu kesin. Bilinçlerinin yok olması korkutuyor onları.

saçmaladın sen de deist tanrısı insani özellikleri olan bir tanrı değil. bilinçli bir varlık da değil. yani çoğu deist böyle bir tanrıya inanıyor.

Kendini kandırmak istiyorsan benim için sorun yok. Deizm sadece ara bir basamaktır, dinden kopan birisi kolay kolay sonsuz hayattan vazgeçemez, vazgeçemediği için de hala kendi uydurduğu bir tanrıya inanmaya devam eder. Ne zaman acı gerçeğin farkına varır, o zaman vaz geçer.

Link to post
Sitelerde Paylaş

deizm bir din değil. deistler tanrıya ödül için inanmıyorlar zaten. sadece bir gücün var olduğunu tahmin ediyorlar. sen aristonun zamanında yaşasan ona "neden evrime inanıyorsun ki evrime inanmanın amacı ne?" diye bir soru sorar mıydın?

Deizmin Tanrı'sını saçmalığını bir kenara bırakalım..

Şimdi bu deistler bir tane Tanrı'nın var olduğuna inanıyorlar değil mi?

İnanmak kavramını açalım..Nedir bu inanmak kavramının aslı?İnanmak demek,ben birşey bilmiyorum demektir..Deistler bir Tanrı'nın VAR olduğuna inanıyorlar..Çünkü inandıkları Tanrı'yı bil(e)miyorlar..Eğer bu inandıkları Tanrı'yı bilebilseler,o zaman inanmalarına da gerek kalmayacak..Yani,bilmedikleri için inanıyor bu deistler..Tıpkı müslümanlar veya hristiyanlar gibi..Bu inanmanın altında yatan neden de,dinin afyon yönünün terk edilememesinde yatıyor..

Deizm bir dindir demesek bile,deizmin bir İNANÇ olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz..

Deizm inançsa(ki %100 öyle),o zaman deistler inanç kavramını yaşattıkları için,inancı uğruna cinayet işleyen veya hırsızlık yapanların suçlarına ortak olmuş olurlar..

Eğer Fenerbahçe futbol kulübüne üyeyseniz,1 TL'lik katkınızın veya 1000 TL'lik katkınızın pek önemi yoktur..Önemli olan kulübe üye olmanızdır..

Deizm veya agnostisizm bir inançtır ve bu inançlı insanlar,içinde bulundukları lağımdan kurtulmak istiyorlarsa ateizmi seçmek zorundadırlar..Ya ateist olup o lağımdan çıkacaksanız,ya da ateistlere maval okumayacaksınız..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Simulasyon ile entropiyi de simule edebilirsiniz. artirabilir yada sabit tutabilirsiniz.

Doğal bir evren simüle edilirse veya oluşturulursa (ki bence simüle etmektense doğalını yapmak daha kolay ve daha gerçekçi)

tabiiki bunu anlamanın bir yolu yoktur; belki de böyle bir evrende olabiliriz, yani büyük patlama yapay olarak oluşturulmuş ya da simüle edilmiş olabilir.

Olanaklı, olasılıksız. Geçenlerde benim sorduğum bir soru vardı; olasılıksız bir imkan ne zaman inanılabilir duruma gelir; yani % kaçken . Örneğin uzayda bir gezegende evrimleşmiş km lerce boyunca zeki ejderhalar olabilir; imkan dahilindedir; ama bunlarla ilgili kaygılanmaya, ne zaman başlamalıyız.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bunlar senin kabullerin...

bu tür soruları cevap bulmak zorunda filan değilim...

ha yeri gelir öğrenirim anlarım belki bazılarına bir cevabım olabilir...

bana göre dikkate alınabilir bir tanrı hakkında bilinmesi gereken özellikler değil bunlar...

bunlar benim kabullerim değil insanlığın evrensel aklının ilkeleri

bunların dışına çıkan bir akıl işlevini yitirmiş demektir

bu ilkeler ilk savlardır ispat edilmezler normal insan aklı bunları görür

göremeyen için gösterilir kılınamazlar

sen bu ilkeler hakkında konuşmaktan kaçınıyorsun

bunların içyüzünü görmek işine gelmiyor

çünkü görünce bazı inançlarını bırakmak zorunda kalacaksın

tarihinde osho tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

başlıkta okuduğum bir kaç yoruma bakınca anladığım kadarıyla en çok düşülen hata, deistlerin deizme ilişkin fikirlerini teizmde aşırdıkları ön kabülüne dayandırılması sonucu ortaya çıkıyor..

düşüncenin evrimine bakacak olursak aslında durum bunun tam tersi olmalı.

zira, bir şeye özellikler/yetenekler atfetmek için öncelikle o şeyin var olduğunu düşünmeniz gerekir.

ilk dönem insanlar muhemelen çevrelerindeki şeyleri anlamaya ve anlamlandırmaya çalıştırlar.. mental düzeyleri geliştikçe çevrelerideki varlıkların oluşabilmesi için bir yaratıcı/bir üstün güç olması gerektiği sonucuna vardılar.. bu varılan sonuca dayanarak bazı kişiler daha sonra bu yaratıcıya bir takım özellikler/yetenekler atfetmeye başladı.. (işte teizmin tanrısının doğum hikayesi.)

yani teizm, ilkel deist düşüncenin sanat ve felsefe gibi alanlarda üretilen bilgilerle birleşimi sonucu vucut bulmuş olmalıdır.

deizm için "teistlerin tanrı fikrini aşırdı, başka türlü bu düşünce biçimi var olamazdı" şeklinde bir yargıya varmak düşüncenin zihinde oluşum evrelerini pek umursamamak anlamına gelir.

bu bağlamda bir kişinin teist olabilmesi için -kişi kendisi farkında olmasa bile- ilk önce deist daha sonra teist olması beklenir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bunlar benim kabullerim değil insanlığın evrensel aklının ilkeleri

bunların dışına çıkan bir akıl işlevini yitirmiş demektir

bu ilkeler ilk savlardır ispat edilmezler normal insan aklı bunları görür

göremeyen için gösterilir kılınamazlar

sen bu ilkeler hakkında konuşmaktan kaçınıyorsun

bunların içyüzünü görmek işine gelmiyor

çünkü görünce bazı inançlarını bırakmak zorunda kalacaksın

Bir tanrının var olma ihtimalini kabul etmek için o tanrının bütün özelliklerini biliYor olmak gerekmez...

Ne yer ne içer nasıl yaşar nasıl yaratır gibi şeyleri bilmiyorum diye onu yok mu saymalıyım....

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...