Jump to content

Recommended Posts

Diyanet İşleri (eski): Yaratan Rabbinin adıyla oku!




İLK VAHİY.....cebrail gelmiş...muhammede "oku" demektedir...



SORU:


muhammedin okuması gereken şey nedir ?

tarihinde Zavallı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 53
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Oku olarak çevrilmesi bizim mealcilerin halt yemesidir. Oku aslında doğru bir çeviridir, fakat halk bu okumanın ne olduğunu anlayamadığı için, güncel çeviricilerin de işine geldiği için bu şekilde devam ettirdikleri sorunlu bir çeviri haline gelmiştir.

Özkan ateş'in oku üzerine uzun bir yazısı bulunuyor forumda, detaylarını vermektedir; ama kısaca: dile getir demektir. İkra'da bir zorunluluk anlamı da bulunmaktadır, yani kabul et ve söyle anlamı barındırır. Allah'ın sözlerini kabul ve dile getir, allahın bir ve tek olduğunu, ondan başka yarataıcı olmadığını kabul et ve söyle vs.. olarak açılabilir.

Buradaki okumak, aslında türkü okumak, şarkı okumak, şiir okumak, dua okumak, bela okumak gibi, bir sözü/sözleri dile getirmekten başka bir şey değildir. Dinci soytarılar, oku diyerek öğrenmeye önem vermiştir diye sallar dururlar.

Örneğin yabancı çevirilerde burası recite in the name of your lord, yani rabbinin adı ile dile söyle/ezberden oku/anlat/dile getir vb olarak geçmektedir.

tarihinde bir_akil_insan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Oku olarak çevrilmesi bizim mealcilerin halt yemesidir. Oku aslında doğru bir çeviridir, fakat halk bu okumanın ne olduğunu anlayamadığı için, güncel çeviricilerin de işine geldiği için bu şekilde devam ettirdikleri sorunlu bir çeviri haline gelmiştir.

Özkan ateş'in oku üzerine uzun bir yazısı bulunuyor forumda, detaylarını vermektedir; ama kısaca: dile getir demektir. İkra'da bir zorunluluk anlamı da bulunmaktadır, yani kabul et ve söyle anlamı barındırır. Allah'ın sözlerini kabul ve dile getir, allahın bir ve tek olduğunu, ondan başka yarataıcı olmadığını kabul et ve söyle vs.. olarak açılabilir.

Buradaki okumak, aslında türkü okumak, şarkı okumak, şiir okumak, dua okumak, bela okumak gibi, bir sözü/sözleri dile getirmekten başka bir şey değildir. Dinci soytarılar, oku diyerek öğrenmeye önem vermiştir diye sallar dururlar.

Örneğin yabancı çevirilerde burası recite in the name of your lord, yani rabbinin adı ile dile söyle/ezberden oku/anlat/dile getir vb olarak geçmektedir.

peki muhammedin "OKU" emrine karşılık verdiği

"BEN OKUMA BİLMEM" cevabı nasıl anlaşılmalıdır ?

Hz. Peygamber olayı şöyle anlatır: "Melek bana okumamı emretti. Kendisine okuma bilmediğimi söyledim. Beni kollarının arasına alıp kuvvetle sıktı; sonra 'Oku!' dedi. Ben yine, 'Okuma bilmem' dedim. Beni tekrar kollarımn arasına aldı, kuvvetle sıktı ve 'Oku!' diye tekrar etti. Ben yine 'Okuma bilmem' dedim. Üçüncü defa kollarının arasına alıp daha kuvvetlice sıktıktan sonra bıraktı ve şöyle dedi: 'Yaratan rabbinin adıyla oku; O, insanı alaktan (asılıp tutunan zigottan) yarattı. Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir. O, kalemle (yazmayı) öğretendir. İnsana bilmediklerini öğretmiştir" (bk. Buhârî, Bed'ü'I-vahy, 3; Müslim, İmân, 252)

tarihinde Zavallı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Olayın aslı şöyle.

Cebrail Muhammedin okuma yazma bildiğini zannetmiş.

Ona ayetleri ilk kağıtlara yazılı olarak getirmiş.

Muhammede kağıtları uzatıp "oku şunları" demiş.

Muhammed de ben okuma yazmam bilmem ki demiş.

Cebrail şaşkınlık ve şok ile tekrar kağıtları gösterip "oku dedim şunları"

Ben okuma yazma bilmiyorum deyince Muhammed

Cebrail yıkılmış, moralmen çökmüş.

Son bir can havliyle "Ne olur, Allah aşkına, bak sana Allahın adını veriyorum, seni yaradan rabbinin adıyla rica ediyorum senden, oku şunları yahu :( "

Demiş.

Ancak Muhammed yine okuyamayınca Cebrail mecbur üzüntülü üzüntülü oralarda 20 yıl onunla takılmış.

Oradaki yaradan rabbinin adıyla oku cümlesinin gerçek hikayesi bu.

Cebraile kol gibi girmiş.

tarihinde Dotto tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bunu en iyi NOLAN açıklar

Yine ondan okumuştum herhalde, tam hatırlamıyorum da yanlışsam düzeltsin

Sanırım orada kastedilen "Oku" yerine "Söyle" demekti.

O kadar ehil değilim daha.. :)

Hayatımız bu pislikle geçti ama daha bir kelimeyi bile anlayamadık..!

Bu ifade ile ilgili bir sürü şey söyleniyor..Hangisi doğru,bir türlü karar veremiyoruz..

Olaya bakın..Hadisler uydurma,ayetler uydurma,Muhammed diye biri de yaşamamış..Nasıl çıkacağız bu işten?

Tahminimce,İslam öncesi gnostik bir topluluğu baz alarak bir din yarattı araplar..Buradaki oku ifadesi de gnostisizmle alakalı bir durum gibi duruyor..Hristiyan bir gnostik topluluk,çevresindeki hristiyanlara rest çekiyor..Sonrasında,ufak çaplı savaşlar yaşanıyor ve bu gnostik topluluğun başındaki kişi;yüzlerce yıl sonra Muhammed peygamber diye Dünya'ya empoze ediliyor..Bu insanlar geçmişteki,maniheizm veya zerdüştlük gibi akımlardan etkileniyorlar..Araya budizmde kaynıyor tabi..Anlayacağınız tam bir çorba..Bu çorbanın tabanında da yahudilik var..İslam'ın kökeni şiddet içerikli bir din olan yahudiliktir ama dalları tam bir gnostisizmdir..

Bu akşam trt diyanete biraz baktım da,tam da benim dediğim şeyleri anlatıyor müslümanlar..Spesifik veya melekut gibi sözcüklerle islamı anlatmaya çalışıyorlar.. :)

Öldür/kes/parçala/tecavüz et/gözlerini oy gibi şeylerden hiç bahseden yok..İslam o kadar güzel bir din ki,tadından yenmez artık..İnsanlar da kendilerine anlatılan bu dine sahip çıkıyorlar işte..Halbuki dinlemek yerine,biraz okusalar;İslam'ın güzellikle/iyilikle bir alakasının olmadığını anlarlar..İslam'ı bu güzel/iyi yönde anlatmalarının sebebi de,İslam'ın kökeninde gnostisizmin var olmasından kaynaklıdır işte..Bu olgu olmasaydı,İslam zaten ilerleyemezdi..Aynı şekilde yahudilikte öyledir..Son birkaç yüzyılda yahudiliğin mistik yönü öne çıkarılmasaydı,bugün çok az yahudi olabilirdi..

Okudan nereye geldik :)

Gnostisizm kavramı içindeki gnosis,bilgi demektir..Meleğin Muhammed'e oku demesi,bilgilen ve cehaletin içinden çık demektir..Bakın spontane yazıyorum..Belki geçmişte bu ifadeyle ilgili farklı şeyler yazmışımdır..Hatırlamıyorum bile :)

Melek,Muhammed'in okumasını/bilgilenmesini istiyor..Çünkü bilgilenen insan,gnostisizme göre yükselir..Nereye yükselir?Tanrı'nın yakınına..Melek,Muhammed'i Allah'a yaklaştırıyor..Sen o cahillerden değilsin,gnosise/bilgiye eriştin artık deniliyor..

Müslümanlar ne diyorlar?

Cahiliyye devri :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

peki muhammedin "OKU" emrine karşılık verdiği

"BEN OKUMA BİLMEM" cevabı nasıl anlaşılmalıdır ?

Hz. Peygamber olayı şöyle anlatır: "Melek bana okumamı emretti. Kendisine okuma bilmediğimi söyledim. Beni kollarının arasına alıp kuvvetle sıktı; sonra 'Oku!' dedi. Ben yine, 'Okuma bilmem' dedim. Beni tekrar kollarımn arasına aldı, kuvvetle sıktı ve 'Oku!' diye tekrar etti. Ben yine 'Okuma bilmem' dedim. Üçüncü defa kollarının arasına alıp daha kuvvetlice sıktıktan sonra bıraktı ve şöyle dedi: 'Yaratan rabbinin adıyla oku; O, insanı alaktan (asılıp tutunan zigottan) yarattı. Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir. O, kalemle (yazmayı) öğretendir. İnsana bilmediklerini öğretmiştir" (bk. Buhârî, Bed'ü'I-vahy, 3; Müslim, İmân, 252)

Muhammed figürü kendini ümmi olarak satmaktadır. Bu, dini metinleri okuyamadığını/dini söylemleri bilmediğini anlatan bir ifadedir. Böylece dini metinleri/söylemleri bilmediği halde, musadan, isadan, yusuftan ve daha bir sürü masaldan bahsedebiliyor olmasının sebebini, o masalların ona allah tarafından anlatılmakta olduğu yalanına dayandırmaktadır.

Yani özetle: ben dini metinleri okumayı bilmediğim halde, tevratın incilin vb içindekileri biliyorum, çünkü onları bana allah anlatıyor; bu da benim allahımın sizin de tanrınız olduğunu ve onun elçisi olarak, bana itaat etmeniz gerektiğini gösterir.

tarihinde bir_akil_insan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

peki muhammedin "OKU" emrine karşılık verdiği

"BEN OKUMA BİLMEM" cevabı nasıl anlaşılmalıdır ?

Hz. Peygamber olayı şöyle anlatır: "Melek bana okumamı emretti. Kendisine okuma bilmediğimi söyledim. Beni kollarının arasına alıp kuvvetle sıktı; sonra 'Oku!' dedi. Ben yine, 'Okuma bilmem' dedim. Beni tekrar kollarımn arasına aldı, kuvvetle sıktı ve 'Oku!' diye tekrar etti. Ben yine 'Okuma bilmem' dedim. Üçüncü defa kollarının arasına alıp daha kuvvetlice sıktıktan sonra bıraktı ve şöyle dedi: 'Yaratan rabbinin adıyla oku; O, insanı alaktan (asılıp tutunan zigottan) yarattı. Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir. O, kalemle (yazmayı) öğretendir. İnsana bilmediklerini öğretmiştir" (bk. Buhârî, Bed'ü'I-vahy, 3; Müslim, İmân, 252)

Cebrail de bir garip, Muhammed'i sıka sıka okuma öğreteceğini sanıyor. Yahu bu Allah Cebrail'i uyarmadı mı bu adam okuma falan bilmez, zırcahildir diye.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Muhammed figürü kendini ümmi olarak satmaktadır. Bu, dini metinleri okuyamadığını/dini söylemleri bilmediğini anlatan bir ifadedir. Böylece dini metinleri/söylemleri bilmediği halde, musadan, isadan, yusuftan ve daha bir sürü masaldan bahsedebiliyor olmasının sebebini, o masalların ona allah tarafından anlatılmakta olduğu yalanına dayandırmaktadır.

Yani özetle: ben dini metinleri okumayı bilmediğim halde, tevratın incilin vb içindekileri biliyorum, çünkü onları bana allah anlatıyor; bu da benim allahımın sizin de tanrınız olduğunu ve onun elçisi olarak, bana itaat etmeniz gerektiğini gösterir.

orası kesin canım :) da -- bu açıklamayı müslüman arkadaşlar kabul ederler mi ? :D...etmezler muhtemelen...

o yüzden kendilerinden kabul edebilecekleri ve bizim de kabul edebileceğimiz mantıklı açıklama yapmalarını bekliyoruz ? :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

peki muhammedin "OKU" emrine karşılık verdiği

"BEN OKUMA BİLMEM" cevabı nasıl anlaşılmalıdır ?

Hz. Peygamber olayı şöyle anlatır: "Melek bana okumamı emretti. Kendisine okuma bilmediğimi söyledim. Beni kollarının arasına alıp kuvvetle sıktı; sonra 'Oku!' dedi. Ben yine, 'Okuma bilmem' dedim. Beni tekrar kollarımn arasına aldı, kuvvetle sıktı ve 'Oku!' diye tekrar etti. Ben yine 'Okuma bilmem' dedim. Üçüncü defa kollarının arasına alıp daha kuvvetlice sıktıktan sonra bıraktı ve şöyle dedi: 'Yaratan rabbinin adıyla oku; O, insanı alaktan (asılıp tutunan zigottan) yarattı. Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir. O, kalemle (yazmayı) öğretendir. İnsana bilmediklerini öğretmiştir" (bk. Buhârî, Bed'ü'I-vahy, 3; Müslim, İmân, 252)

Belkide cebrail efkarlanmış uzun yoldan gelmiş bu şiiri okuda kendimize gelelim demiştir muhammed okuma bilmiyorum deyince sinirlenmiş dövecekmiş neyse demiş sıkmış bırakmış :D

http://i.hizliresim.com/RYpjYn.png

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben bu işin aslını açıklamıştım bir topikte. Kısaca tekrar açıklayayım. Şimdi allah kuranın ilk ayetlerini özene bezene ıkına ıkına hazırlamış. Laf ifade etme ve meramını anlatma özürlü olduğu için iki lafı bir araya getirmek ve bir meramının belini doğrultmak ona galaksileri döndürmekten zor geliyormuş.

Neyse işi biritip üç lafı bir araya zar zor yamuk yumuk getirince cebraile seslenmiş. Var git bunları gayri muhammede ulaştır demiş. Cebrail elli bin senelik yolu gelmiş. Bunca yolu onun için geldiği herifi görünce hiç gözü tutmamış ama görev görevdir. Oturmuş yanına, "bunları sana allah gönderdi" diye kağıtları eline tutuşturmuş. Herifin mal mal baktığını görünce şaşırmış. "Allah gönderdi diyorum, okusana be adam!" Muhammed okuma bilmediğini söyleyince cebrail vurulmuştan beter olmuş. "Lan ben elli bin yıllık yoldan geldim olum, sen benle vaşak mı geçiyorsun dallama!" diye patlamış. Muhammed titremeye başlamış. "Ya bilmiyom olum, çölde okusford mu açtı allah da okumadım!" Cebrail sinirle kağıtları elinden almış. Tişörtünün göğsünde fuck you yazmasını düşünmüş ve olmuş. E allahın meleği tabii o kadar becerecek. Muhammedi göğsüne doğru çekmiş: "Bunu oku o zaman bunu oku, bunu oku" diye bağırmaya başlamış. Muhammed tir tir titriyor, "ben okuma bilmem ben okuma bilmem" diye sayıklıyormuş.

Hatice gelmiş "töbe töbe gene dellendi bu kaçık, ne yapayım benim gibi üç kocasını gömmüş bir dulu da başka kim alırdı bu kaçıktan başka" diye söylenerek muhammedin üstünü örtmüş.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben bu işin aslını açıklamıştım bir topikte. Kısaca tekrar açıklayayım. Şimdi allah kuranın ilk ayetlerini özene bezene ıkına ıkına hazırlamış. Laf ifade etme ve meramını anlatma özürlü olduğu için iki lafı bir araya getirmek ve bir meramının belini doğrultmak ona galaksileri döndürmekten zor geliyormuş.

Neyse işi biritip üç lafı bir araya zar zor yamuk yumuk getirince cebraile seslenmiş. Var git bunları gayri muhammede ulaştır demiş. Cebrail elli bin senelik yolu gelmiş. Bunca yolu onun için geldiği herifi görünce hiç gözü tutmamış ama görev görevdir. Oturmuş yanına, "bunları sana allah gönderdi" diye kağıtları eline tutuşturmuş. Herifin mal mal baktığını görünce şaşırmış. "Allah gönderdi diyorum, okusana be adam!" Muhammed okuma bilmediğini söyleyince cebrail vurulmuştan beter olmuş. "Lan ben elli bin yıllık yoldan geldim olum, sen benle vaşak mı geçiyorsun dallama!" diye patlamış. Muhammed titremeye başlamış. "Ya bilmiyom olum, çölde okusford mu açtı allah da okumadım!" Cebrail sinirle kağıtları elinden almış. Tişörtünün göğsünde fuck you yazmasını düşünmüş ve olmuş. E allahın meleği tabii o kadar becerecek. Muhammedi göğsüne doğru çekmiş: "Bunu oku o zaman bunu oku, bunu oku" diye bağırmaya başlamış. Muhammed tir tir titriyor, "ben okuma bilmem ben okuma bilmem" diye sayıklıyormuş.

Hatice gelmiş "töbe töbe gene dellendi bu kaçık, ne yapayım benim gibi üç kocasını gömmüş bir dulu da başka kim alırdı bu kaçıktan başka" diye söylenerek muhammedin üstünü örtmüş.

Sen hadisleri dikkate almazdın ama.
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sen hadisleri dikkate almazdın ama.

bu hadis ve içinde barındırdığı ayet nasıl ?

Ebu Sa'id (radıyallahu anh) anlatıyor: "Bedir günü Rumlar, İranlılara galebe çaldı. Bu zaferden mü'minler de sevindi. Bunun üzerine şu mealdeki ayet nazil oldu (okundu): "Elif Lam-Mim, Rumlar mağlub oldu, yakın bir yerde. Halbuki onlar bu yenilmelerinin ardından galib olacaklar birkaç yıl içinde. Önünde de sonunda da emir Allah'ındır. O gün mü'minler Allah'ın nusretiyle ferahlayacak" (Rum 1-4).

Tirmizi, Tefsir, Rum (3190).

http://www.kuranikerim.com/kutubi-sitte/740.html

hadis rumlar kazandı derken,ayet iran kazandı diyor

??

:D :D

sanırım her halukarda HAKLI çıkmak için iş GARANTİYE alınmış ? :D :D

tarihinde Zavallı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir başka olasılık;

http://www.ateistforum.org/index.php/topic/48991-ylk-emir-oku-bunu-anladyk-da-okunan-they-neydi-neyi-okudu-hangi-yazyly-metni/?p=1230802

Bu konuda Turan Dursun'da şöyle yazıyor;

Şöyle başlanmakta: Zerdüşt, Hürmüz'e sordu:
"Hürmüz! Ey çok yararlı ruh! Ey tüm gövdeler dünyasını yaratan. Ey kutsal! Ben Zerdüşt'ten önce, sen Hürmüz'ün konuştuğu ilk insan kimdir? Kimdir o ki, sen ona Hürmüz dinini, Zerdüşt dinini öğrettin."Hürmüz karşılık verdi:

"İyi insan Yima'dır o, ey Zerdüşt. 'İyi çoban' Yima. Ben Hürmüz'ün, sen Zer­düşt'ten önce konuştuğu, Hürmüz dinini, Zerdüşt dinini öğrettiği ilk kişi odur. "Ey Zerdüşt! Hürmüz olarak ben ona dedim ki: "Ey Vivanhat oğlu Yima! Benim şeriatımı (dinimi) öğrenmek ve gereğini üst­lenmek (yaymak) ister misin? "Yima buna şu karşılığı verdi ey Zerdüşt: '"Ben bu göreve elverişli değilim daha. Şeriat dersini alamam, öğrenemem ve gereğini üstlenemem!'"

Muhammed de, "ilk vahiy" sırasında, "vahiy meleği"ne buna benzer karşılık verdiğini bildirir. "Hadis"te, kendisine "oku!" dendiği ve kendisinin "okur değilim, oku­yamam!" biçiminde karşılık verdiği anlatılır.Bu anımsandığında Muhammed'in "ilk vahiy" numarasının kaynaklarından biri beliriyor.
Link to post
Sitelerde Paylaş
Diyanet İşleri (eski): Yaratan Rabbinin adıyla oku!
İLK VAHİY.....cebrail gelmiş...muhammede "oku" demektedir...
SORU:
muhammedin okuması gereken şey nedir ?

Bismillâhirrahmânirrahîm.

Ikra' bismi rabbikelleziy halak.

Oku, seni yaratan Rabbinin adıyla diye, meal ederler.

Bu ayetin ilk zuhuru işte malumunuz Hıra mağarasında Cebrail Aleyhi Selam’la Resulullah Efendimizin ilk buluşmasında Allah’u Teâlâ’nın yeryüzüne indirdiği ilk ayeti olarak biliyoruz, o şekilde anlatılır. Orada ki “oku” demek, Hazreti Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e Cebrail Aleyhi Selam sarılarak yani manada çünkü zahir âlemde böyle bir sarılmanın mümkünü yoktur. Çünkü Peygamber Efendimiz beden halindedir yani fizik âlemdedir. Cebrail AS ise, ışık işte NUR yapıya sahiptir. Orada bunların sarılmasının bir başka manası vardır. Derin, batın bir manası var. Orada beklide Resulullah Efendimiz, Cebrail Aleyhi Selam’la bir araya gelip belki de cem olup, Hazreti Resulullah Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem tekrar miracında olan olayın hadisenin bir bakıma yeniden yaşatılması Resululah Efendimizi Elest Gününde kendisine anlatılanları bir daha kendi varlığında tekrar etmesidir. Bunun adı “ıkra” olarak geçiyor.

Ikra: oku, hatırla.

Orada Allah’u Teâlâ’nın zatına has ayetleri, zatına has olan ilimleri bildirdiği bütün bilgileri hatırla anlamındadır. Orada geçen “BİSM” kelimesi Bismillahi Rahmanir Rahimin başında geçen “BİSM” dir. Bu tabii ki ilk zahir manaya baktığımız zaman, “seni yaratan Rabbinizin ismiyle oku” manasındadır. Burada ki BİSM’i Kabe Kavseyn sırrıdır, ilk başta başlayan yani Allah’u Teâlâ’nın Zatından Zatına tecellisi ile başlayan ve birlikte kâinata küresel olarak açılan bir yaya benzetilmişti, yaratılışın kâinata zuhuru bir yaya benzetilmişti. Bu zuhurun geri dönüşü o yayın kapanması şeklinde anlatılmıştır.

Kabe Kavseyn sırrının bir tanesi de budur. Burada Hazreti Resulullah Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem yay açılırken Kabbe yani ayette geçen “kabbe” noktasından kâinata zuhuru ile birlikte orada Allah’u Teâlâ’nın AMA’daki sayısız isminin BİSM de ortaya çıkması sayısız güç ve kudretlerinin de BİSM de ortaya çıkması daha sonra Rahmanın onları kuşatması, Rahman’ın onlara istiva etmesi ve Rahim’le onları hayata bağlayıp müşfik bir şekilde hayatlarını sürdürmesi şekil ve şemallerini alması anlamındadır.

İşte Alak süresi de o anlatımla hemen hemen bitişik ve alakalıdır. Birbirleri ile alakalıdır. Şimdi biz;

Ikra' bismi rabbikelleziy halak.”

Ayetini tekrar bir gözden geçirebilirsek, bu insanın da yani Hazreti Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e o günkü ayeti ilk tebliğ ile beraber yaratılışta da insanın AMA’dan ebediyete sonsuz bir yolculuğunun bir kesiti olarak da yani uzun bir müddet süren bir kesiti olarak da görürüz bunu. Bizler daha önceki sohbetimizde anlattığımız gibi Allah’u Teâlâ RAB haliyle, RAB sıfatıyla, Rabbin ihtiva ettiği Cenabı Allah’ın Alim sıfatının tecelli ettiği sayısız ilimleri ile beraber, bizleri Elest Gününde bir araya toplayıp kendi varlığında tekrar cem edip, yani o cem secdesini yapıp bize “Ben sizin Rabbinizim” buyurup, bizler de, evet sen bizim Rabbimizsin diye kabul edip, onun varlığında kaybolup secde haline başladığımız zaman işte Rabbimizin ilmi bize oradan geçmeye başlamıştır ki; bunun adı da yine bir noktada IKRA’dır inşallah.

Ikra' ve rabbükel'ekrem.

Oku! Bakın “RAB” ismini kullanıyor, bakın. Size biz bir başka sohbetimizde şöyle söylemiştik. Hangi sürede Cenabı Allah’ın hangi ismi şerifi geçiyor ise o ismi şerifini tüm demeyeyim de işte bizlere o an yansıyacak tecelli edecek veya yaşamımıza tecelli edecek, hayatımıza veya evrene tecelli edecek o ismin güç ve kudretlerinin buluruz onun içersinde.

Ikra: hatırla yani oku.

İlk manada oku ama onun derinliklerinde ise hatırla çünkü insan neyi hatırlayıp neyi okuyacak? Cenabı Allah’ın bize öğrettiği, RAB ismiyle öğrettiği bazı şeyler var ki; onları hatırlayıp okuyacaktır. Onlarda Cenabı Allah’ın RAB isminin tecellisidir. Bizler Elest Gününde Rabbimizin huzurunda Rabbimizin öğrettikleri ile bilgilendik öğrendik ve ondan sonra beden âlemlerine yolculuğumuz başladı.

Ikra nın ilk manalarından birinin açıklaması. Halef isimli kitap ta çok güzel açıklanmış bu konu.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bismillâhirrahmânirrahîm.

Ikra' bismi rabbikelleziy halak.

Oku, seni yaratan Rabbinin adıyla diye, meal ederler.

Bu ayetin ilk zuhuru işte malumunuz Hıra mağarasında Cebrail Aleyhi Selam’la Resulullah Efendimizin ilk buluşmasında Allah’u Teâlâ’nın yeryüzüne indirdiği ilk ayeti olarak biliyoruz, o şekilde anlatılır. Orada ki “oku” demek, Hazreti Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e Cebrail Aleyhi Selam sarılarak yani manada çünkü zahir âlemde böyle bir sarılmanın mümkünü yoktur. Çünkü Peygamber Efendimiz beden halindedir yani fizik âlemdedir. Cebrail AS ise, ışık işte NUR yapıya sahiptir. Orada bunların sarılmasının bir başka manası vardır. Derin, batın bir manası var. Orada beklide Resulullah Efendimiz, Cebrail Aleyhi Selam’la bir araya gelip belki de cem olup, Hazreti Resulullah Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem tekrar miracında olan olayın hadisenin bir bakıma yeniden yaşatılması Resululah Efendimizi Elest Gününde kendisine anlatılanları bir daha kendi varlığında tekrar etmesidir. Bunun adı “ıkra” olarak geçiyor.

Ikra: oku, hatırla.

Orada Allah’u Teâlâ’nın zatına has ayetleri, zatına has olan ilimleri bildirdiği bütün bilgileri hatırla anlamındadır. Orada geçen “BİSM” kelimesi Bismillahi Rahmanir Rahimin başında geçen “BİSM” dir. Bu tabii ki ilk zahir manaya baktığımız zaman, “seni yaratan Rabbinizin ismiyle oku” manasındadır. Burada ki BİSM’i Kabe Kavseyn sırrıdır, ilk başta başlayan yani Allah’u Teâlâ’nın Zatından Zatına tecellisi ile başlayan ve birlikte kâinata küresel olarak açılan bir yaya benzetilmişti, yaratılışın kâinata zuhuru bir yaya benzetilmişti. Bu zuhurun geri dönüşü o yayın kapanması şeklinde anlatılmıştır.

Kabe Kavseyn sırrının bir tanesi de budur. Burada Hazreti Resulullah Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem yay açılırken Kabbe yani ayette geçen “kabbe” noktasından kâinata zuhuru ile birlikte orada Allah’u Teâlâ’nın AMA’daki sayısız isminin BİSM de ortaya çıkması sayısız güç ve kudretlerinin de BİSM de ortaya çıkması daha sonra Rahmanın onları kuşatması, Rahman’ın onlara istiva etmesi ve Rahim’le onları hayata bağlayıp müşfik bir şekilde hayatlarını sürdürmesi şekil ve şemallerini alması anlamındadır.

İşte Alak süresi de o anlatımla hemen hemen bitişik ve alakalıdır. Birbirleri ile alakalıdır. Şimdi biz;

Ikra' bismi rabbikelleziy halak.”

Ayetini tekrar bir gözden geçirebilirsek, bu insanın da yani Hazreti Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem’e o günkü ayeti ilk tebliğ ile beraber yaratılışta da insanın AMA’dan ebediyete sonsuz bir yolculuğunun bir kesiti olarak da yani uzun bir müddet süren bir kesiti olarak da görürüz bunu. Bizler daha önceki sohbetimizde anlattığımız gibi Allah’u Teâlâ RAB haliyle, RAB sıfatıyla, Rabbin ihtiva ettiği Cenabı Allah’ın Alim sıfatının tecelli ettiği sayısız ilimleri ile beraber, bizleri Elest Gününde bir araya toplayıp kendi varlığında tekrar cem edip, yani o cem secdesini yapıp bize “Ben sizin Rabbinizim” buyurup, bizler de, evet sen bizim Rabbimizsin diye kabul edip, onun varlığında kaybolup secde haline başladığımız zaman işte Rabbimizin ilmi bize oradan geçmeye başlamıştır ki; bunun adı da yine bir noktada IKRA’dır inşallah.

Ikra' ve rabbükel'ekrem.

Oku! Bakın “RAB” ismini kullanıyor, bakın. Size biz bir başka sohbetimizde şöyle söylemiştik. Hangi sürede Cenabı Allah’ın hangi ismi şerifi geçiyor ise o ismi şerifini tüm demeyeyim de işte bizlere o an yansıyacak tecelli edecek veya yaşamımıza tecelli edecek, hayatımıza veya evrene tecelli edecek o ismin güç ve kudretlerinin buluruz onun içersinde.

Ikra: hatırla yani oku.

İlk manada oku ama onun derinliklerinde ise hatırla çünkü insan neyi hatırlayıp neyi okuyacak? Cenabı Allah’ın bize öğrettiği, RAB ismiyle öğrettiği bazı şeyler var ki; onları hatırlayıp okuyacaktır. Onlarda Cenabı Allah’ın RAB isminin tecellisidir. Bizler Elest Gününde Rabbimizin huzurunda Rabbimizin öğrettikleri ile bilgilendik öğrendik ve ondan sonra beden âlemlerine yolculuğumuz başladı.

Ikra nın ilk manalarından birinin açıklaması. Halef isimli kitap ta çok güzel açıklanmış bu konu.

yani diyorsun ki....

İŞİMİZE GELEN anlamı kullanırız - durama göre...

yani VAHY gelmiş - ne okuyacak diye sorarsak : ezverle demiş....yanlış anlaşılıyor o ----diyeceksiniz - ki zaten öyle diyorsunuz.....

bilimle işi olmaz islamın dediğimizde ise : kuranın ilk emri OKU...nasıl bilimle işi olmaz? bak kuran bile OKU diyor - öğrenmeye - okumaya TEŞVİK ediyor....diyeceksiniz - ki diyorsunuz da zaten....

kısacası - açıklamaların jer halukarda DUVARA TOSLUYOR..!!

tarihinde Zavallı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...