Jump to content

Erkek Uyanış Hareketi


Recommended Posts

7 saat önce, anibal yazdı:

Sanki bu kız, baya baya bir sindirella, prenses iken, halayık olmaya düşmüş. Ne dersin? Bu hissiyatı veriyor mu sana?

 

 

Eski hayalciyi dışarı çıkarabilir miyiz ki? 

 

Bana abi, oğlum, lan vs. demediği zamanlar eski onunla konuşuyormuş gibi hissedebiliyorum, kararlı oluyor, 

 

Örnek olarak, ben rahat çalışarak okul geçmek isterken, oysa diğerlerinden farkım olmalı diyor, çaba göstermeliyim, zoru başarmalıyım diyor. 

 

Ya da bebeğine "hmmm baban beni öpsün mü" diyor. 

 

Resim çizerken aklında canlandırır çoğu şeyi, ne nerede olacak, nasıl çizecek falan gözünün önünde gibi hissettirir. 

Bu hayalperestliğin tanısında kullanılabilir mi peki? 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 508
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

10 saat önce, anibal yazdı:

Hani, buna bir tekrar baksan diyorum. Bu kız hayalperest mi? Konuşmaları, hedeflere mi odaklanıyor, bugüne mi? Evleniriz, deste deste bebek yaparız diye gelecek hayalleri içinde mi yaşıyor?

 

Sanki geleceği düşünmekten yorulmuş gibi, 2 yıldır fakültede düzgün çalışmıyor, ama artık çalışmaya karar vermeye başladı gibi. 

 

Ben tatlı bir kedi miyim, yumuşacık mıyım tarzı lafları da eder bazen. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
18 saat önce, anibal yazdı:

 

Bu kız, belki şeyma'dır, olabilir, önemi yok.

 

Ama bir kız  seçeceği erkekte para, tip falan aramaz. 

 

Bu kızın elbisesinden bir şeyler çıkarmaya çalışmak biraz abes. Önce bir bakıp, onda bir şeyleri görmeye çalışmanız önemli. Mesela, "bu kız tarz olmaya mı çalışıyor?" "Salaş biri mi?", ne kadar yakıştırıyor. Neden gözlük takmış? Bunun gibi hususlara bakmanız gerekiyor. Zira, hiç bir kızı böyle kıyafetinden öyle çözemezsiniz. 

 

Asıl önemlisi, hepinizde geçerli, çok fazla yanılıyor olmanız. 

 

Basitçe şöyle bir şey söyleyelim. İlk resimdeki kız, biraz tarz olmuş gibi, elinde starbucks falan. Fakat, surata bakın. Bir de daha önce, deneyci, seksi reddeden, hayalperest kızlar için yazdıklarımızı bulun arka sayfalardan. Dikkat ederseniz, kızın surat sirke satıyor, asık. Gözünde gözlük, saklamaya çalışıyor kendini. Büyük ihtimalle bu kız öyle biri. Ama öyle bir kız, ikinci resimdeki gibi belki giyinir, şık olur, saati gösterip arkasına saklanmaya, çanta ile kendini kapatmaya çıkar. Ama ilk resimdeki gibi tarz olmaz, olamaz. Bu da ilk resimde bu kız açısından bir uyumsuzluk var demek. Ne olabilir? Eğer bu bir moda çekimi falan değilse, işte o zaman, bu kızın oraya gerçekten parası olan birini düşürmeye geldiğini çıkarabilirsiniz. Aynı zamanda, bu, kızın o an büyük ihtimalle biriyle buluşmaya gelmiş olabileceğini de gösterir. Dikkat edin, öyle kızlar kendine bir kabuk yapmaya çalışır, öyle çekici görünmeyi sevmez. 

 

9 saat önce, anibal yazdı:

 

Hala boş martaval üzerindesin. Tecrübelerim neymişte.. Az evvel marketteki kasiyer kız, benim evin yolunu soruyordu, lazım mı bu tecrübe sana?

 

Kendine yatırım yapan kadınları kendi adıma iki gruba ayırıyorum;

- Makyaj, kıyafet ve estetiğe para harcayanlar,

- Kendini geliştirmeye ya da özel zevklerine para harcayanlar, ( tatil ya da kültür turlarına katılanlar v.s)

 

Bana göre ilk gruptakiler harcadığı paranın karşılığı olarak ideallerindeki erkeği hedeflerler ve bu erkek asla tipsiz ya da parasız birisi olamaz.

 

İkinci grup ise senin de ifade ettigin şu erkek etkileme derdinde olmayanlardır.

 

İlk grup bana hitap etmiyor o yüzden kafa yormam ama ikinci grup ilgimi çeker. Kıyafete bakıp karar verilmez ancak kadının hal ve hareketlerinden anlaşılır diye düşünüyorum.

 

Neyse sen kasiyere verdin mi evin adresini?:)

Senin cepte böyle durumlar için evin yol tarifi hazır mıdır yoksa kale almaz mısın?

İşte kritik soru bu.:)

tarihinde Kafkaslı tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
1 hour ago, Kafkaslı said:

 

Kendine yatırım yapan kadınları kendi adıma iki gruba ayırıyorum;

- Makyaj, kıyafet ve estetiğe para harcayanlar,

- Kendini geliştirmeye ya da özel zevklerine para harcayanlar, ( tatil ya da kültür turlarına katılanlar v.s)

 

Bana göre ilk gruptakiler harcadığı paranın karşılığı olarak ideallerindeki erkeği hedeflerler ve bu erkek asla tipsiz ya da parasız birisi olamaz.

 

Bu çok insana göre böyledir, ama gerçek böyle değildir. O veya öbür türlü kadınlarda, tiple, parayla falan erkek seçmez, ama bu enayi seçmez, öğle yemeği seçmez, vibratör seçmez demek değildir. Tüm kadınlar kaç defa söylediğimiz kriterlere göre erkek seçer. 

 

1 hour ago, Kafkaslı said:

İkinci grup ise senin de ifade ettigin şu erkek etkileme derdinde olmayanlardır.

 

İlk grup bana hitap etmiyor o yüzden kafa yormam ama ikinci grup ilgimi çeker. Kıyafete bakıp karar verilmez ancak kadının hal ve hareketlerinden anlaşılır diye düşünüyorum.

 

Neyse sen kasiyere verdin mi evin adresini?:)

Senin cepte böyle durumlar için evin yol tarifi hazır mıdır yoksa kale almaz mısın?

İşte kritik soru bu.:)

 

Herkese adres verecek olursak, işimiz var. Onları tanıyınca, anlayınca, ister istemez onlara etki edecek bir davranışın oluyor. Hiç bir şey olmazsa, suratı asık görünce dayanamayıp kendini iyi hissetsin diye iki kelime çıtlatıyor insan. Ondan sonra al başına belayı oluyor bazıları. Çünkü, çoğu kadın, toplum içinde hiç anlaşılamıyor, kadın olarak çok sıkıntı içinde kalıyor. Romantik, kaşar falan kadınları hemen herkes bir tarafından az buçuk ele alabiliyor, ama bir modern kadını örneğin, anlamaları çok güç oluyor. O da gidip fuckbuddy oluyor, ne yapsın kız?

 

Hal bu olunca, kız arkadaşımın da en büyük derdi, etraftaki kızların yavşayıp durması oluyor. Ama tamam, o kadarcık yeter, her hıyarım diyene tuz alıp koşacaksak, ömrümüzü yer bitiririz ancak. 

 

Genel olarak, kızların hali berbat. Ama onları eğitmek mümkün değil, içgüdüsel mekanizmalara sahipler. Ama erkekler eğitilebilir, bu da herkesi mutlu eder. Şu cinleri gören gibi mesela. Kendi de iyi, kız ondan da iyi, görüleceği üzere. Yani, iyi erkekler yaparsanız, kızlar daha mutlu olur, olay budur. Ama iyi erkek, öyle yeşilçam filmlerindeki gibi falan tipler değil elbette. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 hours ago, CinleriGorenAdam said:

 

Eski hayalciyi dışarı çıkarabilir miyiz ki? 

 

Bana abi, oğlum, lan vs. demediği zamanlar eski onunla konuşuyormuş gibi hissedebiliyorum, kararlı oluyor, 

 

Örnek olarak, ben rahat çalışarak okul geçmek isterken, oysa diğerlerinden farkım olmalı diyor, çaba göstermeliyim, zoru başarmalıyım diyor. 

 

Ya da bebeğine "hmmm baban beni öpsün mü" diyor. 

 

Resim çizerken aklında canlandırır çoğu şeyi, ne nerede olacak, nasıl çizecek falan gözünün önünde gibi hissettirir. 

Bu hayalperestliğin tanısında kullanılabilir mi peki? 

 

 

Eski hayalci hala orada olabilir. Pek çok hayalciyi farketmek çok çok güç olur. Millet hayalci olunca, sanki hep böyle hayal alemi, masal dünyasında falan olacağını sanır. 

 

Kızın biri vardı örneğin. Maddi durumları iyiydi. Okuyordu, Sabancı'da. Baya başarılıydı. Ama ne yapacaksın, ne edeceksin dendiğinde, hiç öyle hayaller falan anlatmaz, "Unilever'de işe gireceğim" derdi. Ama bunu öylesine değil, görürdük, nasıl kilitlenmiş bu hedefe, 3. sınıfta lobi çalışmalarına falan başladı baya. Bu kıza belki kimse hayalci demez. Ama hayali belli işte, orada işe girmek ve bu hedefe kilitlenmiş. 

 

Okul bitti, girdi, ne oldu? Hayale ulaştı, gerçek oldu, elbette zevk vermemeye başladı. Ayrıldı oradan, gitti yüksek yapmaya başladı. 

 

Bu anlattığın davranışlar, tipik bir hayalciyi düşündürüyor. 

 

Fakat şöyle bir şey var. Kızlar değişir, acayip şekilde değişir. İşin kötüsü değiştiklerinin farkında olmazlar. Hayalci, gerçekci olur, ama hala hayallerinden pek kurtulamaz. İşin daha kötü tarafı, kendilerini bilemezler. Eskiden hoşlarına giden şey, artık gitmez olur. Eski arkadaşları ona ters gelmeye başlar. İşin kötüsü neyin onlara iyi geleceğini de bilmezler. Genelde bu durumda, depresyona girerler. Hatta, millet zanneder ki, "Amanda kız aşkından bin parça oldu". Dahası, bu kızın kendini anlamaması "Sorun sende değil bende" diyerek ilişkiyi bitirmesi ile sonuçlanır. Evet, her şey eskisi gibidir, ortada yanlış bir şey yoktur, ama değişen kız, o eski erkeği seçecek kız değildir. 

 

İşte bu geçiş döneminde, kızı anlamak bir kaç misli daha zor olur. Davranışları daha çok eski kız gibidir, çünkü öyle davranmayı biliyor olur. Yeni kız olarak nasıl davranacağını öğrenmesi gerekir. 

 

Bu kız sanki böyle bir geçiş sürecinde, o kadar içkiler, abuk subuk işler falan buna işaret ediyor. Ama gerçekciden hayalciye mi, yoksa tersi mi, bunu anlamak o kadar kolay değil buradan.

Link to post
Sitelerde Paylaş
10 saat önce, anibal yazdı:

 

Hala, abes işlerle vakit kaybediyorsun.

 

Bak bakalım, şu kadının neresine, nesine bakacaksın:

 

girls-high-waist-shiny-zipper-leggings-pants-tights-classic-design-one-size.jpg

 

Bu kadının neresine, nesine bakacaksın?

 

4729224105235_3_org_zoom.jpg

 

Şimdi, kırmızı tayt giyip, sivri burunlu ayakkabı giyen çinli kızın şurası, ötekinin burası, bu biter mi? Yani, o "armut piş, ezberime düş" kafası ile varacak yerin var mı?

 

Sana sorduk bir sürü şey, cevap falan yok... O zaman git, bildiğin gibi yap, bana ne, ne dert, ne gam?

 

Bari, şu kızlarda ne görüyorsun, görmüyorsun, onu bari bir düşün, yaz falan da kendine bir iyilik et.

 

Sen söyle o zaman ben bakınca nasıl bir kadın olduğunu az çok tahmin edebilmek ve daha sonra doğru bir şekilde tanisabilmek istiyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 minutes ago, adalet123 said:

 

Sen söyle o zaman ben bakınca nasıl bir kadın olduğunu az çok tahmin edebilmek ve daha sonra doğru bir şekilde tanisabilmek istiyorum.

 

O zaman neresine bakacağını bilmen gerekiyor.

 

Bakacak ve görecek olan sensin, ben değil. Ama sen bunu öğrenmek istemiyorsun. Bana boyuna diyorsun ki, ben arabayı her yerde sürmek istiyorum, direksiyonu ne tarafa çeviricem?

 

Ha bu resimleri de öyle ince eleyip, özel durum falan olsun diye bakmıyorum. Forumun reklam bannerinden tıklıyorum, hem forum tık kazansın. Yani bunlarda öyle özel bir şey yok, bildiğin kızlar, kadınlar işte. 

tarihinde anibal tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu konuda en önemli etken özgüvendir, gerisi hikaye. Bir buluşmada, yemekte kadınların ilgisi çeken, masayı domine eden, muhabbeti yönlendirip kontrol eden adamdır. Bu kimi adamsa doğuştan vardır ama zamanla tecrübeyle de edinilebilir bir özelliktir. Ancak öyleymiş gibi yapanı kadın hemen anlar. Taklit edilemez. Deneyerek, tecrübe ederek öğrenilebilir ama taklit edilemez. Zaten bu yüzden "10 maddede manitalari ayıklama taktikleri" gibi kitaplar asla işe yaramaz. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
12 dakika önce, anibal yazdı:

 

O zaman neresine bakacağını bilmen gerekiyor.

 

Bakacak ve görecek olan sensin, ben değil. Ama sen bunu öğrenmek istemiyorsun. Bana boyuna diyorsun ki, ben arabayı her yerde sürmek istiyorum, direksiyonu ne tarafa çeviricem?

 

Ha bu resimleri de öyle ince eleyip, özel durum falan olsun diye bakmıyorum. Forumun reklam bannerinden tıklıyorum, hem forum tık kazansın. Yani bunlarda öyle özel bir şey yok, bildiğin kızlar, kadınlar işte. 

 

Öğrenmek istiyorum ama bir türlü senin gördüğünü görmüyorum.

 

Kadınla konuşuyorum ama bir bakıyorum ki ya hiç benle konusmamamaya başlıyor yada beni arkadaşı olarak görüyor.

tarihinde adalet123 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
3 minutes ago, malta erigi said:

Bu konuda en önemli etken özgüvendir, gerisi hikaye. Bir buluşmada, yemekte kadınların ilgisi çeken, masayı domine eden, muhabbeti yönlendirip kontrol eden adamdır. Bu kimi adamsa doğuştan vardır ama zamanla tecrübeyle de edinilebilir bir özelliktir. Ancak öyleymiş gibi yapanı kadın hemen anlar. Taklit edilemez. Deneyerek, tecrübe ederek öğrenilebilir ama taklit edilemez. Zaten bu yüzden "10 maddede manitalari ayıklama taktikleri" gibi kitaplar asla işe yaramaz. 

 

Genelde, o kitapları okuyanlar, adalet123 gibi, bir kelime edeyim, kadını götüreyim kafasında olurlar. Olayın kadını doğru izlemekten falan geçtiğini kavramak istemezler. Hani, kınama falan sanılmasın, ama işini nasıl geliştireceğini, forumdaki iki satırlık cevaplarla yapmak isteyen biri. Tembel mi diyelim, ne diyelim bilmiyorum. Ama konu o değil, konu pek çok insanın, "aha şunu giyeyim", "şu arabaya bineyim", "saçımı şöyle keseyim", "şu lafı edeyim", "özgüvenli olayım" gibi bir sihirli değnek var sanması, bu olunca tüm kızlar sıraya girecek diye hayal etmesidir. Tamam, bunların her biri belki bir nevi kızı etkiler, ama geride kalanları ise kötü etkiler, iter. 

 

Bugün, zerre özgüveni olmayan çok tiplerin, yiyecek ezik arayan taş gibi kızlar tarafından götürüldüğü gibi bir gerçekte vardır. 

 

Ama bu, kız meselesinde özgüven sahibi olmanın kesin olduğu gerçeğini değiştirmez. Ve evet, onu taklit edemezsiniz. O zaman ne yapacaksınız, anlatıyoruz ama, dinleyen kim? Benim şeyiyle gerdeğe girip, nereye varabilirsiniz ki? Dur şunu diyecektim herhalde, tamam, hah diye düşünürken, özgüvenin nasıl gelişecek?

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
3 minutes ago, adalet123 said:

 

Öğrenmek istiyorum ama bir türlü senin gördüğünü görmüyorum.

 

Kadınla konuşuyorum ama bir bakıyorum ki ya hiç benle konusmamamaya başlıyor yada beni arkadaşı olarak görüyor.

 

Bak, ben senelerce sahada çalışmış ve işi canlıları gözetlemek, farklarını görmek olan biriyim, elbette benim gördüğümü göremeyeceksin.

 

Ama, işin şeysi şu ki, bir kızda gördüğünü ötekinde göremeyeceksin. Her kadında başka şeyler göreceksin. Eğer bu kızlarda hiç bir şey göremiyorsan, boş ver sen bu sevdayı, hiç bir şey yapamazsın. 

 

Dediğim gibi, görmen gereken özel bir şey yok. Reklam bannerinde çıkan iki kız bunlar, sıradan. Birisi dhgate'in, diğeri trendyolun reklamından, hepsi bu. Öncekilerde evamoda mı ne öyle bir yerin banneriydi. 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 minutes ago, anibal said:

 

 

Bugün, zerre özgüveni olmayan çok tiplerin, yiyecek ezik arayan taş gibi kızlar tarafından götürüldüğü gibi bir gerçekte vardır. 

 

 

Cinsellik ve romantizm işleri uçsuz bucaksız bir derya. Her türlü model var elbette. Hatunların 100%'ünü etkileyecek sihirli bir formül imkansız. Ben genelleme yapıyorum. Yoksa benim hayal dahi edemeyeceğim bir fetişin mutlaka bir hastası bulunur.

Kadın içgüdüsel olarak sosyal statüsü yüksek erkeğe ilgi duyar. Bu dürtüleri de en çok etkileyen özgüvendir. Kızlı-erkekli bir toplantıda ilk dakikalarda tipi en düzgün adam ilgi çekse de, ipi göğüsleyen masadaki muhabbeti yönlendirip masadakileri elinde tutan erkek olur. Tabi bu genelleme. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
14 dakika önce, anibal yazdı:

 

Bak, ben senelerce sahada çalışmış ve işi canlıları gözetlemek, farklarını görmek olan biriyim, elbette benim gördüğümü göremeyeceksin.

 

Ama, işin şeysi şu ki, bir kızda gördüğünü ötekinde göremeyeceksin. Her kadında başka şeyler göreceksin. Eğer bu kızlarda hiç bir şey göremiyorsan, boş ver sen bu sevdayı, hiç bir şey yapamazsın. 

 

Dediğim gibi, görmen gereken özel bir şey yok. Reklam bannerinde çıkan iki kız bunlar, sıradan. Birisi dhgate'in, diğeri trendyolun reklamından, hepsi bu. Öncekilerde evamoda mı ne öyle bir yerin banneriydi. 

 

 

O zaman kadında dikkat edeceğim bana ipuçları verecek noktolar neler? Ben iki laf edeyim birlikte olalım diye bir düşüncede hiç olmadım.Konuşurken nasıl konuşmalıyım,neler sorarak diyalog kurmalıyım?

 

Bu arada ben işimi nasıl geliştireceğimi fikir alamak için sormuştum.Tembel olsam gece gündüz çalışmazdım.Bir burdan bilgi aldığımı düşünme.

tarihinde adalet123 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Cem Yılmaz, kendisinin ve Ahmet Mete Işıkara'nın 'en seksi erkek' seçilmesi ile dalga geçiyordu ancak bu aslinda anlatmak istediğimi çok güzel örneklendiriyor. Cem Yılmaz "bir bana bak, bir de Jude Law'a..." diye alay ediyor ama komiklik mi yapıyor, yoksa durumu gerçekten anlayamıyor mu bilmiyorum. 99 depremi sonrası Işıkara her gece başka bir kanaldaydı. Herkes adamın ağzına bakıyordu ne söyleyecek diye. Cem Yılmaz, ha keza sürekli gündemdeydi ve hayranlık duyuluyordu. Yani ne onun, ne de profesörün seksi erkek seçilmesi tuhaftı. Çünkü o dürtüleri tetikleyen uzun boy, yüzdeki altın oran, vs değil, ikisinin de o dönem yükseldikleri sosyal statüydü. Işte kadınlar özgüven sergileyen erkekleri de daha yüksek statüde algılıyor ve onlara içgüdüsel olarak çekiliyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Just now, malta erigi said:

Cem Yılmaz, kendisinin ve Ahmet Mete Işıkara'nın 'en seksi erkek' seçilmesi ile dalga geçiyordu ancak bu aslinda anlatmak istediğimi çok güzel örneklendiriyor. Cem Yılmaz "bir bana bak, bir de Jude Law'a..." diye alay ediyor ama komiklik mi yapıyor, yoksa durumu gerçekten anlayamıyor mu bilmiyorum. 99 depremi sonrası Işıkara her gece başka bir kanaldaydı. Herkes adamın ağzına bakıyordu ne söyleyecek diye. Cem Yılmaz, ha keza sürekli gündemdeydi ve hayranlık duyuluyordu. Yani ne onun, ne de profesörün seksi erkek seçilmesi tuhaftı. Çünkü o dürtüleri tetikleyen uzun boy, yüzdeki altın oran, vs değil, ikisinin de o dönem yükseldikleri sosyal statüydü. Işte kadınlar özgüven sergileyen erkekleri de daha yüksek statüde algılıyor ve onlara içgüdüsel olarak çekiliyorlar.

 

Kadın için gerçekler şöyle

 

- Bana erkek lazım

- Erkek falan yok ortada, neyki bunlar.

- Hımm, kendine güveniyor, erkek gibi görünüyor burdan bakınca.

 

Basitçe, özgüveniniz yoksa, erkek seçim sepetine zaten girmezsiniz. Dominant değilseniz, aynı şekilde. Önce o sepete gireceksiniz ki, seçilme gibi bir ihtimaliniz olsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 minute ago, anibal said:

 

Kadın için gerçekler şöyle

 

- Bana erkek lazım

- Erkek falan yok ortada, neyki bunlar.

- Hımm, kendine güveniyor, erkek gibi görünüyor burdan bakınca.

 

Basitçe, özgüveniniz yoksa, erkek seçim sepetine zaten girmezsiniz. Dominant değilseniz, aynı şekilde. Önce o sepete gireceksiniz ki, seçilme gibi bir ihtimaliniz olsun.

Gayet isabetli bir algoritma olmuş. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
15 minutes ago, adalet123 said:

 

O zaman kadında dikkat edeceğim bana ipuçları verecek noktolar neler? Ben iki laf edeyim birlikte olalım diye bir düşüncede hiç olmadım.Konuşurken nasıl konuşmalıyım,neler sorarak diyalog kurmalıyım?

 

Bu arada ben işimi nasıl geliştireceğimi fikir alamak için sormuştum.Tembel olsam gece gündüz çalışmazdım.Bir burdan bilgi aldığımı düşünme.

 

Önemli olan, senin ne gördüğün, o gördüğünü nasıl anlattığın.

 

O kaz kafanın almadığı şey, kız karşında olacak, sen de onda gördüğünü ona anlatacaksın, öğrenmen gereken bu. İnsanı sinir etmekte üstünüze yok. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
25 dakika önce, anibal yazdı:

 

Önemli olan, senin ne gördüğün, o gördüğünü nasıl anlattığın.

 

O kaz kafanın almadığı şey, kız karşında olacak, sen de onda gördüğünü ona anlatacaksın, öğrenmen gereken bu. İnsanı sinir etmekte üstünüze yok. 

 

Örneğin saatini beğendim ve gelecek planları var saatini kendine yakıştırmıssın desem olur mu?

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 minutes ago, adalet123 said:

 

Örneğin saatini beğendim ve gelecek planları var saatini kendine yakıştırmıssın desem olur mu?

 

Olmaz... Ama soru şu. Gelecek planları olduğunu nerden çıkardın? Neden yalan söylüyorsun yani, sallıyorsun? Kız bunu anlamayacak mı?

 

Ve salak mı kız, bilmiyor mu yakıştığını, yakışmadığını, sana mı soracak, kimsin ki sen? İlişkiyi ilerletirsin, o da sen beğenesin diye giymeye başlar, o zaman söylersin, mutlu olur. Ama siz diye bir şey yok, resimdeki bir kız ve forumdaki biri var şu anda.

 

Evet, bak, iyi bak, neler görüyorsun ya da göremiyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
1 saat önce, anibal yazdı:

 

Olmaz... Ama soru şu. Gelecek planları olduğunu nerden çıkardın? Neden yalan söylüyorsun yani, sallıyorsun? Kız bunu anlamayacak mı?

 

Ve salak mı kız, bilmiyor mu yakıştığını, yakışmadığını, sana mı soracak, kimsin ki sen? İlişkiyi ilerletirsin, o da sen beğenesin diye giymeye başlar, o zaman söylersin, mutlu olur. Ama siz diye bir şey yok, resimdeki bir kız ve forumdaki biri var şu anda.

 

Evet, bak, iyi bak, neler görüyorsun ya da göremiyorsun.

 

İşten güçten bahsedip nasıl biri olduğunu çözüp yürütemez miyim?

 

Benim amacım kadınla diyaloğa giribilmek sonrasını sen söyledin zaten.Bakıyorum ama göremiyorum nasıl bakmalı be yaklaşmalıyım? Söze ne işle uğraştığını sorarak ve kendi planlarımdan bahsederek girsem olmaz mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...