Jump to content

evrenin merkezi...


Recommended Posts

atomlar konumunu korumak için, karanlik enerjinin etkisini azaltmak için kutle atimi gerçekleştiriyor. Diger adı entropi.

Atomlar ve atom alti parçacıklar kutle çekim etkisi azaldıkça kutle atımı yapar.

Yukarıdaki bilgiyi herhangi bir bilimsel kaynağa bağlı yazdı isen doğrudur.

Bilim adamlarının bilimsel çalışmaları ile boy ölçüşecek seviyede değilim ama benim kafama yatmadı.

Hele karanlık enerjinin ne olduğunu bilmeden net bir yorum yapmak mümkün değil.

Fakat en azından entropi artışı ile atomların konumunu koruduğunu söylemek çok mantıksız geliyor.

Çünkü entropisi artan bir cismin atomlarının konumunun belirsizliği de artar.

Entropi artışıda sadece ısı artışı ile sağlanır. Entropi artışının bilinen başka bir sebebi yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 67
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Evrenin merkezini yazıyla vurgulamak için oku uzattım.Bak bura evrenin merkezi demek için yani.Sen ise evrenin merkezi,yeri yok,birşeyin içinde değil diyorsun.Ama ben bunu kafamda kurgulayamıyorum.

Şöyle düşün o zaman...

Çok küçük bir nokta düşün.. Bu nokta bir protondan katrilyonlarca kere küçük olsun.

O noktanın bir merkezi yoktur. Ne varsa kendisidir.

Zihninde onu genişlet... Merkezi olmayan bir nokta giderek büyüsün ve bu arada enerji maddeye dönüşsün.

Yani noktanın doğası değişsin. Ama ona ne olursa olsun o hala bir nokta. Büyüyen bir nokta..

Doğası saf enerji.. O nokta maddeye dönüşürken uzay da ortaya çıkıyor. Madde zamanla galaksileri oluşuturuyor. Galaksiler nokta genişlerken oluşan uzayın içinde yer alıyor. Galaksilerin varlığından dolayı bir merkezi varmış gibi duruyor ama aslında öyle bir merkez yok. Uzay da o noktanın bir öğesi.

Galaksiler gibi uzay da o nokta genişlerken ortaya çıkıyor. Evrene ait herşey aslında merkezi olmayan bir noktadan çıkıyor...

Çok küçük bir enerji çok büyük bir evrene dönüşüyor. Çok küçük olunca merkezinin olmadığını imgelemek kolay.

Onu büyütünce de bir merkezi olmamalı. Ama zihnimiz bizi yanıltıyor ve onun bir merkezi olduğunu kurguluyor.

Oysa o aslında hala, büyük ama, yine de sadece siyah bir noktadan ibaret. Genişleyerek büyüyen siyah bir nokta..

Küçükken içinde enerji vardı. Genişleyince içinde yine aynı enerji var ama bu enerji maddeye dönüştükten sonra çok daha geniş bir alana dağılmış durumda.

Bütün olay budur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evrenin sırları tamamıyla çözülemedi. Belkide evrenin bir merkezi vardır.

Aslında böyle bir teori de var. Eski bir teori.

Bu teoriye göre hiçlikde (boşlukta ) bir noktadan madde sürekli olarak, bir kaynaktan suyun çıkması gibi, çıkıyor ve etrafa dağılıyor.

Tutunmuş bir teori olmamasına rağmen, mantıklı bir teori.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hacı;kozmoloji bilgin bu kadar sağlam olduğuna göre şu simülasyon konusunda filanda bi yazı yazmanı beklerim.Konuya cevap attığını görmedim.Bu kadar kozmolojiyi detaydan araştıran biriysen mutlaka kuantum v.s. gibi şeylere de çoktan girmişsindir.Dolayısıyla simülasyon konusunda seni de görmek istiyoruz.Orada pek çok kimsenin bu tür konularda doğru düzgün bilgisi yok.O yüzden neyi savunup neyi savunmadığımızı anlayamıyolar.Bu fikrin temelinde yatan fikirleri de anlayamıyolar.O konuya bi baksan daha güzel olmaz mı ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Atomların içindeki mesafelerden mi bahsediyorsun? Yoksa aralarındaki mesafelerden mi bahsediyorsun?

Hacı;kozmoloji bilgin bu kadar sağlam olduğuna göre şu simülasyon konusunda filanda bi yazı yazmanı beklerim.Konuya cevap attığını görmedim.Bu kadar kozmolojiyi detaydan araştıran biriysen mutlaka kuantum v.s. gibi şeylere de çoktan girmişsindir.Dolayısıyla simülasyon konusunda seni de görmek istiyoruz.Orada pek çok kimsenin bu tür konularda doğru düzgün bilgisi yok.O yüzden neyi savunup neyi savunmadığımızı anlayamıyolar.Bu fikrin temelinde yatan fikirleri de anlayamıyolar.O konuya bi baksan daha güzel olmaz mı ?

tarihinde agnostik_muro tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

ikisi de?

Atom içindeki mesafe atomun içerdiği elektron sayısına bağlı olarak azalabilir.

Örneğin... Altında 79 proton ve bir o kadar da elektron var. Elektronların göreli hızının ışık hızının yüzde 60'ı olduğu sanılıyor.

Bu hızla dönen elektronların hızlarından dolayı kütleleri artıyor ve elektronlar altının çekirdeğine yaklaştıkları için altın atomu daha kompakt ve yoğun bir nitelik alıyor. Bu nedenden altın atomu küçülürken ağırlığı artıyor. Proton ve elektronları çok olan elementlerde atom içindeki mesafe azalıyor yani.

Atomlar arasındaki mesafe zamanla artabiliyor. Onun başka bir açıklaması var.

Link to post
Sitelerde Paylaş

evren her noktada genişliyorsa...

Atomlar arasındaki mesafe de atom altı parçacıkların arasındaki mesafe de hatta parçacıkların kendileride aynı hızda genişlemeleri gerekmiyor mu...

Bu genişleme hangi hızda ise her şeyin o hızda büyümesi yada bir birinden uzaklaşması neden gözlemlenmiyor....

Genişleme sadece galaksiler arasında ise...

Bu genişlemeyi galaksiler arasında geçerli

Kılıp galaksi içinde olmamasını ne sağlıyor...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Arkadaşlar karanlık enerji atom içindeki uzaklıkları veya atomlar arası uzaklıkları arttırmaz.

Bunu şöyle düşünün; evren genişledikçe soğur ve soğuyan bir ortamdaki atomların elektronları yavaşlar.

Dolayısı ile soğumadan dolayı elektronlar uzaklaşmaktan ziyade; atom çekirdeğine yaklaşır.

Atomlar arası bağları kuranlar da elektronlardır. Dolayısı ile atomlar arası uzaklıkta zaman ile kısalır.

Fakat evrenin soğuması olayı çok yavaş olan birşey. Evrenin şu anki sıcaklığı 2,7 Kelvin civarında.

3-4 milyar yıl sonra anca 2,6 Kelvin falan olur herhalde..

Hatta evrenin zaman ile soğuyacağı bile şüpheli. Çünkü gözlemlenebilir evrenin her noktasından elde edilen bilgiler evrenin gayet homojen olduğunu gösteriyor. Sıcaklık dağılımındaki değişiklikler ancak 0,00001 oranında değişiklik gösteriyor.

Yani bu antigravitasyonel etki gösteren karanlık enerjinin; atomlar ve maddelerin molekülleri arasındaki mesafeye etkisi yoktur.

Bu etki diğer temel kuvvetleri, yani; Zayıf nükleer, kuvvetli nükleer ve elektromanyetik kuvvetleri yenebilecek kadar etkili değil.

tarihinde Burccu tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

evren her noktada genişliyorsa...

Atomlar arasındaki mesafe de atom altı parçacıkların arasındaki mesafe de hatta parçacıkların kendileride aynı hızda genişlemeleri gerekmiyor mu...

Bu genişleme hangi hızda ise her şeyin o hızda büyümesi yada bir birinden uzaklaşması neden gözlemlenmiyor....

Genişleme sadece galaksiler arasında ise...

Bu genişlemeyi galaksiler arasında geçerli

Kılıp galaksi içinde olmamasını ne sağlıyor...

Evreni genişlemeye zorlayan itici kuvvet (karanlık enerji), atom çekirdeğini bir arada tutan bağlayıcı kuvvetten (strong nucleer force) çok daha zayıf olduğu için, henüz atomun genişlemesine veya dağılmasına neden olamaz. Bağlayıcı kuvvet son derece dar bir mesafede etkilidir. O mesafe atom çekirdeğidir. Genişlemenin ileri dönemlerinde bu durum değişecektir.

Gök cisimlerinin kütleleri arttıkça çekim kuvvetleri de artar. Galaksilerin toplam kütlesinin neden olduğu çekim kuvveti evren genişlerken onların genişlemesini önler. Ama ilerde itici kuvvet (karanlık enerji) evren üzerinde daha kuvvetli bir etki yapacağından, bir süre sonra galaksiler de genişlemeye ve çözülmeye başlarlar. Bu genişlemenin daha da ileri dönemlerinde yıldızlar ve gezegenler de çözülüp genişlemeye katılırlar. Çok ileri dönemlerinde atomlar da dağılırlar. Çünkü öyle bir zaman gelir ki artık bağlayıcı kuvvet atomların öğelerinin dağılmadan bir arada tutmakta yeterli olamaz. İtici kuvvet bağlayıcı kuvvetten çok daha fazla olmaya başlar. İşte o zaman gelince atomlar da çözünür, dağılır ve genişlemeye katılır.

Bu bir teoridir. Evrenin böyle bir sonla sonlanacağı kesin değildir. Ama şu anda yapılan gözlemler bu durumun mümkün olduğunu göstermektedir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Atomlar arasındaki mesafe zamanla artabiliyor. Onun başka bir açıklaması var.

o açıklama ne?

Atomlar birbirlerine çeşitli bağlar (bond) ve bu arada van der Waals denen bir kuvvetle tutunurlar.

Bu bağlar ve kuvvetler zamanla azalma eğilimi gösterir ve moleküller dağılmaya başlarlar.

Bunu eskime, yıpranma ve canlılarda ise yaşlanma olarak gözlemleyebiliriz.

Bu durum entropi olarak da bilinir. Canlı cansız her molekül ve enerji dağılma eğilimindedir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Arkadaşlar karanlık enerji atom içindeki uzaklıkları veya atomlar arası uzaklıkları arttırmaz.

Bunu şöyle düşünün; evren genişledikçe soğur ve soğuyan bir ortamdaki atomların elektronları yavaşlar.

Dolayısı ile soğumadan dolayı elektronlar uzaklaşmaktan ziyade; atom çekirdeğine yaklaşır.

Atomlar arası bağları kuranlar da elektronlardır. Dolayısı ile atomlar arası uzaklıkta zaman ile kısalır.

Fakat evrenin soğuması olayı çok yavaş olan birşey. Evrenin şu anki sıcaklığı 2,7 Kelvin civarında.

3-4 milyar yıl sonra anca 2,6 Kelvin falan olur herhalde..

Hatta evrenin zaman ile soğuyacağı bile şüpheli. Çünkü gözlemlenebilir evrenin her noktasından elde edilen bilgiler evrenin gayet homojen olduğunu gösteriyor. Sıcaklık dağılımındaki değişiklikler ancak 0,00001 oranında değişiklik gösteriyor.

Yani bu antigravitasyonel etki gösteren karanlık enerjinin; atomlar ve maddelerin molekülleri arasındaki mesafeye etkisi yoktur.

Bu etki diğer temel kuvvetleri, yani; Zayıf nükleer, kuvvetli nükleer ve elektromanyetik kuvvetleri yenebilecek kadar etkili değil.

burcu yer çekimi aslında temel kuvvetlerin makro yansıması araştırmalarımca.

Link to post
Sitelerde Paylaş

burcu yer çekimi aslında temel kuvvetlerin makro yansıması araştırmalarımca.

Hayır değil. Eğer öyle olsaydı Gravitasyon, standart modelde diğer temel kuvvetler ile mükemmel biçimde simetrik uyuma sahip olurdu.

Standart modelde diğer kuvvetler SU(3) x SU(2) x U(1) halinde bir simetri altında toplanabiliyorken, Gravitasyon herhangi bir şekilde simetriye dahil edilemiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

burcu simetriye sahip olmamasının nedeni boyutların büyümesi ve mikro alem makro alem kurallarının farklı olması dikkat et.

benim bahsettiğim, mikro kuvvetler yogunlaşınca örneğin büyük kütlelerin çevresinde yerçekimi artıyor ama boş alanlarda azalıyor bu tezimin kanıtı.

tarihinde bilgix tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Arkadaşlar karanlık enerji atom içindeki uzaklıkları veya atomlar arası uzaklıkları arttırmaz.

Bunu şöyle düşünün; evren genişledikçe soğur ve soğuyan bir ortamdaki atomların elektronları yavaşlar.

Dolayısı ile soğumadan dolayı elektronlar uzaklaşmaktan ziyade; atom çekirdeğine yaklaşır.

Atomlar arası bağları kuranlar da elektronlardır. Dolayısı ile atomlar arası uzaklıkta zaman ile kısalır.

Fakat evrenin soğuması olayı çok yavaş olan birşey. Evrenin şu anki sıcaklığı 2,7 Kelvin civarında.

3-4 milyar yıl sonra anca 2,6 Kelvin falan olur herhalde..

Hatta evrenin zaman ile soğuyacağı bile şüpheli. Çünkü gözlemlenebilir evrenin her noktasından elde edilen bilgiler evrenin gayet homojen olduğunu gösteriyor. Sıcaklık dağılımındaki değişiklikler ancak 0,00001 oranında değişiklik gösteriyor.

Yani bu antigravitasyonel etki gösteren karanlık enerjinin; atomlar ve maddelerin molekülleri arasındaki mesafeye etkisi yoktur.

Bu etki diğer temel kuvvetleri, yani; Zayıf nükleer, kuvvetli nükleer ve elektromanyetik kuvvetleri yenebilecek kadar etkili değil.

karanlik enerji kütle çekimini yendi, sıra kalan üç kuvvette. Büyük yırtılma kaçılmaz.

Hedef ışık hızı

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...