Jump to content

Evren Sayısı Sonsuz Olmak Zorundadır....


Recommended Posts

Her şey mümkün ise sonsuz sayıda farklı temel parçacıklar gözlemlememiz gerekir ki sonsuz sayıda farklı etkileşim olabilsin.

Gözlemleyemiyorsak o zaman sınırlayıcı bir etken var demektir. O sınırlayıcı etken Heisenberg Belirsizlik İlkesi ise o zaman sistemlerin her değeri alamayacağı ortaya çıkar.

Bizim evrenden bahsediyorsun. Buradaki temel parçacıklar diğer evrendekilerden farklı olabilir. Diğer evrenleri bilmiyoruz.

Ama karanlık maddenin ve enerjinin varlığı bizi diğer evrenlerin farklı olabileceğini düşündürüyor.

Diğer evrenlerde temel parçacıklar farklı olabilir. Tabii bütün bunlar fantezi.. Spekülasyondan bile ötede bilimsel fantezi.

Bu fanteziyi olur olmaz şeklinde değerlendirmek yanlış.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 130
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

100 im hızda boşlukta arka arkaya 50 metre aralıkla giden iki araç düşün bu düzendir. Fakat iki araçta bu düzen nedeniyle birbirleri için ,aracın içinden bakan biri için durağandır,diğer araç hareket etmiyordur.

Hem kendime göre 2 araç düşünmemi istiyorsun hem de bu sefer içeridekine göre kendisi hareketsizdir diyorsun. Bana göre 2'si de hareket halinde ve düzen de var.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tekli evren modeli kesinlikle çok uçuk ve hiç akla mantığa uygun bir model değil.

Onun haricinde tekli evren hiç doğal bir oluşum değil. Çok yapay ve bildiğimiz fizik kurallarına tamamen aykırı.

Neden öyle olduğuna ilişkin bir-iki kelam etmek istiyorum..

Bildiğimiz gibi, atom altı parçacıklar gözlemlenmediği zaman dalga özelliği gösteriyorlar.

Fakat gözlemlediğimiz zaman dalga fonksiyonu çöküyor ve parçacığı belli bir konumda gözlemleyebiliyoruz.

Bir dalga fonksiyonunun gözlemlendiği zaman tek bir realiteye indirgenmesinin hiç bir mantıklı fiziksel açıklaması yok.

Bu soruna daha mantıklı bir açıklama getirmek mümkün ve bunu bir örnek vererek yapmak istiyorum:

Pek çok Radyo kanalı aynı anda yayın yapıyor ve biz bir radyo alıcısı sayesinde bu radyo kanallarını dinleyebiliyoruz.

Yani odamızda radyo dinlerken aslında farklı farklı frekanslarda pekçok radyo dalgası odamızda hali hazırda mevcut.

Fakat biz radyo alıcımızı sadece tek bir radyo yayınını dinleyecek şekilde belli bir frekansa ayarlıyoruz.

İşte radyomuzu belli bir frekansa ayarladığımız zaman, radyo alıcımız, o frekansta var olan radyo dalgaları ile KOHERENZ halinde oluyor. Aynı mantıkla, yayını takip etmediğimiz diğer radyo dalgaları ile de DEKOHERENZ halinde oluyor.

Dolayısı ile tekli evren modelinin doğru olduğunu iddia etmek, tek bir radyo yayınını dinleyip diğer radyo yayınlarının olmadığını iddia etmeye benziyor ki; kuantum dünyasına inip, parçacıkların davranışlarını incelediğimiz zaman, parçacıkların dalga fonksiyonları halinde hareket ettiğini, yani parçacığın tek bir spesifik noktada bulunmadığını biliyoruz.

Bu da demek oluyor ki; biz gözlemlediğimiz evren ile koherenz halindeyiz. Diğer evrenlerle dehokerenz halinde olduğumuz için, diğer evrenlerde meydana gelen olayları gözlemleyemiyoruz.

İşte bu şekilde önerilmiş bir çoklu evrenler modeli hem çok doğal, hem fizik kuralları ile uyum içinde, hem de akla-mantığa uygun bir teori haline geliyor. Daha da ötesi; yapılan gözlem ve deneylerler her seferinde çoklu evrenler modelini destekler nitelikte.

Dolayısı ile günümüzde bilimsel açıdan çoklu evrenler teorisi, tekli evren teorisine apaçık baskın hale gelmiştir.

Yakın gelecekte gravitasyonel dalgaların büyük hassasiyetle incelenebilmesi durumunda, bilim adamları çoklu evrenler teorisine bir kesinlik getirmeyi planlıyorlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tekli evren modeli kesinlikle çok uçuk ve hiç akla mantığa uygun bir model değil.

Onun haricinde tekli evren hiç doğal bir oluşum değil. Çok yapay ve bildiğimiz fizik kurallarına tamamen aykırı.

Neden öyle olduğuna ilişkin bir-iki kelam etmek istiyorum..

Bildiğimiz gibi, atom altı parçacıklar gözlemlenmediği zaman dalga özelliği gösteriyorlar.

Fakat gözlemlediğimiz zaman dalga fonksiyonu çöküyor ve parçacığı belli bir konumda gözlemleyebiliyoruz.

Bir dalga fonksiyonunun gözlemlendiği zaman tek bir realiteye indirgenmesinin hiç bir mantıklı fiziksel açıklaması yok.

Bu soruna daha mantıklı bir açıklama getirmek mümkün ve bunu bir örnek vererek yapmak istiyorum:

Pek çok Radyo kanalı aynı anda yayın yapıyor ve biz bir radyo alıcısı sayesinde bu radyo kanallarını dinleyebiliyoruz.

Yani odamızda radyo dinlerken aslında farklı farklı frekanslarda pekçok radyo dalgası odamızda hali hazırda mevcut.

Fakat biz radyo alıcımızı sadece tek bir radyo yayınını dinleyecek şekilde belli bir frekansa ayarlıyoruz.

İşte radyomuzu belli bir frekansa ayarladığımız zaman, radyo alıcımız, o frekansta var olan radyo dalgaları ile KOHERENZ halinde oluyor. Aynı mantıkla, yayını takip etmediğimiz diğer radyo dalgaları ile de DEKOHERENZ halinde oluyor.

Dolayısı ile tekli evren modelinin doğru olduğunu iddia etmek, tek bir radyo yayınını dinleyip diğer radyo yayınlarının olmadığını iddia etmeye benziyor ki; kuantum dünyasına inip, parçacıkların davranışlarını incelediğimiz zaman, parçacıkların dalga fonksiyonları halinde hareket ettiğini, yani parçacığın tek bir spesifik noktada bulunmadığını biliyoruz.

Bu da demek oluyor ki; biz gözlemlediğimiz evren ile koherenz halindeyiz. Diğer evrenlerle dehokerenz halinde olduğumuz için, diğer evrenlerde meydana gelen olayları gözlemleyemiyoruz.

İşte bu şekilde önerilmiş bir çoklu evrenler modeli hem çok doğal, hem fizik kuralları ile uyum içinde, hem de akla-mantığa uygun bir teori haline geliyor. Daha da ötesi; yapılan gözlem ve deneylerler her seferinde çoklu evrenler modelini destekler nitelikte.

Dolayısı ile günümüzde bilimsel açıdan çoklu evrenler teorisi, tekli evren teorisine apaçık baskın hale gelmiştir.

Yakın gelecekte gravitasyonel dalgaların büyük hassasiyetle incelenebilmesi durumunda, bilim adamları çoklu evrenler teorisine bir kesinlik getirmeyi planlıyorlar.

Yine çok iddialı yazmışsın ancak yine havada bırakmışsın.

>> Çok yapay ve bildiğimiz fizik kurallarına tamamen aykırı.

Bravo, tam da bu yüzden tek evren olmamalı.

Bildiklerine aykırı olması yeni bir evreni değil bilmediklerinin olduğunu veya bildiklerinin eksik olduğunu gösterir.

Gerçeklik olarak kabul ettiğin şeyin de gerçekte öyle olmadığını bir kabul, bir yaklaşım olduğunu gösterir.

>> Bir dalga fonksiyonunun gözlemlendiği zaman tek bir realiteye indirgenmesinin hiç bir mantıklı fiziksel açıklaması yok.

Evet, açıklamamız yok çünkü bilebileceğimiz her şeyi artık biliyoruz ve bilebilecek başka bir şey kalmadığı için bunu açıklamak için yeni evrenlere ihtiyacımız var. Gözlemleyemediğimiz bu evrenler bize bu durumları nasıl açıklayacaksa...

>> Bu da demek oluyor ki; biz gözlemlediğimiz evren ile koherenz halindeyiz. Diğer evrenlerle dehokerenz halinde olduğumuz için, diğer evrenlerde meydana gelen olayları gözlemleyemiyoruz.

1) Kuantum durumları bizim evrenimiz dışında da geçerli midir?

2) Diğer evrenleri gözlemleyemiyor oluşumuz onların var olmadığını değil de onlarla koherent (eş fazlı) olmadığımızı mı gösterir?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Neden tek bir evren olsun?

Evrenin oluşum teorileri ne olursa olsun, tek evren teorisi sonsuz sayıda evren teorisi kadar tutarlı değildir.

Tek çok yalnız bir sayıdır. Evrende tek olan birşey yoktur.

Çok eskiden beri düşünürüm; “Atom dediğimiz küçüklüğün içinde de evrenler vardır.” Fantezi olsa da halen düşünmeden edemiyorum: Parmağımın ucunda yeni oluşmakta olan bir evren var, insanlar var, ben varım…

Bizim evrenimiz de bir üst evrende yasaları farklı bir evren (kuantum) olarak tanımlanmıştır belki zeka sahibi varlıklar tarafından?!

Evren içinde evren… Sonsuz evrenler teorisi!

Zar atsaydım, bu teori için para yatırırdım. Kulağa hoş geliyor.

Kristof Kolomb değiliz ki amk. Alıp başımızı Batı’ya gidelim!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yine çok iddialı yazmışsın ancak yine havada bırakmışsın.

>> Çok yapay ve bildiğimiz fizik kurallarına tamamen aykırı.

Bravo, tam da bu yüzden tek evren olmamalı.

Bildiklerine aykırı olması yeni bir evreni değil bilmediklerinin olduğunu veya bildiklerinin eksik olduğunu gösterir.

Gerçeklik olarak kabul ettiğin şeyin de gerçekte öyle olmadığını bir kabul, bir yaklaşım olduğunu gösterir.

>> Bir dalga fonksiyonunun gözlemlendiği zaman tek bir realiteye indirgenmesinin hiç bir mantıklı fiziksel açıklaması yok.

Evet, açıklamamız yok çünkü bilebileceğimiz her şeyi artık biliyoruz ve bilebilecek başka bir şey kalmadığı için bunu açıklamak için yeni evrenlere ihtiyacımız var. Gözlemleyemediğimiz bu evrenler bize bu durumları nasıl açıklayacaksa...

>> Bu da demek oluyor ki; biz gözlemlediğimiz evren ile koherenz halindeyiz. Diğer evrenlerle dehokerenz halinde olduğumuz için, diğer evrenlerde meydana gelen olayları gözlemleyemiyoruz.

1) Kuantum durumları bizim evrenimiz dışında da geçerli midir?

2) Diğer evrenleri gözlemleyemiyor oluşumuz onların var olmadığını değil de onlarla koherent (eş fazlı) olmadığımızı mı gösterir?

Bildiğimiz fizik kurallarına neden aykırı olduğunu zaten dalga fonksiyonunun gözlemlendiği zaman çökmesine bağladım.

Yani ilk iki maddene ortak bir cevap vereceğim..

Şimdi yazımın girişinde zaten çoklu evrenlerin daha akla yatkın ve daha doğal bir teori olduğunu söyledim. Dolayısı ile tekli evren teorisinde yapılan en iyi açıklama dalga fonksiyonlarının bilinmeyen bir sebepten dolayı çöküşüdür.

Dalga fonksiyonunun çöküşüne neden olacak bir sebep yok ama çöküyor işte.. En iyi açıklama bu..

Oysaki parallel evrenler teorisini ele aldığımızda çok daha tatmin edici bir açıklama sunuyor bize.

Bu açıklamaları zaten bir önceki yazımda yeterince yazdım ve verdiğim "radyo" örneğinin çok tatmin edici bir örnek olduğunu düşünüyorum.

Üçüncü maddende ise 2 tane ayrı soru sormuşsun bunlara da ayrı ayrı cevap vereyim fakat burada çoklu evrenlerin varlığının kesin olduğu varsayımını yapacağım (varsayım yaparak cevap verdiğimi özellikle belirtmek istiyorum):

1) Kuantum zaten dalga fonksiyonlarının olası ihtimallerinin, gözlemciye bağımlı olarak hangi realiteye indirgendiğini açıklar.

Yani farklı gözlemcilere göre farklı realiteler söz konusudur. Dolayısı ile başka evrenlerde kuantum durumu söz konusu mudur diye sormak saçma. Çünkü zaten kuantum durumu nedeni ile başka evrenler var oluyor.

2) Diğer evrenleri gözlemleyemiyor oluşumuz onlarla koherent olmadığımızı gösterir. Çünkü diğer evrenler teorik olarak bizden birkaç milimetre aralıklarla sıralanmışlardır. Fakat dekoherent olduğumuz için onları ne görebiliyoruz ne de dokunabiliyoruz. Tam olarak "radyo alıcısı" örneği bu maddeyi çok iyi açıklıyor.

Ayrıca evet çok iddialı yazdım çünkü evrenimizde bulunan temel kuvvetleri açıklayan bir tane bile tekli evren teorisi yok.

Buna karşın fizikteki kabul görmüş her türlü teori çoklu evrenlerin var olduğunu ön görüyor. Ve bu teoriler temel kuvvetleri kusursuz biçimde bir süpersimetri halinde birleştirebiliyor.

Ayrıca yapılan deney ve gözlemler sonucunda hala çoklu evrenler teorisi ağır basıyor. Çünkü elde edilen veriler özellikle enflasyon teorisinin doğruluğuna dair önemli kanıtlar sunuyor.

Bir bakıma ara geçiş fosillerini görmene karşılık; evrimin olmadığını iddia etmeye benziyor tekli evren teorisi. (Burada çoklu evren teorisinin, evrim teorisi kadar kesin bir teori olduğunu iddia etmiyorum. Sadece çoklu evrenlere dair bazı delillerin var olduğunu söylüyorum.)

Birde iddialı yazmak demek; çoklu evrenlerin kesinlikle var olduğunu iddia etmek demek değildir. Fakat eğer bahse girsem, paramı çoklu evrenlere yatırırdım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bildiğimiz fizik kurallarına neden aykırı olduğunu zaten dalga fonksiyonunun gözlemlendiği zaman çökmesine bağladım.

Yani ilk iki maddene ortak bir cevap vereceğim..

Şimdi yazımın girişinde zaten çoklu evrenlerin daha akla yatkın ve daha doğal bir teori olduğunu söyledim. Dolayısı ile tekli evren teorisinde yapılan en iyi açıklama dalga fonksiyonlarının bilinmeyen bir sebepten dolayı çöküşüdür.

Dalga fonksiyonunun çöküşüne neden olacak bir sebep yok ama çöküyor işte.. En iyi açıklama bu..

Oysaki parallel evrenler teorisini ele aldığımızda çok daha tatmin edici bir açıklama sunuyor bize.

Bu açıklamaları zaten bir önceki yazımda yeterince yazdım ve verdiğim "radyo" örneğinin çok tatmin edici bir örnek olduğunu düşünüyorum.

Üçüncü maddende ise 2 tane ayrı soru sormuşsun bunlara da ayrı ayrı cevap vereyim fakat burada çoklu evrenlerin varlığının kesin olduğu varsayımını yapacağım (varsayım yaparak cevap verdiğimi özellikle belirtmek istiyorum):

1) Kuantum zaten dalga fonksiyonlarının olası ihtimallerinin, gözlemciye bağımlı olarak hangi realiteye indirgendiğini açıklar.

Yani farklı gözlemcilere göre farklı realiteler söz konusudur. Dolayısı ile başka evrenlerde kuantum durumu söz konusu mudur diye sormak saçma. Çünkü zaten kuantum durumu nedeni ile başka evrenler var oluyor.

2) Diğer evrenleri gözlemleyemiyor oluşumuz onlarla koherent olmadığımızı gösterir. Çünkü diğer evrenler teorik olarak bizden birkaç milimetre aralıklarla sıralanmışlardır. Fakat dekoherent olduğumuz için onları ne görebiliyoruz ne de dokunabiliyoruz. Tam olarak "radyo alıcısı" örneği bu maddeyi çok iyi açıklıyor.

Ayrıca evet çok iddialı yazdım çünkü evrenimizde bulunan temel kuvvetleri açıklayan bir tane bile tekli evren teorisi yok.

Buna karşın fizikteki kabul görmüş her türlü teori çoklu evrenlerin var olduğunu ön görüyor. Ve bu teoriler temel kuvvetleri kusursuz biçimde bir süpersimetri halinde birleştirebiliyor.

Ayrıca yapılan deney ve gözlemler sonucunda hala çoklu evrenler teorisi ağır basıyor. Çünkü elde edilen veriler özellikle enflasyon teorisinin doğruluğuna dair önemli kanıtlar sunuyor.

Bir bakıma ara geçiş fosillerini görmene karşılık; evrimin olmadığını iddia etmeye benziyor tekli evren teorisi. (Burada çoklu evren teorisinin, evrim teorisi kadar kesin bir teori olduğunu iddia etmiyorum. Sadece çoklu evrenlere dair bazı delillerin var olduğunu söylüyorum.)

Birde iddialı yazmak demek; çoklu evrenlerin kesinlikle var olduğunu iddia etmek demek değildir. Fakat eğer bahse girsem, paramı çoklu evrenlere yatırırdım.

Radyo alıcısı örneklerini seven biri olarak şunu diyebilirim ki etrafımızda İngilizce, Fransızca ve Türkçe konuşan insanlar var ise ve biz sadece Türkçe anlayabiliyorsak İngilizce ve Fransızca konuşanları diğer evrenlerden gelmiş gibi kabul etmek ve diğer evrenlerin varlığına kanıt olarak gösermek en son yapılacak iştir.

Olamaz demiyorum ancak çok büyük bir adım olur ve altını doldurmak da o kadar zordur. Büyük iddialar büyük kanıtlar gerektirir.

Diğer taraftan koherent olma ve olmama güzel bir açıklama gibi görünse de bir sistemin kuantum durumu ile koherent olmadığımızda o sistemden bilgi alabiliyoruz.

O sistemle koherent olmadığımız için o sisteminle etkileşime girip süperpozisyonunu bozuyoruz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Radyo alıcısı örneklerini seven biri olarak şunu diyebilirim ki etrafımızda İngilizce, Fransızca ve Türkçe konuşan insanlar var ise ve biz sadece Türkçe anlayabiliyorsak İngilizce ve Fransızca konuşanları diğer evrenlerden gelmiş gibi kabul etmek ve diğer evrenlerin varlığına kanıt olarak gösermek en son yapılacak iştir.

Olamaz demiyorum ancak çok büyük bir adım olur ve altını doldurmak da o kadar zordur. Büyük iddialar büyük kanıtlar gerektirir.

Diğer taraftan koherent olma ve olmama güzel bir açıklama gibi görünse de bir sistemin kuantum durumu ile koherent olmadığımızda o sistemden bilgi alabiliyoruz.

O sistemle koherent olmadığımız için o sisteminle etkileşime girip süperpozisyonunu bozuyoruz.

Koherent olmadığımız bir sistemden bilgi alabiliyoruz derken? Böyle birşey kesinlikle yok. Burada bir yanlışlık var.

Herhangi bir sistem ile koherent deil isek; o sistem %100 izolasyonludur ve sisteme hiçbir bilgi giriş-çıkışı yok demektir.

Sistemin içine tek bir atom bile girse bu o sistem ile koherent olmamız için yeterlidir.

Ayrıca tekli evrenler bence çoklu evrenlere göre daha iddialı bir teori ve tekli evrenlere ilişkin tatmin edici tek bir teori bile yok.

Eğer büyük kanıtlar gerekiyorsa; tek evren olduğuna dair senin bazı kanıtlar getirmen gerekir.

Fakat elimizde olan bütün fizik teorilerin ucu malesef çoklu evrenlere çıkıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Karanlık madde ile olağan baryonik madde arasında mevcut farklara bakarak, başka evrenlerde maddenin doğasının çok farklı olabileceği sonucunu çıkarabiliriz.

Karanlık madde yalnız çekim kuvvetine tabi. Baryonik maddenin diğer davranışlarına sahip değil ve farklı davranışları var.

Bu durumda şu soruyu sorabilirsiniz:

Karanlık madde başka bir evrenden bizim evrene geçen bir madde olablir mi?

Karanlık madde çoklu evrenlerin bir delili olabilir mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Koherent olmadığımız bir sistemden bilgi alabiliyoruz derken? Böyle birşey kesinlikle yok. Burada bir yanlışlık var.

Herhangi bir sistem ile koherent deil isek; o sistem %100 izolasyonludur ve sisteme hiçbir bilgi giriş-çıkışı yok demektir.

Sistemin içine tek bir atom bile girse bu o sistem ile koherent olmamız için yeterlidir.

Bir kuantum sistemiyle koherent olman demek o sistemin olası durumlarından biri olman demek, bir bütün olarak süperpozisyonda olman demek.

Ancak sen sistemle koherent olmadığın için sisteme etki ederek o koherasyonu bozup sistemle ilgili bir sonuç elde ediyorsun (olasılık dalgasının çökmesini sağlıyorsun).

Senin savına göre o zaman Tanrı da var. Onunla koherent olmadığımız için onu göremiyoruz vs. diyebiliriz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

farklı evrenler varsa...

Onlardan birinde cinler periler şeytanlar melekler vs filan olabilir ozman demi..

Bilimin gözünü seveyim...

Bak yine bizim dediimiz yere geliyor...

Bilim adamları zar zor bir zirveye çıktıklarında orada kendilerinden çok önce bulunan adamların ayak izlerini görüyorlar...

Şaka...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir kuantum sistemiyle koherent olman demek o sistemin olası durumlarından biri olman demek, bir bütün olarak süperpozisyonda olman demek.

Ancak sen sistemle koherent olmadığın için sisteme etki ederek o koherasyonu bozup sistemle ilgili bir sonuç elde ediyorsun (olasılık dalgasının çökmesini sağlıyorsun).

Senin savına göre o zaman Tanrı da var. Onunla koherent olmadığımız için onu göremiyoruz vs. diyebiliriz.

Yaptığın açıklama çok güzel fakat bazı kavramları yerine oturtmak lazım..

Bir tane havuz olsun ve havuzun bir başında sen diğer başında ben durayım ve ikimizde aynı anda havuza taş atalım.

Taşı attığımız zaman suda oluşacak dalgaların ilk anda birbirine teması olmayacaktır.

Fakat bir kaç saniye sonra bu dalgalar yayılacak ve bir noktada birbirine çarpacaklar.

Yani ne olacak? Bu iki dalga fonksiyonu koherent olacak de dediğin gibi bir süperpozisyon halinde bulunacaklar.

Fakat sorun şurada.. Bu iki dalga birbirine temas ettiği yerde çökmüyor.

Temasın gerçekleşmediği yerde dalgalar yoluna devam ediyor.

Ve havuzun başka noktalarında bu dalgalar tekrardan çarpışıp, farklı bir süperpozisyon hali illaki oluşturacaktır.

Senin dediğin şey şu kapıya çıkıyor: "Havuzda oluşan dalgalar birbirine temas ettiği anda havuzda dalgalanma kalmaz, var olan tek şey süperpozisyon halidir."

Oysaki bu yanlış. Dalgalar çarpıstıktan sonra bu dalgalar başka yönlerde hareketine devam eder ve havuzun başka noktalarında farklı süperpozisyon hallerinde yine buluşacaklardır. Hele ki bu havuzun sonsuz büyüklükte olduğunu düşünürsen ve sadece iki dalganın değil; sonsuz dalgalanmanın var olduğunu düşünürsen, nerede ne olacağını hiç bilemezsin.

Bu sonsuzluk havuzunun bir ucunda var olan bir süperpozisyon hali; havuzun diğer ucundaki süperposizyon halinden tamamen izole halde olabilir. Veya sonsuzluk havuzunun başka bir ucunda oluşan dalgalanmalar bize ulaşana kadar frekansı iyice zayıflamıştır ve bu zayıf etkileşimde sadece gravitasyonel anomaliler yaratıyordur.

Belki de Hacı'nın yukarıda bahsettiği kara madde; bu şekilde zayıf frekanslı gravitasyonel dalgalanmalardır.

Bu arada benim savıma göre tanrı var olmak zorunda değil. Çünkü sonsuz evrenlerin mümkün olduğu bir sistemde tanrıya gerek yok. Sonsuz evren demek, sonsuz olasılık demek ve içinde yaşadığımız bu evrende sonsuz olasılıklardan biri haline gelir.

Benim savımdan tanrının var olduğu fikri çıkmıyor ama eğer var ise dediğin gibi, bu onunla koherent olmadığımız anlamına gelir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Her şey mümkün ise sonsuz sayıda farklı temel parçacıklar gözlemlememiz gerekir ki sonsuz sayıda farklı etkileşim olabilsin.

Gözlemleyemiyorsak o zaman sınırlayıcı bir etken var demektir. O sınırlayıcı etken Heisenberg Belirsizlik İlkesi ise o zaman sistemlerin her değeri alamayacağı ortaya çıkar.

Daha geniş düşünün. Belirsizlik ilkesi, belki de uzaktaki geminin ilk görülen direğidir...

Kısaca, dünya iki değil, üç boyutlu olabilir. Düz değil, küre şeklinde basitçe

Direği görüyorsunuz, ama arkası, gövdesi vs. var mı, yok mu, bu bir gemimi, bir serap mı vs. onu tartışıyorsunuz. Oysa bunun dünyanın yuvarlak olduğunu anlatıyor olabileceği aklınıza pek gelmiyor.

Belirsizlik ilkesi gereği sistemlerin her değeri alamayacak olması değil aslen. O daha başka bir şey. Geminin direği. Asıl mesele, bir foton nasıl aynı anda iki yerde birden olabiliyor? Biraz daha yaklaşınca bunu görüyoruz ufukta. Ve belirsizlik acaba, her an bir sürü yerde birden olabilen bir şeylerin emaresi mi?

Kainat karmaşık bir şey. Bir solucan deliği meselesi var. Uzayın bir dokusunun olduğunu ve yerçekiminin bu dokuyu bozduğunu, büzdüğünü biliyoruz. Basitçe şöyle düşünün. Uzayın dokusu, kumaş gibi olsun. İplerin arasında, çok küçük olsada boşluklar olacaktır. Belki çok küçük boyutlarda, maddeleşmenin altında ölçülerde, bu delikler nedeniyle bir şey, aynı anda iki yerde birden olabiliyorsa? Bu delikler, o boyutlar için, bir solucan deliği görevi görüyorsa?

Kainat dendiği zaman, akıllarda gözlenebilen kainat oluyor. Ama atom altı seviyede, evrensel ölçüde, olayların garipliği, bizi evrenin gözlenen evrenden çok daha fazlası olduğu sonucuna götürüyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim düşüncem bu konuda belki tam bilimsel bir açıklama olmayabilir ama;

Eğer Büyük Patlama denilen olay Evrenin başlangıcı ise ( veya bizim evrenimizin) bu büyük patlama neden bir kere olmak zorunda olsun?

Belki Sonsuzdan beri oldu ve halâ olmaktada olabilir.

Sonsuz bir boşluktan bahsediyoruz ve bunun içinde neden birkez büyük patlama olsun.Bu patlamayı meydana getiren olay belkide sonsuz boşluk dediğimiz yerde sürekli meydana geldi ve farklı evrenler var etmişte olabilir.

Neticesinde çoklu-evrenler bana mümkün gibi geliyor.

Hatta Paralel-Evrenler bile mümkün geliyor.

Hatta biraz daha uçayım.Evrenimizde dünyamıza paralel bir dünya bile olabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sonsuz olasılıklar içinde hacı, senin şeriatçı olduğun bir olasılık da olabilir mi?

Bu konuyu ben de düşünmüştüm. Kuantum kuramına göre önümdeki bilgisayarın birden Mars'a seyahat etmesinin önünde hiç bir engel yok. Ama olmuyor. Hiç bir kuantum garipliğini gündelik hayatlarımızda yaşamıyoruz. Kuantum garipliklerinin gerçekleşme olasılığı çok ama çok düşüktür. Ancak sonsuz olasılık evrenleri varsa mutlaka birinde ya da birkaçında bu tip gariplikler gerçekleşecektir. Neden içinde bulunduğumuz evren böyle bir evren değil peki?

Gayet ilginç bir konu.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim düşüncem bu konuda belki tam bilimsel bir açıklama olmayabilir ama;

Eğer Büyük Patlama denilen olay Evrenin başlangıcı ise ( veya bizim evrenimizin) bu büyük patlama neden bir kere olmak zorunda olsun?

Belki Sonsuzdan beri oldu ve halâ olmaktada olabilir.

Sonsuz bir boşluktan bahsediyoruz ve bunun içinde neden birkez büyük patlama olsun.Bu patlamayı meydana getiren olay belkide sonsuz boşluk dediğimiz yerde sürekli meydana geldi ve farklı evrenler var etmişte olabilir.

Neticesinde çoklu-evrenler bana mümkün gibi geliyor.

Hatta Paralel-Evrenler bile mümkün geliyor.

Hatta biraz daha uçayım.Evrenimizde dünyamıza paralel bir dünya bile olabilir.

Olabilir mi, belki...

Fakat burada bir kaç şeyi bilmek lazım. Bunların başında Big bang geliyor. Şöyle ki, Big bang hiç olmamış olabilir. bu olası, hatta çok güçlü bir ihtimal. Enflasyon teorisi vs. var bu nedenle.

Fakat, klasik big bang geçerli ise, o paralel evrenlerin falan olması olası değil. Hoş, klasik big bang olduysa, bu evrenin bile olması mümkün değil, o ayrı mesele.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...